15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6EYLÜL1992PAZAR CUMHURİYET SAYFA Kahveci'den eleştiri • İSTANBUL (ANKA)- Anavatan Partisi İstanbul milletvekili Adnan Kahveci, hükümetin Bosna-Hersek'te yaşanan olaylarla ilgili tavnndan dolayı "Milletvekili ve vatandaş" olarak utandığmı belirterek, hükümetin admetsiz ambargoya katıldığını öne sürdü. Adnan Kahveci, Bosna-Hersek olaylanyla ilgili olarak llıca cephe komutanı Prof. Dr. Fikret İsmet Valjoviçve Yugoslavya Göçmenleri Derneği Başkanı Selahattin Aky üz'le birlikte bir basın toplantısı düzenledi. Atama kararları • ANKARA(AA)-Eski SHPGenelSekreter yardımalanndan Güler Tanyolaç Turizm Eğiümi Genel Müdürlüğü'neatandı. Resmi Gazete'de yayımlanan atama kararlanna göre piyade kurmay albay Erdal Yiğit Askeri Idare Mahkemesi subay üyeliğine, açık bulunan Küçük Sanatlar ve Sanayi Bölgeleri ve Siteleri Genel Müdür Yardımcıhğf na mühendis Hayri Altun atanırken, Turizm Bakanlığı M üşavirliği'ne de Aydın Kezer getirildi. Ceza affı • ANKARA(AA)- Cumhurbaşkanı Turgut özal, göreve geldiğinden bu yana hastalık, sakathk ve kocama nedeniyle 27 hükümlüyü afletti. Cumhurbaşkanı Özal. göreve geldiği I989yılından bu yana, üç yıl içinde 3'ü kadın 27 hükümlünün sürekli hastalık, sakathk ve yaşlıhk sebebi ile afTedilmesine karar verdi. Cumhurbaşkanı Özal'ın cezalannı afiettiği hükümlüler şunlar: Güllü Kalburcuoğlu, İlminaz Taştan, Ferdane Yatgak, Yakup Kınk, Cano Menekşe, Erdoğan Yılmaz, Zeki Tekinasa, Selahattin Babat,Turgay Akçay, İsmail Biçer, Süleyman Muslu, Hüseyin Mürteza. Hacı Ömer, Arif Erikli, Hüseyin Budak, Mehmet Ali Dinçer, Yümnü Kolbaşı. Miroslav Angelov Baçev, Doğan Akdeniz, Ali Memduh Dönmez, Mehmet San, Aziz Karakurt, Ahmet Erbaş, Rıza Kocal. Mustafa Ali Kocakilit, Muzaffer Girişmen ve Mehmet Erdoğan. Gençlik kurultayı • ANKARA(LJBA)- Anavatan Partisi'nin gençlik kollanndan sorumlu Teşkilat Başkanı Yardımcısı Aydm Milletvekili Yüksel Yalova, ANAP gençliği yaratacağını söyledı. Yalova, ANAP'a sempati duyan gençleri partiye bağlayacak bir sistem hazırladığını ve bir gençlik kurultayı planladığmı bildirdi. Teşkilat başkan yardımcısı Yüksel Yalova, gençlerin siyaset için aktif potansiyel olduğunu ve mutlaka her partinin gençlikle yakın ilişkide bulunması gerektiğini söyledi. Ünye'de SHP'den istifa • ÜNYE (AA) - Ordu'nun Ünye ilçesi SHP teşkilatı yönetim kurulu üyeleri istifa etti. AA muhabirinin aldığj bilgiye göre Ünye SHP İlçe Başkanı Sezai Kantar ile Ahmet Türk, Kerim Baş, Ceyhan Hakkı Tapcı, Mustafa Baltacı, Arif Başar, İsmail Hakkı Ateş, Maral ve Ahmet Kavaşoğlu'ndan oluşan yönetim kurulu üyeleri, SHP Genel Merkezi'ne istifa dilekçelerini gönderdiler. ANAP'a ihtar istemi • ANKARA (AA) - Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara il kongresini zamanında yapmadıgı gerekçesiyle ANAP'a ihtar verilmesi için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. AA muhabirinin yeikılilerden aldığı bilgiye göre Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, iptal istemine dayanak olarak Siyasi Partiler Kanunu'nun 19. maddesinin 5. fıkrasını gösterdi. Siyasi Partiler Kanunu'nun 19. maddesinin 5. fıkrası. "'İşten el çektirme karannm il yönetim kuruluna bildirilmesinden itibaren 45 gün içinde il kongresi toplanarak yeni il yöretim kurulunu seçer" hiikmünü içeriyor. HABERLER 9 EYLÜL'E DOĞRU CHP POLTTIKA GUNLUGU CHP Genel Yönetim Kurulu sözcüsü Tuncer, partiyi SHP'ye yamayacağı iddialannı reddediyor HİKMET ÇETÎNKAYA Tuııcer adaylığmıaçıkladı YILMAZ GÜMÜŞBAŞ ANKARA - CHP Genel Yönetim Kurulu (GYK) koor- dinatörü ve sözcüsü Erol Tun- cer, 9 eylülde yapılacak partinin açılış toplantısında genel baş- kanlığa adaylığını koyacağını açıkladı. Adaylığı konusunda GYK'dan herhangi bir karar alınmasını istemediğini ve is- temeyeceğini belırten Tuncer, GYK koordinatör ve sözcüsü olarak, elınde hiçbir maddi güç bulunmadığını, adaylık çalış- malannı kendi olanaklarıyla yürüteceğini söyledı. Tuncer, aday olması halinde GYK üyeliğinden istifasmın gerektiğj yolundaki görüşlere yanıt olarak da, "Yaşayan par- tılerin yöneücileri, ellerinde partinin her türlü olanağı bu- lunmasına karşın tekrar aday olmalan halinde görevlerinden istifa rru ediyorlar? Benden böyle bir istifanın istenmesi. in- saf ölçüleriyle bağdaşır mı?" dedi. Genel başkan adaylan arasın- da adı geçen Deniz Baykal ekibiyle birlikte çalışan GYK üyesi Hayrettin Uysal. kendisi- nin ve arkadaşlannın, 'GYK- da konsensüs ve tek liste, ortak bir görüşten bir genel başkan adayı ve merkez organı çıkar- mayı" savun- duklannı belirt- ti. Uysal, yaptığı açıklamada, ad vermeden. Erol Tuncer ve ar- kadaşlannı da, il başkanlan top- lantısmdan kaç- makla suçladı. Erol Tuncer. dün ilk defa bir açıklama yapa- rak, genel baş- kanlığa adaylığmı koyacağını söyledi. Cumhuriyet'e görüş- lerini açıklayan Tuncer, bir ta- raftan kendisine bugüne ka- dar yöneltilen suçlamalan yanıtlarken, bir taraftan da tartışma konusu olan bazı yaklaşımlara açıklık getirdi. Tuncer. ünlü bazı müteah- hitlerin kendisini desteklediği yolunda çıkan haberleri de yanıtladı ve 'Ben bu konular- da siyaset ve meslek hayatın- da en duyarh kişilerden biri- sıyim. Bu konuda Türkiye'de üs- tüne gölge düşürülemeyecek insanlardan biri de benim" PORTRE/ Erol Tuncer 1938 Bayburt doğumlu olan Erol Tuncer, İTÜ İnşaat Fakül- tesi 1960 mezunu. İnşaat Yüksek Mühendisi olan Tuncer Ka- rayollan 12. Bölge Müdürlüğü, Karayolları Plan ve Proje Daire Başkanlığı ve Afet İşleri Ge- nel Müdürlüğü yaptı. 1973- 1980 yılları arasmda Gümüşhane ınillet- vekiliotdu. 1977yıhnda Ecevit kabi- nesinde İmar ve İskan Bakam ola- rak çalıştı. CHP Genel Sekreter Yarduncüığı görevi üstelenen Tun- cer'in politik yaşatnı 12 Eylül'le ke- sintiye uğradı. Erol Tuncer 1991 Temmuz-1992 Ocak arasmda SHP Parti Meclisi üyeliğiyaptı dedi. Tuncer, genel başkan ol- ması halinde, CHP'yi bir başka partiye, bu arada SHP'ye "ya- mayacağı" yolundaki iddialar için de şunlan söyledi. "CHP'nin yeniden açılması ve bu tarihi fırsattan yararlana- rak demokratik yelpazenin sol kanadındaki bütünleşmeyi CHP çatısı altında gercekleştir- mek, vazgeçilmez hedefimizdir. Bu politikayı GYK adına ben aylardan beri seslendiriyorum. Bunun aksi bir görüşü bana yakıştırma gücünü kimsede gö- remiyorum. CHP'de seçim yoluyla alınan görevler. örgütün emaneüdir. Örgütten alı- nan bu kutsal emanet, günü gelince ancak asıl sahibine, yani örgüte teslim edilir. Bunun dı- şındaki bir davranışı hiç- bir CHP'liye yakıştıramam. Siyaset haya- tımdaki onur- lu geçmişim böyle bir dav- ranışta bulun- mayacağımın en güçlü tanığıdır. Hakkımdaki dayanıksız. yakışıksız iddia ve isnatlar, ancak bu iddialann sa- hiplerini küçültür." Erol Tuncer, genel başkan adayı olması halinde. şimdiye kadar yaptığı GYK koordina- törlük ve sözcülüğü kötüye kul- lanmış olacağı yolundaki suçla- malan da yanıtladı ve "GYK koordinatörü olarak benim elimde hiçbir maddi olanak yoktur. Bürokrasim yoktur, param yoktur, aracım yoktur. Ben adaylıgımı kendi kişisel olanaklanmla yürüteceğim" dedi. Tuncer. adaylığmı koyacak- sa GYK üyeliğinden ve koordi- natörlükten çekilmesi gercktiği yolundaki görüşlere karşılık da şöyle dedi: "Ben bugüne kadar adayhğım için GYK'dan her- hangi bir karar ıstemedim. Ya- şayan partilerin genel başkan- lan tekrar aday olmak istemele- ri halinde bu görevlerinden isti- fa ediyorlar mı? Benden böyle bir istifa istemenin insafla bağ- daşır yanı var mı?" Tuncer, il başkanlanyla bir toplantı yapılıp yapılmayacağı yolundaki sorumuzu yanıtlar- ken de, daha çok teknik konu- lan, gündem ve başkanlık di- vanı konulannı görüşmesı gele- nek olan böyle bir toplantının kurultaydan bir veya iki gün önce yapılabileceğini söyledi. Tuncer, hazırlanacak listeler konusunda da il başkanlannın görüşlerine başvurulacağını be- lirtti. CHP Genel Sekreter Yardımcısı ve GYK üyesi Hay- rettin Uysal, dün bir açıklama yaparak, kendisinin ve arka- daşlannın GYK'da tek liste de- ğil. "GYK'da konsensüs ve tek hste, ortak bir görüşten bir ge- nel başkan adayı ve merkez or- ganı çıkarmayı" savunduk- lannı belirtti. CHP'li Bakanlar: Sol başta partinin Genel Sekreter Yardımcısı ve Milli Eğitinı Bakam Mustafa Üstündağ, yanında sırasıyla Bayındırlık Bakam Erol Çevikçe, Bahir Ersoy. CHP İstanbul II Başkanı Aytekin kotil, Maliye Bakam Deniz Baykal, İstanbul Belediye başkanı Ahmet İsvan, İmar ve İskan Bakam Ali Topuz. Hangi çatıaltında nasılbirleşme?ÜMİT GÜRTLNA (CHP Ankara İl Başkanı): CHP'nin en büyük özeîliği: temel ilkele- rinden ödün vermeden, gelişen koşullara ayak uydurabilmek özelliğiydi. Once devleti kuran zihniyet; sırayla ve kısa zaman dilimleri içinde; cumhuriyeti, laikliği, devlet eliyle sermaye bi- rikimi sağlayıp ekonomide ya- ratıalık sağlamayı, serbest seçi- me dayalı demokrasiyi, dernok- rasi içinde siyasi iktidan elinde bulunduran güçlerin devlet eliyle yeni bir sermaye grubu meydana getirmesi sonucu, bu kesimin ezmeye befşladığı işçi sı- nıfına dayalı emekçileri koru- mak için calışma yasalannı çı- karmayı başardı. Görüldüğü gibi, bir yandan yarattı, bir yandan da yarattığı oluşumla- nn getirdiği yeni etkilere karşı önlem almayı bildi. Bu yapısıy- la Cumhuriyet Halk Partisi bu- gün halkın isteklerine rahat- hkla yanıt verebilecek ve ülke- miz koşullanna uygun çözüm- ler bulabilecek nitelikte bir ka- rakter taşımaktadır. Yukanda özetlemeye çalışü- Kapatılanpartilerin yeniden siyasal yaşamageçmeleri. TBMM'nin kabul ettiği ya- sayla tekrargündemegeldi.CHP 'ninyasal ve do- ğalsahipliğini üstlenen 12 Eylül öncesison GYK vardı. Kapatılan siyasipartilerinyeniden açûma- laraun gündeme geldiği ntart ayından bu yana olaya sahip çıkan ve demokratik solla sosyal de- mokrat kanattaki tüm parti ve kitleleribirleştirip bütünleştirme savmda olan kurul, çok yoğun bir çalışmayla CHP'yi, 9 eylülde yapılacak açılış tpplantısına hazırlıyordu. Bir taraftaEcevit ve İnönü'ye üstüste ziyaretler yapılarak, birlik ve bütünleşmenin yeri ve yöntemi konusunda tartı- şmalar yapıtırken, bir taraftan da ditenlenen 14 \ bölge toplanttsıyla CHP'nin 12 eylülden önceki I kadro ve tabant, yeni bir olusum için hazırlanı- yordu. Cumhuriyet, 21 marttan bu yana yeniden açüıs çalıpnalarıyapüan CHP'nin nasılyapüan- ması, tüzük. program ve ilkelerinin ne olması, sosyal demokratlann hangi çatı altında nasübir- leşmesi gereküği yönûndeki sondara, demokra- tik sol ve sosyaldemokrat kesimde görev yapan ya da geçmişte sorumluluk abmş kişilerin görüş- lerine başvurdu. DSP ve SHP'li il ve belediye başkanlan. eski CHP'liler kafalarmdaki CHP'- yi anlattı.Bugünden başlayarak bu sorulara ve- rilmis olan yanıtları yayınlamaya başlıyoruz. ğjm temel nitelikler nedeniyle sosyal demokratlann CHP ça- tısı altında bütünleşmeleri ge- rekmektedir. Dikkat edilirse birleşme yerine bütünleşme sözcüğünü kullanıyorum. Çün- kü birleşme, hukuki tartışmala- nn yanı sıra birçok siyasi zor- luklan da beraberinde getirir. Eğer tüzelkişiliklerle ilgili gö- rüşmelerde bir ükanıklık olur- sa, sorun CHP'nin tabanındaki bütünleşmeyle çözülür. Parti üye yazımırun, yöne- timdeki kişilerin yeniden yöpe- time gelmelerine fırsat sağlaya- cak bir anlayış yerine toplum- daki dinamiklerinin parti yö- netiminde temsil edilmelerine olanak verecek şekilde düzen- lenmesi gerekmektedir. CHP, mütevazı gibi görünüp halkın örgütlenmiş gücünü gözünü kırp- madan halkın mutluluğu için kullanabilen bir yapıya sahip olmalıdır. YILMAZ ÖLÇEN (SHP Mardin İl Başkanı/: 1- Halka. sendikalara. demokratik kitle örgütleri, esnaflara dayalı bir çağdaş dünya görüşü olan bir yapıya sahip olmalıdır. 2- Birleşme nerede olursa ol- sun hükümeti etkilemeyecektir. Tabii ki örgütlenmesini ta- mamlamış, kendisini halka ka- bul ettirmiş, partileşmiş olan SHP çausı altında birleşmek ge- rekmektedir. 3- Zaten SHP'nin şu anda bir programı mevcuttur. Bu prog- rama birind soruda bahsetti- ğim ilkeler doğrultusunda yeni düzenlemeler getirilebilir. ZİHNİ KUTLAR (SHPGa- ziantep İl Başkanı): SHP, kuru- luşunu tamamlamış bir pani- dir. Tüzüğü, programı vardır. O tüzük ve program içinde bi- raz daha örgütlenmesini sağ- lamlaştırarak devam etmelidir. Ancak CHP kurulursa sosyal demokrat görüşlü partilerin birleşmesi gerek. Birleşmedikçe Türk siyasi hayatından demok- ratik sol veya sosyal demokrat tandanslı parti silinmiş olur. Demokratlann birleşeceği yerin saptanması öyle rasgele bir düşünceyle olmaz. Bunun için iki tarafın da gerek SHP, gerek CHP'nin komitesi kuru- lur. Bu komite durumu inceler. Yasal bakımdan neresi daha el- verişliyse oraya geçilir. Ben CHP'nin eski il başkanıyım, SHP'nin yeni il başkanıyım. Bu sıfatlar nedeniyle açık bir yo- rum yapmam politik olmaz. Hükümete zarar vermeyecek sistemi bulmak lazım. Zaten SHP'de birleşilirse hükümete zarar vermez. CHP'de de birle- şilirse bu birleşme nedeniyle bazı milletvekillerinin CHP'ye geçip hükümetten kopmuş ol- malan gibi bir durum meydana gelebilir. Svurccek UmuOan KayboUu... CHP kurultayına dört gün kala uzlaşma umutları suya dü- şüyor... Baykal-Tuncer çekişmesi sürerken kurultaya katılacak delegeler kimin genel başkan olması gerekiiği konusunda değişik görüşler ortaya atıyorlar. Genel başkan adaylarından Erol Tuncer'j destekleyen- ler, Deniz Baykal'ın adaylığına şöyle karşı çıkıyorlar: "BizSHP'yieritmek istemiyoruz. Özümüzde 1 kasımye- rel seçimleri ile SHP'nin hükümet otaklığı var. Eğer Deniz Baykal CHP 'ye genel başkan seçilirse SHP ile bütünleşme gerçekleşmez..." Soruyoruz: "Deniz Baykal'ın genel başkan olması CHP'yi büyütmez mi? Yanıt: "CHP'ye uzlaşmacı bir genel başkan gerekiyor..." "Yeni geçici bir genel başkan demek istiyorsunuz?" "Evet öyle. 9 Mart 1992'ye kadar. Bu, altı aylık bir genel başkan. Hesaplaşma 9 mart kurultayında olmalı..." Sohbetimiz sürüyor: "Diyelim ki Deniz Baykal CHP Genel Başkanı seçildl. O zaman ne olur?" "Şu anda 17 milletvekili SHP'den istifa eder ve CHP'ye geçer. SHP'nin hükümet içinde durumu sarsılır..." "Ama, istifa edeceği bilinen 17 milletvekili, DYP-SHP hükümetini destekleyeceklerini söylüyor..." "Politikada verilen sözler nereye kadar geçerlidir? Ba- kın Hayrettin Uysal, alınan karara imza atıyor, birkaç saat sonra da itiraz ediyor. Böyle şey olmaz. Aynı durum Deniz Baykal'ın CHP Genel Başkanı seçilmesinden sonra da ya- şanır. Üstelik SHP bölünür. Solda üç parti olur..." Deniz Baykal cephesine gelince... Baykal ekibinin önde gelen adlarıyla konuşuyoruz... Baykal'ın aday olup olmayacağt konusunu soruyoruz. Şöyle konuşuyorlar: "Belediye başkanlan bizim karşımızda. Belediye ile iş yapan müteahhitler, şunlar bunlar Deniz Baykal'a karşı ta- vır koyuyorlar..." Diyoruz ki: "Deniz Baykal son anda adaylıktan çekilir mi?" Yanıt: "Biz uzlaşma arayışı içindeyiz. Uzlaşmadan yanayız. CHP'nin doğmadan ölmesini istemiyoruz. Görüyoruz ki bize karşı olan bir cephe var. O cephe, olayı başka bir yö- neçekiyor..." "O cephe, Erol Tuncer ekibi mi? Onlar da bölündüğüne göre bir başka aday mı var?" "Şu anda Erol Tuncer aday sadece. Başka aday çık- maz." "Bu durum karşısında Deniz Baykal'ın şansı var. Son dakika sürprizi olmazsa, Baykal kazanır..." işte bu sorunun yanıtı gelmiyor... Anadolu'dan gelen haberlere bakıyoruz. Deniz Baykal'a bir destek olduğu gerçek. Ancak, sosyal demokrat tabanda bir kuşku var. O da az önce değindiğimiz konu: "Deniz Baykal CHP Genel Başkanı seçilirse SHP ile bir- leşme olmaz. Erol Tuncer seçilirse işler daha kolayla- şır..." Acaba Erol Tuncer'in seçilme şansı ne kadar? Erol Tuncer ve arkadaşları seçilecek genel yönetim ku- rulu üyelerinin tek listeyle beiirlenmesini istemişlerdi. Bu istek tabanda da destek görmüştü. Deniz Baykal ve arka- daşları ise bu görüşe karşı çıkmışlardı. Bu durum Erol Tuncer'in şansını arttırdı... Evet CHP kurultayından beklenen çıkacak mı? Kimi umutlar vardır ki daha yeşermeden sararan çiçek- lere benzer. CHP'nin onurlu ve tarihsel geçmişi koltuk uğ- runa unutulup gidecek belki. Sosyal demokratlar nedense uzlaşmak istemiyorlar... Daha açıkçası kavga etmeyi seviyorlar... • • • Acı haber sabahın ilk ışıklarıyla birlikte geldi... Idare Müdürümüz Hüseyin Gürer, "Hikmet, sabah sa- bah acı bir haber vereceğim" deyip ekledi: "Hülya'yı kaybettik..." Dondum kaldım. Gazetemizin Dış llişkiler Müdürü Hülya Akyol ile cuma günü oturup konuşmuştuk. Tatil dönüşü yapacağı işleri anlatmıştı uzun uzun. Bir süre dinlenmek için Antalya'ya gidecekti birkaç saat sonra. Dedim ki "Dikkat et, güneşte fazla kalma, fazla da yanma." Gülüştük... Eşi ve 4 yaşındaki çocuğuyla dün sabaha karşı Burdur yakınlannda bir trafik kazası geçirdi Hülya. Eşi ve çocuğu kurtuldu. Ama Hülya, gencecikyaşında trafik terörüne kur- ban gitti. Acılı ailesine, yakınlarına, dostlarına, çalışma arkadaş- larına başsağlığı diliyoruz. Seni çok özleyeceğiz Hülya! Konuk yazar Cumhuriyet Halk Partisi ve altı oku Prof. Dr. BEDİA AKARSU Türkiye Cumhuriyeti'nin ta- rihi ile aynı tarihi olan bir parti- yi kapatmak aymazlığını göste- renler. Türkiye'nin bugünkü durumunu görüp ne yaptık- lannın bilincine vardılar rru bilemem. Ama CHP'nin ta- banını oluşturan kişiler bugün CHP'nin yeniden asıl CHP ola- rak, yani ilke partisi, misyon partisi ve halkın partisi olarak tarihsel CHP'nin yeniden açıl- masıru sabırsızhkla bekliyor- lar. Ne yazık kı üst katmanda bir tartışmadır gidiyor; bir yan- dan lider aranıyor. öte yandan ilkeleri eleştiriliyor kimilerince. SHP ve DSP de CHP'nın ken- dilerine katılmasını öneriyor- lar, o partiden çıktıklannı, CHP'yi sürdürmek için kurul- duklannı ve tabanlannı eski CHP'lilerin oluşturduğunu unutarak. Asıl olan CHP'dir. Temeli Kurtuluş Savaşı yıl- larında Kuvay-ı Milliye ruhu- na dayanarak atılmış. amaa tam bağımsızlık olan bir ku- rumdur CHP. İlk hedefı tam bağımsızlık, sonra da ulusu çağdaş uygarlık düzeyine ulaşürmak. Bunun için dc bir dizi de\rim gerçckleştirmiştir CHP devktle bütünleşerek. Cumhuriyet tanhındekı bütün atıhmlan da o yapmıştır, en son devrimi de demokrasiye geçişi sağlamak olmuştur. CHP'nin gerçek tabanı da sanıldığından ve seçimlerde çıkan oy sayısın- dan çok daha fazladır. Ne yaak ki lider çekişmeleri bu la- banın başka yerlere kay- masmın nedeni olmuştur hep. Şimdi de aynı şeyi görüyoruz. Liderlerin her biri partiyi kendine çekmeye çalışıyor. Oysa CHP kişilerin değil, halkın partisidir. Ama CHP'- nin asıl önemli yanı bir ilke par- tisi oluşu ve bir misyonu oldu- ğudur. Halkın partisi. halkın yaşam ve kültür düzeyinin yük- selmesini isteyen partidir. Bir misyonu da budur CHP'nin. Halkçılık ilkesi halkın kendi kendinı yönetmesi, halkın ege- menliği yanında, halkın eğitil- mesini, yetiştirilmesini de içerir. Bu yüzden ulusal eğitime önem verilir. yetişkin eğitimi de baş erekleri arasmdadır; halkevleri. 'halk mekteplen' bu amaçla ku- rulmuştur. Oımhuriyctin ilk yıl- lannda slogan 'halka rağmen, halk ıçın'dı. Bunu şımdilerde aşağı gören. demokrasiye aykın bulan, halkı yönlendir- mek olarak niteleyen kimilerine sık sık rastlanır oldu. Oysa o za- manki nüfusunun yüzde dok- san beşi okumaz yazmaz olan bir toplum. o ilkelerle 15 yıl içinde okur yazar sayısını yüzde seksen beşe çıkarmıştır. Kaldı ki yetişkin eğitimi. en gelişmiş ülkelerde bile bugün de uygula- nıvor. Sanınm demokrasiyi de kimilen kendilerince yorumlu- yor. Kendi anlayışlan içinde serbest piyasayı her şeyi dileye- nin dilediği gibi satması olarak gösterme eğilimi, eğitimiçin de geçerli bu kimselerce. İsteyen dilediği gibi kendini yetiştirsin, 'halka rağmen' de neymiş; bu, halka zorla sevmediği şeyleri kabul ettirmekmiş. Nitekim halk böyle istiyor diye en zevk- siz örnekleri sundular halka halkı küçümseyerek; oysa halk kendisine sunulan iyiyi görür ve alır. Halka kötüyü suna suna halkın zevki de bozuldu, beğe- nisi de. Halka rağmen, halkın bilmediği için istemediği sanı- lan örnekleri halka sunmak, halkın beğenisini böylece yük- seltmektir. CHP'nin yalnız halkçıUk il- kesi degil, öteki beş ilkesi de aynı şekilde önemlidir ve hiçbiri kaldınlamaz. Laikliği bile de- mokrasiye aykın bularak kaldır- mak isteyenlere ne söylenebilir bilemiyorum. Laikliğin ol- madığı yerde demokrasinin de olamayacagmı, gelişemeyeceği- ni göremeyecek kadar aymaz değilseler, başka kasıtlan vardır diyeceğirn. En çok eleştirilen devletciliğe gelince: Atatürk'ün önerdiği, CHP'nin ilkeleri arasmda bulu- nan devletçilik. ileri sürüldüğü ve sanıldığı gibi sosyalizm de değildir. Onun önerdiği 'planlı bir iktisat' politikasıdır. (Ama 1950'de 'plan değil. pilav istiyo- ruz" sloganı ile ortaya çıkan- lann ülkeyi ne hale getirdikleri de ortada). 'Ulusal ant'la (Mi- sak-ı Milli) yurdu yabana işga- Hnden kurtaran Türk ulusunu bu kez de ekonomi bakımından yabancı boyunduruğuna düş- memek, ekonomik bağımsız- Uğını yitirmemek için 'ulu- sal emek andı'na (Sây Mi- sak-ı Millisi) çağınr Atatürk. Bu da planlı çalışmadır. Özel gi- rişime de yer verir, gerektiği yerde yabancı sermayeye de; ama, bir tek koşulla: Ulu- sun özgürlüğü devletin ba- ğımsızlığı sarsılmamak, ze- delenmemek koşulu ile. Bu da ancak devletçilik ilkesi ile ba- şanlabilirdi. Devletçilikten ne anladığını da kendisi açıklıyor Atatürk 1936 yılında: "Türki- ye'nin tatbik ettiği devletçilik sistemi 19. asırdan beri sosya- lizm nazariyelerinin ileri sür- dükleri fikirlerden abnarak ter- cüme edilmiş bir sistem değil- dir. Bu, Türkiye'nin ihtiyaçlar- dan doğrnuş, Türkiye'ye has bir sistemdir. Devletçiliğjn bizce manası şudur: Fertlerin hususi teşebbüslerini ve şahsi faaliyet- lerini esas tutmak; fakat büyük bir milletin ve geniş bir memle- ketin bütün ihtiyaçlannı ve çok şeylerin yapılmadığını göz önünde tutarak memleket ikti- sadiyatını devletin eline almak. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Türkiye vatanında asırlardan beri ferdi ve hususi teşebbüsle yapılmış olan şeyleri bir an ev- vel yapmak istedi ve görüldüğü gibi kısa bir zamanda yapmaya muvaffak oldu. Bizim takip et- tiğimiz yol görüldüğü gibi libe- ralizmden başka bir sistemdir" (E.Z. Karalt Atatürk'ten Dü- şünceler. T. iş B. Yay.. 1969. s. 102). Ulusun yapısına en uygun yol öyleyse ne sosyalizm ne de liberalizmdir Atatürk'e göre. (Onun anlayışsızlarca alaya alı- nan "biz bize henzeriz" sözü de bu bağlamda, kendimize özgü olanı bulmak isteğinden gelir.) Devrimciük ilkesi de her za- man her yeniye açık olma an- lamınadır, yoksa 'miadını dol- durmuş' diye. "yeniden yapılan- ma' diye temel ilkeleri ortadan kaldırma anlamına değil. Milli- yetçilik ilkesinin de ileri sürül- düğü gibi, ırkçılıkla ilgisi yok- tur. Türkiye Cumhuriyeti yasa- lan ırk aynmına yer vermez; Türkiye Cumhuriyeti sınırlan içinde yaşayan herkes Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır, ya- salar karşısında eşittir. CHP'- nin milliyetçilik ilkesi de bu doğrultudadır. CHP, bu temel ilkelerin sim- gesi olan 6 okunun tümüne sa- hip çıkmahdır. CHP bunu yaptığı ve bunu dürüstçe hiçbir ödün vermeden uyguladığı za- man halktan daha büyük bir destek görecektir. Bu ilkelerden birini bile kaldırmak isteyeni değil lider yapmak, yapısı için- de bile banndırmamalıdır. O il- kelen beğenmeyenler. çağdışı ya da çağını doldurmuş gören- ler, daha önceleri yapıldığj gibi başka parti kursunlar, ama lüt- fen tabanı geniş diye CHP'ye el atmasınlar. CHP, CHP olarak kalmalıdır. Bir soruna daha değinmeden geçemeyeceğim. Kendilerinden özür dileyerek ve kendilerini çok seven ve çok sayan biri ola- rak Sayın İnönü ve Sayın Ece- vit'ten de bir ricada buluna- cağım. Her ikisinin de CHP'nin Ukelerine bağh olduğunu yakın- dan bildiğim ve buna yürek- ten inandığjm için bunu söyle- mek yürekliliğini gösteriyorum ve beni bağışlayacaklannı umuyorum. Nasıl olur da CHP gibi İcendinizin de içinde yetişti- ği tarihsel ve köklü bir partiyi sonradan ve yalnızca CHP ilke- lerini sürdürmek inana için ku- rulmuş olan SHP ve DSP parti- lerine. ne kadar emek vermiş olsanız da katılma çağnsı yapa- biliyorsunuz? Bunu anlamak benim için gerçekten zor. Yıllar süren bütün emekleriniz, CHP ilkelerinde toplanan Atatürk düşüncesini ayakta tutmak için değil miydi? Öyleyse CHP'nin size değü, sizlerin CHP'ye katıl- manız daha doğru olmaz mıydı? Ama görüyorum ki bu iki değerli insan birbirinin de karşısında. Öyleyse çıkış yolu nerede? Sanınm değerli yazar Sayın Cüneyt Arcayürek'in 2 eylülde Cumhuriyet gazetesin- deki yazısında belirttiği gibi, CHP'nin ilkelerine bağlı kalan, müyonlarca CHP'liyi temsil eden delegelerde. Onlann için- den "şöyle sakin. deneyimli, kökeninde CHP'li ve bütünleş- meyi bir süreç içinde gerçekleş- tirecek 'içimizden biri' neden çıkmasın diyorum ben de Sayın Arcayürek'le birlikte. T.C SERİK ASLİYE HUKUK HÂKİMLİGİ'NDEN 1990/375 Davacı DSİ Genel Müdürlüğu'ne izafeten DSt Antalya Bölge Mü- dürlüp'nce davalı Boğazak köyünden Necati Utku aleyhine açmış olduğu tescil davasının mahkememizde yapılan açık duruşması so- nunda: Serik ilçesi Boğazak köyü 111 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 220 m 11 sinin davalı adına olan kaydın iptali ile taşınmazın 2942 sayılı ya- sanın 17'nci maddesi gerefince davacı DSİ Müdürlüğü adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş olup davalı adına çıkartılan tebligat- larvn iade edıldiğı ve yapılan araştırmada adresi tespit edilemediği mah- kemenin kararı davalıya tebliğ edilemediği anlaşıldığından mahkeme kararının ilanen tebliğine karar verilmiş olup davalı Necati Utku ila- nen karar tebliğı yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 18.8.1992 Basın: 49948
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle