23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14KASIM1993PAZAR 10 PAZAR KONUKLARI Teröriisilahhıdunluvamazsım:}SUNUŞ: Güneydoğu Anadolu 'daşiddet harekeileriher geçengün îırmanıyor. Köyler basılıyor, kadın-çocuk demedenpek çok insan öldürülüyor. Gencecik delikanhlar, bu olaylarm bastırılması amacıyla bölgede görevyapan askeri birlıklere katıhyor. Hemen hemen hergün, birya da birkaç askerin bayrağa sanlmış tabutu ailelerinegönderiliyor. Bunoktada TBMM'deölüm cezalarınmyeniden hayatageçirilmesi, bölgedeyeniden sıkıyönetim ilan edilmesiistemleh ortaya atılıyor. Başbakan Tansu Çiller,''Bu işya biter, ya biter'' ifadesinikullanıyor. Bugelişmelerin ışığında, terör harekeîlerini çok yakından tanıyan veyaşamışolaneski MİT görevlilerinden Mahir Kaynak ve silahlı eylemlere katıldığıgerekçesiyle ölüm cezasına çarptırıhpyıllarca hapisyatan SHP lisiyasetçi Nahit Töre'yle konuştuk. Söyleşi Leyla Tavşanoğlu Konuklar Mahir Kaynak Terör Uzmanı eski MIT'çi Nahit Töre SHP'li Siyasetçi MAHİR KAYNAK . 1953te Harp Okulu'ndanmezıaı oldu. 1957"de askerlikten emekliye aynldı. I96J'de. İÜ Iktisat Fakültesi'ni bitirdi. 1971'de doçent oldu. L'niversiteden ayrüarak MİT'egirdi. MİT ten, 1980 sonunda emekliye ayrıldı. 1970 ve 1980yılları arasındaki dönemde üniversite olaylarmda kışkırtıaajanlıkyapmaklasuçlandı. 1989'da iktısatprofesörüoldu . Büyük Değişim Partisi'ningenelbaşkanyardımcısı. •J izce bir ülkede terör olaylannın hrmanması için ne gibi oluşumlar gerekir? KAYNAK -Tedhiş hareketinin iki boyutu vardır. Biri iç, dığcn de dış boyut. Bu iki boyut bır arada olmadan terörün olması mümkün değildir. Çünkü bütün dünya- da, özellikle Türkiye'de şöyle bir kanaat var: Belirli bir grup bir siyasi karara vanr ve bu karan gerçekleşürmek için de ken- di başlanna teröre başvururlar. Bu son derece yanlışür. Bu, dünya politikası içinde bir yere oturmuyorsa biz ya da başkalan tarafı- ndan bertaraf edıbr. Türkiye'de her terör, her kalkışma olayında iki boyut bir aradadır. Ama Türkıye genelde ıç boyutuna bakar, dış boyutu muğlaktır. - Burada bitinen düşmandan söz ediyoruz— KAYNAK - Bazen bılirüyor. bazen de seziliyor. Bu bir düş- manlık olayı. Zaten terör olaylannı dostluk-düşmanlık gıbı değer yargılanyla ifade etmek de yanhş. Dışanda bir ülke belirli bır politi- kayı izlemektedir. Buna düşman demenin anlamı yoktur. Çünkü Türkiye değer yargılanyla hareket ettiğı zaman kendi manevra alanını da sımrlandırmaktadır. Bunu bir husumet olarak algılar. Husumet olunca da kendini dövüşmeye mecbur hissetmektedir. İşin içinde bır uzlaşma ve siyaset yoktur. O bakımdan tabinmız de yanlıştır. Dışanda bır güç, Türkiye üzerinde bir pperasyon yap- maktadır. Bu operasyonu nötr olarak değerlendirmek lanmdır. Öncehkie yapılması gereken şey, 'ne yapılmak isteniyor' sorusunun yanıtını tarafsız. önyargılardan ve değer yargılanndan annmış ola- rak tespıtetmektır. Türkiye bunu tanhinde beceremedi. En büyük hatası budur. Ne yapıyorlar, sorusunun cevabı muğlaktır. Ve daha doğrusu muğlak değil de bir hamaset nutku olarak şöyle söylerler: Bütün dünya Türkiye'ye düşmandır. Her ne hal isc herkes Tür- kiye'yi bölmek ve parçalamak için zaten pusuda yatmaktadır. Ve fırsat bulduklan zaman da bu emellerinı gerçekleştirmek isterler. Türkiye bunu böyle telakki eder. Ama aslında bu, Türkıye"nin hastalığıdır.Bu bir hastabktır, paranoyadır. - Evet de, Güneydoğu 'da bir te- rör olayı yaşanıyor. Sizce bunun arâmda yatan nederder neler? KAYNAK - Bunun da hem ıç hem dış boyutu var. Kürtlenn şi- kayetlen var. Kürtler diyor ki: "Biz Osmanlı împaratorluğu dö- neminde Kürttük. Millı Müca- dele'de Kürttük. Cumhuriyet'in ilk yıllannda Kürttük. Sonra bir- denbire bizi Türk yaptılar. Bu, bize güvensizliktir. Bize farkb muamele ediyorsunuz. Bunu or- tadan kaldınn. Bu, eskiden beri süren şikayetleridir ve iç koşul- dur. Ancaİc bu. herhangi bir şe- kilde eyleme dönüşmemiştir. Ey- leme dönüşmemesimn sebebi, üç ülke arasında kararlı bir denge- nin bulunmasıdır. bu ülkeler fran, Irak ve Türkiye'dır. Üçü de Kürtlerin başkaldırmalannı veya kültürel haklannı elde et- melenni ya da ayn bir kimlık taşımalannı kendi bütünlükleri için tehüke kabul etmişlerdir. O bakımdan da Kürtler bu baskı altında yaşamışlardır. Ancak son yıllarda ABD, Ortadoğu'ya yeni bir şekil vermek isteyince Kürtlerin arkasında yer almıştır. Bu, 1990'dan sonradır. Çünkü daha önce, biliyorsunuz Kürtle- re karşı Halepçe katliamı yapılmıştır. Bu dış şartı şöyle özetleyebiliriz: ABD, Avrupa'- yla işbirliğı içine giren Irak'ı önce savaşta yenmiş ve bu yenilgiyi sürekli hale geürmek için Irak'ı bölmeyi tasarlamıştır. Bu bölün- menin. Arap olan ve olmayan unsurlarca etkili olacağı anlaşı- lmaktadır. ABD, burada bağımsız bir Kürdistan devletı kuramayacağını ve yaşatamayacağnu bilmektedir. Onun için Orta- doğu'da buna bir vasi lazımdır. Bu vasinin Türkiye olacağını düşü- nüyorum. Ve şöyle bir projesi olduğunu tahmin ediyorum: ABD, Kuzey Irak'ta Kürtlerden oluşan bir Kürt devleti kurulması ve Türkiye'yle bunun arasında sağlam savunma ve ekonomik ilişkiler oluşmasmı istemektedır. Yani ABD. Türkiye'yi bölmek isteme- mektedir. - Peki, sizce ortada bölünmeye doğnıgidildiği tehükesinin işaretle- riyok mu? KAYNAK - Hayır. yok. îşin temelinde bir yanlışhk var. Yani ABD, kendi kontrolünde olan Türkiye'yi ikiye böldüğü zaman yansı kendine düşer, yansı da başkasına. Eliniideki bütünü bölüp de yansını almanın mantığı yoktur. Ama Avrupa, Türkiye'yi böl- mek isteyebilır. Çünkü ABD kontrolündeki bır Türkiye'yi bolerse "yansı ona, yansı bana düşer" der. Bu. çok basit bir mantıktır. Yani ABD Türkiye'yi bölmek istememekte, sadece değiştirmek istemektedir. Şöyle değiştirmek istiyor. Diyor ki: "Birinci cumhuri- yetin ilk hedefi. benim Türkiye'ye atfettiğım rolü oynamaya engel- dir. Yani Türkiye'nin tek ııluslu bir devlet olması Ortadoğu'da Türkiye'den beklentilerimi yerine getiremez. Öyleyse bundan böyle benim hesabıma dışanyla ilgilenecek, benim çıkarlanmı orada ko- ruyacaktır. Koruması gerekir. O halde Kuzey Irak'ta bir Kürt dev- leti kuracağım. Bu devleti Türkiye'nin kabul edebilmesi, Kürt kim- liğini tanımasıyla mümkündür. îkincisi, ben Kuzey Irak'ta Kürt devletini kurarken Türkiye, meşhur fobıleri ya da dünya görüşü nedeniyle bu Kürt devletini, özellikle o bölgede engeller. O halde ben Kuzey Irak'ta Kürt devletini kurarken Türkiye'yi askeri açı- dan baskı altına almak zorundayım Dolayısıyla PKK'yı destekle- rim." ABD bu iki nedenden dolayı PKK'yı desteklemiştır. Bu iki neden sona erince artık PKK'nın görevi bitmiştir. - Ama PKKateşkesi bozdu... KAYNAK - Başka güçler bu sefer PKK'nın ateşkesini kabul et- SokaktaM kabadayıgibiyiz Başbakanımızın siyasetle uzaktan yakından hiç ilgilenmediği anlaşılıyor. ABD artık Tansu Hanım'ı desteklememektedir ve siyasi ömrü bitmiştir. Çünkü Tansu Hanım son zamanlarda Suriye'ye saldırmaktan sözediyor. Suriye'ye saldıramazsınız. Çünkü Suriye, ABD'nin köşe taşıdır. miyor. Belki Türkiye içindeki baa güçler ABD'ye karşı olmak için ya da dünya görüşleri nedeniyle halâ Kürt kimliğini kabul etmek. ıstemıyorlar. Belkı de biraz önce söylediğim gibi Avrupa ülkeleri. ABD'nin bu senaryosunun kendi aleyhlerine olduğunu gördükleri için senaryoyu bozmak istiyorlar ve ateşkesi engelliyorlar. - Türkiye içinde bu güçler kimler olabıBr? KAYNAK - Silahlı Kuvvetler, Avrupa yanlısı siyasiler olabilir. - Silahlı Kuvvetler derken neyi kastediyorsunuz? Daha açık söyte- yebilir nûsüûz? KAYNAK - Türkiye'de bır bölünme sözkonusu olduğu zaman bunun Silahlı Kuvvetler'e intikal etmeyeceğini düşünmek yanlış olur. O bakımdan, orada da iki ayn flkirde insanın olduğunu kabul etmek lazımdır. Ama şu anda hakım yönetim. Kürt realitesini ka- bul etmeme eğilimindedir. Bu denge değişebilir. Ama şu anda ABD'nin senaryosuna karşı bır grubun Silahlı Kuvvetler yönetimi- ne hakim olduğu gözüküyor. - Bu, kontrgerilla olabilir nû? KAYNAK - Olabıhr. Bir şey diyemem. - Durunuı özetlemek gerekirse Güneydoğu'daki olaylar, ABD'ye göre PKK'nın görevi bittiği halde sürüyor. O zaman bu eylemleriya- panlar Silahlı KuvvetlerV bağh bazı güçler, diyebilir nûyiz? KAYNAK - O da olabilir. Ya da dışandan, Almanya ya da İngil- tere tarafindan desteklenen bazı güçler de olabilir. Yalnız Güney- doğu Anadolu'daki olaylan ikiye ayınnak gerekir. Birisi doğrudan PKK tarafindan yapıtan eylemlerdir. Bunlar eski PKK çizgisinde- dir. Ama buna karşılık örneğin Yavi köyünün PKK tarafindan basıldığına kesınlıkk; inanmam. Çünkü burada modele aykın un- surlar vardır. Köy, Türk köjoidür ve bir Türk-Kürt çatışması tah- rik edilmektedir. Bu, PKK'nın stratejisi değildir. İkındsi. orası Alvar şeyhinin torunlannın bulunduğu köydür. Yani İslamcılann merkezi olarak kabul edılebilir. O halde Yavn köyüne yapılan baskın aslında PKK üe Türkleri karşı karşıya getirmek ve en azından Kürt ha- reketine karşı nötr kalan İslameı- lan Kürt aleyhtan bır çizgiye çekmek amacına yöneliktir. - Bölgede, PKK-devlet arası- nda çatışma olduğunu söyleyerek PKK'ya karp çok daha sert bir tutum aunmasuu isteyen çevreler var. Mech's 'te Şahinler adt verîlen grup, ölüm cezalannm yeniden hayata geçirilmesi gerektiğini sa- runuyor. Sıkıyönetimden sıkça söz ediBr oldu... KAYNAK - Bu çok anlamsız bir şey. Yani şu anda devlet sıkı- yönetim ilan ederse elde edeceği tek ımkan, asken mahkemelerin süratle ıdam cezası vermesidir. Ama idam cezalan Meclis'te onaylanacaktır. Meclis bu ceza- lan onaylayamaz. Siyasi baskı altında İcalır. İdam cezalannm infazı bile olayı durdurmaz. Çünkü burada siyasi bır hesap vardır. Siyasi bir hesabı insan bertaraf ederek çözemezsinız. -Birde Türkiye'de süreklibir iç savaş teha'kesinden söz edüiyor... KAYNAK - ABD acısından iç savaş. istenmeyen bır olaydır. O bir tehdittır. ABD Başkanı Clin- ton'ın sözlerinı >orumladığınız zaman aynı sonuç çıkıyor. "PKK terörii bıraksın, siyasi fa- aliyette bulunsun" diyor. Bu. "PKK'nın si>asi faaliyet yap- masına izdn ver'" anlarnma da ge- lir. Aynca "Türkiye insan hak- lanna saygılı olsun" diyor. Zaten PKK'nm istediği de bu. Clin- ton'ın sözleriyle PKK arasında tam bir mutabakat vardır. Apo'nun herkese komik gelen birtakım mesajlan vardır. "Ben Türkıye'de başbakan olacağım" diyor. Bu bır mesajdır. Türkıye'de başbakan olmaya niyetli ol- madığını biliyoruz. Ama şunu söylüyor: "Benimki Kürt problemı değil, Türkiye problemidir." Bu onu aklamaz. Ama derdi nedir. sorusunun yanıtıdır. Apo devlete karşı isyan ediyor. Biz bölücü di- yoruz. Ben, "Doğru teşhis koyun. Adam ısyan ediyor" dıyorum. - Diyelim ki gün geldi, Güneydoğu da ortahk yatıştı. Sizce Apo nasıl bir konumla ortaya çıkabilir? KAYNAK - Apo'nun şu sıralar ortaya çıkması mümkün değil- dir. Bu belki beş-on yıl sonra olabilir. İnsanlar çabuk degişirler. Sıze bir örnek vereyim. Şimdiki Merkez Bankası Başkanı'nın adı "Mao Bülent"t;r. Türkiye. Türkiye'dekı sağcılar, ülkücüler Mao Bülent'i sindirmiştir. Günün birinde PKK Ahmet, Merkez Ban- kası Başkanı olursa hiç şaşmayın. Bir zamanlar Rus gördüğünüzde tükürüp geçerdimz. Şimdi koyun koyunasınız. Sayın Erdal İnönü de Türkiye acısından zararlı bir kişiydi. Adaylığı veto edildi. - Songünlerde de hükümet, Suriye'yisuçhıyor... KAYNAK - Son bir kaç yıldır kahrolmasını istemediğimiz hiçbir devlet kalmadı. Bosna'ya, Azerbaycan'a askerlerimizgitsın... Şim- di de Suriye'yi bombalamaya kalkıyoruz. Türk politikasınm so- kaktaki kabada>ndan bir farkı yok. Sayın Başbakanımızın siyasetle uzaktan yakından hiç ilgilenmediği anlaşıbyor. Yanhş yapıyor. Ör- neğin Sajnn Tansu Çiller'ın artık ABD tarafindan desteklenmediği hükmüne de. böylesine rasgele tavırlar sergilemesi nedeniyle karar venyorum. Diyorum ki: "ABD artık Tansu Hanım'ı destekleme- mektedir ve siyasi ömrü bitmiştir." Çünkü Tansu Hanım son za- manlarda Suriye'ye saldırmaktan söz ediyor. Suriye'ye saldıra- mazsınız. Çünkü Suriye, ABD'nin Ortadoğu politikasınm köşe taşıdır. Bu taşı çekerseniz ABD'nin Ortadoğu siyaseti çöker. - A BD böyle bir saldmya izin verebilir mi? KAYNAK - Vermez. Vermişse Türkiye'ye hazırladığı bir sürpriz vardır Yani Suriye ordulan ABD beyniyle dövüşür. NAHİT TÖRE 1960 'h yılların etkin öğrenci liderlerinden. Daha sonraki silahlı kalkışmanm etkin militanlanndan. 1971 de tutuklandı. Mahkemede idam ce- zasına çarptırıldı. 15 yıl cezaevinde kaldı. 1986 'da tahliye oldu. İkiyıl zorunlu askerlik yaptı. Bir süre Özgür Giindem gazetesinde, daha sonra Panorama dergisinae çalıstı. SHP 'de politikaya girdi. Şimdiki halde SHP İstanbul örgütünde kurultay delegesı. I iz 1960 ve 1970'lerdeki olaylan yaşamıs bir kişisim'z. I Türkiyegibi bir ülkede sizce terörün tırmanması için negibi I oluşumlar gerekir? TÖRE - Türkıye'de terör kavramında bir kaımaşa ya- Işanıyor. Dayatılan resmi terör kavramına gelelim. Geriye Idönük baküğımızda 12 Mart'ta devlet, terör kavramını kullanmıyordu. O gün "şaki" denıyordu. Bize "şehir şaki- si" adını vermişlerdi. Ama Osmanlı'dan bugüne baktığınız zaman ağasına baş kaldınp dağa çıkan adama da "şaki" denırdi. Mustafa Kemal'e suikast yapmak isteyen Abdülkadir Bey'e. Çakırcalı Mehmet Efe'ye de "şaki" dendi. 1970 ve sonrasmda bu artık "te- rör" olarak ortaya konuldu. Bence bu kavram yerine oturmuyor. siyaset bilimine baktığınız zaman bir bireysel. bir de kıtlesel terör var. Kızıl Tugaylar, Baader Meinhoff hareketleri bireysel terördür. Ama (Kuzey Irlanda'dakı) IRA hareketi bireysel terör değil, kitle- sel bir harekettir. - Bu bağlamda PKK hareketine ne diyebiliriz? TÖRE - PKK hareketini salt terör olarak suçlamak çok kolay. Bugün İçişleri Bakanımız. ya da Cumhurbaşkanımız, "Dağdaki 5-10 bin silahlı eşkıyaya bu devlet teslim olmaz". diyor. Ama bu 5-10 bin kişi büyuk rakam. Yani 12 Mart'ta bizimkı gibi 40 adamın ışi değil. Bu söyledikleri rakam bir tümen eder. Üstelik mobil. Buna terör dediğiniz zaman hareketin önemmi tanımlamıyor. - Bunun kaynaklan nedir? TÖRE - Kürt meselesinde devletin en büyük zaafı şu: Bu olayın eninde sonunda patlayacağı belliydi. Bu PKK olmasa başka bir şey olacaktı. Çünkü Türkiye. dünyada soğuk savaşm maliyetini en yüksek ödemiş olan ülkelerden birisi. Türkiye, jeopolitik ve coğraf- ya acısından dünyanın en hassas bölgesinde. Eskiden Batı ülkeleri Türkiye'de ıstikrar ıstedıkleri ıçın Kürt meselesi ortaya çıkmamıştı, ama bu ülkelerin hükümetlen ve gizli senislerinde de gündemden düşmemıştı. ABD Dışişlen BakanlığYnın "Foreign Affa- ırs" adlı dergısinde yayımlan- mış bir yaa elıme geçti. Yazıda Iran. Irak ve Türkiye'- deki Kürt isyanlannın genel bir anabzini yapmışlar. "Son 70 yılda Ortadoğu'da Kürt hareketinin üç merkezı olmuş. Biri Beyrut, birisi Irak Komü- nist Partisi. biri de tran'da bir bölgede", dıyor. Daha sonra da ^Türkiye'deki iki Kürt ıs- yanından söz ediyor. Batı bu konuda duyarlı. Soğuk savaş döneminde Türkiye'ye bölge- sel çıkar nedeniyle bu olayı bastırmak için fırsat vermiş- ler. Eski dergileri kanştınrken Ecevıt'ın bir demecine rast- ladım. "ABD Başkanı Carter ilk iktidara geldiğinde ondan bu meseleyi kaşımama güven- cpsini aldım " diyor. İnsan Güneydoğu'daki ola- ya basit terör olarak baka- maz. Ortada tarihsel bir olay var. Yüz yıüık süreç içinde olay basünlmış, geciktinlmiş. Haklı ya da haksız, sorunu çözme yoluna gidılmemiş. Devlet geçmişte toplumda vahşet uyguladı, birkaç ku- şağı yok ettı. Bugün Türkıye devletinin bu olaylan kucak- layamarnasırun nedenlerin- den birisi de bu. Bir zamanlar yok ettıği o yurtse\er kuşaklar bugün Tür'kıye'nin eksıkliği- dir. Mesut Yılmaz'ı alalım. Türkiye'de ne kadar siyasidir? Bu olaylara bakabilecek ne kadar siyasi deneyime sahip- tir? Getirmişsıniz. onu muha- lefetın başına koymuşsunuz. Ama Türkiye acısından hiç de yerinı doldurmuyor. Toplum bu şeİcilde örgütsüz hale getirildi. Örgütsüz toplum aynı zamanda uzlaşmasız toplumdur. Ve tabü soğuk savaş kalkınca Pandora'run kutusu açıldı. Bütün tarihi sınır iddialan ortayaatıldı. Bu arada biz de kaiktık Balkanlar'dan Çin Seddi'ne kadar tarihi haklar iddıa etmeye kalkışuk. Yanlışlar arka arkaya geliyor. Bırilen bu ülkeye ihanet etti. ama bu birileri bizler değiliz. Bu noktada Kürt meselesi ister istemez Türk devleti siyasetinin birinci maddesı olarak eündeme eeldi. Daha doğrusu zuhur etti. Çünkü PKK olmasaydı başka bir şey, MKK. ÇKK olurdu En yetkili devlet başkanbğı. hükümet başkanlığı yapmış insanlar. "Er- menilere saldıralım. Irak'a girelim. Suriye'yi yerle bir edelim". di- yorlar. Bunlar büyük ıddıalar. Yeni Envercilertüretilmeyeçalışıldı. Özünde baktığınız zaman yeni Envercilerin altmda başka büyük iddialar yatıyor. - Sıkıyönetim ilan edelim, idam cezalaruu yeniden hayata geçi- retim, gibi istekler de var. Bu olaylara karşı bütün bunlar çözüm ola- bilir ırû? TÖRE - Bu başlangıcın kazananı olmaz. Tarihte örneği yok. Bu daha derinleşirse biz 1919'un koşullanna geliriz. Sevr hayata girer. AT içinde girer. Kalkıyorsunuz, "Su vermem", dıyorsunuz. Bütün dünyadaki medyaya bakıyorsunuz, "Türkiye. su vermem, dedi". diye yayın yapıyor. Herkes bir yerlere çekmeye başladı ve Türkıye'de şu anda tam bır kaos var. Olayın ihalesı de Genelkurmay'ın üzerine bırakıldı. Sanınm Genelkunnay. tarihinin en sıkıntılı dönemini yaşıyordur. Son olayda gördüğümüz gibi bütün sivil güçler, siyasi partiler de. "Bu işin üstesinden niye gelinemıyor?" diye bağınyor. Genelkurmay'ın ardına sığınıyorlar. - Sizce siyasi çözüme gitmeyanhsı olangüçler var rm? TÖRE - Öyle güçler ortada yok. Öncelikle PKK olayını tek başı- na bir olay olarak görmüyoruz. İş öylesine şirazesinden çıktı ki. her şey birbirine kanştı. Öteyandan Rusya bir darbeyaptı, tarihi nüfuz Tekçözüm demokratikleşıne Mesut Yılmaz, "PKK Meclis'te" dedi. Bunu duyduğum zaman kulaklanma inanamadım. Tepki olarak, "Bu adam konuşma özürlü" dedim. Öyleyse Genelkurmay'ın'TKK burada" diyerek gelip Millet Meclisi'nin kapısına dayanması lazım. alanlanna sahip çıktı. Kuzey Kafkasya'da sizin önünüzü kesti. Batı güvenük şemsiyesi altında soğuk savaş nedeniyle rehavete va- ran bir rahatlığımız vardı. Şimdi o da yok. - Türkiye'nin sizce bu aşamada neyapmasıgerek? TÖRE - Bir hükümet kunıldu. Bence bu, Türkiye için önemli ta- rihi bir adımdı. 12 Eylül'le birbkte toplum örgütlü yapısını kaybet- ti. Bir toplum örgütsüz olunca o toplumda uzlaşma olanağı yoktur. Bu noktada bu hükumetle bır şeyler yapılabilirdi, toplum demok- ratikleşürilebilirdi. İçuzlaşmalarsağlanabilirdi Türkıye'deki Kürt realitesine bakalım. Kürtler bizim toplumda ıkinci sıruf vatandaş değil. Böyle bir şey yok. Ünıversıtede kürsü başkanlığı, genel mü- dürlük, bakanlık, hatta cumhurbaşkanlığı yapan Kürt var. Kürt- ler. Türkıye mozaığı içinde herkes kadar eşıttır. Güneydoğu'daki durum ise farklı. Bence Cumhuriyet hükümet- leri, tarihi nedenlerden o bölgeyi çok amaçb olarak geri bı- raktırmıştır. Dersım ve Şeyh Sait ısyanlan nedeniyle Kürt aydınlan Kemalistlerle karşı karşıya gelmişlerdir. Kemalistler de ister iste- mez o bölgedeki feodal toprak ağalanyla ittifak yolunu seçmişler- dır. O ıttıfak nedeniyle bolgedekı köylünün toprak sahibı yapı- lması da ertelenmiştir. Bu, o bölgeyle sınırlı bir olay. Ama genelde baktığımız zaman, süreç içinde. Kürt entelijansiyasının. toprak ağalannın çocuklan, Türkiye'de çok kilit yerlere gelmişlerdir. - Ama bu söyledikleriniz bölgede yasamıyorlar... TÖRE - Evet. Ama bence daha vahim olan bir olay var. Tür- kiye'nin yapısı çok anakronik (çağ dışı). Bizim dönemimizde üni- versitede okuyan Kürt gençlerinin hepsi mıUiyetçiydı. Ama bü^yük bir kısmı TİP'te (Türkiye tşçi Partisi). Dev-Genç'teydi. Ve^Barza- ni'nin Irak'ia savaşında bu Kürt gençlerinden bir teki bile, evrensel Kürt meselesıdir, deyip gidip o saflarda savaşmadı. Onun yerine bizlerle birbkte 6. Füo'ya karşı çıktılar, demokratik üniversite yü- rüyüşlerinde, direnişlerinde bizlerle birlikte oldular. Misak-i Milli içinde ne kadar ulusal dava varsa hepsinde bizlerle birlikte oldular. Bunlann babalan KDP'bdir (Kürdistan Demokrat Partisi). Ama bu gençler Türkiye insanı olarak bizim yanımızda yer aldı- lar. Ama biz bu insanlan. bugün toplumda bu meseleyi çözecek noktalara taşıyacak örgütlü yapıyı tanımadık Bunun yerine Güney- doğu'nun yoksul Kürt çocuklan bu kimliğı abp bayrak edindiler; şu anda da savaşıyorlar. Bu durum. 12 Eylül'ün Türk toplumuna yaptığı bir ihanettir. Bir Kemal Burkay olayı var. Bugün birçok Kürt arkadaşımla konuşuyorum. Kafa yapısı olarak hiç biri PKK'ya değil, Kemal Bur- kay'a yakın. Bu ülkenin sorun- lannı birbkte çözebileceğimize ma- nan insanlar. Ayjıhktan yana de- ğıller. Ama Türkiye. bunlann önünü kesti. Bunlann Türk toplu- mundaki söz hakkını kaybettirdi. 12 Eylül, bölge halkını taciz etti. Diyarbakır Cezaevı olayı ortada. Ben o sırada Malatya Cezaevi'n- de. sonra da Afyon Cezaevı'n- deydim. Diyarbakır Cezaevi'n- den gelip de aklını kaybetmemiş bir tek Kürt çocuğu yoktu. Bugün PKK'nın en önemb propaganda sloganı. "Diyarbakır'ı unut- mayın", oldu. - Sizce çözüm nedir? TÖRE - Mesele önce terörii çö- zelim, sonra Kürt meselesıni çöze- riz, değil artık. Bu noktada yapıla- cak başka şeyler var. Olaylar de- vam eder. IRA'yi alın. Yüz yıldır sürüyor eylemleri. İspanya'da ETA yeni yeni. toplumsal uzlaş- malaria kendi rayına oturmaya başladı. Çözüm. toplumu bir an önce demokratikleştirmek ve ör- gütlü hale getirmektir. Süleyman Demirel'in ağzıyla söyleyelim: "Maazallah bu olaylar Batı'ya sıçrarsa..." Bugün o provalar başladı bile. Erzurum'da. Akhisar'da, Bor'da. Marma- ns'te birkaç olay oldu. Devletin içinde ise bir anlayış bütünlüğü yok. Kimin neyi manipüle edeceği de meçhul. Biz geçmişte yaşadık. bibyorum. Bunun önüne geçmenin tek yolu demokratik yasalan bir an önce çıkartmak. Dünya yeni bir bunahm dönemine girse Sevr önümüze gerçek yapısıyla getirilir. İki yıldır Meclısin du- rumuna bakın. Bana göre Türkiye'nin en zayıf parlamentosu. - Şöyle birgörüf var: PKK senaryosunu tezgahlayan büyük ölçüde ABD'dir. ABD, Türkiye'de bu örgünün bozulmasına şu aşamada kendi çıkarlan için izin vermez— TÖRE - Ben buna katılmıyorum. Bu daha çok Sayın Ecevit'in ağırlıklı söylemi: "Bunlar yabancı gizli servislerin örgütlediği olay- lardır". Aynı şeyleri biz soğuk savaş döneminde birçok ülkede de- falarca gördük. Gizli servislerin, yabancı diplomasinin meydana gelen olaylarda mutlaka parmağı vardır. Özellikle petrol yollannın kesiştiği bir yerde bu parmak fevkindedir. Ama bir şey atlanıyor. Bölge beş parçalı. Gizli servislerin Türkiye'yi yıkmak için özel plan yaptıklan gibi yorum yapmak çok komik olur. - Buna karşı Mechs 'tekisiyasilerimiz neyapıyorlar sizce? TÖRE - Ana muhalefetin başı Mesut Yılmaz. "PKK Meclis'te" dedi. Bunu duyduğum zaman kulaklanma inanamadım. Tepki olarak, "Bu adam konuşma özürlü", dedim. Kendi yüce Meclisi'- ni, oradakı manipüle edilmiş. doğal tepkileri ağır basan bir ortama yem olarak atıyor. Bu ülkenin sonınunu bu şekilde nasıl çözeceksi- niz?O zaman Genelkurmay'a düşen bir görev var. "PKK burada", diyerek gelip Meclis'in kapısına dayanması laam. Böyle siyasi lider olmaz. Herhaide bu Türkiye'nin talihsızliği. 47 yaşında, yüzyılın en çalkantıb döneminin ıçinden gelmiş. İki defa bakanlık, bir kere baş- bakanbk yapmış. Kendi Mecbsi'ni yem olarak atıyor. Başbakan da başka bir şey yapıyor. "Suyu keseriz. Bekaa'ya kadar gireriz. Suri- ye'yi de. Bekaa'yı da vururuz". diyor. Bunlar olacak şeyler değil.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle