Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 19 AĞUSTOS1992 ÇARŞAMBA
OLA YLAR VE GORUŞLER
Vergîde Başansırfiğın
Nedenleri
Gelırörgutunun can daman olan vergı daırelen, sureklı artan vergı
yükümlulenyle, bına araç-gereç, personel sorunlanyla boğuşarak ayakta
kalmaya çalışırlarken Turkıye'nın en etkın ve en buyuk vergı denetım bınmlen
olan "Vergı Kontrol Burolan" çağdışı "defterdarhk sıstemı" ıçensınde
etkisızleştınlmıştır
MEHMET F. ÖZÇELİK MaliDanışman
Vergılerle guçlendınlmış sağlam temeller
uzennde yukselen kamu malıyesı ıle gelır
dağılımındakı eşıtsızhkler gıdenlebıldığı gıbı
venmlı kamu yatınmlannın fınansmanının
sağlandığı da birgerçektır
Vergıleme konusu, Turkıye gıbı hem bolge-
ler arası gelışmışlık duzeylennın çarpıcı
farklılıklar gosterdığı, hem de gelır
dağılımının dunya olçeğınde oldukça bozuk
sayılabıldığı bır ulkede yaşamsal onem taşı-
maktadır Bu konudakı başansızlık. kamu
vıcdanmı yaralarken sıyasal ıktıdarlarca, de-
ğışmez bır yazgıymışçasma uzen ortulmuş,
nedenlen pek araştınlmamıştır
Kolaycı, bılgıç bır yaklaşımla, ızlenen
sermaye yanlısı ıktısat polıtıkalan ve egemen
guçler sorumlu tutulabılır bu sonuçtan An-
cak, abartılacak ağırlıkta değıldır anılan et-
kenler bu konuda Çunku, ozel gınşımalık
yoluyla sermaye bınkımının yoğunlaşması,
sosyo-ekonomık sıstemın gereğı olarak tıca-
ret, sanayı ve ucretlı toplum kesımlennden
"vergı almayı" gundeme getırmış, 19501er-
den gunumuze uzanan sureçte, ozellıkle ku-
rumlar vergısı dışındakı tum vergı yasalan ıle
neredeyse "uçan kuşun vergılendınldığı" bır
"mevzuat" yaratılmıştır Bağışıklık ve ayn-
calıklar yasası olarak eleştınlen "kurumlar
vergısı yasasında" günumûz sıyasal ıktıdan-
nca gerçekleştınlecek değışıklıkler sonrasında
soz konusu olumsuzluklann bır olçude gıden-
leceğı umulmaktadır Ancak, şu gerçeğın vur-
gulanmasında yarar vardır, yapılan ve yapıla-
cak olan değışıklıkJer de gelır vergısı gıbı ku-
rumlar vergısının de "gerçek kazançlar uze-
nnden" alınmasını, yanı bu buyuk kaynaktan
gelecek vergılenn artmasını sağlamaya yet-
meyecektır
Butçe açıklannı vergılerle kapatmak yenne,
para basma ve borçlanma yeğlenıp bu amaçla
kamu menkul değerlenne (Hazıne bonosu,
devlet tahvılı vb ) \ergi bağışıklıklan tarundığı
ıçın -kazançlan denetlense bıle- kurumlann
bu taşınır (menkul) değerlere yonelerek vergı-
den kurtulmalan mumkun olacaktır
Daha da onemlısı, Turk vergj yonetımı ve
örgutü, kamuda çalışan ucretîıler dışındakı
hıçbır kesımın gerçek kazancını belırlemek -
denetlemek gucune sahıp bulunmamaktadır
Bu sorun, tum boyutlanyla kamuoyunda
tartışılmadığı ıçın de vergıdekı başansızlığın
nedenlen yasalarda aranmaktadır
Her yıl çıkanlan "vergı aflan'nın suçu sıyasal
ıktıdarlara yuklenırken bu sonuçta vergı or-
gutu ve yonetımının "yapısal bozukluğu-
nun", karar organlannda on yıllardır üst yo-
netıcılık yapmış sorumlu kadrolann (muste-
şarlann, gelırler genel müdurlennın, daıre
başkanlannm, defterdariann) başansızlı-
klannın payı "her nedense" tartışılmamak-
tadır
Oysa, var olan her turlu olumsuz koşula
karşın, gebr orgutunu bugunkunden daha ve-
nmlı çalıştırmak mumkundur, yeter kı malıye
burokrasısındekı ayncalıkh konumlannı sur-
durmekısteyenbelırlıburokratkesımlenn'Me-
ğışıme" karşı dırençlen kınlabılsın
Vergılendırme surecının yaşandığı "vergı
daırelen"nde, bu bınmlenn personelı olarak
"hıç çalışmadıklan" halde, Türkıye'dekı 390
bağımsız vergı daıresının yonlendınldığı mer-
kezdekı gorevlere "yonetıcı" atanan burok-
ratlann temel kaygılan, vergıcılıkten çok,
uyesı olduklan mufettış" ya da "uzman" ko-
kenlı denetım bınmlennın ayncalıklannı ko-
rumak olagelmıştır Etkılı olduklan her turlu
yasal-yonetsel duzenlemelerde (Yemınlı Malı
Muşavırhk Yasası, Malıye Personelının Yer
Değıştırme Yonetmebğı, Lojman Tazmınatı
ve Lojman Yonetmebğı, Bakanbk Dınlenme
Tesıslennden Yararlanma Koşullan, yurtı-
çınde ücretı bakanlıkça karşılanan yabancı dıl
eğıtımı, yurtdışına gorevlı gondenlme ola-
naklan vb) bu unvanlann çıkarlannı guven-
ceye almışlardır Son yırmı yıl ıçınde taşra ge-
lır örgutunun hıçbır uyesı merkez orgutunde
gorev alamazken, tum merkez kadrolan ve
buyuk kentlenn defterdarlıklan "hesap uz-
manı- malıye mufettışı çekjşmesının" postlan
olarak bu ıkı kesım arasında paylaşılmıştır
Öyle bır noktaya gelmmıştır İcı taşranın on
bmlerce vergı gorevlısının çahştığı hızmet bı-
nmlen ıle merkez yonetımı arasında aşılmaz
bır duvar oluşturulmuş, vergı yonetımının ul-
keye kok salmış ulu ağacının gövdesı ıle başı
arasındakı "ıletışım" kopartılarak en alt bı-
nmlerden mesleksel başan ve yetenekle ust
gorevlere yukselmek -neredeyse- olanaksı-
zlaştınlmıştır
Gebr örgutunun can daman olan vergı da-
ırelen, sureklı artan vergı yukumlulenyle,
bına araç-gereç, personel sorunlanyla boğu-
şarak ayakta kalmaya çalışırlarken Turkıye'-
nın en etkın ve en buyuk vergı denetım bınm-
len olan "Vergj Kontrol Bürolan" çağdışı
"defterdarlık sıstemı" ıçensınde etkısızleştınl-
mıştır
Sonuç
Türkıye'nın üç buyuk kentındekı "teftış" ve
"uzman" kurullannda yeterlı gorduklen sure
çalışarak vergı ınceleme elemanlığı mesleğmın
olanaklanyla değışık ış ve fınans çevrelen
katında gelıştırdıklen ılışkılen basamak yapıp
ozel sektorde ve "malı muşavırbk pıyasalan-
nda" etkmlık sağlayan ust duzey mahye bu-
rokratlannın egemen olduğu gebr orgutun-
de çabşanlar, erdemlı yonetıclenn rahat-
lannı kaçıran "ruşvet" dedıkodulannın kur-
banlan olarak aynı kent ya da ulke genebnde
temel ınsan haklan umursanmadan sureklı
tayın edılmışler, ust yonetıalenn mesleksel
başansızbklannın faturası, hızmetın gerçek
uretıcilen olarak ter doken ınsanıardan
çıkanlmıştır Hızmettekı venmblığı nedenıyle
ödullendınlmış vergı memurunun olmadığı
bır vergı yonetımınde, başansızlığı nedenıyle
cezalandınlmış herhangı bır ust yonetıcıye de
rastlanmaması oldukça ılgınç bır gostergedır
kanımızca
Özetle, bakanlığı taşra (ozellıkle de gelır)
orgutunun bugun ıçınde bulunduğu "açmaz"-
ın rotası, gelmış-geçmış tum sıyasal ıktıdarlar
donemınde etkınlıklennı surduren bır kesım
mabye burokratınca çızılmıştır Bu denlı
çarpıklaşmamış, ışlevını temelde yennegetıre-
bılen bır gelır orgütu, uygulamaİda yukumlu
olduğu vergı yaşalannı -sanıldığının tersıne-
hukumetlerden pek etkılenmeden ışletebıbrdı
oysa
ARADABIR
Yrd. Doç. Dr. NURDOĞAN RİGEL
t.Ü. Basın-Yayuı Y. Okulu
Tanrtm Tanihie Başlar
ABD Başkanlık seçımlerı oncesınde adtnı duyuran Tek-
saslı petrol mılyarderı Ross Perot adaylığını açıklamadan
once (kı, adaylığı ılgıyle ızlenırken bırden adaylıktan çekı-
lıverdı) uzun sure malıkanesınde başkanlık dersıne çalıştı
Başvuru ve başucu kıtabı ıse "Attıla nın Lıderlık Sırlan"
ıdı Şımdı sanayı, eğıtım ve askertık konularmda meslekı
geçmışe sahıp bır psıkolog olan yazar Dr Wess Roberts'ın
eserı olan bu kıtaptan soz etmek ıstıyorum
Duşmanları tarafından Tanrının Lanetı" olarak adlan-
dırılan, Orta Asya ve Avrupa da devlet kuran Turk boyu
Hunların Imparatoru Attıla yı anlatan kıtap Hunların lıderı-
ne karşı, Avrupa kaynaklı efsanelerde yer alan, barbar,
zalım ve çırkın yakıştırmalarına karşı çıkıyor Attıla'yı acı-
masız olarak tanımlayan Batı tarıhı Batılı yazarları onu
eserlerınde sureklı lanetlenıyor Dante, "llahı Komedya"-
sında, "Orada Tanrı'nın adıl elı uzanıp, Attıla'yı cezalan-
dırmıştır" dıye yazar
USS Pueblo gemısının komutanı Lloyd Butcher'ın Kuzey
Korelı tutsaklara şu ıtırafta bulunduğu soylemr ' Attıla'dan
berı, eşı gorulmedık kotuluklen sıze yaptığımız ıçın bızı af-
fedın "
Attıla'nın yaşadığı olaylardan damıtarak, komutanlarına
verdığı ocakbaşı oğutlerını ele alan yukarıda sozunu ettı-
ğım Amerıkalı psıkolog-yazar, Turk boylarının efsanevı
lıderıne yenı bır kımlık verıyor Batılılara da karşılaştırmalı
bır şekılde bu ımajın doğruluğunu anlatıyor
Wess Roberts, "Attıla, sırf eğlence olsun dıye bmlerce
Hırıstıyanı yabanıl (vahşı) hayvanlara parçalatan Romalı-
lar kadar yabanıl değıldı Korkunç Ivan, Cortez ya da Pı-
zarro'dan daha az acımasızdı Roma'yı almaktan vazgeç-
mesı, aynı kentı hıçbır şeye aldırmadan yerle bır eden
Almanlar, ıspanyollar, Blızar ve Genserıch'den daha ın-
sancıl olduğunu gostermektedır
Attıla efsanesı bız Batılılara yabancıdır Devlet adamı
olarak onun dehasına, açık fıkırlılığıne zengın bır bakış
açısı olmasına yabartcıyız Onun karşısında saf kalıyoruz"
dıyor
Attıla'nın kışılığınde ve daha sonraları tarıh ıçınde, her
başarılı Turk lıderının neredeyse adı onune eklenen ' bar-
bar"lığı şımdılerde 500 Yıl Vakfı Batının kabul etmedığı
Yahudılere kucak açan Osmanlıları dunyaya yenıden art-
latarak yok etmeye çalışıyor Fakat dunyanın en çok oku-
nan uluslararası nıtelıklı dergılerınden Tıme, son sayısın-
da (8 Hazıran 1992) bır sayfasını geçmışte Osmanlı Or-
dusu'nun ayrılmaz bır parçasını oluşturan Mehteran
Talomı'na ayırırken, yazıyı "Dunyanın en korku veren ban-
dosu' başlığıyla sunuyor Bu başlığın altındayatan duşun-
celerı algılamamak olanaksız "Korku" sozcuğunun çağ-
nştrdığı, şıddet dehşetanımsatması, zıhınlerdekı ımajda,
Turklerın savaşçılığını, dolayısıyla da 'barbarlığını" bır
kez daha sağlamlaştırıyor
Dış tanıtımımızı, uluslararası alandakı başarımızı arttı-
rabılmek ıçın bır lojıstık destek olarak kullanmaya hazırla-
nırken, her şeyın tarıhımızdekı yanlış tanıtımları duzelt-
mekle başlayacağını unutmamalıyız
Yunanıstan, bızım kapısını aralayabılmek ıçın çabalayıp
durduğumuz Avrupa Topluluğu'na 'tarıhsel referansı"-
nın beraberınde gelen 'Yunan hayranlığı" sayesınde yıl-
lar once gırmeyı başardı
Pekı ne yapmalıyız' önce ımajı, bır dızı bılgılenme so-
nucu oluşan ımge' otarak tanımladıktan sonra, ımajın bıl-
gılenme duzeyı ve sahıp olunan yargılarla oluştuğunu
anımsatmakta yarar var Bu bır dızı bılgılenmeyı "nasıl
doğru yontemlerle gerçekleştırebılırız' sorusuna yanıt
bulmalıyız
Yasakları yasaklamaya gırışen, genç Kultur Bakanımız
Fıkrı Sağlar, "ABD'nın unlu unıversıtelerındeTurk kulturu-
nun tanıtımına olanak sağlayacak Turkolojı kursulerı ku-
rulması konusunda yaptığımız temaslar olumlu sonuç
verdı" dıyerek sorumuza doğru yanıtın bulunmak uzere
olduğunu mü)delıyor (Tercuman, 9 Hazıran 1992)
Imaj yaratma ya da var olan ımajı değıştırmede en guve-
nılır bılgılerı uretecek yerler unıversıtelerdır Devletın res-
mı gorevlılerımn çahştığı tanıtma burolarından çok daha
ınandırıcı kuruluşlardır
Ikıncı Dunya Savaşı nın hemen sonrasında son derece
olumsuz bır ımaja sahıp olan Japonlar bugun Amerıkalı-
lar arasında bıle nazık, çalışkan nıtelemelerıyle açıklanan
olumlu bır ımaja sahıp olabılmışlerdır Bunu başarabıl-
mek ıçın tum öbur çabaları bır yana bırakılsa bıle, aradan
geçen yaklaşık 50 yıl gıbı bır sure ıçınde bılımsel nıtelıklı
600'den fazla kıtabı yayımlamış olduklarını vurgulamak,
tanıtımlan ıçın ne denlı yoğun bır caba harcadıklarının
gostergesıdır
Gunumuzde, tanıtım, ımaj yaratma konusunda yenı ıletı-
şım tekmklerı gelıştırılırken, Turk ulusu olarak, tarıhten
gelen ımajımızı değıştırmenın en kolay yolunun tarıhımızı
araştırmacı bır gozle mcelemekten geçeceğını artık oğ-
renmelıyız Amerıkalı Wess Roberts, Turk lıderı Attıla'nın
'barbar sıfatını taşıyamayacağını eserınde bır solukta ak-
tarıverırken, aynı turçalışmaları bızler neden gerçekleştır-
meyelım'
TARTTŞMA
Milli Eğitim Bakam'na Açık Mektup
Dunya çapında une kavuşmuş ve Turk edebıyatını Doğu'ya, Batı'ya
böylesıne tanıtmış olanbu yazarlardan AzızNesin veNâzım Hikmet'ın
programda yer aknamış olmalan, bır eksıklık olmuyor mu?
Emekü bır edebıyat oğretmenı olarak
bu mektubu sıze, gerçek bır Atatürkçü
olduğunuza ınandığım ıçın yazıyorum
Konu, bse sınıflannda okutulacak olan
'Türk Dıü ve Edebıyaü' müfredat prog-
ramıyla ılgılı
I Mılb Eğıtım ve Atatürkçülük
Bundan öncekı 1987-88'de uygulanan
müfredat programında Atatürkçülüğe, ge-
nış yer venlmış, "Ataturk'un yurt ve mıllet
sevgısı, ılke ve ınkılaplannın, cumhunyeün
dayandığı esaslar, rrullı dıl, bağımsızlık,
egemenlığın mıllete aıt oluşu, çağdaş uy-
garbk dûzeyının uzenne çıkılması, mılb
bırlık ve beraberlık, Turklûk şuuru" ve özel-
bkle 'laıklık' gıbı konular üzennde durul-
muştu TaJım ve Terbıye Kurulu'nca hazı-
rlanmış olan şımdıkı mufredat programı-
ndan, ne yazık kı, bu çağdaş ve demokraük
duşûnceler butünuyle çıkanlmış, Ataturk'-
ten sadece Iıse 1 sınıf programında bır *hı-
tabet' orneğı ahnmasma, her nasılsa musa-
ade edılmışür Demek, cumhunyeümızın
kurucusu olan o buyuk ınsan gereksız gö-
rubnuş1
Pekı, Ataturk ve onun yapıcı duşuncelen
bır kenara atılrruş da kımlere yer venlmış-
\ıf>
Celvetıye Tankatı'nın kurucusu Şeyh
Hüdaı'ler, Halvetı Tankatı'nm kurucusu
Nıyazı-ı Mısn'ler. Gulşehn'ler, ılahılenyle
Erzurumlu Ibrahım Hakkı'lar bunlar
arasında
Şunu da bebrtebm kı bu şahıslar hak-
kında hıçbır artdûşüncemız yoktur Bu
şahıslar da tanıulmalı. onlar hakkında da
bılgı sahıbı olunmalıdır Ama onlann yen
herhalde, Iıse edebıyat ders kıtaplan obna-
mabdır Bızım asıl uzennde durduğumuz
nokta, neden bu şahıslara yer venlmış ol-
sun da Ataturk ve onun düşuncelenne yer
vermek uygun gönılmemış olsun7
Demok-
raük ve çağdaş eğıtım dıyoruz Acaba
Ataturk ve onun duşuncelen cağ dışı mı
kabnıştır9
II Sayın Bakan, goreve geldığınız za-
man, sanınm "öğrenalen, kıtaplardakı
gereksız bılgılerden kurtaracağız" demış-
tınız Ama bakıyoruz, programda Battal-
name, Denışmentname, menakıpname
gıbı hıç gereğı olmayan bırtakım efsanele-
re, çoğu gerçek dışı masallara yer venlmış,
gençlenn dımağlan bunlarla doldurulmak
ıstenmıştır Demokraük ve cadaş eğıüm
böyle mı sağlanacakür9
Bu "nsale'lere yer
venlmış de Genelkunnay Başkanhğı'nca
hazırlanıp bakanlığınızca yayımlanmış
olan 'Ataturkçuluk adb yapıta da yer ver-
mek neden akla gelmemışür''
III Mıllı Eğıüm ve Laıklık
Turkıye Cumhunyeü, laık bır devlet mı-
dır"> Eğer oyle ıse oncekı programda yer
alrruş olan laıkLkle ılgılı maddeler, bu kez,
neden programdan çıkanbruşür9
Laıklı-
ğın, dırumızeaykın duşmedığı, tam tersıne,
onu dın somurüculenne karşı koruduğu.
herkesı dınınde, ıbadeünde ozgûr kıldığı
duşuncelen gençlere oğreülmelıdır
"Bızım dınımız, en akla uygun veen tabu
bır dındır Ve ancak bundan dolayı son dın
olmuştur" dıyen Ataturk, laıklığı, bu
amaçla demokrasının ve cumhunyeün te-
mehne, harana kaünışür
Gençlenmız, bu bılgılerden neden uzak
tutulmak ıstenmışür9
IV Sayın Bakan,
Goreve geldığınız zaman, sanınm, gü-
nûmuz edebıyaünda adlan geçen Nâzım
Hıkmet, Yaşar Kemal, Azız Nesın gıbı ya-
zarlara. edebıyat ders kıtaplannda yer ve-
receğınızı soylemışünız Dûnya çapında
une kavuşmuş ve Turk edebıyaünı Doğu'-
ya, Baü'ya böylesıne tanıtmış olan bu ya-
zarlardan Azız Nesın ve Nâzım Hikmet'ın
programda yer almamış olmalan, bır
eksıklık olmuyor mu9
'Kuva-yı Mılbye' destanından bırkaç dı-
zeyı burada haürlatmak ıstıyorum
Paşalar O'nun arkasındaydılar,
O, saatı sordu
Paşalar "Üç'. dedıler
Sanşm bır kurda benzıyordu
Ve mavı gozlen cakmak çakmaktı
Yurudu uçurumun başına kadar,
eğıldı, durdu
Bıraksalar
Ince, uzun bacaklan ustünde yaylanarak
ve karanbkta akan bır yıldız gıbı kaya-
rak
Kocatepe'den Afyon ovasına atlaya-
cakü
Kurtuluş Savaşı'nın destanını yazan ve o
savaşın başkomutanının Kocatepe'dekı sı-
lueünı, böylesıne canlı, dıle geüren ve olun-
ce, 'Anadolu'da bır koy mezarlığına go-
mülmesıru 'vasıyet' eden, yurt sevgısıyle
dolu bır Turk şaın, herhalde, edebıyat ders
kıtaplannın dışında kalmamalıydı
Sayın Bakan.
Yenı mufredat programıyla ılgılı duşün-
celenmı, bu mektupla, uzun yıllar, mıllı
eğıUme emek vermış, Ataturkçuluk ılkele-
nne gonulden bağb, emekb bır oğretmen
olarak, uzûntuyle bılgınıze sunuyorum
Bu satırlann yazan da, 1975 yılından bu
yana, Turk Dılı ve Edebıyaü ders kıtaplan
yazarlan arasma kaülmıştı Boyle bır prog-
rama uyarak, yenıden, bır ders kıtabı yaz-
mak, herhalde ondan beklenemez
Saygılanmı arz edenm
İHSAN YAŞAR BALKIR
PENCERE
2.4()().0()0+KD\
Tam pansıyon + yol +
gezıler (eksı) harcavacağınız fılmler
DQĞU KARADENİZ'e
YEŞIL YOLCULUK
Inebolu dan Hopa va Karadenız Sarp kapı*>ından
Kaçkarlara Lzungolden Çamlıhemşın e,
Ayderden Kumbet e dağlann doruklarında veşıl
otesı \oloiluk \masva da tek Turk mumyası,
Hattuşaş ta Hıtıt Uvgarlığı Anadolu Uvgarlıklan
Muzesı Ankara Kalesı nde veda vemeğı ve
burava sığdıramadıklanmız
PAMUKBANK'IA 12 AYA KADAR VADE
BAYBASÛS TURİZMİSTANBUL
338 16 51
Sevahat AtentUM Kletme I
ANKARA
425 90 8 2 - 4 1 " 54 6"
POLİPROPİLEN ÇUVAL
SATIN ALINACAKTIR
Perakende Komur Satış Burolarında kul-
lanılmak uzere 3 200 000 adet (+- %25
BELKO opsıyonunda) polıpropılen çuval
satınalınacaktır
Ilgılı şartname, bodelı karşılığında 17
Ağustos 1992 tanhmden ıtıbaren tamın
edılebılır
Son teklıf verme tarıhı 27 Ağustos 1992
saat 15 00'e kadar olup, yeterlık belgesı-
nın ıbrazına ılışkın son tanh 25 Ağustos
1992gunudur
ADRES
BELKO Ltd.Şti.
Mesnevı Sokak No* 27
06690 A Ayrancı /ANK
KİĞIASLİYEHUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
tLAN
DosyaNo 1991 166
Davaa Gulnaz Azak tarafından davab Husevm Azak aleyhıne açı-
lan boşanma davasının yapıtan yargılaması sonucunda venlen ara
karan geregınce
Davalı Haydar oğlu Huseyın Azak adına çıkanlan davetıyeler teb-
lıg olunmddıgı gıbı yaptınlan zabıta araştınlması sonucunda da teblı-
gata yarar açık adreslen tespıt edılememış olduğundan yapılmasına
karar \enlerek dunışma 169 1992 günu saat 09 00'a bırakılmıştır
Duruşmdda bızzat hazır bulunmanız veya kendınızı temsıle yetkıb bır
vekıl gondermemz, gondermedığınız takdırde hakkınızdakı davarun
voklugunuzda vurutuleceğı hususu ılanen tebhğ yenne geçmek uzere
ılan olunur
NOT Davalı Huseyın Azak Haydar oğlu, Tunceb ılı Mazgırt ılçesı
Örs koyu nufusuna kayıtb
KARS KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo 1991 983
Davaa Hazıne vekılı aşağıda kımlığı yazıh davalılar aleyhıne açmış
olduğu tespıtın ıptab ve tescıl davasının yapılan yargılaması sonunda
Ddvarun reddıne karar venlmış, venlen karan davacı Hanne vekıb
317 1992 tdnhlı dılekçesı ıle temyız etmıştır
Kdrar ve temyız dılekçesı davalılara tebbğ edılemedığınden ılanen
teblıgıne ılan tanhmden ıtıbaren temyız talebınız var ıse 15 gun ıçınde
mahkememıze bıldırmenız ılan olunur
Kımlığı
İbrdhım Gullu- Güllu Güllû
MdhpupGuIlu Hacer Gullu
Basın 49594
CEYHAN 2. KADASTRO
MAHKEMESİ'NDEN İLANEN DAVETİYE
1980/2257
1986/184
Ceyhan ın Üçdutyeşılova Köyu'ne aıt M Hazraesı tarafından Ah-
met Bor mırasçılan aleyhıne kadastro tespıtıne ıtıraz davasının sonun-
da davalılann adreslen tespıt edılemedığınden adlanna ılanen daveü
ye yapılmış ve dosya Yargıtay a gondenlmış dosya Yargıtay 17 Huk
Da Başk 20 4 1992 gun ve 992 3490-3637 E K sayılı ılamı ıle ONAN-
MASINA karar venbnısse de bu kez Hazıne vekıb 9 6 1992 günlû dı
lekçe ıle TASHİHt KARAR yoluna başvurmuş olmakla
Mahkememızce adreslen tespıt edılemeyen Ahmet Bor mırasçılan
Zeybfer Zeynep, Beytullah-Ahmet ve kendı adına asaleten ve çocukla-
n Ibrahım-Ismaıl-Havva Bor a velayeten Eşe Bor adına ılanen tebbgat
yapıbnasına karar venbnış olmakla
M Hazınesı ne aıt Üçdutyeşılova Köyü, 384 no lu parseb hakkında
mahkememıze venlen 9 6 1992 tanhlı TASHİHİ KARAR DİLEK-
ÇESİ (eblıgat yenne kaım olmak üzere 7201 sayıb kanun uyannca ıla-
nen tebhğ olunur 28 7 1992
Basın 49599
KARS KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo 1991 618
Davacı Hazme vekıb aşağıda kımlığı yazılı davalılar aleyhıne açmış
olduğu tespıtın ıptalı ve tesal davasının yapılan yargılaması sonunda
Davanın reddıne karar venbnış venlen karan davaa Hazıne vekıb
317 1992 tanhlı dılekçesı ıle temyız etmıştır
Karar ve temyız dılekçesı davalılara tebhğ edılemedığınden ılanen
teblıgıne ılan tanhmden ıtıbaren temyız talebınız var ıse 15 gûn ıçınde
mahkememıze bıldırmenız ılan olunur
KİMLİGİ Kemal Inık Basın 49593
HEPIn Çözüm PaketL.
Teror eylemlerı -savaş gıbı- bır sıyasetın sılah zoruy-
la yurutulmesıdır
Ancak arada çok onemlı bır aynm da var Çağımızda
savaş, devletler hukuku kapsamına gırer Savaş ya-
saklanıyor, ama, belırlı durumlarda meşru sayılıyor
Teror, devletler hukuku dışındadır
Yıne de bu ayrım, terorun ıçerığınde sıyaset amacı-
nın yattığı gerçeğını değıştırmez
Savaşta olduğu gıbı terorun de degışık turlerıne rast-
lanır Devlet teröru, bıreysel teror, orgütlu teror, dev-
rımcı teror, karşı devrımcı teror, dınsel teror, faşıst
teror vb Çağımızda -nereden gelırse gelsın- teröre
karşı çıkmak evrense! bır kurala donuştu, çunku terör,
kor ve kanlı bır polıtıka bıçımıdır, hem ıç hukukun, hem
devletler hukukunun dışında kalır
•
Son gunlerde ulkemızde teror dalgası yıne tırmandı
Çeyrek yuzyıldan berı kımı zaman yukselerek, kımı
zaman azalarak, kesıntısız suregelen şıddet eylemle-
rıyle bırlıkte yaşamaya alıştık mı' Türkıye'nın teror ve
enflasyonu yazgı dıye benımsemesı olanağı var mı'
Hayır
Bır toplumda, uzun surelı enflasyon ve sureklı terör,
yıkım anlamına gelır HEP Genel Başkanı Ferıdun Ya-
zar, son gunlerde yaşanan teror olaylarına ılışkın bır
basın toplantısı yaptı Sayın Yazar'ın açıklamalarında
vurguladığı noktalar ozetle şoyle
'- Guneydoğu'da 15 ağustos gunu meydana gelen
olaylar sırasında 10 kışı devlet guçlennın açtığı ateş
sonucu, 3 kışı de kımlığı belırlenemeyen kışılenn bas-
kını sırasında olduruldu Sıvıl, savunmasız ınsanlar
gosterı yapsalar dahı devlet guçlerı tarafından ateş
açılması katlıamdır Bu bahane ıle partı yonetıcılerımı-
zın gozaltına alınmalarıyla demokratık yolların tıkan-
ması, antıdemokratık yolun tek duşunce olduğu yerleş-
tırılmeye çalışılıyor "
Verılen bılgıye gore HEP, Meclıs'e bır demokratık
çozum paketı sunacaktır
Sayın Yazar eklıyor
"- Izmır Kadıfekale'de Kurtlere baskı uygulanıyor.
Bu baskılar surerse ıç kavgaya donuşur "
HEP Genel Başkanı nın basın toplantısını yaptığı
gun, PKK saldınsıyla sekız er şehıt edıldı Ulkenın her
yanında kanlı teror olayları yaşandı izmır'de yapılan
bır duğunde, Kurt bayrağı asıldı" ıhbarı uzenne 12 kı-
şı gozaltına alındı
Pekı, bu sorun nasıl çozumlenecek'
Bır kez devlet -sıyasal ıktıdar değıl- sorunu çözmek-
te geç kalıyor
Terorun ortadan kalkması ıçın, yasakların ortadan
kaldırılması, Kurt kımlığının ve kulturunun dışavuru-
munu sağlayacak butun ozgurluklerın sağlanması ge-
rekır Eğer izmır'dekı yurttaşın paşa gonlu çekmışse,
duğununde ıster Amerıkan bayrağı, ıster Yunan bayra-
ğı, ıster Kurt bayrağını duvarına assın Bır ıhbar uzen-
ne duğun dernek yenne polıs baskını hoş bır şey mı'
Şıddet eylemıne başvurmadıkça butun anlatım bıçım-
lerıne yollar açılmalıdır Kurtlerın partılerıyle, duğun-
lerıyle derneklerıyle ozgurce yaşamaları gerekır
Çağdaş demokrasının eksıksız benımsenmesınden
sonra neyın ne olduğu ortaya çıkabılır Kurt, televızyo-
nunu kursun, gazetesını çıkarsın, dergısı toplatılma-
sın>
Anadolu'da, butun etnık topluluklara, bır arada öz-
gürce yaşama olanakları verılmelıdır
•
Sonra'
Sonrası sonra duşunulur
Çunku tam demokrasıde, terorun hıçbır savunma ge-
rekçesı kalmaz Teror bır sıyasetı ıçerır Eğer bu sıya-
set, parlamentoda kursuye sahıp olursa, enı ve boyuy-
la ortaya çıkar, karanlıkta kurşun sıkmak donemı aşılır
Ne var kı sankı gorunmez bır el, Anadolu'da etnık bır
kavganın kanlı tohumlarını ekıyor Kadıfekale'de Turk-
Kurt gergınlığı ne demek' Yarın obur gün Turk şoven-
lerı heyheylendığı zaman ne olacak'
NadirNadryi
uğurlarken
Bu kıtap, Başyazarımız Nadır Nadı'mn ölüm haberuun Cumhu-
nyet gazetesınde verüışmden baslayarak O'nu son yolculuğuna u|ur-
larken tanh sırasıyla her gun cıkan yazılar, yurtıçınden ve dışından
gelen teiefon, telgraf mesajları, başsağlığı dıleklen, röportajlar, ga-
zete ve dergılerde çıkan yazılarla ardından yapılan değerlendırme-
lerden oluşmuştur
20 000 hra (KDV ıçınde)
ödeme*<9Önderilmez.
ÇNÖIAŞ YAYMUUtl Tlrtoejjı eal. IM1, CUMl|li ttTMMl
BAŞSAGLIGI
Istanbul Erkek Lısesı Dın Kultur Ahlak Bılgısı
oğretmenı, değerlı eğıtımcı
HAYRİ BİLECEK'i
kaybetmenın uzuntusu ıçmdeyız Merhuma Tann'dan
rahmet, kederlı aılesıne başsağlığı dılerız
İstanbul Erkek Liseliler Eğitim Vakfı, İstanbul
Erkek Lisesi oğretmenleri, İstanbul Erkek
Liseliler Mezunlar Derneği, İstanbul Erkek Lisesi
Okul Aile Birliği, İstanbul Erkek Lisesi Koruma
Derneği.
"Irfan kızıma mektup,
—Ikı dızının ustüne duşmuşsun kızım
Yüreğın avuçlanmın ıçındedır
ve ona korkuyla eğılen başın
kocaman ve karanlık bır çıçek bıçımındedır..."
Nâzım'dan, Fatma Irfan Serhan'a...
Oğretmen, Gazeteci, Yazar
FATMA İRFAN SERHAN'ı
kaybettık Tüm dostlarına başsağhğı dılerız
SERHAJN AİLESİ