Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 8 ARAUK1993 ÇARŞAMBA
12 DIZIYAZI
Alıııaııyönetici: Şeyhülislamın
herhangibîr yetkisi yok
Almanya'da
Refah Partili
ŞEYHUUSLAM
Oral Çalışlar / Dilek Zaptçıogto - 4
Ai
lman Parlamentosu Bundestag'-
ın"Lobi ListesTnde başka Türk der-
nelden de vardı. Örneğin. Alman-
a'daki Türk sosyal demokratlann
çau örgütlerinden biri olan HDF.
Sosyal Demokrat Halk Demekleri Federas-
yonu da listeye Türklerin çıkarlannı temsil
etme iddiası ile adını yazdırmıştı. Aynı şekilde
bugün Berlin'de, Hamburg"da. Münih'te ku-
rulan bir Türk derneği. adını kolayhkla listeye
kaydettirebilirdi. Bunun için para dahı öde-
mesi gerekmiyordu. Amaç. demokraük bir
toplumda vatandaşlann millet\ekillerine ses-
lerini duvurabilecekleri, bağlayıcı olmayan bir
sistem yaratmaktı.
İslam Konseyi'nin toplantılanna, örneğin
Şeyhüüslam'ın hilat giyme törenine Alman
yetkililerin, Soest kentı beledıye başkanının
katılmış olması. "Alman devlefinin bu demeği
ülkedekj MüslümanJarın yegane temsilcisi"
olarak tanıdığı anlamına geliyor muydu peki?
Neden bazı Alman yetkililer törene katılmış,
girişime onay \ermişlerdi?
Konuyu Almanya'da en çok Türkün. do-
layısıyla en çok Müslümanın yaşadığı Berlin
kenti Yabancılar Daıresi yetkiüsi Hans Kem-
merer ile görüştük. Kemmerer. "Almanya'da
Ali Yükselin Şeyhüüslam seçikliği't
*yolundakı
bilgi üzerine hayretler içinde kaldı. Bunun ya-
sal olarak tanınmasının imkansız olduğunu,
Alman yasalannın böyle bir kurumun tanı-
nmasına olanak vermcdiğmi söyledi ve hatta
daha da ileri giderek. "Bir şahsın çıkıp Şeyhfi-
lislam ilan edilmesi. Alman Ceza kanunu'ndaki
'Ldnsiz ünv an kullanımı' maddesinin kapsamına
girer ve cezalandırılır"dıyordu Kemmerer.
özellikle Avrupa Miili Görüş TeşkilatJan gibi
Alman Anayasayı Koruma TeşkilatTnca izle-
nen birörgütün genel sekreterinin Şeyhülislam
titrini almasının kendilen açısından "vahim ve
kabul edilemez bir gelişme"olardk niteliyordu.
Yetkiliye göre "Milli Görüş, Almanya'daki bü-
tûn Miîslümanları temsil etmiyordu ve İslam'ın
Almanya'da tek bir temsilci örgütü ya da başı
olamazdı". Peki o halde Soest Belediye Baş-
karu niçin Şeyhülislam hilat giyme törenine
katılmıştı? Neden Kuzey Ren Vestfalya eyale-
tinde Türk çocuklanna seçrneli okutulan İsla-
mi din dersinin müfredaü İslam Konseyi adlı
dernek tarafından hazırlanıyor. öğretmenler
bu dernekçe yönlendiriliyordu?
Yanı: Alman yetküf: DiyaMt isiari
görevlileri yetersiz*
ErkeklerinçokeşlilikihtiyaçlanHBİstiyaalarla ilişkileri nasd
vürüriivorsuıuız?
ALİ YÜKSEL- Onlar bize bazı konularda
destek oluyorgibi davranıyorlar. Ama iki
yüzlülük yapıyorlar. Ortodoksluğun
kurucusu Martin Lüıher. katolikJerden ve
Türklerden insan suretindeşeytanlar olarak
sözediyor. Görüldüğü yerde öldüriilmelidir
diyor. Bunun doğru olmadığını
açıklamadığınızsürecesizinleilişki
kurmayız tutumunu alıyoruz. Siz bizim
>-üzümüze gülseniz de şeyhiniz lideriniz
böyledir diyoruz.
- MHPIiler son dönemlerde Türk-fslanı
sentezi formülüne sanldılar \e İslami cepheye
yönelik yoğun bir propaganda içine girdiler.
Aramzda bu açıdan bir sonın çıkmıyor mu?
ALİ YÜKSEL- Tabii onlar örgütçülük
yönünden bır ha> lı eğjtilmişler. Elbette
bunu deniyorlar. Yapmak ıçin uğraştılar.
uğraşıy orlar da. Fakat çok inatçı olanlar
hançeridıleriçimızde
-Size biatla ilgili bir soru sormuştum.
Şeyhinlslan olduğunza göre size
ımislüınanların biat enııesi gerekmiy or mu?
ALİ YÜKSEL- Havır İslam da biatemire
yapılır. Devlet reisi, İslam
ordusunun kumanda yerinde
olandır. Şeyhülislani isegerek
geçmişte, gerkse şimdi. biat
edilmesi gereken kişi değildir.
- Şöyle bir deneme sorusu
sonnak tsn'yonım. Katolik
Kilisesi kendisine bağlı
cemaatten geneletde çalışan
kadın dahil olmak üzere kilise
vergisi alıy or. Siz de cami >ergisi
abnaktan söz ediyorsunuz.
Geneievdeçalışan kadındanda
vergi alacak mtsuıız?
ALİ YÜKSEL- Siz buradaki
bir anlayışla İslami
kanştınyorsunuz. Burada
kilise vergisi diye bir olay var.
İslam'da yok. İslam'da zekat
var. belirli kişilerden. o da
zenginlerden alınır. Aynca
Islamın hakım olduğu yerde
genelev olmayacak ki. Nedeni
mi?Toleranssızlıktan degjl.
Böyle şeylere ihtiyaç
kalmayacak.
- Neden kalmayacak?
ALt YÜKSEL- Birden fazla
evliliğe müsaade edildiğinden
dolayı. Erkeğin fıtratında bir
kadınla yeünmek yok. Erkeğin
fıtratında olan bu isteği İslam
sınırlıyor. Türkıye'de tek evlilik
var diye. herkes tek evlilikle
yetiniyor mu?
- Ya kadınlar. onlar tek evlilikle
yetinmek zorundalar mı?
ALİ YÜKSEL- Ama şimdı...
- Erkek tarafından
bakıyorsunuz...
ALİYÜKSEL - Bu konununda
izahı var. Kadın ve erkeğin
pskolojik yapısından
kaynaklanan izahı var.
Erkekteki sevgi kadındakinden
bunu bırnizamasokmuş. İslamın bu kuralı
koyduğu zaman da. erkekler dörtten fazla
kadınla yaüyormuş. Bir belirsizlik varmış.
İslam buna sınır getirmiş. Bu tür ilişkiler
psikolojik yönden dengeyi bozacak şeyler.
Artist kesiminden. sanatçı kesiminden.
bilmem ne kesiminden. Birsürü bunalım
geçiriyor bunlar. Yani yaptıklan işin,
kendilen için faydalı olduğunu göstermez.
Fiili olarak bunu yapmış olsalar bıle
pskilojik yönden birsürüdengesizlikler
oluyor.
-Ellerinde imkanları var, hem dedaha fazla
erkek elde etme şanslan var, bunu neden
kuUanraıvavun divor. Tıpkısizin gibi.
ALİ YÜKSEL- fstatistikler, intiharlann
zengin kesimler arasında daha çok
olduğunu gösteriyor.
- Bunun zenginlikie bir ilgisi yok. Düm ada
nııfus dağılımına baktığımız zaman,
kadınlarla erkekler say ı bakımından hemen
hemen dengede. O zaman genelet in ortaya
çıkması. kadın erkek sayısının yebnezugi değO.
Erkekler dört evlilik yapma hakkına
sahipier. Hatta bu daha da ileri göriirülüy or,
dört evlilik erkeği tarmin etroezse cariye alma
- Kadın bütü'n e\in yiikünü çekiyor. Üstüne
üsrlük dışarıda da çalışıyor.
ALİ YÜKSEL- İslamdaonlanyapmak
zorunda değil.
- Erkek...
ALİ YÜKSEL- Peygamberimizinyaşamı
bu konuda örnektir.
- Ben Hazreti Muhanınied'in y aşammı
sormuyonım. Bugünün düny asında İslam
erkekleri, geçmişte tarihi /orunlulukların
ortay a çıkardığı olguları birer kural haline
getirip. kendilerine uy gun bir dü/en kurmak
istiyorlar. İslam duny asındaki bazı kadınlar
da bu noktaya dikkat çekiyorlar. Diy orlar ki
erkekler geçmiş olay lan kendi leblerine
yontuyorlar.
ALİ YÜKSEL- Tabiı bu gibi ıstısmarlar
olabilir. İnsanlann özellikle erdem
noktasında tam doruğa erişmemiş, tam
erdemlilik kazanmamış toplumlarda. her
kesimin bunuistismaretmesı mümkündür.
Kadınlar da. erkekler de yapabilır. Erkekler
bıraz daha fazla yaprnış olabilirler.
- İslamivet bir yana. Örneğin Avrupa'da
kadın da. erkek de çalışıyor. Ama akşam e\e
gelindiği >akit eski alışkanlıkların bir
MOSLEMISCHE
REVUE
3. («9.) Jh*. Jull - Sep»ember 1993
Muharnun - RaW I 1414 H.
N 09.10-733
A» Yuoet
Zweı JaimvteSc KjmRdKi Zaıınira
Mateacogea Vcrteg, RoJalaıod um!
Hassin
.ra Ta» A» Gr
5. Tea
Aut da AıiKit 9a bürorsKi
Spcoe uol M^tji • 'lat •t.
Bcöeuta-<g cto Batnı an
* &îv<r dcr" Mamci des Scü
Fsr-e
Şeyhülislam Ali Y'üksel, ikinci eşi Fatma Sevgi ile bir kongre sırasında.
birazdaha fazla. Birerkek aynı derecede bir
kaç kadını sevebiliyor.
- Bu sizin yorumunuz.
ALİ YÜKSEL- Yooo..
- Bazı kadınlar da, bir erkekle
yetinemediklerini soylüvorlar. Böyk
yaşay an kadınlar da var.
ALİ YÜKSEL- Bunuonlarsnfhani
Freud'un tutup Hz.Adem teorisini
kanıtlamak için söylüv orlar.
- Yok, yok, gereekten böy le y aşayanlar var.
Erkekler yaşıyorda kadınlar neden
yaşamaşın.
ALİ YÜKSEL- Sırf İslamın görüşünü
çürütmek içm böyle söylüyorlar. Danvin
teorisini kanıtlamak için.
- Alakası yok. İslamla da bir ilgisi yok.
Burada İslamiy eti tartışmıyoruz, sizin
anlayışınızı tartışıyoruz. Sanatçılanmızın.
artistkrimİ7İn bir kısmı bo'y le yaşıyor. Bunlar
kadın veya erkek fark etmiyor. Olanaklan
olduğu için böyle y aşay abiliyorlar. Bir
kadının dört beş tane se> «ilisi olabiliyor,
sevgililerinideğiştirebiliyor. Erkekler nasıl
yapıyorşa öyle yapıyorlar.
ALfYt'KSEL-Bizbusınırsızilişkiye
karşıyız. Erkek olsun kadın olsun. İslam
hakkı da doğuvor. Yani ücrerle kadın alma.
ALİ YÜKSEL- O yanlış. Cariye hukuku
apayn. O, savaşın olduğu yıllarda ancak
kadın esirlerden canye edinebiliniyor.
- Dört sınırının aşıldığı çok örnek var.
ALİ YÜKSEL- E.. Tabiı şey. savaş olduğu
vakit, kadın kölelere cariye ismi verilir.
Onlar olduğu zaman dört sının aşılmış
oluyor. O bakmdan bugün erkeklerin farklı
olan bir taraflan var. Erkeklerin
şorumluluğu kadınlardan daha fazladır.
İslam inanana göre. Yükün bir tanesi
nimet, külfet meselesidir. Yükü fazla olanın
hakkı da biraz fazladır.
- Bu sizin iddianız, bu iddiamza bağlı olarak
çok kadın alabileceğinizi söylüy orsunuz.
kadınlar da bizim sorumluluklanmız daha
fazladır. Çocuk doğruyoruz, ev hizmerlerini
üsrleniyonız, fazJadan bir de para kazanmak
için çalçıyoruz divoıiar.
ALİ YÜKSEL- îşte hepsi bu yani... Çocuk
doğuruyorlar. Bir de onlann asli görevı
annelik. Kadınlannendoruklaşmış haz
duyduklan şey annelik gibi ulvibirduygu.
İkincisiçocuklan hayata hazırlama göre\i.
İşte hepsi bu onlann, bu ikisıni yerine
getirseîer...
parçası olarak kadın yeniden erkeğin
hizmetine giriyor. Erkeğin tek başına
çalıştığı koşuliarda. belki anlaşılır birdunım.
Ama bugünün düny asında bu konu İslamiyet
adına. gelenekler adına tstismar ediliyor.
ALİ YÜKSEL-Tabii siz bütünbunlan
ortaya koyarken İslamın hakim olmadığı
bir toplumdan misal veriyorsunuz.
- Kadın erkek ortak çalışıy or. Eve geidikleri
zaman ikinci birişçıkıyor.e» işi.çocukların
bakımı, bulaşıklarıa y ıkanması...
ALİ YÜKSEL- Bütiin bunlan niye
yapıyorlar. Nıye ikisi çalışıyor?
- Geçimlerini sağlamak için,
ALİ YÜKSEL-İkıkişı çalışıyor,ikıkat
para alıyor, her şeyı yapabiliyor, ama ınsan
yine huzursuz.Maksat mutlu olmaksa,
ikısininçalışması ve çok para girmesiyle
mutlu olunmaz. Ben bunuanlatmak
istiyorum.
- Ben başka şeye itiraz ediy orum."
ALİ YÜKSEL-Anlıyorûm.
Yann:AHYikselSıvas'ı
değerlendirıyor
FATIH4. SULH HUKLTC
HÂKİMLİĞİ'NDEN
1993-983
Mahkememizden venlen 16.11.1993 tarih ve 1993/912-946 esas-
karar sayılı ilam ile Seyitömer Mah. Ali Şir Nevai Sok. No: 5 l'de
ikamet eden 1.10.1976 doğumlu Birgül Yılmaz'a aynı yerde ıkamet
eden amcası Turan Ydmaz vasi tayin edilmiştir. »
İlan olunur. 24.11 1993 Basın: 12665
KADIKÖY İKtNCİ SULH HUKUK
HÂKİMLİĞPNDEN
1987,526 vesayet
Eğitim Mah. Kuyubaşı Nahitbey Sk. No: 28. D: 3 Kadıkoy
adresinde ikamet eden Mehmet Kara'nın rahatsızlığı nedeni ile
vesayet aluna alınmasına ve kendisine aynı adreste mukim kardeşi
Sadullah Kara'mn vasi tavinıne karar verildi.
İlan olunur. 29.9.1992 Basın: 12642
KADIKÖYİKİNCİ SULH HUKUK
MAHKEMESİ
1993/791 vesayet
Erenköy, Etem Efendi Cad Fınn Sk. No: 24 Budak Apt.'da ika-
met eden Deniz GöTün akıl hastahğı nedeni ile vesayet altına alınma-
sına ve kendisine Çobanyıldızı Sk. Tan apt. 22/38'de ikamet eden
kardeşi Gediz GöTün vasi tayinıne karar verildi.
İlanolunur. 27.10.1993 Basın: 12637
SARIYERSULH HUKUK
HÂKÎMLİĞİ'NDEN
Mahkememızın 26.11 1993 tarih 993y 730 esas 993 1065 karar sayı-
lı ilamı ile Gıresun Şebinkarahisar. Sultankonağı köyü, 052 01 cılt.
52. sayfa, 15. hanede nüfusa kayıtb Nazim ile Kezban"dan 13 8 1954"-
de doğma Zeynep Ceylan'a annesi Kezban Gümüş'ün vasi olarak
atanmasına karar verilmiştır
İlan olunur. 3 12ı 1993 Basın: 12621
Şeyhülislam Yüksel'in ardındakigüç
İslamArşivi
"Almanya İslam Arşivi" adı altında faaliyet gösteren
dernek. Dünya İslam Kongresi"nindirektifıylekuruldu. 1927"-
de Suriyeli Müslüman Muhammed Nafı Çelebi'nin Berlin'de
kurmuş olduğu ilk İslam Arşivi'nin devamını oluşturduğu
iddiasında. Bugün Salim Abdullah'ınyönettiği Arşiv. 1971'den
bu yana çalışmalannı sürdürüyor. Önce Almanya"nın Saarb-
riicken kentindeydi. 1982de Soest'a taşındı. Vakfa dö-
nüştürülmek istenen dernek, adının çağrtşımının ötesinde
yalnız belge arşivi ve kütüphane olarak hizmet vermiyor.
Tüzüğüne göre derneğin Almanya'daki bütün Müslümanlann
her türlü ihtiyacına ve çıkanna yönelik çalıştığı. bu tüzükteyer
almasa bile bir tür "temsil" ışlevi yerine getirmek istediği gö-
rülüyor. Soest"ta dernek sicilindc 781 nolu sayfada "kamu
yaranna çalışan dernek" olarak tescili yapılmış. Tüzüğunde
hedeflerini şöyle sıralıyor:
1) F.Almanya'daki Müslümanlann dinsel yaşamının korun-
ması. desteklenmesi. dünyaya yayılmış bir din olarak İslami>e-
tin cemaat çıkarlannın gözetilmcsı.
2) Almanya'daki Müslüman azınlık hakkındaki belgelerin
toplanıp derîenmesi. Alman Müslümanlann dinsel ve sosyal çı-
karlannın gözetilmesi.
Arşıvin faaliyet alanı böyle geniş tanımlandıktan sonra şu
noktalar dikkat çekiyor: İslam Arşivi. resmi dairelere. belediye-
lere. kamu ve özel kuruluşlara ıs-
tek üzerine İslam hakkında bilır-
kişi raporlan hazırlıyor. Yani
tslam'ı yorumlama ve sorulara
açıklık getirme .vetkisini temsil
ediyor.
Bu cerçevede Almanya"dakı
en büyük Müslümangrubuoluş-
turan Türklerin dini sorunlannı
temsil ediyor. En önemli işlevle-
rinden biri. Kuzey Ren Vestfalya
eyalctindcki bütün okullarda
İslami din dersinin nabzını elinde
tutması. "Bağımsız" din öğret-
menlenni Soest'taki İslam Arşi-
vi eğitiyor. okullardaki İslami
din dersi müfredatı ve kitaplan İslam Arşivj'nce hazırlanıyor.
Kuzey Ren Vestfalya. Almanya'da en çok Türkün yaşadığı
eyalet. 500 bini aşkın Türk vatandaşını banndırdığı için İslam
Arşivi'nin etkisi büyük.
Çocuklar ve gençler kamplarda eğitiliyor. Eğitim çalışmalan
özellikle kız çocuklar üzerinde yoğun olarak sürdürülüyor. 24
Eylül 1982"de sicile kavdını yaptıran dernek. tüzüğunde Dünya
İslam Kongresi'ne bağlı olarak kurulduğunu açıkça belirtiyor
ama Almanya'ya has bir kuruluş olduğundan Kongre'nin tü-
züğünden özerk çahştığını söylüyor.
islam Arşivi'nı kim finanse ediyor?
1984'e kadar bağışlarla finanse edildiği belirtilen Arşıv. o ta-
rihte bir "İslam Arşivini Yaşatma ve Koruma Derneği" ku-
rularak fınansmanı bu ikinci derncğe kaydınlmış. 18 yaşından
büyük herkesin üye olabildği Arşiv. üyelerinden aidalalmıyor.
"Almanya'daki Müslüman cemaatlerin bağışlanyla ayakta
kaldğını" söylüyor.
Arşiv Almanya'da medj alara gönderilen 3-4 sayfalık bir haf-
talık bülten çıkartıyor. "İslam Haberlen" adlı bültenın yıllık
aboneücreti240Mark. Bunun yanısıraüçayda bir "Muslimisc-
he Revue" dergisi yayımlanıyor. Arşi\ın asıl işlevi. belge top-
lamak ve araştırmaalann hizmetine sunmak. Arşiv kul-
lanımını kolaylaştırmak üzere bir ad ve konu dızini hazı-
rlanmış.
YanKİslam Konseyi Başkanı Salim Abdullah
şcyhûlisJamı nasd atadıkiapım aalatıyor.
İslam Arşivi.
resmi dairelere,
belediyelere,
kamu ve özel
kuruluşlara
istek üzerine
İslam hakkında
bilirkişi
raporlan
hazırlıyor.
tLAN
T.C.
TORUL SULH CEZA MAHKEMESİ
EsasNo: 1991,75
Karar No: 1991/134
Mütecaviz sarhoşluk suçundan sanık Garip ve Hava'dan olma
1958 doğumlu, Adana ili, Seyhan ilcesı Mestanzade Mahallesi nüfu-
suna kayıtlı Ömer Faruk Yöriik hakkında müsnet suçtan yapılan
yargılama sonunda;
Sanığın eylemine uyan TCK 572 1. maddesi gereğince 180.000 TL.
hafif para cezası ile cezalandınlmasına dair venlen 12.12.1991 tarihli
hüküm yapılan tüm aramalara rağmen sanığa tebliğ edilemediğin-
den, karann gazete de ilanen tebbğine karar venlmiş olup. 7201 sayılı
Tebligat Yasasf nın 29. ve mûteakip maddeleri uyannca gazete de ıla-
nına:
Karann ilan tarihinden itibaren 15 gün sonra kesinleşmiş sayılaca-
a ve ilan ücretınin kendisinden alınacağı ilan olunur. 12.11.1993
Basın: 49192
POLITIKA VE OTESI
MEHMED KEMAL
Antolojkle Şairfer...
Ressam ve şair Bedri Rahmi Eyuboğlu, bir gün Oktay
RJfafa, "fiana bir damla kırmızı ver, sana kocaman bir
yangın çıkarayım" der. Oktay Rifat kırmızıyı verir mi,
vermez mi; Bedri Rahmi yangını çıkarır mı, çıkarmaz mı
bilmiyoruz. Bir söylentidir söylenir durur.
Bu söylentiye bir yenisini de ben ekleyeyim. Şair Ah-
metNecdet, bir gün SeyyitNezir'e, "Bana 10Oşairle500
şiir ver, sana kocaman birantolojiyapayım"öer. Ahmet
Necdet alır 100 şairle 500 şiiri, adı "Modern Türk Şiiri"
olan bir antoloji yapar. Şairler Ahmet Haşlm'le başlıyor,
kûçük İskender'le bitiyor. Tam 100 şair.
Antolojileri çok severim. Açtım mı bir sayfayı unuttu-
ğum nice şairleri anımsarım, niceleriyle karşılaşırım.
Arımet Necdet'in antolojisi Ahmet Haşim'le başlıyor. Bu
Yahya Kemal'le de olabilirdi. Yahya Kemal, bu antoloji-
yi sağ olsa da görseydi çok kızardı, Haşım den sonraki
sırayı aldı diye.
Haşimden şöyle geliyor: Mukaddime, Merdiven, Bir
Günün Sonunda Arzu, Karanfil, Bülbül:
Bir gamlı hazânın seherinde,
Israre ne hâcet yine bülbül?
Bil kalbimizin bahcelerinde,
Cân verdi senin söylediğin gül!
Şimdi de Yahya Kemal'den:
Açık Deniz
Rûhunla karşı karşıya kaldım o medgünü,
Şekvânı din.'edim, ezelimuzdarip deniz!
Duydum ki rûhumuzla bu gurbette sendeniz.
Ardından Itri, Bir Başka Tepeden, Kar Musikileri, Vus-
lat...
Faruk Nafiz'den sayfalar tutan "Han Duvarları" geli-
yordu. Antolojileri severim dedim. Sayfaları çevirdikçe,
ne yalan söyleyeyim önce kendimi ararım, var mıyım,
yok muyum. Varsam sevinirim, içim gönenir. Yoksa el-
bette üzülürüm.
Çoktan unutulmuş olan bir antoloji öyküsü vardır.
Bundan 50 yıl kadar önce, delikanlı şairlik günlerimizin
yoldaşı Nedim Çapman, Ali Tomrukçu takma adıyla "48
Şair" diye bir antoloji yapmıştı. Tek partinin aman ver-
mez sıkı günlerinde bunu göze almıştı. Antolojide takma
adla Nâzım Hikmetde vardı. Kitap yayımlanır yayımlart-
maz ilk ağızda hemen el koydular. foplattlar demiyo-
rum, "el koydular." Nedim'in babası elektrik şirketinde
memurdu. Dayanamadı, oğlunu Amerika'ya gönderdi.
Işittik ki, Amerikan ordusuna yazılıp asker olmuş. Ame-
rika savaş içinde, askere ihtiyacı var. Nedim de olmuş
bir güzel Amerikan askeri...
Ataç, okurları kolaylığa yöneltiyor diye antolojilerden
pek hazzetmezdi. Böyle derlemelere antoloji de demez,
"gü/deste"derdi.
Bu antolojiyi düzenlerken Ahmet Necdet'in de bir yön-
temi var "Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi kitaplı-
ğıyla, eleştirmen Mehmet H. Dogan'/n zengin şiirkolek-
siyonundan yararlandığmı" söylüyor. Değerli edebiyat
tarihçisi Rauf Mutluay'ın şu sözlerini de alıyor:
"... Kuşkusuz hiçbir şair, bir antolojide yer aldığı için
yücelip değerlenmez, gözükmediği zaman küçülüp
önemsizleşmeyeceği gibi... Bir antolojinin sayfaları;
içindeki sanatçıların değil, hazırlayıcısının beğeni ve
bilgice sınava girdiği yerdir."
Antolojiler yönünden rahmetli Hhami Soysal'ın dü-
zenlediği ve birkaç baskl yapan, "20. Yüzyıf Türk Şiiri"
unutulmamalıdır. ilhami Soysal, konuyu antolojinin akı-
şına göre sürekli sıcak tutmasını bilmiştir. Şairdeki geli-
şim ve ilerleme antolojiye alınan örneklerede yansımış-
tr.
Şiirdeki akışı, Yahya Kemal'den iki dizelik bir örnek
alarak pekiştirebiliriz. Yahya Kemal, Paris'te bir Os-
manlı şairi değil, bir Baudelaire-perestşairdir, şöyle:
Paris'te genç iken koyu Baudelaire-perest idim
Balkonla. yolculukla, güzellikle mest idim
Şairler, gençliklerinde, birşaire vurgun olur...
Biz bu antoloji ve şiir işleriyle uğraşırken, acı bir ha-
ber geldi Paris'ten. Abidin Dino öldü... Acısıyla yanıyc-
ruz
BULMACA
SOLDANSAĞA: JL 2_3. 4
1/ Sevilen müzik yapıtla-
nndan seçilmiş bölümle-
rin sıralanmasıyla oluşan
müzik parçası. 2/ Bır gıda
maddesi... İki yer arasın-
daki gidiş geüş. 3/ Bir
sanayi ya da ticaret işlet-
mesinde aynı süre içinde
çalışanlann tümü... Oy-
lumlu. 4/ Bilgisiz, kültûr-
süz kimse... Satrancta bir
taş. 5/ Akdeniz Bölgesi'- 8 !
nde çok yetişen ve lezzetli
kökleri sebze olarak kuJ-
lanılan bir bitki. 6/ Havadaki su
buhan... Ürdün'ün başkenti. 7/
Kapı, pencere ya da kapak kenar-
lanna açılan dik açılı girinti... Ku-
zu sesi. 8/ Kapı ya da dolap kanat-
lannın kenanna çakılan çıta...
Argoda karnı aç ya da parasız
kimse. 9/ Akıl... Uzakhk anlat-
makta kullanılan söz... Aynntıya
inmeyen. yüzeyde kalan.
YUKARIDAN AŞAĞrYA: 1/ Mi-
de özsuyıında bulunan ve protein-
lerin sindirimine yardıma olan enzim... Bir gösterme afatı. 2/
Yapısına girdiği sözcüğe "kendi kendine" anlamı katan yaban-
a önek... Halk edebiyatında aruzölçüsüyleyazılan şiir tûrlerin-
den biri. 3/ Bir çeşit uzun konçlu çizme. 4/Resim ya da heykelde
çıplak çocuk biçiminde temsil edilen aşk meJeklenne venlen
ad... Tarih öncesine dayanan efsane. 5/ Muğla'nın bir üçesi...
Tann. 6/ Eski Mısır'da güneş tannsı... İçınden zor çüüür du-
rum. 7/ Işitme duyusu... Duman lekesi. 8/ Şarkı, türkü... Sama-
nından aynlmamış arpa, buğday yığınlan.9/ Kibarca olmayan,
bayağı.
İLAN
T.C.
BAKIRKÖY5. SULHHUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
EsasNo: 1993/669
KararNo: 1993*945
Davacı Doğan Demirezen tarafından mahçur, Yurdagül Demire-
zen'e vasi tayini için açılan davarun mahkememizde yapüan açık yar-
gılaması sonunda:
Davanın kabulü ile. Kastamonu ili Taşköprö ilçesi, Pirahmetli
Köyü cilt 13001. sayfa 2 ve kütük sıra no 1'de nüfusa kayıtb ve halen
İstanbul Göngören Tozkoparan Mah. 800 Konutlar. A-41 Blok,
Daire 2'de ikamet eden Tayfur ve Aliye Fatma kızı 11.3.1950 doğum-
lu Yurdagül Demirezen (Bülbül)'in hacir aJtına alınmasına ve kendi-
sine aynı yer ve hanede nüfusa kayıtlı ve aynı yerdç mukim Engin ve
Yurdagül oğlu 18.1.1968 doğumlu Doğan Demirezen'in TMK'nun
355. maddesi gereğince vasi olarak nasb ve tayinine 19.11.1993 tarihli
celsede karar \erilmiştir.
İlanolunur. 30.11.1993
Basın: 12618