Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 KASIM1993 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI 11
Erem yine
pazarlamanın
patronu oldu
• Ekonomi Servisi -Türkıye
Pazarlama Derneği
Başkanlığı'na yeniden Prof.
Tunç Erem gelirildi.
Marmara Üniversitesi
Bahçelievler Kampusu"nde
yapılan Olağan Genel
Kunıl'da Başkan
Yardımcılıklanna Prof.
Kemal Kurtuluş ve Prof.
Muhittin Karabulut, Genel
Sekreterliğe Prof. Çevik Uraz
getınldı.
TürkiyePazarlama
Derneğı'nin halen 113 üyesi
bulunuyor Üyelerarasında
akademisyenlerin vanı sıra
özel sektörden de temsilciler
yeralıyor.
ŞİRKETLERDEN
HABERLER
• ERKSANHOLDtNG
«Kazakistan
Bayındırhk
Bakanlığfna
bağlı Remas
adlı şirketle
ortak kurulacak PVC
Pencere ve Kapı Fabrikası 1
ocakta üretime geçecek.
• TOPRAKHOLDİNG
bünyesinde yer alan Toprak
Enerjı Müessesesi'ne, Türk
Standartlan Enstitüsü
tarafından "TS-ISO9002"
kahiegüvencesi sistemi
belgesi verildi.
• EMEK SİGORTA Genel
Müdürü
Mehmet Seven.
TÜSİADve
KAL-DER'in
ortaklaşa
düzenlediği
2'inci Ulusal Kalite
Kongresinde "Finansal
Hizmetlerde Kalite
Yönetimi'" başlıklı tebliğ
sundu.
• GLAXOGebzede
kuruiacak yeni üretim
tesislerinin temel atma
törenıni 30 kasımda
yapacak.
• ANADOLL HAYAT
Genel Sağlık
sigortasının
tanıtımını,
•Demedi
demeyin,
Demet'i dinleyin" sloganıyla
yapıyor.
• AYDFNTEKSTÎL
Tıcaret ve Pazarlama'ya,
Türk Standartlan Enstitüsü
tarafından "TSE Kalite
Uygunluk Belgesi"verildi.
• ETABİLGtSAYARve
Robert Bosh
firmalannın
Türkiye Pist
Şampiyonası'-
nda. Ford Sierra
Cosword ile yanştırdıklan
HızırGürel 'Türkiye Pist
Multisport"şampiyonuoldu.
• MİCROSOFT ile Özer
Elektronik. Mikrosoft
Windows işletım sistemi
çerçevesinde "donanım ve
yazılımbirlikteliği"
oluşturmak için lisans
anlaşması imzaladı.
• TÜRKİYE
PAZARLAMA
DERNEĞİ nin
I olagan eenel
kurul
toplantısında,
Dernek Yönetim Kurulu
Başkanlığı'na Prof. Tunç
Eremseçildi.
• KOM Tekstil ve
Konfeksiyon Sanayii Genel
Müdürlüğü'ne Duru Güneri
atandı.
• NVELLA boya tüpü.
oksidasyon
kremi.boya
eldiveni ve
İA/FIIA bakım
• • ^ f c f c #
" şampuarunı-
dan oluşan Koleston Boya
Seti'ni pıyasaya sürdü.
• FORDCompany
Yönetim Kurulu Başkanhğı
ve Genel Müdürlüğü
görevine ekimden itibaren
Alexsander J. Trotman
getirildi.
L EKSPRES
Avrupa,
Amerika ve
Uzakdoğu
ülkelerine
yönelikihracat
bağlantısı kuran
fırmalara. 1994yıhbaşında
uluslararası factoring hizmeti
verebilmek için çahşmalanna
devamediyor.
• ERKUNT SANAYİ A.Ş
DökümveMakina
Fabrikalan'nm 40'ıncı yılını
kutluyor.
•EVILAKBANKASI
Bosna-Hersekve
Azerbaycan'da
savaştan zarar
gören kişilere
"halkımıza
çağn" ilanlanyla duyurduğu
bağış kampanyasma 16
aralık tarihine kadar devam
edecek.
• GÜNEŞ HAYAT
StGORTAekimsonu
satışlannı yüzde 250
arttırarak 90 milyara.
bilanço kannı yüzde 1600
arttırarak 18milyarliraya
ulaştırdı.
Tekstil pazaılığı 'askıda'
^Avrupa Topluluğu, Türkiye için 'gizlice'anti-damping soruşturması açınca işler karıştı
CEMSEY
BRÜKSEL - Avrupa Topluluğu ile
Türkiye arasındaki tekstil kotalannın
belirlenmesi amacıyla Brüksel'de yapı-
lan görüşmeler, Türk tarafının, istediği
koşullar sağlanana kadar görüşmeyece-
ğini bildirmesiyle şimdilik 'askıya' alın-
dı...
Önceki gün başlayan görüşmelerde,
ihracatçı birliklerinin temsilcilennden
oluşan Türk heyeti, Türkiye'ye karşı
sürdürülen ve henüz resmi olarak açık-
lanmayan ıki anti-damping soruştur-
ması durdurulmadan yeni bir "iradi
ktsıtlama anlaşmasTnı görüşüp tartış-
mayacaklannı bildirdi.
AT temsilcilerinin buna karşıhk ola-
rak. kendilerinin yalnızca miktarlardan
sorumlu olduklannı ve anti-damping
konusunda konuşmaya yetkili olma-
dıklannı belirtmesi üzerine görüşmeler,
rakamlar üzerinde hiç konuşulmadan
kesildi.
"Dostlukla çözelim"
Görüşmeler hakkında gazetecilere
bilgi veren Türk Tekstil ve Hammadde
İhracatçılan Birliği (TTH1B) Başkanı
Şevki Alrmöz, "Daha 10 gün önce güm-
riik birliği oluşturmavı kabul eden AT-
nin, bize karşı artık anti-damping soruş-
turmalannı başiatmaması lazun" diye-
rek Avrupalı yetkililerin bu tür sorunla-
n "dostluk ilişkileri çerçevesinde" çözme
yolunu tercih etmelerini istedı.
Görüşmeler başlamadan kısa bir süre
önce, mensucat ve çarşaf gruplannda,
AT tarafından anti-damping soruşur-
malanna başlandığını öğrendiklerini
söyleyen Altınöz. "Madem 14 ay sonra
gümrfik birliğine ulaşacağımtzı taahhüt
ediyomz, o zaman AT nin bizi artık sanık
sandalyesine oturtmaya kalkmaması la-
znn. 14 aylık bu geçici dönemde Tür-
kiye'nin pozisyonunda eksik teya yanlrş-
lıklar olursa bunlann dostça görüşmekf
yoluyla haJledilmesi gerekir,resmisoruş-
tunnalar yoluyla değil" dedi.
Çarşamba gunü Ankara'da resmi
yetkililere durumu anlatarak. devletin
de bu duruma müdahale etmesini iste-
yeceklerini söyleyen Altınöz, bundan
sonra yeni bir toplantı için tarih sapta-
madıkîannı. ATden kendilerine haber
gelmesini bekleyeceklerini anlattı.Tür-
kiye ile AT arasında tekstil kotalan her
yıl yeniden belirleniyor. 1993 yılı için
yapılan anlaşma 31 aralık tarihinde
sona eriyor. Bu tarihe kadar bir anlaş-
ma sağlanamazsa. 1993 yılı için belirle-
nen kotalar bir yıl daha geçerli oluyor.
Türk ihracatçılar. yılın ılk beş-altı ayı
içinde zaten bu kotalan dolduramaya-
caklan için görüşmelerin uzamasının
kendilerini herhangi bir zarara sokma-
yacağını belirtiyorlar.
Kooperatifçilikteumutdönemi
• Tariş Genel Müdürü Prof. Oyan ve Köy-Koop
Izmir Birliği Başkanı Ünver, kooperatifçibğin yeni
bir canlanma dönemi içine girdiğjni belirterek,
"yeniden yapılanma sonucunda, üreticinin tek
umudu olan kooperatifler de hak ettikleri yer ve
önemi kazanacaklardır" dediler.
r-%4
SERDAR KIZIK
tZMİR- 20001i yıllara doğru
bir model olarak kooperatıfçı-
likten beklentiler ön plana çı-
karken, 130 yıllık geçmişi olan
Türk kooperatifçilik hareketin-
de yeniden yapılanmarun ge-
rekliliği gündemde. Üretici ko-
operatiflerinin yöneticileri. bu-
gün yaşanan bir dizi sorunun
çözümü için yeni yasal düzenle-
meler ve bakış açılanna gereksi-
nım olduğunu belirtiyorlar.
Tanmsal üretim kooperatif-
lerinin en köklülerinden TA-
RİŞ'in 80. kuruluş yıldönü-
münde Türkiye'deki koopera-
tifçilik yeni bir boyutta deger-
lendiriliyor. Kooperatifciliği
bir model olarak toplumda da-
ha yaygınlaştırmak; yeni yakla-
şımlan ve değişimleri en azın-
dan tartışmak amaandaki
TARÎŞ'in çabalan sürüyor.
Bugün 23 türde. yaklaşık 56
bin birimde, 8 milyon yurttaşın
üye olduğu 336 birlik hem ken-
di içinden hem de yasal düzen-
lemelerden kaynaklanan bir
dizi sorunla yüz yüze.
TARİŞ vesonmlar
Son günlerde, kooperatifle-
rin ve kooperatifçiliğin yeniden
canlanmasını sağlamak konu-
sunda önemli adımlar atıhyor
ve öneriler getiriliyor.
Bu konuda görüşlerini açık-
layan Tariş Genel Müdürü
Prof.Oğuz
Oyaniki
soruna dikkat çekiyor. Birincı-
si. üretecinin piyasa güçleri ta-
rafından aşın ölçüde sömürül-
mesine son vermek. İkincisi de
gerekli fınansmanı sağlamak.
Prof. Oyan bu konuda şunla-
n söylüyor:
^Oncelikle fireticikrin güçte-
rini birleştirmesi, tkari rantlara
da ktsmen el koyması gerek. Ta-
nm satış kooperatifi ihtiyacı bu-
radan doğdu. Üreticinin daha
fazla artı değere sahip olmasının
volu. üretim sonrasındaki ticaret
aşamasında yaratüan değere
uzanmalanndan geçiyor. tkinci
sorunun çözümü için de bu dö-
nemde Milli Aydm Bankası'nm
kurulması örnek gösterilebilir."
Köy-Kopp İzmır Birliği Baş-
kanı Âta Ünver de. kooperatif-
çiliğin yeniden değerlendirilme-
si gerektiği görüşünde. 1971
yılında büyük bir kooperatif
güç olarak, demokratik bir ya-
pıda oluşan Köy-Koop Merİcez
Birliği'nin 12Eylülyönetimince
tasfiye edildiğine dikkati çeki-
yor Unver ve şu değerlendirme-
yi yapıyon
"Tarım kesminin yüzde 95*i,
küçfik işletmelerden oluştuğun-
dan, kooperatifleşme\e çok ihti-
yaç du> ulmaktadır. Tarım saftş
kooperatifleri, devlet tarafındu
yönlendirildiğinden KİT özelfi-
ğini taşynaktadır. Ülkemizde
tanm üreticilerimn piyasada
olabilmelerinin tek koşutû, koo-
peratiflerdir."
Ünver'in özelleştirme çabala-
nnın olduğu bir dönemde bir
önerisi de var: özelleştirile-
cek KİTlenn üreticilerin
kurduklan kooperatiflere
devredilmesini istiyor. TARİŞ'in Uk genel müdürü İsmail Hakkı
TARİŞ NEREDEN NEREYE 1937 MI,
Ocak ayı sonunda Manisa veçevresinde
faaliyet gösteren Üzüm Kurumu ile Aydın Zirai
Satış Kooperatifi Ittihadı'nın birleşmesiyle
\>ugünkü TARÎŞ'in temeli olan "İzmir İncir ve
Üzüm Satış Kooperatifleri Birlikleri" kuruldu.
tş Bankası veZiraat Bankasf nın mali desteği ile
birlikler Ege bölgesinde kısa zamanda y ayildı.
1949'da İzmir İncir ve Üzüm Tanm Satış
Kooperatifleri Birlikleri içinde ikinci ürün
olarak yer alan pamuk ve zeytinyağının
üreticileri dekendi birliklerini kurdular.
Böylece birlikler, tasarrufu sağlamak ve
yönetimi kolaylaştırmak amaa ile ortak
çalışma ilkesini benimseyerek "İzmir İncir,
Üzüm, Pamuk ve Zevtinyağı Tarım Satış
Kooperatifleri"ni bırleştirdiler.
Birliklerin ortak ad olarak kullandıkları
TARİŞ sözcüğü, Tanm Bankası'nın (Ziraat
Bankası) ilk hecesi ile İş Bankasrnın ilk
hecelerinden oluşuyor.
GünümüzdeTARİŞ;ayntüzelkişilığesahip4
birlik ve bu birliklere bağlı. Ege bölgesine
yayılmış 125 kooperatifi bünyesinde
bulunduruyor.
'TARIŞher dönemedamga vurmuştur'
PROF.OĞUZ OYAN
TARİŞ Genel Müdürü
İZMİR -Başlangıcından bugüne kadar,
her dönemde önemini korumuş ve
gelişmelere damgasını vurmuş olan
kooperatifçilik hareketi; kısaca Alyans
olarak tanımladığımız Uluslararası
Kooperatif Birliği mesajında sözü edilen
gelişmeler ışığında. kendini yenilemek
zorundadır.
Ancak bu temel gerçeği vurgularken. bir
başka gerceğin de altını çizmek istiyoruz.
Son yıllarda ülkemizde bu alanda yapılan
tüm karşıt koşul'andırmalara karşın
kooperatifçiliğin önemi ve geçerliliği
azalmamışür. tam aksine artmıştır.
Kooperatifciliği modası gcçmış bir akım
olarak görenler ve göstermek isteyenler
yamlgı içindedirler.
Kooperatifçilik. temel ilkeleriyle ve temel
felsefesiylesosyal birolguolarak
yaşamaktadır ve bundan böyle de
yaşayacaktır.
Yalnız. 2000'li yıllara hazırlanan
kooperatifçilik hareketi. Uluslararası
Kooperatif Birliği'nin (İCA) belgelerinde
de sözü edıldiğı üzere. kendı icerisınde
kooperatif değerlerini gözden geçırmelı,
ekonomik ve toplumsal değışimin
kaldıraa olmalıdır.
Bu yaklaşırrumız çerçevesinde.
kooperatif hareketinin gündemine gelen
yeni toplumsal değerleri
demokratikleşme. şeffaflık. katılımcılık.
eşitlik. karşılıklı yardımlaşma. ekonomik
ve sosyal özgürleşme. profesyonelleşme
olarak sayabiliriz.
Saydığımız yeni değerlerle,
kooperatifçiliğin çıkış noktası olan temel
değerler ışığında, kooperatif hareketinin
yeniden yapılandınlması vebaşanya
ulaşabilmesi için ticari. mali. yönetsel ve
düşünsel alanlarda ulusal ve uluslararası
dayanışma temel alınmalıdır.
Uluslararası yakınlaşmanın getirdiği yeni
gereksınimler ve olanaklar karşısında.
kooperatif hareketi ulusal ve uluslararası
platformlarda hak ettiği saygın konuma
ulaşacaktır.
İşçi-işveren karşılıkb oturup tartıştı
Özelleştirme dilden düşmüyor
Ekonomi Servisi- Özelleştirme
gündemi işçi ve işveren temsücile-
rini farklı seslerle yanyana getir-
di. Tek Gıda-tş Sendikasf nın dü-
zenlediği '•Özelleştirme ve Sonuç-
lan" panelinde, Tek Gıda-lş Ge-
nel Başkanı Orhan Balta, özelleş-
tirmeyi •"sermayenin yeni bir pay-
laşım kavgası" olarak tanımlar-
ken, Türkiye İşveren Sendikalan
Konfederasyonu (TÎSK) Baş-
kanı Refık Baydur işçi sendika-
lannı "'özelleştirme konusunda
peşin hükümlü olmamaya"
çağırdı
.Tek Gıda-İş Başkanı Orhan
Balta iktidarlann sırtlanru ser-
mayeye dayayarak tercihlerini
KİTleri batırmak yönünde kul-
landıklannı savunarak buna
karşı koyacaklannı söyledi. 1994
programında yatınmlann azaltı-
larak, KfTleri düzeltebilmenin
tek yolunun da hasıraltı edildiği-
nı öne süren Balta, kar eden ku-
ruluşlann satılarak açıklara
yama yapılacağını savundu.
Balta, özelleştırme adı altında
uluslararası kuruluşlann alacak-
lannı garantileme. yerii sermaye-
darlann ise devlet kaynaklannı
kendilerine aktarma peşinde ol-
duğunu belirterek "Bu itibarla
>> BALTA: Özelleştirme
çabalanrun altında serma-
yenin güç ve paylaşım kav-
gası var.
JMHHZRjÖzelleştirmeyi
bir işveren oyunu olarak
görmeyin.
• BALTA:B\ze düşcn
karşı koymaktır.
RASDURt Kapalı kapı-
lar arkasında kılıç çekme-
nin faydası yok.
her zamankinden daha uyanık.
daha dikkatli ve daha kararlı
tavır koymak zorundayız. Bu
noktada biz işçi sendikalan
ağırhklı sorumluluğu üstlenmek
zorundayız" diye konuştu.
Devletin görevinin yalnızca
sermaye pkarlannı kollamak ol-
madığını vurgulayan Balta, ikti-
dan KÎTlerin bugünkü durumu-
nun sorumlulugunu üstlenmeye
çağırarak "Hedef saptırmak vc
sorumluluklannı unutup yalnı-
zca sonuçlan en kölü yoldan ber-
taraf etmek kolaycılığını bırak-
malıdırlar."dedi.
TİSK Başkanı Refık Baydur
ise "Kapalı kapılar arkasında
kılıç çekmenin faydası yok" diye
başladığı konuşmasında ışçı sen-
dikalannı peşin hükümlü olma-
maya çağırdı. Bazı KİTlenn tas-
fiyesinin kaçınılmaz olduğunu
sa\oınan Baydur "KİTlerin ya-
şamaya layık olanı varsa yaşa-
talım. Ama yasayı KÎTlerin de
özel sektör gibi iflas edebılmesine
bağlayalım. Sevk ve idaresinc
kanşmayalım" diye konuştu.
Özelleştirmenin bir ihtiyactan
doğduğunu vurgulayan Baydur
"Yer yer ihtiyaç duyduğumuz
nispette ve selamet getirecek yön-
de özelleştirmeye gitmeliyız"
dedi. Baydur, KÎTlerin artık is-
tihdam imkanı yaratma işlevinın
sona erdiğıni aksine aşın ıstih-
dam nedeniyle akıkn hareket ede-
meyen kurumlar haline geldikle-
nni savundu. Özelleştirme tartı-
şmasına girerken ^tirecekleri ve
götüreceklerinın iyı hesaplan-
ması gerektığini vurgulayan Bay-
dur, buradan clde edilen gelirle-
rin bütçe açığını kapatmak yerine
borçlann ödenmesı ve enflsyo-
nun düşürülmcsi için kullanı-
lması gerektiğıni söyledi.
'Şirket
doktorlan'
dertli
Ekonomi Servisi - Ulus-
lararası rekabet ve pazarlann
değişen şartlan fimıalan gi-
derek daha fazla profesyonel
yardıma zorlarken bu hizme-
ti veren yönetim danışman-
lan da mesleklerinin tanı-
nmasma ihtiyaç duyuyor.
Önüne gelen herkesin
kendini danışman olarak
tanıttığı, meslek grubu ola-
rak ticaret komisyoncusu
sayılan yönetim danışman-
lan. bu alanda yaşanan kav-
ram karmaşasına son vermek
ve bağımsız bir meslek grubu
olarak gelişmek hedefıyle bir
araya geldıler. Yönetim
Danışmanlan Derneği Baş-
kanı Dündar Aytar, AT ülke-
lerinde. küçük ve orta boy ış-
letmelerin odedıği yönetim
danışmanı ücretinin devlet
kaynağıyla desteklendiğini ve
devletlerin yurtdışında kendi
danışmanlıkfirmalannınpay
alabilmesi için uluslararası
kuruluşlan yakın takibe aldı-
klannı belirterek. Türkiye'de
ise devletin bu sektörü yok
saydığını savundu.
IŞÇIMN EVRENINDEN
ŞÜKRAN KETENCÎ
VurAbalıya
Maliye Bakanlığı'nın yetkiiileri, zorunlu tasarruftaki
işçi bırikiminin geri alınması yılının geldiği haberini ve-
ren gazetecilere çokkızmışlar. "Uyarmamnâlemi var
mıydı!" demişler. Mantık çok geçerli: işçi, yıllardır
kendisinden zorla almmış parayı geri isteme hakkının
yasa ile doğduğunu bilmez. Onu birilerinm uyarması
gerekir. Saltanatının keytinde, işçinin haklarını savun-
mayı çoktan unutmuş, yoz. şantaja açık, kişisel çıkarı-
ndan başka şey düşünmeyen sendikacı mı işçiyi uyara-
cak; başına iş açacak? Gazeteciler hınzırlık yapmasa
işçi duymayacak, parayı istemeyecek, ortada bir sorun
da kalmayacak..
•••
Zorunlu tasarruf fonu ile işçiden zorla para toplamak
güzel de, günü gelip de bu parayı geri vermek çok zor.
Para çoktan kullanıldı. Bütçe açığı bu boyutlarda ıken,
parasını yasa gereği geri isteyecek ışçiye para nereden
bulunacak? Zorunlu tasarruf fonunun ana parasının geri
ödenmesinı bırakınız Ne zamandır "nemaları" (faiz-
leri) geri ödenmiyor. Üstelik hükümetin, bu milyarları
geri vermek, aklının köşesınden geçmiyor. Zorunlu ta-
sarruf fonlarının işsızlik sigortasına kaynak yapılması
programlanıyor. Öysa, özelleştirmede kendini sokakta
bulacak işçiler için yapılacak ödemelerde acil para
aranırken, zorunlu tasarruf fonuna göz dikilmişti.
• • •
işçiye zorla yaptırılmış tasarrufun, sokağa atılacak iş-
çinin kıdem tazminatında kullanılmasının hak olup ol-
madığı dahi düşünülmemiş, bu paranın kullanılmış ol-
ması sorun olmuştu. Türkiye'de ozelleştirmeyi isteyen
uluslararası para kuruluşlarının kredi desteği aranmış,
alınabilecek bu turden kredilerin önce kullanılmış olan
tasarruf fonlarına aktarılması, oradan da işçiye oden-
mesi düşünülmüştü. "Bu nasıl olabilir?1
' diye kafa
patlatılırken. bu yüzden işsizlik sıgortası yasa tasarısı
bekletılirken, şimdı zorunlu tasarufların işçiye geri
ödenmesi gündeme mi getirilir? Vur abalıya
•••
İşçiye, çalışana yüklenmeyip de ne yapılacak? Ekono-
minin bu çıkmazında, para açığı nereden kapanacak?
Hakça vergi düzeni, gerçekleştirilmesi düşünülmeyen
bir duş olarak kalacağa benziyor tktidarların hakça ver-
gi düzeni getirmeye niyetli olmamaları ve güçlerinin de
buna yetmeyeceği bir yana, ekonominin bugünkü
yapısında sanayiciye hakça vergi düzenini getirmek
başka, bu vergıyi toplayabilmek bir başka anlam taşı-
yor. Dahası bugün asıl paranın, sanayi yatırımında da
durmadığı: ranta, haksız kazançlara, yasal olmayan yol-
lara, çalışmadan kazanılan kaynaklara aktığı biliniyor.
Hakça vergi duzenıni getirmek daha bir çapraşık, güç iş
halini alıyor.
• • •
İşler zorlaştıkça da "vur abalıya" kolaylığında yeni
uygulama alanları yaratılıyor. özelleştirmenin, sonuç-
lan hiç duşünülmeden, isterik bir boyutta hızlandırılmak
istenmesi bu nedenle. Ondan da beklenen sonuçlar alı-
namayınca, kriz büyüyor. Memurun çok güdük, ağır öl-
çülerde enflasyon altında kalan ücretartışı, kamu işçisi-
nin ücretleri sorun oluyor. SSK emeklilerinin maaşları
için kaynak bulunamıyor. Işçilerin sözleşme farkları
ödenemiyor. Ödenememiş kıdem tazmınatları çok bü-
yük rakamlara ulaşıyor. Belediyelere para aktarı-
Imadığı için hak edilmiş işçi alacakları giderek büyüyor.
İşler gün geçtikçe sarpa sarıyor.
•••
Sıkıştıkça "vur abalıya' kolaycı çözüm de, yükün
daha ne kadarını kaldırabilir? Düşünen yok...
İHRACAT KATALOĞU
TOBB ilıracateıları
kitaptatopluyor
TURKISHEXPORTGOODS
CATALOGtE
Ekonomi Senisi- Türki-
ye Odalar Ve Borsalar
Birlişı(TOBB). Türk ih-
raç ürünlerinın dış pa-
zarlarda tanıtılmasını
sağlamak ıçın ihracat
katoloğu hazırhyor. A4
boyutunda avrupa kuşe
kağıt üzenne, 4 renkli
ofset baskılı sayfalardan
oluşacak "Sektörlere
Göre Türkıye İhraç
Ürünleri Katoloğu"nun
hazırlık ve baskı işleri
Creative Yayıncıhk ve
Tanıtım tarafından yü-
rütülecek. Okyanus mo-
deli adaptasyonla ürüti-
len katoloğun bir adet
tanıtım sayfasının bedeli
KDV dahil 1650 dolar
olarak belirlendı. 10 bin
ticaret mcrkczine ulaştınlması hedeflenen ihracat katoloğu.
Türkiye'nin katılacağı uluslararası fuarlarda ve organize
yurtdışı gezilerinde dağıtılacak. Sektörlerdeki gelişmcler göz
önünde bulundurularak güncclleştirilen lanıtım kitapçığının
yeni baskılan da hazırlanacak. Uluslararası normlarda TOBB
tarafından İstanbul Dünya Ticaret Merkezi'nde oluşturulacak
İhraç Ürünlen Tanıtım Departmdnı ise yurt dışındaki ithalatçı-
lann. Ticaret ve Sanayi Odalanndan gelecek ürün bilgi taleple-
rine ürün kataloglanyla cevap verecek.
Buğdaysıkıntısı
kapıyıçalıyor
ANKARA (AA) - Bugün
yüzde 2.5 olan yıllık nüfus artış
hızınm düşürüİememesi halin-
de. Türkiye'nin 2000'li yıllarda
önemli bir buğday sorunu ile
karşılaşacağı öne sürüldü.
Kısa adı CIMMYT olan
Uluslararası Mısır v Buğday
Geliştirme Merkezi'nin Türki-
ye temsilcisi Dr. Hans J. Bra-
un'un Türkiye Ziraatçiler Der-
neği'nin yayın organı Ziraat
Dünyasfnda yayımlanan
araştırmasına göre. nüfus artış
hızının bugünkü gibi yıllık
yüzde 2.5 düzeyinde de\am et-
mesi ve kişi başına buğday tü-
ketiminın 300 kg'da kalması
halinde. 2O2O"de Türkiye'de .4
milyon ton buğday açığı orta-
ya çıkacak.
Araştırmada, Türkiye'nin
buğday üretimi açısından dün-
yada 7. sırada bulunduğu be-
İirtilcrek. buğday üretim değe-
rinin. 1992 fıyatlan ile 3.1 mil-
yar dolara eşit olduğuna dik-
kat çekildi. Araştırmaya göre.
kişi başına ortalama yıllık buğ-
day tüketimi 300 kg \e yıllık
nüfus artışı yüzde 2.5 olarak
devam eder. yıllık üretim de
1980-1992 arasındaki artış
oranında gelişirse. 2020'de
Türkiye'nin buğday açığı 14
mılyar ton olacak.