26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 TEMMUZ1992 CUMARTESİ CUMHURIYET SAYFA HABERLER 'AlnnetHamdi Bey' incelenecek • ANKARA (AA) - Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Tûrkan Akyol'un talimatı ile yayından kaldınlan "Ahmet Hamdi Bey ve Ailesi" adJı TV Dizisi ile ilgüi tartışmalar devam ediyor. Devlet Bakanı Tûrkan Akyol, bakanlıktan izin alınmadan. yasal prosedüre aykın hareket edjldıği ıçın dızının yayınuıın durdurulduğunu belırtti. Akyol, bakanlığin bılgisi, onayı olmadan gönderilmiş birdiziyi içenğıni hiç bümedığınüz halde geri çekmek zorundaydık. Diziyi izlemedim. İzleteceğiz. Olay zaten dizinin içeriği değil. Prosedür hatası, işlem hatası, kanun hatası" dedi. Astsubaylara subaylık hakkı • ANKARA(AA)- Astsubay hazırlama okullannı bitirenlere, sınavlarda başanlı olmalan durumunda, Silahlı Kuvvetler adına fakülte ve yûksekokullara devam ederek, subay olma hakkı tanındı. Mevcutuygulamaya göre astsubay hazırlama okullannı bıtirenler, sadece astsubay sınıf okullanna devam ederek astsubay oluyorlardı. Silahlı Kuvvetler adına fakûlte ve yûksek okullarda, sadece askeri ve sivil genel lıselerden mezun olanlar sınavlan kazanmalan durumunda okuyarak subay olabiliyorlardı. Heybetli yine gözaltında • tstanbul Haber Servisi - Tarabya'da birgece kulübüne sokulmayan Hasan Heybetli, yanında taşıdığı silahıyla havaya ateş ettiği gerekçesiyle gözaltına alındı. Hasan Heybetli'nin, öncekı gece bır kulübe alınmamasına kızarak, 34 HH039pIakalı otomobilinden dışanya ateş açtığı öne sürüldü. Kulüp görevlilerinın şikâyetı üzerine polis tarafından aranmaya başlanan ve Kağıthane'de yakalanan Heybetli ve yanındaki arkadaşlannın sorgusu sürüyor^ Genç denizciler eğitim seferinde • İSTANBUL (AA) - Deniz Astsubay Okulu öğrencileri, uygulamalı eğitim için "Cezayirü Gazi Hasanpaşa" adlı okul gemisi ile denize açıldı. Tlızla Deniz Harp Eğitim Okulu'nda düzenlenen uğurlama töreni ile denize açılan 210 ikinci sınıf öğrencisi, Izmir, Antalya, Mersin ve Girne Limanı'na uğradıktan sonra tekrar luzla'ya dönecek. öğrencilerin deniz egitüninin 14 gün süreceği bildirildi. Aktuna, çıbanı patlatacak • İSTANBUL (AA) - Sağhk Bakanı Yıldınm Aktuna, bir yara, bir çıban haline gelmiş olan sağhk hizmetlerindeki sorunları çözüme kavuşturacaklannı bildirdi. Haseki Hastanesi'ne bağh Eyüp Islambey Semt Polikliniği'ni hizmete açan Aktuna, törende yaptığı konuşmada, sağlıklı bireylerin, toplumlann gelişip güçlenerek, çağdaş hale gelmelerini sağlayacağını soyledi. Aktuna, "Bedenen ve zihnen yetersiz olan toplumlar, çağdaş olamayacaklan gibi, özgürlüklerini kaybetme tehlikesi de yaşayabilirler" dedi. Kalp Vakfı taramalan • İSTANBUL (AA) - Türk Kalp Vakfı ve Milli Eğitim tl Müdürlüğü'nce, 1991-92 eğitim döneminde, Istanbul'daki 11 Ukokulda ortalclaşa olarak gerçekleştirilen kalp sağhğı taramalan tamamlandı. Vakıf Yönetim Kurulu Baskanı Çetin Yıldınmakm, dûn düzenlediği basın toplantısında, ilkokullarda 16 yıldır sürdürdükleri taramalarda, yaklasık 100 bin çocuğun kalp ve damar sağhğı kontrolünden geçirildiğini söyledi. laramalarda, ortalama 10 binde 6-7 hasta çocuğa rastlandığmı, bu yıl 11 Ukokulda gerçekleştirdikleri taramalarda, 9072 çocuğun muayeneden geçirildiğini belirten Yıldınmakm, bunlardan 55'inin daha derinlemesine muayene ve teşhis için vakfın sağhk merkezlerine gönderildigini kaydetti. Bilim, babayıbulma \aıışuıda Adli Tıp Enstitüsü, Kurum'u çağdışı buluyor. Kurum da eskidiğini kabul ediyor • Babalık davalan, yıllarca içinden çıkılamayan, bilimsel •Adli Tıp Enstitüsü Başkanı Sevil Atasoy: Adli Tıp Ku- kanıtlar gerektirdiği için mahkemeleri sıkmtıya sokan ko- rumu'nun yaptığı babalık tayinleri çağdışı kaldı. Bu ülkenin nulann başında gelir. Adli Tıp Kurumu, bir davacının Adli insanlanna yazık oluyor. Çünkü yargı organlan, gelişmiş Tıp Enstitüsü'ne başvurmasıyla, tartışılır noktaya geldi. ülkelerdeki yöntemlerle elde edilen sonuçlan esas abyor. • Adli Tıp Kurumu Başkanı Özdemir Kolusayın: Babalık tayinlerinde kullandığımız yöntemlere çağdışı denemez, ama eskimiş olduğu doğrudur. Bunlar çok ince iş. Biz de bu konudaki yeni gelişmeleri bünyemize almaya çalışıyoruz. TAYFUNGÖNÜLLÜ Babahk tayınlenne ilişkin da- valarda, resmi bilirkişi olan Adli Tıp Kurumu'nun güveni- brliğı, "raporlan çağın gensin- de kaldığı" gerekçesiyle sarsılı- yor. İstanbul Üniversitesi'ne bağlı Adli Tıp Enstitüsü, baba- lık tesbitlerini daha ileri bilimsel yöntemlerle yapüğını savunu- yor. Türkiye'deki yargı organlan, babalık davalannda Adli Tıp Kurumu'nun verdiği bilirkişi raporunu dikkate alarak karar veriyor. Açılan babahk davala- n, yargı organlannın ilk sırasmı almasa bıle oldukça önemli bir bölümünü tutuyor. Yargının birçok aşamasında gündeme gelen babalık tayinleri artık sorgulanmaya başladı. Oysa, bundan 5 yıl önce Lzmir 4. Asli- ye Hukuk Mahkemesi'nde açı- lan babalık davası da sıradan bir davaydı. Dokuz Eylül Üni- versitesi'nde teknisyen olarak çalışan 26 yaşındaki bir kadın, bir doktorla girdigi ilişkiden hamile kaldı. Mahkemenin yargıcı, genç annenin lehine karar verdi. An- cak karar, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nce bozuldu. Yerel mahkeme karannda direnerek, ikinci kez bayanın lehine karar verdı. Temyiz başvurusuyla olay, bu kez Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'na geldı. Kurul, yerel mahkemenin verdığı ka- ran bozarak babalık davasmı reddetti. Yargıtay, kadının bir başka erkekle deilişkisi olduğu için "if- fetsiz" bir yaşam sürdüğünü, bu nedenle babahk kannelerin- den (belirti) yararlanamaya- çağina hükmetti ve kadından iddiasını kanıtlamasını istedi. Bu noktada davacı anne, id- diasını kanıtlamak için çıktıği yolda, babahk tayinlerine iliş- kin yeni tartışmalan başlataca- ğmı bılmiyordu. Davası reddedilen bayan, gelişmiş yöntemlerle babahk ta- yini yapabilen, tstanbul Üni- versitesi'ne bağh Adli Tıp Ens- titüsü'ne başvurdu. Enstitü, ba- bahk tayinlerine üişkin Adli Tıp Kurumu'nun resmi bilirkişilik yaptığı ülkemizde, bu alandaki bilimsel çahşmalara 1986 yıhnda başlamış ve bu yıhn başında sonuçlandırmıştı. İlk başvuru, bu kadından geldi. O güne kadar çahşmalar, akade- mik olarak "kapah devre" sür- dürülüyordu ve kamuoyuna tduyurulmamışü. Bugün arük Enstitü'nün Müdürü Prof. Dr. Sevil Atasoy. "Çahşmalanmızı tamamladık. Anatomik ve fiz- yonomik açıdan gerçekleştiri- len benzerlik muayeneleri bi- Umsel kriterlere dayanmadığı ve subjektif olabileceği nede- niyle iübar edilmemektedir. Kan örneklerinde çok kapsamlı genetik işaretler aranmak- tadır."diyor. Atasoy, Almanya, ABD, Ja- ponya gibi ülkelerin mahkeme- ÇAĞDAŞ TRAMVAY'EV DvtNCl BÖLÜMÜNÜ tNÖİMÜ AÇTI Beyazıt-Sirkeci de tramvayh •Günde 120 bin yolcu taşıyacak olan tramvay, şimdilik ücretsiz. Hat, yıl sonunda Topkapı'ya, 1993 sonunda da Kabataş'a kadar uzaülacak. tstanbul Haber Servisi- Ak- saray-Sirkeci Çağdaş Tram- vayı'mn Beyazıt-Sirkeci hattı Başbakan Vekili Erdal Inönü tarafından hizmete açıldı. Tramvayla Sirkeci'den Aksa- ray'a kadar seyahat eden İnö- nü, çağdaş tramvayın rahat bir ulaşım araa olduğunu be- lirterek, "Ayn bir havası var. Insanlann memmun olduk- lan görünüyor. Kalabahk içinde hızh giden, rahat giden bir araç. Istanbul'a hayırh ol- sun" dedi. Sirkeci'deki tören alamna Sevinç Inönü'yle birlikte gelen Erdal İnönü, tramvay du- rağının girişindeki kurdeleyi kestikten sonra tramvaya bin- di. Tunzm Bakanı Abdülka- dir Ateş ile lstanbul Büyükşe- hır Belediye Başkanı Nurettin Sözen'in de kaüldığı yolcu- lukta, kendisini alkışîayan va- tandaşlan selamlayan İnönü, tramvayın teknik özelhkJeri hakkında Nurettin Sözen'den bilgi aldı. Sözen, tramvayın günde 120 bin yolcu taşıya- cağmı, seferlerin ücretsiz ol- duğunu ve hatün bu yıl sonu- na kadar Topkapı'ya, gelecek yıl içinde de Kabataş'a kadar uzatılacağını söyledi. İnönü, yolculuk sırasında gazetecilere yaptığı açıkla- mada, tramvayla seyahat et- menin ayn bir zevk olduğunu belirterek şunlan dedi: "Bunlar eski tramvaylar- dan çok farkh, metro tram- vayı. Bütün Istanbullulan- mıza hayırh olsun. Başkaru- mızı kutluyorum. Vatandaş- lar da tramvaya kavuşmak- tan memnun görünüyorlar. Tramvay ulaşım için son de- rece yararh. Umuyonun ki, daha da gelişecek ve sayın Sö- zen'in söylediği şekilde başka yerlere de gidecek. Tabii ar- kadan metro da gelecek. " Tramvay ilk seferini 10 da- kikada tamamladı. Aksaray'- da tramvaydan inen Erdal İnönü, eşi Sevinç İnönü, Nu- rettin Sözen ve Turizm Ba- kanı Abdülkadir Ateş'le bir- likte tramvayın önünde hatı- ra fotoğrafı çektirdiler. 9 haziranda Aksaray- Beyaat hatümn hizmete açı- hnasından sonra yapımı ta- mamlanan Beyaat-Sırkea hatünın devreye girmesiyle Aksaray ile Sirkeci arasında tramvayh günler başladı. Mayıs 1991'de temeü aülan, 3.S kilometre uzunluğundaki tramvay hattı 25 milyar üraya maloldu. 9 duraktan oluşan hatta hergün 120 bin kişi se- yahat edecek. 600 kişi kapasi- teli katarlar saatte 20 kilo- metre hızla hareket edecek. Aksaray-Beyazıt arasında or- tada yer alan raylı bölgede her iki yönde tramvay gider- ken sağ ve sol şeritteki cadde- de araç trafiği devam edecek. Beyazıt-Sultanahmet arası- nda kalan 900 metrelikbölüm ün tümüyle yaya bölgesı olarak düzenlendi. Sultanah- met-Muradiye arasmda ka- lan böiümü de hem tramvay hem motorlu araçlar kulla- nabilecek. Tramvay dört da- kikada bir hareket edecek. Tramvay hatünın Aksaray'- dan Topkapı'ya, Sirkeci'den Kabataş'a doğru uzatmak için projeler hazırlanıyor. Ha- len ücretsiz yapılan taşıma se- ferleri, yakın bir gelecekte bi- letle devam edecek. Tramvay hattını Sirkeci'den Kabataş'a dogru uzatmak için projeler hazırlanıyor. lennın babahk tayini yapmakla yükümlü laboratuvarlanmn anne, çocuk ve erkeğin kanında birçok geneük işaretlenn ince- lenebıhnesıni şart koştuğunu behrtti. ' Atasoy'un, sağhk teknisyeni annenin başvurusundan sonra Izmir 4. Asbye Hukuk Mahke- mesi'ne babahk tayinlerine iliş- kin yeni gelişmeler konusunda gönderdiği yazı dikkate ahn- madı. Ama hemen ardından enstitüye İstanbul Kartal 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nden bir başvuru geldi. Çünkü KartaJ 1. Ağır Ceza Mahkemesf ne Adlı Tıp Kuru- mu Biyoloji Ihtisas Dairesi'- nden verilen raporda, kurumun bazı ileri genetik analizleri ya- pamadığı ve Türkiye'de gerçek- leştirilemediği belirtiidi. Oysa, İhtisas Kurulu'nun Türkiye'de yapıteıadığinı söylediği incele- melen Enstitü yaptığını iddia ediyordu. Bunun üzerine mah- keme, bu analızlenn Enstitü'- den ıstenmesıne karar verdi. ilk kez bır mahkeme, Adlı Tıp Ku- nımu'nu atlayarak, Ensitütü'ye başvuruyordu. Tüm bu geliş- meler üzerine, babahk tayinleri "çağdışı" olarak nıtelendirilen Adli Tıp Kurumu'nun Başkanı Prof. Dr. özdemir Kolusayın şöyle dedi: "Mahkemelerin kararlanna bırşey diyemem. Ama yargı bi- lirkışi olarak bizi görür ve güve- nir. Babahk tayinlerinde kul- landığımız yöntemlere çağdışı denemez faİcat eskimiş olduğu doğrudur. Biz de bu konudaki yeni gelişmeleri bünyemize al- maya çalışıyoruz. Biam tahmin- lerimiz yüzde 60'hk bir kesinlik ıçerir. Bunda gen kahndığının bihncindeyız. Onun için de De- neysel Tıp Araştırma Merkezi'- ne (DETAM) başvurduk. An- cak buna karşın. bu konudaki tüm laboratuvar sonuçlannın denenmiş ve sağlıkh ohnası ge- rekır. Bunlar çok ince iş. Bizım sıstemımız eskı olsa bıle yargı daha çok bize güvenir." Kontenjanlannı dolduramayan özel okullar, yeniden ön kayıt açacak Listede kalan kolej adaylarına unıut ışığıtstanbul Haber Servisi -Özel okullann büyük çoğunluğunda, ön kayıtlar so- nunda da açık kontenjan kaldı. Robert Lisesi, Üsküdar Amerikan Lisesi, St. Pulchene Fransız Kız Ortaokulu ve Koç Lisesi kontenjanlannı doldurdu- lar. Bazı özel okullann ön kayıtlar sonun- da açık kontenjan sayılan şöyle: Robert Lisesi: Doldu, Ahnan Lisesi: 2 erkek, Üsküdar Amerikan Lisesi: Dol- du, St. Georg Avusturya Lisesi: 11 er- kek, St. Joseph Fransız Lisesi: 11 kız, 21 erkek, St. Pulcherie Fransız Kız Ortao- kulu: Doldu, ltalyan Kız Ortaokulu: 3, Italyan Lisesi: 20, Notre Dame De Sion Fransız Lisesi: 5, St. Benoit Fransız Lı- puanlan ve kontenjan açıklan, 13 tem- muz pazartesı günü okullarda ilan edile- cek. Ön kayıtlar, 14-15 temmuz günlen sa- sesi: 10kız, 14erkek,St. Mıchel Fransız a t 1 7 0 ° y e k a d a r gerçekleştınlecek. Lisesi: 56, Koç Lisesi: Doldu, Kaşgarh Puan sıralamasma göre kesin kayıtlar. Mahmud Deneme Lisesi: 35. " " " "' - - - Dün saat 17.00 itibanyla kontenjan- 16 temmuz günü saat 10.00'dan 17 tem- muz günü saat 12.00'ye kadar yapıla- lannı dolduramayan okullar, yeniden cak. Saat 12.00 itıbanyla kontenjanın ön kayıt açacaklar. ön kayıt açacak dolmaması durumunda listede bulu- okuüann belirleyecekleri ön kayıt taban nanlardan okulda bekleyenler, tutanak- la tespit edilip sıralanacak ve puan sıra- sına göre okulun o andaki kontenjan açığı kadar adaym kaydı yapılacak. 17 temmuz günü saat 17.00 itibanyla kontenjanıru dolduramayan okullar ile daha öncekı dönemlerde kontenjanını doldurmasına rağmen herhangı bır ne- denle kontenjan açığı doğan okullar, 1992-93 öğretım yılının başlamasından bir hafta öncesine kadar kayıtlara de- vam edecekler. IGEDO'ya katılacak stilistler Türk modaşının yeni çizgıleri, İstanbul Tekstilve Konfeksıyon Ihracatçı Birlikleri"nin(İTKİB) gerçekleştırdiği gala şovla konuklaratanıtıldı.ITKIB'ın düzenlediği gecede. yeni çızgılen dünyaya tanıtmak için, Almanya'nın Moda kenti Düsseldorf ta rçekleşecek "Turkish , \ Desıgner Gala Shovv ^ V'daTürkıye'yitemsiI M \edecek,3gcnçstıhst: I \ Kenm Kenmol, / \ Vural Gökçaylı. I - \Canan Yaka. " il İpekçi, Önder emıl İstanbul kirlilikte 9. sırada Çöplerimizsayılacak • Devlet İstatistijk Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Or- han Güvenen, DİE'nin son yıllarda çevre istatistik- lerine daha fazla önem verdiğini belirterek, Tür- kiye'de ilk kez atık envanteri çıkanlacağını bildirdi. Güvenen, Orta Asya'daki curnhuriyetler ve Balkan ülkeleri ile Türkiye arasında, istatistik alanında iş- birliği yapılacağını söyledi. "Atmosfennde ortalama ola- rak metreküp başına 399 mik- rogram kükürtdioksit banndı- ran Konya, bu açıdan en kirli ih'mizdir. Konya'yı sırasıyla iz- leyen iller; Çanakkale, Sivas, Eskişehir. Diyarbakır, Kütah- ya, Bursa merkez, Elazığ, İstan- bul, Erzurum, Kocaeli, Kayse- Küçükennan. Aygun Tugay. Ayşegül Nadir, Aykut Hamzagil, Tahır Gürsoy, Sadık Kızılağaç, Çığdem Özenen ve Canan Göknil'den oluşanjüri üyelerince seçildi. Oldukça zorlu seçimin sonunda, bağımsız olarak katılan Bahar Korcan birincıliğı, yine bağımsız olarak katılan Mehmet Gündem ikıncilıği ve Nüans Tekstil Ticaret A.Ş. adına Marianne Lucking üçüncülüğü elde ederek. moda fuan olan 1GEDO- Düsseldorf ta temsil etmeye hak kazandı. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Devlet lstatisük Enstitü- sü (DİE) Başkanı Prof. Dr. Orhan Güvenen, Türkiye'deki hava kirliliğinin en önemli ne- deninin kalıtesiz kömür kulla- nımı olduğunu söyledi. Güve- nen, atmosferdeki kükürtdiok- sit açısmdan 1990-1991 kış döneminde yapılan ölçümlere göre en kirli iÛn Konya, aynı dönemdeki en fazla duman kir- liliğinin bulunduğu ilın de Sivas olduğunu kaydetti. Güvenen, DİE'nin 13 temmuzdan itiba- ren bütün illerde, "1991 Yıh İmalat Şanayii Atık Envanteri" »anketınin alan çahşmasının başlayacağinı bildirerek "Fır- kma sahiplerinm anket sırasın- daki sorulan hiç bir endişe duymadan yanıtlamasını dili- yoruz. Enstitümüzün toplaya- caği fırma düzeyindeki bilgiler, kesinhkle gizli tutulacakür" de- di. DİE Başkanı Güvenen, dün düzenlediği basın toplantısın- da, Türkiye'deki hava kirliliği- nin en önemli nedeninin kahte- siz kömür kullanımı olduğunu söyledi. Güvenen, motorlu taşıt araçlannda kullanılan yakıtlar ile araçlann teknik donanımla- nnın yeterh ohnamasının da kirliliği artıncı önemli faktör- lerden biri olduğunu behrtti. 1990-1991 ekim-mart aylannı kapsayan dönemde, atmosfer- deki kükürtdioksit kirleticisinin ortalama değerlerini illere göre belirlediklerini kaydeden Gü- venen, şöyle konuştu: Belediye 'Eşkıyalık' suçlamasına tepki İstanbul Haber Servisi -İs- tanbul Büyükşehır Belediye Başkanı Nurettin Sözen"in "Kent eşkıyası' diye nitelen- dırdığı lunapark sahıbi Kavran Aılesı. asıl kent eş- kıyasının yasal gecış hakla- nnı engelleyen Sözen ve belediye calışanlannın ol- duğunu öne sürdü. Kavran Aılesı adına yazılı açıklama yapan Mahmut Kavran, salı günü sabaha karşı 03.30 sıralannda ne olduklan bel- lı olmayan ellı kadar sıvıl ve bır o kadar da resmi zabıta kuvvetınin lunapark önüne gelerek kanal açmaya kal- kıştıklannı ve yasal geçış haklannı engellediklennı behrtti. ri, Tokat, Kınkkale, Ankara ve Adıyaman'dır. Aynı dönemde, duman ortalamalannın en yük- sek olduğu il Sivas'tır. Bu ih'mi- zi de sırasıyla Elazığ, Diyarba- kır, Tokat, Konya, Erzurum, Adıyaman, İstanbul, Erzincan, Kahramanmaraş, Zonguldak, Antalya, Bursa merkez, Kocae- li, Kaysen ve Kütahya izlemek- tedir" Güvenen, DİE'nin çevre ista- tistiklerine son yıllarda daha fazla önem verdiğini belirterek Türkiye'de ilk kez atık envante- ri çıkanlacağını bildirdi. "1991 Yılı İmalat Sanayii Atık En- vanteri" anketinın 2 bin 600 ış- yerini kapsayacağinı belirten Güvenen, elde edilen bilgilerin, fırma düzeyınde kesinükle gizli kalacağını, yalmzca toplam so- nuçlann kamuoyuna sunulaca- ğinı vurgladı. Yuntaşlardan, anketörlerin sorulanna doğru yanıtlar vermesini isteyen Gü- venen, "Firma düzeyindeki bil- gıler, kesinlikle gizli tutulacak- tır. Enstitümüz dışında hıçbır kuruluşun bu bilgilen kuilan- ması söz konusu olamaz" diye konuştu. Güvenen. Orta Asya'daki cumhunyetler ve Balkan ülke- leri ile Türkiye arasında, Kara- deniz Ekonomik İşbırhği (KEİ) çerçevesinde, istatistik alanında ışbirüği yapılacağını bildirdi. Bu konudaki çalışmalann son iki yıldır devam etüğini belirten Güvenen, 1-2 ekım tanhlennde KEİ çerçevesindekı ülkelerdeki en üst düzey istatistik yetkilile- rinin Ankara'da bır araya gele- ceğını kaydetti. SAT1LK FOTOGRAF MAKİNESİ Nikon F2 body, M81 motor (5 kademeli) f: 2.8 Vivitar 24 mm objektif. Tel: 512 05 05'ten 437-439 İMAMI HÜSEYİN'in ŞEHİT EDİLDÎĞİ GÜN 10 MuharTem münascbetıyle hjdıscnın seyn şoyle olmuvtur E> Muslümanlar' içinde >aşadığımız bu gunler Muharrem ayıdır ve Muhaırem a\ı Müslûmanlann senc ha>ıdtr A)nı Mmanda bugünler Hârret-ı Peygambenn. öperek »cverek. koklavarak omuiunda gczdırdığı torunu Ccnâb-ı Husc>ının Kcrbu bclâ' denılen me\kı'de para mukabıhndc >eh]d cdıfdığı gûnlerdır Bınaenalcyh her sene başı. aynı zamandâ Müslümanlann mâtemlenrun tazclen- dığı günlcrdır Hâdısc şoyle olmuşıur Imam-ı Huseyın'e (Yezıd kasdedılerek) "Bıa zâfamın ehnden kunar" diye bın- lercc mcktup yazılnu^Jı Bu noktada bâzı kımsclcr derlcr kı Kendıune na^ıhat edıklı. gttme dendı. ntye gjtdı^' Şunu ı>ı bılmck lâzımdır kı Ehl-ı Be>ı-ı Nubuvveı, Âl-ı Abâ akıllan ıledeğıl. )uhudlan ile ış gorürler Levh-ımahfuz Kıublan. kalem-ı <t la Hadımlendır Nılekim Çağınldıfı yeregıtmek üzereatına bındı|ı \akıt Muhterem kenmelen Sukcy ne. hem^ırcsi Hazret-ı Zeyneb Dedemue yapılanı bılıyorsun. amcamıza yapılanı da bıhyorsun. bunm boynu- muzu mu büktürcceksın'' Nereye gıdıyoreun^" diye önûne gccmek ıstedıklennde Hazreı-ı Huseyın. hızla atından ındı. ıkısını de kollannın arasına alıp "llenye bakın'" dedıjı zaman. Kuda-ıfilmınıeevırdı Hazrcı-ı Sükeync "Baba 1 Fılmın çevnldı, setu parçaüyorlar" diye heyecanlanınca Hazret-ı Hûse- yın Ben bunu gorcrek gjdıvorum" diye cevab verdı Nıhayel Cenâb-ı Husevın dâvet edıldığı "Kerbelâ" mevkıınc geldı. fakat kendısı- ne o mcktuplan yaap dâvet edenknn hepsı kaçmışlardı Ufacık bır hızıb olan Ehl-ı Beytıylemeydanda kaldı Çocuklar ^>u dı>or. gullereıbısoluyoriardı "Cihiıun sâhibinden bir icrnı su kıskaıulnıış âahl. Fırit »gUr. N1ur«l tğlar. lemm ü isümİB ağlar... \>ak bastı o md'ıaı kalb-i gâb-ı sm-ı Kır'ân'a Aliyy ü Fitmu. Peygamber-i iMr zamao ağlar." Ok atılmazdan cvvcl Imam-ı Hüseyın. mını mını ya^nısu kucağında olduğu hal- dc "Benı sız çağırmddını; mı'' Dâ^ct etmedınız mı 11 Içınızde bır hâcıb yok mu' Bcnı lanımıyor musunuz1 Ben kımım'' Hazret-ı Fâtıma'nm oğlu. peygambennızın toru- nu dcğjl mıyım'' Bınnıze bır tokat vurdum da ıntıkamını mı aimak ısuyorsunm''" dcdı Ce\ap E>vdâ kucağındakı yavrusuna ok atarak düşurmek otdu Bunun ûzenne İmam-ı Huseyın de mukabelcye başladı. önune gelenı senyordu Bu Ciruda kcndıunın sımnd şoyle bır hıtab-ı ızze vidır oldu "Ev ^cvdığımın sevgıhsı' Ben senden şehâdet beklıyorum sen şecâât göstenyor- sun Bu tccclir-ı ma'nâ karşısında bır darbe ile düştu ycre "Duşffi Hûseyn atmdan sıhrâ->ı KerbdâŞa, C ibril giı haber ter Sultân-ı Enbıyây a." Ha7rcı-ı Huscun ın vucud-ı sejdetındc yetmışûç darbe ızı buiunmuştu Hazret-ı Hüseyın'ıvurmaya gelenler'Müslümanız'ıddıasıylayaşıyorlar.namaz dj kılıvorlardı Hâdısc csnasında bırbırlenne Aeele edın. öğle namazı kazaya kalacak" dıyor- lardı \h >u madde yok rnu 17 Şu câh [nsanı çok >a^ırtır Bu hâdısc. biz Muslumanlar ıçın çok büyük bır karadır Allah kaldırsın Hnstıyanlar. Hz İsa'nın bındığızanncdılenbeyazkatınnnalınımücevhersandu- ka ıçındc saklarlar Biz ısc Resûlüllah'ın çocuklannı otuzbeş sene sonra parçaladık Bugün dc husuayctle bu hâdıseyı arzetmektcn maksadım şudur Günu gelıncc göntillenmızın nutbzûn olmast. bmm ıçın vesıle-ı şefaat olabılır Klâmd.ı matem yok" dcnır Mahzun olmakda mı yok° Kazık gıbı bırdın mıdır bu dın 11 Kom>unun bınne bır telâket gelecek olsa. ayıb der. radyoy u kısarız Ya Peygambenn kucağında lajjdığı, bol bol optuğu. hakkında ulısin cdıcı bır ı,ok cümlclcr söylediği. daha ötesı \ar mı^ Dcde-j Ücretsiz. kulfetsız. mınnetsız bc^enyyetı zulmetten nûra çıkaran Hz Vtuhamnîed {S A V ), babası İmam-ı Alı. annesı Hazret-ı Fâtıma olan o buyuk zâ- tın Kcrbubelâ denılen mevkı'de, yakınlanna '"Benı bırakın. aranan benım, sız hepı- nız gcccnın karanlığından ıstıfade ederek çekılın gıdın" dedığı. kısa bır müddet sonra da câm-ı ^chadctı nû^ ctdığı dakıkalarda tekabüi eden anlarda biz dc bu hâdıseyı hatırlar. muıecssır olur. bır nebze de olsa nefsanî hazlanmızdan feragat edersek se- fü.ıl olunmaklığımıza bır bahaneolmaz mı acaba' Nasıl ofmaz9 Ute \u hadîs-ı şcnTbu şefâatın bır dclîlıdır Yânn hcpımızın. sâh da olsak. gedâ da olsak, mu^âvat ile toplanacağımız bır yer \ar l^tc orada toplandığımız zaman. Arş'ın verâsından oranın me'muru olan bır münâdî şöyle nıdâ cdccck Ey chl'i me\kıP E> ' lopUn'" kumandası ile topUnanlar' Gozlennızı kapayin hakalım. Hazrct-ı Muhammed'ın kızı Hazrct-ı Fâtıma geçecek Fılhakıka Hazrct-ı Fâtıma. Imam-ı Hüseyın'ın kanlı elbıselenm gıymış ve vaz'- ıvycttc gccccck. Arş'da kcndıstnc tahsıs edilen makam-ı mahsusuna oturacak. sonra Ccnâb-ı Hakka Allah'ım' Oglum ılc. oğlumun kaatıllen arasındj hükmünu ver' dıyecek Hükm-ı ılâhi vcnlecck Ccnâb-ı Hak hükmunu vcrdıkten sonra Hazrct-ı Fâtıma (aleyhesselâm) bta unutmayarak -kı ısın nezâketı, ıncelığı de buradadır- "Yâ Rdbbı' Bızım musıbetımı- zc gözünde ncm gönlündc hüzün olanı bana bağışla" diye nıyâz edecek Ccnâb-ı Hudâ Dcrhjl' Islcdığın kadar ' buyuracak Ey mu"mınlcr' Iştc biz dc bu vcsîle ılc olsun bağışlanıruk. bızım ıçın en büyük birlûtuf değil m- dır' Yâ Rabbı' Bu sözler hurmctınc. o anda Arşın tıtredığı tıtremc bahşı ıçın. kalb-ı Muham- mcdPnın âlcm-ı Arş'dan nc bcklıyorsa o beklemeaşkı ıçın bızı af veyle Habibının habibı. scnın de mahbübun olan imam-ı Hüseyın'ın parçalandığı gün- dekı sırra burüncrek huzur-ı sübhânı'nde şcıaat olunmakiığımızı dılenıyoruz. bızı bo^çcvırmc Yâ Rcsûlâllah 1 Hıkmctı Ummct-ı Muhammcd c aglama kapısı açmak olan bu hâdıscnın hık- mctındcn bızı dc nasibedâr ct dc yakamızı kurtaralım Makam-ı zılletden makam-ı ı/zctcçıkjlım Tanh Araşürmacisı MEHMET FEVZt BİLGEN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle