Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Imliyaz sahibr Berin Nsdi • Genel Yayın Yönetmem- Ozgen Acsr •
Genel Yayın Koordinatoru: Hikmet Çeünkaya • Yazı Işlerı Muduru
Ccial Başlangıc • Görsel Yönetmen: Ali Acar • Duzenlenıe: Maslafa
Saglamer • Ankara Temsılcısi: Cuneyt Arcayurek Haber Mudurlen
Mastafa Balbay, Işık Kansu tzmır Temsılci V SettJar Kııık Adana
Temsılcısi: Çttim Yigenofla
tstanbul Haberlen. Şcnay Kalkas Dış Haberler: Ergna Balcı Iş-Ekonomi: Şükran Kelend
Yun Haberlen: Mctamct Saraç Makaleler: Sami Kanores SporAbdulkadir Yacdmaa Dü-
zeltme AMnliak Yazıcı • Müessese Müdur V.: Erol Erkat • Koordınatör: Abnel
Korulsan • Muhasebe: Baleat Vcner • Idare: Haseyin Garer • tşletme: öader ÇeBk
• Bılgı-lşlem: NaU lnal • BUgisayar Sistem: Maruvet Çiler • Reklam: Reha Işılman
Basım: Cumhurıjet Malbaacılık ı« Gazetccılık T.A Ş. • Yayımiayan: Yenı Gun Haber'
Ajansı Basıtl ve Yayıncılık A.Ş. Turkocagı Cad 39/41 Cagaloğlu 34334 tst PK: 246,
tslanbul. Tel. 512 05 05 (20 haı), Telex: 22246, Fax: (1) 513 85 95 • Bürolar: Aaka»:|
Z. Gdkalp Blv. lnkılap S. No: 19/4, Tel: 433 11 41-47, Telex: 42344, Fax: (4) 433 05 65 •
tzmir H. Zıya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: 83 12 30, Telra: 52359, Fax: (51) 89 53 60 • Adans:
tnönü Cad. 119 S. No: I Kat: I, Tei- 59 37 52 (4 hat), Tekx: 62155, Fax. (71) 59 25 78
TAKVİM I4OCAK1993 tmsak. 5 49 Gûneş:7.l9 öğle 12.18 lkındı: 14.44 Akşam: 17.05 Yats:18
Anestezide
uzman açtğı
•İSTANBLL(AA)-
Türkiye'de yeterli sayıda
anestezi uzmanı
bulunmadığı. teknisyenlerin
yaptığı anestezilerin ise
ölümlere neden olduğu
bildirildi. Doğan Hastanesi
anestezi uzmanı Dr.
Muharrem Erol. devlet
hastaneleri vebazı SSK
hastanelerinde anestezinin
lcknısyenler tarafından
yapıldıgmı belirtti. Dr. Erol,
"Türkiye'de anesteziye bağlı
yanlış uygulamalarda
ölümlerin olduğu bir gerçek.
Bu da anestezinin. ışınin ehlı
olmayan kışiler tarafindan
yapılmasından
kaynaklanıyor" dedı.
AncslezistDr Muharrem
Erol. Türkiye'de yaklaşık
1.000 anestezist
bulunduğunu. bazı illerde ve
pck çok hastanede hiç uzman
ancstezist bulunmadığı gibi
bulunan hastanelcrdcki
uzmanlann da ihtiyaa
karştlamaktan uzak
olduğunusöyledi.
Avnıpa'mn en
• LONDRA(AA)-
Avrupa'nın en şişman
kadınlannın tngilizler
olduğu ortayaçıktı. Bir
Fransız araştırma grubu
tarafından hazırlanan
'Avrupa'da şişmanlık'
konulu rapora göre İngilız
kadınlan Alman, Fransız ve
ttalyan kadınlanna kıyasla
daha kılolular. 'Avrupa
AraştınmaveBilgi
Merkezi'nde görevli bir grup
gıda uzmanının çeşitli
ülkelerdekı kadınlar üzerinde
yaptıklan araşlırmalar
sonunda İngilız kadınlannın
yûzde 33'ünün, Almanlann
yûzde 17'sinin, Fransızlann
yüzde 25'inin, Italyan
kadınlannın ise yüzde
23'ünün çok şişman
olduklan saptandı.
Çocuk
fiMerimteaı-tış
• MOSKOVA(AA)-
Rusya'da çocuk ölüm
oranının son bir yıl icinde
önemli ölçiide arttığı
açıklandı. Rusya Devlet
Başkanı Boris Yeltsin'ın
danışman kadrosunda
calışan demografi.uzmanı
Andrei Demin'in İzvestia
gazetesınde yer alan
açıklamasma göre 1991
yılında bir yaşına girmcden
hayatının kaybeden
bebeklerin oranı binde 16.8
ikenburakam 1992yılırun
ilk on ayında bu rakam binde
17.1 yükseldi. Demin
açıklamasında bu
rakamlann kendi özel
hesaplama yöntemleriyle
ortaya çjkanldığını, Dünya
Sağlık Örgütü'nün
kulîandıgı yöntcmlerle
hesaplansa, çocuk ölüm
oranının beşte bir oranında
daha yüksek görûneceğini
kaydetti. Çocuk ölüm
oranının en yüksek olduğu
bölgenin Altay bölgesi
olduğu belirtiliyor.
Dfamaenzartf
kadm
• LONDRA (AA) - Prenses
Diana. İngiltere'nin en zarif
kadını seçildi. 'Hello' adlı
magazin dergisi tarafından
okuyuculararasında yapılan
bir ankette,TV programlan
sunucusu Selina Scott ikinci,
kent düşesı üçüncü, kent
prensesi de dördüncü sırayı
aldı. İngiltere'nıneski
başbakanlanndan Margaret
Thatcher aynı kategoride 9.,
KraliçelI.ElizabethdelO.
sıraya yerleşirken Prenses
Diana aynı zamanda
Ingiltere'de "yılın kadını'
unvanını eldeetti. Ankette,
Prenses Diana aynca yıhn en
beğenilen ünlüleri arasnda
da ilk sırayı alırken kendisini
Monaco Prensesi Carotine,
aktör Kevin Costner, ünlü
modcl Cindy Crawford ve
sinemanın efsanevi yıldızı
Elizabeth Taylor takip
ettiler.
İzmiP'eyeşiöPtö
• İZMİR(AA)-İzmir'de
tüm kent giriş çıkışlan,
refüjler ve bulvarlar
yeşillendirilip
tşıklandınlıyor.
Çalışmalarda, ithal ağaç
fıdanlan da kullanılacak. AA
muhabirinin Büyükşehir
Belediye Başkanhgı'ndan
aldığı bilgiye göre yaklaşık 20
milyar liraya ihaleedilen kent
ginş çıkışlan, orta refüjler,
bulvarlar, köprülü kavşak
altlan ve parklann
ycşıllendirilmesı ıleilgili
çalışmalara başlandı.
Beiediye Başkanı Yüksel
Çakmur, İzmir'i "yeşil
örtüye" kavuşturmak için
ağaç fidanı ithaline de
gidileceğini belirtti.
Yeşil kuşakta planlı yapılaşma• Istanbul'un kuzeyinde korunması
gerekenyeşilalanlar 'mevziplanlarla'
imaraaçılıyor. Biranlamda 'yeşil
gözden ırakyağmalanıyor.
• BoğaziçVnin kuzeyine 3. köprü kurma1
düşünceleri,kentin 'yeşilkuşağı'ndaki
yağmayı hızlandınyor. Emlak
piyasasında'patlama'bekleniyor.
OKTAY EKtNCt
fstanbul için 'çarpık kentleşme' denince,
akla önce gecekondular, sonra da gökde-
lenler geliyor. Gecekondular, her yıl göçle
gelen 400 bin kişiye sürekli haarhksız yaka-
lanan fstanbul'un 'yeni kültür kimb'ğinden'
sayılıyor. Gökdelenler ise belirli bir planla-
maya göre değil, 'gücünü göstermek iste-
yen' çevrelerin hükümetten kopardıklan
'ayncalıklı imar haklanyla' yükseliyor. EI-
bette bunlar da, salt güç göstermeye dayan-
mıyor; aynı anda trilyonlarca lirahk imar
rantlannın tek bir parsel üzennde' elde
ediimesine de yanyor.
Son yıllarda kamuoyunun dikkati ve du-
yarh çevrelerin kaygılan işte bu gecekondu-
lar ve gökdelenler üzerinde toplanırken,
İstanbul'un en az tarihsel sıluetı kadar ko-
runması gereken bir başka zenginliği de,
yine ayncalıklı yapılaşma izınleriyle 'sessiz-
ce' yok ediliyor. Yaklaşık 50 yddır, nazım
planlarda "kentin yeşil kuşağY olarak koru-
nan Sanyer ve Beykoz'un kuzeyindeki
tanm alanlan, aynı bölgedekı ormanbk
alanlan da kemirerek 'lüks villa" ticaretine
açılıyor.
İnşaat faaliyetleri
Naam plana aykın olarak, 'mevzii' ve
'ıslah' imar planlanyla imar izni verilen bu
arazilerde, Koç Holding'e bağlı Garanti-
Koza İnşaat, SS Basm Yayın Çahşanlan
Konut Yapı Kooperatifı, SS Okan Grubu
Konut Yapı K.ooperatifi, Hedef İnşaat Sı-
tesi, Flora Evleri, SS Anköy Kooperatifı
gibi kuruluşlar, bir yıldır yoğunlaşan göz-
den ırak' bir inşaat faaliyeti içindeler.
Garanti-Koza Grubu"nun "Zekeriyaköy
Evleri' adıyla kurduğu yoğun yerleşim si-
tderindeki 200 m
2
'lik dubleks konutlar 1.5
milyar liraya saüşa sunulurken, 400 m
2
'lik
'süper-lüks' villalar 3 milyar liraya pazar-
lanıyor. Diğer kooperatiflenn ve şirketlerin
Zekeriyaköy, Uskumruköy ve Kilyos
yakınlanndaki tanm ve orman arazilerinde
kunnaya başladıklan yüzlerce konutluk si-
teler ise, İstanbul'un yenı 'prestijli' iskan
alanlan olmaya aday görünüyor.
1980'de onaylanan, ancak "üç yıl dayana-
bilen' 1/50.000 ölçekli İstanbul Nazım
Planı, Sanyer bölgesinde Zekeriyaköy-
Demırciköy ve çevreîenni, Beykoz yakasın-
da ise Polonczköy-Riva arasındakı yörelen.
İstanbul'un "kentleşmeye karşı korun-
ması gereken' tanmsal ve yeşil alanlan ola-
'Yeşil Kuşak'ta
planlı yapılaşma
KISIRKAYA •.
KEMERBURGAZ . .' • — •'*•
1980 planındak, orman. — . « « « . . « « a n
a l a n l a n ; . planlanyla ımara açılan rE5JE5Yolu
Sanyer'in
kuzeyindeki
tanm alanlan ilk
kezUyım
Sitesi'yk
yapdaşmaya
açümıştı.Ote
yandan
îstanbui'unekte
kalan tek yeşil
alanlan olan
kuzodeki tanm
veonnan
arazileridur
denilıpediği
takdirdegûneye
benzeyecek.
rak ayırmışü. Planın öngördüğü gehşme böl- 1983"te İstanbul Nazım Plan Bürosu hükü- ilkesi, 'plansız' imar düzeni ıçınde rafa
geleri ise doğu-batı yönünde. Tuzİa ıle Silivri metçe kapaülınca. bu disipline uymak zorun- kaldınldı.
arasmdaki yaklaşık 100 km.'lik kuşak boyun- luluğu da kalmadı ve 1940'lardan bu yana sa- Bu operasyomm ürününü son yıllarda al-
ca düzenlenmışti. vunulan 'kuzeydeki bölgelerin yeşil İcalması' maya başlayan 'imarcı' çevreler, Zekeriya-
köy'den sonra Polonezköy'e de el atrruş du-
rumdalar. Bu yöre için hazırlanmış olan
1/25.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı'na da-
yanılarak, Polonezköy'deki 1000 m
2
'nin
üzerinde olan tarlalara inşaat izni verilmeye
başlandı. Böylece İstanbul'un rekreasyon
hizmeti verebilecek ender köylerinden biri,
her özel otomobili olan için ideal bir yeni
'mesken bölgesi' niteliğine dönüşüyor.
Umut, yeni nazım planda
İmar mevzuatına göre bir bölgenin imara
acılabilmesi için, öncelikle 'nazım plan ka-
ran' gerekiyor. Nazım planlarda yapüaş-
maya kapatdan alanlarda ise özel imar
planlanyla inşaat olanağı sağlanması yine
yasaya göre olanaksız.
Ne var ki ANAP hükümeti döneminde
yürürlüğe giren imar affı yasalanna da-
yanılarak üreülen ıslah imar planlan, bu ge-
nel kuralın dışında, 'ayncalıkb uygulama-
lar' için belediyelere olanak sağlıyor. AfTa
giren kacak yapılan 'düzeniemek' adına,
hiç yapılaşmayan arazilerin de planlanması
sürecini başlatan ıslah planı uygulaması,
Anakent Belediyesi'nin onayı alınmadan,
ilçelerdeki meclislerle yürürlüğe sokulabi-
liyor.
3. köprü patlama yaratacak
İstanbul'un elde kalan tek yeşil alanla"
olan kuzeydeki tanm ve orman arazileri,
planlama anlayışma 'dur' denilemedıği tak-
dirde, çok yakıîıda 'güneye' benzeyecek.
özellikle, Boğaziçi'nin kuzeyine 3. köprü
yapılması önerüeri hem Cumhurbaşkanı
Ozal, hem de Bayındırlık Bakanı Kumba-
raabaşı tarafından gündeme getirildikten
sonra bu yörelerdeki emlak piyasasında
'patlama' bekkniyor. Özel planlama bü-
rolannda ise boş arazilere yönelik harita ve
imar planı siparişlerinde birkaç aydır 'can-
lanma' yaşanıyor.
Yeşil kağıt üzerinde kalabilir
Kentin bu 'gözden ırak' yağmadan bir an
önce kurtulabilmesi için, umut bağlanan
tek olanak, geçen yıl yeniden çalışmalanna
başlanan Büyükşehir Belediyesi'ndeki
nazım plan haarlıklan. 1993 yıh kasım a-
yında tamamlanması hedeflenen plan
onaylanıncaya kadar Zekeriyaköy ve Polo-
nezköy'deki imar uygulamalan durdurula-
mazsa, betonlaşan araziler planda 'yeşil'
görünecek. Böylece İstanbul'un yeşili, bir
kez daha kağıt üzerinde kalacak...
Amerikahhıvsanataservet harayor
Tang Hanedara'na ait(
Çin Tabak-
bn'8 milyar 40 mflyon Hraya saükb.
Kûitûr Servisi - Sıkıntılı geçen bir yıhn
ardından, son iki ayda sanat
piyasasındaki satışlarda yaşanan
hareket, koleksiyonculan sevindirdi.
Amerikalılar, kasım ayında yeni
başkanlan Bill Clinton'u seçtikten sonra,
Avrupalılan örnek alarak
gerçekleştırdıkleri müzayedelerle,
piyasayı canlandırdılar.
New York'taki müzayedede bir
Maüsse'in 9 milyon pounda (120 milyar
600 milyon lira) satdmasının ardından,
Londra'da da bir Kandınsky 5.5 milyon
pounda (73 milyar 700 milyon lira)
satıldı. Kaliforniya'da Getty Museum of
Malibu ise, Sotheby's müzayedesinde
Goya'nın bir eserine 4.95 milyon pound
(66 milyar 330 milyon lira) verdikten iki
gün sonra, bir Alman aücı, 17 yüzyılda
Pieter de Hooch tarafından yapıbnış
günlük hayatm tasviredildiği manzara
resmini 4.4 milyon pounda (58 milyar 960
milyon lira) satın aldı. Yeni sanat
piyasası, değişik sanat eserleriyle de ilgi-
lenmeye başladı. Aralık ayının ilk
günlennde Monaco'da yapılan
müzayedede, Fransız mobılyalan
satışlan oldukca iyi geçti. 18 yy.'dan
Weisweilerr'in bir kütüphane masası 995
bin pounda (13 milyar 333 milyon lira),
Londra'daki müzayedede ise, şövalyeler
tarafından atın terkisinde taşınan 50/80
bin pound (670 milyon/1 milyar 72
milyon lira) değerindeki bir su matarası
da 660 bin pounda (8 milyar 844 milyon
lira)satıldı.
Londra Olimpia'da The Fine Art and
Antiques Fair, büyük bir talihsizlik eseri
haziranda hiç satış yapamadığı halde,
kasımdaki müzayedenin ilk dört
saatinde, satamadığı bu parçalar, 2 bin
ziyaretçi tarafından kapışıldı.
Bu canlanma, Sotheby's ve Christie's
müzayedelerini sıkınüdan kurtarmaya
yetmedi.
Andrew Lloyd Webber, Canalotte'nin,
Londra'dan bir manzara resmini 10.12
milyon pounda (135 milyar 638 milyon
lira) satın alarak, Tate Galery'de
sergilerımek üzere verdi.
1991 'deki "Körfez Savaşı"nın etkisine
rağmen. zengin Amerikalılar
servetlerini sanat için harcadılar. 92
mayısındaki müzayedelerde satışa
sunulan "Impresyonist" ve "Modem
Resim" sanaüna ait eserleri satın
aldılar.
En ciddi gazeteler bile kentin yakımnda bir konakta yaşayan hayaletten söz ediyor
Hayalet masalı Isvee basınında^ „ , , . m . ^ , mek salonun• Stockholm
yakınlannda turistik bir
konak. RehberLeena
Rung gezdirdiği
gruplann konakta 40
yaşlannda, kadınımsı bir
yüzü olan, sanşın ve
bukleli bir adam
gördüklerini anlatıyor.
GÜRHANUÇKAN
STOCKHOLM -16. yüzyıl-
da yapılan Kumla Konağı, ta-
rihten günümüze ulaşmış bir
han. Şimdi de şirin bir restoran.
Burası, özel partiler için de tu-
tulabiliyor, gelip yemek yemek
için de kuİlanılabiliyor. Çeşitli
gruplar burayı gezerek, kona-
ğın tarihini anlatıyor. Bu grup-
lardan geçenlerde birini gezdir-
mis olanrehber Leena Rung'u
dinliyoruz:
-Üst kata cıkan merdivenin
önünde, gruba yüzümü dön-
müş konuşuyordum. Birden
bakışlanmın değiştigını hisset-
tim. Oysa ben, garip bir şey söy-
lememiştim. Sonra birbırlerine
bakındılar ve aralanndan yaşh
bir bayan bana yaklaşü ve "Bu-
rada bir hayalet olduğunu bili-
yordunuz, değil mi?" diye sor-
du. "Siz konuşurken, arkanız-
da, merdivenin ilk basamağın-
da, 40 yaşlannda, kadınımsı bir
yüzü olan, sanşın ve bukleli bir
adam belirdi; üzerinde, çok eski
Ünlü yönetmen Alfred Hitcncock da kendisini hayalet sanıyor galiba.
tip kadife bir ceket vardı. Sev- atan, mektup gönderen konuk- - Bir grup gazetea geldi. Da-
-" ' ----—---• '- "--• ---•- ' ---... _-_—;..„ h a önceden yer ayırtmışlardı.
Bizım Alf adını taküğmız ha-
yaleti duymuşlardı. Güle oyna-
ya, yediler içtiler. Bütün perso-
nel, ait katta, mutfakta ve ye-
giyle gülümsüyordu. Sonra yok
oldu."
Leena Rung, bunu ilk kez
duymadığını söylüyor. Bura-
dan aynldıktan sonra kart
lann yazdıklannı gösteriyor.
Birbirlerini tanımayan bu in-
sanlar da hep aynı görüntüyü
çiziyorlar.
Ya işin masal kısmı ne?
salonundaydı. Bıraz fazla
gürültü ettiler. Ansızın, üst kat-
ta birisi sağa sola koşmaya baş-
ladı. Kapılan çarptı. Sehpalan,
iskemleleri devinneye başladı.
Bız dahil, hiç kimse, yukan çık-
maya cesaret edemedi! Belli ki
ev sahıbı', bu grubu sevmemiş-
ti. İşin en ilginç yanı, Alf ın ya-
bancılara gözükmesi. Personel,
onun varlığını, çevrelerindeki
havanın soğuması, az önce ka-
pattıklan kapılann kendiliğin-
den açüması ve bazı eşyalann,
şaka yapar gibi yerlerinin degiş-
mesiyle hissediyorlar. Expres-
sen gazetesinin muhabirleri de
konağı gezerken aynı 'titreşim-
leri' kapmışlar. Aşçı anlatıyor
- Bir gün işbaşındaydım. Sü-
rekli olarak izlendiğimi hisset-
tim. Dönüp dönüp baktım.
Kimseyi göremedim. Pencere
açıkmış gibi hava soğudu. So-
nunda dayanamadım. "Alf!".
dedim. "Lütfen beni rahat bı-
rakîlşimi yapamıyorum!"Anın-
da hava değişti ve onun mut-
faktan uzaklaştığını anladım.
Personelin ortak görüşü,
Alf in buraya ait olduğu ve kö-
tü bir niyet taşımadığı yönün-
de. Çeşitli kez sahip değiştiren
konak, 1929'da han halini al-
mış.
Bu devirde bunlan duymak
insanı şaşırtıyor doğrusu. An-
cak gerçeküstü olmayan bir
açıklama. henüz getirilmedi.
Cıddı gazeteler, konuya eğilme-
sc. biz dc yazmazdık size. Biz de
onlann yalancısıyız yani...
Uçakmeraklılarına
Bügisayarla gelen
uçma tutkusu
İSTANBUL(AA> Uçma
tutkunlanna," F-16, F-104 ya
da MİG-29 ile uçmak" hayal
gibi gelse de, bilgisayarlar sa-
yesınde artık bu arzulanna
kavuştular. Bilgjsayarlarda 2.
Dünya Savaşı'nda kullanılan-
lardan, Körfez Savaşı'na katı-
lan görünmez F-l 17'ye kadar
pek çok uçak için hazırlanan
simülasyon programlan bü-
yük ilgi görüyor.
Bilgisayar kullarucılan,
uçaklann kontrol paneli hali-
ne dönüşen klavye ve joystik
ile havaalanından kaUuş ve
inişler de dahil olmak üzere,
birçok manevra ve uçuş gö-
revlerini yerine getırebilıyor-
lar.
Pilot eğitiminde kullanılan
simülatörlerin benzeri olan bu
programlarla, ev ve bürolara
giren uçakJar arasında, eski
tiplerin yanı sıra, F-l 04,
MİG-21, MİG-29, F-l 5,
F-16, B-51,F-117,A-10,Air-
bus 320'de bulunuyor.
Bu arada uçuş eğitimini
amaçlayan "Flight Simüla-
tör" adlı program da klasikler
arasına girdi.
Verilen görevlerie oyun ha-
vasına sokulan bu program-
larla, çeşitli savaşlara kaül
mak da mümkûn.
Savaş programlan
Bu görevlerin ana konu-
lannı ise, "3. Dünya Savaşı ile
Basra Körfezi, Güney Ameri-
ka ve Akdeniz Bölgesi'nde çı-
kabilecek çatışmalar oluştu-
ruyor. Bu arada ısterseniz,
Aırbus 320 ik Avrupa'mn çe-
şitli kentleri arasında yolcu
taşımacüığı da yapabilirsiniz.
Aynca, yeni piyasaya cıkan
bir başka programla, ABD'-
nin uzay araşürmalannda
kulîandıgı "Uzay Mekiği" bil-
gisayar kullanıalannın hiz-
metine girdi. Bilim kurgu me-
raklılan için yapılan simülas-
yon oyunlarla da, gelecek za-
man dilimlerinde, geUşmiş
uzay araçlannı kullanarak,
uzayın fethine katılmak müm-
kün hale geldı.
İ S T A N J U ' U D X İJtî- İ H A V A İ I