Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 21AĞUSTOS1992 CUMA
HABERLER
Tekzip
•Gazetenizin22.7.l992
günlü sayısırun 4. sayfasında
"İnterstar'dan Özal'ın
Avukatına Dava" başlığı
alünda verilen haberde,
Sayın Amet Özal'ın avukatı
olduğum yazılmıştır. Sayın
Ahmet Özal'ın ne geçmişte ve
ne de halen avukatı sıfaünı
taşımamakta ve vekaletini
haız bulunmamaktayım.
Merkezi, Liechtenstein
Prensüğinde bulunan ve
Starl ücaret ünvanının
sahıbi bulunan Magic Box
Incorporated AG. şirketinin
vekaleüni deruhte
etmekteyim. Bu şirket,
paydaşlan olan Sn. Ahmet
özal ve Sn. Cem Uzan'dan
ayn bir tûzel kişi olup,
yönetimi Liechtenstein
Mahkemesı tarafından
atanmış bir kayyıma
verilmiş, bu kayyım da şirket
yönetiminden tek yetkili
kimse olarak, tarafıma
vekalet verilmiştir. Bu afatla,
tek yetkili kimse olarak,
yalnızça şirket tûzel
kişiliğinin vekaletine sahip
olup, şirketin paydaşlan ile
vekalet ve avukatbk ilişkim
bulunmamaktadır. Bucevap
vedûzeltmenin Sayın
gazetenizın ılk nüshasının
aynı sayfa ve sütununda
kamuoyunun aydınlaülması
amacıyla yayımlanmasını
saygılanmla rica ederim.
Avukat Osman Çelik
ULUGÖZ
Aladağlar
yuruyuşü
• NİĞDE(AA)-Turizm
Bakanhğı'nca organize
edilen Devlet Bakan] ve
Başbakan Yardıması Erdal
Inönü'nün de katılacağı
Aladağlar doğa yürûyûşü
yann başhyor. Aladağlar
doğa yürüyüşünü, Turizm
BakanlığVnın ihalesi sonucu
400 milyon liraya üstlenen
Sobek AŞ Genel Müdürû
Dofan Şafak, Demirkazık
Dağevi tesislerinde başlayıp,
25 ağustosta Kayseri'nin
Yahyalıilçesınırlan
içerisindeki Kapuzbaşı
Şelalesi'nin bulunduğu
bölgede sona erecek yürüyüş
hazırlıklannın tamamlanma
aşamasına geldığıni söyledi.
Toptan'dan
Özal'a
suçlama
•ANKARA(L'BA)- Milli
Eğitım Bakanı Köksal
Toptan,_Cumhurbaşkanı
Turgut Özal'ın Kürtçeeğitim
konulu açıklamalannı
değerlendirerek
"Cumhurbaşkaru konumu
itiban ile bunlann üzerinde
olmah. Kürtçeeğitim
yapılması konusunda
cumhurbaşkanımızın iyi
niyetle ortaya attığına
inanmıyorum" diye konuştu.
Sıcaklar
bunaltıyor
• ANKARA (AA) - Yurtta,
hava sıcaklığının artmaya
devam edecegi bildirildi.
Meteoroloji Genel
Müdürlüğü'nden alınan
bilgiye göre yann yurdun
Güneybaü kesimleri parçah
bulutlu, Güney Ege'nin iç
kesimleri ile Göller bölgesi
yer yer sağanak ve
gökgürültülü sağanak
yağışh, öteki yerîer açık ve az
bulutlu geçecek. Hava
acakhğı artmaya devam
edecek. Rûzgar yurdun
kuzey kesimlerinde kuzey ve
doğu, diğer yerlerde güney ve
baü yönlerden hafıf, ara sıra
orta kuvvette, yağış alan
yerlerde yağış anında zaman
zaman kuvvetlice esecek.
Uyuşturucu
kaçakçılan
• İSTANBUL (AA) -
Silivri'de yabancı plakalı bir
TIR'da ele geçirilen 5 ton
esrarla ilgili soruşturma ve
operasyonlar devam ediyor.
Emniyet yetkilileri, son
yılların en büyük
uyuşturucu operasyonunda
3 kişinin gözaltına
alındığını belirttiler.
Milyarlarca lira değerindeki
5 ton esrarla ilgili olarak
"çok önemli" baa kişilerin
de arandığı bildirildi.
SATILIK DAİRE
Kaynarca'da 120 m
2
üzerine kurulu 2 daire, iki
dükkân bulunan kat
sahibinden acele satılıktır.
tstanbul 310 41 91
Tekirdağ 30431
kent' ŞırnakHaber Merkezi - Şırnak'ta
PKK mılitanlanmn baskınıyla
sah akşamı saat 20.30'da başla-
yan ve yaklaşık 40 saat süren
çatışmalar dün öğleden sonra
kesildi. Ancak akşdirı saatlerin-
de yer yer silah seslerinin duyul-
duğu öğrenildi. Sokağa çıkma
yasağırun halen devam ettiği
kente gazetecilerin dışında kim-
se sokulmuyor. Olaylan izle-
mek için bölgede bulunan gaze-
teciler dün akşam saat 20.00
sıralannda Şımak'a girebildi-
ler. Çatışmalar sırasında çok
sayıda kişinin öldüğü öne sürü-
lürken, Olağanüstü Hal Bölge
Valisi Unal Erkan yaptığı açık-
lamada biri kadın, biri çocuk 4
sivil vatandaşın hayatını kay-
bettiğini ve durumlanndan
kuşku duyulan 211 kişinin gö-
zaltına alındığını bildirdi.
Çeşitli kaynaklardan alınan
bilgilere göre, çatışmalar sıra-
sında İsmetpaşa, Gazipaşa,
Cumhuriyet ve Yeşilyurt ma-
hallelerinde çok sayıda ev yerle
bir oldu. Bu mahallelerde ölü
sayısının yüksek olduğu bildiri-
liyor.
Sabah saatlerinde Şırnak'ta
silah sesleri azaldı. Merkezde
güvenlik kuvvetlerince geniş
kapsamlı bir operasyona baş-
landı. Hangi evlerden ateş açıl-
dığırun belirlenmesinin ardın-
dan, bu yörelere yönelik nokta
operasyonlanna girişildi. Bu
arada sabah saat 09.15 sırala-
nnda Jandarma Tugayı'ndan
Emniyet Müdürlüğü binasına
gıden özel harekât timine ait
araca ateş açıldı. Güvenlik kuv-
vetlerinin araçtan atlayarak
anında karşıhk verdıği çatışma-
da bazı PKK'b mibtanlann öl-
dürüldüğü bildirildi.
Olağanüstü Hal Bölge Valisi
Ünal Erkan, akşam saatlerinde
yapüğı açıklamada güvenlik
kuvvetlerinin çahşmalan sonu-
cu PKK'lılann ateş etmelerinin
önlendiğini. kentte durumun
sakin olduğunu söyledi. Erkan
son gelişmelerle ilgili olarak şu
bilgileri verdi:
"Sabah bir bildiriyle vatan-
daşlann 1,5 güne yakın zaman-
dan beri evden çıkmamış olma-
lan dolayısıyla ihtiyaçlannm
birikmiş olacağı, var ise hasta
ve yaralilann tedavisinden doğ-
ması mümkün sıkıntılan gider-
mek için çağnda bulunduk.
Vatandaş buna büyük ölçüde
bahçelerinde toplanmak sure-
tiyle uydu. Ancak güvenlik
kuvvetleri bu çağnyla birlikte
teröristler tarafından ateş edil-
miş olsa bile vatandaşlann ihti-
yaçlanru gidermek bakımından
ateş edilmemesi talimatını al-
mıştı.
Vatandaşlar toplanmışken,
yasa dışı terör örgütü mensup-
lan yine şehrin muhtelif nokta-
lanna ve güvenlik kuvvetlerine
yoğun silah aüşında bulundu-
lar. Bir süre devam eden bu
ateşten sonra güvenlik kuvvet-
leri şehrin muhtelif noktalann-
dan teröristlerin tespit ve yaka-
lanması amacıyia başlatılan
çabşmalara devam etti. Şu an
100 kadar gözaltına alınan var.
Şehirde durum sakin."
Dün sabah saatlerinde Şır-
nak'tan Cizre'ye gelen belediye-
ye ait bir itfaiye araanın sürü-
cüsü, kent merkezindeki kamu
binalannın hemen hepsinin ha-
van topu ve roketatar mermile-
rinin düşmesi sonucu tahrip
edildiğini söyledi. Yanan ev sa-
yısının 80 dolayında olduğunu
bildiren ve kimbğinin açıklan-
mamasını isteyen itfaiye görev-
lisi, Şırnak'ta gördüklerini şöy-
le anlattı:
"Girdiğimiz evlerin her birin-
de 8-10 ceset görüyorduk. Van
plakalı iki kamyon sürücüsü-
nün de cesedini gördük. Çok
sayıda ölü var. Bunlann arasın-
daçocuklarda bulunuyor. Çok
şiddetli çatışmalar oldu. Sokak-
larda asker cesetleri ve 3 polisin
cesetlerini gördük. Kadın ve ço-
cuklardan bir bölümü Tugay
Komutanlığı'na sığındı."
Şırnaklı bazı yurttaşlar olay-
lan şöyle anlattılar:
"Devletin tek taraflı arama
operasyonu var. Evler rasgele
taranmakta. Her an ölümle bu-
run burunayız.'
HEP Şırnak MilletvekiH
Mahmut Alınak, dün Ankara'-
da olaylarla ilgili olarak bilgi
verirken, sivil halktan çok sayı-
da kişinin öldüğünü öğrendik-
leriniönesürdü.
Şırnak Milletvekib Orhan
Doğan da halkın panik içinde
olduğunu öne sürdü.
Kente girmesine izin verilen
arkadaşımız Ergün Aksoy'un
gece geç saatlerde verdiği habe-
re göre çatışmalar az da olsa yer
yer devam ediyor. Kentte bir-
çok binanın halen yandığı ve
panzerlerin sürekli olarak şe-
hirde dolaştığı kaydedildi. Gü-
venlik güçlerinin yaptığı ara-
malarda 16 adet Kalaşnikof
marka uzun namlulu silah, 2
telsiz ele geçirildiği ve bir grup
PKK'hnın halen şehirde oldu-
ğunun sanıldığı bildirildi.
Bakanın
itirafı Istihbaratta zayıfkaldık• Baştarafi 1. Sayfada
bebrten Sezgin, PKK'nın, dev-
letin yanında yeralan Şırnak
halkını cezalandırmak için böy-
le davrandığını söyledi.
Devletin ödün veremeyeceği-
ni, vatandaşlanna adil davran-
mak zorunda olduğunu belir-
ten Sezgin,"Şırnak'taki olaym,
bu kadar geniş bir zamana
yayılarak çözümlenmesindeki
gaye, vatandaşın zarar görme-
mesini sağlamaktır. Eşkiya ile
halkı ayırmaktır" dedi. Yöre
halkına şefkatle ve bütçe im-
kanlanndan büyük bir bölüm
ayırarak yaklaşıldığını kayde-
den Sezgin, Türkiye'nin güzel
bir etnik mozaik olduğunu da
belirtti.
"Eşkiya önüne kadın ve ço-
cuklan abyor ve bir kaos yarat-
maya çalışıyor" diyen Sezgin,
çatışmalann bu sabaha kadar
bitebileceğini söyledi. Sezgin,
"PKK vatandaşın mutluluğu-
nu istemiyor" diye konuştu.
Hükümet olarak eşkiyayla mü-
cadele için bölgedekı güvenlik
güçlerine her türlü techizat ve
eğitim olanağjnın sağlandığını
belirten Sezgin, PKK'nın Er-
meni terör örgütü ASALA ile
bağlantılanrun bulunduğunu,
esrar ve diğer uyuşturuculann
kaçakçıbğı ile silah kaçakçıb-
ğından haraç almaya kadar pek
çok yasal olmayan yoldan para
kazandığını beürtti.
ŞütNAK'TAN KAÇANLAR ANLATTYOR:
Sizhiç ölümühissettinizmi?
ERGÜN AKSOY
CİZRE - "Her şey bir anda başladı. Önce
elektrikler kesildi. Daha sonra yaybm ateşi
başladı. Ölümü hissettik. Şırnak'taresmensa-
vaş yaşanıyor."
25 yaşmdaki pazarlamacı Emin öztürk, Şı-
rnak cehennemini böyle anlaüyor. Şırnak'ta
13 saat mahsur kalan ve güvenlik güçlerinin
yardımıyla ancak kentten aynlabilen öztürk,
Cizre'ye ulaşır ulaşmaz Diyarbakır'daki yakı-
nlartnı arayarak sağlığının iyi olduğunu ve
kajgılanmamalannı isüyor. Her yıl Şırnak'a
işi gereği birçok kere gittiğini söyleyen Öztürk,
olayın başlamasından 4 saat önce Şırnak'a
geldiklerini belirterek konuşmasru şöyle sür-
dürüyor:
"Otele yerleştim. Daha sonra dışan çıkıp lo-
kantada yemek yedim. Görünüşte olağanüstü
bir durum yoktu. İnsanlar kahvelerde oturu-
yordu. Yemek yedikten sonra tekrar otele
döndüm. Saat 20.00 sıralannda iki el silah sesi
duyutdu. Ardından elektrikler kesildi. Daha
sonra ortalık cehenneme döndü. Roket, ha-
van topu ve kurşun yağmaya başladı. Otejin
odasını boşaltıp koridora yerleştik. Bıtmesini
bekledik, ancak çatışma gıderek yoğunlaştı."
Öztürk, yaşadığı 13 saati cehennem olarak
nitehyor. Şırnak'ta resmen savaş yaşandığını
bdirtiyor. "Ölümü hissetmek nasıl bir duygu
sizler bilemezsiniz. Ancak ben ölümü hisset-
tim. Yere kapanmamıza karşnu kurşunlar
üzerimizden sekiyordu" diyen Öztürk, jan-
darma ve emniyet binasmda çıkan yangırtlan
da gördüklerini vurguluyor. Otelde 17 kişi ol-
duklannı belirten Öztürk, sîgortaalık işiyle
uğraşan bir arkadaşınm seken kurşunlardan
yaralandığını ve durumu 055'e bildirerek
yardım ıstedikjerini, ancak 055'ten,
"Başınızın çaresine bakın. Polis arkadaşımız
yaraiandı. Hastaneye götüremediğimiz için
şehit düştü" yanıtını aldıklannı söylüyor.
Şırnak ta çıkan yangınlan söndürmek üzere
önceki gün Cizre'den gönderilen itfaiye ekibi-
nin Şırnak girişinde güvenlik güçlerince gö-
zaltına abnmalan ise Cizre'de günün konusu.
Sezgin, bir gazetecinin HEP
milletvekiü Mahmut Ahnak'ın
askerlerin evleri yaküğı iddiası-
nı dile getirmesi üzerine sinirle-
nerek Içişleri Bakanı, "Kardeşım
nereden abyorlarmış bu haberi?
Onlar bana soruyorlar, ne olu-
yor diye. Orada olan saldındır.
Daha biraz evvel, polis eşlerinin
şehirden çıkartılması için bindi-
rildikleri bir otobüs pusuya dü-
şürülmek istenilmiştir. Bu b'r
saldındır. İsyan değildir, savaş
değildir." diye konuştu.
Sezgin, bir gazetecinin sınır
ötesi operasyona ibşkin sorula-
nnı yanıtlarken de ," PKK'nın
kökü kazınana kadar nercde
gerekiyorsa, nasıl gerekiyorsa,
öyle operasyon yapılacakür"
yanıtını verdi. İlk fırsatta bölge-
ye gideceğini söyjeyen Sezgin,
Cumhurbaşkaru Özal'ın, Kürt
olayına ibşkin sözlerine şu kar-
şıbğı verdi: "Şırnak'taki olay,
Kürt-Türk milbyetçiliğinden
kaynaklanmıyor. Bölgedeki
olaylar, Kürtçe televizyon yayı-
nı yapılmadığından veya Kürt-
çe eğitim verilmediğinden kay-
naklanmıyor. Diyorlar ki, biz
Türk düşmanıyız. Türkiye
Cumhuriyeti'ni yıkmaya çalışı-
yorlar. Bizim hükümet proto-
kolünde bebrttiğimiz kültürel
çabşmalanmız var. Olay bun-
lardan kaynaklanmıyor. Eğer
teşhiste 8 yıldır bu hata.yapıl-
masaydı, olay laflarla geçiştıril-
meseydi, bu, başında bitiriiirdi.
PKK güçlenmiyor,.zayıfbyor.
24 günde ele geçirilen terörist
sayısı 1496'dır. Biz, olaylara
doğru teşhis koyuyoruz."
Şırnak'ta vurulan
askerler
Şırnak'ta bir yıl önce PKK ile
giriştikleri çaüşmalar sonucu
çeşitb organlanru kaybeden 10
asker, dün İçişleri Bakanı İsmet
Sezgin'i ziyaret ederek sorunla-
nnı anlattılar.
İçişleri Bakanı Sezgin'in Şır-
nak'taki son olaylarla ilgili ba-
sm toplanüsının ardından ger-
çekleşen görüşmede askerler,
bölgede kendilerinin yaşadığı
olaylan ve bunlara ibşkin dü-
şünceleri de bakana aktardılar.
Askerler protez kol ve ayaklan-
nı bakana göstererek, kendileri-
ne askerbk sonrası yardıma
olunmasını istediler.
'Yeterince konuştum'
SATILIK
1988 model otomatik Ford
2000 GLS
Tel: 512 05 05 / 486
I Baştarafi 1. Sayfada
nak'ta sivil halka kötü muame-
le edilmemesıni istediler ve ba-
kanın bölgeye gıtmesini önerdi-
ler. İçişleri Bakanı Sezgin,
önümüzdeki günlerde bölgeye
gideceğini açıkladı. ANAP Ge-
nel Başkanı Mesut Yılmaz,
Bakanlar Kurulu'nun toplanıp
olayı ele almamasını fevkalade
yadırgadığını bildirdi.
Cumhurbaşkaru Özal, Şır-
nak'ta önceki gün meydana
gelen olaylar üzerine yayımla-
dığı mesajda olaylan "şiddet
ve nefretle tel'in ettiğini" kay-
detti. Özal, "Şırnak'ta gözü
dönmüş terörist eşkıyanın
devletimize, milletimize ve
oradaki masum halkımıza
karşı giriştiği saldınyı şahsım,
devletimiz ve milletimiz adına
şiddet ve nefretle tel'in ediyo-
rum" dedi. Özal, "Bu gözü
dönmüşlerin ülkemize karşı
düşmanca emeller besleyen
belb mihraklann meşum
amaç ve polıtikalanna alet ol-
duklannı çok iyi bilmekteyiz"
görüşünü dile getirdi. Özal,
bölgedeki güvenlik kuvvetleri-
nin görevlerini fedakâr ve
kahramanca yaptıklannı vur-
gulayarak, sözlerini şöyle sür-
dürdü:
"Etnik kökeni ne olursa ol-
sun Türk milleti, devleti ile bir
bütün habnde bu eşkıyaya
haddini bildirecektir. Gizb
emeUerine alet etmeye çalış-
üklan bölge halkımızın bu
canilerin oyununa gelmeye-
ceklerine ve masum kanı dök-
melerine göz yummayacakla-
nna inanıyorum. Bütün
vatandaşlanm müsterih ol-
sun."
İnönü'nün sözleri
Başbakan Yardımcısı Erdal
Inönü, dün SHP MYK top-
lanusı öncesinde yapüğı ko-
nuşmada, Şırnak'takı terörist
saldınlann sonuçsuz kalaca-
ğını, saldınyı gerçekleştirenle-
rin yakalanacağmı ifade ede-
rek şunlan söyledi:
"Şırnak ya da yurdumuzun
herhangi bir köşesi, bir terörist
saldınya uğramamalıdır. Uğ-
rarsa, bunun getirdiği sıkıntı
hepimızı yaralar, hepimizi
üzer. Amacımız, bu hareketle-
re son vermektir. Bunu, halkı-
mızın desteğiyle hukuk devleti
Nevruz Sonrası saldınlann
yoğunlaştığı bolgeler
Sınırdan sızmaların artması
ile saldınlann yoğunlaştığı
bolgeler
O Kırsal alan
Sınırdışı PKK kamplan
15-30 km dışta
SURIYE IRAK
düzeni içinde yapmaktır ve
onu da yapıyoruz. Ama terö-
rist saldınlann bitmediğini
gönnek hepimize üzüntü veri-
yor. Ancak bu üzüntü teroriz-
mi ortadan kaldırmak azmi-
mizi zayıflatacak bir etki ge-
tirmemebdir."
İnönü, dün bölgeye gitmek
için İçişleri Bakanı Sezgin ile
bir görüşme yaptı. Sezgin'in,
İnönü'ye, yörenin henüz riskb
olduğunu söylemesi üzerine,
Başbakan Yardımcısı, Şır-
nak'a_ yapacağı ziyareti ertele-
di. İnönü'nün önümüzdeki
günlerde bölgeye gitmesi bek-
leniyor. HEP Genel Başkanı
Feridun Yazar ile Şırnak mil-
letvekilleri Mahmut Abnak,
Orhan Doğan, Diyarbakır
Milletvekili Mahmut Uyanık
ve Mardin Milletvekib Aİi Yi-
ğit, dün öğleden sonra İçişlen
Bakanı İsmet Sezgin'i ziyaret
ederek, 50 dakika görüştüler.
HEP Genel Başkanı Feridun
Yazar, görüşmeden sonra
yapüğı açıklamada, "Amacı-
mız sivil halka yönebk kötü
muamelenin önlenmesi. Sayın
Bakan'dan bu konuda yardım
istedik. Kendileri de konunun
üzerinde hassasiyetle durduk-
lanru söylediler. Yakında böl-
geye bir heyet gidecek. Sayın
Bakan'ın da insan haklan ba-
kanının da giünesini istedik.
Sayın Bakan en yakın zaman-
da gideceğini söyledi. Parla-
mento açıldığında diğer parti-
lerin de kaülabileceği bir
heyetle Şırnak'a gitmek istiyo-
ruz" dedi. Yazar, Şırnak'taki
durumla ilgili yeterli bilgiye
sahip olmadıklannı, "Baka-
nın da ölü-yaralı konusunda
net bir bilgi almadığını" söyle-
di. HEP Şırnak Milletvekili
Mahmut Alınak, bugün siyasi
partiler, ilgili dernek ve kuru-
luşlar, basm-yayın organlan
temsilcilerine bir çağn yapa-
rak, yann Şırnak'a gitmeyi
önereceğini açıkladı. Abnak,
böylece tümüyle objektif bir
inceleme yapılabileceğini,
hem devlet güçlerinin görüşü-
nün, hem halkın görüşünün
abnabileceğini ifade etti. Alı-
nak, gebşmelerden hükümetin
sorumlu olduğunu iddia ede-
rek, "Akan kanı durduracak
koşullar varken, hükümet,
olayı görmezlikten geldi, de-
mokratik açıbmda bulunma-
dı. Bugün ölen insanlar için
hükümetin timsah gözyaşlan
dökmeye hakkı yoktur" dedi.
HEP Şırnak Milletvekili Or-
han Doğan da dağda savaşan
askerin bile Demirel ve
İnönü'den daha demokrat ol-
duğunu öne sürerek, şu görüş-
leri dile geürdi:
"Hükümet isterse, Kürt so-
rununu çözer, ama bunu iste-
miyor. Terör biterse demokra-
si gebr anlayışı, dünyanın
hiçbir yerinde görülmemiştir.
Güneydoğu'daki olaylann
Yugoslavya'ya benzemesin-
den kaygı duyuyoruz.
Cumhuriyet'in Şırnak'taki
durumla ilgjli sorusunu yanıt-
layan Başbakan Süleyman
Demirel, bölgeye genel olarak
hâkim olunmakla birlikte hâ-
lâ süren ufak tefek sorunlar
bulunduğunu belirterek bun-
lann bastınlması için çabşıldı-
ğını söyledi. Demirel, "Bu
konuda fazla konuşmak iste-
miyorum. Önceki gün yeterin-
ce konuştum. İçişleri Bakanı
gereken açıklamalan yapü.
Çabşıyoruz ve çözeceğiz" de-
di.
İstanbul'da bulunan ANAP
Genel Başkanı Mesut Yılmaz,
Şırnak'ta gelişen olaylar kar-
şısında Bakanlar Kurulu'nun
toplanarak olayı ele almama-
sını fevkalade yadırgadığını
söyledi. Yılmaz, "Bu olaylar
olurken nasıl tatil yapıyorlar*
Hükümet bu çok önemli geliş-
meler hakkında ya akıl abnaz,
vurdum duymaz ya da kendi
sorumluluğunun idraki dışın-
dadır" dedi.
Iran'danda
• Baştarafi 1. Sayfada kent
merkezi ve kırsal alanı, Tuncelı
kırsal alanı, Van kırsaî alanı ve
kent merkezi, Kars kırsal alanı,
Ardahan kırsal alanı.Iğdır kır-
sal alan^Ağn kırsal alan, Ada-
na kent merkezi ve kırsal alan,
Kahramanmaraş kırsal alan
özelbkle Pazarcık ilçesi." Tür-
kiye'nin Suriye, Irak ve İran
sınırlanndan sızmalann olduğu
noktalar da, şöyle sıralanıyor:
SURİYE: Akçakale ve Cey-
lanpınar'dan Şanburfa'ya, Kı-
Us ve Suruç'tan Kahramanma-
raş ve Adıyaman'a, Kızıltepe,
Şenyurt, Nusaybin, Kamışb,
Oyalı, İdil, Cizre'den. IRAK:
Özellikle Kuzey Irak sınınnın
hemen her yerinden olmakla
birlikte Silopi'den, Cudi (bann-
ma amaçlı da oluyor), Düğün
Hayırsız Dağlan'ndan, Çukur-
ca'dan, Konakb ve Tanıtanm,
İkiyaka Dağlan'ndan. İRAN:
PKK'nın Nevruz olaylan
sonrasında yoğun olarak kul-
landığı İran sınınnın özelbkle
Van, Doğu Beyazıt ve Arda-
han'dan.
Ardahan Valisi
Kaçınlma
olayı
doğru değil
ARDAHAN (Cumhuriyet) -
Ardahan Vabsi Yener Ün-
lüer'in PKK militanlan tara-
fından kaçınlmak istendiği
yolundaki haberler yalanlan-
dı. Vali Ünlüer, "Böyle bir
olay yok" dedi.
Köy koruculannın PKK ta-
rafından öldürülmesi olayı ile
ilgili olarak inceleme yapmak
üzere Göle ilçesine giden Ar-
dahan Valisi Yener Ünlüer
şunlan söyledi:
"Köydeki ıncelemelerimi
tamamladıktan sonra Arda-
han'a dönüyorduk. Bu arada
yüksek tepelerden bir el silah
sesi duyuldu. Olay bundan
ibarettir. Bize yönelik taciz ve-
ya silahlı bir saldın olmadı.
Duyulan silah sesi üzerine gü-
venlik kuvvetleri çevrede ara-
ma yaptılar. Ancak herhangi
bir şeye rastlanmadı."
BİRBAKIMA
SERVER TAINİLLİ
Anadohı Devrimi'nin
Boyutlan
"Bu kongrelerfarklıydılar. Çünkü birer ihtilal, birerdev-
rim organıydılar. Ülkenin hemen her bölgesi Istanbul hü-
kümetine isyan etmişti. Siyasal iktidarı parça parça halk
eline geçirmişti. Kısaca iktidar artık millileşmişti. Millet
her boşluğu dolduruyordu. Saltanat fiilen yok olmaytaydı.
Egemenlik, bir adamdan millete intikal etmişti. Işte bu
transferin parçaları halinde örgütler ve kongreler ortaya
çıkmıştı. Bir Çin atasözü vardır, ünlü filozof Kong-Tse'nin
(Konfüçyüs): 'Senin iktidarın saygı görmüyorsa, başka bir
iktidar yoldadır!' Gerçekten başka bir milli iktidar, saltanat-
tan son derece farklı bir iktidar yoldaydı. Bu bir milli ikti-
dardı. Asıl belirtilecek yönü de yüzde yüz demokratik olu-
şuydu. Sınırlı, yerel, devrimci kongreler, sarayın değil;
halkın demokratik, ihtilalci eseri idiler. Tarihin yolu böyle-
ce keşfedilmiştir."
Tarık Zafer Tunaya'nın sözleridir bunlar!
Türkiye'de, Mondros Mütarekesi (30 Ekim 1918) ile baş-
layan sancılı dönemin ana menzilleri hep şöyle gösterile-
gelmiştir Yunan işgalinden hemen sonra 19 Mayıs 1919'-
da, Mustafa Kemal Samsun'a çıkar; aynı yıl örgütlenen Er-
zurum ve Sıvas kongrelerinin arkasından, 23 Nisan 1920-
de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılışı ve çok geçme-
den ulusal ordunun kuruluşuyla Milli Mücadele kurum-
laşır. 9 Eylül 1922'de izmir'de noktalanacak büyük zafere
giden yolun taşları böylece döşenmiştir...
Bu, gerçeğin biryüzüdür aslında!
Bir başka yüzü de var ki şu Mondros Mütarekesi'nden
1920'de TBMM'nin kuruluşuna değin olan -aşağı yukarı-
bir buçuk yıllık bir dönemde, Kemalist liderliğin ortaya
çıkışından önce ve sonra, Anadolu, yirmiden fazla yerel
kongreye sahne olur. Siz, sadece Erzurum ve Sıvas kong-
relerini biliyorsunuz; listenize, kimisi aynı yerde birkaç
kez tekrarlanan, şunlan da ekleyiniz lütfen: Kars şûra ve
kongreleri, Ardahan kongreleri, Izmir Büyük Kongresi,
Balıkesir kongreleri, Nazilli kongreleri, Alaşehir Kongresi,
Muğla Kongresi, Edirne kongreleri, Oltu Kongresi, Lüle-
burgaz Kongresi, Afyon Kongresi, Pozantı kongreleri.
Hepsi bir arada bir 28 kongre! Bunlann herbiri bir "siyasal
iktidar" çekirdeğidir; bir bölge halkının siyasal yazgısını
belirleyici kararlar alırlar, hatta "kanunlar" çıkarır, yasa-
ma ve yürütme organlarına ait devlet yetkilerini kullanı-
rlar; dahası, Batı Trakya ile Sınır Doğu gibi "periferik" böl-
gelerde kongre "devletçik"leri görüyoruz.
Gerçeğin bu yüzü üzerinde yeni yeni duruluyor.
Hiç de gözardı edilecek bir oluşum değil aslında. Başta
şu nedenle ki 0 ana-baba günlerinde, bütün bir ülke düze-
yindekı sosyal canlılığı ortaya koyuyor bunlar; halkın ve
aydınların, dışarıdan bir kurtarıcı bekleyen edilgin varlı-
klar olmadığını gösteriyorlar. Hepsi de "Kuvayı Millîye"
ruhu ile dolu, ulusal bağımsızlığa inanan ve yüzünü yeni
bir toplum ve siyaset modeline çevirmiş hareketler. Bu
model, bir bölgede yaşayan herkesin siyasal sürece doğal
olarak katılımına, karşılıklı rıza ve kurallara saygı anlayışı-
na ve silahlı güçlerin sivil otoriteye bağlılığı ilkesine da-
yanıyor; Osmaah geleneği içinde rastlanmayan bir "sivil
toplum örgütlenmesi" modelıdir bu. Gerçi, kimi sınırlılıklar
bu koşullar yüzünden, bu kongre iktidarları, uzun süre
ayakta kalamayacak, ya ilk şoklarda ortadan kalkacak ya
da daha üst düzeyde bir yeni siyasal birliğin potasında ya-
vaş yavaş eriyeceklerdir; ancak, devlet ve siyasal rejim
açısından temsil ettikleri çağdaş değerlerle, Türkiye'nin
1920'li yıllarının habercisi olmuşlardır Bu yüzden, kendi-
leri yıkılsa da, izleri silinmemiş ve TBMM'ye giden yolu da
açmışlardır; hatta, savaşın bir meclisle yürütülmesini zo-
runlu kılmışlardır.
Altını çizdiği önemli gerçekler var bu hareketlerin.
Başta, kongre hareketleri, Osmanlı Devleti'nin ve toplu-
mun içine düştüğü derin bunalımın, ancak "demokrasi" ile
aşılabileceğini göstermişlerdir.
öte yandan, Osmanlı merkezî sistemine bağlı ve sınırlı
bir siyasal katılmacılığın yerini, canlı ve sürekli bir
katılımın aldığı görülüyor; beraberinde de şu üç ilginç de-
ğişiklik vardır Geleneksel yerel feodal öğeier sahne geri-
sine kayarken, yeni ve daha burjuva, hatta halk kökenli
öğeier siyaset sahnesine yükselmektedir; aydınlar, eşraf,
mülk sahipleri ve din adamları arasında -belki de ilk kez
olarak- yerel görünüşlü, ama ulusal birliği amaçlayan si-
yasal bağlaşıklıklar belirmiştir; son olarak, siyasal yaşam
gitgide dünyasallaştıkça, laikleşmenin her ülkede önemli
bir boyutunu oluşturan "egemenliğin laikleşmesi" olayını
da beslemekte, egemenlik hakkını gökten yere çekip ger-
çek sahiplerine vermeye başlamaktadır.
Özetle, bütün bunlar, pek yakında Türkiye'de yeni bir
devletin kurulacağını ve onun ulusal, demokratik, cum-
huriyetçi ve hatta laik temellere oturacağını göstermekte-
dir. Böylece, 1918-1920 aralığında, kongre iktidarlarınca,
çağdaş siyasal ve sosyal tarihimizin en anlamlı birikimle-
rinden biri ortaya konmuştur.
Nereden geldim bu konuya bugün?
Geçenlerde yayımlanan bir kitap, BülentTanör'ün "Tür-
kiye'de Yerel Kongre İktidarlan (1918-1920)" adlı eseri
(Afa Yayınları), Anadolu Devrimi'nin gözardı edilmiş bir
boyutunu seriyor gözler önüne ve örnek bir bilimsellik ve
ciddîlik içinde yapıyor bunu. Harcına Kürt'ün de Türk'ün de
kanının karıştığı bu devrim, söz konusu çalışmayla daha
da başka bir bütünlük içinde önümüzde bugün. Ayrıca,
yalnız tarihsel değil, güncel bir eser de bu!
Siz de göreceksiniz okurken...
NOT: Server Tanilli'nin 14 ağustos günû bu köşede yayım-
lanan yazısının 38. satırındaki "ulus" sözcüğü "ulu" ola-
caktı. Düzeltir, özürdileriz.
DENİZ VE HAVA KUVVETLERİ
Orduda devîr teslim
ANKARA (AA)-Deniz ve
Hava Kuvvetleri Komutan-
lığı'nda devir teslim törenleri
dün yapıldı. Deniz Kuvvetleri
Komutanhğı'na atanan Ora-
miral Vural Bayant, 30 Ağus-
tos tarihi itibariyla emekliye
aynlacak olan Deniz Kuvvet-
leri Komutanı İrfan Tınaz'-
dan, Deniz Kuvvetleri ve
NATO Kuzey Doğu Akdeniz
deniz komutanlığı görevlerini
törenle devraldı. Hava Kuv-
vetleri Komutanı Orgeneral
Siyami Taştan da görevinı Or-
general Habs Burhan'a devret-
ti. _
Önce Deniz Kuvvetleri Ko-
mutanbğı'nda, daha sonra da
Hava Kuvvetleri Komutan-
lığı'nda yapılan törenler, İstik-
lal Marşı, komutanlann emek-
lilik, atama kararnameleri ve
özgeçmişlerinin okunmasıyla
başladı. Emekbye aynlan ve
atanan oramirallerle orgene-
rallerin konuşmalanndan son-
ra Genelkurmay Başkanı
Doğan Güreş, emekhye aynla-
cak olan Oramiral Tınaz ve
Orgeneral Taştan'a TSK alün
şeref madalyasını taktı ve Ge-
nelkurmay Başkanlığı hizmet
anısını verdi.
Hava Kuvvetleri Komutan-
lığı'ndaki törene Deniz Kuv-
vetleri Komutanı Oramiral
Vural Bayazıt da kaüldı. Tö-
renlerde TBMM Başkanvekili
Yıldınm Avcı, Genelkurmay
Başkanı Doğan Güreş, Milli
Savunma Bakanı Nevzat
Ayaz, kuvvet komutanlanyla
üst rütbeli subaylar, bazı
emekli generaller ve eşleri de
hazır bulundu.
SATILIK İŞYERİ
Birinci derecede turistik bölge Sirkeci'de 5.400 m
2
inşaat alanı olan işyeri satılıktır.
Tel: 572 18 53-542 97 28