Katalog

Cumhuriyeti Sahibi: Cumhuriyet Maıbaacıhk ve Gazetecilik Turk Anonim Şırketı adına Berin N«H Istanbul Haberleri: Şcnay Kalkın, D15 Haberler: Ergun Balcı, tş-Ekonomi: Şöknn Ketend, Yun Basan ve Yayaıv Cumhuriyet Matbaacüık ve Gazetecilik T.A.Ş. Türkocagı Cad. ~ Genel Yayın Yonetmenı. Özgen Aaır • Genel*Yayın Koordınatoru: Hikmel Çeıiakay» Haberleri: Mehmet Sarac, Kültür: Cetal Üsler, Makalebr: Sami Karaoren, Spor: Abdülkadlr 39/41 Cağaloğlu 34334 Ist. PK: 246 İstanbul. Tel: 512 05 05 (20 hat), Telex: Yazı Işlerı Mudurlerı. Fusun Özbilgen (Sorumlu), Cetal Başlangıç (Haber) • Görsel Yiıeelmaıı, Düzeltme: AbdnDah Y«aa • Müessese Müdür V.: EroJ Erkut • Koordınatör: Yöneımen: Ali Aaır • Duzenleme Mustafa Sajlamer • Ankara Temsılcısı: Cuneyt Ahme< KonıUan • Muhasebe Boleni Yentr • ldare. Höseyin G*rer • tşletme: Önder Çelik • Arcayurtk. Haber Mudurlerı: Muslafı Balbaj. lsık Kaosu, izmır Temsılcı V.. Serdar Kmk, BUgı-lşlem: N«il Inal Bılgısayar Sıstem: Mumyet ÇUer • Personel: Sevgi BosUacıoJtla Adana Temsılcısı: Çetin Yüenoftlu • Reklam: Reha Işıtman • Dıs tlışkiler: Hıüy» Akyol 22246, Fax. (1) 526 60 72 • Bümlar Aokara: Z. Gökalp Blv. Inkılap S. No: 19/4, Tel: 433 11 41-47, Telex: 42344, Fax: (4) 433 05 65 • tzmir. H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3, Tel: 83 12 30, Telex: 52359, Fax: (51) 89 53 60 • Adana: Inönü Cd. 119 S. No: 1 Kat 1, Tel: 19 37 52 (4 hat), Telex: 62155, Fax: (71) 19 25 78 TAKVİM 9TEMMUZ 1992 fmsak- 3.36 Güneş: 5.33 öğle: 13.14 flcindi: 17.13 20.45 Yatsı: 22.33 Ayılara kredi bulundu •ANKARA (AA)-Turizm Bakanhğı, burunlanna halka takılarak sokaklarda oynatılan ayılann sahiplerinden satın alınarak, doğal ortama sahnması için hazırladığı proje için dış kredi buldu. Merkezi İngjltere'de bulunan "Dünya Hayvanlannı Koruma Vakfı" ilc Turizm ve Orman Bakanhklan arasında, sokaklarda oynatılan yaklaşık 300 ayının korunmasına yönelik bir ön protokol imzalandı. 300 ayının toplanıp sahiplerine tazminat ödendikten sonra bir süre doğal yaşama alıştınlarakormanlara salıverilmesini kapsayan projeye kredi desteği sağlayacak ön protokol, geçen günlerde, tstanbul'da Turizm Bakanlığı Müsteşan Korel Göymen, vakıf yetkilileri ve Orman Bakanlığı Milli Parklar Genel Müdürü Hayri Berk arasında imzalandı. Türk hekimlerin başarısı • İSTANBUL(AA)-Türk hekimleri, "Göğüs Deformitesi" ve "Polland" hastalığı bulunan 8 yaşındaki bir kız çocuğunun göğsûnü yeniden yapılandırmayı başardılar. Türk-Amerikan İşadamlan DerneğYnce (TABA) yapılan açıklamaya göre 8 yaşındaki Gaziantepli Eda Komar'ın göğüs yapısındaki bozukluk, TABA'nın girişimi ve tstanbul'daki Amerikan Hastanesi'nin katkılanyla bugün gerçekleştirilen cerrahi müdahale sonucunda giderildi. Muammer Aksoy Kordonu • GEMLİK (AA)- Bursa'nın Gemlik ilçesinde yapımı tamamlanan Prof. Muammer Aksoy Kordonu, törenle hizmete açıldı. Yapımına 1988 yılında başlanan kordonun açılış töreninde konuşan Gemlik Belediye Başkanı Nezih Dimilli. kordonun inşaatı sırasjnda sadece işçiliğe para ödediklerinı. bunun da belediyeye 250 milyon liraya mal olduğunu söyledi. Kordonun yapımında özellikleyeşil alanlann korunmasına dikkat cdildiğini belirten Dimilli, "Mavimizi kaybediyoruz. bari yeşilimızi kaybetmcyelim" dodı. Rembrandfa 8 milyon dolar • LONDRA (AA) - 1633 tarihü bir Rembrandt tablosu, Londra'da yaklaşık 8 milyon dolara satıldı. . Sotheby's salonunda yapılan açıkarttırmada, 1.32x1.02 m. boyutlanndaki "Johannes Uyttenbogaert'in portresi" adlı tablo 4.18 milyon sterline alıcı buldu. Rembrandt'ın bir tablosu, 1986'da rekor fıyata, 13.8 milyon dolara satılmıştı. Sahte kozmetikler • İSTANBUL(AA)- Hanımlann günlük hayatta vazgeçemedikleri kozmetik ürünlerin sahtelerinin, kanserojen madde taşıdığı belirtilerek, üretilen ya da ithaledüenbutür maddelerin piyasaya sunulmadan önce, mutlaka uzmanlar tarafından test edilmesi gerektiği bildırildi. Öte yandan, yaz aylannda yapılan aşın makyajın da ciltte tedavisi çok zor hastalıklara neden olduğu kaydedildi. İnsanlann güzelliği için yılda 10 milyon tavşan kör oluyor Olümüıı üs üHÜRRİYET UYMAZ Ülkemizde vizyona girmeyen ve he- nüz TV'de de gösterilmeyen Brigitte Bardot'nun vakfınca ha- nrlanıruş kaçınlmaması gereken bir film: Karelerinden birinde, çûrümüş bir demir kütlesinden kat kat kırdığı plaka- lan bir kenara koyan bir el, o plakalann yanmış, kurumuş bir hayvan cesedi ol- duğunu gösteriyor. ötekı, yeni bir alev makinesini bir köpeğin gövdesinde deniyor, derisi kabanp alçalarak saniye- de biçım değiştıriyor. Bir başka karede, yan yana oturtulmuş onlarca tavşan, gözlerine parfûm sıkılması için titreşe- rek bekliyor. Ötekısinde, iri bir şempan- ze, başma indirilen sivri uçlu çekice acı bağırtılarla yanıt veriyor. Filrnin ilerle- yen dakikalannda, Sierra Leone gibi Afrika ülkelerindeki doğal ortamlann- dan kaçınlarak, uygar dünyarun cezae- vini andıran kafeslerine hapsedilen şem- panzeler, oyulup tam ûzenne dikenü ka- paklar monte edilmış başlannı gösteri- yor. Peki, minıcik o beyaz şempanzenin göz kapaklan neden dıkilıyor? Bunlann hepsi insanı güzelleştırmek, ömrûnü uzatmak ve yaşamını kolaylaştırmak için. Dûnyada her yıl "insanlar" uğruna şempanzeden tavşana, kobaydan kedi köpeğe kadar 500 milyon hayvan üze- rinde deney yapıhyor. Bunlann 100 mil- yondan fazlası ölüyor, sakat kalabilen- ler de " şansh" sayıhyor. İnsanın "güzel- leşmesi" uğruna kör olan tavşan sayıa mı? Yılda 10 milyon. Son 40 yıldır "zo- runlu tıbbi araşürma" adı alünda sür- dürülen deneyler sonucunda öldürülen hayvan sayısı ise yalnızca tngiltere'de 100 milyonun ûzerinde. Dünyada hay- van haklannı savunan kişi sayısının hızla artması, bugûne kadar lafı bile edilmeyen, hayyanlann deneylerde kul- lanılmasını da bir sorun haline geürdi. Başta Almanya, îsviçre olmak üzere, birçok gelişmiş ülkede hayvan haklan- na ilişkin hükümler yasalara girdi. An- cak, ülkemizde bu konuda henüz bir mevzuat söz konusu değil. Durum böy- le olunca da kedi, köpekler insanlan ko- 1lik Dûnyada her yıl insanlar uğruna maymundan tavşana, kedi köpeğe kadar 500 milyon hayvan ûzerinde deney yapdıyor. Bunlardan 100 milyoou ölûyor. rumak adına sokaklarda betediye ıtlaf t.Ü. Hukuk Fakültesi öğretim üyesi ekiplerince öldürülmeye devam ediyor, Prof. Dr. lsmet Sungurbey, hayvanlan deneylerde sayısız hayvan kullanılıyor. itlaflar ve deneyler karşısında koruya- cak bir "hayvan haklan" yasa tasansı hazırlayarak, ilgıli bakanlığa sunduğu- nu söylüyor. Yasanın, insan haklan gjbi uygulanmama olasüığı karşısında ise Sungurbey, "Esasen, insanlara da iş- kence yapılması yasakür, ama hepimiz biliyoruz ki yapıhyor. Hazırladığımız yasa da tatbik olmadan bir kenarda ka- labilir, ama tüm bunlara karşın yine de bu yasanın bir an önce çıkartılmaa ge- rekiyor" diyor. l.U. Hukuk Fakültesi öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Hatemi, "Bazen, insanlann yaşama hakkını bile tartışma durumunda kalıyoruz maalesef, ama hayvan haklan insan haklanndan aynl- maz bir bütündür. Bu nedenle hayvan haklannı da tartışmasız kabul etmeli- yiz" görüşünü savunuypr. Hayvan hak- lanndan yana olan l.Ü. Veteriner Fa- kültesi öğretim üyesi Doç .Dr. Tahsin Yeşildere, toplum bu konuda eğitilme- diği sürece hayvanlann pek rahat ede- meyeceği görüşünde. Yeşildere'ye göre devlet, basm yayın ve eğitim yoluyla ki- şilere daha ilk yaşlardan itibaren hay- van sevgısini aşılamak zorunda. "önce insan" anlayışından güç alan laboratuvarlara ginldiğinde ise günde- me gelen, tıp camiasında yenı buluşlar için hayvan deneklenn kullanılma- lannın kaçınılmaz oluşu. Bardot'nun fılminde, ünlü kalp cerrahi Chnştian Bernard, "Bu kalp naklini ben kimin ûzerinde gerçekleştireceğim?" diyor ça- resizlik içinde. Ancak, hayvan haklan savunuculan, pek böyle düşünmüyor- lar. Hayvan kıyımını azaltacak alterna- tif yöntemler için Nektar Kozmetik Ge- nel Müdürü Kübra özsoy, tıbbi olsun olmasın tüm ürünlerin denenmelerinde güvenilir ve daha insani teknikler gelişti- rilmesi gerektiğini söylüyor. Kozmetik sanayiinde hayvanlar ûze- rinde yapılan zehirlilik deneylerinde, hayvanlarda "ani zehirlenmeler, cilt ve göz tahrişleri, deriye nüfuz, deıfalerjisi, ışık zehirlenmesi, İcanser" gibi belirnle- rin görüldüğünü belirterek, bunlann ço- gunun biyopsiyle insan, hayvan ve bit- kilerden alınan hücreler ûzerinde yapı- labiküğinı anlaüyor. neve yarar.' Aksoy, denekfcrin çok dar mekânlara hapsedüdiğİDİ söyledi. İ.Ü. Araşürma Merkezi'ni denetleyen HYHKD Başkanı Eva Aksoy: 'Hayvanlar çok kötüdurumda'tstanbul Haber Servia- Hayvanlann denek olarak kullanılması Türkiye'de de bazı hayvan korumacı derneklen kaygılandınyor. Hayvanlann Yaşam Haklannı Koruma Demeğı de bunlardan biri. Geçen günlerde dernek başkanı Eva Aksoy, gazetecilerle birlikte, bu tür deneylerin yapıldığı İ.Ü. Tıp Fakültesi Deneysel Araşürma Merkezi'ni deneüedi. Yapılan inceleme sonucu Aksoy, DETAM'da hayvanlann denek olarak kullanıldığını ve ülkede buna engel olacak hıçbir yasa bulunmadığını söyledi. Oysa Almanya ve ABD'de bu konuda yasa olduğunu belirten Aksoy, DETAM'daki hayvanlan çok kötü durumda buimalanndan üzüntü duyduklannı ifade etti. Aksoy'a göre, denek olarak kullanılan hayvanlar temiz olmayan, havalandırması bulunmayan çok dar mekânlara hapsedilmış durumda. Ancak DETAM Genel Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Tuncay Altuğ, Aksoy'la aynı görüşte değil. Hayvanlara eziyet edip katletmediklerini belirten Altuğ, "Bazı eksikliklerimiz olabi- lir, ama zamanla onlan da tamamlayacağız" diyor. Şostakoviç'in anılannda, 'efsanevi' orkestra şefıne çarpıcı eleştiriler var 'Toscanini'den nefret ediyorum' MEHMET MESTÇt BUDAPEŞTE- Macaristan- da yayımlanan aylık Müzikolo- ji dergisi Muzsika'da çağımızın en ünlü bestecilerinden Dmitri Şostakoviç'in (1906-1975) yine çağımızın "efsanevi" orkestra şefi Arturo Toscanini ile ilgili "carpıa" eleştirileri yer aldı. Şostakoviç, "Toscanini müziği kıyma halinde doğrayıp üzerine lezzetsiz soslar döküyor" diyor. Şostakoviç, Toscanini'den nef- ret ettiğini söylüyor 'Tosca- nini'den nefret edi- yorum. Konser sa- lonlannda hiçbir eserini dinleme- dım, plaklanndan ise sanatını an- layacak kertede bilgi sahibi oldum. Bu plaklarda onun müzik adına yaptığı -bana göre- felaket. Tos- canini müziği kıyma halinde doğrayıp üzerine lezzetsiz soslar döküyor. Senfo- nilerimi yönettiğini söyleyerek itibannı arttırmak peşinde, ancak bu plaklan da dinledim, beş para etmezler. Toscanini'nin tekniği ve pro- valan üzerine yazılanlan da okudum. Çekilmez davra- nışlan hakkında yazanlan -her- hangi bir sebepten dolayı- gök- lerin üzerine çıkarmış. Hırçın davranışlannın altına sinmiş "eşsiz" Toscanini'yi gördükle- rini zanneden bu insanlan anla- mam mümkün değil. O, orkest- radaki müzikçilere bağınyor, lanet okuyor, sudan sebepler Şostakoviç yüzünden mevzuat çıkanyor. Bu zavallıcıklar da boyun eğ- mek zorunda, çünkü sesini yük- selten orkestradan kovuluyor. Tabii tüm bunlardan sonra da bu adamın içindeki"eşsiz adamı"görenlerin sayısı doğal olarak arüyor. Toscanini ken- disinin yönettiği Yedinci Senfo- nimin plağını göndermiş, plağı dinlerken küplere bindim.Her- şey berbat: Ruhu, karakteri, temposu. Içler aası bir kayıt. Kendisine kayıtla ilgili düşün- celerimi ıfade eden bir mektup yazdım, eline geçti mi bilmiyorum. Belki de geçti. Ama havai, egoist karakterine uya- cak şekilde hare- ket etti ve mektu- bu almamış gibi davrandı. Bir süre sonra Amerika'- daki Toscanini Demeği'ne üye se- cıldiğimı bildiren bir mektup aldım. Herhalde Maest- ro'nun büyük hayranı olduğu- mu düşündüler. Düzenli olarak elime geçen Toscanini'nin plaklan sayesin- de dertlerimin binnden de kur- tuldum: Doğum günü hediyesı olarak dağıtıyorum. Tabii sev- diğım dostlanma değil, ancak akrabalara, şuna buna, neden olmasın. Onlar seviniyor. Ben de en azından rahatsız olmuyo- rum. Zaten hayatın en büyük problemlerinden biri sevmedi- ğimiz, fazla tanımadığımız in- sanlara her doğum gününde yıl- başında hediye vermek zorun- luluğu değil midir?" 'Anne bana fırfır al!'Hangimiz, küçüklüğümüzde koşarak döndürmedık ki fınldağı? Fırfircı mahalleden, gür sesiyle, "Bebelere hrfu" diye bağırarak geçince hemen fırlardık balkona ya da cama. Durdururduk fırfırayı. Sonra da yapışırdık annemizin eteğine, başlardık ağlamaya: "Anne bana fırfır al". Genellikle reddedıbrdi isteğimiz: "Ben sana biraz önce, balon almadım mı?". Bu tür konuşmalan,çocukluğumuzda bir hayli duymuştuk. Peki ya şimdiki çocuklar, nasıl dile getiriyorlar bu tür isteklerini? Televizyonlardaki, her gün çeşit çeşit cıkan Ninja Kaplumbağalan, 'Batman'lan nasıl aldınyorlar büyüklerine? Acaba hep aynı mı çocuklann anne-babalanna bir şey aldırma yöntemi? Yafirfırlar?Hâlâ eski önemine sahip mi çocuklar arasında? Sarayburnu'nda uzun yülardır çocuklara oyuncak satan Fırfircı Dursun Usta'ya sorduk. O da biraz durakladıktan sonra tek cümleyle özetleyiverdi:" Çocuk her zaman, her yerde çocuktur." (Fotoğraf: SUAT KOZLUKLU) 100 kişilik kadroya 1000 başvuru Orta Asya'ya gönüllü akım• Dışişleri Bakanlığı, Orta Asya cumhuriyet- leri ile yapılan teknık işbirli^ çerçevesinde 100 kadar Türk BM gönüllüsünün bu cum- huriyetlere gönderileceğini açıkladı. Gönüllü seçimi Türkıye İşbirliği ve Kalkınma Ajansı ve BM'nin işbirliğiyle gerçekleştirilecek. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Türkiye'den, Orta As- ya'daki Türk Cumhuriyetlerine gönüllüler gönderilmesini amaçlayan tasan, büyük ilgi gördü. Daha program açıklan- madan, 100 kişilik kadro için yaklaşık bin başvurunun yapıldığı belirtiliyor. Projenin gerçekleşmesi içn, Birleşmiş Millet Kalkınma Programı (UNDP) ve Birleşmiş Milletler Gönüllüler Programı ile Türkiye İşbirliği ve Kal- kınma Ajansı (TIKA) ara- sındakı anlaşma dün imza- landı. Dışişleri Bakanlığı tarafm- dan yapılan açıklamada, bu proje ile Orta Asya cumhu- riyetleri ile teknik işbirliği im- kanlannın artünlacağı ve Tür- kiye'nin sahip olduğu potansi- yelden bu ûlkelerin de yararla- nabileceği bildirildi. Proje çerçevesinde, ilk aşa- mada 100 kadar Türk BM gö- nüllüsünün, bu cumhuriyetlere gönderilerek, uygun temel tek- nik bilgilerin ve teknolojinin sağlanmasında gerekli yardımın sağlanması amaçlanı- yor. Projenin giderleri, Türk hü- kümeti ve diğer ülkeler tara- fından ortaklaşa olarak pay- laşüacak. Proje çerçevesinde gönderi- lecek gönüllülerin secimi ve gö- revlendırilmeleri, TIKA tara- fından BM ile işbirliği halinde gerçekleştirilecek. Gönüllülerin konaklama ve diğer giderleri program tarafın- dan sağlanacak. Gönüllülere, gönderildikleri ülkede yaşaya- büecekleri kadar maaş da veri- lecek. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı bünyesinde faaliyet gösteren BM gönüllülerinin fa- aliyet alanı içine teknik, idari, araşürma ve eğitim gibi 140 ka- tegori giriyor. 1970 yıhnda kurulduğundan beri, 131 ülkeden 7 bin 451 BM gönüllüsü, 131 ülkedeki proje- lerde görev almış bulunuyor. Dışişleri yetkilileri, Türkiye'- de uygulanan projenin yenilikçi boyutunun, ilk kez BM gönül- lüleri ve bir ülke kuruluşu ara- sındaki anlaşmayla gerçekleş- mesinden kaynaklandığını be- lirtiyorlar. Dünya Yerel Yönetim ve Demokrasi Akademisi İstanbuFda açıldı Belediyelere yerel yönetim okıılıı • Akademiyi hizmete açan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sözen, bu okulun örgüt kurmak için yaratılmış bir organ olmadığını belirterek, de- mokrasi ve yerel yönetim düşüncesinin yaratılma- sında ve bu düşüncenin gerçekleşmesinde akademi- nin önemli bir araç olacağını ifade etti. İstanbul Haber Servisi - Dün- temel direği olarak hizmet ede- ya Ycrcl Yönetim vc Demokra- si Akademisi, İstanbul Büyük- şehir Belediye Başkanı Nuret- tin Sözen tarafından hizmete açıldı. Eurodiologue Asamblesi için İstanbul'da bulunan bele- diye başkanlarının da katıldığı açılış töreninde konuşan Nu- rettin Sözen, "Akademi, tüm ışığını demokrasi ve yerel >öne- tım ıdealine hizmet edeceklere sunan bir meşale olacaktır. İs- lanbul Akademisi, dünya de- mokrasısi ve yerel yönetiminin cek, öğrenmenin bir yeri, bilim- sel araştırmalann merkezi, düşüncelerin tarüşıldığı bir fo- rum olacaktır" dedi. Akademinın yalnızca örgüt kurmak için yaraülmış bir or- gan olmadığını belirten Sözen, demokrasi ve yerel yönetim dü- şüncesinin yaraülmasında ve bu düşüncenin gerçekleşmesin- de akademinin önemli bir araç olacağını ifade etti. İstanbul'un dünyanın kesiş- me noktası olduğunu vurgula- yan Nurettin Sözen, şunlan söyledi: "İstanbul, uluslararası ilişki- lerde daima söz sahibi olmuş, bir dünya metropolü olarak, ti- caret, iletişim, eğitim, bilim ve kültürel alanlarda dünya ile yo- ğun temas içindedir. İstanbul ve Türkiye, kuzey ile güneyin Avrupa ve baünın, Ortadoğu ve Orta Asya'nın demokrasileri arasında giderek önemi artan uluslararası bir köprii görevi üstlenmektedir." İstanbul Büyükşehir Beledi- yesi, Marmara ve Boğazlan Belediyeler Birliği, Uluslararası Yerel Yöneümler Birliği (IU- LA) ve Uluslararası Yerel Yö- netimler Birliği-Doğu Akdeniz ve Ortadoğu Bölge Teşkilatı- nın (IULA-EMME) kurucu üye olduklan Dünya Yerel Yö- netim ve Demokrasi Akade- misi'nin açıhşına Tçplu Konut ve Kamu Ortaklığı İdaresi Baş- kanı Yiğıt Gülöksüzde katıldı. Başkan Sözen, dün aynca Varşova Belediye Başkanı Sta- nislav Wyganowskı ile birlikte Varşova Günleri ve Türkiye- Polonya Kültür Haftası nede- niyle ortak bir basın toplantısı düzenledi. Nurettin Sözen, İs- tanbul ile Varşova'nın geçen yıl "Kardeş Kent" anlaşması im- zaladıklannı haürlatarak, "Atalanmız ve tarihimiz hangi din ve ırktan olursa olsun bü- tün insanlara kucak açmıştır" dıye konuştu. Varşova Belediye Başkanı Wyganowsky de kül- türel etkinliklerin yanı sıra eko- nomik konularda da Türk işa- damlanyla forum dLİ/enlemeyi planladıklannı söyledı. SAGLIKLI NUMARALAR 9OO 9OO 9OO 9OO 9OO 9OO 9OO OOO 9OO 9OO 9OO OOO 9OO 9OO 9OO 9OO 9OO 9OO 9OO 9OO 510 511 512 513 515 516 51T 518 519 Çocuk aşıları Kataraktlar Kadınlarda cinsel soQukluk Cinsel saplantılar Sigarayı bırakmanın yolları Alkolizm Erkek cinsel anatomisi Kadın cinsel anatomisi Estetik burun ameliyatı Masturbasyon Ttjrktye "m r^r yefınden sefvıiiefımızm 1 dakıkast 5833 TL d»r Onolama savıs suresı 3/4 dokıkad» PK 1 öTarabyo/ist ALO BiLGi