Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
saı
Cumhuriyet*
Sahıbr Cumhurıyet Matbaacılık \e Gazeıecılık Turk Anonım Şırketı adına Berin Nadi İstanbul Haberleri: Ş*na> kstlkan, Dış Haberler: Ergııo Balcı, tş-Ekonomı: Şukren Kelenci, Yurt
• Genel Yayın Yonetmenr Oıgen \car • Genel Yaym Koordınatörü Hikmel Çelinkaya Haberlerı Mehmel Saraç, Kultur: CelaJ Üster, Makaleler' Sami Kanören. Spor Abdulkadir
Yazı lşlcrı Mudurlerı Fusun Ozbilgen (Sorumlu), Celal Başlangıç (Haber) • Görsel Yucelman. Duzeltme AbdulUh Yazıcı • Mûessese Mudur V Erol Erkut • Koordınator
Yönetmen Ali Acar 9 Duzenleme Mustafa Sağlamer 9 Ankara Tetnsılcısr Cunevt Ahmeı Korvlsan • Muhasebe Bulcni Yeocr 9 tdare- Hııseyin Gurer 9 tşletme' Oader Çelik 9
Arcayurek, Haber Mudurlerı Mustafa Balba>, Işık Kansu, tzmır Temsılcı V Serdar Kızık, Bılgı-Işlem: Nail Inal Bılgısayar Sıstem- Mtıruvtı Çikr 9 Personel Scvgi BosUncıoglu
Adana Temsılcısı Çelin Yiftenoglu 9 Reklam Reha Işıtman
Basan ve Yayaıu Cumhurıyet Matbaacıhk ve Gazetecilik T.A.Ş. Türkocagı Cad.
39/41 Cağaloğlu 34334 İst PK: 246 İstanbul Tel: 512 05 05 (20 hat), Telex:
22346, Fax (1) 526 60 72 9 Burolar Ankara: Z Gökalp Blv. lnkılap S. No:
19/4, Tel- 433 11 41-47, Telex. 42344, Fax. (4) 433 05 65 9 İzmir H Zıya Blv.
1352 S. 2/3, Tel. 83 12 30, Telex: 52359, Fax: (51) 89 53 60 9 Adana: tnönû
Cd 119 S No 1 Kaı 1, Tel. 19 37 52 (4 hat), Telex. 62155, Fav. (71) 19 25 78
T\K\İM 26FYLÜL 1992 İmsdk 5 23 Güne^. 6 48 ÖgleUOO İkındrl6 22 Akşanı 19.03 Yatsı 20 23
Yazsaati
uygulamasına
son
Haber Merkezi -Bu gece
saatlennızı 02 OO'de bır saat
gen almayı unutmayın. Gün
ışığındandahafazla
yararlanmak amacıyla 25
martta başlatılan ılen saat
uygulaması bu gece saat
02 OO'de sonaerecek Bugece
saatler 1 saat gen ahnacak.
Yazsaati uygulaması ıle
yaklaşık lOOmılyon
kilov atsaate yakın elektrik
tasarrufu sağlandığı
bildirildi. Yetkilıler, bu gece
yansı saat 02.00'de saatlenn
1 saat geri alınması ıçm
uyanda bulundular.
Anneden
bosanmak
• VVASHINGTON (AA) -
Dünyada ilk kez bırçocuk,
annesinden bosanmak için
dava açtı. Florida eyaletinin
Orlando kentınde başlayan
ve ABD'de günün olayı
haline gelen duruşmada 12
yaşındaki Gregory Kıngsley,
velayet hakkının annesinden
alınmasını ıstıyor. Gregory,
son 8 yılda annesini 7 ay
görebildiğinı. annesinin
kendısinı ıhmal ettiğini ve
kendisınekötü da vrandığını
savundu. CNN'ın naklen
yayınlandığj oturumlarda
tanıklar, 30 yaşındaki
annenın alkolik ve
uyuşturucu düşkünü
olduğunu ve fahışelik
yaptığını söylediler. Anne ıse
iddialan reddetü ve geçim
sıkıntısı çektığinı anlattı.
Çay, ftişlerin
dostu
• İZMİR(ANKA)-
Dünyada İngılızve
Çinilerden sonra en çok
Türklenn çay içtiği bildınldi.
Çayın mide ve kanın
düşmanı, dişlerin ise dostu
olduğunu belirtildi. özelükle
kahvaltıda çocuklara ve
hamile kadınlara
besınlerdekı demin absorbe
ettiğı için tavsıye edılmeyen,
şekersiz ıçilmesı halinde mide
asidinı arttıncı olması
nedeniyle zararh görünen çay
vûcudun "florür"
gereksinimini büyük ölçüde
karşılayıcı özellik taşıyor.
Basındakadm
• ANKARA (AA)-
Basınımızda kadınla ilgıli
haberlere yüzde 20 oranında
yer venldiği, çoğunlukla
kadın haberlerinin magazin
sayfalannda yer aldığı,
ekonomı ve spor
sayfalannda ise kadının
yuzde 3 oranında yer işgal
ettiğı belirtildi. Prof. Dr.
Olcay İmamoğlu, 7 Ulusal
Psıkolojı Kongresı'nde
yaptığı konuşmada.
dekoratif öğe. fedakar anne.
pasıf sılik kişilik, ev kadını
gıbı kalıpsal yaklaşımlarla
yer verildığinin tespıt
edıldığjnı bildirerek, şunlan
söyledi: "Kıtle ıleüşım
araçlan tutumlann ıletilmesı
açısından oldukça önemlidir
Basın kadınımızı çoğunlukla
geleneksel bakış açısıyla ele
alıyor.
Dişte erken
teşhisin önemi
• İSTANBUL (AA) —
Marmara Universitesi Diş
Hekımliği Fakultesi Dekanı
Prof. Dr. İlhan
Çuhadaroğlu, diş
tedavisinde erken teşhis ve
tedavinin buyuk onem
taşıdığını belirterek,
"Tedavide gecikme kalp,
mide, karaciğer, bobrek,
goz ve kulak hastalıklarına
yol açıyor" dedi. Prof. Dr.
Çuhadaroğlu, yaptığı
açıklamada. çüruk dişler,
dişetı iltıhapları gibi çeşitli
diş hastalıklannın
tedavısinin gecikmesine
bağlı olarak, ılk aşamada
yuzun belirlı bolgelerinde
şişmeler ve iltihaplar ile
yaygın enfeksiyonların
meydana geldiğini belirtti.
Peıtıbe EVe
erkekler abone
• ANKARA (ANKA)-
Psikolojık danışmanlık
hizmetı veren Pembe Ev'e
kadınlardan çok erkeklenn
başvurduğu bildirildi.
İstanbul Universitesi
Edebiyat Fakultesi Psıkoloji
Bölümü'ne bağlı olan
Psıkolojık Danışmanlık ve
Uygulama Merkezi'ne
(Pembe Ev) gelen yetışkınler
daha çok "ıletışım
güçlüklen" nedenı ile
merkeze başvuruda
bulundular. Pembe Ev'e bır
yıl boyunca gelen kışılerin
sosyal ve psıkolojık
özellıklennı ınceleyen
uzmanlar çocuklar ve
yetişkinler olarak ayırdıklan
gruplarda 2 ıle 50 yaş
arasındakı kışilenn
bulunduğuna dıkkat çektiler.
"Ergenlik Dönemi ve Benlik Kimliği Statüleri" başlıklı araştırmaya göre en bunalımlı dönem ergenlik çağında yaşanıyor
Geııçlikkiıııliğhıi aııyor• Kimlik kazanma sürecinde kızlar, anne ve baba-
lannın kimliklerini model alırken, erkek çocuklar
sorgulama süreci yaşayarak kendilerine kimlik an-
yorlar. Çalışan gençler erken olgunlaşıyor, politik
ve ideolojik konularda da erken karar veriyorlar.
Hangi mesleğı seçmeliyim? Na-
sıl bir insan olmabyım?"
Lise çağındakı gençlerin ken-
dilerine en çok sorduklan soru-
GUNEŞ GURSON
ANKARA - "Ben kimim?
Neden böyle davranıyorum?
lar bunlar. Bir araştırmaya
göre, lise çağındaki gençlenn
yüzde 6O'ı sorgulama ve kimlik
arayışı içinde.
Ege Universitesi Edebiyat
Fakultesi Psikoloji Bölümü öğ-
retim üyelerinden Dr. Azmi
Varan ile uzman psıkolog Gül
Varan'ın yaptıklan araşürma-
da, kimlik kazanma sürecinde,
kızlar anne ve baba kimliğini
Kozmetik
Eski
güzellere
rağbet• Gözde mankenler, bugünün
"klasik kadın" imajını yansıtma-
dıklanndan reklam sanayiinde
yerlerini, 48 yaşındaki fılm yıldızı
Catherine Deneuve gibi olgun
kadınlara bırakıyorlar.
LONDRA (AA) - Kozmetik sanayiinin
dev şirketleri, rektamlannda, günümüzün
genç ve ünlü mankenleri yerine, beyazper-
denin "yıllanmış şaraplan" olarak anılan
eski güzellerini tercih ediyorlar.
Longevity adb kozmetik dergisı tarafın-
dan yapılan araştırmada, Naomi Campbell,
Claudıa Schiffer, Cındy Crawford ve Lında
Avengelista gibi moda dünyasının en çok
kazanan gözde mankenlerinin, bugünün
"klasik kadın" imajını yansıtmadıkla-
nndan reklam sanayiinde yerlerini, 48 ya-
şındaki fılm yıldızı Catherine Deneuve gibi
olgun kadınlara bıraküklan belirtiliyor.
Kozmetik devi L'Oreal, Andie Macdo-
wel'ı, moda ve kozmetik dünyasının ünlü
ismi Yves St. Laurent, çoğu erkeğin 'ıdeal
kadın' olarak gördüğü Catherine Deneu-
ve'u reklam kampanyalanna katarken, 56
yaşındaki Liz Taylor, Fragrance'ın; 48 ya-
şındaki Cher de, Uninhibited güzellik ve
makyaj
Catherine Deneuve- 48
yaşında olgun güzel.
ürünleri-
nin rekla-
mını yapı-
yor. Sop-
hia Loren
ile Joan
Collins ise
kendi
adlannı
taşıyan
parfümle-
rin rek-
lamlanna
çıkıyor.
Araşür-
macılar,
dergide
yayımla-
nan bir
makalede
şöyle di-
yorlar:
"Günümüzün genç Afroditleri, kozmetik
ürünL 1nin kamuoyuna tanıülması göre-
vini üstlendiklerinde, zaten taze olan ciltlen
nedeniyle müşteriler için ınandına olmak-
tan çok uzak kabyorlar Bu tür ürünlere
rağbet eden kadınlar, yaşlanmaktan kor-
kan bir kesim. Ürünün reklamı genç man-
kenler tarafmdan yapıldığında, doğal ola-
rak satışlarda büyük bir hayalkınkiığı ya-
şanıyor. Şimdi reklam pıyasasını, yaşını-
başını alnîış, olgun güzeller ele geçiriyor."
Londra'nın en gözde güzellik uzmanla-
nndan biri ise şöyle diyor:
"Kadınlar aptal degıl. Hiçbir cilt kremi-
nin kendilerinı Claudıa Schiffer'e döndüre-
meyeceğinin farkındalar. Kozmetik dün-
yasının amacı, orta yaştaki kadınlann ciltle-
rini olduğu gibi muhafaza etmektir. Bun-
dan dolayı Liz Taylor. Cher ve Isabella
Rossellini gibi dünün yıldızlan. en çok
ararulan isimler oluyor. Bugün oyunun ku-
ralı 'düriistlük.' Söz konusu olgun yıldıdar
dürüstce, uzun yıllar sonunda, nasıl lyi bir
bakımla cütlerini bugünkü durumuna getir-
diklerini göstenyorlar."
model ahyorlar. Erkek çocuk-
lar da sorgulama süreci yaşıyor
ve kendilerine kimlik anyorlar.
Çabşan gençler de politik ve
ideolojik konularda daha erken
karar veriyorlar. Yani daha er-
ken olgunlaşıyorlar.
Varan, bireyin kimlik statü-
sünü kazanma süreci içinde "en
bunalımlı dönemin" ergenlik
çağında yaşandığına dikkat çe-
kıyor. Varan, kimlik bu-
nalımmın farklı bılinç düzey-
lerinde yaşandığt belirtıyor.
Varan'ın Mersin'in Tarsus il-
çesındekı31isedeyaptığı"Ergen-
Uk Dönemi ve Benbk Kımbği
Statüleri" başlıklı araştırmasın-
da, gençlerin ergenlik dönemın-
de kararlı, kararsız, kargaşab
ve erken bağlanmış olmak üze-
re 4 tür kimbk statüsü tanım-
lanıyor.
Ergenin kimbk oluşumu sü-
recinde mesleki ve ideolojik
alanlarda bir karara varmak
için çeşitli alternatiflen gözden
geçırmesi ve sorgulaması "bu-
nalım", bu altematifler arasın-
da değişmeyen kararlara vara-
rak bu kararlar doğrultusunda
hareket etmesı de "bağlanma"
olarak adlandınbyor.
Atina'nın Foçalılanyla Izmir'in Foçalılan 70 yıl aradan sonra buluştu
Ozkm, dostlıık ve kuytudaki andar
• Foça'dan 70 yıl önce göç
eden Magiras Theothoros
ve arkadaşlan Atina yakın-
lannda küçük bir köy kurar-
lar. Adını da Palea Fokea
(Eski Foça) koyarlar. Palea
Fokea'dan gelen 53 Yunanlı
geçen günlerde bir zamanlar
yaşadıklan topraklarda has-
ret giderdiler.
ŞEVKİ AVCI
FOÇA - Yıl 1922... Anadolu top-
rakları işgala Yunan ordusundan
kurtuluyor. Yıllardır ayru toprak-
larda Türklerle bir arada banş için-
de yaşayan Magiras Theothoros
kendisıni zor günlerin beklediğini
düşünerek Foça açıklannda bekle-
yen Yunan gemisine doğru gece ka-
ranhğında kulaç atıyor. Her kulaç
onu baba topraklanndan biraz
daha uzaklaştınyor. Gemide Ana-
dolu'dan aynlan diğer Rumlarla
birbkte son kez el salbyor Foça'ya,
babacığına...
Foça özlemi, yurt özlemi dinmez
Theothoros ve arkadaşlannda. Ati-
na yakınlannda küçük bir köy ku-
rarlar, adını da Palea Fokea (Eski
Foça) koyarlar.
O zaman bir avuçken yeni çocuk-
lar, yeni torunlar gebr dünyaya. Bu-
gün nüfuslan 2 bine ulaşır. Derken
70 yıl aradan sonre dinmeyen öz-
lemle baba ocaklannı görmeye ka-
rar verirler ve yola çıkarlar..
Foça geçen günlerde renkli duy-
gusal anlar yaşadı. Palea Fokea'dan
gelen 53 Yunanlı bir zamanlar ken-
dilennin, babalannın, dedelennin
yaşadığı topraklan gezdiler. Grup-
tan 5 kışinın belleklennde o günkü
Foça'nın hali kazılı.
Magiras Theothoros 93 yaşında.
Foça'ya adım atar atmaz "Burada
leylekkaya vardı, nerede" diye soru-
yor.
Sorduğu yer, leyleklerin yuva
yapüğı sur duvarlan. Elinde basto-
nu, gözlerinde 70 yıl sonra yeniden
ayak basüğı topraklardan duyduğu
hoşnutluk.
Kendı zamanından kalma
tamdık, bildık bınalar Theothoros'a
yol gösteriyor. Yıkıbp yerlerine
yapılan beton binalar için de "Vah
vah..." dıyor. Bir köşe başında so-
luklanıp durduktan sonra hızb a-
dımlarla tanıdığı sokağa yönebyor,
heyecanını gizleyemiyor Temiz ba-
danab bir evin önünde duruyor, du-
varlan adeta okşuyor. "Işte" diyor,
"Benim evım bu..."
Magiras Theothoros (93X sağda) 70 yıl sonra Foça'da yaşadığı evi bukiu. (Fotoğraf: ŞEVKİ AVCI)
hiç savaş obnasaydı da buralardan
gitmeseydik. Çamaltı Tuzlası'nda
ne güzel calışırdık birbkte. O za-
manlar Türk-Rum aynmı yoktu.
Çok güzel geçinirdık."
Magiras yan sokaktaki komşusu
Demirci Mustafa'jı sonıyor Mu-
Magiras'ın gözleri doluyor, zaffer'e" "Öldü" yamtına üzülüyor,
kapıyı çalıyor. Evin yeni sahıbi Çe- "Şu karşı evde otururdu. Çok güzel
rezci Muzaffer, (Muzaffer Kapsal) bir kansı vardı. Şaka bir yana çok
"buyur" ediyor. Magiras Theotho- başımi7". ağntırdı. Hcr gün dan dun.
ros'u. 70 yıl sonra eşıkten içen aülan Aman ne gürültü... Şımdiki gibi
yeni bir adımın heyetanı evin dört hatırlıyonım" diyor. Yakındabulu-
bır yanını sanyor adeta Birbirleriy- nan hamamın yıkıldığma üzüldüğü-
le kucaklaşıyorlar. Ev, zaman tüneli nü söylü> or.
gıbı yeni ve eski sahiplenni sarmab- Magiras şansb, e\ini buldu. Oysa
yor. Sohbet koyulaşıyor. George Tsatsororis evinin yerindc
Magiras, Yunanistan'dan getirdi- boş bır arsayla Mana Menegadaki
ğı sakızı armağan ederken anlatı- dc betonarme bir binayla karşılaştı
yor: Mana Daniil ve Sofıa Deligiani de
"Kardeşim, Suriye cephesinde öyle...
Türk ordusunda görev yapü. Keşke Magiras, Muzaffer'in evinden
aynbyor. Muzaffer "yıne gel" di-
yor. Yaşının 93 olduğunu anımsaü-
yor Magiras "Belki, nasip" sözleri
dökülüyor ağzından...
Akşam Yunanblarla Türkler
koyu bır sohbet tutturuyorlar deniz
kenanndaki kahvede. Sohbetleri,
şarkılar. şiirler bölüyor. George
Tsatsoronis konuşuyor:
"Savaş olmasın bir daha. İkı ül-
kenin insanlan büyük devletlerin
oyununa gelmesin. Sasaşta büyük
acılar yaşadık. Birleşmiş gelişmiş
Avrupa'da Türkiye'nin de yer al-
masını gönlümden isliyorum."
Alkışbyor herkes. Palea Fokea
Belediye Başkanı Dimitris Magiras
ve Başkan Yardımcısı Bayan Zac-
haro Papadopoulou da benzer gö-
rüşleri diîc getiriyorlar.
Magiras, Foçablan, Yunanıs-
tan'daki Foça'ya davet ederken
"Bize gösterdiğiniz dostça ilgiden
duygulandık. Sevgi, banş ve sağlık
elcısi olarak buradayız. Bunlann iki
ulusun insanlannm isteği olduğunu
da bıbyoruz. Gönül ister ki bu duy-
gulan bizi yöneten politikaalara
ulaştıralım. Yıllar önce Yunan ve
Türk halkı birbkte kardeş gıbı yaşı-
yoriardı. Neden böyle oknasın" di-
yor.
Foça Belediye Başkanı Nihat Di-
rim de Türk-Yunan dostluğunun
önündekı ciddi engellerin yerel pob-
ükaalann çabalanyla aşılacağını
söylüyor.
Bakırcay Belediyeler Birüği ola-
rak bu çabayı gösterdiklennı vurgu-
luyor İki ülke insanlannm pasa-
portsuz. vızesız gidip gebnelenni ar-
zuladığını belirüyor.
Rakılar, uzolar, "dostluğa, ban-
şa" kalkıyor...
Tarsus Amerikan Koleji,
Tarsus Lisesi ve Cumhunyet
Lisesi'nde ukuyan 275 kız, 363
erkek olmak üzere toplam 638
öğrena üzennde yapılan araş-
tırmada, bse çağındaki gençle-
rin yüzde 17'sinin başanb bir
kimlik statüsüne sahıp oldukla-
n, yüzde 60'ının arayış ve sor-
gulama dönemi yaşadığı, yüzde
23'ünün de olumsuz kimlik
oluşturduklan bebrlendi. Ben-
lik Kimliği Statüleri Objektif
Ölçeğı Gebştinlmış Formu
(EOM-EİS) ve anket yöntemle-
ri kullanılarak yapılan araştır-
ma, kimbk kazanma sürecinde
bse çağında cinsıyet farkının ol-
madığını, ancak lise son sınıf-
tan itibaren kız öğrencilenn
daha çok anne-baba kimbğını
model aldıklannı ortaya koy-
du.
Araştırmamn bulgulanna
göre, yaşın büyümesiyle, kaza-
nılan olumsuz kimlik statüsü-
nün oranı düşüyor.
Gençlerin meslek, din, pobtı-
ka, ideoloji. arkadaşlık, flört
gıbı ilişkilerinde yaşadıklan bu-
nalımlan ve bağlantılan araştı-
ran çalışma, okuyan gençlerin
yanı sıra, çabşan gençler üzenn-
de deuygulandı.
Çalışan genç, daha kararlı
ama olumsuz bir kimbk statü-
süne sahip olma olasıbğı daha
yüksek. Başanb bir kimbk sta-
tüsü de, en yüksek oranda lise-
de okuyan öğrencilerde görülü-
yor.
Dr. Azmi Varan. eğitim ve
okul ortamının gençlere sorgu-
lama dönemi yaşatmak için za-
man ve fırsat tanıdığını bebr-
terek "ABD'de çocuklar, hazır
olan anne-baba kimliğini, hazır
değerleri, araşürmadan, tartış-
madan, sorgulamadan alıyor-
lar" divor.
Diyet
Şişmanım
diye
üzülmeyin
İZMİR (AA) - Ege Univer-
sitesi Tıp Fakultesi Plastik Cer-
rahı Bölümü Başkanı Prof. Dr.
Arman Çağdaş, fazla kilolan
atmak için sıkça başvurulan bir
yöntem olan "diyet" uygula-
masının, insan psikolojisi üze-
rinde olumsuz etkiler ya-
rattığmı bebrterek "En ıyisi faz-
la yağlan aldınnak. Yağ alınan
bölgede bir daha bırikim de ol-
maz" dedı.
Prof. Çağdaş, uzun süren di-
yet uyguîamalannın, sinir siste-
minin yanı sıra sindirim siste-
minde de bozukluklara yol aça-
bıleceğını kaydederek şöyle ko-
nuştu:
"Diyet sonrasmda önceki
beslenme abşkanbğına dönül-
mesi habnde venlen kilolar ye-
nıden alınacakür. Bu nedenle
en sağbkb çözüm, biriken fazla
yağlan aldırmaktır. Çünkü va-
kumla çekme ya da lazer yönte-
miyle yapılan yağ eritmelerin-
de. yağ lobileri tahrip edilerek
ortadan kaldınbnaktadır. Bu
nedenle aynı yerlerde tekrar
yağ birikimi görülmez."
Vücudun belb bolgelerinde
biriken yağlann vakum ya da
lazerie bir saat içinde alınabil-
dığıni bebrten Çağdaş, uygula-
mada ız kalmaması için ameli-
yat yöntemini tercih etmedikle-
rini söyledi.
Çağdaş_. Avrupa ülkelerinde
yağ aldırma uygulamasının çok
yaygın olduğunu, ancak ülke-
miide ihtiyacı olduğu halde pek
çok kişinin buna yanaş-
madığını sözlerine ekledı.
Ülkemizde ilk kez koregraflar için bir workshop düzenlendi
Modeı
PeterPucd
PlusDancers
Topiuluğu'nun
birgösterisi.
ruhuve bedeni Istaııl)iılMa
ŞEBNEMAKSAN
Istanbul'da ilk kez koregraf-
lar için bır vvorkshop düzenlen-
di. Amerikan Basın ve Kültür
Merkezi aracılığıyla İstanbul'a
gelen koregraf Peter Pucci, 15
gün süreli bir workshopu yöne-
tıyor.
Orta Doğu, Hacettepe, Bo-
ğaziçi, Mımar Sinan ve Anado-
lu Üniversiteleri modern dans
birimlerinden ve Ankara ve İs-
tanbul Devlet Opera ve Bale
bölümlerinden koregraflann
katıldığı çalışma, 30 eylülde
Mimar Sinan Üniversitesi Odı-
toryumu'nda bir gösten ile
son bulacak.
New York'ta Peter Puccı
Plus Dancers Topiuluğu'nun
kurucusu ve koregrafı olan Pe-
ter Puccı, 1980-89 yıllan ara-
sında ünlü modern dans grubu
Pilobolus Dance Theatre ile
çalışmış.
Bu topluluğun başdansçısı
obnasının yanı sıra yönetmenlı-
ğini, koregrafbğını, repitetörlü-
ğünü yapmış, Avrupa'da ve
Amerika'da çeşitli modern
dans topluluklanna yapıtlar
vermiş.
Kendi topluluğu ile üç yıldır
New York Joyce Theatre'da
göstenler sunmakta olan Peter
Pucci, aynca iki yıldır Joffrey
Ballet grubu için de yapıtlar
hazırbyor.
1970'b' yıllarda Amerika'da
birden parlayan Pilobolus
Dance Theatre, 1973 yıbnda
Natıonal Geographic dergisine
kapak olmuş ve o yıl çok ba-
şanlı bir dünya turnesi gerçek-
leştirmişti.
O günden bu yana eleman-
lanndan çoğunun aynbp yeni
gruplar oluşturmasına karşın
topluluk yine de üstünlüğünü
korumaktadır.
Modern dans topluluklan
genelde bır koregrafın etrafm-
datoplanırlar.
Pilobolus Topluluğu, bu mo-
dele uymadığı halde uzun ve
başanlı bir ömür sürdürebil-
miştir.
Kuruluş prensipleri, çalışma
yöntemleri belki...
Belki de ilk kurulduklannda
topluluğa yol gösteren ve hâlâ
toplulukta bulunan Abson
Chase'in varbğında sakladığı
bir takım sırlar mı topluluğun
özelliğini ve yaratıcılığını koru-
yan?
Son yıllarda neredeyse tüm
üniversiteler birer modern dans
topluluğu oluşturmaya başladı.
Dcvlct Opera ve Balelen de
artık kendı içinde modern bi-
rimlere yer veriyor. Bu çabalar
koregrafı sanatının gelişmesi
için önemb veriler kuşkusuz.