Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Imtiyaz sahibi- Berin Nadi • Genei Yayın Yonetmenr Ozgen Acar •
Genel Yayın Koordinatoru- Hikmet Çetinkay» • Yazı Işlerı Viuduru.
Cdal Başlangıç • Görsel Yonetmen: Ali Acar • Duzenleme: Muslsfa
Saglamer • Ankara Temsılcısi. (uneyt Arcayurefc Haber Mudurlerr
Mustafa Baltray. Işık Kansu tzmır Temsılc! V.: S«rdar Kızık Adara
Temsılcısi. Çetin Yiğenoglu
Istanbul Haberleri- Şen»> Kılkan Dış Haberler: Ergun Balcı tş-Ekonomi Şiikran Keleoci
Yun Haberleri: Mehmel Saraç Makaleler Sami Karaoren SporAbdoikadir Vucelraan Du-
zeltme: Abdollah Yızıcı • Müessese Müdur V. Erol Erkul • Koordınatör Ahmet
Korulsan • Muhasebe: Bulenl Mentr • ldare: huseyin Gurer • Işletme: Önder Çelik
• Bilgi-işlem: Nail Inıl • Bügisayar Sislem: Myruvcl Çilcr • Reklam: Reha Işılnan
Basım: Cumhuriyet Malbaacılık v« Gazeıecılik T.A.Ş. • Yayımlayan. Yeni Gün Haber
Ajansı Basıft ve Yayıncılık A.Ş. Turkocagı Cad 39/41 Cağaloglu 34334 Ist. PK. 246
Istanbul Tel- 512 05 05 (20 hat). Telex: 22246, Fax. (1) 513 85 95 • Burolar Ankarr:
Z Gökalp BIv lnkılap S. No !9,4, Tel: 433 II 41-47, Telex: 42344, Fax (4) 433 05 65 •
İanir H. Zıya BIv. 1352 S. 2/3 Tel: 83 12 30, Telot: 52359, Fax: (51) 89 53 60 • Adna:
Inönü Cad. 119 S. No: I Kaı: I, Tel: 59 37 52 (4 hat), Telex: 62155, Fax: (71) 59 25 78
TAKVİM I5OCAKI993 Jmsak 5.49 Güneş 7.19 öğle 12.18 Jkindil4 44 Akşam: 17.07 Yatsı.18 31
1
Davul dengi
dengine"
evlilikler
• İZMİR(ANKA)-
E\ lilıkıc başannın sırnnın
e^lcrin her açıdan denk
olmasındaneeçtiği
bclırlendi Ege L'niversitesi
Edchiyal Faküllcsi Sosyoloji
Bölüınü Başkanı Prof.Dr.
ÖnalSayın. 'Kentteaile
kurumu vediğerkurumlar
arasındaki ilışkiler" konulu
araşiırmasında. kentte
yjşayan aılclcnn köylerde
ya^ıyan aılelcre görc
c\liliklenni başamla
sürdünnelerinin daha zor
olduğuna işarctctti. Prof.Dr.
Önal Sayın. kcntıc cvliliği
ya^ıtmanın zorluklanna
dıkkaıcckerken.enbüyük
sıkınıının eş seçmede
yaşandığınıbildirdi.
Termal turizmine
yogun ilgi
IİZMİR(AA)-Türkiyede
yaklaşık700sıcakve
mineralli su kaynağı
bulunduğu, bunlann ancak
190'ının faalıyet gösterdiği
belirtilerek. 1992 yılı içinde
bu tesislcri yaklaşık I milyon
kişinin ziyaret eıtıği bildirildi.
AA muhabirinin Turizm
Bakanlığı yetkililerinden
aldığı bilgiyegöre, fıilen
hizmet veren 190 tesisin
yanısıra, belirlenen 625 yeni
kaynağın 150'sindc sondaj
çalışmalan siirdürülüyor.
Avrupallar
intihar şampiyonu
• ANKARA/CENEVRE
(ANKA)-Dünyada en çok
Avrupahlann intiharettiği
belirlendi. Dünya Sağlık
örgütü'nceyayımlanan
veriler. intihara en çok
Avrupalılann başvurduğunu
gösterdi. Bu arada, en
yüksek intihar oranının
Macaristan'da. en düşük
oranın ise Kuveyt'te
kavdedildiği belirlendi.
Dünya Sağlık Örgütü"nce
yayımlanan rapora göre
Macaristan'da her lOObin
erkekten 48.4"ü yaşamını
sonaerdiriyor. Kadınlar
arasında intihar oranı
itibariylcde Macaristan,
yüzde 14.6ileilksıradayer
aiıyor. Erkekler arasında
intihar olaylan oranında
Macaristan'ı yûzde 41.7 ile
Finlandıya izlıyor. Eski
Sovyetler Birliği yüzde 32.4
ile üçüncü sırada bulunuyor.
Yunanlı Avrupa
Gûzeli
•ATİNA(AA)-1992
Avrupa Güzeli Yunanlı
Maria Çindikidu'nun aniden
parlayan yıldızı. özel hayatı
nedeniyle sönmeye başladı.
Geçen yıl haziran ayındâ
Atina'da yapılan veTürk
güzeli Banu Sağnak'ın
üçüncü olduğu Avrupa
Güzellik Yanşmasf nda
kraliçe seçildikten sonra TV
reklamlannda boy
göstermeye başlayan
Çindikidu. Yunanistan'ın en
üplü lelevizyon yapımcısı
Nikos Mastoraİcis ile ilişki
kurunca hayatı değişti.
' Babasıyaşındakı Mastorakis
sayesinde TV dizilerinde rol
alan Çindikidu. ABDdeki
"Candit Camera"nın
Yunanistan'a *
uyarlanmasıyla
gerçeklcştirilcn programda
dasunuculuğasoyundu.
VVootiyAllenve
sevgilisi
• NEWYORK(AA)-Ünlü
sıncnıa sanatçısı Woody
Allen'ın. sinema oyuncusu
sevgilisi Mia Farrow"un
evktlık kızı Sonn-yı Previn ile
diğer çocuklannın önünde
seviştiği öne sürüldü.
Farro\v"unavukatı. Allen'ın
çouıklannı ziyarclctrne
hakkını elde etmck için açtığı
davanındünküoturumunda.
7 yaşındaki Dylanın polise
verdiği ifadede. kardeşi
Satchel ile birlikte Allcn vc
Sonn-y ı Previn'i sevişirken
gördüklerıni söylediğini
aktardı. Avukatın \ erdiği
bilgilcre göre, Allen ve
Soon-yı Previn çocuklara
önce uzaklaşmalannı
söy lediler ancak iki çocuk
daha sonra çiftin sevişmesine
tanıkoldu.
Bektronik kiıHHilc
• LONDRA(AA)-
Bilgisayarlar, scyyar
telefonlar, radyo.TV ve diğer
elektronik aygıtlardan çıkan
elektro-manyetik dalgalann
giderek artan ölümcül
kazalara yol açtıklannı
bildirildi. İngilizTcknoloji
Bakanı Edvvard Lcigh.
şirketleri, çevrede giderek
çoğalan elektronik
aygıtlardan kaynaklanan
kazalara karşı uyarmak
amacıyla bir kampanya
başlatarak tehlikeler
hakkında bilgi \erdi.
Türkiye'de 10 bin kişinin üzerinde organ nakli bekleyen hasta var
Bir organ, bir yaşam!^Sr^ T^ zaman kimin hayırsever olup
ZAFER AKNAR
Organ naklinde, doğmamış
çocuğa yürütmeyi öğretmeye
çalışıyonız. Yapılan araştırma-
lar yurttaşlann yüzde 85'inin
organ nakline olumlu bakması-
na karşın bağış oranının binde
10'u geçmediğini gösteriyor.
Tüm bu olumlu-olumsuz et-
kenlerin biraraya gelmesiyle,
Türkiye'de 2162 si böbrek ol-
mak üzere. 172 kalp 14 pankre-
as, 8 karaciğer ve 20 kemik iliğj
hastası.organ ve doku nakli
bekliyor. Bunlar sadece nakil
bekleyenler, hastalann sayısı ise
daha korkunç boyutlarda. İsta-
tistiksel bir çalışrna yapılmama-
sına karşın sadece böbrek hasta-
lannın sayısının 35 bin olduğu
tahmin ediliyor. Bu rakama
karşıhk böbrek nakli yapılan
hasta sayısı yılda 80 civannda.
Şaşırtıcı anket sonuçlan
Hasta sayısının ürkütücü bo-
yutlara ulaşmasına karşın. or-
gan nakliyle ilgıli yapılan an-
ketlerde şaşırücı sonuçlar orta-
ya çıkıyor. Bursa ve çevresinde
Uludağ Üniversitesi'ince rast-
gele örnekleme yöntemiyle
1030 kişi arasında yapılan an-
ket, insanlann organ nakline
olumlu baküğını gösteriyor.
521 kadın ve 509 erkek erkeğin
katıldığı ankete göre; 520 kişi
öldükten sonra organını bağış-
lamayı düşünüyor.
347 kişi ise organ bağışla-
maktan yana değil, 163 kişi de
kararsızhk yönünde düşüncesi-
ni açıklıyor. Organ nakline
olumsuz görüş bildirenler ne-
denlerini: vücudunun parçalan-
masına razı olmama. dini açı-
dan sakıncah ve organlann öte-
ki dünyada lazım olacağı şek-
linde açıklıyor. KAMOY'un
Türkiye genelinde yapürdığı
araştırma ise halkın yüzde 85"-
inin organ nakline olumlu
baktığı yönünde. Ancak, "Ne-
den organ bağışında bulun-
madınız, ya da bulunmayı dü-
şünmüyorsunuz?" sorusuna
yûzde41.6 oranında kişi "Nere-
ye başvuracağımı bihniyonım"
demiş. Diğer oranlar ise şöyle:
Düşünmedim. yüzde 23.3.
Dine aykın. yüzde 12. Sağlık
şartlanm uygun değil, yüzde
8.8. Öldükten sonra organlanm
yerinde kalsın, yüzde 4.3. Di-
Prof. Dr. Mehroet Haberal
•Türkiye Organ Nakli Vakfı Başkanı Prof.
Mehmet Haberal, organ bağışının arttınlması için
yeni bir yasaya gerek olmadığını, yürürlükteki
yasanm birçok ülkeden daha gelişmiş olduğunu
savunuyor.
• Sağlık BakanlığYnca yapılan bir araştırmaya
göre 1975 yılından günümüze 2294 böbrek, 36
karaciğer, 7 kalp nakli gerçekleştirilmiş. 92 yıhnda
2162 böbrek nakli bekleyen hastalann bu durumda
nakil yaptırabilmeleri için 17 yıl beklemeleri
gerekiyor.
21 merkezvar
Organbağışıiçinbaşvımdacak yerler
Organ bagışlamak için başvurulacak tnerkez
vuruyapabilirier.
Bağış yapacaklar merkezlerde bir form
doMururarak iki şahiUe biriikte bu formu
iınzalıyor ve bunun karşıhgında bağış yapan
kişiye hangi organlan bağışladığına dair bir
kart veriliyor. Organ bagışı yapanlann bu
kartlan süreklı oiarak yanlannda taşunalan
gerekiyor. Türkiye'nin çeşiüi bölgeJerindc
bağış yapılacak merkezİer şuniar:
Türk Böbrek Vakfi, Göznurunu Koruma
Vakfı, Türk KalpVakfi, Cerrahpaşa Tıp
Fakültesi. Çapa Tıp Fakültesi. Organ Nakli ve
Yanık Tedavi Vakfi, Antalya Tıp Fakültesi,
Bursa Uludag Tıp Fakültesi, Ankara teai
Sina Hastanesi, Ankara Hacettepe Tıp
FaküJtesi, Ankara Trafik Hastanesi, tzmir Ege
Üniversitesi Tıp Fakültesi, Marmara
Üniversitesi Tıp Fakültesi, Güîhane Askeri
TıpAkademisi,Çukurova Üniversitesi Tıp
Fakültesi, Atatürk Cniversitesi Tıp Fakültesi,
GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi, Gazi
Üniversitesi Tıp Fakültesi,
KaradenizTeknik Üniversitesi
Hastanesi veAnadolu Üniversitesi Tip
Fakültesi.
ğer. yüzde 10.
Sağlık Bakanlığı Organ Nak-
li Şube Müdürü Dr. Orhan Po-
lat anket sonuçlanna bakarak
olumlu bir görüş bıldirmenin
zor olduğunu belirtiyor, Dr.
Polat. konuya yaklaşımını şu
şekilde açıklıyor:
Yeterli organ yok
"Anketlerde herkes organ
baâşına olumlu baküğını söy-
lüyor. Ama organ naklinin az
yapılmasının nedeni yeterli or-
gan bulunamamasından kay-
naklanıyor. İnsanlar bu konu-
da biraz gevşek davranıyor.
Bana dokunmayan yılan misa-
li, kendi başlanna gelmeden ko-
nunun önemini kavrayamıyor.
B ii b k l k i k i
bildirmelerini söyledik. Bu uy-
gulama Kasım 1992'den itiba-
ren başladı. tki aylık çahşmalar
bile ülkemizde 10 binin üzerin-
de organ nakli bekleyen hasta
olduğunu gösterir nitelikte."
Yine sağlık bakanlığınca yapı-
lan bir araştırmaya göre 1975
yılından günümüze 2294 böb-
rek, 36 karaciğer, 7 kalp nakli
gerçekleştirilmiş. 92 yıhnda
2162 böbrek nakli bekleyen
hastalann bu durumda nakil
yaptırabilmeleri için 17 yıl bek-
lemeleri gerekiyor. Kalp nakli
bekleyenlerde ise bu süre 200
yıla kadar çıkıyor. Bu ola-
ğanüstü rakamlan ve anketleri
organ nakliyle ilgili çahşmalar
yapan dernek ve vakıflar nasıl
yorumluyor?
Organ Nakli Hastalan Da-Bunun için bakanhk oiarak eği-
tim programlan hazırhyoruz. yanışma ve Sosyal Yardımlaş-
Elimizde istatıstiki bilgi eksikliği ma Derneği Başkanı Mustafa
de var. Şimdı doktorlara zorun- Dursun özsağlam. yan takma
lu oiarak bu tür hastalan bize kalpli ve Amerikah bir bayanın
böbreğini taşıyor. özsağlam,
yasada yapılacak küçük bir
ters-yüz etmeyle konunun bü-
yük ölçüde çözüme kavuşaca-
ğını vurgulayarak. şunlan söy-
lüyor:
"ABD ve Ingiltere bu konu-
da en ileri ülke durumunda.
Geride kalan Belçika ve ftalya
gibi bazı Avrupa ülkeleri de var.
Belçika bu açığını zorunlu or-
gan bağışı yasasıyla gjdermiş.
Yani insanlar doğuştan organ
bağışlamış sayılıyorlar. Organ
bagışlamak istemeyenler baş-
vuruda bulunuyor ve organ
bağışlamadıklanna dair kartla-
n onlar taşıyorlar. Yani bizdeki
uygulamanın tersi. Bu yasayı
biz daha önceki hükümete sun-
duk onlar geleneklerin buna
uygun olmadığını söylediler.
Oysa organ nakli konusunda
diyanet işlerinin bile onayı ahn-
dı. Biz yine konuyu bakanlığa
götüreceğiz. Bu yasa çıkarsa o
hayırsever olup
olmadığı ortaya çıkacak. Biz
Belçika'daki yasayı Türkçeleşti-
rip bakanlığa verdik. Yanıtlan-
nı önümüzdeki aylarda alaca-
Türk Böbrek Vakfı Başkanı
Timur Erk ise organ nakli ko-
nusuna daha karamsar bakı-
yor. Erk, Türkiye'de 35 bin do-
layında böbrek hastası oldu-
ğunu belirterek, "10 bin dola-
yında cihaza bağımJı böbrek
hastası var. Bunun 6 bini dializ
makinasından yararlanıyor, di-
ğer 4 bin ise kaderine terk edil-
miş. 3 bin 500 hastada böbrek
nakli bekliyor. Yılda yapılan
böbrek nakli ise 80-90 civann-
da. Durum böyle olunca insan-
lar Rusya ya da Hindistan gibi
ülkelerde çareyi anyor. Bunun
ne kadar sağhİclı olduğu ise tar-
tışılır. İnsanlann organ nakline
nasıl baktıgına gelince. şimdiki
prosedür gereği 4 uzman hekim
hastanın beyin ölümüne karar
verecek. Daha sonra hastanın
yakınlannı nakle ikna etmek
gerekiyor. Bu ise daha zor bir
durum. Çünkü hasta yakını be-
yin ölümüne inanmıyor. Kalbi
çahşıyor belki yaşar dıyor. Has-
ta yakının buna ikna edilmesi
çok zor. Bu biraz da egitimden
geciyor"' diyor.
Yürüıiükteki yasa iyi
Türkiye Organ Nakli Vakfı
ve Türkiye Organ Nakli ve Ya-
nık Tedavi Merkezi Vakfı Baş-
kanı Mehmet Haberal ise or-
gan bağışının artünlması için
yeni bir yasaya gerek olmadığı-
ru ve yürürlükteki yasanın bir-
çok ülkeden daha gehşrraş ol-
duğu görüşünü savunarak,şun-
lan söyledi:
"Toplumumuzda esas olan
konuya inanılmasıdır. Ben bu
konudaki çalışmalanma 1975
yıhnda başladığım zaman top-
lumumuzun, hekimler dışında
organ nakline bu denli sıcak ba-
kacağını ve ilgi göstereceğinin
düşünseydim, biraz daha rahat
hareket ederdim. Esas sıkınü
bazı kurumlarda müesseselerde
vardır. birtakım kişisel prob-
lemler nedeniyle bu iş istenilen
düzeye ulaşamamıştır. Bu şekil-
de yasa bahanesiyle ortaya çı-
kanlara soruyorum. Ne İcadar
iyi yasa çıkanrsanız çıkann o
yasa kötü ellerde hiçbir fonksi-
yon göremez hale gelebilir. "
Haber Merkezi -165 milyon
yıl boyunca dünyada hakimi-
yetlerini sürdürdüler. Sonra gi-
zemli bir biçimde yok oldular.
Rüyalanmızı süsleyen bu dev
yaratıklar nasıl yaşıyorlardı?
Niçin bir anda yok oldular? Bi-
lim yüz elli yıldır bu sorulann
yanıtlannı araştınyor.
Dinozorlann dünyada 165
milyon yıl hüküm sürdüklerini
biliyoruz. Yaklaşık 230 milyon
yıl öncesinden 65 milyon yıl
öncesine kadar yaşadılar. Bu-
güne kadar bilim adamlan 350
dinozor türü buldu. Bunun
yansını son yirmi yıl içinde keş-
fettiler. Ancak bulunan bu tür-
lerin. varolanlanr. yalnızca bir
kısmını temsil ettiği sanılıyor.
Bilim adamlahnın kısa bir
süre önce Arjantin'de bulduk-
lan bir kafatası ilk dinozorlann
neye benzediklerini ortaya
çıkarttı. Bundan 228 milyon yıl
önce yaşayan ilk dinozorlar in-
sanlan korkutamayacak kadar
küçüktü. Sayılan da oldukça
azdı.
Türlerin yok oluşu
Dinozorlar dünyayı nasıl ele
geçirdi? Bütün bildiğimiz, bun-
dan yaklaşık 210 milyon yıl
önce, Triyasik dönemin sonuna
doğru gezegenimizde olağanüs-
tü bir şey oldu: Türler yok oluş
sürecine girdi. Birçok tür tama-
men yok oldu, timsaha bcnze-
yen dev canlılar varhklannı sür-
dürernedi.
Bilim adamlan, bu yok oluş
sürecini önce yere çarpan bir
göktaşının neden olabileceğini
düşündü. Ama, tarihleme çalış-
malan bu varsayımın yanhş ol-
duğunu ortaya çıkardı. Şimdi
bilim adamlan, yok oluşun ik-
limdeki ciddi bir değişimin so-
nucu olabileceği üzerinde duru-
yor. Dünyadaki kıtalar o za-
man Pangea adındaki tek bir
kıta halinde toplanmışü. Kıta-
lar aynlmaya başlayınca, vol-
kanik hareketler, dağ ve deniz
oluşumlan başladı. Bütün bun-
Dinozorlar yaşasaydı ne olurdu? Bilim adamlan,
o günkü dev yâpılanyla dinozorlann bugülı
varhklannı sürdüremeyeceklerini
düşünüyor. Yeterince hareketli
:
olamayacaklardı. Bugün,
dinozorlannvarlığıru
koruduğunu söyleyen
bilim adamlan var.
Bugün dinozorlar yaşasaydı ne olurdu? Yeterince hareketli olamayacaklardı.
lar hava koşullannı ciddi bir bir
çimde etkiledı.
Bu dönemde yaşayan türler
yok olunca, dinozorlar ortaya
çıktı. Dinozorlann yükselişinin
nedenlerini anlamak zor, çün-
kü 208 milyon yıl ile 157 milyon
yıl öncesi arasındaki dönemden
kalma fosil yönünden zengjn
çok az taş var. Bu dönemden
kalma en çok taş Çin'de bulu-
nuyor.
Çince'de 'Konglong' hem
dinozor, hem de 'korkunç ej-
derha" anlamına geliyor.
Yüzyıllar boyunca, Çinhler
topraklannda bulduklan dev
boyutlardaki kemiklerin hepej-
derhaya ait olduklannı sandı.
Paleontologlar, dinozorlan
başhca iki gruba ayınyor: Kal-
ça yapılan kertenkeleye benze-
yen saurischianlar ve kalça
yapısı kuşa benzeyen ornithisc-
hianlar. Bu iki grup birbirlerin-
dan ayn ayn evrim gösterdi.
Saurischiarf grubu en çok
tanınan türleri içeriyor. Dev,
dört ayaklı, uzun boyunlu, bit-
ki yiyen sauropodlar ya da et yi-
yen theropodlar bunlardan iki-
si. Vejetaryen olan ornithischi-
an grubu ise iki ayakhydı.
Arjantin'de bulunan dino-
zorlar saurischian grubuna giri-
yor. Bu fosiller, dinozorlann
evriminin bundan 225 milyon
yıl önce başladığını ortaya ko-
yuyor. Bu ilk dinozorlann ba-
caklan vücudanna göre uzun-
du ve hızh hareket edebiliyor-
lardı.
Başlangıçtakı küçük dino-
zorlar, zaman içinde evrim gös-
tererek devleşti. Bilinen en iri
dinozorlardan biri yaklaşık 50
metre uzunluğunda olan Seis-
mosaurus. Bu adı, dört dev ba-
cağının üzennde yürürken, yer
sarsıntısına benzer bir gürültü
çıkartması gerektiğı için akh.
Boynu 15 metre, kuyruğu 25
metre uzunluğundaydı.
Bu dev dinozorlar, çok bü-
yük olduklan için uzun süre bir
şey yemeden dayanabiliyor-
lardı. Uzun kuyruklan ve bo-
yunlannda yağ depoluyorlardı.
Aynca soğuk kanlı olduklan
için altı tonluk iki fıl kadar ye-
mek yiyip yüz tonun üzerinde
bir kiloya ulaşabiliyorlardı.
Goktaşmın etkisi
Dinozorlar. bundan 65 mil-
yon yü önce tamamen yok
oldu. Bunun nedeninin Meksi-
ka'daki Yucatan bölgesine dü-
şen dev bir göktaşının neden
olduğu sarulıyor. Bu çarpma-
dan sonra dünyada iklim değiş-
ti. Çarpmanın oluşturduğu so-
ğuk kara toz bulutu önce bitki-
lerin, sonra da bitkilerle besle-
nen canlılann yok olmasına ne-
den oldu.
Bugün dinozorlar yaşasaydı
ıe olurdu? Biüm adamlan, o
jünkü dev yâpılanyla dinozor-
lann bugün varhklannı sürdü-
remeyeceklerini düşünüyor.
Yeterince hareketli olamaya-
caklardı. Zaman içinde, bitkiler
diken ve kimyasal savunma
mekanizmalan geliştirdi. İnsan
ise yaşayan her şeyi tehdit edi-
yor. Çağdaş ekosistem, dino-
zorlan güçsüz bırakacaktı ve
gelişmelere ayak uyduramayıp
yok olacaklardı.
Bugün, dinozorlann varhkla-
nnı koruduklannı ileri süren
bih'm adamlan var. Son on yıl
içinde, kuşlann dinozor aile
ağacırun üyesi olduklan iddia
edüdi.
Berkeley'deki California
Üniversitesi'nden Kevin Pa-
dian'ın dediği gibi 'Dinozorlar
yok olmadı. Bahcelerimizde şa-
kımayı sürdürüyor'.
Müstakbel
imparatoriçe
prangaya vınıddu
• Masako, mayıs aymda Prens'le evlenince işini
bırakıp 'sarayının kadıru' olacak, resmi ağaç
dikme ve kağıt katlama törenlerine katılacak.
Masako'nun kariyerini bırakmak zorunda oluşu,
zaten iş dünyasmda ve devlet dairelerinde
erkeklerin hakim olduğu bir dünyada zar zor bir
yerlere gelmeye çalışan Japon kadınlannın
tepkisineyolaçtı.
Son on yıl içinde, kuşlann, dinozor aile ağacının üyesi olduklan iddia edildi
Nereden çıktı budinozorUnr?
Haber Merkea - Japon Ve-
liaht Prensi Naruhito geçen
hafta evleneceği kadını seçtiği-
ni açıklamıştı. Gelin adayı iyi
eğitim görmüş, Dışişleri Ba-
kanlığı'nda başanh bir iş ya-
şamı olan, üç yabancı dil bilen
29 yaşındaki Masako Ovada.
Japon kamuoyu, başlangıçta
Prens'in eş seçimini çok olum-
lu karşıladı. Ancak, başanh
bir iş kadını olan Masako'nun
evlenip sarayına kapanacak
olması tartışmalan alevlendir-
di.
Masako, babası dışişlerinde
görevh' ol-
duğu için
yaşamının
yansmı
yurtdışında
geçirmiş,
Harvard ve
Oxford üni-
versitelerin-
de okumuş,
İngilizce,
Fransızca ve
Almanca bi-
liyor. Prens
gibi tenis oy-
namayn ve
kayak yap-
mayı sevi-
yor. Masa-
ko, ba-
basının Dı-
şişleri Ba-
kanı
Yardımcısı
olmasuun
da etkisiyle
bugüne ka-
dar önemli
görevler üst-
lenmiş. Ba-
kanlığın
Kuzey
Amerika
bölümünde
çalışan Ma-
sako, ABD
ile Japonya
arasındaki
en duyarh ti-
caret itila.fi
olan yan-
iletkenler
konusunda
politika be-
lirleme çahş-
malanna
katılmış.
Masako, mayıs
Prens'le evlenince işini bırakıp
'sarayının kadını' olacak, res-
mi ağaç dikme ve kağıt katla-
ma törenlerine katılacak. Ma-
sako'nun kariyerini bırakmak
zorunda oluşu. zaten iş dün-
yasmda ve devlet dairelerinde
erkeklerin hakim olduğu bir
dünyada zar zor bir yerlere
gelmeye çalışan Japon İcadın-
lannın tepkisine yol açtı.
Basında Masako "süper-
kadm'" oiarak lanse edildikten
sonra, bir iş kadını "İşini bıra-
kacağına inanamıyorum" di-
yerek üzüntüsünü dile getirdi.
Kadınlann son birkaç yıldır iş
dünyasmda yükselmelerinden
endişe eden bazı erkekler ise
Masako'nun seçiminin doğru
olduğuna inanıyor. Bir işa-
damı, "Japon kadınlan onu
izlemeli, kadınlar iş için yara-
tıhrıadılar" diyor.
Öte yandan. Masako'nun
evlilik önerisini kabul etmesi.
Japon halkı ile kraliyet ailesi
arasındaki duvann yıkılacağı
Masako işini bırakacak.
umudunu yaratu. Kraliyet
ailesinin halkla ilişkilerini
Kraliyet Ailesi Ajansı adh bir
kamu kuruluşu yürütüyor ve
basına bilgi vermemek konu-
sunda çok katı davranıyor.
Birçok Japon. Kraliyet ailesi-
nin kendiierine daha yakın ol-
masını istiyor ve İngiliz krali-
yet ailesini ömek olarak göste-
riyor.
Bir süre önce, ajansın katı
tutumunu sergileyen bir olay
tarüşmalara yol açmıştı. Veli-
aht Prens'in kardeşi Prens
Akişino'nun düğün törenin-
den önce, ge-
hn adayı da-
madın alnına
düşen saç-
lannı düzelttı
ve bir foto-
muhabiri bu
anı görün-
tüledi. Ajans,
ortahğı aya-
ğa kakhran»'-
bu izinsiz ı
toğrafın
yayımlan-
masmı ya-
sakladı.
Ajans, Ve-
lıaht Prens'in
gelin araması
sırasında da
katı bir tu-
tum sergile-
miş, basının
bu konuda
haber yaz-
masını ya-
saklamışü.
Washington
Post Gaze-
tesi haberi
verince evh-
lik hanr-
hklan duyul-
muştu.
Ptens, kra-
liyet ailesi ve
halk arasın-
da daha
yakın bir iliş-
ki olmasını
istiyor ve
aşın güvenlik
önlemlerin-
den yakını-
yor. Örneğin,
sarayın du-
varlan ar-
ayında kasında Prensin yaşamını ser-
gileyen bir filmde. Prens ko-
şarken arkasından bir polis
ordusunun kendisini izlediği
görülüyor.
Japonya'da krah'yet ailesin-
deki bu evülikten herkesin
beklentileri başka. Ekonomik
durgunluğun sürdüğü ülkede,
işadamlan kraliyet ailesindeki
evliliğin tüketici harcama-
lannı arttıracağım umut edi-
yor.
Imparator Akihıto 1959
yılında Mişiko ile evlenirken
televizyon satışlannda patla-
ma olmuştu. Bugün Japon-
lann televizyonlan var. ancak
işadamlan, kraliyet ailesinde-
ki bu evliüğin fıyatlan çok pa-
halı olduğu için fazla ilgi gör-
meyen yüksek tanımh televiz-
yonlan pazarlamak için en uy-
gun zaman olduğunu düşü-
nüyor. Aynca, anı eşyalan sa-
tışlan ve evlenenlerin sayısın-
daki artışın tüketim harca-
malannı 230 trilyon h'ra yük-
seltmesı bekleniyor.