Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 30 EKİM1993 CUMARTESJ
10 EKONOMI
Merkez Bankası
Kvedistokhaı
darahyor
ANKARA
(ANKA)-Kredi sto-
ku, ekim ayının ilk
haftasında yaklaşık
4 trilyon lira daraldı.
Merkez Bankası
verilerinden alınan
bilgilere göre kredi
stoku 1-8 ekim gün-
leri arasındaki haftada 3 tril-
yon 869 milyar lira azalarak
314 milyon 757 milyar liraya
geriledi. Stoktaki daralmanın
tamamı Merkez Bankası'nın
doğrudan kredilerinden kay-
naklandı.
Merkez Bankası'nın kamu
kesimine kullandırdığı doğru-
dan krediler 5 trilyon 536 mil-
yar lira azalarak 51 trilyon 520
milyar liraya indi. Doğrudan
kredilerdeki azalmanın tümü
Hazine'nin Merkez BankasT-
ndan kullandığı kısa vadeli
avanstan 6 trilyon liraya yakın
geri ödeme yapmasından kay-
naklandı. Merkez Bankası
51.5 trilyon liralık kredilerin
38.9 trilyonunu kısa vadeli
avans yoluyla Hazine'ye, 12.3
trilyonunun TMO'ya. yak-
laşık 300 milyar lirasını da di-
ğer kamu kuruluşlanna kul-
landırdı.
Mevduat bankalannın
açtıklan kredilerdeki arüş ise
devam ediyor. Kredi stoku-
nun yüzde 77'sini oluşturan
mevduat bankalanrun kredi-
leri ekimin ilk haftasında bir
trilyon 348 milyar liralık artı-
şla 242 trilyon 778 milyar lira-
ya yükseldı. Bunun % trilyon
792 milyannı kamu, 135 tril-
yon 480 milyannı özel, 10 tril-
yon 506 milyar li-
rasını da yabancı
mevduat banka-
lanrun kredileri
oluşturdu. Bir
haftada, kamu ban-
kalanrun kredileri
337 milyar, özel
bankalann kredileri
de bir trilyon 126 milyar liralık
artış kaydetü. Yabancı banka-
lann kredileri ise 115 milyar
lira azaldı.
Kalkmma ve yatınm
bankalannın kredileri ise 319
milyar liralık artışla 20 trilyon
459 milyar liraya ulaştı. Bu
kredilerin 2 trilyon 697 mil-
yannı Eximbank, 17 trilyon
762 milyannı da diğer kalkın-
ma ve yatınm bankalan kul-
landırdı
Yılbaşından bu yana
Kredi stokunda, 8 ekim
itibanyla geçen yılın sonuna
göre 122 trilyon 676 milyar li-
ralık genişleme meydana gel-
di. Bunun 102 trilyon 351 mil-
yar lirası mevduat banka-
lannın kredilerinden kaynak-
landı. Bu dönemde, özel ban-
kalann kredileri 64 trilyon 788
milyar, kamu bankalannın
kredileri 32 trilyon 620 milyar,
yabancı bankalann kredileri
de 4 trilyon 943 milyar lira
arttı. Yılbaşına göre Merkez
Bankası'nın doğrudan kredi-
lerinde 14 trilyon 101 milyar,
kalkmma ve yatınm ban-
kalannın kredilerinde de 6 tril-
yon 224 milyar hralık artış ger-
çekleşti.
Bakan Daçe'den ORÜS acıklaması
ŞevketDemireVe
mttiyazvertnedik
ANKARA (ANKA) - Devlet
Bakanı Bekri Saın Daçe,
Orüs'e bağlı bazı işletmelerin
özelleştirilmesinde Cumhurbaş,-
kanı Söleyman DemireTin kar-
deşi Şevket Demirel'e imtiyaz
sağlanmadığını söyledi.
Devlet Bakanı Bekir Sami
Daçe, 1979yıhndaprojelendiri-
lerek Orman Üriinleri Kalkın-
dırma Fonu'nda fınanse edilip
Orûs'çe inşa edilen Şavşat ve
Ardanuç kereste fabrikalannın
1984 yılında tamamlandığını
söyledi
Daçe, Artvin ANAP Millet-
vekili Süteyman Hatinoğlu'nun
yazılı soru önergesinı yanıtlar-
ken bu tesislerin. inşa edildiği
bölgede orman köylülerinin ko-
operauT ve birliklerine borç-
landınlmak suretiyle devredil-
mcsinin öngörüldüğünü, ancak
tesisleri işletmek üzere devredı-
lecek kpoperatif buluna-
madığını söyl edi. Bu nedenle te-
sislerin 1992 yılına kadar atıl
durumda ölü yatınm olarak
kaldığını anlatan Daçe, bunun
üzerine 1992 yılında Orüs'e dev-
redilerek işletilmesinin ve özel-
leştirme statüsüne ahnmasının
Devlet Bakanı Daçe.
kararlaştınldığmı bildirdi.
özelleştirme kapsamına ab-
nan Orüs AŞ'nin Kamu Ortak-
lığı Idaresı'ne bağlı olduğunu ve
Orman Bakanlığı'na bağla-
namayacağını ifade eden Daçe,
bu tesislerle Artvin Sunta Levha
Fabrikası'nın ve ürünlerinin
saüşında Şevket Demirel'e "im-
tiyaz" sağlandığını iddiasının
doğru olmadığını belirterek.
"Fabrika 1965 >ılı Potonya tek-
DOJOÖSÎ ile kunılduğundan, satıl-
dığı takdirde aİKi bulacağı şüp-
helknr ve halen de taliplisi yok-
tur" dedi.
Hak-işten Karayalçın'a uyctrı
YemSanayave
SEK'ikaptırmayınANKARA (ANKA) - Hak- özelleştırilmeye çalışıldığını
tş, SHP Genel Başkanı ve
Başbakan Yardımcısı Murat
Karayalçm'dan Yem Sanayii
ile Türkiye Süt Endüstrisi Ku-
rumu'nun (TSEK) özelleştiril-
mesine karşı çıkmasını beklı-
yor. .
Hak-Iş Genel Eğiüm Sekre-
teri Salim Ushı, Yem Sanayii
ile SEK'e özelleştirilme süre-
cinde talip olduklannı hatır-
lattı. Uslu. bu girişimlerinin
Murat Karayalçın tarafından
"Ugmç" bulunduğunu ve
Karayalçın'm kendilerini tele-
fonla arayarak "bilgi aldığını"
söyledi. Sektörlerin kendileri-
ne verilmeyip. "haraç mezat"
anlatan Uslu, "özeUeştinneye
ilişkin kararı Karayalçın dışın-
daki tüm Yüksek Planlama
Kunılu üyeleri imzalamış, bir
tek onun imzası eksikmiş, biz
de kendisiyle göriişüp sürece
engel obnasını isteyeceğiz"
dedi.
Uslu, "Karayalcm'dan Yem
ve TSEK'i satın alacak şirket-
lere ilişkin dosyaları ince-
kmesini, ucuz verilmesinin
mantığını araştırmasını. kimle-
rin tetdif verdiğini irdelemesini
isteyeceğiz. Ulaşacağı sonuç-
lar, Sayın Karay alçın'ın
endişelenmesini de beraberinde
getirecek" diye konuştu.
MERKEZ BANKASI KURLARI zsEKinıms
lABDDolan
1 Alman Markı
1AvustralyaDolan
1 AvusturyaŞilını
1 Belçika Frangı
IDanimarkaKronu
IFınMarkkası
1 Fransız Frangı
1 HollandaFlorini
1 lsveçj<ronu
11sviçre Frangı
100ltalyanliretı
1 Japon Yeni
IKanadaDoları
1 Norveç Kronu
ISterlin
1 S.ArabistanRiyali
rivfc
12967.01
7729.96
8636.03
1097.27
356.29
1918.34
2241.14
221073
6872.86
1596.06
8752.63
797 87
119.35
9617.56
1769.88
1919118
345741
MT1?
12993.00
7745.45
8653.34
1099.47
357.00
1922.13
2245.63
2215.16
6886.63
1599.26
8770.17
799.47
11959
9637.22
1773.43
19229.64
346434
ffEKTİF
«u*
12954.04
7722.23
8506.49
1096.17
352.72
1899.16
2218.73
2208.52
6865.99
1580.10
8743.88
789.89
117.56
9760.29
1752.18
19171.99
SAHŞ
13031.98
7768.69
867930
1102.77
358.07
.1927.95
2252.37
2221.81
6907.29
1604.06
8796.48
801.87
119.95
9866.73
1778.75
19287.33
3474.73
BORSANOTLARI ABDURRAHMAN YILDIRIM
Tophane'ninkederive kaderi
remmuzda başlayan 1.5 ayhk
düşüş eğiliminin ardından 1.5
aylik >ükseliş dönemi geçiren
Borsa, girdiği düşüş eğiüminde
dördüncü haftayı dolduruyor. 5
ekimde 16.243 puanla en yüksek
düzeyine çıkan ÎMKB Bileşik Endeksi önce kar
realizasyonu amaçlı satışlarla düşmeye başladı.
Sonra ekonominin kötüye gittiği tartışması ve
terör olaylannın tırmanması ile siyasi
belirsizlilderin artması düşüş eğilimini devam
ettirdi. Buna döviz kurlanndaki hızlanma da
eklenince Borsa'daki düşüş üst üste 3 hafta
sürdü.
Borsa'yı etkileyen
koşullar varlığını
sürdürüyor. Terör
olaylannın
tırmanması,
iktidara karşı
güvensizliği ve
DYP Genel
Kongresi'ne ilişkin
belirsizliği
arttınyor.
Düşüşün
dördüncü
haftasında
Borsa,
Cumhuriyet
Bayramı
nedeniyle
sadece üçişgünü
açıktı. İlk ikı
günde düşüşünü
sürdüren Borsa,
haftanın son
günü olan Çar-
şamba günü ise
sıçradı. Endeks
bu sıçrayışı ile
iki günlük
düşüşü de telafi ederek dördüncü haftanın
kazançla kapanmasını sağladı. Salı günü 13.955
puana inen endeks. çarşamba günü 14.500'e
çıkarak haftayı yüzde 1.25 artışla kapadı.
Haftanın son günündeki bu toparlanmada.
endeksin üç haftalık düşüşü ve 16.243 puandan
gelerek 14 binin altına inmesi şüphesiz etkiliydi.
Ama asıl etkili olan, Cumhuriyet Bayramı ile 4
güne çıkan tatili repoda geçirmek isteyenlerin
salı günü satıp Borsa'dan çıkmalanydı. Bu
satışın parasını çarşamba günü alanlar repoya
bağlayıp tatileçıkıyordu.
Saücılar çekilınce piyasa çarşamba günü
alıcılara kaldı. Bu durumu alıalann bilmesi
korkusuzca mala gırmelenyle sonuçlandı.
Aynca alınan mallann bedelinin 4 gün sonra
ödenecek olması da senede girmeyi cazip kılı-
yordu.
Bu olumlu faktörlerle endeks, haftalardan sonra
ilk kez yüzde 3.91 oranında sıçrama yaptı.
Ya tatil sonrasında ne olacak?
Borsa'yı etkileyen koşullar varlığını sürdürüyor.
Terör olaylannın tırmanması, iktidara karşı
güvensizliği ve DYP Genel Kongresi'ne ilişkin
beürsizliği artünyor.
Döviz kurlanndaki hızlanmanın bu tempoyla
devam edeceği anlaşılıyor.
Bu durumda faızlerdeki düşüş de sona erebilir ve
hatta tersine dönerek yükselişe geçebilir.
Bunun yanında dış yatınm fonlannın gelmesi ve
ıçeride kamu bankalannın kuracağı fonlann
olumlu beklentileri henüz satın alınmış değıl.
Bu koşullarda Borsa. 13-16 bin arasında bir
süre dalgalanacağa banziyor.
Biz, Borsa'nın uzun vadeli yükeliş trendini
tamamlayabilmesi için en azından son birçıkış
yapacağmı tahmin ediyoruz. Ama bunun
zamanlamasını koşullar belirleyecek.
Bugünkü koşullar da biraz beklemeyi
gerektiriyor.
Eğer, bu çıkış olmayacaksa trend yanda
kesilmiş olacak. Bu da çok uzak bir ıhtimal gibi
geliyor bize.
SONUÇ- "Asdacak, adam suda boğulmaz."
Sermaye Piyasası
Demirerin
çifte
standardıCumhurbaşkanı Demirel, geçen hafta SPK
yönetıcilerine bir yazı göndererek Kurul'un
"teknik hüviyetinı kaybetmemesi" konusunda
yöneticileri uyardı. SPK'da bir süre önce
gerçekleştirilen görevden almalar ile Kurul'un
nitelikli üst yönetımı dağıulmış, "liyakat göz
önûnde bulundurulmamıştı."
Demirel bir süre önce de SPK başkan
yardımcılanndan Nermin Berki'nin
Emlakbankası yönetim kunılu üyesi olmasını
uygun bulmarruş ve atanmasıru imzalarnamıştı.
Demirel galiba SPK'nın herhangi bir KİT
olmadığını, teknik hizmet veren ve siyasetin
dışlanması gereken bir kurum olduğunu ancak
Cumhurbaşkanı olunca anladı.
Çünkü. SPK'daki yozlaşma asıl Demirerin son
başbakanhğı döneminde başladı. Tansu Çiller'e
bağlı olan Kurul'a o zaman siyasi atamalar
yapılmıştı, sermaye piyasasında yetkin
olmayanlar Kurul'a danışman olarak
atanmışlardı. Ve SPK'da 'danışan
danışmanlar' dönemi başlamıştı.
Ama Demirel bununla da yetinmedi. Ziraat
Bankası'nın faiz oranlanru yükseltmemesi için
zirai kredilere karşılık VDMK çıkartılması
isteği karşısında SPK yöneticilerini çağırdı.
VDMK tebliğini bir gecede değişürtti.
Daha sonra direkt kendisi ile ilgili olmasa bile
Cukurova tlektrik'in Uzanlar tarafından ele
geçirilişi sırasında SPK'nın vekaletle oy
toplamayi düzenleyen tebliğı yine Demirerin
bakanı tarafından 35 gün süreyle
imzalanmamıştı. Ve bu sırada Uzanlar vekalet
oylannın da yardımıyla Cukurova Elektrik'i ele
geçırmişlerdi.
Şimdi aynı Demirel, Cumhurbaşkanı
olduğunda farklı tutum takınabiliyor.
Günah mı çıkartıyor dersiniz...
Dünya Bankası ve DPTnin 'kapatalım' dediği fabrika halkın ekmek kapısı
9
tarbştnasıçıkmazda
İLKtNAYDCN
Karabük halkı bugün ilçelerindeki
fabrikanın kapatılmaması için yürü-
yecek. Resmi kayıtlann 107 bin gös-
terdiği yaklaşık 200 bin nüfuslu Kara-
bük ilçesi son iki gündür de Dünya
Bankası ve DPTnin "kapatüsm" öne-
risinde bulunduğu Karabük Demir
Celik Fabrikalan'nı (Kardemir) ko-
nusuyor.
Ozçelik-tş tarafından düzenlenen
ve Kardemir işçi lokalinde yapılan
"Özelleştirme ve Altematif Çözümter"
konulu toplantıda konuşan sendıkaa-
lar, politikacılar ve bilim adamlannm
söyledikleri özetleşöyle:
Metin Türker (Ozçdik-İş Sendikası
Başkanı): "Kardemir. Türk sanayii
için adeta bir okul olmuştur. Şimdı bu
okul zarar ediyor, devlete yük oluyor
diye kapatılmak isteniyor. Bunu di-
yenler ^lan söylemektedir. Kim ne
derse desin son on yılda devletı temsil
eden hükümetler Türkiye Demir Ce-
lik İşletmelen'ne yük olmuştur. Tüm
gerçeklere rağmen Kardemir özelleşti-
nlirse. küçültülürse veya kapatılırsa
Kardemir'e, Karabük'e ve göre halkı-
na haksızlık olur. Siyasi iktidar Kara-
bük'ü il mi yapacak, çöl mü yapacak
merakla bekliyoruz. Siyasi iktidara
açık bono veriyofuz. Karabük'ü kur-
tarmaya biz hazınz siz de hazırsanız
buyrun masaya."
Necati Çetik (Hak-lş Başkanı): Bir
taraftan Lice'yı. Şırnak'ı kurtarmaya
çalışırken Karabük'ü, TTK'yı kapatı-
rsanız doğacak sonuçlan düşünün.
Hak-fş ve Ozçelik-tş Karabük'ün ka-
paUİmasına izin vermeyecektir. Dün
ANAP'ın yaptığı, KİT'leri arpalık
olarak kullanmayı. bugünkü iktidar
da yapmıştır.
KİT'ler enflasyon ve bütçe açıklan-
nın nedeni değıldir. Cözüm için vergi
vermeyen sülükleri affetmeyeceksiniz.
Adam gibi vergi toplayacaksıruz.
Bunlar yapılmıyor. KÎTler özelleşti-
rilmeye çalışılıyor. Biz sermayeye di-
yet borcu olmayan iktidarlar anyo-
ruz.
Nami Çağın (SHP tstanbul Miliet-
vekili): Hükümet içinde muhalefet
temsil etmeye çalışıcağım. Ulaştırma
Bakanı ve Başbakan Pl'l'nin T'sini
özelleştirmek için direnişlerini sürdü-
receklerini söylediler. Biz de koalisyon
Ozelleştirmeye
leasing'modeli
SAMtHAZMİEZER
bozma adına direnişimizi sürdürece-
ğiz. Anayasa Mahkemesi, tarihinde
ilk kez yürütmeyi durdurma karan
aldı. Burada toplumsal bir tepki
vardır. Başbakan bunu gözardı ede-
mez.
Ahmet Derin (RP Kütahya Millet-
veküi) Kardemir'e kontinı kütük ma-
kinesi yapılmasına tzmir ve İstanbullu
işadamlannın refahının bozulmaması
için izin vermezler. DDY. Etibank,
PTT gibi stratejik KİT'ler satılamaz.
Biz stratejik işletmeleri vakıf haline
getinp politikacılann oyuncağı ol-
maktan kurtaracağz.
Enis Türûneü (CHP PM üyesi):
1992 yılında kaçınlan vergilerin hepsi
toplansaydı, 1992 kamu açıklannın
tümü kapaülacaktı. Az kazanandan
az, çok kazanandan çok vergi al-
madığımız sürece devletin iki yakasını
bir araya getiremeyiz. 1993 yılında
219 trilyon liralık kamu açığı içinde
TDCİ'nin payı yüzde 2'dır. ıstenilen
kontini kütük yapıldığı takdirde Kar-
demir zarardan kurtulacaktır.
Şüıasi Altuıer (D\ P Zonguidak
MiUetvekfli) Karabük kapatılmaya-
caktır. Özelleştirme kapsamında Kar-
demir'in fıilen özelleştirilmesi müm-
kün değil. Cûnkü alıcı yok. Bedava
versek de alan olmaz. Cünkü tazminat
tutan 1.5 trilyon lira eder. Kapatıl-
ması söz konusu değildir. Öyle olsa
1994 yılı bütçesınde 200 milyar lira
aynlmıştır.
Doç. Dr. Sencer İmer (eski TDCİ
Genei Md.): Şu andakı sıkıntılar bu-
günün değil. birikmiş sıkınülardır. Bu
sıkıntıyı sadece Karabük'te de değil
tüm KİT'lerde görüyoruz. Karde-
mir'de cironun arttınlması.yeni ürün-
lere geçilmesi ve yatınm yapılması
laam. 1994 için aynlan paranın 200
milyar lira olduğu söylendi. Bu konti-
ni kütük makinesi, maliyetinın beşte
biridir. Yatınm için niyet gereklıdir.
Bizde laf olarak niyet var uygulama
yok.
Prof. Dr. tzzettin önder (tÜ Öğretim
Üyesi): Yabancı sermaye nıçin Türki-
ye gibi az gelişmiş ülketere gebnek isti-
yor? Cünkü kendi ülkesinde işçi ör-
gütlü, halk bilinçli, vergi devleti var.
Gereğinden fazla kar elde edemiyor.
Onun için Türkiye'yi gelip burdan
kaynak aktarmak istiyor.
Prof. Dr. Halil Sonaslan: (TOBB
Damşmanı): Türkıve'de özelleştirme
sonucunda doğacak özel sektör tekeli
devlet tekelinden daha tehlikelidir.
PTTnin Tsinde yüzde 49'undan faz-
lası tekele götürür. Özelleştirme için
önce altyapı çalışmalannın yapılması
gerekir.
Prof. Dr. Fıkret Başkaya: Bugün
"Pavlov'un köpekleri" gıbı KİT denıl-
dı mı şartlanmış bir şekilde "Zarar
eder". "Enflasyonun nedenidir", "Dev-
lete yüktür" şeklinde konuşuluyor.
Özelleştirme uluslararası sermayenin
çok net saldınsıdır. KİT'ler KİT oldu-
ğu için zarar etmez. ANAP dönemin-
de olduğu gibi gözden çıkanr, yatınm
yapmazsanız zarar eder. Özelleştirme
için kamuoyu oluşturulmuş fakat sen-
dikalar üzerlerine düşeni yapmamı-
şlardır.
ADANA - Cukurova Üniversitesi İktisadi
ve fdari Bibmler Fakültesi öğretim üyesi Prof.
Nejat Erk, özelleştirilmesi planan KİTlerin
malvarbğının çok büyük boyııtlarda olduğu-
nu. özel sektörün gücünün bunlan almaya yet-
meyeceğini belirterek leasing denilen fınansal r
kiralama yönteminin özelleştirmede kullanıla-
bileceğini söyledi. Prof. Erk, Türkiye'de özel-
leştinnenin yasal çerçevesirun bir an önce oluş-
turulması gerektiğini de bildirdi.
Özel sektörün KİT'leri satın almasının tek-
nik anlamda mümkün olmadığını kaydeden
Prof. Dr. Nejat Erk. "Leasingle KtTTeıin parti
parri özeDeştirilmesi söz konusu olacaktır.
KİTlerin kendileri. işletmeleri başka kunıluşla-
ra, yönetim dahil bu yöntemle kiraya verecektir.
Sistem gereği mülkiyet. bdli bir süre sonunda
özel kuruluşa gececek, böylece sağlıklı özelieş-
tirme mümkün olacaktır" dedi. Leasıngin te-
kelleşmenin de önüne geçeceğini bildiren Prof.
Erk şunlan söyledi
"Özelleştirmede kaynak tsrafını önlemek asd
amaç olmalı. TekeUeşmenin önlenmesi ve kay-
naklann en iyi şekilde degerlendirilmesi bu yön-
temle mümkün olur. Herhangi bir KİTe ait her
fabrikaya bulunduğu yörenin fırması leasingle
talip olur ve böylece kamu «srafmdan kaçı-
mrken. özel tekeUerin oluşnusı da engellenir.
Parti parti finansal kiralama yoluna gidümesi,
özeUeştirme için gerek duyulan paranın küçül-
mesine neden olur, böylece yabancı sermayeye
gereksinim duyulmayabflir ve ulusal nitelik ko-
runabilir."
"Yasal çerçeve şart"
Türkiye'de özelleştirme ile ilgili en ufak bir
stratejik düzenleme bulunmadığını, uygula-
manın bir tür "deneme-yambna" yöntemiyle
yapıldığını öne Süren Prof. Nejat Erk şöyle ko-
nuştu:
"örneğin ABD'de Federal Ticaret Komfeyo-
nu. berhangi bir üründe toplam pazann yüzde
65^ten fazlasını ilk 4 fırma paylaşırsa, anti-tröst
yasalar gereği devreye girer ve 'hisselerin fazla
kısmını kamuya açın' der. Bizde böyle düzenle-
meler yok. O zaman her türiü yanlışlık ortaya
çıkabilir. Nitekim çimentonun özelleştirilmesin-
de böyle bir dunım yaşandı. Batı ile aramızdaki
fark, bizde bu konuda şeffaflık bulunmaması.
Sistem kendi içinde çarpıtıldı. Doğru bir mantığı
yok. ÖzelleşOrmenin bir anayasası olmalı. dü-
zenleme buna göre yapdmalı. O zaman kanun
hükmünde kararnamelere de gerek kalmaz. Ön-
cdikler secilecek. mantık konulacak, uygulama
o cerçevede yapdacak. Başarı için bu şart."
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Atasoy, uygulamanın 'devir yoluyla' yapılmayacağını açıkladı:
'Elektrikte dağıtuııtümüyle özeDeştirilecek9
Veysd Atasoy.
ANKARA (AA) - Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Veysel Atasoy,
elektrik dağıtımının özel sektöre devri
yerine. dağıtım kurumunun altında
yer alacak bölgesel şirketleri tamamen
özelleştireceklerini açıkladı.
Atasoy. bu konuda "Yürürlükteki
3096 saydı kamına göre elektrik dağı-
tım şirketinin görev alanlarının özel
sektöre terk edilmesi yerine, tamamen
özeUeştiriyonız. İsteyen özel sektör ge-
Br. istedtği bölgede elektrik dağıtınıına
talip olur. Alty apısıyla, her şey iyle satın
alır \e elektrik dağıtımı yapariilir" dedi.
Bakan Atasoy. KİTİer konulu top-
lantıda yaptığı konuşmada. enerji sek-
töründe birtakım önemli "yapısal de-
ğjşüdik" çalışmalan içinde oldukla-
nnı, söz konusu düzenlemelerle daha
rasyonel çalışmayı hedeflediklenni bil-
dirdi. Bu kapsamda, isteyen özel sek-
töre yap-işlet-devret modeü yanında.
kendi işleteceği santralı yapma imkanı
tanınacağını da açıklayan Bakan Ata-
soy şöyle konuştu:
"Yap-islet-devret modeli hala geçer-
li. Ama bu bir özelleştirme tekniği değil-
dir. Bugün hükümetimiz tarafından bir
ileri adım daha atılrmştır. Bu tesislerin
(baraj, santral) satdması, özelleştiril-
mesi imkan dahiline getirildi. Şimdi y a-
pacağımıuz çaltşmalarla daha önce im-
tiyaz verilmişşirketlerin yapabildiği ba-
raj inşaatı, santral yapımı gibi inşaat-
lann biitün özel sektöre açılması yönün-
deçalışma yapmaktayız. Bundan böyle
isteyen sadece yap-işlet-devret ile değil,
kendi işleteceği elektrik santralını da
yapacaktır. Bununla ilgili çalrşmalan
tamamlamaya çalışıyonız."
Bakan Atasoy, enerji alanındaki bir
başka yapısal değişikliğin de demir-
çelık endüstrisinde yaşandığını vurgu-
ladı.
Türkiye Demir Çelik tşletmeleri
(TDÇİ) bünyesinde yeni bir organi-
zasyona gidildiğini. Hekimhan-Div-
riği müesseselerinin bağlı bir ortakhk
haline getirildiğini anlatan Bakan şöy-
le devam etti:
"Aynca İskenderun ayxı, Karabük
ayn bir bağlı ortaklık haline getirildi.
Sonucta, daha önce kendisine bağlı
olan Gerkonsan ile birlikte, 4 bağlı or-
taklığı bünyesinde taşıyan TDÇI, bir
nevi çelik holdingi haline geldi. Burada
İskenderun Demir-Celik tşletmeleri
kısa zamanda özelleştirme kapsamına
alınacak. Karabük'te ise birtakım ya-
pısal somnlar var."
Bakan Atasoy, TEK'in üretim-ile-
tim kurumu ve dağıüm kurumu ola-
rak ikiye bölünmesiyle, "Yeni bir
Krrieşmeye gidildiği" yolundaki eleş-
tirileri de yanıtladı.
İkiye bölünme dolayısıyla yeni bir
kaynak. yeni bir istihdam yaratılmadı-
ğına dikkati çeken Bakan, iki ayn mü-
essese halinde oluşacak yapısallaşma
sonrası dağıtım kurumu altında bölge-
sel şirketler kurmak suretiyle hizmetin
rasyonel hale gitirilmesinin amaç-
landığını belirterek şunlan söyledi:
"Özelleştirilsin veya özelleştirilme-
sin, vatandaşm devletle bir elektrik alış-
verişi vardır. İster sanayici olsun. ister
evinile elektrik kullanan tüketici olsun.
O halde bu işJemlerin en düzgün, en dü-
zenli şekilde olması gerekmektedir.
Yapılan işlem de budur."