Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 EYLÛL1992 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
PakdemiPli'nin
basın toplanttsı
• ANKARA (AA) - ANAP
Genel Başkan Yardımcısı
Ekrem Pakdemirli, ülkenin
gündernini terörün işgal
ettiğini, hükümelin ise
icraatın çok önünde laf
üretüğini öne sürdü.
Pakdemirli, "Teröreskiden
olduğu gibi Cudi Dağı'na
hapsedilmezse. ülkenin
birliği, bütünlüğü ve bayrağı
tehlikeye gjrecektir" dedi.
Hüsnü Doğan'ınistifası ile
boşalan genel koordinasyon
ve siyasi işlerden sorumlu
genel başkan yardımcılığına
geürilen Pakdemirli, bugün
düzenkdiği ilk basın
toplantısında terör
olaylanna değindi. Dış
basında Türkiye'nin
birliğinin tartışıldığıru, Irak
Devlet Başkanı'nın"Irak'a
bir şey olursa Türkiye de
parçalanır" gibi sözler
ettiğini belirten Pakdemirli,
"Bu sözler ANAP
döneminde sarf edilmemişti"
diye konuştu.
Sıvas
Kongresi'nin
yıldönümü
• ANKARA (AA)-
Başbakan Süleyman Demirel
ile Oevlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı Erdal
İnönü, Sıvas Kogresi'nin 73.
yıldönümü kutlama
törenlenne kaulacaklar,
Başbakan Süleyman
Demirel. 3 eylül perşembe
günü Eczacıbaşı
Topluluğu'nun
Lüleburgaz'da kurduğu ve
80 milyon dolara mal olan
ilaç tesislerini hizmete açacak.
MHP'de açılışa
doğru
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-MHPninGİK
üyeleri, listeleri hazırlayıp
pariiyi kongreye götürecek 9
kişilik İcra Hcyeti'ni seçti.
Son kurultay delege
listelerinin istendiği
valiliklerden I8'i.listelerin
SEKA kağıt fabrikasına
gönderildiğini büdirirken, 30
valilik ise adres ve nufüs
bilgilerini içermeyen isim
listeleri gönderdi. İcra
Heyeti'nde partinin
kapatılmasından sonra,
Alpaslan Türkeş ile yollan
aynlaneski MHP
yönelicileri ağırlıkh olarak
yerakiılar. Bu arada Türkeş,
Ortadoğu gazetesine verdiği
ilanlaMHP'ninson
kurultayına katılandelegeleri
yemeğeçağırdı.
Koalisyon liderleri demokratikleşme için gruplannı uyardı
Demirel: Yargıreformuhalkiçin
• Başbakan Demirel,
demokratikleşme yasa-
lanna karşı çıkan millet-
vekillerini uyararak,
grupta alınan kararlara
uyulmasını istedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-Başbakan Süleyman De-
mirel, demokratikleşmeyi halk
için istediklerini buna karşı
çıkılamayacağını söyledi. DYP
grubunda bu konudaki görûş
aynhklanru eleştiren Demirel,
demokratikleşme yasalanna
karşı çıkan milletvekillerini
uyardı. Demirel, ilk grup top-
lantısında bu konuda genel gö-
rüşme istedigini, grupta alınan
kararlara da aynen uyulması
gerektiğini vurguladı. Başba-
kan terör olaylan konusunda
ad vermeden HEP'lileri eleştir-
di ve işi sulandıracak birtakım
laflar etüklerini söyledi.
Demirel partisinin grup top-
lanusında yaptığı konuşmada,
demokratikleşmeyi halk için is-
tediklerini ve demokratikleş-
meye karşı çıkılamayacağını
söyledi. Demokratikleşmenin,
devletin demokratik otoritesin-
den vazgeçmesi anlamına gel-
mediğini vurgulayan Demirel,
demokratik devletin işletileme-
mesi durumunda demokrasinin
ayakta tutulamayacağını belirt-
ti. İnsan haklanyla devletin
bağdaşünlmasını isteyen De-
mirel, Ceza Muhakemeleri
Usulü Kanunu (CMUK)'na
muhalefet eden DYP milletve-
killerini şöyle uyardı:
"CMLJK tartışmalan, bizim
basındaki görüntümüze zarar
DYP grup toplantısında Demirel demokratikleşme ve Güneydoğu üzerine konuştu.
getirdi. Bır partinin içinde iki mıze. beraberliğimize zarar gel- kökenli olabilir. Ama cinaveti
parti olmaz. DYP'nin bir tek mez." işleyenler, Türkiye'nin Kürt
grubu vardır. Burada kcnuşur. Demirel, koalisyon ortakla- kökenli vatandaşlan değildir.
karar alınz, içerde de aynen icra nnm terörle mücadele konu- Bu suçu bütün Kürt kökenli va-
ederiz. Arkadaşlanmızın hangi sunda en ufak bit anlaşmazlığa
isükamette hareket edeceği bel- düşmediğini bildirdi. Şırnak-
li derken. bazı arkadaşlanmız taki olaylara değinen Demirel,
orada bu cins bir hareketın içi- olaylar nedeniyle başka böl-
ne girerse, partiyi yaralarsınız. gelerde de Kürtlere karşı tepki-
İlk grup toplantısında bu konu- ler olabileceğine dikkat çekti.
da genel görüşmeistiyonım.Bu Demirel, "Cinayetleri işleyen
zemini iyi çalıştınrsak, birliği- bu şebekenin elemanlan Kürt
tandaşlara teşmil ettiğiniz tak-
dirde bu hareketin amacına
ulaştığını görürüz. Herkesi, te-
yakkuza, soğukkanlı olmaya,
sağduyuya davet ediyorum"
dedi.
Devletin halkın üzerine ateş
açtığmı söylemenin çok yanlış
olduğunu, Şırnak'ta olaylan
devletin başlatmadığıru, sabırla
karşı koymaya çalıştığını anla-
tan Demirel, şöyle konuştu:
"Bu hareket için birtakım çö-
zümler bulunmasını isteyip, bu
mücadeleyi yapanlann kafası-
na, 'Madem kı çözümler var.
Bizi niye zora koşuyorlar?' gibi
fıkirleri koymaya kimsenin
hakkı yok. Bu mücadeleyi yap-
maktan başka çare yok. Türk
halkının genel kanaatinin böyle
olmasına rağmen, içerden ve dı-
şardan işi sulandıracak birta-
kım laflann edilmesine cevap
veriyorum. Kimsenin ağzını ki-
litleyemem. Ama bu olaylann,
sadece terör zeminindeki etkin-
liklerden ibaret kalması müm-
kün değildir. Kamuoyu bu ko-
nuda çok hassastır. Parlamento
zemininde ve bu zemin dışında
söylenen laflara çok dikkat
edilmesi lazım. Yani gideceksi-
niz, oralarda bunu tahrik ede-
ceksiniz, bu da yetmeyip ma-
sum fukara insanlan göçe teş-
vik edeceksiniz. Buna Türk ka-
muoyu uzun süre tahammül
edemez. Kimseyi tehdit ediyor
değilim. Bu çoğulculuk fılan de-
ğildir. Bu ülkeyi bölme olayın-
da, ateşe benzin atmaktır. En-
dişem şudur ki, eğer dikkat edil-
mezse önümüzdeki günlerde
olay bu haliyle yalnız meclis ze-
mininde değıl, Türkiye'nin pek-
çok zeminine akseder. Hadise
çıkarmak isteyenlere meydan
verilmemesini, soğukkanlı dav-
rarulmasmı ve bu işlerin mak-
satlı olacağının bilinmesini isti-
yorum. Benim görevim ikazdır.
Bu çeşiı olaylann arkasında ya-
tanlar bellidir."
Iııöııü: Terörbaşka, demokrasibaşkaANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-SHP Genel Başkânı Baş-
kanı Erdal İnönü, bekleyen
yasa tasanlannm hepsinin
Meclis'ten geçeceğini belirterek
koalisyon hükümetinin ortak
sorumluluk taşıdığjnı vurgula-
dı. İnönü "Hükümetten gelen
bir tasan koalisyonun bir kana-
dındaki bakanın bağh bulun-
duğu partinin tasansı değil,
hükürnetin ortak tasansıdır"
dedi. İnönü, terör olaylan ile
demokratikleşmenin birbirine
kanştınlmamasını istedi.
Partisinin grup topjaatısında
konuşan İnönü, Meclis'in yeni
çalışma dönemine başladığı bu
günlerde koalisyon protokolü-
ne bir daha bakmakta yarar
• SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, grup toplantısında DYP milletvekillerini
dolaylı olarak uyararak koalisyon hükümetinin ortak sorumluluk taşıdığını
vurguladı. İnönü. terörle demokrasiyi birbirine kanştırmamak gerektiğini sa-
vunarak başta demokratikleşme olmak üzere, Meclis'te bekleyen bütün tasarı-
ların bu yasama döneminde yasalaşacağını belirti.
bulunduğu söyledi. Hükümetın
başarısının koalisyonu oluştu-
ran iki partiye ait olduğunu
vurgulayan İnönü "Bu koalis-
yon hükümeti ortak sorumlu-
luk taşıyan bir hükûmeUir.
Hükümctte her iki parii de or-
tak sorumluluk taşıyor. Her
karar ortak sorumlulukla alını-
yor. Başan>ı \e\a başansızlığı
ortaklaşa paylaşıyoruz" diye
konuştu.
İnönü, partisinin yeni yasa-
ma >ılında yaptığı ilk grup top-
lantısındaki konuşmasında.
hükümet içinde yapılan her işin
sorumluluğunun ortak olduğu-
nu. Meclis'e gelen tasanlann
ortak savunulmasının aksinin
düşünülcmeyeceğini vurguladı.
İktidarı muhalefete bırakmaya-
caklannı ve programın başanlı
bir şekılde u>gulanmasma çaba
göstereceklerini dile getıren
inönü, koalisyonun uyumunun
sürdüğünü ifade etti.
Terör olaylannın tırmanışa
geçmesinin vatandaşı rahatsız
ettiğini. muhalefette iken sapta-
nan lerörle mücadele politikası-
nın aynı doğrultuda bugün
yürürlükte olduğunu dile geti-
rcn İnönü. demokratikleşme ile
terörün a>n şeyler olduğunu
söyledi. Terör olaylanyla de-
mokratikleşmenin birbirine
kanştınlmamasını isteyen İnö-
nü sözlerini şöyle sürdürdü:
" Biz demokrasiyle terörü bir-
birinden ayınyoruz. Terör baş-
ka şeydir. demokrasinin yerleş-
mesi. gelişmesi, vatandaşlan-
mızın doğal demokratik hak-
lardan yararlanması, bu
konudaki eksikliklerin gideril-
mesi başka şeydir. Biz demok-
rasinin eksiksiz ve bütün vatan-
daşlanmız tarafından aynmsız
olarak kullanılmasından yana-
yız. Bunu sağlayacağız. Bekle-
yen tasanlann hepsi yeni yasa-
ma döneminde geçecektir.
Bunu koalisyon hükümeti ola-
rak yapacağız. Çünkü bizden
başka bunu yapacak kimse
>ok. Kimse hayale kapılmasın.
Bunlan gerçekleştirecek sadece
bu koalisyondur."
VRTIK YETER!
YAPI KREDİ'DE İŞTEN ÇIKARMALAR SONA
43i
an on yıldır ülkemizde izlenmekte olan sosyo ekonotnik
politikanın bir sonucu olarak, dahafazla kâr etnte hırsı ile
paranın tiim değer yargılarının üzerinde tutulduğu bir anlayış
ülkemizde egemen kıhnmaya çalışılmaktadır.
Bu anlayışın bir uzantısı olarak, işverenler mü-
liyerieri aüşürmek ve daha fazla kâr amacıy-
la, ekonomik olumsuzluk, verimsizlik VD.
gerekçelerin arkasına sığınarak, işçi çıkarmaları-
nı tehlikeli bir biçimde tırmandırmaktadır. Kıyıma
dönüşen işçi çıkarılmaları sonucunda binlerce
işçi, aileleri ile birlikte işsizliğin kol gezdiâi ülke-
mizde sorumsuzca çaresizliğe terk eailmeKtedir.
Son yıllarda işten çıkarmaların yoâunlulc ka-
zandığı sektörlerden biri olan bankacılık sek-
töründe de, insan unsurunun böylesine hiçe sayıl-
ması, işçilerin yıllarca verdikleri hizmetlerin oir
anda unutulmas,ı hiç kuşkusuz iş yaşamındaki
dengeleri altüst etmektedir.
az şube, az personel ve daha çok kâr an-
Dün olduğu
layışı ile şube kapatma ve birleştirmelerin ardına sığınan Yapı ve
Kredi Bankası A.Ş. işvereni. anti-demokratik yasalardan aldığı güçle
yüzlerce Yapı Kredili çalışanlarımızı aileleriyle birlikte işsizliğe ve oçlığa
mahkum etmektedir.
Yapı ve Kredi Bankası işvereni, hiçbir insani ölçüye sığmayan bu tav-
rı ile bankacılık işkolundaki işçi-işveren ilişkilerine gölge düşürmeyi
alışkanlık haline getirmiştir.
Yapı ve Kredi Bankası'nın 1989 yılında Banks Sendikası'nı yok etme-
yi amaçladığı bu anlayışı, bu defa da Basisen Sendikası'nda sendi-
kasızlaştırmayı hedefleyerek son iki yıldır 2000'e yakın Yapı Kredili ça-
lışanın işine hiçbir gerekçe göstermeden son vermiştir. Ancak Yapı ve
Kredi Bankası işvereni bu heaefine asla ulaşamayacaktır.
Ü
lkemizde gerçek ve kalıcı bir demokrasinin yerleşmesi için hükümet
de bu konuda gerekli öniemleri almalıdır. Tüm siyasi partiler de ön-
celikle iş güvencesinin ve emeğin hakkının korunmasının öaündeki en-
gelleri kalaıracak yasal düzenlemeleri yapmalı ve işçi-işveren ilişkilerin-
ae geri dönülmeyecek noktalara gelinmesine engel olmalıdır.
Sorunları kavga ederek değil, uygarca tartışarak çözümlemeyi ilke
edinen ve 26 işletmede 35 binin üzerinde üyeyi temsil eden sendi-
kamız, Yapı ve Kredi Bankası işvereninin bu iyi niyetten uzak ve anti-de-
mokratik tavrına karşı, emeğin ve ülkemizin gereksinim duydugu top-
lumsal barışın korunması amacıyia, üretimden gelen gücünü kullanarak
tüm yasal yollara başvuracaktır.
Bu uyarılarımıza rağmen, söz konusu şube kapatmalar ve işçi çıkar-
maların devam etmesi nalinde, çalışanlarm kendilerini savunmak
için başvuracakları yasal mücadelenin sorumluluğunun, banka çalışan-
larının ve sendikalarının değil, duyarsız ve gözünü kâr hırsı bürümüş
banka işverenlerinin olacağını kamuoyuna ilan ediyoruz.
Anti-demokratik yasaların kendilerine tanıdığı olanakları sonuna de-
ğin, sorumsuzca kullanan ve insan unsurunu, emeği, alınterini hiçe
sayan bu çağdışı anlayış ve uygulamalara karşı, tüm işçiler gibi banka
işçilerinin ve Basisen Sendikası'nın verecegi haklı mücadeleyi sonuna
kadar desteklemeyi ve banka çalışanları ile dayanışma içinde olmayı
onurlu bir görev saydığımızı kamuoyuna iletir, tüm demokratik kitle
I • • I I • -I • »I I I I •
orgünerını banka ışçılen ile dayanışmaya davet ederız.
BANKA SİGORTA İSÇİLERİ SENDİKASI
BASİSEN
POIJTtKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Şınnak'ta Yaşanan Dram ve
Alınacak Ders...
Şırnak'ta yaşam yeniden başlayacak mı?
Kanlı olaylar sırasında kentten ayrılan devlet memurla-
rı, Vali Mustafa Malay'ın çağrısı üzerine yeniden görevle-
rine döndüler. Ama, kenti terk eden Şırnaklıların tekrar
döneceklerine ilişkin bir haber alınamıyor. Şırnaklılar, Ciz-
re yakınlanndaki Kumçatı köyünde çadırlarda yaşıyorlar.
Şırnak Valisi Mustafa Malay'ın, "Dönüş yavaş yavaş
başladı" dediği saatlerde, sadece 300-500 kişinin kente
döndüğü haberieri geliyordu. Çünkü Şırnak'ta tüm evler
hasar görmüştü. Hem devlet memurları hem de halk tedir-
ginliği üzerlerinden atamamışlardı.
Şırnak Valisi Mustafa Malay'ın arkadaşımız Doğan
Akın'a söylediklerini bir kez daha yineleyelim.
Malay şöyle diyor:
"Şırnak 'm il yapılması çok yanlış. iki yıl olmuş il olalı,
daha hükümet konağı bile yok."
Vali Malay, ardından ekliyor:
"Polislerimizi, öğretmenlerimizi, memurlarımızı yatıra-
cak yer yok. Hastane ve kiralık ev yok..."
Aslında üzerinde durulacak önemli bir konu bu. Şırnak'-
ta görev yapan memurların çoğunluğu eşlerini, çocukları-
nı yanlarında getirmemişler. Çünkü, ne kiralık ev var, ne
de lojman Şırnak'ta.
Kimi polis ve askerler açık açık şöyle konuşuyor:
"Biz savaş bölgesinde yaşıyoruz. Yarının ne olacağı
belli değil..."
Asker ve polis böyle bir psikoloji içinde görev yapıyor
Güneydoğu'da...
Gazete haberlerine bakıyoruz, göç sadece Şırnak'ta de-
ğil, diğer Güneydoğu kentlerinde de sürüyor...
Batman çıkışlı bir haberde göçün nedeni şöyle anlatılı-
yor: ;
"PKK baskını sonrası Şırnak'ta başgösteren göç furyası'
Batman'a da sıçradı. Bu yıl içinde 60 kişinin 'faili meçhul'
cinayetlere kurban gittiği Batman 'da, son bir ayda tırmanı-
şa geçen terör nedeniyle yüz dolayında esnaf işyerini ka-
pattı. Halk akın akın güney illerine göç ediyor. Kent 'satılık';
ev ve dükkan ilanlanndan geçilmiyor. Batmanlıların özel-
likle akrabalannın yaşadığı Adana, Antalya ve Mersin gibi
güney illerine göç ettiği belirlendi. Istanbul da bu göç dal-
gasından payını alıyor. Göç nedeni olarak bölgedeki terör'
ve belirsizlik ortamı yüzünden can güvenliğinin bulunma-'
ması gösteriliyor. Seri cinayetlerin devam ettiği, gece/en
kimsenin evinden dışarı çıkmaya cesaret edemediği Bat-,
man'da yatırımlar durma noktasında, işsizlik ise hadsaf-
hada. Bundan iki yıl önce Türkiye 'nin 72'nci ili yapılan Bat-.
man'da inşaat sektöründe görülen canlanma da yerini
durgunluğa bıraktı. Birçok inşaatın yarım bırakıldığı dikka-
ti çekiyor. inşaat malzemeleri satıcıları, satışlarının tama-;
men durduğunu bildirdiler. Batman Ticaret ve Sanayi •
Odası, kentte yatınmlann durduğunu bildirerek çözüm bu- <
lunmasını istedi. Raporda, Batman'ın ekonomik ve sosyal
sorunlannın üst düzeye ulaştığı, güver.liğin bulunmaması •
nedeniyle yabancı sermayenin bölgeye gelmediği bildiril-
di."
Göçün nedeni açık... '
İşsizlik, en belirgin sorun Güneydoğu'da. Ardından dev-'
letin yatmmlarının az oluşu...
Şırnak'ta vilayet konağı yok, ama orası il...
Hangi amaca yönelikti Şırnak'ın il yapılması? İşin içinde '.
ne gibi hesaplar vardı? Eğer Şırnak il yapılırsa, PKK terörü(
önlenecek miydi? ,
Daha pekçok soru yöneltebilir ve yanıt arayabilirsiniz... ,
Güneydoğu'da yaşayan bizim insanımızdır. Onlara ayn.,
bir pencereden bakmaya hakkımız yok.
Başbakan Yardımcısı ve SHP Genel Başkanı Erdal İnö-
nü şöyle diyor bu konuda:
"PKK'nın terörü yaygınlaştırarak, vatandaşlarımızr
mümkün olduğu kadar çok rahatsız etmeye çalıştığı mey- •
danda. Terör örgütünün amacı bu. Olabildiği kadar çok in- '•
sanı rahatsız ederek, devleti çaresiz bırakmak. Olacak bir
şey değil. Ama metotbu. Buna karşı vatandaşlann uyanık
olduğunu görüyorum..."
İnönü böyle görüyorolayı. Onun için çözümündemokra-
si içinde gerçekleşeceğini savunuyor.
Şırnak'ta yaşanan olay, büyük küçük herkese ders ol-
malıdır. Şırnaklıların yaraları sarılmalıdır.
Ne diyor Şırnaklılar?
"Biz devlete ne yaptık?"
Hükümet Şırnaklıların acılarına ortak olmalı, onların so-
runlarını çözmelidir. Hükümetin duyarlılığı, Güneydoğu in-
sanına sıcak yaklaşımı, sorunu çözecektir. Demokrasinin
vazgeçilmez kuralı hoşgörüdür. Çağdaş olmanın temel il-
kesi de budur.
Yineliyoruz...
Güneydoğu'da çözüm barışçı, demokratik ve çağdaş
yöntemlerle olmalıdır. Orada görev yapanlara bu yöntem
anlatılmalıdır. Eğer anlatılmazsa PKK terörünü önlemek
ve halkın desteğini almak olanaksız olacaktır.
Zaman yitirmeden olaya böyle bakmakzorunluluğu var-.
dır...
Teröre karşı çıkmak ise bir insanlık görevidir. Gerek bi-
reysel, gerekse devlet terörü destek görmemelidir...
Ülkenin birliğe ve bütünlüğe gereksinimi vardır. Her.
yanlış adım, demokrasi düşmanlarının işine yarayacaktır.
ILAN
T.C. MERSİN 3. ASLİYE
HUKUK MAHKEMESİ
Sayı:990 120
Davacı Selman Yıldız (arafından davalı Bernn Bağdadı ve Karadağ İnşa-
at ve Taahhüt Sanayi Ticaret Ltd. Şti. aleyhıne açılan ferağa icbar davası-
nın sonunda:
Mahkememizin 28.4.1992 tarih 1990,120 esas 1992 287 sa>ıh karan ile
ilgilı 22.7.1992 tarihli temyiz dilekçesi davalı Karadağ tnşaat ve Taahhüt
Sanayi ve Ticaret Şirketi"nin adresi tespit edilemediğinden hakkındaki
ternyiz dilekcesinin ılanen yapılmasına karaı venlmış olmakla,
Karar geregince davabnın ışbu ilarun yayımlandığı tanhten itibaren 7
gün sonra tebliğ edibniş sayılarak bu tanhten sonra 10 günlük cevap süre-
si başla>acağından süresı içinde cevap verilmediği taktîrde cevap venlme-
miş sayılacağı hususu temyiz dilekcesinin ilanın tebliğ yenne kaim olması
üzerine ılanen tebliğ olunur.
Basın: 49864
İLAN
CEYHAN 1. KADASTRO
MAHKENfESt'NDEN
Dosya No: 1980/1486-407
Ceyhan ilçesi Donık köyü 237 parsel hakkmda mahkememizden
verilen 26.12.1990 tarih ve 1980/1486-407 esas ve karar sayılı karan
ile davacı Hazine'nin itirazırun reddine, tasınmazın davahlar Osman
Caymaz ve arkadaşlan adma tapuya tesciline dair karan ile davacı
hazine vekilinin 6.3.1991 tarihli temyiz dilekçesi davalılar mirasçıla-
n Osraan Caymaz mırasçısı Duran ve Ahmet ve Nezihe Caymaz- Emi-
ne Coşkun mirasçısı Saadet Coşkun, Osman Coşkun, Seyfı Coşkun,
Ismail kıa Elif öter, Mulla Mehmet mirasçısı Elife Açlan - Mehmet
kızı Emiş öter - Kemal Aslan mirasçısı Ismail Aslan - Neval Aslan
- Celal Aygül mirascılan Irfan Aygül - Mehmet Aygül - Emine Ay-
gül'e 7201 sayılı yasa uyarmca ilanen tebliğ olunur.
Basın: 49810
BARIŞAÖZLEM
Prof. Dr. Hüsnü Göksel
10.000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yaymlan Türkocağı
Caet 39-41 Cağaloğlu-lstanbul
Ödemeti gönderilmez.
SATILIK FOTOĞRAF
MAKİNESİ
Nikon f2 body (siyah), MD1
motor (5 kademeli), Vivitar 24
mm (f:2.8)
Tel: 5İ2 »5 05'ten 437^39^