18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 KASIM 1993 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 11 Profılo-Telra, Polonya'dan sonra Romanya pazanna da el attı Arbkteleviz\oiKİa 'marka' sahyoruz ROMANYA Yüzölçümü: 237 bin kilometre kare Nühıs: 23^2 milyon Nüfus artş oranı: % 0.5 ŞeMrteçmeoram: % 544 Aite sayısı: 4.6-5 milyon 1990GSMH:152.5mHyondotar YıHık TV pazan: 400 bin adet Yîftkyazarta m:200b(na«fet ÎLKİNAYDEN Serbest piyasa ekonomısine yeni yeni açılan Doğu Bloku ülkeleri. yurtiçinde rüştünü ispat- lamış Tûrk şirketlerine de üretim yoluyla dışa açı- Ima (knovv hovv) satma olanağı sunuyor. Türk kahverengi ve beyaz eşya sektörünün önde gelen isimlennden Profılo-Telra, geçen ay Polonya ile başlattığı bu atağmı Romanya ile sûrdûrdü. Özbekistan. Kazakistan gibi Türki cumhuriyet- leriyle, Rusya Federasyonu'nda kahverengi ve be- yaz eşya satış ve dağıtımı yapan Profilo-Telra'nın şimdı de önünde hedef ülke olarak Ukrayna yer abyor. Geçen ay Polonya'da TV fabrikası açan Profılo- Telra, bu kez Romanya'ya TV markasını ve tekno- lojisini sattı. Çavuşesku dönemınde Romanya'run ekonomiden sorumlu bır numarah polisiyken, bu- gün ülkenin bir numarah sanayicisi olan İon Ser- ban'ın yönetim kurulu başkanhğını yaptığı Free- dom Star şirketler topluluğu. Köstence'de Profilo marka TV üretmeye başladı. Demirçehk ticaretmden döviz ticaretine dek bir- çok sektörde faaliyet gösteren vûzde 50'si Türk. yüzde 50'si Rumen ortakh Freedorn Star'ın geçmi- şi 3_yıt önceye dayanıyor. Onümüzdeki yıl hedefleri arasında banka sahibi olmak. turizm ve inşaat sektörlerinde faaliyette bu- lunmak yer alan Freedom Star"la, Profilo-Telra'- nın şu andaki işbirliği eğıüm ve teknoloji transferi şeklinde. l milyon dolara kurulan ve ilk etapta Profilo marka TV üretecek Köstence'deki fabrika. 1994 yıh başında yazarkasa üretimine de geçecek. Free- dom Star ile Profilo-Telra arasında ımzalanan pro- tokol gereği Profilo isterse 1994 yıh haziran ayında Şİrketin yûzde 25 hissesine, 1995 yıh haziran ayında ise yüzde 50 hissesine ortak olabilecek. Sonucu görmeliyiz Profılo-Telra'run Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Göksen Körezlioğlu, "Biz markamızı venük »e sonucu görmek tstiyonız" şeklinde konuş- tu. Onümüzdeki yıl 40 bin adet TV üretip pazann yüzde 10'una sahip olayı hedeflediklenni belirten Körezlioğlu, 10 bölgede 100 adet satış noktası hiz- meti. 200 adet de satış sonrası bayi hizmeti verecek- lerini belirtti. Profilo-Telra, Romanya'da onümüzdeki yıl be- yaz eşya üretim ve dağıtımı yapmayı da amaçhyor. Bu amaçla Freedom Star'la görüşmeler içinde bulunan Profilo-Telra, şu anda kendisine uygun bir fabnka yeri anyor. Avrupa'da gençlere iş yok!Ekonomi Servisi-İşsizhk, sa- nayıleşmiş ülkeler çerçevesindeki 'tehlike sınyallenni" giderek daha güçlü çalıyor. Geçen yılın eylü- lünde yüzde 9.5; bu yıhn temmuz ve ağustos aylannda yüzde 10.5 olan işsizlik ortalaması. Avrupa'- nın sanayileşmiş ülkeleri için. ey- lül ayında yüzde 10 6'ya yükseldi. Dünya genelinde sanayileşmiş ülkeler arasında Japonya'da da işsizlik oranı ve tehlıkesı artar- ken, sadece ABD'de 1982 ile 1983 eylülleri arasında •'olumlu" bir gelişmeden söz edebilmek müm- kün. Gerçekten de geçtiğimiz yıhn eylülünde Japonya'da yüzde 2.2 olan işsizlik oranı. bu yıhn aynı ayında yüzde 2.6'ya yüksel- di. Buna karşıhk ABD'de geçti- ğimiz yılın eylülünde yüzde 7.5 olarak belirlenen "işsizlerin faal nüfusa oraru" bu yıl yüzde6.7"ye geriledi. İşsizlikten, erkeklere oranla kadınlann daha çok etki- lendiği gözlenen Avrupa'nın sa- nayileşmiş ülkelerinden Almanya, İngiltere, Fransa ve Italya'da 25 yaşın altındaki gençlerin iş bul- makta zorlandıklan da görülü- yor. Nitekım, bu yılın eylülünde. erkeklerde işsizlik oraru yüzde 18.8 iken; kadınlar için yüzde 20.2 olarak saptandı. Bugün iş arayan Avrupah her 5 gençten biri iş bulamıyor Almanya Fransa 10 § 6 taalnûf II II utun) s—$ 1 1«•an mapt h4 .1 1 1 ii 1 1i2i tem. ıt 7 5 » II II II 1992 »ylûian» göı» Otg^m %4M İngiltere WALT DISNEY'IN MIRASI faal nûftmın yOzda» 10.6 10.7 10» 10.9 10.9 i a nuA nuya huk tem. >Qu* «yUI 1992 «ytûtans g6m dB$»im %10.1 fad ntHutun yOzde»! l l l l l niMit ırm/a h t u tem. iQuL työ 1962 •ytttOns gBra 6>&wn % i a i İtalya ABD Japonya 13 93 fealnOfuaunyOzdBif ».9 11.0 «1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 .1 11.1 1 • I I I I 1ya huc l«n 11.1 • 1 I 1 1 1 1* 1 1 1 1 1 1992 «yOIOrM gûc» ctegMm %1O4 12 8 4 2 0 93 faaf nOfuaur yOzdeai 7.0 8 9 7.0 • • • I ! ! ! ! IIInun mıyis huk m 1 t•m. 6.7 1 t 6.7 ! 1992 ayHKOn* g»re ttoflsJm %7JB 12 10 taal nûtuaun yflzde» 1992 eyHİOns g6r» dagMm %U Disneylandlar çoğakyor Ekooomi Senisi - Dünyaca ünlü hayal beldesı Disneyland'ın bir benzeri de Amerikan tarihinin önemli olaylanna taruk ohnuş. güneydeki Virginia eyaletinde açıhyor. Ancak Walt Disney Grubu, Avrupa'daki benzerinin düştüğü kötü durumu görünce önlemi el- den bırakmak da istemiyor. Euro Disney'in, fiyatlanrun çok yük- sek olması ve kış aylannda iş ya- pamaması gibi nedenlerden ötü- rü zarar etmesi yeni yatınmın daha dikkath yapılmasını günde- me getirdi. u Makul Aynca Euro Disney'in başa- nsızhğının ise Walt Disney'in kredibilite notunu olumsuz et- kilediği de bihnen bir gerçek. Şir- ket yeni kurulacak eğlence mer- kezinin fiyatlannın daha makul olacağını açıklayarak yatınrrun sağlama bağlandığı imajını verdi. Yeni kurulacak Walt Disney eğlence merkezi çizgi fılm kah- ramanlanyla çizdiği imajın ye- rine daha çok Amerikan tarihi ile ilgili gerçeklere yer verecek. Walt Disney yetkilileri, son derece yeni teknolojinin kullanılacağı yeni merkezin 100 milyonlarca dolara mal olacağını da belirtiyorlar. Ancak bu yeni eğlence merkezi ile ilgili kaygılar da yok değil. ör- neğin bu merkezin kurulmasıyla Florida ve Disneyland'daki ziya- retçilerin buraya kayma kaygısı yoğunlukta. Çünkü Amerikan tarihi ile ilgili birçok savaşta rol oynamış Virginia eyaletinin tarih ile ilgilenen ziyaretçilerin akınına uğraması da olası. Walt Disney grubu gözlerini yeni alanlara dikmiş durumda. Şirket, elindeki yüzlerce fıhnlik katalog ile gelişmeye başlayan çok yönlü kitle iletişim alanında da yatınm yapmayı planhyor. Bu alana yüzlerce kanalh te- levizyonlar haberleşme araçlan kablolu televizyon gibi birçok yeni teknoloji ûrünleri dahil. An- cak şirket yetkilileri şu an için bu- nun erken olduğu ve şırkete bü- yük mali yük getireceği kanısı- ndalar. DUNYA EKONOMISENE BAKIŞ tr-. ERGÎN YILDIZOĞLU LONDRA Global ticaretve soğuk savaş sonrasıABD hegemonyası -m -w- AFTA'nın ABD yasama organında l \ i onaylanması. ABD, Seattle'da yapı- / \ l lan APEC toplantısı ve nihayet 15 / V aralıkta mutlaka (!?) ımzalanması gereken GATT anlaşması. Bunlann arasında çok önemli bır global bağlantı var. Hayır. Bu ticaretin serbestleştirilmesi değil! Bu ikinci önemli bağlantı Birinci önemli bağlantı 'soğuk savaş"sonrası ABD hegemonyası/liderliği ve bu- nun mekanizmaları. Ticaretin serbestieştirilmesi ise çoğu zaman buna bağlı işleyen bir süreç "Soğuk savaş"m bitmesiyle bırlikte ABD hege- monyası/liderliği önemli bır sorunla karşılaştı. Nükleer savaş tehlikesı kalkınca Batılı ülkelerin ABD'nin nükleer şemsıyesi altında, onun liderliği- nr kabul ederek bır blok oluşturması gereği orta- dan kalktı. Belli başlı merkez ülkeleri kendi ulusal çıkarlarını ön planaçıkarabilırlerdi artık. Bu geliş- meler, ülkeler arası ticari rekabeti keskinleştiren derin bir global ekonomik durgunlukla çakışınca Bah Bloku dağılmaya ve ticaret blokları (AT, NAF- TA ve belki de APEC) oluşmaya başladı. ABD ekortomisı ise üç konuda önemli zaaflara sahipti. (1) Üretkenlik artışına rağmen işsizlik arb- yordu. Bu, sosyal gerginlik yaratıyordu; (2) ABD'- de sağlık, eğitim ve haberieşme/bilgı işlem tekno- lojisinde ulusal çapta yeni yatırımlar gündemdey- di, ancak buyük bir bütçe açığı vardı. Hükümetler açısından ise vergileri arttırmak siyasi intihar ola- caktı; (3) ABD'nin büyük dış ticaret açığı vardı ABD yönetimi, artmakta olan üretkenliğin getir- diği avantajı kullanmak ve uluslararası gelirlerini arttırmak yolunu, en az zahmetli yol olarak seçti. Bttl Clinton, "Gelecek 10yılda ABD ithalatını %70 arttıracaktır" dıyordu. Bunun için ABD mallarının ve hizmetlerinin dış pazariara girişi kolaylaşmalı, buna karşılık zayıf olduğu alanlarda iç pazan mümkün olduğunca korunmalıydı. ABD'nin ulus- lararası hegemonya/lidertik sorunu burada önem kazanıyordu. Bill Clinton'ın dış politika danışmanı M. Antony Lake anlatıyor: "Dunyada demokrasınin vepazar ABD, Asya-Pasifık ülkeleri üstündeki egemenliğjni APEC ile sağlamak yolunda adımlar atıyor. Yeni Zelanda, Endonezya, Filipinler, Singapur,Tayvan,Japon>a.Güney Kore. Hong Kong, Çin ve Tayland devlet ve hükümet başkanları, bu konuda Clinton'a yardıma 'amade.' ekonomisinin yayılmasını teşvik etmeliyiz, çünkü çıkarımızı ve güventiğimizi bu korur... Bu, güven- iik programımızda NAFTA ve GATT'ın neden bu kadar büyük bir önceliğe sahip olduğunu da açık- lar." Dünyaya bu açıdan bakan. ABD için karşı karsıya kalınan sorunlar ve hedefler kısaca şöyle özetlenebilir ABD-AT: ABD dünya tahılının %20'sini üretir. ama tahıl pazannın %40'ını kontrol eder Buğday söz konusu olunca ABD tüm uretiminin %50'sini ihraç eder. ABD'nın ve üyesi olduğu CAIRN grup ülkeleri (Arjantin, Brezilya. Şili, Kolombiya, Kana- da, Endonezya, Malezya, Yeni Zelanda, Avustral- ya, Filipinler. Tayland ve Uruguay) özellikle tale- bin hızla artöğı Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Asya gibi tahıl pazarlannda kontrollerini arttırmaya çalışıyorlar. Burada en önemli rakip, ortak bir tanm politikasına sah' - olan AT. Ortak tarım politi- kasının belkemiği r1 ransa ve genel olarak AT- de tarıma verilen ihracatdestekleri. GATT Urugu- ay Raundu ve Blair House ön anlaşması bu AT or- tak tavnnı büyük ölçüde kırmayı ve Aeronotik, uydu fırlatma, televizyon ve sinema sanayii konu- larında da Avrupa'yı ABD'ye karşı korumasız bir hale getirmeyı amaçlıyor ABD-ASYA VJE AVKvrAt Asya ve Uzak Doğu dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden oluşuyor Ayrıca ABD'nin en büyük dıs ticaret açığı bu bölgeyle. Kuzey Kore, Çin'in nükleer si- lahlara sahip olması; Çin'in yeni rakamlara göre dünyanın 3. büyük ekonomisi otması; Çin, Rusya, Japonya ve Kore arasındaki tarihi sorunlar, ABD nükleer şemsiyesine bu bölgede rtala bir anlam yüklüyor. ABD bu bölgeye, hem yukanda bahsedi- len CAIRN grup ülkeleri anlaşması hem de APEC (Asya Pasıfik Ekonomik Komisyonu) ile iyice yer- leşmiş durumda. ABD'nin, APEC'in taşıdığı ticaret bloku olma potansiyellerıni de göz önüne alarak bunu NAFTA bölgesi ile ilişkilendirmek gibi bir uzun vadeli planı da var. ABD yönetiminin Asya ile ilgili bakan yardımcısı, "Avrupa bizim için hala onerrili ama. göreli olarak. Asya, ABD için daha önemli bir hale geldi. Hem de sadece ekonomik sebeplerden değil" (Financıal Times 15/11/93 sf, 19) derken tam da buna işaret ediyordu. Diğer ta- raftan hem CAIRN grup ülkeleri hem de APEC, Avrupa'yı GATTı bloke eden etken olarak görü- yorlar ve AT'ye baskı yapıyorlar. Nitekim ATnin, APEC Seattle toplantsına göztemci olarak katılma teklifi hemen hiç düşünülmeden reddedildi. ABD, CAIRN grubu ve APEC ilişkileri ile AT'ye, eğer GATT'ta anlaşamazsak Asya size giderek kapanır mesajını veriyor. ABB-ASrA-AVMVPA VE GEIJŞMEKTE OLAN ÛLKELEttt Bır de GATT anlaşmasının dünya ticaretini serbestleştirmesinin herkesin iyi- liğine olduğu iddiaları var (ABD'nin 1947'den berı GATTı hep geçici bir rejim olarak kabul ettiğıni ve Havana anlaşmasını hiçbir zaman mecliste onayiamadığını burada hatırlatmakta yarar var). Bu iddialar ise Mukayeseli Üstünlükler Teorisi üzerinde duruyor. Bu teori, kısaca, herkes güçlü olduğu alanda uzmanlaşsın diyor (bu yüzden Tür- kiye'ye ikinci Dünya Savaşı'nın ardından bolgenin sütçüsü. kasabı olması önerilmişti). Ne var ki eğer karşı karsıya olan ülkelerin ekonomik yapıları benzer, üretkenlik duzeyleri birbirine yakın ve sanayileri birbirini tamamlayıcı değilse (örnek: Al- manya-Fransa) biri diğerinin tarım vesanayi yapı- lannı tarumar eder, muazzam dış ticaret açıklan- na ve işsizliğe, doğal çevrenin tahribatına yol açar. örnek' Afrika ülkelerinde açlık, Latin Amerı- ka/Filipinler'de yağmur ormanlannın tahribatı. GATT bünyesinde ticaretin serbestleştirilmesi, eğer geri kalan 116 ülke de imzalarsa, gelişmekte olan ülkelerin pazarlarını başta ABD olmak üzere diğer merkez ülkelerine daha da açacak. Global ticaretin serbestteşmesi talepleri üzeri- ne düşünürken bunları göz önüne almakta fayda varsanırım. MALİ PIYASALARDAN ÇAĞRI CİHAZINIZA NAKLEI FOREKS Bilgi İletişim Hizmetleri A.Ş. İSTANBUL (212) 234 44 07 (3 hat) ANKARA (312) 427 19 13 (3 hat) ÎLAN BAKIRKÖY1. ASLİ\T HLîKUK HÂKİMLÎĞİ'NDEN DosyaNo: 1991,117E. 1993/80 K. Davacı Milli Savunma Bakanlığı adına İst. Muhakernet Müdürlü- ğü vekili a\ Neşe Akistanbullu tarafmdan davalılar İbrahim Halil Uluca, Fikret Candemir, Muhammet Belli aleyhlerine açılan alacak davasında; Mahkememizce venlen karar, davap Milli Savunma Bakanlığı adına İst. Muhakemet Müdürlüğü vekili Av Neşe Akistanbullu tara- fından 12.7.1993 tanhü dilekçesiyie usul ve yasayaaylun olarak veri- len karann bozulması istemiyle temyiz edilmiştir. Davacı vekılinın temyiz dilekçesı, adresı meçhul olan davalı Fikret Candemir'e ilanen tebliğ olunur. Basm: 47458 İLAN BALKEStR 2. SULH CEZA MAHKEMESİ'NDEN 1992/381 15.1.1992 suç tarihinde taklit ve tağşiş edilmiş mahiyette peynir hnal edip satışa sunmaktan sanık Mehmet Özışık hakkında mahke- memizce 29.6.1993 gün ve 1992/381 esas, 1993/509 karar saydı ilamı ile TCK'nun 398^02,647/4,6. maddeleri gereğince 510.000.-TL. ağır para cezası ve aynca 3 ay süre ile cürme vasıta kıkiığı meslek ve sana- ün ve ticareün tatiline ve yine 7 gün süre ile iş yerinin kapatılmasına ve teciline dair mahkememizce venlen karar kesinleşmiş olmakla TCK.nun. 402. maddesi gereğince ilan olunur. Basın: 47487 İLAN T.C. BEYOĞLU 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 1993/384 Davaa Bekir Kuzey tarafmdan Hamide Kuzey aleyhine açılan boşanma davasının yapüan yargılaması sırasında: Tüm arama ve araştırmalara rağmen davalı Hamide Kuzey'ın ad- resinin saptanması mümkün olmadığından dava dilekçesi ile duruş- ma gün ve saati yerine kaim olmak üzere davalı Hamide Kuzey'in Beyoğlu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 21.12.1993 günü saat 10. 30'da hazır bulunması, aksi halde TCK.run 213. maddesi gereğince yokluğunda duruşmaya devam olunacağı hususu ile davaa tanıkkn- nın Ayşe Orakçı, Medine Orakçı olduğu hususu da ilanen tebliğ olu- nur. 12.11.1993 Basın: 11932 İLAN BALIKESİR 2. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ'NDEN 1992.927 1993/296 213 sayıb vergı usul yasasına muhalefet sucundan sanık, Antalya'- da şoförlük yapan Mehmet oğlu. 1968 doğumlu, Ercan Çökmez hakkında yapılan yargılama sonunda ayaı yasanın 360. maddesi uya- nnca netioeten 18.112.5O0.-lira ağır para cezası ve 25 gün meslek, sanat ve ücaretten yasaklanma cezası ile cezalandınlmasına, cezası- nın ertelenmesine 14.5.1993 tarihinde karar verilmiştir. tlan olunur. 30.6.1993 Basın; 47488 ANKARA PAZARI YAKUP KEPENEK Eşitsizliğin KiPli Kollan Tarih boyunca "insan olma" çabaları "eşitlik" sa- vaşımlarıylaözdeştir, denilebilir. İnsan hakveözgürlük- leri kavramının özü, tüm bireyler için olanak eşitliği sağ- lama çabasıdır. Yasalar önünde eşitlikten, yasaların yapılmasına katılmada eşitliğe, eşit işe eşit ücretten, eğitim, Ağlık ve iş bulma olanaklarının eşit sağlanmasında devletin, daha doğrusu toplumun sorumluluğuna dek tüm alan- larda verilen uğraşlar bunun somut göstergeleridir. Kadın-erkek eşitliği ve bölgesel gelişme farkiılıklarının giderilmesi de bu çerçevede belirtilmelidir. Toplumsal yaşamın çağımızdaki anlamı ya da devle- tin günümüzdeki en başta gelen görevi, eşitsizlikleri ola- bildiğince törpülemektir. Oysa Türkiye, özellikle 1980'li yıllardan başlayarak bir eşitsizlikleri arttırma sürecine sokulmuş bulunuyor. önce, ekonomik eşitsizlikler, kapitalistgelişmenin bir gereğiymişçesine ve acımasızca arttırıldı. Ücret ve maaş farklılıkları genışletıldi. Rant kazançları vergi dışı kalırken, kar ve faiz gibi sermaye gelirlertnin ortalama vergi oranı yüzde 10'larda tutuluyor. Buna karşılık asga- ri ücretten yüzde 25 oranında vergi alınması yoluna gidi- liyor. İşsizlik sorununun çözümü ise gündeme bile gel- miyor. Demokrasınin "d'sinin var olduğu hiçbir toplumda eşitsizliklerin bu ölçüde büyütülmesi söz konusu ola- maz. Geçen hafta basında yer aldığı gibi bir yanda 250 milyon TL üst düzey yönetici aylığı, öbür yanda da 2.5 milyon brüt asgari ücret bir arada bulunamaz. Demok- ratik ortam böyle bir uçurumu kaldırmaz. • • • Eşitsizlikleri genişletmeuygulamasının bir diğer alanı askerlik hizmetine ilişkindir. Belli bir miktar döviz karşılığı yurtdışında yaşayan yurttaşlara uygulanan para karşılığı askerlik hizmetinden bagışık tutulma, daha sonra tüm para ödeyebilenlere uygulanır oldu. So- nuçta askerlik, "parası ve arkası" olanların yapmadığı bir vatan hizmeti durumuna getirildi. Barış zamanında yurtseverliğin para ile ölçülmesi yadırganmıyordu. Ancak iş sıcak savaşa gelince, durum değişiyor. Hükümet, askerlik yapması gerekenlerin yüzde 22- sinin ya da 250 bin gencin asker kaçağı olduğunu açıklı- yor. Yurtseverlik ile zenginlik arasında ters orantı kur- duğunuz zaman, geleceğiniz nokta işte budur. Türkiye, ölüme gönderdiği gençlerine eşit davranamayacak bir yönetim yapısına mı sahiptir? Bu eşitsizliğin öncelikle giderilmesi gerekiyor. Yok- sulların asker olduğu varsılların ve arkalıların bağı- şlandığı durum düzeltilmelidir. • • • Türkiye 1980 öncesindeki terör ortamına, zamanın Başbakanı'nın "Bana milliyetçiler adam öldürüyor de- dirtemezsiniz" anlayışı ya da göz yummasıyla geldi. Türkiye geçmişte sağ terörü görmeziikten geldi. Bugünlerde, Sıvas katliamının suçlularının yargı önü- ne çıkması sağfanamamışken, terörie ilgili yeni yasata- sarısından "Iaikliğekarşısuçların"terör suçu kapsamı- ndan çıkarıldığı görülüyor. Yani geçmişin o büyük yanlışı bir başka nitelikte sürdürülmek isteniyor. Ülkeyi yönetenler ve özellikle TBMM üyeleri en azından terör suçlarında eşitliği sağlamaktan kaçınırlarsa, sonucun ne olacağı çok açıktır. • • • Sonuç olarak Türkiye eşitliğin en gerekli olduğu aske- re alma ve terör suçları karşısında tutum konularında eşitsizler yaratıyor. Var olan eşitsizlikleri daha da geniş- letiyor. Buna karşılık ya da böyle olunca da ücret ve gelirlerin arasındaki uçurumun giderilmesi, gelire göre vergilen- dirme ve yargı, eğitim ve sağlık gibi temel kamu hizmet- lerinin de toplumun tüm bireylerine eşit ya da buna yakın nitelikte sağlanması konularında hiçbir başarı sağlanamıyor. Eşitsizliğin kolları bir ahtapot gibi toplumu sarıyor. Insanların netesini daraltacak karamsarlıklara yol açı- yor. MERKEZ BANKASIKURLARI 20KASIMI99S CİBİ lABDDoları 1 Alman Markı 1AvustralyaDolan 1 AvusturyaŞilını 1Be*çikaFrangı IDanimarkaKronu 1 Fin Markkası 1 Fransız Frangı IHollandaFlonni 11svec Kronu 11sviçre Frangı 10OltalyanLıretı UaponYeni IKanadaDoları 1 Norveç Kronu 1 Sterlın 1S Arabıstan Riyalı DÖVİZ ALIŞ 1354086 7904 30 8946.45 1122.57 371.90 1995.56 2333.10 2281.53 7046.66 1625.63 9006.23 807.45 125.04 10192.59 1822.58 19966.01 ^ 3 6 0 & 9 9 j SATIŞ 1356800 7920.14 8964.38 1124.82 372.64 1999.56 2337.78 2286.10 EFBCTİF ıuy 13527.32 7896.40 8812.25 1121.45 368.18 1975.60 2309.77 2279.25 7060.78: 7039.61 1628.89 9024.28 809.06 125.29 10213.02 182623 2000602 3613.22 1609.37 8997.22 799.38 123.17 10039.70 1804.35 19946.04 3551.90 SATtŞ 13608.70 7943.90 899127 1128.19 373.76 2005.56 2344.79 2292.96 708196 163378 9051.35 81149 125.67 10243.66 183171 20066.04 3624.06 İLAN GEMLİK ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN DosyaNo: 1993/256 Davaa Pınzma Reklam Hizmetleri A.Ş. vekili Av. Refah Gö- züm tarafmdan davablar Armados Turizm İşletme ve İnşaat Tic. Ltd. Şti. ve Ahmet Günduz, Adil Anf Arabaaoğlu aleyhine açılan tapu ka>dı iptali davasının venlen ara karan gereğince; Davalılardan Armados Tunzm İşletme ve İnşaat Tıc. Ltd. Şti. adı- na Köyiçi Cad. Büyükbeşiktaş Çarşısı Anıl Düğıin Salonu üstü No: 5 Beşiktaşİstanbul adresine ve Ahmet Günduz adına Armutlu Gernlik adresine cıkartılan tebügatlann bila iade edildiği. yapılan emniyet araşurmasında bu davalılara dava dilekçesinin tebliği yerine kaim ol- mak üzere, duruşmanın atılı bulunduğuu, 7.12.1993 tarihinde saat 9'da mahkemede duruşmada hazır bulunmalan veya kendikrini bir vekil ile temsil ettirmeleri, duruşmaya gelmedikleri takdirde. yoklu- ğunda duruşmalara devam olunacağı ve karar verileceği ilanen tebliğ olunur. Basın: 52640 İLAN T.C. FATİH 4. SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1993/878 Mahkememizden verilen 9 11.1993 tarih ve 1993/878 esas, 1993/914 karar sayüı ılam ile Abdi Çclebi Mah. Mercan Babğı Sok. No: 14 Kocamustafaşa-Fatih-tstanbul adresinde oturan Ufuk Ça- lış'a aynı yerde oturan ablası Meryem Temiz vasi tayin edilmiştir. ilanolûnUr.9....1993
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle