18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 24 ŞUBAT1993 ÇARŞAMBA OLAYLAR VE GORUŞLER 'Devrim'in ödünsüzbekçisi: Velidedeoğlu Vehdedeoğlu, laıklığın ondegelen savunuculanndan bınsı>dı. Ne zamanüzenne ütredığı Iaıklık ılkesıneaykın olay. davranışya da bırgınşım ortayaçıksa, bağnazkklan, aymazhkİan bılımsel gerekçeterie ortaya koymuş, laıkhğın ınsanlığın gerçek ozgurlük koşuluolduğunu anlatarak kıtlelen aydınlatmaja çalışmıştır ŞERAFETTİN CANPOLAT Hukukçu, Atatürkçü Düşünce Derneği Yön. Kur. Üyesı C umhun>etın, laıklığın, oğretım bırlığının ozetle Ataturk'un ger- çekleşurdığı Türk dev- nmının vılmaz savunu- cusu. erdemlı ınsan Hıfzı Veldet Vehdedeoğlu bır yıl once aramudan bugun a>nlmıştı Onu sa- vunduğu ılkelerle, çağdaş. ulusçu, de- mokratık, ınsan haklanna ve huku- kun üstünluğüne saygılı, devrımcı, gerçek Ataturkçu kımlığıyle saygıvla anıyoruz. Velidedeoğlu toplumun da öğretmeniydi Yaşamı boyunca bılım adamı ola- rak gore\lı olduğu ünıversıtedekı kür- susunde oğreüm hızmetı >apmakla kalmarruş, topluma da oğretmeniık yapmıştır Bu konuda kendı deyımıy- le "Madem kı hukuk yaşamın duzeru ve toplumun bıhmıdır onun yaşam ve toplumla olan turlu ıhşkılennı açık bır dılle herkesın gozu önune sermek ( ) haika yaymak ve onu hukuk so- runlan uzennde duşundurmek, top- lum ve hukuk alanında yaptığıniız koklü devnmler uzennde olanak öl- çusünde aydınlatmak, ( ) bır unıver- sıte hocasının kursu uğraşılan dışında halka ve doğrudan doğruya hukuka yapabıleceğı en buyuk hızmetUr Bız bunu yalnız hızmet değıl daha ustun bır şey, bır gorev sa>ıyoruz" dıyerek ustlendığı bu gorevın gereğını olunce- >e kadar sürdurmuştur Hukuk kurallan toplumda ınsan ılışkılennı duzenledığıne gore, yurttaş- lann kendılennı ılgılendıren yasal ku- rallan okuyup anlamalan, yorumla- malan ıçın, yasa dılının de anlaşılabı- lırlığı uzennde durmuş ve bu konuda sayısız onenlen yanı sıra. temel vasalar- dan olan Medenı Kanun ve Borçlar Kanunu'nu sadeleştınp özleştırerek, halkın hızmetme sunmuştur Hukuk dılının ağırlığı \e anlaşılmazlığı karşı- sında konuyla ılgılı olanlara da sesle- nerek, "Butün Turk hukukçulannın, hele devnmcı venı kuşaklann. hukuk tenmlennde kokleşmış ahşkanlıklar- dan kendılennı bır an önce sıyırarak. artık guzel Türkçemızı ustun kılma amacında bırleşmelennı " dılemıştır Ataturk devnmının tum değerlennı. sırası geldıkçe ve gerektığınde okuyu- culanna ve topluma açıklayarak ay- dınlatmış. unutulan, daha kötusu unutturulmak ıstcnen Ataturkçuluğu canlı tutmaya çaba gostermıştır Ne zaman devnm ılkelennden ödun venl- meye kalkışılsa karşı çıkmış. oncesın- de ve sonrasında uyanlarda buluna- rak olabılecek tehlıkelen sergılemıştır Vehdedeoğlu, laıklığın onde gelen savunuculanndan bınsıydı Ne zaman üzenne tıtredığı Iaıklık ılkesıne avkın olay, davranış >a da bır gınşım ortaya çıksa. bağnazlıklan. aymazJıklan bı- lımsel gerekçelerle ortaya koymuş, la- ıklığın ınsanlığın gerçek özgurluk ko- şulu olduğunu anlatarak kıtlelen aydı- nlatmaya çalışmıştır Ümmetçılığın karşısında, ırkçıhk- tan annmış, Ataturk'un çızdığı 'Ulu- sal Ant' (Mısakı Mıllı) sınırlan ıçınde, çağdaş Türk ulusçuluğunu ışlemış ve yenı kuşaklann bu ruhla yetışünlmesı gereğı uzennde dırenerek durmuştur Yuzyıllarca eğıtımı savsaklanmış, ıkına sınıf ınsan durumuna duşurul- muş Turk kadınının yucelmeanı eşıt haklara sahıp yurttaş olarak toplum- da yennı almasını sağlayan devnmı, toplum bılınande yer etmesı ıçın her fırsatta ele abp ışlemekten bıkmamış- tır Insanlık tanhınde aydınlanmanın aklın ınançtan bıltmın dınden bağım- sızlaşmasıyla başladığı kabul edılır İster teknolojının sagladığı maddesel değerler ısterse ınsanı yucelten tınsel değerler olsun ınsanlığın ulaşüğı uy- garlık bu bağımsızlıklar sonucu ol- muştur Turk ulusunun çağdaş uvgar- lığın ustune çıkartılacağı yolundakı Ulu Önder Ataturk'un soylu ulkusü O'nun başlattığı devnmlenn ışıklı yo- lunda yurunerek sağlanacaktır Çağ- daş ınsan H V Vehdedeoğlu, omrü boyunca hep bu doğrultudakı üret- kenhğıyle kıtlelen uygarlığın aydınhk yoluna çağırmıştır 1961 Anayasasfnın haarlanmasın- da oluşturulan bıhm kurulunda görev alrruş. ozellıkle, hukuk sıstemımıze ılk kez gıren 'sosyal devlet' kav.-amırun yer aldığı maddelerde gereklı savunu- larla onurlu katkılarda bulunmuştur Devletın bu nıtelığı ıçın "Bu, özellıkle devleün bu nıtehğını, yanı ıktısadı ba- kımdan zayıf olan bıreylen korumak ve kımsenın kımseyı sömurmesıne meydan vermeyerek herkesın ınsanca vaşamasını sağlamak ıçın devleün ıktı- sat alanına doğrudan doğruya müda- halesını öngören, ıktısadı hayatı plan- la duzenlemeyı devleün gorevlen arasına sokan bır nıtehğı belırtmekte- dır" yolundakı görûşunü kıtlelere de ıleterek halkın avdınlanmasına çalış- mışür Sonsuzadek. Cumhunyeün kuruluşunda, kuru- luşa tanık olup olaylan yaşayan Velı- dedeoğlu, kışıhğını cumhunyetle ve devnmlerle özdeşleşürmış gıbıdır 1989 >ılında Ataturkçu aydınlann " Atatürk ılkelennın, devnmlennın, yenılığe açık duşünüş sıstemının, gencı akımlann tehlıkelen karşısında duşün savaşımı vermek, Atatûrkçuluğe ınan- mışlan bır araya geürmek ve sağlanan guç ve enerjıyle karşı devnmalenn ge- nye dönuş çabalanndan toplumu ko- rumak ve uyancı hızmetler vererek sa- vunmak " amacıy la kurduklan'Ata- turkçü Ouşünoe DernegVnın kurulu- şuna kaülrnışür Onursal üyelığı son- suza dek sürecekür Dernek. göstenlen amacı doğruıtu- sunda yenı kaülımlarla günden güne guçlenerek, uğraşıru surdurmektedır Yatüğm yerde rahat uyu azız ınsan ARADABIR Prof. Dr. MEHMET ÇUBUK M Sınan Ümversıtesı Öğretım Üyesı İstanbul ve Bölgesi Planlama Enstitüsü Kurulmalıdır Prost, Elgotz, Wagner, Pıccınato Högg gıbı yabancı uzmanların, Turk muşavırler heyetı, nıhayet Buyuk is- tanbul Nazım Plan Bürosu ve Doğu Marmara Bolgesı Planlama Burosu'nda çok sayıda yerlı ve yabancı uzma- nın katılımıyla yapılan çalışmalar (çoğu kez bırbırlerının devamı olmasa da), kestn olarak yararlanılabılecek çok onemlı kaynak oluşturmuştur Buyuk istanbul Nazım Plan Burosu'nun 1980 yılına dek suren çalışmaları ıle de doğuda Gebze den batıda Sılıvrı'ye kadar uzanan İstan- bul metropolıten alanına aıt 1/50 000 olçeklı plan yapıl- mış, onanmış ve boylece İstanbul un kentsel gelışmesı- nı, bolgesı ıçınde denetleyerekgerçekleştırmeye olanak veren seçenekler sunan bır yasal araç oluşturulmuştur 1984 yılında nazım plan burolarının kapatılması plan yapma ve onama yetkılerının yerel yonetımlere verılme- sı ne yazık kı kentsel gelışmeyı yonlendırecek planları ve plan dırektıflerını bır tarafa rtmış, yonetıcılennın kafa- larının ıçındekı planlar devreye gırmıştır Uzulerek be- lırtmek gerekır kı kapanmanın ardından Buyuk İstanbul Nazım Plan Burosu nun bırıkımlerı dokumanları ve planlart adeta yok edılmış, dokumanlar kımı yerlerde çope gıtmış deneyımlı yetışmış uzmanların çoğu dağı- tılmıştır Bugun, ne yenıden kurulan nazım plan burosu- nun ve ne de herhangı bır araştırmacmın boyle bır doku- manlar butununden yararianması olasıdır Nazım Plan Burosu nun bakanhga bağlı kalmasının aşılmasına ıse nazım plan buroları kapatılarak çozum getırılmıştır istanbul, polıtık oyunlara yenık duşmüştur Hasılı, istanbul un kentsel gelışmesı sıyası rejımlerlep cıddı şekılde etkılenmıştır Bugun fstanbul, doğu ve batı yonde devamlıiık goste- ren gelışmesı ıle metropolıten sınırlarm otesınde bır yapışmış-kentler bıçımınde ve yaklasık uç yuz km yay- gınlıkta bır gehşme bandı ıçınde yer almaktadır Tekır- dağ-Eskışehır arasındakı bu gelışme bandı istanbul'u etkılerken İstanbul da bu bandı etkılemektedır Dolayı- sıyla istanbul u artık yalnızca metropolıten alan sınırlan ıçınde ıncelemek de yetersız kalmaktadır Boylece 'İs- tanbul ve bolgesı' kavramı ıçınde yenı stratejılerın oluş- turulması kaçınılmazdır İstanbul ve bolgesı kavramı ıçınde, bugun orgutlenme bıçımıyle yapısıyla ve kavramsal olarak mevcut plan bürosunun stratejıler uretmesı ve plan şeması ortaya koyması olası değıldır Dolayısıyla yenı planlama otorı- telerı ve sınırlan yaratılması yenı kurumsal sıstemler ve organızasyonlara gıdılmesı de gerekmektedır Sonuç olarak dıyebılırız kı Bugun Istanbul metropotu- nun ıçınde bulunduğu dengesızlıkler gergınlıkler eşıt- sızlıkler ve varolan muthış dınamızm yenı bır kentsel sıstemın yaratılmasını zorunlu ve gereklı kılmaktadır Bu, istanbul ve bolgesı kavramı ıçınde unıversel bır met- ropol yaratmak demektır Keza devletın buyuk olçude katılacağı, bolgesel du- zenleme ulaşım eğıtım konut ve tum boyutları ıçınde çevre vb ıle ılgılı yatırımların soz konusu olacağı gele- cek 20-25 yıl ıçın yenı ekonomık, demografık, polıtık du- zende ulusal dırektıfler getırecek bır istanbul ve bolge- sı şehırcılığı" eylemının yaratılması demektır Hem de kentsel planlamanın artık daha çok stratejık bır planla- maya donüştuğu gunumuzde, daha esnek ve gelecek ıçın buyuk hedefler ortaya koyan ussal bır arazı kullanı- mı getıren, doğal SİT'lerı tarımsal karakterı koruyan, yenı yerleşmeler yaratan, sanayı yer seçımı yapan, rek- reasyonel olanaklar yaratan duşunceyı yakalamak de- mektır Esas olarak da istanbul ve bolgesı ıçın prospek- tıv duşunce ıle uzun vadede sonuç verecek çalışmalarla arazı polıtıkalan, ulke duzenleme dırektıflerı değerınde dokumanlar elde etmek demektır Butun bunların gerçekleşmesı ıse istanbul ve bölgesı- nın kentsel gelışme ve araştırmasını yapabılecek, tum çalışmaları arşıvleyecek ve arazı kullanım ve mekansal denetıme yardımcı olacak Başbakanlığa bağlı otonom bır planlama-araştırma bırımının yaratılmasına bağlı ol- maktadır Ohalde gereksınımlerın otesınde bır zorunlu- luk olarak' İstanbul ve Bolgesı Planlama Enshtusü" ku- rulmalıdır OKURLARDAN Aziz Nesin desteklenmeli U ğur Mumcu cınavetının esran çözûlmeden yenı tehdıtler gelmeye başladı Amaç, Turkıye'yı Batman'a çevırmek ve jslamı teror' estırmektır Hercmayeünardından ümsah gozyaşlannı asıl bız dokuyoruz ve arkasmdan o ınsanın adınavakıfkuruyor cadde sokak ısmıvenyor,sanatve kulturevlen açıyoruz îktıdarya da yerel yönetımler değıştığınde tum bu gınşımler ters yÛ7 oluyor Bugun Azız Nesın desteklenmelıdır Uğur Mumcu etkınlıklen eğer somuta ındırgenmek ıstenıyorsa panellerde, gazeteyazuannda, ölum ılanlannda, demokraük kıtle orgutlen ve toplantılarda bu konu ışlenmelı ve yûreklı çıkışlar yapılmalıdır Mücadeleyı goze alamayanlar banş sozcuğune sanhrlarsa arkasından teslımıy etler, olumler, cmayetler, toplu kıyımlar gelır Işte yaşadığımız surecın tanımı budur Seyfettin Ülker İstanbul TARHŞMA Ne derece sınırlandınlabilir B ırpsıkologluk meslek yasası çıkanlması ıçın bugurlerde surdurülen çabalar psıkologluk mesleğınm sınırlannın ne derece kesınleştınlebıleceğı sorusunu gundeme getırmışür Toplumumuzda, tıp doktorluğu, hakımlık ınşaat mühendıslığı, hemşırelık gıbı. sınırlan çok kesın çızgılerle çızılmışmesleklervardır Bu mesleklerde çalışacaklann gormelen gereken eğıümın nıtelığı vesüresı mumkunolan en alt basamaklardan ıübaren net bır bıçımde saplanmışür Buna karşılık reklamalık, muhabırlık, yazarlık gıbı sınırlan belırsız mesleklerde vardır Bumesleklere hazırlayan okullar bulunmakla bırlıkte, mesleğegırebılmek ıçın bu okullardan mezun olmak şart değıldır Eğıümı hangı alanda olursa olsun. >eteneğını kanıtlayan herkes bu mesleklere gırebılır Bu ıkı grup mesleğı bırbınnden ayıran en önemlı özellık, meslek u>elennın taşıdığı sorumluluğun derecesıdır Bır mesleğın uyelennm mesleklennı yanlış ıcra etmelen halınde ınsanlara v eı eceklen zarar ne derece buyuk ve gıdenlmesı ne derece güç olursa toplum o mesleğe haarlanma, mesleğe gırme ve meslek faalıyetlennı ıcra etme hususunda o derece kesın kurallar koymakta kısıtlamalar uygulamaktadır Bu açıdan ıncelendığınde. çeşıtlı dallan ıçın durum az çok farklı olmakla bırlıkte. psıkologluk mesieğının genelhkle bu ıkı gruban arasındayeraldığısovlenebılır Uygulamah psıkolojı, ozellıkle klınık psıkolojı alanında uyguh ve yeterlı eğıtımı olmayanlann psıkolojık hızmet verdıklen gözlenmektedır Yasatasansı bu turdavranışlann topluma ve psıkolojı bılımıne vereceğı zarardan kavgılanan ıdeahst psıkologlann çabalan ıle hazırlanmıştır Bukavgılançok yennde gonnekle ve kendılenne yurekten kaülmakla bırlıkte bunun. mesleğın etrafına çok kalm bır duvarçekecek kadar ılen göturulmemesı gereküğı ınanandavım Psıkolojı alanında uygun eğıümı görmemış kışı meslegı ıcra eünemelıdır Ancak uygun eğıtım gorme olanağı da kısıtlanmamalıdır Ilen ülkelerdepsıkologluk mesleğı lı^ansustu bır eğıümle kazanılmaktadır, ama bu eğıümden yararlanmak ıçın psıkolojı lısans dıplomasma sahıp olmak şart değıldır • Çunku psıkolojı lısans eğıümırun amacı meslek değıl. psıkolojı ağırhklı bır sosyal brlım formasyonu kazandırmaktır Psıkolojı bılımıne çok onemlı katkılar geürmış unlu kışılenn ozgeçmışlen ınceJendığınde, yOğunun farklı alanlardan psıkolojıye geçmış olduklan görulur Haarlanan vasa tasansında psıkologluk mesleğı ıçın lısansustu eğıtımı gereklı görulmektedır Ancak bu eğıümden yararlanma hakkı sadece psıkolojı mezunlanna tanınmakta, psıkolojı ıle çok yakından ılgılı bır alanda eğıtım goren rehberlık ve psıkolojık danışma programı mezunlanna bıle psıkolojı dallanndan herhangı bınnde lısansustu eğıüm kapıian kapaülmaktadır Neılen ulkelerdekı uygulamalar ve ne de Yüksekoğreüm Yasası ıle bağdaşan bu anlayişın kanımca psıkolojıye yeteneklı ve heveslı kışılenn mağdunyeüne yol açmasından başka ulkemızde psıkolojı bılımının gelışmesını de engelleyıcı etkılen olması söz konusudur Tasannın bu açıdan etraflıca tartışılması yararh olacakür Prof. Dr. Vıldız Kuzgun Ankara Ümversıtesı PENCERE Eğıtım Bıhrnlen Fakultesı Öğretım Üyesı Birleşmiş Milletler Tiyatrosuırieşmiş Milletler Lluslararası Tıjafrosu, Bosna-Hersek'ı sergili\or Eser: Yeni Dünya Düzenı, Rejisör: Birleşmiş Milletler. Türkive'nin sözde bir mımaralı tele>iz\on kanalı haber bülteniennde. spıkenn sol tarafında bır başlık cerçeve icerisinde vazıvor: "Bosna Dramı." Dramın sözlfikteki karşılığına bakıyorum: 1. Trajedi ile komedi arasında sahne > apıtı. 2. Acıklıota\,facıa. Düşûnöjorum, Bosna'da binlerce insan binlerce metre karelik sahnede Soplarla rolleri mi paylaşmışlar > oksa bu ınsanlarm başlanna koru bir iş gebniş de "Tanrı duşmanımın başına vermesın" dıverek acıklı birola\ mı yaşıjorlar? Bihnme> en bu- guç tarafından tecavuze uğra> ıp katlediliyor ve etnik temizliğe mi uğnıyorlar. Bir vandan Birleşmiş Milletier, Sırplara eUerinden gelen tum \ardnnları yaparken bizlerde Türk kamuoyu oiarak duyarlılığnntzı gösterip Bosnalılara insansal yardım adı altında cesaretsizliğiınizi gostenyoruz. VIılvonların evlenne giren tele\iz\on kanallannda Bosna-Hersek ile ügiB olaylar haber bultenJerinındtşma taşamazken Bush ve Saddam'ın kışısel çatışmaları hahne dönüşen Körfe/ bunalınıına (krizine) tum kanallar anında CNN've bağlanarak olaylan naklenveriyoıiar. Bosna'da bunalımdan kurtulanıa\ anlar ıse Sırplann gunlük teca> uz. ışkence ve öldurme istihkaklarını <ktlduru\orlar. Çoğu ise hâlâ bunalunda! Acaba Birgün Korfez savaşında olduğu gibi Bosna'da da olumu, açlığı ve vahşeti CNN ile canlı bağlantı yaparak saatlerce izleyebilir miyiz? İzleyemeyız, çunkü bir insanın öldumlmesı özellikle de bu olaya seyirci kalınması insaniık dışı birola>dır. Ama bunun için urtalığı velveleye termeye de hiç gerek yok. Ama Körfez savaşı başka, o alısık oMuğumuz bir durum: Amerikan savaşfibni.Her gûn TV kanaüarndan izlediğimiz fîlmler gibi bu da onun naklen vaymı. Peki ne yapabilirû bu Bosnalılara kamuoyu olarak: Yalnızca insansal yardım! Sayın Tanilli'nin betirttiği gibi "tnsani vardıma denecek yokrur elbette. Ancak unutmav alım, böylesi bir yardım başka etkili öniemleri abnada cesaretsizliğin maskesı halıne gelmiştır bugün." Zafer Bozkurt - Kımya Mühendısı / Ankara Adnan Kahveci kimi öldürdü? Sa>ı Kıper'ın 11 Şubat 1993tanhve 24601 sayıh Cumhunyet gazetesınm Tartışma koşesınde. Sayın Adnan Kahvecı'nın sebebıyet verdıâ trafik kazası ıle ılgılı olarak sıradan her vatandaşın yaptıâ gıbıdevleü.yonetıalen ve trafik kurallannı eleşürmekten başka gerçek bır önen ve doğru yaklaşım gostermedığı görulmektedır Sayın Adnan Kahvecı'nın elım bır kazada olumu başta aılesı olmak uzere devleümız ıçın buyuk bır beyın kaybıdır Bu tartışma goturmeyecek kadar açık bır gerçekür Avnca Sayın Kahveci saygı duyduğum ender parlamenterlenmızden bındır Bu saygım duygusal olmamı gerekürmez Helede Cumhunyet okurlan ıçın hıç değıl Sayın Kahveci. trafik ışaretlennın olmamasından dolayı yanlış yola gırmedı Devletın veyetkılılenn hatasından dolayı da ters yola gırmedı Aksı durum olsaydı, Sayın Kahvecı'nın onunde ya da peşınde başka araçlann da olması gerekırdı Sayın Kahvecı, trafiğe açılmadan once de alışık olduğu yoldan tek başına ve kontrolsuz gıtmesı, karşı yönden gelen hıçbır suçu veeylemı olmayan, butun trafik kural ve ışaretlenne uyarak kendı yolunda seyreden Murat Demır ısımh bır vatandaşımızın uzenne gıderek kendısıru, eşmı ve hıç şans tanımadığı Murat Demır'ı oldurmuştür Kım garanu edebıhr kı oldürulen şenan geleceğın bır Adnan KanvecTsı olamayacağını7 Saygjlanmla Mustafa Acar - Tekniker / Bursa DUYURU Bu sayfada yayımlanmasını ıstedığmız yazılar ıçın şu noktalara özen göstenlmesmı rıca edıyoruz Yazılar, • Çıft arahklı, • Savfanın tek vuzüne yazılmalı, • "ÖLAYLAR VE GORUŞLER" ıçın 600, • "ARADA BİR"sutununa 400, • "TARTIŞMA " ıçın 200 kelımeyı geçmemehdir. Ayrıca açık adjadres ve telefon numaranızı mutlaka belirtmenızi bilgılerınıze sunar, bu ölçülere ve şartlara uymayan yazıların yayım- lanamayacağını üzülerek duyururuz Kalpaklı... Anıların albumunu gerıye doğru sayfa sayfa çevırdı- ğım zaman Hıfzı Veldet Velıdedeoğlu'nun ılkfotoğrafını nerede goruyorum? Belleğıme nerede yazılmış Ho- cam? İstanbul Hukuk Fakultesı Bırıncı sınıf salonu Genış bır kursu Kursude genç bır hoca ders verıyor konuşması da kı- tapları gıbı saydam Sıralarda kımse dalga geçmıyor, herkes ses çıkarma- dan ve soluk almadan dınlıyor • Aradan yıllar geçecek Hocam'la Cumhunyet gazete- sınde buluşacağız Ikıncı sayfada Her pazar tıryakılerı Hoca nın yazısını soluk almadan okuyacaklar, pırıl pırıl bır mantık duru bırTurkçe, akıcı bır dılın tadını damaklarında duyacaklar Hıfzı Veldet Velidedeoğlu ünıversıtedekı çekımlı kur- susunu Cumuhurıyet e taşımıştı Kuvayı Mıllıye Turkıye'sınden başlayıp evrensel ufuk- ları kucaklayan bır yaşamın adamıydı Velidedeoğlu, ayaklarını Anadolu toprağına dayamıştı, ama başı oyle- sıne yukseklerdeydı kı ufuk çızgısı zaman ve mekan ıçın- de uygarlığın ulaşabıldıgı sınırla butunleşıyordu Hem de bağılsız ve koşulsuz Bu ıkı sozcuk O nundur Ataturk un Soylev ını gunu- muzundılıneçevırırken kayıtsız ve şartsız ı bağılsız ve koşulsuz' sözcuklerıyle vurgulamıştı Velidedeoğlu, kafası uygarlığın, her donuşumune ba- ğılsız ve koşulsuz açık ınsanlardandı Ölunceye kadar genç kaldı • Anılarımın albumunde sayfaları karıştırırken bırfotoğ- rafa daha rastlıyorum Hoca yatağında yatıyor Hasta Hastalık kımı zaman bıktırır usandırır, ınsandakı ya- şama hevesını alıp goturur bedensel yıkımın kışının ruhuna derınlığıne yansıması, duşuncelerınde olumsuz etkıler yaratabılır, akşamın golgelerınde koyulanan ka- ramsarlık geleceğe bakışı lyımserlıkten kotumserlığe doğru kaydırabılır Kımbılır kaçıncı hastalığıydı Hoca'mın? Dedım kı - Ikı cephede bırden savaşıyorsunuz Velidedeoğlu baktı x Gozlerının çevresı koyulaşmış, avurtları çökmuş, de- rısı kemığıne yapışmış, şakak kemıklerı çıkmıştı, ama, Hoca'nın sankı bedenıyle beynı bırbınnden ayrı çalışır- dı, Velidedeoğlu nun kafası, hıçbır zaman sayrılıktan etkılenmedı, sankı olağanustu bır bılgısayarın eşlığınde, ınsanlığın en duyarlı dalgalarını ozumseyerek sonuna kadar çalıştı -Evethocam dedım ıkı cephede bırden savaşıyorsu- nuz, bedensel yapınızda hastalıklara karşı bır ıç savaş verıyorsunuz yazılannızda toplumsal karanlığın ışıma- sı ıcın dışa donuk bır savaşımı surduruyorsunuz Gozlerınde bır ışık yanıp sondu oğrencısının dıkkato- ne hoca nasıl sevınm'ezdı ^ Hoca gazetesınden ayrı oldu Bır buçuk ay daha yaşayabılseydı Velidedeoğlu ya- rım yuzyıllık koşesıne kavuşabılecektı Bu buyuk adamı yarım yuzyıl hızmet verdığı Cumhurı- yeften ayrı duşuren olayın anlamı ılerıde daha çok say- damlaşacaktır Hıfzı Veldet 'kalpaklı kuvayı mıllıyecı" ıdı Ne mutlu ona kı Anadolu ıhtılalının ıçınde yaşayabıl- mış ve elındekı meşaleyı 20 ncı yuzyılın sonuna kadar 'Aydınlanma Devnmı nın yollarını ışıtmak ıçın yukselt- mış Çağdaş Turkiye'nin oluşumunda buyük katkıları olan Ord. Prof. Dr. HIFZI VELDET VEIJDEDEOĞLlPnu hep birlikte anmak için 26 Şubat 1993 Cuma gunu, saat 16.30'da Cemal Reşit Rey Salonu'nda buluşalım. - _ A ÇAĞDAŞ YAŞAM fif DESTEKLEME m & DERNEĞt Katılanlar : Seyfı OKTAY (Adalet Bakanı) Prof. Dr. Nihal ULUOCAK Prof. Dr. Aydın AYBAY Prof. Dr. Necla ARAT Prof. Dr. Toktamış ATEŞ Şükran KETENÇf Gençliğin sesi Alptekin GÜNDÜZ Piyano dinletisi: Aydın KARLIBEL Dia Gösterisi: Velidedeoğlu'dan Anılar Sunan: Gulsen TUNCER fstanbul Barosu'ntJan İLKİN KARAÇAAHMETTE SONRA GÖHEPEDE VEÜDEDEOĞUI'NU ANIYORUZ Kadıköy Beledıye Meclısı, baromuzun başvurusu üzenne, değerlı hocamız Hıfzı veldet velıdedeoğlu: na aıt evın bulunduğu Tütüncü Mehmet Efendı Cad- desı'ne Hıfzı veldet Velidedeoğlu adının verılmesını kararlaştırmıştır Bu nedenle, olüm yıldonumü olan 24 2.1993 günü saat 1030'da Karacaahmet Mezarlığı'ndakı kabrı ba- şında hazır bulunacağız ve daha sonra Göztepe İs- tasyon Caddesı'ne gıdıp kavşağa hocamızın adını ta- şıyan plaketı çakacağız İstanbul Barosu Başkanlığı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle