27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19OCAK1993SALI CUMHURİYET SAYFA YURTHABERLERÎ 13 Üççocuk yuvadan kaçtı • ERZURUM(AA)- Erzurum Ncne Hatun Çocuk Yuvası'ndan 12-13 yaşlannda üççocuğun kaçuğı bildirildi. Adnan Gül. Hakan Aktaş ve Mustafa Çayırh adh çocuklann önceki gün akşam saaüerinde yuvadan çıküğı ve dönmedıği belirtildi. Yuva yönetimi çocuklann bulunması için Emniyet Müdürlüğü'ne başvuruda bulunduklannı söylerken, •mniyet müdürlüğü yetkililen de çocuklann eşgallerinin belirlendığini ve bulunmalan ıçın ekiplerin hareketegeçtiğını kaydetuler Barış Ormanı dûzenlemesi • BURSA(AA)-Uludağ'ın yamaçlannda yer alan Zeyniler bölgesinde yol açma çalışmalan sırasında tahrip edilen bölgenın "Banş Ormanı" olarak düzenlenmesi ıstendi. Güney Marmara Doğal ve Kültürel Çevreyi Koruma Derneği (GÜMÇED) Genel Sekreten Adnan Önünnen. bölgede üç villa yapılması içın yol açıhrken ağaçlann kesıldiğıni ve yeniden ağaçlandınlarak "Banş Ormanı'" kunılması için Orman Bölge Müdürlüğü'ne başvurduklannı söyledi. FabPikalardan arıtma tesisi • KESTEL (AA)- Bursa'nın Kestel ilçesinde kurulu 14 fabrikarun kaülımıyla antma «esisi yapünlıyor. Kestel Belediye Başkanı Mehmet Erol, 4 milyar liraya mal olacak tesısın arsasının belediye tarafından verildiğini, fabrikalar tarafından da yapünlacağını söyledi. Erol, antma tesisinin devreye gırmesiyle büiikte ovanın pis sulardan kurtulacağını belırtti. Çöpsorununa son •TRABZON(AA)- Trabzon Belediye Başkanı Atay Aktuğ, kentte sahilin kirlenmesine en büyük etken olan çöp sorununun çözümlendiğini belirterek, sahile çöp dökülmeyecek" dedı. Aktuğ, Trabzon'a 10 kilometre uzakhktaki Çukurçayır köyünde çöp imha sahasının alt yapı çalışmalannın sürdürüldüğünü ve haziran ayında tamamlanacağını belirterek projeyi insan sağlığı ve çevre temizlığini göz önüne alarak hazırladıklannı söyledi. Kış doğuda etkili • Yurt Haberleri Senisi - Doğu Karadenız Bölgesi'nde üç gündür devam eden kar yağışı günlük yaşamı etkılerken, üç gün önce çığ dûşmesı sonucu ulaşıma kapanan Erzurum-Bingöl karayolu yeniden açıldı. Kar ve tipi nedeniyle Trabzon, Giresun, Rize. Artvin, Bayburt ve Gümüşhane'de 670 köy yolunun çevreyle bağlantısının kesik olduğu. enerji nakil hatlanndaki anzalar yüzünden çok sayıda köyeelektrik verilemediğı belirtildi. Bölgede kar kalınlığının 20 santime kadar ulaşuğı bildınldi. GAP'a kalifiye eleman • KİLİS (AA)- Türk-Alman Eğitim Merkezi (TAMEM), ikili mesleki eğitim sistemine bağlı olarak. Kilis Endüstri Meslek Lisesi bünyesinde, "Endüstriyel Elektronik ve Motorculuk" bölumleri açılacak. Projenin uygulayıası ve ekip başkanı \Volfrang Karpler. GAP'ın ihtiyaç duyduğu teknik personelin büyük bölürnünün Kilis'te yctiştirileceğini söyledi. Su taşkınında 2 işçi öldü •MURGUL (AA> Artvin'in Murgul ılcesi yakınlannda bulunan 'lidroelektrik santralinde meydana gelen bir anzayı gıderme çahşmalanna kaulan ikı işçi boğularak öldü. Murgul ilçesi yakınlanndakı Karaca Deresi üzerinde bulunan santrale su veren havuzda aşın soğuk nedeniyle buzlanma meydana geldiği ve Murgul Bakır İşletmeleri'nden gelen 10 kişilik ekıbin buzlan kırarak anzayı gidermeyeçalışması sırasında aniden meydana gelen su taşkınında Hasan Kaya(45)veAsım özdemir'in (40) boğularak öldüğü bildirildi. Çevreciler antma tesisi olmayan Divriği Madenleri konusunda yetkililen uyardı: DemirKeban'ı da kirletiyor• CaltıCavı'ndakikirliligin.30 i;*r*^Wi«1rI,Sİ.£afc ^^-AÛS* V p : " " -\k^-.\ olan aüklan Çalü Çkyı'na akıyor" diy<Çaltı Çayı'ndaki kirliliğin, 30 kilometre uzakhktaki Keban Barajı'nı da kullanılamaz hale getireceğindenendişe duyduklarmı belirten Divriği Belediye Başkanı Muharrem Yağbasan, "1988 yılında antma tesislerininyapımı müesseseye 2 milyar liraya mal oluyordu. Bugünkü birim fıyatlarla ise bu meblağ 10 milyara ulaşır'" dedi. HATtCE BtÇER Divnğı Madenlen Müessesesı programın- da bulunan, ancak he- nüz yapılmayan antma tesislen Çalü Çayı'nı, Çaltı Çayı da Keban'ı kirletmeyı sürdürüyor. Etrafında çıftlikle- Çaltı Ça> ının kirliğine önlem alınması yöre halkı tarafından isteniyor. rin, meyve. sebze ve gül bahçelerinin bu- lunduğu. hatta daha da öncelen ceylan- lann yaşadığı, balıklann tutulduğu Çaltı Çayı arük eskisı gibi berrak aka- Önlem şart mıyor. • — Divriği Madenleri Müessesesi'run de- mır cevherlerinde ve paletler tesislennde kullandığ Çaltı Çayı'nın eskı haline dö- nüştürülmesinı isteyen Dıvnğililer. Div- nğı Madenleri'run çevre konusunda ör- nek olmasıru beklediklerini söylediler. Divriği Belediye Başkanı Muharrem Yağbasan'ın, Çalü Çayı'nın arük kirle- tilmemesi için başta II Koordinasyon Kurulu toplanulan olmak üzere her fır- satta dile getirdiği antma tesislerinin yapılması isteğı sonuçsuz kahrken. Fı- rat Irmağı'nın bir kolu olan Çalü Çayı. tütn kirlibğiyle Keban'ı da etkiliyor. Antma tesislerinin yapılmasına iliş- kin Divriği-Sıvas, Sıvas-Ankara arasın- da bırçok kez yazışmalar yapıldığı halde bir sonuca ulaşılamadı. Günlük palet üretımi hiç durmayan Divnği Demır Madenleri her üretimde çayın biraz daha kirlenmesine yol açı- yor. Arük kullanılamaz hale gelen Çaltı Çayı'na önlem alınması içın Divriği Ta- biat Varlıklannı Koruma ve Sosyal Yardımlaşma Derneği de çalışmalannı sürdürüyor. Ancak onlar da henüz olumlu bir ge- hşme sağlayamadılar. Divriği Tabiat Varhklannı Koruma ve Sosyal Yardı- mlaşma Derneği Başkanı Hasip Uras, "Divriği ılçesinin 5 kilometre kuzey- baüsındaki DemirdağVndan yılda orta- lama 2 milyon 400 bin ton yüzde 2.5 kü- kürtdioksıt ile yüzde 1.2 kükürt ve yüz- de 53 demir içeren cevher, Divriği istas- yonunda kınlıp öğütüldükten sonra yıkanıp konsantre palet ve kükürtsüz cevher üreten fabrikarun günde 500 ton 'diye konuştu. Dernek Başkanı Uras, kirliliğin Ke- ban Barajı'na kadar ulaştığını vurgu- layarak bu duruma bir an önce önlem alınması gereküğini söyledi. Divriğililer ise, "Çalü Çayı arük su göriinümünden çıkmış, kirli ve çamurlu bir akar haline gelmişür. Biriken balçık yüzünden, artık çayın kenan yürüne- mez hale geldiği gıbi yabani ot bıle bit- mfyor" diye konuştular. Demir madeni- nin ülke ekonomisine büyük katkılan olduğunu bildiklerini söyleyen ilçe hal- kı, meyve ve sebzeleri, yeşillıği ile ünlü Divriğj'nin eski sağlıklı haline dönüş- mesi için yetkililerden yardım bekledik- lerini dile getirdiler. Çalü Çayı'ndaki kirliliğin, 30 kilo- metre uzakhktaki Keban Barajfnı da etkileyerek bir süre sonra barajı da kul- lanılamaz hale getireceğinden endişe duyduklannı belirten Divriği Belediye Başkanı Muharrem Yağbasan şunlan söyledi: "1988 yılında antma tesislerinin yapımı müesseseye 2 milyar liraya mal oluyordu. Bugünkü birim fıyatlarla ise bumeblağ 10 milyara ulaşır". Öte yandan Dıvriğj Madenleri Mües- sesesi'nin zarar eder durumda olduğu belirtildi. Çalü Çayı'nın kirletilmemesi için yapılacak antma tesisleri konusun- da görüşlerinı almak istediğımiz Divriği Maden Müessesesi yetkililen ise görüş- me isteğimizı kabul etmeyerek açıklama yapmaktan kaçmdılar. ÇtVRİL'DE TEST YAYIM YAPIYOR Deneme-yanılma televizyonu ÖMER YURTSEVEN Özel radyo televizyon fur- yasının ya- şandığı Denız- li'de ilçe tele- vizyonu da ku- ruldu. Çivril'- de ÇRT adıyla faaliyete başlayan televizyonun test yayınlannm 5 kasaba ve 41 köyde siyah beyaz olarak izlenebildiği öğrenildi. Çiv- fil televizyo- y y hayatına baş- lamasıvla De- nizli'deki özel televızyon- lann sayısı 4'e yükseldi. 15 bin nüfuslu il- ^ ^ _ ^ ^ _ _ ^ çede 4 esnafın biraraya gelerek kurduğu Çivril televizyonu saat 18.00 ile 20.00 arasında test yayını yapıyor. Programlarda daha çok yöresel konular işleniyor. ÇRT'nın ku- rucu ortağı ve yayın yönetmenı Mehmet Nokay, 2 saatlik yayın süresince videoya kaydettikleri görüntüleri verdiklerini belirti- yor. Nokay'ın ifadesine göre bu yayınlar kaymakamın köy gezi- lerinden, ilçenin sorunlanna ve çeşitli sosyal etkmliklere kadar uzanan konulan kapsıyor. Bu arada Çivril ve yöresindeki esnafın reklamlanna da yer ve- riliyor. Şu anda personel ve tek- nik yönden birçok eksiği bulu- nan Çivnl televizyonunun ilen- de yayın ağını Denizli'ye kadar genışletmeyi ve radyo yayı- nlanna da geçmeyi planladığı belirtiliyor. ÇRT'nin ortağı ve yayın yönetmeni Mehmet No- kay, "'Kentlerde radyo televiz- yon kurulu- yor da ilçeler- de neden ku- rulmasın" dü- şüncesiyle kolten stvatiı* klannı ve vayıncıhğa başladıklannı anlaüyor. Te- levizyon yayıncılığı konusunda deneyimleri olup olmadığı şeklındeki soru- muza Nokay, "Hiç birimizm yok. Ancak ben yıllardır elekt- ronik konusuyla ilgileniyorum. Yayınlann nasıl yapıldığı konusunda biraz bilgi ıop- ladım. Yayıncılığı yaşayarak öğreneceğız. Şu anda kameray- la çektiğimız video araalığıyla paket program yapıyoruz. Bir- kaç ay sonra radyo yayınlanna başlayacağız. Bu ış bizim için daha kolay olacak.- ÇRT'niıortağıve yaymcjsı MehmetNokay, "YaymaUiıyaşayapafc . ö9reneceğiz.ŞBan4a kameraylaçekflğimiz vMeoaracılığıylapaket program yapıyonız" iiye konuştu. Jean: Havası hasta ediyor ERZLRUM(Cumhuriyet)- Jean ve naylon giysiler sağlıksız bulundu. Atatürİc Ünivprsitesi Tıp Fakültesi Anabüim Dalı Başkanı Prof. Dr. Arif özel, jean ve naylon giysilerin kış aylannda kas ve mantar hastalıklanna yol açüğını söyledi. Özel, "Kış aylannda jean, naylon, elyafve senteük giysiler ısıyı tutmayıp, terin vücuttan at'lmasjna engel oluyorlar. Bu da başta kas ve mantar hastalıklan olmak üzere bir dizi hastalığa yol açıyor" dedi. Ozellıkle kış aylanndajean ve naylon giysüerin tercih edilmemesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. ArifÖzel, "Kot ve naylon sıcağı tutmuyor. Havayı geçirgen olduğu için yazın teri aünaz, kışın ısı reglasyonunu ayarlamaz. Bu nedenle tercih edilmemeli. Naylon çorap, naylon ya da elyafb ayakkabı ayağı terlettiği için mantar ve egzama yapar" diye konuştu. Giyeceklerin sağlıkh olması gereküğini anlatan Prof. Dr. Özel. "Giysi alırken ucuz olmasına dikkat edildığj kadar kolay temizlenmesine, vücut ısısmı regüle etmesine (aynı düzeyde tutmasına) dikkat edilmeli. Naylon ve kot ısıyı tuünadığı için; naylon giysi terlemeyi önlediği ve terin dışan aülmasını engellediği için zararh" dedi. Stockholm'da yapılacak uluslararası toplantıya sendikacılar tanıtım broşürleriyle gittiler Sendikalar tıırizm taıutuıu için atakta LATtF SANSÜR Ülkemızde yasallığı tartışılan memur sendikalan. uluslararası platformla- rda Türkiye'nin tanıtımı için yoğun çaba harayor. Stockholm'de yann yapılacak olan Uluslararası Memur Sendikalan Toplanüsı'nda Türkiye'ye sendika üyelerinin gönderilmeşi için girişimler yapmış olan Eğitim-İş Genel Sekreten Erdal Çalh ile Genel Sağlık İş Sendikası Genel Başkanı Bülent Ilgaz turizmcilerden yardım istedi. Dünyadaki eğitımcılenn turizm potansiyelini Türkiye'ye yönlendirmek için tanıtımın önem taşıdığını belirten Eğıtim-İş Sendikası Genel Sekreteri Çallı, "Yann yapılacak toplanüda birleşecek olan ikı örgütün toplam 30 milyon üyesı var. Biz de bu toplantıda üye olacağız. Her ıki sendikanın üyelerine ulaşünlan bir milyon tirajL yayın organında turizm açısından ülkemızın tanıümı içın teklıf götürdük, uygun görüldü. Hiçbir ücret ödemeyeceğımiz bu tanıtım için Turizm BakanhğYndan yardım istedik. Tanıtıma 70 milyar ayıran bakanlık, bu talebimize olumsuz yanıt verdi" diyerek bakardığın ilgisizlıjğinden yakındı. Uluslararası Hür Oğretmenler Sendikası ile Avrupa Öğretmenler Komıtesı üyelerinin ülkemıze yapacaklan turistik gezıde Eğitim-İş Sendikası güvencesı aradıklannı söyleyen Çallı, "Bu tanıüm sonucu ülkemize gelecek olan meslektaşlanmıza her aşamada yardımcı olmamız isteniyor. Sendika olarak acentacılık yapmamız mümkün değjl. Ancak gelen gruplara tunzmin çeşitli kesimknni kapsayan teklifler götürüp onlara rehberlik hizmeti verebiliriz" şeklinde konuştu. Genel Sağhk-İş Sendikası Genel Başkanı Bülent Ilgaz da. sendıkalann uluslararası platformlardaki gücünden yararlanılması gerektiğıne dikkat çekerek, "Tunzm Bakanlığı sendikalarla ilişkiye girerse sağbklı sonuçlar ahrur" dedi. Ilgaz, Uluslararası Kamu Çalışanlan Sendikası üyelen kadar kendı üyelerinin de turizm potansiyelini düşündüklerini belirterek iç tunzmin hareketlendirilmesi için çaba harcanmasım istedi. 10 bm üyelerinin yurt dışına gezmeye gitmesımn ekonomik güçlükler nedeniyle mümkün olmadığını ifade eden Ilgaz, "Ülkemiz standartlannda üyelerimizin tatil yapmasını sağlamak için çeşitli girişimlerde bulunacağız. Örneğin sahil yörelerinde yazaylanndaçoğalan nüfus ile birlikte geçıci görevîe buralara gönderilen sağlık personelinin aynı il içinden değil de sahile uzak yörelerden olması için çaba harcayacağız" diye konuştu. TÜ RSAB Kuşadası Yürütme Kurulu Başkanı Demir Ünsal da yannki toplanuya gidecek olan sendikaalara bolca broşür, video kaset ile çeşitli tanıum materyalleri verdiklerini beürtü. Sağlığa zararlı tanm ilaçlan birçok ülkede yasak olduğu halde Türkiye'de serbest En çok tehlikeyi biz kıdlamyoruz • Uluslararası Tüketici Birlikleri'nin yaptığı araştırmaya göre, Türkiye geçen yıl tüm Akdeniz ülkelerinde kullanılan ilaç miktannın yansını tüketti. Çukurova ve Ege bölgelerinde aşın tanm ilacı kullanımından kaynaklanan, toprakta çok yoğun oranda siyanür tespit edildi. KENAN BİLİZ Fakültesi öğretim üyesi Prof. doğadaki dengeyı sağlayan pa- " *"' " ' ' " razıt, predatör, yaban anlan ve bal anlannı direkt olarak öl- dürmektedir. İlaçb mücadelede derece dikkatli olunması Bitki zararlı- lan, hastalık ve yabana ot- larla mücadele için her >il do- ğaya aülan tonlarca tanm ilacı çevreyi ze- hirliyor. Tanmda biünçsiz ilaç kullammınm, msan sağhğını da dolayh olarak etkilediği ve kan- ser riskini artırdığı bildirildi. Atatürk Üniversıtesi Ziraat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Hikmet Özbek, tanm ilaç- lannın ınsan sağhğını sürekli olarak tehdit ettigini söyledi. Uluslararası Tüketici Birlikleri Federasyonu tarafından yapı- lan bir araştırmaya göre ise Türkiye, tüm Akdeniz ülkeleri- nin kullandığı tanm ilacının yansı kadannı kullanıvor. Prof. Dr. Hikmet Özbek, ta- nmda bilinçsiz ve plansız uygu- lanan ilaçla mücadeleyi "kim- yasal savaş" olarak niteleyerek. "Bilinçsızce yapılan ilaçlama. son gerekır. Aksi halde başta insanlar olmak üzere bütün canlılar bundan zarar görür. Tanm ilaçlan insanlarda direkt ölüm meydana getirdiği gjbi dolayh olarak da bitki ve dığer yiyecek- lerle birlikte kanserojen madde- len alarak ölüm yaratabilir" dedi. Öte yandan Uluslararası Tü- ketici Birlikleri Federasyonu tarafından yapılan bir araşür- mada, insan derisine temas etti- ği anda öldüren 12 tür böcek ze- hirleyici tanm ilacı, gelişmiş ül- kelerde yasaklanmasma karşın, Türkiye'de kullanımına devam edildiği belirlendi. Ülkemızde sık sık kullanılan ve dünyada"kirli düzine" ola- rak biünen ilaçlann kullanı- lması büyük tehdit olarak gös- tenliyor. Diğer yandan aynı araşü- rmaya göre Türkiye geçen yıl tüm Akdeniz ülkelerinde kul- lanılan ilaç miktannın yansını tüketti. Aynca Çukurova ve Ege bölgelerinde aşın tanm ilacı kullanımından kaynakla- nan. toprakta çok yoğun oran- da siyanür tespit edildı. Türkiye'nin ilk özel limanı Gemlik'ten dünyayaaçdan deııizkapısı CEMALKIRGIZ Türkiye'nin ilk özel limanı olan Gemlik Liman ve Depo- lama Tesisleri GEMPORT. hizmete girdiğjnden bu yana Gemlik'in dünyaya açılan de- niz kapısı oldu. 1991 yılı ocak ayında Cum- hurbaşkanı Turgut Özal tara- fından temeli atılan Törkiye'- nm ilk özel limanı GEM- PORT, geçen haziran ayı içinde gemi yanaştırma yerle- nnın tamamlanmasıyla hiz- mete girdi. Kısa sürede altya- pı sorunu ile li- manın bağlanü yollannın as- falılama ışi çö- zümlenen GEMPORT- ta ağustos ayı- nda da kon- teynır yükleme ve boşalünasına başlandı. Gemlik'in yanı sıra tüm körfez iskelelerinin yükünü hafıfleten GEMPORT, mo- dern bilgisayar donanımlı ça- lışma sistemiyle aynı zamanda önemli bir ithalat ve ihracat merkezi durumunda. Tür- kiye'nin ilk özel limanında gemi yükleme ve boşaltma ça- hşmalannın yanı sıra perso- nel, gümrük muhafaza işlcm- leri, ithalat ve ihracat raporla- n ve limana ait bütün bilgıkr bilgisayarlarla kontrol edili- yor. GEMPORTta tüm batı Avrupa ülkeleriyle birlikte, ABD ve Güney Afrika'ya it- halat ve ihracat yapılıyor. Özel limandan bu ülkelere ya- pılan ithalat ve ihracaün önemli bir bölümünü ithal kömür, hurda, pık demir, ka- ğıt hamuru. tomnık ve kereste oluşturuyor. Bunlann yanı sı- ra bazı gıda maddeleri de GEMPORT aracıhğıyla ithal ya da ıhraç edilebıliyor. 1992 yılı Haziran ayında hizmete giren GEMPORT'un 1993"e kadar neler yapüğmı sorduğumuz Genel Müdür Zıya Alkan, hazi- ran ayından bu- güne kadar 450 bin ton kuru yük ithalat ve ihracat ışlemı yapılan GEMPORTta, ağustos ayından bu güne kadar yüklenen ve boşalülan kon- teynır sayısının bin 208 oldu- ğunu bildırdı. 1993 yılı içinde tüm bau Avrupa ülkeleriyle birlikte ABD ve Güney Afri- kayla yapılan ithalat ve ihracat işlemlerinı gelışüreceklennı bildıren Genel Müdür Ziya Alkan, yeni yılda l milyon 100 bin ton kuru yük, 15 bin adet de konteynır ithal ve ihraç et- meyi hedefledıklerini söyledi. 1992 yılında 90 adet gemi ya- naşan özel limana 1993 yılında 200-300 gemi yanaşabileceğini vurguladı. TTSO BAŞKANI AFACAN 'Fındıktaistikrarh politikalar üretilmiyor 9 AA - Dün- ya fındık üre- tim ve ıhra- catının bü- yük bölümü- nü clinde bu- lunduran Türkıye'nin, fındıkta isü'krarlı politikalar izlemediği ileri sürüldü. Trab- zon Ticaret ve Sanayi Odası (TTSO) Yönetim Kurulu Baş- kanı Mazhar Afacan, dünya- da fmdık tüketiminin hızlı bir artış göstermediğini, buna karşın en büyük üretici olan ülkemızde fındıklık alanlann sürekli bir artış gösterdiğinı anımsatü. Mazhar Afacan, yapüğı açıklamada şunlan söyledi: "Bugün ülkemizdeki üretim dünya ihtiyacının çok üzerin- de bulunuyor. Dolayısıyla yeni pazarlann yaraülması yanında, fındıkhk alanlann artınlmasının önüne geçilmesi gerekiyor. Ancak fındıkta uzun yıllardır ihtiyaç duyulan sağlam bir polıtika ortaya ko- namaması dış piyasalarda da bu ürüne alternatif ürünlere pazann bırakılmasına neden oluyor. Türkiye önemli ihraç ürünü fındıkta ne yazık ki ka- rar üretememektedir." Başta Fiskobirlik obmak üzere fm- dık ihraç eden kuruluşlann Türk fındığmı tanımıüm çalı- şmalan yapmadıklanna da dikkati çeken Mazhar Afa- can, "Tanıümsız bir pazarla- ma mümkün değıldir. Bu yapılmahdır. Mesela ülkemiz için büyük pazar olabilecek ve halen ABD'nin badem sata- rak elinde bulundurduğu Uzakdoğu pazanna iyi bir destekleme politikası ile girile- bilir. Ancak şu unutulmamahdır kı ABD, Uzakdoğu ülkelerine kilo başına 40 cent sübvanse uygulayarak ve tanıümında yüzde 50'sini devlet tarafı- ndan karşılayarak bu pazar- lan ehnde luünaktadır" diye konuştu Basın Başarı Odülleri Yarışması sonuçlandı İSTANBUL (AA)- Bolu Gazeteciler Cemiyeti tarafın- dan bu yıl ıkincisi düzenlenen "Basın Başan Odülleri" yanş- masında dereceye gıren gaze- teciler belirlendi. Bolu Gaze- teciler Cemiyetinden yapılan açıklamaya göre, 7 kategoride düzenlenen yanşmaya toplam 46 eser kaüldı. Yanşmada, 20 gazetecinin eseri ödüle değer bulunurken, 8 gazeteci de mansiyon almaya hak kazan- dı.Haber dalında yanşmaya kaülan Düzce'nin Sesi Damla Gazeteşi'nden Hülya Yıldı- nm, "İstimlakın alünda ne yaüyor" adh haberiyle birinci olurken, "Bolu'da et rezaleti" haberiyle Hürriyet Gazeteşi'- nden Hamza Canbaş ikinci ve "Bolu kenetlendi" haberiyle Bolu'nun Sesi Gazeteşi'nden İbrahim Atalav üçüncü oldu. Yanşmada ödul alan diğer gazeteciler de şöyle: Güncel yazılar. 1. Bülent Çiftçi (Geredemiz) - 2. Yusuf Yeşilkaya (Milh Gazete) - 3. Doğan öner (Geredemiz). Röportaj: 1. Yusuf Yeşilka- ya (Mffli Gazete) - 2. Adil Gürkan (Bolu'nun Sesi) - 3. Kenan Işık (Düzce'nin Sesi Damla) Fotoğraf: 1. Kamuran Ala- gözlü (Bolu'nun Sesi) - 2. Fir- devs Tabağ (Bolu'nun Şesi) - 3. Hüseyinvarlık (Tercüman) İnceleme: 1. Selahattin Ata- lay (Geredemiz) - 2. Yadigar Albayrak (Geredemiz) - 3. Bülent Çiftçi (Geredemiz) KAÇAK ÇAY OPERASYONU - Samsun'da bir kamyonda 220 bm adet sahte "Çay-Kur" ambalajlı çay ele geçirildı. Yetkilıler, kamyonun Adnan Geçkin adh bir kişiye ait olduğunu ve bu kişinin gözalüna alındığını söylediler. (Fotoğraf: AA)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle