Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
i EYLÜL1992 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Köşkte bekleyen
Kararnamelep
• ANKARA (AA)-
Cumhurbaşkanhğı'na
Kasım 1991 tarihinden
ı tibaren Başbakanlık
uarafından gönderilen bin
"742 kararnamenin bin 422'si
ımzalandı AA muhabirinin
a-ldığı bilgiye göre
CTumhurbaşkanlığı'nda 183
a-tama kararnamesi yaklaşık
4- aydır imzada bekliyor.
Turizm Bakanlığı Turizm
Eğitim Genel Müdürüğü'ne
SHPeski genel sekreter
yardımcısı Güler
Tanyolaç'ın atanması,
Başbakanlık Müşaviri
Faysal Geyik'in görevinden
aiınması ve PTT Genel
Vlûdürlüğü'ne vekâlet eden
Veli Bettemir'in bu göreve
a tanmasına ilişkin
kararnameler ise 6 şubat
1992 tarihinden itibaren
CTumhurbaşkanlığYnda
bulunuyor.
Cumhurbaşkanlığı'na
gönderilen kararnamelerin
b ugüne kadar 75'inin
Başbakanlığa iade edildiğı
öğrenildi. Daha sonra bu
kararnamelerin 33'ünün
imzalandığı, 42'sinin de
sonuçsuz kaldığı belirtildi.
Atatürk
büstüne saldırı
• İSTANBUL
(AA)-Kartal Eski Soğanlık
Mahallesi'ndeki Atatürk
büstü. kimlikleri henüz
belirlenemeyen kişi ya da
kişilerce tahrip edildi.
Edinilen bilgiye göre, Eski
Soğanlık Mahhallesi'ndeki
Atatürk büstü, dün sabah
baş kısmı parçalanmış halde
bulundu. Olay, mahaîle
sakinlerince üzüntüyle
karşılandı. Polis yetkilileride
olayla ilgili çok yönlü
soruşturmanın başladığını
bildirdiler.
TTB'den Şırnak
eleştirisi
• ANKARA (ANKA)-Türk
Tabipler Birliği Merkez
Konseyi veTürk Veteriner
Hekimleri Birliği Merkez
Konseyi, Şırnak olaylanyla
tırmanan Güneydoğu
sorununun çözümü içfn
öncelikle akan kanın
durdurulmasını istediler.
Türk Tabipler Birliği ve Türk
Veteriner Hekimleri Birliği
tarafından yapılan ortak
açıklamada sonınun
çözümünün sadece banşcı
yollarda olabileceği
vurgulanarak bunun için
öncelikle bölgede uygulanan
"kan deryası" teorisinin
bırakılması, kardeşlik banş
ve demokrasi temeline
dayanan bırçözümün
getirilmesiistendi.
Özgür-Der'den
degerlendirme
• tSTANBLL(ANKA)-
Haklar ve Özgürlükler
Derneği(ÖZGÜR-DER)
Güneydoğu'da kurulacak
"Avcı Birlikleri'nin
kontrgerillanın terör
faaliyetlerini daha da
boyutlandıracağını ve bu
kurumun" kelle avcıhğı
yapacağını ileri sürdü.
ÖZGÜR-DER'den yapılan
açıklamada devletin, "kirli
savaş kurumlanna" bir
yenisini eklediği ve avcı
birlikleri yasasını Meclis'ten
hızü bir biçimde geçirdiği öne
sürüldü.
Fıdan: "Baskılar
sürüyor
• İZMİR (Cumhuriyet Ege
Bürosu) - HEP'e yönelik
baskılann son günlerde
yoğunlaştığını öne süren İl
Başkanı Hikmet Fidan,
önceki gece yansı il yönetim
kurulu üyesi Mehmet
Zeynettin Ünay'ın evinin
polis tarafından arandığını
söyledi. HEP İlBaşkanı
Fidan, düzenlediğj basın
toplantısında, "İzmir ve
Ege'nindiğerillerinde HEP
üyeleri ve partimiz
sempatizanlanna yönelik
sindirme hareketi gittikçe
şiddetini arttınyor. Yönetim
Kurulu.üyemiz Mehmet
Zeynettin Ünay'ın evi polis
tarafmdan arandı" dedi.
Yalçın Küçük
yargılamyor
• İSTANBUL(ANKA)-
, Yeni Ülke Gazetesi sahibi
, Yusuf SerhatBucak,
Yazıişleri Müdürü Yusuf
Cacım ve yazar Yalçın
Küçük'ün 'bölücülük ve
örgüt propagandası"
suçlamasıyla yargılanmasına
devam edildi. İstanbul 2 nolu
Devlet Güvenlik
Mahkemesi'nde bugün
görülen duruşmaya yazar
Yalçın Küçük katılmazken,
Yusuf Serhat Bucak, Yusuf
Cacım kanun önünde eşitlik
ilkesinin kendilerine
uygulandığını
söylediler.Duruşma ileri bir
tariheertelendi.
ANAP Giresun milletvekili Özdemir dün sabah partisinden istifa etti
ANAP'tanDYFyeilk fire•Başbakan Süleyman
Demirel ile önceki akşam
görüştükten sonra
listifaeden
r, anayasal engelin
aşılmasınınardından
DYP'yegeçeceğini bildirdi.
ANAP'ın misyonunu
tamamladığını beürten
Özdemir. ük genel seçimde
D YP'nin tek başına iktidar
olacağını söytedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-Cumhurbaşkanı Turgut
Özal'a yakınhğı ile tarunan,
ANAP Giresun Milletvekili Er-
gun Özdemir, Başbakan Süley-
man Demirel ile önceki akşam
görüştükten sonra dün parti-
sinden istifa etti. Özdemir. ana-
yasal engelin aşılmasının ardın-
dan DYP'ye gececeğini bildirdi.
ANAP'ın misyonunu tamam-
ladığını, zorlamayla da olsa bir
yere varmasının mümkün ol-
madığmı belirten Özdemir, ilk
genel seçimde DYP'nin tek ba-
şına iktidar olacağını söyledi.
Özdemir, ANAP grubunda,
kendisi gibi düşünen başka ar-
kadaşlannın da olduğunu belir-
terek. "Ancak nasıl davranırlar
bilemiyorum, istifa şahsi bir ka-
rardır" dedi. ANAP Genel Baş-
kanı Mesut Yılmaz, Özdemir'-
in partiye geldiğı günden beri
PORTRE/ERGUN ÖZDEMİR
Giresun Mületvekili Er-
gun Özdemir, 1944
yılında doğdu. İstanbul
Tıp Fakültesi'ni bitirdik-
ten sonra, genel cerrahi
alânında uzmanlaşan Öz-
demir, uzun sûre Sağbk
BakanbğYnın çeşitli bi-
rimlerinde görev yapü. 12
Eylül'den önce, Başbakan
Süleyman Demirerin li-
derliğini yaptığı AP'nin iktidar olduğu dönem-
de bir süre Sağlık Bakanlığı Müsteşar
Yardımcıhğı görevinde bulunan Özdemir'in
yûkselişi 12 Eylürden sonra, ANAP'ın iktida-
ra gelmesiyte oldu.
Özdemir'in, hızlı yûkselişinde, ANAP'ın ku-
ruluşunda etkin görev ahşının yanı sıra, "pa-
patya" olan eşi Bilge Özdemir'in, Cumhurbaş-
kanı Turgut Ozal'm eşi Semra Özal'ın kurucu-
su olduğu Türk Kadınıru Güçlendirme ve
Tanıtma Vakfı'ndaki çahşmalannın da etkili
olduğu öne sürülüyor. ANAFın ilk kurucu ü
başkanlanndan olan Özdemir, 1983 ve 1987
genel seçimlerinde de ANAP'tan milletvekili
adayı oldu. Ancak, ilk seçimdeki adaylığı, Milli
Güvenlik Konseyi'nin vetosuna takıkü. İkinci
seçimde 500 oy farkı ile milletvekili seçjlme
şansını yitirdi. Halil Şıvgın'm Sağlık Bakanlığı
döneminde bu görevinden aynlan Özdemir, 20
ekim 1991 seçimlerine kadar ise Vakıflar Ban-
kası İdare Meclişi üyekği ve Başbakanlık mü-
şavirliği görevlerinde bulundu. 20 ekim seçim-
İerinde Gıresun'dan 4. sırada milletvekili adayı
olan Özdemir, ANAP'ın 4-0 kazandıgı bu ilden
milletvekili seçildı.
uyum sağlayamadığmı belirte-
rek, "İstifasına üzüldüm. Ama
beklenmeyen bir gelişme değil"
diye konuştu. DYP Genel Baş-
kan Yardımcısı Mehmet Göl-
han, Özdemir'in DYP'ye katıl-
mak isteğini memnuniyetle
karşıladıklannı belirterek ."An-
cak Anayasa'ya göre sayın Öz-
demir, şu anda DYP'ye üye
olamaz. Giresun'da milletveki-
limiz yoktu. Saym Özdemir'in
istifası isabet oldu." dedi. Göl-
han. her parti kongresi öncesi,
böyle hareketlilikler görülebile-
ceğini dile getirdi ve ANAP'tan
başka istifalar olup olmayacağı
yolundaki soruya yanıt ver-
mekten kaçmdı. Özdemir'in is-
tifasıyla ANAP'ın meclisteki
sandalye sayısı 114'e düşerken,
bağımsız milletvekillerinin
sayısı da 6'ya yükseldi.
istifa dilekçesini ANAP ge-
nel merkezine gönderdikten
sonra. dün sabah TBMM'de
bir basın toplantısı düzenleyen
Özdemir, ANAP'ın ilk kurucu
il başkanı ve iki dönem millet-
vekili adayı olduğunu, 20 ekim
1991 seçimlerinde de 4. sıradan
aday olmasına karşın. 22 bin
tercih oyu ile ilk sıradan millet-
vekili secildiğini anımsatarak,
şöyJe dedi:
•'Milletvekili olarak en bü-
yük arzum. Giresun ve Gire-
sunluya, Karadeniz ve tüm ül-
keme hizmet etmektir. Fakat 9
ayhk milletvekilliğim esnasm-
da, ANAP'ın, bu yönetim kad-
rosuyla hizmet getirmesi müm-
kün olmadığı gibi, partinin ül-
kenin meseleleri ile de ilgili hiç-
bir ciddi planı, programı ve
hazırlığı olmadığını gördüm.
Bu nedenle, bu yapıdaki bir
partinin değil muhalefet, ikti-
dar dahi olsa, ülkeme vc ülke-
min insanlanna hizmet verebi-
leceğine inancım kalmamıştır."
ANAP'ın, Türk siyasi yaşa-
mındaki fonksiyonunu tamam-
ladığını da savunarak, "Zorla-
mayla da olsa, bir yere varması
mümkün değildir" diyen Özde-
mir, şunlan söyledi:
"Kaldı ki, Türk seçmeni de-
mokrasiye geçiş dönemleri ha-
ricinde, merkez sağdan daima
tek bir partiye oy vermiş ve o
partiyi iktidar yapmıştır. Bu ne-
denle, seçmenin önümüzdeki
ilk genel seçimlerde merkez sağ-
da tek bir partiyi iktidara geti-
receğine inanıyorum. İktidara
gelecek olan partinin de, bu yö-
netimle ve bu kavgayla, fonksi-
yonunu tamamlamış olan
ANAP olmayacağı aşikardır.
Dereleri tersine aliutamazsınız.
Dereler daima denizlere akaca-
ğından, ilk genel seçimlerde
DYP'nin iktidar olacağı da
açıktır."
Özal-Yılmaz kavgasının par-
tiyi bitirdiğini savunan özdemir,
yaşanan kavganın partiyi bir
yere götürmeyeceğini söyledi.
ANAP Genel Başkanı Mesut
Yılmaz, Özdemir'in partiye gel-
diği günden beri uyum sağlaya-
madığmı ve çalışamadığını be-
lirterek, istifasına üzüldüğünü
açıkladı. Bir devlet bakanının
Özdemir'in isüfasım gazetelere
bildirdiğini ileri sürerek gülen
Yılmaz, "Sayın Demirel, grup
toplantısında gelecek ve gide-
cek milletvekillerinden söz et-
mişti. DYP'den bir katılma ola-
bilir mi?" sorusuna, "Ben, De-
mirel gibi milletvekili pazan ile
ilgili değilim" karşılığını verdi.
Anavatan Partisi Güneydoğupolitikasında yeni hedefler belirliyor
Kürtçe TV'ye özel olıııa koşıılu• ANAP'ın Güneydoğu politikasınınesasını
Türkiye'nin toprak bütunlüğü, vedevletin
tekliği üzerineinşa edileceğini söyleyen Mesut
Yılnîaz, Özal'ın Kürt liderlerle yapüğı
görüşmenin, hükümetin bilgisiiçerisande
olduğunu öne sürdü.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-ANAP Genel
Başkanı Mesut Yılmaz, bölgede yapacakları inceleme-
leri sürdüreceklerini ve partinin yeni Güneydoğu
politikasını ve önerilerini önümüzdeki günlerde be-
lirleyeceklerini söyledi. "ANAP'ın Güneydoğu politi-
kasının esası, Türkiye'nin toprak bütunlüğü ve
devletin tekliği üzerine inşa edilecektir" diyen Yılmaz.
federasyon konusunu, tartışma konusu bile yapmay-
acaklannı bildirdi. Yılmaz, Kürtçe televizyon ve
Kürtçe eğitime "özel" olması koşuluyla karşı çı-
kmadıklannı belirterek, "Devlet tarafından yapı-
lmamak. devletin bir yükümîülüğü şeklinde olmamak
kaydıyla, bu konudaki uygulamalara esneklik getir-
ilmesinde herhangj bir sakınca görmüyoruz" dedi.
Yılmaz, partisinden Şırnak ve Çukurca'daki çıkan
olaylan incelemek üzere gönderilen 4 kişilik
milletvekili heyetiyle birlikte dün bir basın toplantısı
düzenledi. Toplantıya, partinin Kürt kökenli
milletvekilleri de katıldı. Heyetin, gezide edindiği iz-
lenimleri anlatan Yılmaz, ANAP olarak, devletin
PKK'ya karşı içte ve dışarda kararlı şekilde mücadele
etmesinden yana olduklannı bildirdi. Devletin bu am-
açla bütün gücünü seferber etmesini, terörü besleyen
yurtdışı odaklara da caydıncı gücünü kullanmasını
isteyen Yılmaz, Türkiye'nin toprak bütünlüğüne yön-
elik bir tehdidin sözkonusu olduğunu vurguladı.
Yılmaz, şunlan söyledi:
"Bu tehdit, tüm Türk milletine ve onun aynlmaz
parçası olan bölge halkına yöneliktir. Bu nedenle top-
yekün karşı çıkmarnız, sonuçsuz bırakmâmız gereken
bir tehdittir. Devletin yürüteceği, bu meşru mücadel-
enin hukuk kurallan içerisinde olması gerekir."
Yılmaz, olaylar sırasında birçok masum vat-
andaşın. zarar gördüğünü, hükümetin olaylarla ilgili
açıklamalannın doyurucu olmadığını söyledi. Bazı
sorulann hala yanıtlanmadığını belirten Yılmaz, bu
sorulara yanıt verilinceye ve vatandaşlann maddi ve
manevi zararlan tazmin edilinceye kadar konuyu
canh tutacaklannı söyledi. Yılmaz, masum vat-
Yılmaz, ANAP'ın yeni Güneydoğu politikasını
önümüzdeki hafta açıklayacağuu söyledi.
andaşlann zarar görmeyeceği yöntemlerin neden uy-
gulanmadığı konusunun açıklanması gerektiğini
vurgulayarak, ANAP'ın çeşitli eleştirilere hedef olan
Güneydoğu politikasını gözden geçirmeyeceğine il-
işkin bir soruya şu karşıhğı verdi:
"Konu. Türkiye'de hepimizi ilgilendiren, hayati ön-
emde bir konudur. ANAP olarak biz, bu konuda sür-
atli bir degerlendirme içindeyiz. Devletin de kendi pol-
itikalannı yeniden gözden geçirmesi gerektiğine in-
anıyonız. Önümüzdeki günlerde TBMM Başkanı
Sayın Hüsamettin Cindoruk ile bölgeye gideceğim.
Daha sonra kalabalık bir grup halinde tekrar gideceğ-
iz. Bu gezilerimizden sonra. yeni önerilerimizi açı-
klayacağız."
Yılmaz, Cumhurbaşkaru Turgut özal'ın Kürt lid-
erlerle yaptığı görüşmeye ilişkin bir soruyu da "Gör-
üşmenin hükümetin bilgisi içinde yapıldığını varsayı-
yorum. Bu konuda hükümetten, herhangi bir açı-
klama yapılmamış olmasını, kamuoyuna bilgi ver-
ilmemiş olmasını, eksiklik olarak görüyorum. Bu
eksik bilgilerle sağlıklı bir yorum yapabilmek
mümkün dejğü" diye yanıtladı.
Yılmaz, Özal tarafından ortaya atılan, Kürtçe tel-
evizyon ve Kürtçe eğitimle ilgili görüşlerini şöyle açı-
kladı:
"Devletin Kürtçe TV ve eğitim konusunda herhan-
gi bir yükümlülük altına girmesine taraftar değjliz.
Devletin bu konudaki yükümlülüklerinde Türkiye'-
nin herhangj bir bölgesine ayncahk yapılmasmı
yanlış görüyoruz. Ama, devletin yükûmlülükleri
dışında, sadece bu bölgede değil, Türkiye'nin her ye-
rinde birtakım kısıtlamalann, yasaklamaların kaldı-
rılması gerektiğine inanıyomz. Devlet tarafından
yapılmamak, devletin bir yükümîülüğü şeklinde
olmamak kaydıyla, bu konudaki uygulamalara es-
neklik getirilmesinde herhangi bir sakmca görmüyo-
ruz. Böyle bir adımın atılabilmesi için, özel televiz-
yonlann şu anda tabi olduklan orman kanunundan
kurtarmalan ve konunun anayasal bir düzenlemeye
kavuşturulması ihtiyaaa vardır. Devlet denetimi bu
çerçevede gerçekleştirilmelidir. Önemli olan, Tür-
kiye'nin toprak bütunlüğü ve üniter devlet konusu-
nun tartışma veya propaganda konusu yapılmama-
landır. Bu konudaki yasaklann devamından yanayız.
Buna aykın davranışlann hangı dilde yapıldığı önem-
li değildir."
Bölgeye giden dört kişilik heyete başkanhk eden
Trabzon Milletvekili Eyüp Aşık, bazı ev ve işyerlerin-
in gündüz vakti yakıldığma dikkat çekti. Halkm.
bunlann görevliler tarafından yakıldığmı, devlet gör-
evlilerinin ise PKK tarafından yakıldığmı iddia ettiğ-
ini belirten Aşık, PKK'nın yakması durumunda güv-
enlik güçlerinin neden bunlan yakalayamadığmı
sordu. Aşık bölge halkından ANAP'a. "Bu koalisyo-
na niye destek veriyorsunuz? Koalisyon bizi kucakla-
maya geldi ama, bizi çok daha huzursuz, ekonomik
açıdan perişan hale getirdi" diye şikayet geldiğini söy-
ledi.
Anamuhalefet partisinde DYP ile birleşme formülleri tartışılıyor:
Demirelfahıi, Yılıııaz GenelBaşkaıı• ANAP'ta DYP üe birleş-
meye sıcak bakan milletve-
killeri seslerini yükseltmeye
başladı. ANAP'b TBMM
Arniri Burhan Kara iki par-
tinin tavanda değjl, tabanda
birleşmesinin mümkün ol-
duğunu söyledi.
ANKARA (Cumhuriyet. Bü-
rosu)-ANAP ta ilk kez Izmir
Milletvekili.Timur Demir tara-
fından, "Özal feragat etsin. De-
mirel cumhurbaşkaru, Yılmaz
da başbakan olsun" formülüyle
diye dıle getirilen "DYP ile bir-
leşme"ye sıcak bakanlar sesleri-
ni yükseltmeye başladı.
TBMM'nin ANAP'h idare
amiri Burhan Kara tavanda
birleşme olmayacağmı, ancak
tabanın iki partiyi birleştirece-
ğjni söyledi. Kara. bu birleşme-
nin gerçekleşmesi durumunda,
Süleyman Demirel'in "fahri
başkan", Mesut Yılmaz'ın ise
"genel başkan" olması gerekti-
ğini söyledi.
Özal'ın Yılmaz ile yaptığı ay-
hk olağan görüşmeleri iptal
ederek köprüleri tamamen attı-
ğını kaydeden Demir, Özal'ın
cumhurbaşkanlığından feragat
etmesi gerektiğini söyledi. Mer-
kez sağda iki parti olmasının
doğru olmadığını kaydeden Ti-
mur Demir şöyle konuştu:
"ANAP ve DYP bir yumruk
gibi birleşirşe, vurduğu yerden
ses getirir. İki partinin ekono-
mik ve sosyal fikirleri arasında
zaten büyük farklılıklar yok.
ANAP ile DYP'nin birleşmesi
iki cins elmanın biraraya gelme-
si gibi olur. İki partinin birleş-
mesinden kimsenin korkma-
ması lazım. DYP'li milletvekili
arkadaşlanmız da aynı şeyi
söylüyor. 'Birleşelim de, şu
adamlann elinde oyuncak ol-
maktan kurtulalım' diyorlar!'
Yılmaz'ın bu konuda daha
önce yaptığı açıklamaya tepki
göstermediğini belirten Demir,
"Açıklamalanmu sizi zor du-
rumda bırakıyor mu" diye sor-
duğunda Yıhnaz'ın kendisine,
"Yok, yok. Size güveniyorum.
Doğrusunu yaparsınız." dedi-
ğini anlattı.
ANAP'ın DYP ile birleşmesi
konusunda olumlu göriiş bildi-
ren başka bir isim de Kara ol-
du. Kara, Özal'ın kardeşi Ma-
latya Milletvekili Yusuf Boz-
kurt Özal'ın demecinin, Yı-
lmaz'a karşı bayrak açan ve
olağanüstü kongre için hareke-
te geçen Özalcılann yeni arayış-
lara girdiklerini gösterdiğini
vurguladı. Kara, ANAP'ın
Evrakta sahtecilik, iftira ve hakaret gerekçesiyle
Mahmut Alınak'tan rapora karşı dava
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - HEP Şırnak Müîetvekili
Mahmut Alınak, kendisiyle
birlikte HEP milletvekillerinin
Şırnak olaylannda rol oynadık-
lannın öne süriildüğü rapor
için yargı yoluna gidiyor.
Ahnak, kendisiyle birlikte
bazı HEP milletvekillerinin
Idil'de biraraya gelerek, kepenk
kapatılması. üç günlük yas ka-
ran aiınması ve PKK'ya gıda
yardımı yapılması yönünde ka-
rar aldıklan öne sürülen rapo-
run, şimdi İcişleri Bakanı ve
müste^an tarafından inkar edil-
• Alınak, kendisiyle birlikteHEP'li bazı milletvekil-
lerinin Şırnak olaylannda rol oynadıklannı öne sü-
ren raporu haarlayanlar hakkında, sahte evrak
tanzimi, iftira ve hakaret suçlanndan ötürü yargıya
başvuracaklannı açıkladı
diğini öne süren Alınak, "Bu
skandalın hesabı, mahkemeler-
de mutlaka sorulacaktır. Sahte
evrak tanzimi, iftira ve hakaret
suçlanndan adli yargıya başvu-
rarak. bunun hesabını soraca-
ğız" dedi.
Sözkonusu rapor ile milletve-
killerine böyle tezgahlar kuran
devletin, normal vatandaşına
neler yapabileceği sorusunu sp-
ran Alınak, İcişleri Bakanı İs-
met Sezgin'i de " özel tim ağay-
la konuşmak'la suçladı. Alı-
nak, dün yaptığı yazılı açıkla-
mada, şöyle dedi:
"Sayın bakana çağnda bulu-
nuyorum. Özel tim ağzıyla ko-
nuşmasın. Şu milletvekili 'Bana
göçet dedi' diyen bir tek Şırnak-
lıyı göstersin, biz şerefımizi ve
haysiyetimizi ortaya koymaya
hazınz.
Aksi halde sayın bakandan
şeref ve haysiyetini ortaya koy-
masını bekliyonım. Aynı şekil-
de kime para cezası kesilmiş
veya kesilmek istenmiş.
Bana 'para cezası kesildi, ya
da kesilmek istendi' diyen bir
insan varsa, çıkarsmlar ortaya.
PKK'ya duyduğu hıncı, halk-
tan çıkaran devlet, şimdi de bize
yöneldi."
DYP ile koalisyon yapması ko-
nusundaki düşüncelerini şöyle
açıkladı:
"Ülkenin şartlanna bağlıdır.
Demokraside, hiç bir partinin
diğeriyle koah'syon yapamaya-
cağına ilişkin bir müeyyide yok.
Demokrasilerde tüm partiler
birbirleriyle koalisyon yapar-
lar. Demokratik kurallar içinde
secilmiş partiler olarak ANAP
da, DYP ile koalisyon yapabi-
lir. Partiler, menfaatleri neyi ge-
rektiriyorsa o şekilde hareket
etmeleri lazım. Şu anda bizim
DYP ile koalisyon yapma ihti-
yaamız da, beklentimiz de yok.
Ama böyle bir beklentiyi içinde
taşıyan arkadaşlanmızın olma-
sı da çok normaldir."
Kara. ANAP ile DYP'nin
birleşmesi konusunda da, "Bir-
leşmeyi halk, tabanda yapar.
Tavanda birleşme olmaz. Ta-
banlanmız, birbirine yabancı
değil. Şu anda olmaz tabii.
Ama şartlar gerektirdiğinde, ül-
kenin genel menfaatleri doğrul-
tusunda önümüzdeki günlerin
neler getireceği belb olmaz. Bir-
leşme olursa, Süleyman Bey
fahri başkan olur. Türk siyase-
tine, 6O'lı, 70'li yıllann kuşak-
lan hakim olmaya başladı.
Emeklilik dönemi de artık işle-
sin Türkiye'de. Lider kolay ye-
tişmiyor. Birleşme olursa Me-
sut Beyi destekleriz yine. DYP
tabarunda ve milletvekilleri
arasında Mesut Beye sempatik
bakanlar var." diye konuştu.
POIJTIKA GUNLUGU
HİKMET ÇETtNKAYA
ANAP'ta Kanaüar
Arası Sûrtûşme
ANAP'ta neler oluyor?
Bir ANAP milletvekili şöyle diyor:
"Köprüleri attık. Böylesi hayırlı olur..."
Aslında köprüler çoktan atılmıştı. ANAP içindeki
muhafazakâr kanat, Mesut Yılmaz'ı harcamak için yoğun
bir kulise girmişti.
Ne var ki Özal-Yılmaz sürtüşmesi su yüzüne çıkınca iş
değişti; Yılmaz'ın graiiği yükselmeye başladı ANAP taba-
nmda...
Muhafazakârkanatikiyeayrıldıbirsüreönce.EkremPak-
demirli, Mesut Yılmaz'ın yanında ağırlığını eskisinden
daha fazla koydu. Mehmet Keçeciler'in tavrında bir deği-
şim görüldü.
Politikada vefa yoktur.
Şimdi özal'a yakın olanlar Mesut Yılmaz'ı vefasızlıkla
suçluyor.
Neler mi söylüyorlar:
''Sayın Özal 'ın Meclis 'te konuşturulmamasını nasıl içine
sindiriyor Mesut Bey?"
Mesut Yılmaz, TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk'un
özal'ın konuşmasını "Hatip kürsüsünden yapabilir" sözle-
rine tepki göstermemişti.
Yılmaz, şöyle demişti:
"Bana ne yahu. Sayın Özal ile Sayın Cindoruk arasında-
dır..r
özal'a yakın olan milletvekilleri Mesut Yılmaz'ın böyle
konuşmasını yadırgıyorlar. Bu yüzden ANAP Genel Baş-
kanı'na ateş püskürüyorlar.
Diyorlar ki:
"Mesut Yılmaz gitmelidir. Şu ya da bu şekilde ANAP
Genel Başkanlığı'ndan ayrılmalıdır..."
Soruyoruz:
"Özal'ın Yılmaz'ı kabul etmemesi Cindoruk'un sözleri-
ne yanıt vermemesinden mi kaynaklanıyor?''
Yanıt:
"Evet öyle. Bardağı taşıran son damla oldu..."
Mehmet Keçeciler ANAP içindeki bu kargaşayı gayet
soğukkanlı değerlendiriyor. Özal-Yılmaz çekişmesini
"Olan partimize oluyor" diye yorumluyor.
ANAP'ta çalkantı daha bir süre durulmayacağa benzi-
yor...
ANAP içindeki hava bugün Mesut Yılmaz'ın güçlü oldu-
ğunu gösteriyor. Çünkü, 45 il başkanı açık açık Yılmaz'ın
yanında yer alıyor.
Nedeni ise şu:
"Sayın Özal'a borcumuzu ödedik. Şimdi bizim bir genel
başkanımız var. Onu desteklemek zorundayız..."
Mesut Yılmaz, arkasındaki desteği görünce kozlarını
açıkoynuyor. Kimi ince hesaplar yapıyor.
Yakın çevresinden edinilen izlenimler, CHP'nin kurul-
masından sonra olası bir hükümet bunalımı ve ardından
gelecek DYP-ANAP ortaklığı...
Şöyle konuşuyor ANAP'lılar:
"DYP içinde b>r grup bizimle hükümet olmak istiyor..."
Mehmet Keçeçiler'de önceki gün yaptığı açıklamada,
"DYP ile koalisyon orttîyi olabiliriz" diyordu. Kimi ANAP'-
lılar ise DYP ile dirsek temasına çoktan başlamışlardı.
ANAP'lılarla konuşmayı sürdürüyoruz:
"Sizden DYP'ye gidecek milletvekili var mı?"
Yanıt:
" Bir arkadaşımız hariç öyle bir şey yok. Ama bazıları
bunlan gündemegetirip ANAP'ı eritmekistiyor.!."' < •••
"Kim bunlar?" 'r*.wı-'i~..
Yanıt:
"Öteden beri bu işleri karıştıranlar. Biz kasım seçimleri-
nibekliyoruz. Gücümüz o zaman ortaya çıkacak..."
Tüm bu gelişmeler olurken, ANAP Genel Başkanı, Kürt
sorununa değişik bir boyutla yaklaşıyor, Cumhurbaşkanı
özat'ın "TV'de Kürtçe yayın" önerisine yeşil ışık yakıyor-
du.
Yılmaz şöyle konuşuyordu:
"Şırnak olaylannda kamuoyu yeterince aydınlanma-
mış, bazı sorularcevaplandırılmamıştır."
Ardından da ekliyordu:
"Son olaylar PKK 'nın daha çok taraftar toplamasına yar-
dımcı oldu..."
Mesut Yılmaz, bu sözleriyle güvenlik kuvvetlerini suçlu-
yor, kimi savları doğruluyor muydu?"
ANAP'ta önümüzdeki günlerde önemli gelişmeler de
olabilir. ANAP Giresun milletvekili Ergun Özdemir'in isti-
fasının ardından kimi ayrılmalar olabilir.
ANAP'ta köprüler atılırken, kopmalar da oluyor...
izleyelim, daha neler olacak, göreceğiz...
Özal Bakanlar
Kıırulırııda eleştiıılcli
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rpsu)-Cumhurbaşkanı Turgut
Özal'ın. lraklı muhalif liderler-
le görüşmesi Bakanlar Ku-
nılu'nda eleşürildi. Devlet
Bakanı ve Hükümet Sözcüsü
Akın Gönen, Özal'ın Irakb
muhalif liderlerle görüşmesi
dahil bütün iç ve dış gelişmele-
rin ele ahndığmı bildirirken.
Tanm ve Köyişleri Bakanı
Necmettin Cevheri, Çankaya'-
daki buluşmayı, "devlet terbi-
yesine, hukukuna, adabına
aykın" olarak değerlendirdi.
Bakanlar Kurulu'nun Baş-
bakan Süleyman demirel'in
başkanhğında önceki gece ya-
pılan toplantısında, Cumhur-
başkanı Turgut Özal'ın Irakb
muhalif Kürt, Şii ve Sünni li-
derlerle yaptığı görüşme eleşti-
rildL
Akın Gönen,
Özal'ın Iraklı liderlerle görüş-
mesi dahil bütün iç ve dış geliş-
melerirv ele alındığını bildirir-
ken, Necmettin Cevheri,
Çankaya'daki buluşma-
nın. "devlet adabına, hukuku-
na ve terbiyesine aykın" oldu-
ğunu söyledi.
Meclis'eişlerlik
TURAN YILMAZ
ANKARA-İktidar ortaklan
DYP ve SHP, gündeminde çok
sayıda önemli yasa tasansı bu-
lunan meclisi çalışürmak için
yöntem arayışına girdiler.
SHP, iktidar partilerinin
önemli yasalar için grup karan
alması yöntemi üzerinde du-
rurken. DYP, başka sorunlara
yol açabileceği gerekçesiyle
buna sıcak bakmıyor. DY?,
önemli yasa tasanlannın önce
parti gruplannda görüşüldük-
ten sonra meclis genel kurulun-
da ele alınmasını savunuyor.
DYP ve SHP'den yaklaşık
80 milletvekilinin oturuma
kaülmamalan üzerine, yargı
reformu yasa tasansını meclis
genel kurulundan çeken
TBMM Adalet Komisyonu
Başkanı Cemal Şahin, meclis
açıldıktan sonra, bu yasa için
DYP ve SHP grup başkanve-
killeri ile görüşeceğini söyledi.
Bu görüşmelerde, iktidar parti-
lerinin, yasanın geçirilmesi için
grup karan almalannı isteyece-
ğini söyleyen Şahin, aynı öneri-
yi, genel başkanı İnönü'ye de
bizzat götüreceğini söyledi.
Başta. hükümetin ağırlıkh
oFarak üzerinde durduğu yargı
reformu olmak üzere, demok-
ratikleşmeye yönelik yasa tasa-
nlannın görüşüleceği meclis
oturumlan için grup karan alı-
nmasına, SHP yönetiminin
sıcak baktığı da beurtildi.
Meclisin açılmasından son-
ra, tasan için önerge verenler
için bir çağn yaparak, önerge
sahiplerinin komisyonda gelip,
tüm şikayet ve itirazlannı dile
getirmelerini isteyeceğini kay-
deden Şahin, "Ama, bunlann
amacı lcanuna karşı çıkmak,
yanlışlannı ortaya koymak de-
ğil. Bunlar, farklı nedenlerle
böyle davranıyorlar. Kimi ba-
kan olamamış, hükümeti içine
sindiremiyor. Kimisi, koalis-
yonu içine sindiremiyor. Kimi-
si de, demokrathğı sindiremi-
yor" diye konuştu.