Katalog

14 OCAK1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Istifalapda sahte imzaiddiası • ANKARA(AA)-SHP Şalihli İlçe Başkanı J. Hakkı İşcan. CHP'liler tarafından gelirilen toplu istifa dilekçelerindekı imzalann, üyelik başvuru formlaa- nndaki imzalarla birbirini tutmadığmı bildirdi. CHP İlçe Sekreteri Tahsin Yakoğlu'nca bir tuLanakla getirilen 158 üye ile sonradan gelirilen 79 üyenın istifa dilekçelerinin işleme ko- nularak üyelik kayıtlannın ;ılındiğibildirildi. İşcan, 12 aralıkta gelen 30 kadar istifa dilekçesinin incelenirken baa üyelerin ikinçi defa ismini görünce üyelik başvuru formalannı.incelediklerini belirterek "Üyelerin ilk kayıt olurken atüklan imzalan, istifa dilekçelerindekilerle karşılaştırdım. İmzalann birbirini tutmadığını. halta üyelik kaydı bile olmayanlann istifa dilekçcsi verdiğini gördüm" dedi. Ecevit Hüküınet tesfcniyetçi • İSTANBUL(ANKA)- DSPGenel Başkanı Bülent Ecevit. hükümctin vc Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin'in uyguladığı dış politikayıeleştirdi. Ecevit, "Hükümetin teslimiyetçi yaklaşımlannı proteslo ediyorum'"dedi. Bülent Ecevit, Pakistan'a ziyarcti öncesinde Atatürk Ha- valimanı'nda yapuğı açıklamada, Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin'in Kıbns konusundaki sözkrini eleşlirdi. Çetin'in, 'Türkiye vCıbns konusunda ne j apacağına dünya iie birliktc karar vermeli' sözlerine tepki gösteren Bülenl Ecevit, "Bu günkü Türk hükümeti ve Dışişleri Bakanı ulusal sorunlanmızla ilgıli tutumumuzu yabanalann buyruğuna ve kuyruğuna bağjamayı huy edinmişlir" dedi. Kıbns konusunun sadece adada yaşayanlar ilc Türkiye ve Yunanistan'ı ilgilendirdiğini ifadeeden Bülent Ecevit, "1974yılında bu kafayla davranılsaydı banşharekaünı gerçekleştıremezdik" şeklınde konuştu. İşpSaghğı, genel • ANKARA(AA)-Çahşma ve Sosyal Güvenlik Bakanhğı bünyesindeki İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Daire Başkanlığı, genel müdürlüğe dönüştürülüyor. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edilcn yasa tasansıyla, değişen ekonomik, sosyal ve idari yapıya paralel olarak İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Daire Başkanlığı, daha geniş idari teşkilata sahip genel müdürlük olarak hizmet verecek. Tasanyla aynca, ba- kanlığın halen üç olan müste- şar yardımcılığı sayısı da dörde çıkanhyor. Tasanya, Komisyon Başkan Yardıması Hatay Milletvekili Mehmet Dönen'in verdiği önergeyle eklenen maddeyle de Sakatlan Koruma Milli Koordinasyon Kurulu'na lemsilci gönderen kurumla- nn sayısı arttınldı. APmaUapımgeri istiyor •ANKARA (AA) - DYP, Adalet Partisi'nin Selanik Caddesi'ndeki genel merkez binasını geri almak üzere Milli Emlak Genel Müdürlüğü'ne başvurdu. Açılış kurultayında, AP'nin feshedilerekDYP'ye katılması ve malvarlığının da DYP'ye devredilmesi yolunda alınan karar gereğince, DYPyöneticileri, mallan teslim almak üzere girişimde bulunmaya başladılar, DYP Genel Saymanı Özden Özbilun, Milli Emlak Genel Müdürlüğü'ne başvurarak Çahşma ve Sosyal Güvenlik Bakanhğı tarafından kullanılan AP genel merkez binasını kendilerine teslim etmelerini istedi. SHPdetüzâk tartışntası ^ANKARA(AA)-SHFnin 3-21 şubat tarihlerinde düzenlenecek kurullayında değiştirilecek olan program ve tüzüğü tartışrnaya açılıyor. SHPGenel Sekreteri Cevdet Selvi, program ve tüzük taslaklannayaklaşık 100 bin kişinin kalılacağı lartışmalardan sonra son şeklinin vcrileceğini bildirdi. SHPMYK.üyelcriTevfik Çavdar ile Önay Alpago'nun başkanlığını yaptıjp komisyonlar tarafından haarlanan program ve tüzük laslaklan, parti örgütü, meslek kuruluşlan, sendikalar ve üniversitelere gönderildi. Erkmen, birliğin "DPçatısı altmda olması" koşulunugetiriyor. Sağda birlik içiıı ikiııci tıırAYŞEYJLDIR1M Cumhurbaşkanı Turguı Özal'ın sağda birlik için başlat- tığj görüşmejer yoğun bir döne- me giriyor. Özal'ın bu hafta bir araya getirmeyi düşündüğü li- derler ve ANAPtan aynlanlarla "birlik" için ikinci turgörüşmc- lere başlaması bekleniyor. DP Genel Başkanı Hayreltin Erk- men, bir iki gün içinde Özal'la yeniden görüşeceğini ve ondan sonra durumun nelleşeceğini belirtirken Aydın Menderes'in, Özal'ın talebi olması halinde görüşmeye gıdeceğı bildiriliyor. MÇP'den aynlan Yaacıoğlu vc ekibi ise bu konuda cn isteksiz görünen taraf. Bülün bu tablo- nun kulislerdeki yorumu ise "özal ile Mendcrcs çok önce- den bu işin pazarlığını yaptı DP'nin ya da Yazraoğlu ekibi- nin böyle bir koşullu birlik için- dc olma ihtimali çok zayıf." Erkmen'in şartı Demokrat Parti Genel Baş- kanı Hayrellin Erkmen, Cum- hurbaşkanı Turgut Özal'ın sağ- daki yenı oluşumlann birleşme- si çağnsına, "DP çatısı altında olması" koşulunu gclirdi. Erk- men, önümüzdeki günlerde Özal ile yeniden görüşcrek bir- leşme konusunda değerlendir- me yapacaklannı söyledi. Ko- nuyu arkadaşlanyla görüştük- lerini ve "Demokrat Parti" is- minin korunması yolunda ka- rar aldıklannı belirten Erkmen, "Birleşme bizim dc arzu ettiği- miz şcy" dedi. Erkmen, Aydın Menderes'in de özal ilc yaplığı görüşme doğrultusunda birleş- meyi kabul etmcsi durumunda olağan kongreye kadar genel başkanlığı bırakmayacağını vurguladı. Cumhurbaşkanı Özal'ın. ANAP'tan aynlan millctvckil- lcri. Demokrat Parti, Aydın Menderes'in kurmayı planîadı- ğj yeni parti ve Muhsin Yazıcı- Mehderes Erkmen Yazıcıoğlu OLUMLU AN APtan aynlan milletvekilleri benimle temasa geçebilirler. Somut bir gelişme olması için gelip görüşmelerini bekliyorum. KOŞULLU-DPİsmini pazarlık konusu yapmayız. DP mevcuduyla, gücüyle, yapılacak çahşmalara İcatılınz genel başkanhğı bırakmam OLUMSUZÖzalın, kontrolündeki partiye karşı çıkıyoruz. Şahıslar ya da şahsi endişelerle yapılan birliktelikler kalıcı olmaz. Pazarlıksız birliktelik diyoruz oğlu'nun bu ay içinde kuracağı partiyi birlcşıirme cabalan, ye- ni oluşumcularda harekellilik yarattı. Birlcştirmeyi düşündü- ğü oluşumlann lıderleriyle bircr görüşme yapan Özal'a, Aydın Menderes'in 'olumlu', Hayrct- lin Erkmen'in "koşullu", Muh- sin Yazıcıoğlu'nun ısc 'olum- suz' baklığı biliniyor ve bu çer- çcvedcçcşitli scnaryolarda ürc- tiliyor. 'DP pazarlık konusu değfl Sağda birleşme arzusu içinde olduğunu ifade cdcn Erkmen, "Özal, bu birlcşmenin nasıl ya- pılabilcccğini araştınyor" dedi. Erkmen, Özal'ın görüşme sıra- sında kendisinc, "1996 yılında Cumhurbaşkanlığı görcvinin sona creceğinı, gerekirse 1995 yılında görcvinı bırakabileccği- ni ve oluşturulacak partide so- rumluluk alabileceğini" söylc- diğini bildirdi. "Konuyu arka- daşlannızla da değerlcndirin. Daha sonra yeniden görüşe- lim" diyen Özal'a önümüzdeki günlerde yanıt vcrecck olan Erkmen, şunlan söyledi: • l DP ismini pazarlık konusu yapmayız. DP yeni açıldı fakaı cski bir partidir. Herhaldc bir vizyona tabi tutmak, isminden vazgccmek gibi birdüşüncemiz olamaz. Ama DP mevcuduyla, gücüyle. yapılacak çalışmalara kalılınz." Erkmen, Aydın Mcnderes'c AP kongresindeki konuşma- sından ben basın yoluyla gö- rüşme çağnsı yaptığını, ancak "hcnüz yanıl alamadığmı' söyle- di. Aydın Menderes'in. "DP ismi altında birleşmcyi" kabul etmcsi halinde genel başkanlığı olağan kongreye kadar bırak- mayacağını anlatan Erkmen. şöyle devam etli: "Bırakınm diyemcm, çünkü hakkım yok. Bana görev veril- di. Olağan kongreye kadar gö- rcvimi sürdürürüm. Daha son- ra kongreye teslim ederim. Aydın Bcy dc başkası da aday olur, kongrc buna karar verir." Erkmen, Aydın Menderes'in kurulması düşünülen partiye genel başkan olması, Özal'ın da 1995'lc siyasetc dönmesi halin- de iki gcncl başkan olamayaca- ğını ifadc ederek "Birinin gil- mesi gcrekir" dedi. Mendcres bekiemede Bu arada Özal'ın kendisine Hdcrlik teklıf etliği yolundaki ıddıaları kabul ctmemckte ısra- rını sürdüren Aydın Mcnderes, somul bir adım için ANAP'tan aynlan milletvekillerini bckli- yor. Mendercs " ANAP'lan ay- nlan milletvekilleri benimle te- masa gcçebilirlcr. Somul bir ge- lişme olması için gelip görüş- melerini bekliyorum. Her göre- vin üstcsinden gelebilcceğimc inanıyorum. Bu arada parti ça- lışmalanma da dcvam cdiyo- rum" şeklınde konuşuyor. MÇP'den aynlarak yeni bir parti kurma hanrlığı yapan Muhsin Yazıaoğlu ise Özal'ın teklifine sıcak bakmıyor. Kece- ciler ekibiylc ANAP'lan aynl- dıklan sırada görüşmeye başla- dıklannı soyleyen Yazıaoğlu, "Onlar Özal'ın kontrolünde bir parti istiyorlardı. Biz buna kar- şı çikük" dedi. Daha sonra da- vet üzerine Çankaya'ya giden Yazıaoğlu, Özal'ın kendisinc. "Siyascttekı dağınıklıklann is- tikrarsızlık unsuru olacağını, dolayısıyla daha derli loplu bir şey arzu ettiğini" söylediğini be- lirtti özal'ın doğrudan bir la- lcple bulunmadığını ifade cden Yazıaoğlu, görüşlerini şöylc acıkladı: "Milli, İslami, sivil ve katı- lımcı anlayışa sahip hcrkesle birlikle olabiliriz. ilkeli vepren- sipler elrafında yapılanmalara açığiz. Ancak şahıslar ya da şahsi endişelerle yapılan birlik- telikler kalıa olmaz. Bunu Sa- yın Özal'a da söyledim." Diyaloga kapalı olmadıklan- nı anlatan Yazıaoğlu, "Toplu- mumuzu böyle beklentiler içine sokmak iyi değil. Tabii görüşül- meli, diyalog kurulmalı ama böyle bir beklenti içinc sokup, sonuç alınamayacak şeylerle uğraştırmamak lazım. Şu an için ilcrlemiş bir hadise yok or- tada" diye konuştu. Mehmcl Kcçecilcr'lc görüş- meye devam etüklerini dc sözle- rine ekleyen Yazıaoğlu,."Sayın Kccccilcr dc birliktc olalım, bir- likle olmanın yolunu bulalım' diyor. Ama biz lider sultasına karşıyız" şeklınde konuştu. Menderes'in Özalalann oluşumunda nasıl yeralacağı tartışması, bölünmeye neden oldu MenderesyenioluşumculanböldüANKARA (Cumhuriyet Bû- ken. Tunca Toskay, Gaffar rasu) - ANAP'ıan kopan ve Yakın, Naci Ekşi ve Abdülka-rosu) N P kpan Turgul Özal ile birlikte yeni bir oluşum için çaba göstcrcn mil- letvekilleri, Aydın Mendcrcs ile kurulacak diyalog konusunda anlaşmaya varamayınca ikiyc bölündüler. Hüsnü Doğan, Yıl- dınm Akbulut, Halil Şıvgın gibı iamler; Menderes'e karşı çıkar- ş dır Aksu, Mendcrcs'le diyalog- dan yana lulum gcliştirdilcr. Özal'ın. yeni oluşumun başına gecmemesi durumunda "herke- sin başının çaresinc bakması gerektiği" görüşünü savunan Halil Şıvgın'a, Tunca Toskay karşı çıktı vc "Tam tersi demeç verecegirH" dîyerek, dün yapı- lan toplantıyı terketli Özal ise, Menderes'e liderlik önermedi- ğini acıkladı. Özala millctvckillen arasın- da Aydın Menderes'in yeni olu- şumla ilgili temaslan sonrasın- da başlayan gerginlik, dün grup içinde aynlmalara nedcn oluş- turdu. Menderes'in partinin başına gecmesine sıcak bakan- Iar ile bakmayanlar arasmda dün yapılan toplantıda, grup bir karara yaramadı. Grup için- de Turgut Özal'ın Cumhurbaş- kanlığı"ndan inerek, yeni kuru- lacak partinin başına geçmesi bcklentilerinde de zayıflamalar olduğu ve Özal'ın Çankaya'- dan vazgcçmemesi halinde, a ç l l k greVİ Kent merkezinde 4,5 ocak günleri düzenlenen oparasyonlarda gözaltına alınanların yakın- lan açlık grevinin 7. güminde. İnsan Hakları Derneği Adana Şubesi'ndc açlık grevi yapan aileler, Cumhuriyet Savcılığı'na ve Emniyet müdüriüğü'ne başvuruda bulunduklannı ancak bu yer- lerden kendilerine bilgi verilmediğini öne sürdülcr. Açlık grevi yapan Zekiye Uygur, oğhından hiçbir haber alamadığmı be- lirterek, "Dilekçemiz işkme konmuyor. Nc ile suçlanıyorlar, ne zaman mahkemeye çıkacaklar hiç birisi belli değil. CML'K hangi iyileştirmeyi getirdi kiT' dedi. Açlık grevindeki aileler sonut bir açıklama yapılmcaya kadar eylemlerini sür- döreceklerini belirttiler. grubun dağılacağı belirliliypr. Bu konuda dün DP Genel Baş- kanı Hayretlin Erkmen'in özal ilc yaptığı görüşmeye ilişkin açıklamalan da, Özala millel- vekilleri arasında ilgi uyandırdı. Erkmen, Özal'ın makamından a>nlmak niyetinde olmadığını söylediğini bildirdi. Menderes'in liderliği 1.5 yılda faili meçhul cinayete kurban gidenlerin sayısı 513'ü buldu Diyarbaknr^daiki öğretmenöldiirüldü._..•/ cf_ „ Cumhuriyet'in konuyla ilgili sorulannı yanıllayan Halil Şıv- gın, Özal'ın kurulacak partinin başına dönmemcsi durumunda herkesin "başının çaresine" ba- kacağını, Aydın Menderes'in li- derlik durumunun söz konusu olrnadığını söyledi. Şıvgın, "Özal olmadıktan sonra bu ha- rcketin bir önemi kalmaz ve herkes dağılır" dedi. Şıvgın'ın bu görüşlerinin aksine dün ya- pılan toplantıda Tunca Tos- kay, Aydın Menderes'li bir çö- züme de sıcak olduğunu kay- dctti. Şıvgın ilc Toskay arasm- da çıkan tartışma sonrasında, Tunca Toskay, Şıvgın'ın görüş- lerinin aksine demeç vereceğini belirterek, toplantıdan aynldı. Toplantıya kalılan büyük ço- ğunluğun da, Özalsız bir yapı- lanmanın başan şansının bu- lunmadığmı vurguladıklan öğ- renikli. Ozal'm partinin başına dönmemcsi durumunda, gru- bun dağılacağı da toplanlıya katılanlar tarafından kaydedil- di. Toplantıda, Aydın Mende- res ile ilgili olarak çıkan tartı- şmada Hüsnü Doğan, Yıldınm Akbulut, Halil Şıvgın. Mende- res'in parli çalışmalanna lider olarak katılmasının karşısında yeraldıklannı, ancak dilersc grupla birlikle hareket cdebilc- ceğini kaydettilcr. özal'dan açıklama • Güneydoğu'da faili meçhul cinayetler bu kez öğretmen lereyöneldi. Görev yaptıklan Bağlar Mahallesi'ndeki Hürriyet İlkokulu'nagitmekte olan Zübeyir Akkoç ve Ramazan Aydın, dün sabah saat 07.30 siralannda üç kişinin silahlı saldınsı sonucu öldü. Haber Merkezi - Diyarba- kır'da iki öğreimen silahlı saldı- n sonucu öldürüldü. Cizre'nin Güçlü Köyü'ne PKK'nm dü- zenlediği baskın sonucu aynı ai- leden 5 kişı öldürüldü. Bal- man'da saldınya uğrayan bir kişi ağır yaralandı. Mardin'in Midyal ilçcsi yakınlannda da bir köy minibüsünün taranma- sı sonucu 2 kişi öldü, 9 kişi dc yaralandı. Diyarbakır Emniyet Müdürü Ramazan Er. öğret- menlerin öldürülmesinc ilişkin olayı, "Hizbullah'ın cylcminc benziyor" diye değerlcndirdi. Güneydoğu'da 1.5 yıl içinde kimlikleri belirlenemcycn kişi- lerceöldürülenlerin sayısı 513'ü buldu. 169 cinayetin işlcndiği Sılvan'ı, 138 cinaycüc Baiman izbyor. Güneydoğu'da faili meçhul cinayetler bu kez öğrel- menlerc yöneldi. Görev yapu- klan Bağlar Mahallesi'ndeki Hürriyet Ilkokulu'na gitmektc olan Zübeyir Akkoç vc Rama- zan Aydın, dün sabah saat 07.30 sıralannda üç kişi olduk- lan bildirilcn kişilcnn silahlı saldınsına uğradılar. İki öğrei- men dc olay ycrindc öldü, saldı- rganlar kaçmayı başardı. Şırnak'ın Cizrc ilçcsi GüçKi Köyij'ne baskın düzcnleyen PKK mililanlan Ncsibe Ergün çocuklan Lokman, Hıdır, Ne- zir ve Haccr Ergün'ü öldürdü. Batman'ın Aydınlıkcvler Mahallcsi 1209 No'lu Sokak'la dün saal 07.30 sıralannda mey- dana gclen olayda, kahvccilik yaplığı bildirilen Halit Saylan, kimliği bclirlenemeyen bir kişi- nin açtığı ateş sonucu kafasın- dan ve boynundan üç kurşun yarası aldı. Ağır yaralanan Say- lan. Batman Devlcl Haslanesi'- nde tedavi allına alındı. Güneydoğu'da son 1.5 yıl içinde kimliği belirsiz kişilcnn saldınlannda yaşamlannı yiti- renlcrin sayısı 513'e yükscldi. HEP İl Başkanı Vcdal Aydın"m lemmuz 1992de kaçınldıktan sonra öldürülmcsiyle başlayan bu tür saldınlar giderek tırman- dı. Özellrklc, Silvan, Batman ve Nusaybin'de yoğunlaşan saldı- nlarda öldürülcnlcrin büyük bir bölümünü, PKK yanlısı ki- şiler oluşturuyor. "Kontgcrilla, Hizbullah, Hizbikontra" lara- fından işlcndiği öne sürülcn bu cinayetlere PKK da anında mi- sillcmc yapıyor. örncğin, Sil- van'da sabah saatlerinde PKK yanlısı bir kişi öldürülüncc. öğlc saatlerinde PKK'hlarca Hiz- bullah örgülünc üyc olduklan gerekçesiyle başka bir yurttaş öldürülebiliyor. Akşam saatle- rinde ise yine bir PKK yanlısı cinayelc kurban gidiyor. Özcl- liklc Silvan, Batman vc Nusay- bin'de dnayct işlcnmediği gün yok gibi. Faili meçhul cinayet- lcrdc Özgür Gündem gazetesi yazarlanndan Hüscyin Dcniz'- in de aralannda bulunduğu 12 gazctcci yaşamını yitirdi. Faili meçhul cinayellerin yer- lcşim birimlerine göre dağılı- mında ilk sırayı 169 yurttaşın yaşamını yitirdiği DiyarbaHır'- ın Silvan ilesi alıyor. Silvan'ı 138 cinaycllc Baiman izliyor. Baıman'da yeni yılın ilk 13 gü- nündc düzenlenen faili meçhul saldınlarda 6 yurtlaş öldü, 4 yurttaş da yaralandı. Faili meç- hul cinayellerin görüldüğü Nu- saybin'de 91, Diyarbakır'da 53, Kızıllcpe'dc 25. Cizre'de 10, İdıl'dc 15 kişi yaşamını yitirdi. Adeta kan davasına dönüşen cinayetler. Gaziantep, Bingöl, Dargeçit. Midyat, Şanlıurfa.Si- vcrck gibi ycrleşim birimlcrindc dccanaldı. Özal ise, Dakar dönüşü bir soruya verdiği yanılla, Aydın Menderes ile görüşmesi konu- sunda şunlan söyledi: "Hiç kimseyle parli liderliği konuşmadım. Böyle birşey ko- nuşmam da bcn zaten. Bcn. sa- dcce bölük pörçük gidcceklc- rinc, birlcşip biraraya gclmelc- rini tavsiyc ettim. Doğrusu da bu. Onu söyledim. Yani 'Dört grup ayn ayn duracağınıza, ba- kın fıkirleriniz de yakın, anlaşın vc gcncl prensiplerde birlcşin' dedim." Şıvgın, grup içindcki gclişmc- lerle ilgili olarak, Cumhuriycl'- in sorusu üzcrinc şunlan söyle- di: "Biz bu yola çıkarkcn bir ta- kım prcnsiplcr koymuşuz. Dc- mişiz ki, bir, lider Özal olacak, iki, bu oluşum 60 milyonu ku- caklayacak, üç, güçlü bir de- ğişim programı sunulacak. Bunlar varken, şimdi çıkıp baş- ka birşey söylemek olmaz. Tur- gul Özal ile Menderes'in görüş- mcsinin ardından. baa arka- daşlar birdcn olmayan şcylcri oldurmaya başladılar." POlMKA GtNLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA Eylemcilepi İhbar Edin! ILO sözleşmeleri TBMM'den niçin çıkt? Cumhurbaş- kanı bu yasayı neden veto etmişti? içişleri Bakanlığı'nın valiliklere. valiliklerin öğretim kurumlanna gönderdikleri "gizli" genelgede bunun ne- denleri anlaşıldı... Genelgeyi alan dekanlar ve Milli Eğitim Müdürleri de yine "gizli" bir genelgeyle bölüm başkanlıklanna, okul- lara gönderdi. Genelgeyi okuyunca ister istemez şöyle düşündük: "12Eylülünsalgınmodasımuhbircilikdemekkihâlâsü- rüyor..." Genelgede şöyle yazıyordu: "Kamu çalışanları sendikalan platformunu oluşturan sendikaların Toplu sözleşmeye çağrı' adı altında bir di- zi faaliyete girişeceklerinin istihbar edildiği,.... Valiliği- nin 16.12.1992gün veÖz. Br. 14-11944 sayılı Üniversi- tesi Rektörlüğü 'nün 30.12.1992 gün ve 23644132893sayılı yazılan ile bildirilmiş olup, bu tür eylemlere girişenlerin izlenmesi, katılanlann bir tutanakla tespitini ve Vali- liği'ne bildirmek üzere tutanakların ivediolarak dekanlı- ğımıza gönderilmesini rica ederim..." Genelgede açık açık şöyle deniliyor özetlersek: "Sendikal girişimlerde bulunanlan izleyin, sapta- yın..." Şimdi Başbakan Demirel'e, Başbakan Yardımcısı Inö- nü'ye ve İçişleri Bakanı Sezgin'e şu soruyu sormak ge- rekryor ''Nerede kaldı demokratik hak ve özgürlükler?Nerede kaldı konuşan Türkiye sözü?" Kimi öğretim üyeleri, oğretmenler bu olayı üzüntü ve şaşkınlıkla karşılıyorlar. İnsan haklarına ve hukuk devle- tine ters düşen bu genelgeyi kınıyorlar. 12 Eylül 1980 döneminde üniversite ve yüksek okullar- da muhbirlik ödüllendirilmişti. Yine pek çok kuruluşta 1402 uygulaması sıkıyönetim komutanlıklarına bu biçim- de yansımıştı. Demek ki muhbirlik 13 yıl aradan sonra, üstelik ILO sözleşmeleri TBMM'den gecmesine karşın yeniden hortlatılıyor. DYP-SHP hükümet programına uygun "hukuk devleti- ne" göre davranmak zorunda değil midir? Demek ki değil... Oysa programında şöyle yazılıydı: "Ulkemizin tümünde, insan haklarına, temel hak ve özgürlüklere dayalı bir hukuk devleti mutlaka kurulacak- tır. Bu hukuk devletinde, yurttaşlann kendilerine verilen hak ve özgürlükleri kullanmak ve geliştirmek istekleri de doğaldır. Ancak bu istemlerin yerine getirilmesinde hukukun izin verdiği araçlar kullanılabilir..." DYP-SHP hükümetinin bu programı kâğıtta yazılı kal- mış... Daha bitmedi... DYP-SHP hükümeti 12 Eylül hukuku kalıntıları olarak nitelendirilebilecek yasal düzenlemeleri, uygulamaları ve ktsıtlamaları hızla kaldırarak, her alanda tam demok- ratik bir siyasal ortâmın yaratılacağına söz vermişti.. Yine DYP-SHP hükümeti yeni evrensel gelişmeler ve gereksinimler ile AGİK süreci sonucu 20 Kasım 1990 yı- lıfıda kabul edilen Paris Şarto ve yeni dünya düzeni için- deki Türkiye'nin hukuk sistemini günçel, evrensel bir konuma getireceğine söz vermişti... Yine hükümet programında şöyle denilmekteydi: "Kişi ve kurumların hak ve özgürlükleri bu anayasada çağımızın en gelişmiş anlayışıyla sergilenmelidir. Ülke- miz çağdaş ve tam demokratik bir sivil toplum anayasa- sı gereksinimi içindedir..." Anlaşılıyor ki. Türkiye'de dünya ile bütünleşme ve ev- rensel değerler hiçe sayılıyor şu anda. Ülkenin tümünde insan hakları ve temel özgürlüklere dayalı bir hukuk devletinin kurulması düşünülmüyor... Durum ortada... İçişleri Bakanhğı valilere, valiler üniversite rektörleri- ne, onlar dekanlara, dekanlar da bölüm başkanlarına, Milli Eğitim Müdürlükleri okul müdürlerine genelge gön- deriyor... "Eylemlere girişenleri tutanakla tespit edin..." Tıpkı 12 Eylül 1980 sonrası gibi... "İhbar edin!" ILO SÖZLEŞMESİ ILOKoımsyoırdaıı ikiııci kez geçti ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Cumhurbaşkanı Turgul Özal'ın, bir kez daha görüşül- mck üzere TBM M'ye iade etti- ği "Hizmet flişkisine İşveren Tarafından Son Verihnesi Hakkmda 158 Sayılı ILO Söz- leşmesi", TBMM Dışişleri Ko- misyonu'nda dün yeniden gö- rüşülerek kabul edildi. Çahşma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmel Moğultay, komisyonda yaptığı konuşma- da, iş güvcnccsinin, çahşma ya- şamında adaletin. banşın, ve- nmlilik artışının, kaçak işyeri ve işçi çalıştmlmasının önlen- mesinin, örgütlü toplum oluş- tunılmasının anahtan olduğu- nu söyledi. Moğultay. Meclis'lc grubu bulunan tüm siyasal partilerin "kabul" oyuyla onaylanan 158 sayılı sözkşmeyi Cumhurbaş- kam'nın vcto etme gerckçeleri- nin geçerliliği olmadığını be- lirtti. İş güvencesine ilişkin 158 sayıh sözleşme, bir işçinin hiz- mei ilişkisinin, kendi tutumu ya da ycicneği ile ilgili vcya iş- lcunenin, kuruluşun ya da hiz- metin işlemcsi gereklerine da- yalı bir neden olmadıkça sona erdirilemiyeceğini öngörüyor. Dokunulmazhklara dokunulamadı ANKARA (Cumhuriyet Bu- rosu) - 24 millclvckilınin doku- nulmazlıklannın kaldınlması- na ilişkin 35 dosya, devre so- nuna ertelendi. Anayasa Ada- lct Karma Komisyonu'nda konu görüşülürken, bazı DYP'li milletekilleri, HEP Ge- nel Başkanı Ahmct Türk'ün dokunulmazlığının kaldın- lmasını istedilcr. ancak oyla- ma sonucunda oyçokluğuyla bu dosya da, devre sonuna bırakıldı. Anayasa Adalct Karma Ko- misyonu.dün toplanarak, mil- lctvckillcrinin dokunulmazlık- lannın kaldınlmasıyla ilgili dosyalan lartıştı. All komisyo- nun 23 millclvckiliylc ilgili dos- yalann devre sonuna kadar cr- lclcnmcsi önerisi, oybirliğiylc kabul cdıldi. Ancak, HEP Gc- ncl Başkanı Ahmct Türk'ün "Evindc yasak yayın bulun- durmak vc yasadışı örgülc yardım ctmek" savıyla doku- nulmazlığının kaldınlmasına ilikin dosya lartışıhrken, DYP'li Osman Seyfı ve Yahya Uslu,"Devlcti bölmeyc yönc- lik suç işleyen milletvekilleri- nin dokunulmazlıkiannın kaldınlıp, mahkemeye çıkması gercktiğîni" söylediler ve Türk'ün dokunulmazlığının kaldıntmasını istediler. SHP'li Mümtaz Soysal ile RP'li Ali Oğuz, millevekilliği dokunul- mazlığının kaldınlmasının, bu müesseseyi olumsuz etkile- ycceğini söylediler. ANAP'lı Yüksel Yalova ise, dokunul- mazlığın siyasi suçlarda değil, adi suçlarda kaldınlması ge- rcktiğini savundu. Tarüşmalann ardından oy- lanan Türk ilc ilgili dosya da oy çokluğu ile dönem sonuna crtclcndi. Dokunulmazlığının kaldınlması istenen milletve- killcri arasında Sülcyman Dc- mirel. Erdal inönü, Bülent Ecevit, Fikri Sağlar, Ercan Karakaş ile Yaşar Topçu da ycr alıyor.