Katalog

Cumhuriyet: Sahibi: Cumhuriyet Matbaacıhk ve Gazelecılik Turk Anonım Şirketi adına Bcrin N»di tstanbul Haberleri: Şenay Kalkaa, Dış Haberler: Ergaa B«ki, Iş-Ekonomi: Şakran Ketcnci, Yurt Basan ve Yayaıu Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. Türkocagı Cad. Genel Yayın Yönetmeni: Özgen Acar • Genel Yayın Koordinatörü: Hikmel Çetinkaya Haberlerı: Mehmet Saraf, Kültür: CeUI Üsler, Makaleler: Sami Karaören, Spor: Abdelkadir 39/41 Cağalojlu 34334 Ist. PK: 246 lstanbul. Tel: 512 05 05 (20 hat), Telex: Yazı Işleri Mudürleri: Fusun Özbilgen (Sorumlu), Celml Başlutgıç (Haber) • Görsel Yocelraan, Duzeltme: Abdullah Yana • Muessese Mudür V.: Erol Erkut • Koordınatör: Yönetmen: Ali Acar • Duzenleme: Musufa Saglamer • Ankara Temsilcısr Cuneyt Ahmel Korulsan • Muhasebe Bulent Ytntr • Idare: Hustyin Gurer • Işletmc: Önder Çelik • Arcayurck, Haber Mıidürıerı: MusUfa Balbay, Işık Kansu, Izmır Temsilci V.: Scrdar Kızık, Bıigı-lşlem: Nail İnal Bılgısayar Sistem: Maravet Çiler • Personel: Sevgi BostaiKioftlıı Adana Temsılcısı: Ceün Yi£eno£lıı • Reklatn: Reiıa Işıtman • Dış llişkıier: Hulya Akyol 22246, Fax- (1) 526 60 72 • Burolar Ankara: Z. Gökalp Blv. Inkılap S. No: 19/4, Tel: 433 11 41-47, Telex: 42344, Fax: (4) 433 05 65 • Izuün H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3, Tel: 83 12 30, Telet: 52359, Fax: (51) 89 53 60 • Adaaa: lnönü Cd 119 S. No: 1 Kat 1, Tel: 19 37 52 (4 hat), Telex: 62155, Fax: (71) 19 25 78 TAKVİM: 10AĞUSTOS 1992 lmsak:4.21 Güneş:6 01 Öğle 13.14 Ikindi: 17.06 Akşam:20.17 Yatsı: 21.50 Troya Festivali • ÇANAKKALE(AA)- Çanakkale 29. Troya Festivali yann başlıyor. Çanakkale Belediye Başkanı Ismail Özay, bu yılki Troya Festivali'nde etkınlikleri kenün tüm sokaklanna taşıyacaklannı beli.rterek festivali halkın yaşadığı yerlerde sürdüreceklerini söyledi. Feslıval boyunca Filistin ve Bulgaristan Halk Danslan ekipleri kent içinde göstenler sunacak. Amatör ve profesyonel gruplann fotoğraf, resım, heykel sergileri açılacak, Hürriyet ve Yeniasır gazeteleri çocuk kulüplerinın programlannın yanı sıra Uyatro oyunlan da sergilenecek. Penguenlerin mutluluğu • ATİNA(AA)- Sinemalarda gösterime ginşinden bu yana topladığı hasılat ile sinema tanhinin en çok gelir getiren filmi unvanına aday görünen Batman'ın Dönüşü'nde dikkatler Batman (Michael Keaton) ve aab düşmanlan kedi kız (Michelle PfeifTer) ile penguen (Danny de Vito) üzerine yoğunlaşırken fılnıin gerçek penguenleri seslen çıkmadığından olsa gerek ikina planda kaldılar. Oysa penguenler fılmin çekimi sırasındakı kaprislen ile yönetmene ve fılme emeği geçenlere soğuk terler döktürdüler. Filmde rol alan 12 penguenının sahibi Richard Hıll, sevgili yavrulannınfilmderol almalan için hayvanlannın strese girmelenne neden olacak hiçbır davranışta bulunulmaması ve sürekli veteriner gözetiminde kalmalannın da dahil olduğu oldukça uzun bır şartlar listesi hazırladı. Bisiklet yarışması • ÇAN(AA)- Çanakkale'nin Çan ilçesinde, geleneksel Çan Belediyesi 2. Bisiklet Yanşması yapılacak. Çan 4. Kültür ve Sanat Günleri kapsamında düzenlenen bisiklet yanşması, l-3eylüllarihleri arasında yapılacak. Çok sayıda ünlü pedalın katılması beklenen yanşma, Çan-Biga karayolu üzerinde 30 kilometrelik gidiş-dönüşlü parkurda yapılacak. Yanşmada dereceye gjrenlere çeşıtlı ödüller verilecek. Sınavla gözlükçü • ANKARA (tÜHA)- Gözlükçü ticarethanelerinde en az 4 yıl çalışüğını, SSK, Bağ-Kur ve vergi kaydı gjbi resmi belgeyle ispat edenlere "gözlütçü unvaru" ve "meslek belgesı" venlerek yetki kazandınlacağı bildirildı. Sağhk BakanlığYndan yapılan açıklamaya göre 18 yaşını bitirmiş, en az ortaokul mezunu, gözlükçülüğün gerektirdiği sağlık şartlanna sahipolanTürkiye cumhuriyeti vatandaşı olan gözlük ticarethanelerinde en az4yılçalışanlann 15 Ağustos 1992 tarihine kadar başvurulannı İl Sağlık Müdürlükleri'ne veya Sağlık Bakanlığı, Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü'ne yapmalan gerektiği belirtildi. Ayakkabıda kış modası • İSTANBUL (tÜHA) - 92 kış modelleri fuan 11-13 ağustos tarihleri arasında lstanbul Mecidiyeköy'deki FM Ticaret Merkezi'nde açılacak. Amacı ayakkabı sektöründeki firmalann kış koleksiyonlannı tanıtmak olan fuara 107 kuruluş katılacak. 2500 metre karelik alanda kurulacak fuarda ayakkabı, deri, saraciye, tabaklama ürünleri sergilenecek. Amerikan bilardosu • ANKARA (AA)- Türkıye'de federasyon çausı altında henüz bir spor dah olarak kabul edilmeyen bilardoya, özellilde üniversite gençliğj Amerikan bilardosu ile büyük ilgi gösteriyor. Türkiye'de Bilardo Federasyonu olmadığı için Dünya Bbilardocular Federasyonu'nun dûzenlediği hiçbir turnuvaya katılamayan Türk bilardoculan, 1992yılı sonuna kadar federasyon kurulamaması halinde, Dünya Bilardocular Derneği'nin dûzenlediği yanşmalara da katılamayacaklar. Sokak falcılanna uzanan avuçlar giderek azaldı. Bakla ve su falına bakacak 'bacılar' artık bulunmuyor Sîz lıâlâ müjde böceği mi uçııruyorsunıız? ÜMtT OTAN İZMİR - Umutlar kah- ve "telve"sinden telefon tellenne kaydı. Sokak falcılanna uzanan eller gün geçtikçe azalıyor. Ga- zetede falınızı okuyup yan sütundaki 900"le başlayan numarayı çevıriyorsunuz. Sonra falınıza göre ayağınızı "denk" ahyorsu- nuz... Kordon'un "falcı bacı- lan" artık ortalıkta görün- müyorlar. Akşam üzerleri hâlâ pes etmeyen ve kendi- lerine uzanacak avuçlan bıkmadan bekleyen falcı kadınlara yıne de rastla- mak olası. Daha çok gün batımını seyre dalan genç çiftlere yanaşıyorlar. Sanldıklan elı bırakmı- yorlar. Müşteri razı olu- yor ve pazarlık başlıyor. Bazen "tele fal"ın bir da- kikalık ücretine yakın bir paraya, yani 5 bin liraya bile razı olabiliyorlar. Onlarla öyle "bedava- ya" konuşma olanagı yok. Yaşı 50 gibi gösteriyor. Işlerin "kesat" olduğun- dan yakınıyor ama "te. î fal"dan bıhaber... "Ban.. lannl ^a'Syım'^sana V bü- § i m < l i l e r d e umutlar telefon teUerinde. Falunız da 'tellendi'. Türk kahvesi neskafeye çark eftiğinden bu yana kahve falına bakılmaz oldu. (Fotoğraf: ÜMİT OTAN) tün hayatını söyieyeyim" latıyor. Tabii hepsine bol para görii- Türk kahvesi, "Neskafe"ye çark etti- necek ki fazla para versınler '" ğınden ben telve de kalmadı. Bakla. hâlâ müjde böceğini uçuran- ıskambıl. kürek kemığı. ayna, su falına bakacak "bacılan" bu'lmak ne mümkün. Televizyonlarda boy gös- teren, gazetelerde bolca reklamlan çıkan "medyumlar" da ateş pahası. diyor. Omür çızgısı, sağlık ve aşk üçle- mınde odaklanıyor tüm anlattıklan. Sohbet koyulaşıyor ve anlatıyor: "İnsanlan zaten zor raa ediyoruz. Bir de onlpra kötü şeyler, söylemek ol- maz. Adamı döverler. Gençlere aşkla ilgıli, yaşlılara ömürle ilgili şeyler an- Siz hâlâ müjde böceğini uçuran- lardan mı yoksa nıyet kuyusundan "medet" umanlardan mısınız? Yok- sa kahve fincanının dibinde oluşan tortular mı sizı etkiliyor? Evierde Şimdilerde umutlar telefon telle- rinde. Gazetelerin büyük çoğunlu- ğunda "fabnız", "burcunuz" her sa- bah size geleceğınizı "anlatıyor." Dört beş satırlık yazılar sıze yetmi- yor. Hemen falınızın yanındaki 900'- lü numarayı çeviriyorsunuz. Daki- kası 5 bin 833 liradan ortalama 4-5 dakikalık falınız 20-25 bin liraya patlıyor ama olsun, güne. "neler ola- bıleceğini bilerek" başlamanın "ra- hatlığmı" yaşıyorsunuz... Fal bir yorum tekniği. Prof. Pertev Nailı Boratav'ın "Türk Folklo ı" yapıtında fal, "Özel tek- nıkleri, gereçleri ve uz- manlan olan yorumlama bilgisı" olarak tanımlanı yor. Türkiye'deki bilinen fal çeşıtleri de şöyle sıra- lanıyor: •Suya bakma: Bakıa, bir kaba konmuş suda oluşan şekillere göre gele- ceğinizi söyler. Bu yönte- mı kullanan bakıcılara cındar veya cıncı denir. Nıyet kuyusu da aynı fal tekniğinin bir çeşididir. • Aynaya bakma: Cin- dar çağırdığı cınlere, ayna- da ıstediği kışilen ve olay- lan yansıtmasını buyurur. • Kürek kemiği: Kürek kemığı bellı yöntemlerle koyundan çıkanlarak ateşte kızdınlır ve üzerin- de behren şekillerden ba- kıcı yorumlannı yapar. Bu tekniğin hayvanalıkla uğ- raşan Orta Asya Türk ka- vimlerinde yaygın olduğu söylenir. • Kahve falı: Falına baktırmak isteyen kişi kahvesini içtikten sonra fıncanı ters çevirip soğu- masını bekler. Fincanın dibinde telvenin oluştur- duğu şekilleri yorumlar. • Bakla falı: Çoğunluk- la Çıngene kadınlann uz- manlığında bir teknik. 41 tane kuru baklanın arasına bir kömür ya da şeker parçası kanştınlır. Bakla- lann diğer nesnelerle uzaklık ve yakınlığına göre yorum yapılır. • İskambil falı: Bakıa kâğıtlan kanştırdıktan sonra belli yöntemlerle dizer. Yok olmaktan kurtanlması için çeşitli deneyler, analizler ve izinler gerekiyor Taıüıi Saat Knlesrııiıı sahibi kiııı? • Tarihi Saat Kulesi'nin yok olmaktan kurtanl- ması için temizlik işleri- nin tamamlanması, rölö- velerinin çıkanlması, res- torasyon projelerine baş- lanması gerekiyor HÜSEYİN ERCİYAS İZMİR - Kentin simgesi durumun- daki tarihi Saat Kulesi, tam 91 yıldır dimdik ayakta duruyor. Yüz yıla yak- laşan bir zaman dilimine tanıklık eden Saat Kulesi'nin "yaşlandığı" belirtili- yor. Yüzünde yer yer kınklar, çatlak- lar oluşan Saat Kulesi'nin temizlen- mesi, onu ayakta tutacak konstrüktif sağlamlaştırmanın yapılması ve resto- re edilmesi gerektiği dile getiriliyor. Konak Alanı Saat Kulesi, 1901 yılında, tahta cıkışının 25. yıldönümünde Sultan Abdülhamit'in buynığuyla bir Alman mimara yaptınlmış. Saat Kulesi, zarif görünümüyle 91 yıldan bu yana Ko- nak Alanı'nı süslüyor. Saat Kulesi'ne iki yanındaki palmi- yeler ve tarihi Yalı Camisi eşlik edi- yor. Yalı Camisi, Konak Alanı'nın en eskisi. 1756 yılında medrese olarak inşa edilen yapı, 1854 yılında Mehmet Paşa'nın kızı Ayşe Hanım tarafından camıye çevrilmiş. Sekizgen planlı, üstü kubbeli küçük bir mescit biçi- mindeki caminin duvarlan taş ^e tuğ- la kanşımından yapılmış. Kesme taş- tan tek şerefeli minaresi bulunan Yalı Camisi, 1920 yılında Vali Rahmı Bey tarafından onanlmış. 236 yıllık tarihi Yalı Camisi, Saat Kulesi'nin yapımına, gördüğü resto- rasyonlara, 1974 yılındaki depremde meydana gelen hasara, onanlmasına tanıklık etmiş. Konak Alanf nda yok olan San Kışla ve Adliye'nin dışında eskiyı, geçmişi canlandıracak bir Yab Camisi, bir de Saat Kulesi kalmış. Büyükşehir Belediyesi, Konak Alanı'nda köklü ve yeni düzenlemeler yapmaya yönelirken alanla bütünle- şen en eski yapılan; Saat Kulesi ve Yah Camısi'ni de ele alıyor. İzmir Ar- Saat Kulesi çeşitli dep- remler ve oturmalar sonucu sağ- lamlığını büyük oran- da kaybet- miş. keolojı Müzesi uzmanlanndan arkeolog Suzan Özyığit, tarihi Saat Kulesi'nin mut- laka temizlenmesı ve ardından konstrük- tif sağlamlaştırmayla restore edilmesi ge- rektiğini söylüyor. Özyiğit, yapı üzerinde- ki incelemeleri sonucu elde edilen bulgu- lan şö>leaçıkhyor: "Tarihi Saat Kulesi. çeşitli depremler ve oturmalar sonucu sağlamhğını büvük oranda kaybetmiş. Zemin katta şadırvan- larda ve kubbelerinde. ıkincı katta kule>ı saran sütunlu balkon kısmında bozul- malar olmuş. Sekizgen ana kulenın nişli kısmıyla saat kadranının hemen altındaki kısımda çatlama ve aynlma- lar oluşmuş. Tüm süsleme ve taş işle- meleri çeşitli etkenler sonucu bozul- malara uğramış." Saat Kulesi'nin değişik dönemlerde onanmlar gördüğünü belirten Suzan Özyığit, burada kullanılan malzeme- lerdeki tuzlann zamanla yüzeye çıka- rak taş yüzeyde kabuklanma; erime ve çatlaklar oluşturduğunu söylüyor. Özyiğit, tarihi kulede yüksek mimar- restoratör Ercüment Kuyumcu ile be- lirledikleri diğer olumsuz bulgulan sı- ralarken şöyle diyor: Görsel ve yapısal bozulmalar "Yoğun trafık akışına yakın olan yapı, egzoz gazlan ve bunlann oluş- turduğu asit yağmurlanndan etkilen- miş. Böylelikle yüzeyde bozulmalar hızlanmış. Denizden gelen tuzlu su buharlan mermeryüzeylerde aşınma- lara neden olmuş. Insanlann yoğun il- gisi sonucu şadırvan, fıskiye ve mus- luklarda bozulma, kınlmalara yol açmış. Elektrik ve su tesisatı uygula- malannda yapıya duyarhlık göste- rilmemiş, yoğun görsel ve yapısal bo- zulmalara neden olunmuş." İzmir Arkeoloji Müzesi uzmanı ar- keolog Suzan Özyiğit, tarihi Saat Ku- lesi'nin "yaşamının sürmesi için" ön- celikle yapıyı ayakta tutacak konst- rüktif sağlamlaştırma tekniğinin geliş- tirilmesi gerektiğini söylüyor. Özyiğit, "Önce bilimsel yöntemlerle temizlik yapılmalı, böylelikle yapının ne kadar restorasyon gerektirdiği ortaya çıkmalı. Ondan sonra da mutlaka res- torasyon gerçekleştirilmeli" diyor. Yapılması gerekerüer Tanhi Saat Kulesi'nin yok olmak- tan kurtanlması için temizlik işlemi- nin tamamlanması, rölövelennın çı- kanlması. restorasyon projelenne başlanması. çeşitli deneyler, analizler. izinler gerektiği beiirtiliyor. Ama her şeyden önce elbette halkın malı olan tarihi yapının sahibinin bilinmesi ge- rekiyor. Tarihi Saat Kulesi'nin sahibi kim? Vakıflar mı? Belediye mi? Müze mi? Kültür Bakanhgı mı? Belırsiz, bi- linmiyor... 1967 yılında başlayan kazılarda antik kentin önemli bir bölümü ortaya çıkmış StıatoııikeiaAI Eskihisarlılarkorudu ÖZCAN ÖZGÜR MUĞLA - Kazı çalışmalannın sür- dürüldüğü antik Stratonikeia kentinde, arkeologlar bu yıl Gymnasion'un bir bölümünü ortaya çıkardılar. Kazı çalış- malannı sürdüren arkeologlar. "Belki de bölgenin en büyük Gymnasion'unu bulduk" diyorlar. Ancak bu savı is- patlayabilmeleri için kazı yapmalan ge- rekiyor. İstimlak yapılmadığı için Gy- mnasion ortaya çıkanlamıyor. Stratonikeia yüzyıllar boyu savaşlar, depremler gördü. Yandı, yıkıldı, yenı- den yapıldı. Gün geldi üzerinde Eskihi- sar Köyü yükseldi. Eskihisarlılar Stra- tonikeia'yı korudular. Depremı yaşadı- lar. Sonra Yatağan Termık Santralf nı. Antik Stratonikeia kenti ve Eskihisar köyii Yatağan Termik Santralı için ge- rekli linyit kömürü havzasının ortasın- da kaldı. Kömürü çıkaran dev maki- • Antik kentte bölgenin en büyük Gymnasion'u bulundu, ancak istimlak yapılamadığı için tümüyle ortaya çıkanlamıyor. neler havzayı derin bir çukura dönüş- türdü. Santral doymak bılmıyordu. Es- kihisarhlardan evleri boşaltmalan isten- di. Köylüler çaresiz yüz yıllık yurtlannı terk edip yeni Eskihisar"ı eskisinden 5 kilometre ötede Yatağan-Milas kara- yolunun üzerinde kurdular. Köylüler için sorun, kendılerine istimlak bedelle- rinin ödenmesi dışında bitmişti. Ama Stratonikeia için hâlâ sürüyordu. Her gün patlatılan yüzlerce kılo dınamıt sıvıl mimarlık ömeği Eskıhısar Evlen ve an- tik Stratonikeia'nın zamana meydan okuyan kalıntılannı sarsmaya başladı Kamuoyunda yükselen tepkıler. ger- çekleştirilen eylemler, kent dıbınden kö- mür alımını durdurdu. Kömür çıkart- mak için açılan çukurlar doldurulmaya başlandı. Bu kez yeni bir tehlikeyle karşı karşıya kaldı Stratonikeia. Sorunu, antik kentte Prof. Dr. Yusuf Boysal ile birhkte kazı çahşmalannı sürdüren Doç. Dr. Ender Vannlıoğlu şöyle anlatıyor: "İlk anda çukurlann doldurulmasını olumlu bulduk. Ama bu yıl ışın rengi değişti. Doldurduklan alanı yükseltmeye başladılar. Kentin güneyi dağla çevrili. Geri kalan kısım da şımdı yükseliyor. Kent giderek çukurda kalıyor. Burayı yağmur sulan ve sulann taşıyacağı topraklar dolduracak. Çalış- mayı durdurun diyoruz, dinleyen yok." Stratonıkeıa'da 1967 yılında başlayan kazılarla kentin önemli bölümleri orta- ya çıkmış. Kentin kapısı ve meclisi tü- müyle gün ışığına kavuşmuş. Bu yıl yapılan kazılarda da önemli gelişmeler olmuş. Geçen yıl Yatağanlı çevreci gençlenn çabalan sonucu üzerindeki fundalıklann temizlenmesiyle kendinı gösteren tiyatronun sahnesınde kazı yapılmış. Doç. Dr. Vannlıoğlu kazı çalış- malannı anlatırken şöyle diyor: "Baş- langıçta Gymnasiumu küçük bir yapı sanıyorduk. 100 metre genişlığınde Pa- laistre ortaya çıkınca merakla yüze> araştırmasını yaptık. Belki de bölgenin en büyük Gymnasıon'unu bulduk." Doç. Dr. Vannhoğlu, istimlak yapıl- mamasından yakınıyor. "Gymnasion- un 100 metreye 300 metre olduğunu kanıtlayabilmemiz için kazı yapmamız gerekiyor. Bunun için de istimlak gerek- li. İlgili yerlere başvuruyoruz, ödenek yok karşılığmı veriyorlar" diyor. Stockholm Su Festivali 2.kez yapüıyor Kuzey'inVenedik'i GÜRHAN UÇKA-N ra, gece geç saatlere dek sokak- ta kalmak için bahane bulun- muş olacak. Geçici, açıkhava restoranlanna, geçen yıl bu festival ilk kez yapılana dek STOCKHOLM - Kent bekliyor... Kanallanyla, , , . parklanyla, köprüleriyle, ge- İsveç'te benzeri görülmemiş mılenyle. sörfçüleriyle, opti- bır "anti-bürokratiklikle" içki satma izni verileceği için halk,mistçileriyle, kanoculanyla, yüzücüleriyle bu su kentı bek- liyor... Turistleriyle, ağzı bur- nu dondurmalı çocuklanyla, fıno köpekleriyle, beyaz şap- kalı teyzelenyle, çöp kutula- nndan depozitosu olan bira kutusu ve gazoz şişesi topla- yan emekli amcalanyla, 09. 30'da Tekel açılmadan önce ellenndeki şüpheli çantalarla kuyruk oluşturan erkencile- nyle bekliyor Kuzey'in Vene- dik'i... Turistlenyle, daraak şortlar ve mini- restoranlann önünde kuyruk oluşturmaktan kurtulacak. Yarunda yiyecek ısmarla- madığı için bir şişe birayı, "Yalnızca bir bira lütfen, olur mu acaba?" diye bedava ister- miş gibi sıkılarak söylemek zo- runda kalmayacak. Festivalde Avrupalı gibi yaşanacak! Bu yılın festival programı, il- kinden çok daha zengin. Ge- çen yıl büyük ilgi toplayan ha- vai fışek gösterilerine bu yıl da devam edile- vınlayıp geçen bisikletli ka- dınlanyla. sa- bırsız oto sürü- cüleriyle ve gök- cik eteklerle FeStlVal, geçen yil cek. Her türlü Guinness Rekor Kitabı'na giren iiahiann- dünyanın en uzun dan festıvaun su , J . r . kısmmı yeryü- kerevıt sofrasıyla başlayacak, karnavalla sona erecek. su sporu yanş- ması ve göste- risi de var. Buna karşılık, "Florida Kö- pekbalığı Gös- terisi" yeni. zündeki bölü- müyle baş başa bırakmalannı, yukandan da bir şeyler gön- dererek işleri bozmamalannı dileyen orga- nizatörleriyle bekliyor Stock- holm: 2. kez yapılacak olan, Stockholm Su Festivali'ni... Kentin göbeği, 7-16 ağustos arası trafığe kapanıyor, oto trafiğine. Yayalar devrabyor kentin Opera-Saray-Parla- mento üçgenini içeren bu küçük adacığı. Aynca birçok parkı ve köprüyü de. Şimdi ar- tık burası bir Akdeniz kenti gibi olacak. Halk geceleri dı- şan çıkıp birlikte eğlenmeye başlayacak. TV koltuklan boş kalacak. Gece metrolan, artık sarhoşlann ve bir avuç haşin gencin tekelinden çıkacak. Bay Svensson, son eşi ve bin ondan. biri öncekınden olan ıki çocuğuyla kentte gece turu atacak. 14 yaşındaki çocukla- pekbalıklan, • dünyanın en büyük denizsu- yu akvaryu- munda yunus gibi gösteri ya- pacak! İsveçliler aynca yaşam- îannda ilk kez, açıkhava sine- masına gidebilecekler. Ra- lambshov Parkı'nda yapılan dev sahnedeki filmlerin sesi, iz- leyicilerin oldukça ucuz bir üc- retle edinecekleri cep radyosu- nun. FM kanalından yayımla- nacak. Stockholm Su Festivali'nde çocuklar ve yetişkinler için bir- çok tiyatro ve opera izleme olanagı var. Aynca dansa da fazlaca yer veriliyor. David Bovvıe'nin koregrafı Edvvard Lock yönetimindeki La La Human Steps topluluğu me- rakla bekleniyor. Bu arada klasik müzıkkallerinden Jesus Christ Superstar yeni bir uyar- lamayla açıkhava sahnesinde izlenebilecek.