18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 20 KASIM1993 CUMARTESİ Demirel'in korumalarına protesto ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gazeteciler. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in korumalannı protesto etti. Ankara Diş • HekimleriOdası tarafından düzenlenen "5. Expo Dentar' etkinhkleri sırasında korumalann. fotoğraf çekmeye çalışan gazetecileri tartaklamalan üzerine gazeteciler ve korumalar arasında tartışmaçıktı. Korumalann davranışlannı protesto eden gazeteciler, salonu terk ederek çıkışta beklediler. Muhabirler kartlannı, foto muhabirleri de makinelerini yerlere dizerek protestolannı dile getirdiler. Demirel toplantı çıkışında yere dizili makineleri göriince gazetecilerle görüşerek protestonun nedenini sordu. Gazeteciler. Demirel'e. korumalar tarafından sürekli tartaklandıklannı ve işlerini yapmakta güçlük çektiklerini iletuler. 'Esir asker aileleri'nden açıklama • Yurt Haberieri Servisi - "Esir asker aileleri'. dün DiyarbakırİHD'debir açıklama yaptılar. Açıklama şöyle: "Basından duyduğumuza göre. çocuklanmız 27 kasımda serbest bırakılacak. Bundan dolayı tekrar Birleşmiş Milletler'e, Kızıl Haç'a, İnsan Haklan Adalet Komisyonu'na, Kızılaya ve İnsan Haklan Derneği'ne bir çağnda daha bulunuyoruz. Çocuklanmızın bırakılacak lan gün birer temsilci göndermelerini istiyoruz. Bununla birlikte yine bir çağnda bulunmak istiyoruz." Yazan Nesin'in ceza davalan • ANKARA (AA) - Yazar Azız Nesm"ın, "Türk insanı aptaldır" sözünden sonra yayımladıklan yazılarda. yazara hakaret ettikleri gerekçesiyle haklannda dava açıian gazetelerin yazar ve sorumluyazıişleri müdüHerinin yargılanmalanna devam edıldi. Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki dünkü duruşmalar, haklannda 3'er yıla kadar hapis cezalan istenen Türkiye. Zaman ve Süper Tan gazetelerinin yazar ve sorumlu yazıişleri müdürlerinin ifadeierinın alınabilmesi amacıyla başka birgünebırakıldı. Yazar Aziz Nesin'in "Atatürk'ün söy lediğinin aksine Türk insanı zeki, çevik ve akıllı değil. yüzde 60"ı aptaldır" nitelemelennden sonra bazı gazeteler y a> ımladıklan yazılarda Aziz Nesin'i eleştirmişti. Azeri mülteciler yardım bekliyop • ANKARA (AA)- Ermenıler tarafından ışgal edilen Horadiz ve Zengılan bölgelennden kaçan ve Nahçıvan Özerk Cumhuriyetı'nın Culfa ve Ordubat kentlerine sığınan binlerce Azerinin, acil yardım beklediği bildirildi. Azerbaycan Kültür Derneği'nden yapılan açıklamada.eski Cumhurbaşkanı Ebulfez Elçibey'e bağlı güçlerin kontrolü alunda olan Culfa ve Ordubat kentlerinin ekonomik knz içinde olduğu ve göçmenlerin temel ihtiyaçlannın karşılanamadığı belirtildi. KDV'yekarşı imza kampanyası • ANKARA (UBA)-CHP Grup Başkanvekili Ali Dıncer.SHP-DYP koalisyon hükümetinin MHP destekli olduğunu belirterek.ANAP hükümetleri dönemindeki ekonomik anlayışın aynen de\ am ettirildiğini söyledi. Dinçer. KDV oranlanndaki artışı protesto etmek için bir haftada Ankara'da lOObin imza topladıklannı da kaydelti. Dinçer, hükümetin yeni KDV uygulamasını eleştirdi. Türkiye'nin derli toplu bir vergj pohtikasına sahip olması gerektiğini söyleyen Dinçer. son artışlarla 60 mılyon insanın enflasyonun altında ezilmeye devam edeceğini savundu. Dinçer, "KDV oranlannı arttırarak gelir transferi yapmak, ekonomik bakımdan ve sosyal adalet açısından doğrudeğildir Hükümet v ur abalıya mantığıyla işçiye. köylüye. esnafa yüklenıyor"dedi. HABERLER D YP BÜYÜKKONGRESİBUG ÜN Çiller için en kolay sınav Genel başkanlık yanşının yaşanmayacağı kongrede bütün hesaplar GİK için yapıldı. 40 üyeli GİK için 200'ü aşkın aday listesi dün Çiller'e sunuldu. GİK için en az 5 listenin mücadele etmesi bekleniyor. ŞEBNEV1GÜNGÖR ANKARA - DYP'nin 4. Olağan Büyük Kongresi bugün yapılacak. Başbakan Tansu Çiller'ın tekaday olması nedeniyle genel başkanlık yanşının yaşanmayacağı kongrede, bütün hesaplar Genel İdare Kurulu (GİK) için yapıldı. 40 üyeli Genel İdare Kurulu için. Başbakan Çiller dışın- daki tüm DYP'Ii milletvekillerinin yanı sıra çok sayıda il başkanının da aralann- da bulunduğu 200'ü aşkın kişı aday oldu. Kongrede GİK için Çiller ve muhalifi gruplarca haarlanan en az beş listenin çe- kışmesi bekleniyor. DYP. 4 ay sonra bugün ikinci kez kongre heyecanını yaşıyor. Hazirandaki kongrenin aksine bugunkü mücadele ge- nel başkanlık için değil. parü yetkili or- ganlannda yer almak için verilecek. 889'u seçilmiş. toplam 1215 delegenin oy kulla- nacağı kongrede GİK'in 40 asü 20 vedek. Merkez Karar Kurulu'nun 70 asil 20 ye- dek, Yüksek Haysiyet Divanının ise 21 asil ve 5 yedek üyesi yeniden belirlenecek. Hükümet kanadının kongreye sunaca- ğı muhtemel GİK listesinde şu ısımler yer ahyor Halit Dağlu Sdahattin Kınç, Ismet Atti- la, S. KemaJ Vlimaroğlu, Baki Tuğ, Vevsel Atasoy. Hasan Ekinci, İsmet Sezgin. Baki Atac, Ekrem Ceyhım, Bahattin Şeker, Haydar Baylaz, Cayit Çağlar, Mehmet Gazioğhj. Hamdi Üçpınarlar. Mehmet Gö/Jüka\a. Salinı Ensarioğlu. Evren Bu- lut İsmail Köse, Seyfi Yalçın, Ay>az Gök- detnir, Bestami Teke. Ertekjn Ounıtürk, Güneş Müftüoğlu, İbrahim Özdemir, V ıl- dınm A\a, Rrfat Serdaroğlu, Omer Şeker, Ümit Canuyar, Sümer Orai, İffettin Akar, Esat Kratnoğlu, Refaiddin Şahin, Meh- met Gölhan, Cemal Alişan, Irfan Demi- raJp, Ali Şevki Erek, Neanettin Cevheri. Şiıiasi Altmer, Köksal Toptan. İl başkan- lan tarafından Başbakan ÇıUer'e verilen 60 kişılik GİK listesinde şu isimter yer alı- yor Harran Özübek, Ayvaz Gökdemir. Na- dir Kartal, Neanettin Cevheri, Salim En- sarioğlu. Abdürrezzak Yavuz, Köksal Toptan. Nahit Menteşe, İsmet Sezgjn, Ce- mal Alişan. Güneş Müftüoğlu. Nafiz Kurt Baki Tuğ, kemal Mimaroğlu, Orhan Ki- lercioğlu. Irfan Köksalan, Hamdi İ çpuıar- lar, Hasan Kıbç. Refaeddin Şahin, Süley- man Ayhan, Rıfat Serdaroğlu, Mehmet Gözttikaya, İffettin Akar, Ali Günaydm, M. Ai Yavuz, Fevzi Yalcın, İbrahim Dede- lek, Baki Ataç, Sümer Oral, Rıza Akçau, Mehmet Dülger, Ahmet Neküm, Nevzat Ercan, Halit Dağu, Mustafa Küpeli. Meh- met Gazioğlu. Y ılmaz O>ali, Osman Seyfi, Veysel \taso>, İsmet Attila, Bahattin Şe- ker, Muhtar Mahramh, ismail KalkandelL DYP'de clenge aray 191 Çiller, bırleştirieilistepeşinde Herkesi kucaklayan yönetimD\ pcenei Başkanhğı na seçilmesinin ardından '•Demirel ekibini tasfiye" etmekle suçlanan Çiller, bu kez partide herkesi kucaklayan bir yönetimin oluşması eğjlimini benimsiyor. ongreye liste sunma hazırlıklan içinde olan Çiller'e. izlenecek stratejiyi içeren farklı öneriler getiriliyor. Necmettin Cevheri, muhaliflere karşı ödünsüz davranılması ve bu isimlere listelerde yer verilmemesi gerektiğini söylüyor. HAKKI ERDEM ANKARA - DYP, yanndan itibaren tam anlamıyla "Çiller" damgası taşıyacak. DYP Genel Başkanı Başbakan Tansu Çil- ler, bugün yapılacak DYP kongresinde, hükümetten son- ra parti vönetimine de kendi damgasını vurmaya haarlanı- yor. Ancak. Çiller'in. Demirel'- in Dartideki izini ne ölçüde sile- bileceğjne delegeler karar vere- cek. Haziran ayında DYP genel başkanı seçilmesinin ardından oluşturduğu hükümet ile "De- mirel. ekibini tasfiye etti" eleşli- nlen ıle karşı karşıya kalan Çil- ler, bu kez aynı eleştırilerle karşılaşmak istemiyor. Kong- reye sunulacak liste konusunda çalışmalannı yüriitürken Çıl- ler'e, izlenecek strateji konu- sunda farklı öneriler getiriliyor. Çiller "şahin" polıtikasında et- kili olan Necmettiıı Cevheri, "ödünsûz gidilmesi \e muhalifle- re listelerde kesinlikle yer veril- memesi" gerektiğini savunuyor. Parti yönetıminde ve hükümet- te yer alan Çiller'e yakjn Hasan Ekinci, Mehmet Gölhan gibi isimler ise "herkesi kucakla- yan" bir yönetim görüşünü or- taya koyuyorlar. Çiller, ikinci görüşü benimsiyor. Zaten ıstese de bir takım ısimleri listeye al- mamasına delegenin izin ver- meyeceğinı görüyor. 'Tasfiye yok' Çiller. bu görüşler doğrultu- sunda "partide kimsenin tasfi- yesinin söz konusu olmadığını" dile getiriyor. İl başkanlannın dün gece geç satlere kadar çalı- şarak kendisine ilettikleri isim- leri de listelere bu görüşler doğ- rultusunda yerleştirmeye çalış- üğı belirtiliyor. İl başkanlannın yanı sıra. kongreye ağırlık koy- mak üzere harekete geçen kuru- culann istekleri de dün Çiller'e iletiliyor. Sezar Aygen. kurucu- lann önerilerini Çiller'e ıletir- ken. liste çalışması yapan il baş- kanlannın arasına bir kunıcu üyenin de katılmasının yara- nna dikkat çekiyor. Çiller'in hazırladığı listede. geçen kongrede rakipleri olan Köksal Toptan ve İsmet Sez- gin'e de yer vermesı bekleniyor. Ama ne Sezgin. ne de Toptan. bu konuda istek ortaya koymu- yorlar. İki deneyimli politikaa da. yakm çevrelerine "Bu konu- da biz istekli olmayız, ama örgüt DYP'nin fsmet Abisi, kongre öncesi "Demircl'den icazetü" bir izlenim yaratma- ya çalışıyordu. DYP Genel Başkanlığı'nın başlangıçta en renkli adayı Bedrettin Dalan ise İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanhğı sırasında oluşturduğu imajı- nın karşdığını iy i alacağını umuyordu. Her ikisi de olmadı, zafer Çiller'indi. (Fo- toğraf: RIZA EZER) gficlü bir istek ortaya koyarsa naz yapıyor durumuna da düş- mek istemeyiz" diyorlar. Özel- likle Toptan'ın. parti yönetimi- nin dışında kalıp "alternatif ge- nel başkan olarak. ileriye dönük hazırlıklarını daha rahat sürdür- mek" eğilıminde olduğu belirti- liyor. Çiller'in kongrede istediği GİK listesini kabul ettirmek konusunda etkili olabilmesi için. önce genel başkan seçimi- nin yapılması görüşü benimse- niyor. Muhaliflerin GİK'te kongre karan alınırken kabul ettirdikleri bütün seçimlerin birlikte yapılması karan böyle- ce geçersiz kılınıyor. Muhalifle- rin, Çiller'in hazırladığı listenin yarattığı hoşnutsuzlukla genel başkanın oy unu düşünr.e ve se- çimleri yönlendirme planlan boşa çıkıyor. DYP'deki kongre kulisleri dün iyıce yoğunlaştı. Haziran kongresi öncesınde genel mer- keze karargah kuran Çiller, son günlerde partiye pek uğrama- masma karşın dün genel mer- kezde partililerle görüştü. İl başkanlan genel merkezde liste çalışması yüriitürken kulislerin daha çok otel lobilerinde yo- ğunlaştığı da dikkat çekti. Dışa- ndan kulis yürüten TOBB Baş- kanı Yalım Erez de dün otel lo- bilerinde partililerle görüştü. Bu girişımleri parti içinde ra- hatsızlık yaratan Erez'in baa parti yöneticileri tarafından dikkatinin çekildiği de belirlen- di. Erez'in bu yakınmalara kar- şı savunmasının ise "Ben ne >a- payım? Milletvekilleri, il baş- kanlan kendileri geliyor. Gelen- leri kovay un mı?" biçiminde ol- duğu belırtilıyor. Çağlar'ın bürosu Kulislerin yoğunlaştığı bir başka yer ise Cavit Çağlar'ın Nene Hatun Caddesi'ndeki ye- ni bürosu. Çağlar ise bu konu- da "Ben hiçbir şeye karışmıyo- nım, hiçbir girişimim de yok" diye konuşuyor. Çağlar'm kongreden sonra bakan olacağı haberieri ile ilgili yanıtı ise "Ben de gazetekrdcn okuyorum. gûlü- yorum" biçiminde. DYP kulislerinde dile getiri- len bir görüş dc "bakanlaruı GİK'e ahnmaması" yolunda. Böylece. daha çok milletvekili- nin görev alabileceğı ve grubun tatmın edilebileceği savunulu- yor. Ancak, bu görüşün uygu- lamaya konması pek olası gö- rünmüyor. Bugüne kadar uy- gulamayı dikkate alanlar, ba- kanlar. GİK, hatta başkanlık divanında yer almasının hükü- met parti ilişkileri açısından ya- rarlı olduğu görüşünü dile geti- riyorlar. Bütünleştirici yönetim Bugün başlayıp sona erecek DYP kongresi. bugüne kadar yapılan kongrelerin cn heye- cafısızıgörünüyor. Ama partili- ler. "kongrede oluşturulacak bü- tünleştirici yönetim" ile heye- canın geleceği umudunu taşı- yor. Bu heyecanın yaratıbp ya- ratılmayacağı ve Çiller'in parti yönetimine ne ölçüde damga vuracağı yann ortaya çıkacak. Kars milletvekilleri Zeki Naci tarhan ile Atilla Hun, şimdilik istifa etmediklerini açıkladılar Birleşme çıkıııazı CHP'yi sarsıyorANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - SHP ile CHP'nin birleş- memesinin CHP'de yarattığı sıkıntı sürerken, "60 + 60 +10" formülünün kabul edilmesini isteyen milletvekillerinin istifayı tartıştığı bildirildi. CHP'den bir istifa olması durumunda. CHP grubu düşecek ve sağlanan ola- naklar büyük ölçüde azalacak. İstifa ettikleri söylentileri ya- yılan Kars milletvekilleri Zeki Nacitarhan ile Atilla Hun. amaçlannın, iki partinin birleş- mesini sağlamak olduğunu bil- dirdıler. Ozellikle Nacitarhan'- ın, istifanın eşiğinde olduğu. birleşme sağlanamaması duru- munda partisinden aynlacağı belirtiliyor. Bu nedenle CHP'li milletvekilleri. Nacitarhan'ı is- tifa etmemesi için iknaya çalışı- yor. Bu gelışmeden SHP Genel Başkanı Murat Karayalçm ile CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın da haberdar olduğu öğrenildi. Karayalçın'ın yakın J • Nacitarhan. birleşmenin sağlanmasınm zorunluluk olduğunu bildirdi ve bu gerçekleşmediği takdirde, kendi açısmdan 'gereğini yapacağınf söyledi. CHP milletvekilleri, Nacitarhan'ı, istifa etmemesi için iknaya çalışıyor. çevresine, "CHP gruptan düşe- büir" dedıği belirtilirken, Bay- kal'ın. Nacitarhan'ın bir karar almamasının ve bir süre daha beklemesinin sağlanmasını iste- diği ifade edilıyor. Edinılen bilgiye göre. Zeki Nacitarhan, birleşme sağlana- mazsa istifa edeceğini, son MYK toplantısında ifade etti. "Birleşme bir zorunluluktur" dı- yen Nacitarhan, SHP'nin iste- diği lOkişilik kontenjanm\eril- mesinı ve iki partinin birleşme- sinin sağlanmasını istedı. SHP'- nin CHP çatısına katılmayı ka- bul ederek kimlik ve lider soru- nunun aşıldığına dikkat çeken Nacitarhan. "Bu önemli iki so- run aşılmıştır. 10 kişi, halkın öz- lemle beklediği birleşmeye engel olmamalıdır. Eğer birleşme sağ- lanamazsa istifa ederim" dedi. Nacitarhan'ın daha sonra Atilla Hun ile görüştüğü ve bir- likte hareket etmeyi ilke olarak benimsedikleri bildirildi. "CHP gruptan dûşebilir" Bu gelişmeden haberdar olan Karayalçın'ın yakın çevresine, "CHP gruptan dûşebilir, ancak biz transfer y apan parti durumu- na düşmemeliyiz" dediği öğre- nıldi. İstifa ettiğı söylentisı yaytlan Nacitarhan. "İstifa etmedim, amacım birleşmenin sağlanması. Birlik bir zorunluluk. taban bu- nu istiyor ve zorluyor. Birleşme sağlanamazsa kendi açımdan gereğini yapmam gerekir" dedi. Naciıarhan'ın yakın çevresine. birleşmeyi sonuna kadar zorla- vacağını ve SHP'nin benimse- diği formülü CHP'nin kabul etmesi gerektiğini, ancak birleş- me olmazsa istifayı düşündüğü- nü ilettiğı öğrenildi. Atilla Hun ise yaptığı yazılı açıklamada. iki partinin birleş- mesinde, parti meclisinin birleş- menin temel tartışma konusu yapılmaması gerektiğini bildır- dı. Hun, açıklamasında şu gö- rüşü dilegetirdi: "Bu aşamada, sonımın çözü- mü için SHP'li yöneticilere ve sosyal demokrat tabana büyük sorumluluklar düşmektedir. Sosyal demokrat tabanın birlik arzusunu dışlamak. gelinen aşa- mayı yok saymak yanılgıdır. Bu nedenle, şahsımla ilgili olarak basında yer alan haberlerden üzüntü duyduğumu açıklamak istiyorum. Bütün düşüncem ilke- li, programlı >e deforme edilme- miş bir sosyal demokrasinin bir- likte yaşama gecirilmesidir." Hun'un açıklamasında. 'isti- fa" sözcüğüne yer vermemesi dikkat çekerken, Nacitarhan ile birlikte, SHP'nin önerisının ka- bul edilmemesi halinde istifa yolunu seçeceklen belirtiliyor. Bütün hakları gider İstifa olması durumunda, parlamentoda 20 üyesi bulunan CHP. grup kurma olanağını yi- tirecek. TBMM Başkanlık Di- vanı'nda ve Danışma Kurulu'- nda temsil edilemeyecek, kendi- lerine tahsis edilen grup baş- kanvekillikleri odası ve araçlan geri alınacak. Hazine yardımı da azalacak. Bununla birlikte TBMM'de konuşma olanakla- n kısıtlanacak, radyo ve televız- yon haberlerinde yer alma süre- leri kısalacak. AVRUPA^DAN EDİP EMÎL ÖYMEN Mollalıkla Tanıtım... Kıbrıs ne zamandan beri bir Yunan adasıymış? Neden güneyi. Yunanistan'ın savunma şemsiyesi altına giri- yormuş? Nasıl oluyormuş da Midilli gibi, Sakız gibi hu- kuken bir Yunan adasıymışçasına Kıbrıs Rum Yönetimi, Yunan savunma sistemine katılıyormuş? Bu sorulara yanıtı, mırıltı halinde, devletler hukuku ders kitabından ruhsuz satırlar okurcasına vermek, inandırıcı olmadan kınamak yetmez. Hele bu kınamayı biz bize yapıp, biz bize ağlaşıp sızlanıp htrslanmak, tam bize özgü bir zaman kaybıdır. Bunu, su gibi bir yabancı dille, bu derdi başımıza saranların üslubu, dışa dönüklü- ğü ve özgüveniyle yabancı medyalarda sormak gerekir. Çünkü karşımızdakiler çağdaş medya kurallarına göre oynuyorlar oyunlarını. Ağır ol molla desinler; sen onlara uyma oğlum; bırakın söylesinler, biz aldırmayalım, biz onların seviyesine inmeyelirr;, biz ağırbaşlıyız. onlar gi- bi olamayız. dünya haklı olduğumuzu anlayacaktır, gibi sadece kendi kendimizi aldatmak için sıralanmış maze- retlere sarıldıkça, kimsenin umurunda olmayız. Derdi- mızi anlatmasını bilmeyince, protesto edemedikçe, mol- lalık yaptıkça da zaten anlamamak için fırsat kollayan Batı medyası, değerli zamanını harcamaz. imajımız za- ten bozuk. Buna bir de anlatım özürü eklenince tamam. Çağdaş pazarlamanın altın kuralı olan 30 saniyede derdini anlatmayı öğrenemedıkçe ve beceremedikçe daha çok dövüneceğiz. Sadece Kıbrıs konusunda da de- ğil. Henüz Türkiye'de örneği görülmeyen Batı türü çağ- daş televizyon haberciliğinde kural, en karmaşık konu- ları bile hızla ve çarpıcı cümlelerle özetlemek. Bu, hele görüşünü açıklayan için şartların en büyüğü. Çünkü sü- re kısıtlı. Ama her kelimenin arasına saniyeler süren ı- ııı'lan sözüm ona en deneyimli gazeteciler, televizyon- cular bile sokarsa bir ülkede, aynı fikri evirip çevirip bir kaç kez üst üste söyleyerek çift-dikiş gitmeyi üslup sa- yarsa insanlar, iki lafı bir araya getirip anlamlı cümle kurma yeteneği devletin siyasetlerini anlatmakla yü- kümlü insanları es geçerse, ağzı laf yapanlar da bunu sadece laf ebeliğı olarak görüp kof laf üretirlerse, diye- ceklerini bir türlü diyemezlerse, derdini anlatamama sorunumuz kronik biçimde sürer gider. Elin oğtu, devle- tinin siyasetini, artık değil 30 saniyeye, çok daha kısa sürelere sığdırıyor. Çünkü dünyanın dikkati Somali'den Amerika'ya, Bosna'dan NAFTA'ya, Arjantin'den Moğo- listan'a uçayım derken iyıce sınırlı. Senin Kıbrıs sorunu- nu uzun uzun dinleyecek hali yok. Anlatabiliyor musun canlı ve dinamik bir sesle, ı-ın'lamadan, lafı geveleme- den. hızlı hızlı5-10cümledeişinözünü?Hayır. O zaman, çağdaş medyayı uluslararası kurallarına göre kullanan- lara yenik düşmek bir kader değil, yeteneksizlik sonucu olur. Kıbrıs Cumhuriyeti kurulurken Türkler de eşit ortak değil miydi? 1963'ten itibaren Türkler, fiilen eşit olmayan bir duruma getirilmedi mi? 1974 Harekatı, Garantörlük Anlaşması uyarınca yapılmadı mı? Bu harekat, Yunanis- tan'a demokrasinin geri gelmesini sağlamadı mı? Bu- gün Başbakan Papandreu, Cumhurbaşkanı Karaman- lis, aslında bu sayede iş başında değil mi? Bu soruları neden hiç bir Türk yetkili, ardı ardına düzgün cümleler kurarak dünya medyasında kendisine ayrılan kısacık süreyi salisesine kadar kullanarak bir kere bile olsun soramıyor? Kıbrıs denildi mi Türkler işgalci. Batı'da görüntü bu,- Efbette yanlış işlemiş siyasetler de var. Ama 3onuçta;' durumu anlatabilmek de gerek. Bu konuda, kamuoyu oluşmasına hiç mi hiç yaramayan kapalı forumlarda önündeki kağıttan okuyarak sormak değildir iş. Esaszor olan, medyanın gözü ve kulağını üzerine çevirip, bunları doğaçlama, onların gözünün içine bakarak inanarak sormaktır. Türkiye'nin Yunanistan'a bir tehdit oluştur- madığını, bunun saçmalığını, aslında Batı Trakya'da olup bitenleri anlatmak ve bunu şıp diye anlatmaktır zor olan. Bunu yapabilecek babayiğit var mı? Yoksa, davet ediyorlar da yabancı ajanslar gelip dinlemiyor mu onla- TO Eh. sayfalarca laf ebeliğini yetkili, kağıttan okusun. onlar da ellerindeki metinden izlesinler diye vakit öldü- remezler. Devlet siyasetini Batı'ya anlatmak için, bunu nasıl anlatacağını da bilmek gerek: Batı usulü kısa, çar- pıcı, atak, kararlı, yerine göre de alaycı ve esprili. Yargı hız kazanıyor Idari yaı gılaıııa usulünde değîşiklik • Yasada yapılan değişiklikle de idari mahkeme- de yapılan duruşmadan sonra en geç 15 gün içeri- sinde karar verilmesi zorunlu hale getiriliyor. • İlgililerin haklannda idari davaya konu olacak bir işlem veya eylem hakkında yapılacak başvuru- ya ilgili mahkeme iki ay içerisinde cevap verecek. ANKARA (AA) - İdare mahkemelerindeki yargılama- nın hızlandınlmasını amaçla- yan ıdari yargılama usulü ya- sasında değişiklik öngören ta- san TBMM'ye sunuldu. Ta- sanya göre harç veya posta pulu ücretleri yapılacak olan iki tebligata rağmen ödenmez- se, idari mahkemelerde açıian davalar açılmamış sayılacak. Her idari işlem için ayn ayn dava açılacak. Ancak, arala- nnda maddi veya hukuki yön- den bağlılık ya da sebep-sonuç ilişkısi bulunan birden fazla iş- leme karşı bir dilekçe ile de dava açılabilecek. Davaya yol açan olay veya hukuki sebep- ler aynı ise davacılar müşterek dilekçeyle dava açabilecekler. İlgililerin haklannda idan davaya konu olacak bir işlem veya eylem hakkında yapıla- cak başvuruya ilgili mahkeme iki ay içerisinde cevap verecek. Aksi halde ilgili idare mahke- meye başvurabilecek. 15 günde karar İdare mahkemelerinin görev alanına giren davalarda dosya zorunlu olarak mahkeme baş- kanlığına göndenlecek. Böyle- ce, yüriitmenin durdurulması isteminin karara bağlanması ile davanın esastan çözüme ulaştınlması aşamalannda ara karar vermeye gerek olmaya- cak. Yasada yapılan bir başka değişiklikle de idari mahkeme- de yapılan duruşmadan sonra en geç 15 gün içerisinde karar verilmesi zorunlu hale getirili- yor. İdari mahkemede. veril- meyen bilgi ve belgelere daya- nılarak ileri sürülen savunma- ya göre karar verilemeyecek. Vürütmenin durdurulmasına, karan verilen dava dosyalan öncelikle incelenecek ve karara bağlanacak. Yuriitmeyi durdurma Yürütmeyı durdurma ka- rarlan da idare mahkemelerin- ce en geç 60 gün içerisinde veri- lecek. Bu süre yürürlükteki maddeye göre 90 gün olarak uygulanıyor. İdareler, mahke- menin verdiği esasa veya yü- rütmeyi durdurmaya ilişkin k»rarlan tebliğ tarihinden iti- baren en geç 30 gün ıçensinde uygulamak zorunda olacak- lar. Köy. belediye ve özel idare- leri ilgilendiren mevzuatın uy- gulanmasına ilişkin davalarda, sınır uyuşmazlıklan. Ankara idare mahkemelerinin görev alanında çıkanlarak mahalin- deki idari mahkemeye devredi- liyor. Tasanyla bölge idare, idare ve vergi mahkemelerinin tatil süreleri de 45 günden 30 güne indiriliyor. Buna göre söz ko- nusu mahkemeler, 20 temmuz- dan 21 ağustosa kadar çahş- malanna ara verecekler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle