Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 20 KASIM1993 CUMARTESİ
Demirel'in
korumalarına
protesto
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Gazeteciler.
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel'in korumalannı
protesto etti. Ankara Diş •
HekimleriOdası tarafından
düzenlenen "5. Expo
Dentar' etkinhkleri sırasında
korumalann. fotoğraf
çekmeye çalışan gazetecileri
tartaklamalan üzerine
gazeteciler ve korumalar
arasında tartışmaçıktı.
Korumalann davranışlannı
protesto eden gazeteciler,
salonu terk ederek çıkışta
beklediler. Muhabirler
kartlannı, foto muhabirleri
de makinelerini yerlere
dizerek protestolannı dile
getirdiler. Demirel toplantı
çıkışında yere dizili
makineleri göriince
gazetecilerle görüşerek
protestonun nedenini sordu.
Gazeteciler. Demirel'e.
korumalar tarafından sürekli
tartaklandıklannı ve işlerini
yapmakta güçlük çektiklerini
iletuler.
'Esir asker
aileleri'nden
açıklama
• Yurt Haberieri Servisi -
"Esir asker aileleri'. dün
DiyarbakırİHD'debir
açıklama yaptılar.
Açıklama şöyle: "Basından
duyduğumuza göre.
çocuklanmız 27 kasımda
serbest bırakılacak.
Bundan dolayı tekrar
Birleşmiş Milletler'e, Kızıl
Haç'a, İnsan Haklan
Adalet Komisyonu'na,
Kızılaya ve İnsan Haklan
Derneği'ne bir çağnda daha
bulunuyoruz.
Çocuklanmızın
bırakılacak lan gün birer
temsilci göndermelerini
istiyoruz. Bununla birlikte
yine bir çağnda bulunmak
istiyoruz."
Yazan Nesin'in
ceza davalan
• ANKARA (AA) - Yazar
Azız Nesm"ın, "Türk insanı
aptaldır" sözünden sonra
yayımladıklan yazılarda.
yazara hakaret ettikleri
gerekçesiyle haklannda dava
açıian gazetelerin yazar ve
sorumluyazıişleri
müdüHerinin
yargılanmalanna devam
edıldi. Ankara 2. Asliye Ceza
Mahkemesi'ndeki dünkü
duruşmalar, haklannda 3'er
yıla kadar hapis cezalan
istenen Türkiye. Zaman ve
Süper Tan gazetelerinin
yazar ve sorumlu yazıişleri
müdürlerinin ifadeierinın
alınabilmesi amacıyla başka
birgünebırakıldı. Yazar
Aziz Nesin'in "Atatürk'ün
söy lediğinin aksine Türk
insanı zeki, çevik ve akıllı
değil. yüzde 60"ı aptaldır"
nitelemelennden sonra bazı
gazeteler y a> ımladıklan
yazılarda Aziz Nesin'i
eleştirmişti.
Azeri mülteciler
yardım bekliyop
• ANKARA (AA)-
Ermenıler tarafından ışgal
edilen Horadiz ve Zengılan
bölgelennden kaçan ve
Nahçıvan Özerk
Cumhuriyetı'nın Culfa ve
Ordubat kentlerine sığınan
binlerce Azerinin, acil
yardım beklediği bildirildi.
Azerbaycan Kültür
Derneği'nden yapılan
açıklamada.eski
Cumhurbaşkanı Ebulfez
Elçibey'e bağlı güçlerin
kontrolü alunda olan Culfa
ve Ordubat kentlerinin
ekonomik knz içinde olduğu
ve göçmenlerin temel
ihtiyaçlannın
karşılanamadığı belirtildi.
KDV'yekarşı
imza kampanyası
• ANKARA (UBA)-CHP
Grup Başkanvekili Ali
Dıncer.SHP-DYP
koalisyon hükümetinin
MHP destekli olduğunu
belirterek.ANAP
hükümetleri dönemindeki
ekonomik anlayışın aynen
de\ am ettirildiğini söyledi.
Dinçer. KDV oranlanndaki
artışı protesto etmek için bir
haftada Ankara'da lOObin
imza topladıklannı da
kaydelti. Dinçer,
hükümetin yeni KDV
uygulamasını eleştirdi.
Türkiye'nin derli toplu bir
vergj pohtikasına sahip
olması gerektiğini söyleyen
Dinçer. son artışlarla 60
mılyon insanın enflasyonun
altında ezilmeye devam
edeceğini savundu. Dinçer,
"KDV oranlannı arttırarak
gelir transferi yapmak,
ekonomik bakımdan ve
sosyal adalet açısından
doğrudeğildir Hükümet
v ur abalıya mantığıyla
işçiye. köylüye. esnafa
yüklenıyor"dedi.
HABERLER
D YP BÜYÜKKONGRESİBUG ÜN
Çiller için en kolay sınav
Genel başkanlık yanşının yaşanmayacağı kongrede bütün hesaplar GİK için yapıldı. 40 üyeli GİK için
200'ü aşkın aday listesi dün Çiller'e sunuldu. GİK için en az 5 listenin mücadele etmesi bekleniyor.
ŞEBNEV1GÜNGÖR
ANKARA - DYP'nin 4. Olağan Büyük
Kongresi bugün yapılacak. Başbakan
Tansu Çiller'ın tekaday olması nedeniyle
genel başkanlık yanşının yaşanmayacağı
kongrede, bütün hesaplar Genel İdare
Kurulu (GİK) için yapıldı. 40 üyeli Genel
İdare Kurulu için. Başbakan Çiller dışın-
daki tüm DYP'Ii milletvekillerinin yanı
sıra çok sayıda il başkanının da aralann-
da bulunduğu 200'ü aşkın kişı aday oldu.
Kongrede GİK için Çiller ve muhalifi
gruplarca haarlanan en az beş listenin çe-
kışmesi bekleniyor.
DYP. 4 ay sonra bugün ikinci kez
kongre heyecanını yaşıyor. Hazirandaki
kongrenin aksine bugunkü mücadele ge-
nel başkanlık için değil. parü yetkili or-
ganlannda yer almak için verilecek. 889'u
seçilmiş. toplam 1215 delegenin oy kulla-
nacağı kongrede GİK'in 40 asü 20 vedek.
Merkez Karar Kurulu'nun 70 asil 20 ye-
dek, Yüksek Haysiyet Divanının ise 21
asil ve 5 yedek üyesi yeniden belirlenecek.
Hükümet kanadının kongreye sunaca-
ğı muhtemel GİK listesinde şu ısımler yer
ahyor
Halit Dağlu Sdahattin Kınç, Ismet Atti-
la, S. KemaJ Vlimaroğlu, Baki Tuğ, Vevsel
Atasoy. Hasan Ekinci, İsmet Sezgin. Baki
Atac, Ekrem Ceyhım, Bahattin Şeker,
Haydar Baylaz, Cayit Çağlar, Mehmet
Gazioğhj. Hamdi Üçpınarlar. Mehmet
Gö/Jüka\a. Salinı Ensarioğlu. Evren Bu-
lut İsmail Köse, Seyfi Yalçın, Ay>az Gök-
detnir, Bestami Teke. Ertekjn Ounıtürk,
Güneş Müftüoğlu, İbrahim Özdemir, V ıl-
dınm A\a, Rrfat Serdaroğlu, Omer Şeker,
Ümit Canuyar, Sümer Orai, İffettin Akar,
Esat Kratnoğlu, Refaiddin Şahin, Meh-
met Gölhan, Cemal Alişan, Irfan Demi-
raJp, Ali Şevki Erek, Neanettin Cevheri.
Şiıiasi Altmer, Köksal Toptan. İl başkan-
lan tarafından Başbakan ÇıUer'e verilen
60 kişılik GİK listesinde şu isimter yer alı-
yor
Harran Özübek, Ayvaz Gökdemir. Na-
dir Kartal, Neanettin Cevheri, Salim En-
sarioğlu. Abdürrezzak Yavuz, Köksal
Toptan. Nahit Menteşe, İsmet Sezgjn, Ce-
mal Alişan. Güneş Müftüoğlu. Nafiz Kurt
Baki Tuğ, kemal Mimaroğlu, Orhan Ki-
lercioğlu. Irfan Köksalan, Hamdi İ çpuıar-
lar, Hasan Kıbç. Refaeddin Şahin, Süley-
man Ayhan, Rıfat Serdaroğlu, Mehmet
Gözttikaya, İffettin Akar, Ali Günaydm,
M. Ai Yavuz, Fevzi Yalcın, İbrahim Dede-
lek, Baki Ataç, Sümer Oral, Rıza Akçau,
Mehmet Dülger, Ahmet Neküm, Nevzat
Ercan, Halit Dağu, Mustafa Küpeli. Meh-
met Gazioğlu. Y ılmaz O>ali, Osman Seyfi,
Veysel \taso>, İsmet Attila, Bahattin Şe-
ker, Muhtar Mahramh, ismail KalkandelL
DYP'de clenge aray 191
Çiller, bırleştirieilistepeşinde
Herkesi kucaklayan yönetimD\ pcenei Başkanhğı na
seçilmesinin ardından '•Demirel ekibini tasfiye" etmekle
suçlanan Çiller, bu kez partide herkesi kucaklayan bir yönetimin
oluşması eğjlimini benimsiyor.
ongreye liste sunma hazırlıklan içinde
olan Çiller'e. izlenecek stratejiyi içeren farklı öneriler getiriliyor.
Necmettin Cevheri, muhaliflere karşı ödünsüz davranılması ve
bu isimlere listelerde yer verilmemesi gerektiğini söylüyor.
HAKKI ERDEM
ANKARA - DYP, yanndan
itibaren tam anlamıyla "Çiller"
damgası taşıyacak. DYP Genel
Başkanı Başbakan Tansu Çil-
ler, bugün yapılacak DYP
kongresinde, hükümetten son-
ra parti vönetimine de kendi
damgasını vurmaya haarlanı-
yor. Ancak. Çiller'in. Demirel'-
in Dartideki izini ne ölçüde sile-
bileceğjne delegeler karar vere-
cek.
Haziran ayında DYP genel
başkanı seçilmesinin ardından
oluşturduğu hükümet ile "De-
mirel. ekibini tasfiye etti" eleşli-
nlen ıle karşı karşıya kalan Çil-
ler, bu kez aynı eleştırilerle
karşılaşmak istemiyor. Kong-
reye sunulacak liste konusunda
çalışmalannı yüriitürken Çıl-
ler'e, izlenecek strateji konu-
sunda farklı öneriler getiriliyor.
Çiller "şahin" polıtikasında et-
kili olan Necmettiıı Cevheri,
"ödünsûz gidilmesi \e muhalifle-
re listelerde kesinlikle yer veril-
memesi" gerektiğini savunuyor.
Parti yönetıminde ve hükümet-
te yer alan Çiller'e yakjn Hasan
Ekinci, Mehmet Gölhan gibi
isimler ise "herkesi kucakla-
yan" bir yönetim görüşünü or-
taya koyuyorlar. Çiller, ikinci
görüşü benimsiyor. Zaten ıstese
de bir takım ısimleri listeye al-
mamasına delegenin izin ver-
meyeceğinı görüyor.
'Tasfiye yok'
Çiller. bu görüşler doğrultu-
sunda "partide kimsenin tasfi-
yesinin söz konusu olmadığını"
dile getiriyor. İl başkanlannın
dün gece geç satlere kadar çalı-
şarak kendisine ilettikleri isim-
leri de listelere bu görüşler doğ-
rultusunda yerleştirmeye çalış-
üğı belirtiliyor. İl başkanlannın
yanı sıra. kongreye ağırlık koy-
mak üzere harekete geçen kuru-
culann istekleri de dün Çiller'e
iletiliyor. Sezar Aygen. kurucu-
lann önerilerini Çiller'e ıletir-
ken. liste çalışması yapan il baş-
kanlannın arasına bir kunıcu
üyenin de katılmasının yara-
nna dikkat çekiyor.
Çiller'in hazırladığı listede.
geçen kongrede rakipleri olan
Köksal Toptan ve İsmet Sez-
gin'e de yer vermesı bekleniyor.
Ama ne Sezgin. ne de Toptan.
bu konuda istek ortaya koymu-
yorlar. İki deneyimli politikaa
da. yakm çevrelerine "Bu konu-
da biz istekli olmayız, ama örgüt
DYP'nin fsmet Abisi, kongre öncesi "Demircl'den icazetü" bir izlenim yaratma-
ya çalışıyordu. DYP Genel Başkanlığı'nın başlangıçta en renkli adayı Bedrettin
Dalan ise İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanhğı sırasında oluşturduğu imajı-
nın karşdığını iy i alacağını umuyordu. Her ikisi de olmadı, zafer Çiller'indi. (Fo-
toğraf: RIZA EZER)
gficlü bir istek ortaya koyarsa
naz yapıyor durumuna da düş-
mek istemeyiz" diyorlar. Özel-
likle Toptan'ın. parti yönetimi-
nin dışında kalıp "alternatif ge-
nel başkan olarak. ileriye dönük
hazırlıklarını daha rahat sürdür-
mek" eğilıminde olduğu belirti-
liyor.
Çiller'in kongrede istediği
GİK listesini kabul ettirmek
konusunda etkili olabilmesi
için. önce genel başkan seçimi-
nin yapılması görüşü benimse-
niyor. Muhaliflerin GİK'te
kongre karan alınırken kabul
ettirdikleri bütün seçimlerin
birlikte yapılması karan böyle-
ce geçersiz kılınıyor. Muhalifle-
rin, Çiller'in hazırladığı listenin
yarattığı hoşnutsuzlukla genel
başkanın oy unu düşünr.e ve se-
çimleri yönlendirme planlan
boşa çıkıyor.
DYP'deki kongre kulisleri
dün iyıce yoğunlaştı. Haziran
kongresi öncesınde genel mer-
keze karargah kuran Çiller, son
günlerde partiye pek uğrama-
masma karşın dün genel mer-
kezde partililerle görüştü. İl
başkanlan genel merkezde liste
çalışması yüriitürken kulislerin
daha çok otel lobilerinde yo-
ğunlaştığı da dikkat çekti. Dışa-
ndan kulis yürüten TOBB Baş-
kanı Yalım Erez de dün otel lo-
bilerinde partililerle görüştü.
Bu girişımleri parti içinde ra-
hatsızlık yaratan Erez'in baa
parti yöneticileri tarafından
dikkatinin çekildiği de belirlen-
di. Erez'in bu yakınmalara kar-
şı savunmasının ise "Ben ne >a-
payım? Milletvekilleri, il baş-
kanlan kendileri geliyor. Gelen-
leri kovay un mı?" biçiminde ol-
duğu belırtilıyor.
Çağlar'ın bürosu
Kulislerin yoğunlaştığı bir
başka yer ise Cavit Çağlar'ın
Nene Hatun Caddesi'ndeki ye-
ni bürosu. Çağlar ise bu konu-
da "Ben hiçbir şeye karışmıyo-
nım, hiçbir girişimim de yok"
diye konuşuyor. Çağlar'm
kongreden sonra bakan olacağı
haberieri ile ilgili yanıtı ise "Ben
de gazetekrdcn okuyorum. gûlü-
yorum" biçiminde.
DYP kulislerinde dile getiri-
len bir görüş dc "bakanlaruı
GİK'e ahnmaması" yolunda.
Böylece. daha çok milletvekili-
nin görev alabileceğı ve grubun
tatmın edilebileceği savunulu-
yor. Ancak, bu görüşün uygu-
lamaya konması pek olası gö-
rünmüyor. Bugüne kadar uy-
gulamayı dikkate alanlar, ba-
kanlar. GİK, hatta başkanlık
divanında yer almasının hükü-
met parti ilişkileri açısından ya-
rarlı olduğu görüşünü dile geti-
riyorlar.
Bütünleştirici yönetim
Bugün başlayıp sona erecek
DYP kongresi. bugüne kadar
yapılan kongrelerin cn heye-
cafısızıgörünüyor. Ama partili-
ler. "kongrede oluşturulacak bü-
tünleştirici yönetim" ile heye-
canın geleceği umudunu taşı-
yor. Bu heyecanın yaratıbp ya-
ratılmayacağı ve Çiller'in parti
yönetimine ne ölçüde damga
vuracağı yann ortaya çıkacak.
Kars milletvekilleri Zeki Naci tarhan ile Atilla Hun, şimdilik istifa etmediklerini açıkladılar
Birleşme çıkıııazı CHP'yi sarsıyorANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - SHP ile CHP'nin birleş-
memesinin CHP'de yarattığı
sıkıntı sürerken, "60 + 60 +10"
formülünün kabul edilmesini
isteyen milletvekillerinin istifayı
tartıştığı bildirildi. CHP'den bir
istifa olması durumunda. CHP
grubu düşecek ve sağlanan ola-
naklar büyük ölçüde azalacak.
İstifa ettikleri söylentileri ya-
yılan Kars milletvekilleri Zeki
Nacitarhan ile Atilla Hun.
amaçlannın, iki partinin birleş-
mesini sağlamak olduğunu bil-
dirdıler. Ozellikle Nacitarhan'-
ın, istifanın eşiğinde olduğu.
birleşme sağlanamaması duru-
munda partisinden aynlacağı
belirtiliyor. Bu nedenle CHP'li
milletvekilleri. Nacitarhan'ı is-
tifa etmemesi için iknaya çalışı-
yor. Bu gelışmeden SHP Genel
Başkanı Murat Karayalçm ile
CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal'ın da haberdar olduğu
öğrenildi. Karayalçın'ın yakın
J
• Nacitarhan. birleşmenin sağlanmasınm zorunluluk olduğunu bildirdi ve bu
gerçekleşmediği takdirde, kendi açısmdan 'gereğini yapacağınf söyledi. CHP
milletvekilleri, Nacitarhan'ı, istifa etmemesi için iknaya çalışıyor.
çevresine, "CHP gruptan düşe-
büir" dedıği belirtilirken, Bay-
kal'ın. Nacitarhan'ın bir karar
almamasının ve bir süre daha
beklemesinin sağlanmasını iste-
diği ifade edilıyor.
Edinılen bilgiye göre. Zeki
Nacitarhan, birleşme sağlana-
mazsa istifa edeceğini, son
MYK toplantısında ifade etti.
"Birleşme bir zorunluluktur" dı-
yen Nacitarhan, SHP'nin iste-
diği lOkişilik kontenjanm\eril-
mesinı ve iki partinin birleşme-
sinin sağlanmasını istedı. SHP'-
nin CHP çatısına katılmayı ka-
bul ederek kimlik ve lider soru-
nunun aşıldığına dikkat çeken
Nacitarhan. "Bu önemli iki so-
run aşılmıştır. 10 kişi, halkın öz-
lemle beklediği birleşmeye engel
olmamalıdır. Eğer birleşme sağ-
lanamazsa istifa ederim" dedi.
Nacitarhan'ın daha sonra
Atilla Hun ile görüştüğü ve bir-
likte hareket etmeyi ilke olarak
benimsedikleri bildirildi.
"CHP gruptan dûşebilir"
Bu gelişmeden haberdar olan
Karayalçın'ın yakın çevresine,
"CHP gruptan dûşebilir, ancak
biz transfer y apan parti durumu-
na düşmemeliyiz" dediği öğre-
nıldi.
İstifa ettiğı söylentisı yaytlan
Nacitarhan. "İstifa etmedim,
amacım birleşmenin sağlanması.
Birlik bir zorunluluk. taban bu-
nu istiyor ve zorluyor. Birleşme
sağlanamazsa kendi açımdan
gereğini yapmam gerekir" dedi.
Naciıarhan'ın yakın çevresine.
birleşmeyi sonuna kadar zorla-
vacağını ve SHP'nin benimse-
diği formülü CHP'nin kabul
etmesi gerektiğini, ancak birleş-
me olmazsa istifayı düşündüğü-
nü ilettiğı öğrenildi.
Atilla Hun ise yaptığı yazılı
açıklamada. iki partinin birleş-
mesinde, parti meclisinin birleş-
menin temel tartışma konusu
yapılmaması gerektiğini bildır-
dı. Hun, açıklamasında şu gö-
rüşü dilegetirdi:
"Bu aşamada, sonımın çözü-
mü için SHP'li yöneticilere ve
sosyal demokrat tabana büyük
sorumluluklar düşmektedir.
Sosyal demokrat tabanın birlik
arzusunu dışlamak. gelinen aşa-
mayı yok saymak yanılgıdır. Bu
nedenle, şahsımla ilgili olarak
basında yer alan haberlerden
üzüntü duyduğumu açıklamak
istiyorum. Bütün düşüncem ilke-
li, programlı >e deforme edilme-
miş bir sosyal demokrasinin bir-
likte yaşama gecirilmesidir."
Hun'un açıklamasında. 'isti-
fa" sözcüğüne yer vermemesi
dikkat çekerken, Nacitarhan ile
birlikte, SHP'nin önerisının ka-
bul edilmemesi halinde istifa
yolunu seçeceklen belirtiliyor.
Bütün hakları gider
İstifa olması durumunda,
parlamentoda 20 üyesi bulunan
CHP. grup kurma olanağını yi-
tirecek. TBMM Başkanlık Di-
vanı'nda ve Danışma Kurulu'-
nda temsil edilemeyecek, kendi-
lerine tahsis edilen grup baş-
kanvekillikleri odası ve araçlan
geri alınacak. Hazine yardımı
da azalacak. Bununla birlikte
TBMM'de konuşma olanakla-
n kısıtlanacak, radyo ve televız-
yon haberlerinde yer alma süre-
leri kısalacak.
AVRUPA^DAN
EDİP EMÎL ÖYMEN
Mollalıkla Tanıtım...
Kıbrıs ne zamandan beri bir Yunan adasıymış? Neden
güneyi. Yunanistan'ın savunma şemsiyesi altına giri-
yormuş? Nasıl oluyormuş da Midilli gibi, Sakız gibi hu-
kuken bir Yunan adasıymışçasına Kıbrıs Rum Yönetimi,
Yunan savunma sistemine katılıyormuş?
Bu sorulara yanıtı, mırıltı halinde, devletler hukuku
ders kitabından ruhsuz satırlar okurcasına vermek,
inandırıcı olmadan kınamak yetmez. Hele bu kınamayı
biz bize yapıp, biz bize ağlaşıp sızlanıp htrslanmak, tam
bize özgü bir zaman kaybıdır. Bunu, su gibi bir yabancı
dille, bu derdi başımıza saranların üslubu, dışa dönüklü-
ğü ve özgüveniyle yabancı medyalarda sormak gerekir.
Çünkü karşımızdakiler çağdaş medya kurallarına göre
oynuyorlar oyunlarını. Ağır ol molla desinler; sen onlara
uyma oğlum; bırakın söylesinler, biz aldırmayalım, biz
onların seviyesine inmeyelirr;, biz ağırbaşlıyız. onlar gi-
bi olamayız. dünya haklı olduğumuzu anlayacaktır, gibi
sadece kendi kendimizi aldatmak için sıralanmış maze-
retlere sarıldıkça, kimsenin umurunda olmayız. Derdi-
mızi anlatmasını bilmeyince, protesto edemedikçe, mol-
lalık yaptıkça da zaten anlamamak için fırsat kollayan
Batı medyası, değerli zamanını harcamaz. imajımız za-
ten bozuk. Buna bir de anlatım özürü eklenince tamam.
Çağdaş pazarlamanın altın kuralı olan 30 saniyede
derdini anlatmayı öğrenemedıkçe ve beceremedikçe
daha çok dövüneceğiz. Sadece Kıbrıs konusunda da de-
ğil. Henüz Türkiye'de örneği görülmeyen Batı türü çağ-
daş televizyon haberciliğinde kural, en karmaşık konu-
ları bile hızla ve çarpıcı cümlelerle özetlemek. Bu, hele
görüşünü açıklayan için şartların en büyüğü. Çünkü sü-
re kısıtlı. Ama her kelimenin arasına saniyeler süren ı-
ııı'lan sözüm ona en deneyimli gazeteciler, televizyon-
cular bile sokarsa bir ülkede, aynı fikri evirip çevirip bir
kaç kez üst üste söyleyerek çift-dikiş gitmeyi üslup sa-
yarsa insanlar, iki lafı bir araya getirip anlamlı cümle
kurma yeteneği devletin siyasetlerini anlatmakla yü-
kümlü insanları es geçerse, ağzı laf yapanlar da bunu
sadece laf ebeliğı olarak görüp kof laf üretirlerse, diye-
ceklerini bir türlü diyemezlerse, derdini anlatamama
sorunumuz kronik biçimde sürer gider. Elin oğtu, devle-
tinin siyasetini, artık değil 30 saniyeye, çok daha kısa
sürelere sığdırıyor. Çünkü dünyanın dikkati Somali'den
Amerika'ya, Bosna'dan NAFTA'ya, Arjantin'den Moğo-
listan'a uçayım derken iyıce sınırlı. Senin Kıbrıs sorunu-
nu uzun uzun dinleyecek hali yok. Anlatabiliyor musun
canlı ve dinamik bir sesle, ı-ın'lamadan, lafı geveleme-
den. hızlı hızlı5-10cümledeişinözünü?Hayır. O zaman,
çağdaş medyayı uluslararası kurallarına göre kullanan-
lara yenik düşmek bir kader değil, yeteneksizlik sonucu
olur.
Kıbrıs Cumhuriyeti kurulurken Türkler de eşit ortak
değil miydi? 1963'ten itibaren Türkler, fiilen eşit olmayan
bir duruma getirilmedi mi? 1974 Harekatı, Garantörlük
Anlaşması uyarınca yapılmadı mı? Bu harekat, Yunanis-
tan'a demokrasinin geri gelmesini sağlamadı mı? Bu-
gün Başbakan Papandreu, Cumhurbaşkanı Karaman-
lis, aslında bu sayede iş başında değil mi? Bu soruları
neden hiç bir Türk yetkili, ardı ardına düzgün cümleler
kurarak dünya medyasında kendisine ayrılan kısacık
süreyi salisesine kadar kullanarak bir kere bile olsun
soramıyor?
Kıbrıs denildi mi Türkler işgalci. Batı'da görüntü bu,-
Efbette yanlış işlemiş siyasetler de var. Ama 3onuçta;'
durumu anlatabilmek de gerek. Bu konuda, kamuoyu
oluşmasına hiç mi hiç yaramayan kapalı forumlarda
önündeki kağıttan okuyarak sormak değildir iş. Esaszor
olan, medyanın gözü ve kulağını üzerine çevirip, bunları
doğaçlama, onların gözünün içine bakarak inanarak
sormaktır. Türkiye'nin Yunanistan'a bir tehdit oluştur-
madığını, bunun saçmalığını, aslında Batı Trakya'da
olup bitenleri anlatmak ve bunu şıp diye anlatmaktır zor
olan. Bunu yapabilecek babayiğit var mı? Yoksa, davet
ediyorlar da yabancı ajanslar gelip dinlemiyor mu onla-
TO Eh. sayfalarca laf ebeliğini yetkili, kağıttan okusun.
onlar da ellerindeki metinden izlesinler diye vakit öldü-
remezler. Devlet siyasetini Batı'ya anlatmak için, bunu
nasıl anlatacağını da bilmek gerek: Batı usulü kısa, çar-
pıcı, atak, kararlı, yerine göre de alaycı ve esprili.
Yargı hız kazanıyor
Idari yaı gılaıııa
usulünde değîşiklik
• Yasada yapılan değişiklikle de idari mahkeme-
de yapılan duruşmadan sonra en geç 15 gün içeri-
sinde karar verilmesi zorunlu hale getiriliyor.
• İlgililerin haklannda idari davaya konu olacak
bir işlem veya eylem hakkında yapılacak başvuru-
ya ilgili mahkeme iki ay içerisinde cevap verecek.
ANKARA (AA) - İdare
mahkemelerindeki yargılama-
nın hızlandınlmasını amaçla-
yan ıdari yargılama usulü ya-
sasında değişiklik öngören ta-
san TBMM'ye sunuldu. Ta-
sanya göre harç veya posta
pulu ücretleri yapılacak olan
iki tebligata rağmen ödenmez-
se, idari mahkemelerde açıian
davalar açılmamış sayılacak.
Her idari işlem için ayn ayn
dava açılacak. Ancak, arala-
nnda maddi veya hukuki yön-
den bağlılık ya da sebep-sonuç
ilişkısi bulunan birden fazla iş-
leme karşı bir dilekçe ile de
dava açılabilecek. Davaya yol
açan olay veya hukuki sebep-
ler aynı ise davacılar müşterek
dilekçeyle dava açabilecekler.
İlgililerin haklannda idan
davaya konu olacak bir işlem
veya eylem hakkında yapıla-
cak başvuruya ilgili mahkeme
iki ay içerisinde cevap verecek.
Aksi halde ilgili idare mahke-
meye başvurabilecek.
15 günde karar
İdare mahkemelerinin görev
alanına giren davalarda dosya
zorunlu olarak mahkeme baş-
kanlığına göndenlecek. Böyle-
ce, yüriitmenin durdurulması
isteminin karara bağlanması
ile davanın esastan çözüme
ulaştınlması aşamalannda ara
karar vermeye gerek olmaya-
cak.
Yasada yapılan bir başka
değişiklikle de idari mahkeme-
de yapılan duruşmadan sonra
en geç 15 gün içerisinde karar
verilmesi zorunlu hale getirili-
yor. İdari mahkemede. veril-
meyen bilgi ve belgelere daya-
nılarak ileri sürülen savunma-
ya göre karar verilemeyecek.
Vürütmenin durdurulmasına,
karan verilen dava dosyalan
öncelikle incelenecek ve karara
bağlanacak.
Yuriitmeyi durdurma
Yürütmeyı durdurma ka-
rarlan da idare mahkemelerin-
ce en geç 60 gün içerisinde veri-
lecek. Bu süre yürürlükteki
maddeye göre 90 gün olarak
uygulanıyor. İdareler, mahke-
menin verdiği esasa veya yü-
rütmeyi durdurmaya ilişkin
k»rarlan tebliğ tarihinden iti-
baren en geç 30 gün ıçensinde
uygulamak zorunda olacak-
lar.
Köy. belediye ve özel idare-
leri ilgilendiren mevzuatın uy-
gulanmasına ilişkin davalarda,
sınır uyuşmazlıklan. Ankara
idare mahkemelerinin görev
alanında çıkanlarak mahalin-
deki idari mahkemeye devredi-
liyor.
Tasanyla bölge idare, idare
ve vergi mahkemelerinin tatil
süreleri de 45 günden 30 güne
indiriliyor. Buna göre söz ko-
nusu mahkemeler, 20 temmuz-
dan 21 ağustosa kadar çahş-
malanna ara verecekler.