Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5 EYLUL1992 CUMARTESI
8 D1ŞHABERLER
Ortadoğu
Bönüşmeleri
• VVASHINGTON (AA) -
Ortadoğu banş
görüşmelerine katıJan
Suriye, Filistin ve İsrail
heyetleri. ikıli görüşmelerde
ilerleme sağlanması ıçin
lcararlı olduklannı
açıklarken, Ürdün. İsrail ile
görüşmelerde ciddi
zorlukiarla karşılaşıldığmı
bclirttı. Suriyeiîk kez,
İsrail-Arap görüşmelerinde
genel biranlaşmaya
vanlması durumunda, İsrail
ıle bır banş anlaşması
ımzalayabileceği imasında
bulundu. Filistin heyeti
tarafından yayımlanan bir
bildiride ise yapıcı girişimler
önerilmesinde ve banş
sürecini engelleyecek her şeyi
bir kenara bırakma
konusunda kararlı olduğunu
belirtildi
Jivkov'a 7 yıl
hapis cezası
•SOFYA(AA)-
Bulgaristan'ın eski devlet
Başkanı TodorJivkov(81)
yedi yıl hapıscezasına
çarptınldı. Mahkeme, dün
sabah açıkladığı karannda
Jivkov'u 1962-89 yıllan
arasında Komünist Parti
genel sekreterliği,
başbakanlık ve devlet
başkanlığı yaparken, çeşitii
kişilere 67 otomobil ve 72 ev
vermek suretiyledevleti
yaklaşık 21 milyon leva
zarara sokmaktan suçlu
buldu Mahkeme tarafından
bu parayı ödemeye de
mahkum edılen Jivkov hapis
cezasını evindeçekecek
Hindistan'da
kaza: 37ölö
• YENİDELHI(AA)-
Hindıstanda biryolcu treni
ile birvük treninin dün sabah
erken saatlerdeçarpışması
sonucu 37 kişi öldü, 45 kişi de
yaralandı. Hindistan Haber
Ajansı, kazanın Madhya
Pradeseyaletinin Bilaspur
bölgesinde meydana geldiği
bildirdi.
Rumlara Italyan
silahı
• ATİNA(AA)-Kıbns
Rum Kesimi'nin, önemli
silah üretıcisi ülkelerden biri
sayılan İtalya'nın en ıyi
müşterilennden olduğu
bildirildi. Haftahk
"Tahidromos" dergisinin
haberinegöre İtalya'da
başbakanlık tarafından
parlamentoya verilen 1991
yılındaki silah satışlan ile
ilgili raporda, Kıbns Rum
Kesimi 167 milyon dolarla
İngiltere'den sonra "En iyi
ikinci müşteri" konumunda
bulunuvor.
Paniç'e
güvenoyu
• BELGRAD (AA) •
Yugoslavya (Sırbistan-
Karadağ) Başbakanı Milan
Paniç, parlamentodan
güvenoyu aldı. Yugoslav
Parlamentosu'ndaki Sırp
milliyetçisi temsilciler,
parlamentoyu Paniç'e karşı
güvensizlik oylamasına
çağırmışlardı. Milliyetçiler,
PaniçM Londra'da yapılan
UJuslararası Yugoslavya
Konferansı'nda
Yugoslavya'nın çıkarlannı
yeterince savunamamakla
suçlamışlardı. Paniç'in
güven oylamasını ll'e karşı
33 oyla kazandığı bildirildi.
Arnavutluk
diyalog yanlısı
•TtRAN(AA)-
Amavutluk cumburbaşkaru
Sali Derişa, ülkesinin
devletler arası ilişkilerini
bugüne kadar düzenlenmiş
uluslararası delegelere
dayandıracaklannı söyledi.
Savunma Bakanı Saffet
Culali ıle birlikte Sazan
adasındaki askeri birlikleri
denetleyen ve bir tatbikatı
izleyen Berişa, buradaki
konuşmasında, ülkesinin
diğer devletlerle tüm
sorunlan yalnızca diyalog
yoluyla çözümlemek
istediklerini belirtti.
Maxweıl
iflas etti
• LON DRA (AA) - ûenızae
boğularak ölen basın kralı
Robert Maxwell'in iki
oğlundan genç olanı Kevin
Maxwell, 400 milyon sterline
ulaşan borçlannı
ödemeyince önceki gün
Londra'daki yüksek
mahkeme tarafından müflis
ilanedildi. 400 milyon
sterlinlik borçtan
kaynaklanan iflas, bugüne
kadar İngiltere tarihinde
verilen en yüksk iflas ilanı
oldu. Yüksek mahkeme, 33
yaşındaki Kevin Maxwell'in
tüm mal varlığına el
konulmasını ve tayin
edilecek kayyımın bu
mailannın satışından
saglayacağı paralarla 400
milyon sterlinlik borcu
ödernesini kararlaştırdı.
Başbakan Eroğlu, 774 sayılı BM Güvenlik Konseyi karannın ardından ekonominin durgunlaştığını söyledi:
KıbrıslıTürklergöçehazırlanıyor• KKTC Başbakanı Derviş Eroğlu, 774 sayılı Güvenlik Konseyi karan uy- düşüldüğünü beiirterek, "Rum tarafi hiçbiriyi
gulamaya geçirildiği takdirde sınır yörelerinde yaşayan çok sayıda Kıbns
ni
y
et
göstermemiştir. Türk tarafi, toprak
Türkünün Türkiye'den iltica talebinde bulunabileceğini belirtti.
ERDAL GÜVEN
EROĞLU-Ödünyok
LEFKOŞA- Kuzey Kjbns Türk Cumhuri-
yeti Başbakanı Derviş Eroğlu, 774 sayılı Bir-
leşmiş Milletler Güvenlik Konseyi karan uy-
gulamaya geçirildiği takdirde Kuzey Kıbns'tan
Türkiye'ye yoğun bir göç yaşanacağıru söyledi.
Eroğlu, karar ardından, özellikle BM Genel
Sekreteri Butros Gali'nin çizdiği haritada Rum
tarafına bırakılan yörelerde îktisadi faaüyetlerin
oranını yüzde 29.9'a indirmeyi kabul etmiş,
ancak Rum tarafi ne göçmenlerte ilgili görüş-
bütünüyle durduğunu ve halkın büyük bir ka- melerde ne de anayasal görüşmelerde bir gü-
ramsarlık içinde bulunduğunu söyledi. vence vermiştir" dedi.
KKTC Başbakanı Derviş Eroğlu, Türkiyeli Eroğlu, son karar ardından özellikle sınır
gazetecileri kabulünde yapüğı konuşmada, yörelerinde ekonomide gözle görülür bir dur-
Ulusal Birlik Partisi (UBP) olarak toprak gunluk yaşandığını. iktisadi ve ticari faaliyet-
ödününe kesinlikle karşı çıktıklannı söyledi. 26 lerin durduğunu söyledi.
ekimde Nevv York'ta başlayacak görüşmelere Esnafve küçük tüccann büyük sıkıntıya düş-
gidilse de gidilmese de Türk tarafının "uzlaşmaz tüğünü vurgulayan Eroğlu. "Vatandaş karam-
taraf olarak ilan edileceğini ve federasyon sar. Parasını tutuyor. Başlanan inşaatlar durdu-
görüşmelerine başlamakla bir tuzağa ruldu. Kimse yatınm yapmıyor" diye konuştu
ve sınır yörelerine yaptıgı gezilerde, halkın Tflr-
kiye'ye göçe hazırlandjğını gözlediğini belirtti.
Eroğlu, "Karamsarhk o ölçüdedir ki halk bize
'acaba Türkiye'ye iltica telebinde bulunsak ka-
bul edilir mi' diye soruyor" dedi.
KKTC'nin Türkiye ekonomisi için bir "kam-
bur" olduğu ve KKTC'ye yapılan yardımlann
Türkiye'de yüksek enflasyonun başlıca nedenle-
rinden biri olduğu savlanna karşı çıkan Eroğlu,
"Adriyatik'ten Çin Seddi'ne dek uzanan bir
Türklük dünyasınm liderliğine soyunan Türkiye
için 160 bin nüfuslu KKTC'nin bir kambur ola-
mayacağını" savundu.
İtalya Dışişleri Bakanı, BM'nin elinde kanıt bulunduğunu açıkladı:
' Yardım ııçağıııı Sırplardüşürdü'
Saraybosnabir vadideyeralıyor: Kaderi, vadiyi
çevreleyen tepelerdekonuşlanmış Sırp keskin
nişancılanna ve topçularına terk edilmiş. Sivillerin
üstünebombayağıyor. Sırplarm, ağırsilahlarını BM
denetimine vermeyikabuletmesi Saraybosna
yaşayanları için yaşamı kolaylaştıracağa pek
benzemiyor. BM gözlemcileri, hangi tarafın ateşkesi
çiğnediğinibelirleyecek, ancak Sırplar da Boşnaklar
da, açılacakbir ateşekarşılık
verebilecekgüçte. Washington Post,
Saraybosna 'yı çevreleyen
tepelerden tüm ke'ntin kolayhklagözlenebildiğini
yazıyor. Boşnaklar, son derecezor ve olumsuz
koşullardasavaşıyorlar. Silahlarıyetersiz ve vadide
bulunmaları nedeniyle tepelerden gelen saldınlara
karşılık vermekte zorlanıyorlar. Ayrıca, ateş
ettiklerinde Sırpları tam alnından vurmakzorundalar,
çünkü Sırplar siper almış olaraksavaşıyorlar.
Saraybosna, Storı Grad
Boşnak denetımınde
Sırp keskin nışancılarının '
kuşatmasında
PALE
Sırpharekat
karargâhı
Saraybosna'nm doğusunda
yüksek tepeler,
Sırpkeskin nışancıları
VOGOSCA
Sırp denetımınde
• Saraybosna'ya yar-
dım götürürken düşü-
rüldüğü kaydedilen
uçağın enkazmı arayan
4 ABD helikopterine de
ateş açıldı. Saraybosna
Havaalanı yardım uçuş-
lanna kapatıldı.
Dış Haberier Servisi -
Bosna-Hersek'in başkenti Sa-
raybosna'ya insanı yardım gö-
türen BM Koruma Gücü'ne
bağlı Italyan uçağın, daha ön-
ce açıklandığı gibı düşmediğı
ve Sırplar tarafından açılan fü-
ze ateşı sonucu düşürüldüğü
bildirildi.
ftalya Dışişleri Bakanı Salvo
Ando, "BM'nin elinde bunu
doğrulayan kanıtlar var" dedi.
Ando, uçağın düşürülmesine
karşın İtalyan hükümetinin
Saraybosna'ya insani yardıma
devam edeceğini açıkladı. İtal-
yan Dış Ticaret Bakanı Clau-
dio Vitalone de yardım uçağı-
nın büyük olasılıkla füze saldı-
nsı sonucu düştüğünü ve elle-
rinde bu olasılığı güçlendiren
bulgular bulunduğunu söyle-
di.
Avrupa Topluluğu'nun eskı
Yugoslavya konusundaki:
temsilcısı Lord Owen. uçağın
düşürüldüğünün ortaya çıka-
nlması durumunda BM'nin
sert bir tavır alacağı uyarısında
bulundu. Owen, "Dünya du-
rumu gözlerken öyle bir za-
man gelir ki 'Artık bu kadan
da yeter' denilir. Belki bu olay
bunu sağlayabilir" diye konuş-
tu.
AFP'nin haberine göre, böl-
gede inceleme yapan İtalyan
uzman heyetine bilgi veren
görgü tanıklan, uçağın roket saldın- yen bir füze tarafından düşürülmüş tiğini ve havaalanma ınışıne 8 daki- ancak 4 kişilik mürettebattan kurtu- ateş açıldı. Pentagon, helıkopterle-
ian sonucu düştüğünü ifade etti. olabileceğini yazdı. ka kala uçakla tüm telsiz bağlanüsı- lan olmadığı bildirildi. rin isabet almadığını açıkladı.
BM Yüksek Mülteciler KomiserHği BM yetkilileri, Bosna'daki BM nm kesildiğini açıkladılar. Adriyatik Denizi'nde devriye ge- Bu arada Saraybosna Havaa-
Sözcüsü Peter Kessler uçağın düş- Koruma Gücü'ne (UNPROFOR) Uçağın enkazının dün Saray- zen ABD savaş gemisi USS IWO lanı'nın düşürülen uçak ile ilgili sür-
meden önce havada infilak ettiğinin bağlı İtalyan G-222 tipi uçağın, ön- bosna'nın 34 kilometre batısındaki JIMA'dankalkanve uçağın enkazı- dürülen araştırmalar nedeniyle
sanıldığını bildırirken New York k gün Hrvatıstan'ın sahil kenti Jsnic kasabası yakınlannda Fran nı arama çaiışmalanna katılan heli kapalı tutulduğu ve yardım uçuşla-
nnın askıya alındığı kaydedildi.
Zenıcayolu
Dığer Sırp keskin
nışancıları
Bajiovac Havaalanı
>-« ^ - -
DOBRUCA
Boşnak denetımınde.
ILICA
Bır bolumu Sırp, bır bolumu
Boşnak denetımınde
Sırp kuşatmasında(Kaynak TheWashıngtonPost,CIAHarıtası)
ğ bağlı İtalyan G 2 t p ç ğ , b o s n a n ı 3 ç ğ
sanıldığını bildırirken, New York cekj gün Hırvatıstan'ın sahil kenti Jesenic kasabası yakınlannda Fran- nı arama çaiışmalanna katılan heli-
Times gazetesi de uçağın ısıyı izle- Splıt'ten Saraybosna'ya hareket et- sız askerleri tarafından bulunduğu, koptere de olay yeri yakınlannda
ABD BAŞKANUK SEÇtMLERİ
Busharayı
kapataııuyor
Dts Haberier Servisi - ABD'de kasım ayında
yapılacak olan başkanhk seçimi için adaylann
yanşı sürüyor.
Cumhuriyetçilerin adayı Başkan George
Bush'un geçen ay yapılan Cumhuriyetçi Parti
kurultayından sonra yapılan kamuoyu yokla-
malannda puanlannı arttırdığı gözkniyordu.
Ancak CNN televizyonu ve US Today dergisi-
nin ortaklaşa yapüğı son yoklamada, Bush'un
rakibi Demokrat Parti adayı Bill Clinton'ın hâlâ
15 puan gerisinde olduğu ortaya çıktı.
CNN televizyonunun dun verdiği haberde
yoklamada Demokrat Clinton 54 puan, Cum-
huriyetçi Bush ise 39 puan aldı.
Başkan Bush, partisinin kongresinden sonra
yapılan yoklamalarda 42 puan. Ginton 52 puan Başkan George Bush, Tayvan'a satılması tasarlanan 150 tane F-16savaş uçağına ilişkin açıklamasında, bu satışın ABD'nin Çin Halk
almışu. Curnhuriveti ile olan Uişkilerinde değişiküğe yol açmayacağuu savundu.
BOSNA-HERSEK
Askergönderecek
ülkeleri BM
belirleyecek
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Tür-
kıye'nin Bosna-Hersek'e göndermeyi
önerdiği taburun, önümüzdekı hafta eği-
timinı tamamladıktan sonra Genelkur-
may Başkanı Orgeneral Doğan Güreş ve
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral
Muhittin Fısunoğlu tarafından denetle-
necek. Genelkurmay yetkilileri, taburun
Bosna-Hersekte "harekâta yönelik" bir
faaliyet içinde olmayacağuu, Banş Gücü
olarak görev yapacağını bildirdiler. Ta-
burun Bosna-Hersek'e hareketinin ekim
ayından önce söz konusu olmadığı bildi-
rildi. Bosna-Hersek'e gönderiiecek BM
gücünün hangi ülkelerin askerlerinden
oluşacağına BM Genel Sekreteri Butros-
Gab' karar verecek.
Genelkurmay yetkilılerinden edinilen
bilgiye göre Türkiye'nin Bosna-Hersek'e
göndermeyi önerdiği tabur toplam 750
erbaş ve erden oluşuyor. Taburda 30-40
subay ve 30-40 arası astsubayın da görev-
lı olduğu öğrenildi. Tabura, Birleşmiş
Milletler mevzuauna hâkim, iyi derecede
yabancı dil bilen bir yarbay komuta ede-
cek. Genelkurmay yetkilileri, Bosna-Her-
sek taburuna komuta edecek yarbayın
isminı gizli tutarken, taburun eğitimi ko-
nusunda şu bilgiyi verdıler;
"Tabur, bir piyade taburu. Erbaş veer-
lenn hepsi piyade. Komuta kademesinde
ise her sınıftan subay ve astsubay mevcut.
Aldıklan eğıtım, Banş Gücü'nün yapaca-
ğı görevlere ilişkin. Örneğin; keşif, gözet-
leme, trafik, refakat, durdurma, arama
vb... Aynca. BM Banş Gücü'nün çalışma
esaslanna göre konferanslar da alıyor-
lar."
Genelkurmay yetkilileri, taburun 15
eylülden sonra basına tamtılacağını,
Bosna-Hersek'e hareketinin ekim ayın-
dan önce söz konusu olmadığını kaydet-
tiler.
TACİKİSTAN
Başkente silahlı
mîlîsler hakiııı
MOSKOVA (AA) - Eski Komünist Parti
lideri ve Devlet Başkanı Rahman Nabiyev
ve yandaşları ile kendisini devirmek iste-
yen İslamcı ve demokratik muhalefete
bağlı giiçlerin mücadelesinin kızıştığı Ta-
cikistan Cumhuriyeti'ndeki durumun
"açık bir savaşa" dönüştüğü bildirildi.
Rusya Savunma Bakan Yardımcısı Ge-
orgy Kondratiyev, Interfaks Ajansı'na yap-
tığı açıklamada, özellikle ülkenin güneyin-
de günlerdir yoğun siddetli çatışmaların
yaşandığı Kulyab ve Kurgan Tube bölge-
İerinde binlerce kişinin çatışmalar nede-
niyle evlerini terk etmek zorunda kaldık-
larını bildirdi.
TASS Kurgan Tube kentinin çatışmalar
nedeniyle "felç olmuş bir kente" döndü-
ğünü belirtti.
Ajans, çatışmalarda 30 kişinin öldüğü-
nün belirtilmesine karşın, görgü tanıkla-
rının ifadelerinden 100'den fazla kişinin
hayatını kaybettiğinin anlaşıldığını belirtti.
Baskent Duşanbe'de ise durumun tama-
mıyla mahalefet gruplanna bağlı silahlı
milislerin denetiminde olduğu bildiriliyor.
Rusya Savunma Bakan Yardımcısı
Kondratiyev, daha önce yapılan açıklama-
larda yalanlanmasına karşın, devrilmesi-
ne çalışılan Devlet Başkanı Rahman Na-
biyev'in, Rusya ordusuna bağlı 31. tiime-
nin karargâhında olduğunu bildirdi.
Konuk
yazar
HAMİTBATU
Em. BOyfikelçi
Türkiye, bölgedeörnekolmaBölgemizin yeni bağımsız ülkeleri, arayış karşı olan ilgilerini arttınyor. Çünkü en bü- liriz? Şimdi bu soruyu yanıtlama}
Bölgesel siyaset, iki savaş arasındaki dö-
nemde, dış siyasetimizin ağırlık merkezini
oluşturuyordu. İlk yıllannda yenı Türk dev-
leti, Balkanlar'da ve Orta Doğu'daki kom-
şulan ile yakm ve içten iüşkiler kurmak; tari-
hin tortusu olan kuşkulan, anlaşmazlıklan
ortadan kaldırmak için çok faal bir politika
sürdürmüştür. Bilindiği gibi Türkıye Cum-
huriyeti ilk döneminde Balkan Paktı'nın;
Doğu komşulan ile Sadabat Paktı'nın im-
zalanmasında yol gösterici bir rol oynadı.
Karadeniz'de Sovyetler Birliği ile de sık sık
yenilenen dostluk anlaşmalan çerçevesinde,
işbirliği ilişkilerin sürmesini sağlayan bir si-
yaset izlemiştir.
Bu bölgesel siyasetin geniş ufuklarayönel-
diğini de belkı unutmuşolabiliriz. 1920'lerin,
301ann Türkiyesi pek yoksul bir ülke idi; her
şeyini sıfırdan başlatıyordu. Ama uzak Af-
ganistan'a, kavramı henüz bilinmezken "tek-
nik yardım" sağlamıştı. Kabil'de tıp ve hu-
kuk fakültelerini Türk profesörleri kurdu-
lar. Bu Orta Asya ülkesinin kurmay subay-
lan, Yıldız Akademisi'nde yetiştıler.
Savaştan sonra ortaya çıkan değişik ko-
şullarda, siyasetimizin ağırlık ve yoğunluk
noktalan bölgemiz dışındaki merkezlere
kaydı.
içındeler: Siyasal rejimlerini, ekonomik sis-
temlerini yeniden kuracaklar.
Bu uluslar Sovyetler Birliği'nden kopar
kopmaz, ülkemize döndüler; ilişkilerimizin
geliştirilmesini arzuladıklannı belli ediyor-
lardı. Hükümetlerimiz de bu yakınlaşma
eğilimlerine içtenlikle karşılık verdiler. Sınır
kapıları açıldı, alışveriş olanaklan araştırıl-
dı. Bu yakınlaşma havası içinde Karadeniz
Ortak Pazan'ndan söz edildi; hükümetimiz-
ce Karadeniz ülkeleri arasında "ekonomik
işbirliği" önerildi.
Ama eski "cumhuriyetlerin" ekonomileri
henüz çöküntü halinde olduğundan, bu top-
lanüdan ekonomik işbirliği konusunda bü-
yük bir ilerleme beklenemezdi. Hükümet
başkanlannın İstanbul'da bir araya gelmele-
rindeki maksadın, daha çok siyasal olduğu
sezilmiştir. Bu liderlerin çağnmıza bu kadar
büyük memnuniyetle uymalannı nasıl yo-
rumlayabiliriz?
Çekici imaj
Ülkemizin son yıllarda çekici bir imaj ka-
zandığı bir gerçektir. Bu yöneticüerin bakış
açısından biz, ülkelennde başlaünak istedik-
leri demokratikleşme ve serbest pazar de-
neylerinde bir hayli ileri bir noktaya ulaşmış
bir devletiz. Baü ile olan bağlanmız, şu sıra-
da Amerika'ya yakın görünmemiz de bize
yük emelleri Batı*ya açılmak.
Bu ülkelerin hemen hemen hepsi, etnik
azınlıklar banndırdıklan için komşulan ile
çekişme ya da silahlı çatışma halinde. Bir
bölgesel toplantıda öteki liderlerle buluşmak
yolu ile işbirliği gereklerini vurgulamak, bir
ölçüde kamuoylannı oyalamak amaanı da
güdüyorlardı belki.
Faİcat bütün bunlann yanında belki en
güçlü etken, daha derinden duyulan bir içgü-
dü idi: Dayanışma gereksinmesi. Şimdi
bağımsız olan ama yapayalnız kalan bu
uluslar komşulan ile yakınlaşmanın, birlikte
hareket etmenin çağımızın yaşamsal bir ko-
şulu haüne geleceğini duyumsuyorlar. Böl-
gesel işbirliği çağına giriyoruz. Gördük ki
Istanbul'a sadece Karadeniz ülkeleri değil,
Adriyatik kıyılanndaki Arnavutluk da gel-
di.Bugünkü durumu böyle özetleyebiliriz.
Umut edelim ki önümüzdeki yıllarda bölge-
sel işbirliği eğilimleri daha da güçlenir ve sağ-
lam örgütlenme temellerine dayandınlır.
Ama geleceğin ceşitli olasıbklanru da düşün-
mek gerekiyor tabii. Kozrrük buluta benze-
tebileceğimiz, oluşma halinde bir dünya ile
karşılaşıyoruz: Bundan neler çıkacak? Her
şey yerine oturduktan sonra ülkeler nasıl
yollar seçecekler?
Geleceğin beklenmedik gelişmeleri
karşısında bugünkü yenmizi nasıl koruyabi-
yanıtlamaya
şalım:
Bu yeni ülkelerle kurabileceğimiz ekono-
mik bağlar, ilişkilere yeterli dayanak sağla-
yacak mıdır? Olanaklanmızın sınırlı olduğu
anımsamamız gerekiyor. Türkiye'de nüfus
patlamasmın sürmesi o kadar şeyi abp götü-
rüyor ki! İhraçatımız son yıllarda 13 milyar-
da durakladı. Ülkemizde bireysel gelir düze-
yi ancak Doğu komşumuz Suriye'ninki ka-
dar. Ekonomik alanda çok büyük hamleler
gerçekleştiremiyoruz.
Köprû
Biz bu ülkelerle dış dünya arasında "köp-
rü", "kapı" rolünü oynayacağımtzı da ileri
sürüyoruz. Bu aşamada Türki cumhuriyet-
ler için bu doğal görevi seve seve yapıyoruz.
Ama dikkat edelim, siyasal edebiyaümızda
uzun zamandan beri, özellikle Orta Doğu ül-
keleriyle ilişkilerimizde kullanmaktan hoş-
landığımız bu "köprü" görevinin. dün-
yamızın koşullannda pek fazla aranan bir
yardım olmadığmı gözlüyoruz. Batı ülke-
lerinin, dünyamızjn koşullannda pek fazla
aranan bir yardım olmadığını gözlüyoruz.
Batı ülkelerinin, Almanya'nın, Fransa'nın.
Ürdün ya da Mısır'la alışverişlerinde,
araalığımıza gereksinmeleri oluyor mu?
Gerçi şu sırada Batı ülkelerinin bölgedeki
coğrafi yerimizden, Türki cumhuriyetlerle
yakınlığımızdan yararlanmak yollannı
yolunda^ılı- aradıklannı görüyoruz. Ama daaradıklannı görüyoruz. Ama daha uzun dö-
nemde, bu kapı-köprü rolü birinci derecede
önem taşıyacak mı?
Ülkemiz bu oluşma sürecindeki yeni dün-
yada başka bir kışiliği ile daha kalıcı bir yer
kazanacakür: Çağdaşlaşma yolunda de-
mokratik, laik, özgürlükçü bir devlet olarak.
Kusurlanna rağmen Türk modeli" eeçerli
bir örnek oluşturuyor: Çünkü bölgedeki tek
örnek! "Kozmetik buluttan" neler çıkabile-
ceği henüz bilinmeyen bir dönemde görüyo-
ruz ki Amerika ve Avrupa, müttefikleri Tür-
kiye'nin bu örnek rolü oynamasında büyük
yarar görüyorlar. Eski Sovyet cumhuriyetle-
rinin değerlerine bağlanmalan, yaşanabilir
bir dünya düzeni kurulması bakımından
kuşkusuz geleceğin önemli bir sorunu. Tür-
kiye'nin bu bölge içindeki merkezi yeri, kül-
türel nüfuz, istikrarh tutumlan ve Baü ile
olan bağlan, bu davada bir dayanak oluştu-
ruyor. Ülkemizin demokrasi rejirni makul
başan ölçüleri içinde ayakta tutabilmesi ge-
rekiyor, ondan beklenen işlevi yerine getir-
mek için. Uluslararası ilişkilerin bugünkü
mantığı içinde, Türkiye'nin yeni "stratejik
önemi", yeni dünya düzenine saglayacağı bu
katkıdan kaynak!anacak...Ağır bir yüküm-
lülük bizden beklenen. Başka ülkelerden
böyle şeyler istenmiyor. Ama şikayet etme-
yelim. Biz petrolcu ülke değiliz. Jeopoliüğin
bize yüklediği sorumluluk şerefli bir görev.