Katalog

6 HA2İRAN1992 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA KULTUR 11 FesUval MleUeri • Kültûr Servia-18 haziran 31 temmuz tarihleri arasında gerçekleşecek olan 20. • Uluslararası İstanbul Festivali için yaptınlrruş rezervasyonlardan kalan biletler satışa sunuluyor. Bilet satışlan. AKM'nin ön fuayesinde düzenlenen yeni gişelerde bugün saat 10.00'dan itibaren başlıyor. Öte yandan, iptal edilen Dizzy Gilkpie konserleri yerine programa ilave edilen, 7 temmuz ModernJazz Kuartet, lOlemmuzTracy Chapman, 13 temmuz Mikhail Baryshnikov ile 17-18-19-20 temmuz Chris de Bourg konserlerinin bilet satışlan da bugün yapıhyor. Leyla Gencer gelemiyor • Kültür Servisi - Soprano Leyla Gencer, 20. Uluslararası İstanbul Festivali'ne katılamıyor. 13 temmuz günü festival kapsamında Aya İrini'de piyanist Roberto Negri eşl'iğinde bir konser vereceği açıklanan Leyla Gencer'in, eşinin rahatsızlığı nedeniyle İstanbul Festivali'ne katılamayacağı öğrenildi. Uzun yıllardır İtalya'da yaşayan ve opera dünyasında saygın bir yer edinen Leyla Gencer'in 13 temmuz günü Aya İrini'de birjübile konseri vermesı bekleniyordu. 'İİzümlü 'dans tiyatrosu • Kültûr Servia- 'Yeşil Üzümler Yenmez Zannetmiştik Dans Tiyatrosu Vesaire' adlı modern dans topluluğu 3-4 ve 5 haziran'da üç gösteri sundu. Bu akşam ve yann akşam da saat 21 30'da sahne alacak olan topluluk mekân olarak Tarlabaşı'ndaki Ermeni manasünnı kullanıyor. 15 bölümden oluşan gösteride beden kullanımının yanı sıra dia ve şürgjbi öğelere deyer verilıyor. Karikatûp sergisi • Kültûr Servisi-"5 Haziran çevre günü" dolayısıyla, Saraçhanebaşı'nda bulunan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağhk Daire Başkanbğı binasında, çevre konulu bir karikatür sergisi açıldı. Karikatürcüler Derneği'nin katkısıyla açılan sergi 15 hazirana dek sürecek. Aynca, 1988-91 tarihleri arasında yapüan Nasrettin Hoca Karikatür yanşmalannda ödül almış olan karikatürler, 9 haziran pazartesi günü saat 18.00'de Karikatürcüler Derneği'nin Yerebatan Sarnıcı'ndaki merkezinde sergılenecek İFSAK'taayın fotoğrafı • Kültür Servisi- İFSAK tarafından her ay düzenlenen "Ayın fotoğraflan" yanşması sonuçlandı. konusu grafık anlatım olan Mayıs ayı siyah/beyaz baskı dalında seciciliğini Aramis Kalay'ın yapıtığı yanşmada Gülçin Eİcenel'in iki, Gül Seçkin, Kemal Gök ve Cemil Ağacıkoğlu'nun birer fotoğrafı dereceye girdi. Konusu grafık olan, seciciliğini O. Cem Çetin'in yaptığı mayıs ayı saydam yanşmasında ise, Sevi Sunaç ve Gültekin Tetik iki, Cemil Ağacıkoğlu bir saydamla dereceye girdiler. 'Yaşasın Gökkuşağı' • Kühfir Servisi-Ülkü Ayvaz'ın "Yaşasın GökkuşağY' adlı çocuk oyunu Arkadaş Theater tarafından Köln'de Türkçe ve Almanca olarak sahneleniyor. Necati Şahin'in sahneye koyduğu oyunun müziklerini Çelik Akpınar-Faysel Ilhan ve Bûlent Tezcanlı hazırladı. Dekor ve kostümler ise Anne Ayed-Pesch ve Michael Mâier'e ait. "Yaşasın GökkuşağV' oyunu, 1986 yılında TBMM Kültür Sanat Yayın Kurulu'nun birincilik ödülunü kazanmış ve ardından Devlet Tiyatrolan, İzmir Büyükşehir Belediyesi Kamyon Tiyatro'da ve Emlak Bankası Çocuk Tiyatrosu'nda sahnelenmişti. Tiyatro semineri • Kültflr Servisi- Amatör Tiyatrolar Çevresi 1992 yaz çahşmalan çerçevesinde bir seminer düzenliyor. Yann saat 13.00'te, Reşitpaşa Bahriye Üçok Kültür Merkezi'nde yapüacak olan uygulamaiı seminerin amacı daha iyi ve nitelikli oyunlar hazırlanmasına katkıda bulunmak. 20. ULUSLARARASI İSTANBUL FESTÎVALrNE DOĞRU Ustalardan ıııüzik söleni• 18 haziranda başlayacak olan festivalin 'Resitaller' bölü- mü de kemancı Itzhak Perl- man, piyanist Labeque kardeş- ler, arp sanatçısı Mildonian, tar ustası Narciso Yepes, flütçü Rampal gibi yıldızlarla dolu. Biletler bugün AKM gişelerin- de satışa çıkıyor. AYDINGÜN 20. Uluslararası İstanbul Festivali çerçevesinde yer alacak olan resitaller- den Cemal Reşit Rey Konser Saionu'- ndakilerle başlamak istiyorum. Gençpi- yanistimiz Mehveş Emeç, 2 temmuzda izleyicilerin karşısma çıkacak. İstanbuT- da doğan ve 4 yaşında Rana Erksan ile müzik çalışmalanna başlayan Mehveş Emeç, eğitimini Prof. Ferdi Statzer ile sürdürerek İ.B. Konservatuvan'ndan pekiyi derece ile mezun oldu. 16 yaşında Avusturya'ya giderek pi- yanist Elisabeth Leonskaja ile çalıştı ve Salzburg Müzik Yüksek Okulu "Mozar- teum"un üstün yetenekliler sınıfına ka- bul edildi. Viyana'da Bösendorfer ödü- lü'nü kazandıktan sonra 1988 yılında konser piyanistliği ve pedagoji bölümle- rinden master derecesı ile mezun oldu. Aynı yıl Fransa'da Ravel Akademisi'ne davet edilen Mehveş Emeç, burada Tür- kiye'yi temsılen kaüldığı yanşmada en iyi Ravel yorumcusu seçildi ve Bordea- ux Orkestrası eşliğinde Ravel'in Sol Ma- jör Konçertosu'nu seslendirdi. Cemal Reşit Rey Salonu'ndaki ikinci resital ünlü İngiliz piyanisti Stephen Ko- vacevich tarafından verilecek. Özellikle klasik eserlerin yorumu ile ün yapmış ol- masına karşın çok geniş bir müzik yel- pazesinesahiptir. Bartok, Beethoven ve Brahms'm tüm piyano konçertolan dahil genellikle EMI ve Phibps firmalan için plak dol- duran Kovacevich'in bu kayıtlannın birçoğu, Beethoven'in Diabelli Çeşitle- meleri gibi eleştirmenJerce müziksever- Katia ve MarieUe Labeque kardeşler, piyano dunyasının en ünlü ikilileri arasında. lereönerilen yorumlar olarak kalmıştır. Kovacevich solist olarak birçok ünlü orkestra eşliğinde çalmış, Berlın, Salz- burg, Edinburg ve Londra gibi önemli festivallere katılmıştır. Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda- ki üçüncü resital ise arp sanatçısı Susan- na Mildonian tarafından verilecek. Venedik'te doğan sanatçı, aynı kentteki Benedetlo Marcello Konservatuvan'- nda eğitim gördü ve 1959 yılında arp sınıfından mezun oldu. Daha sonra eğitimini sürdürdüğü Paris Ulusal Yük- sek Konservatuvan'nı birincilik ödülü ile 1962 yılında bitirdi. İsrail (1959), Ce- nevre (1964) ve Marcel Tournier (Paris, 1971) gibi önemli üç uluslararası arp yanşmasında birincilik ödülü aJan tek arpist olan Susanna Mildonian, aynca Plâk Büyük Ödülü'nü de kazanmıştır. Atatürk Kültür Merkezi'nde resital verecek olan son derece önemli iki gi- tarcıdan Narciso Yepes, izleyiciler ta- rafından yakından tanınmaktadır. Kendi tasanmı olan 10 telli gitannı 1964 yılından itibaren kullanmaya başlayan Narciso Yepes, bugüne kadar 40'tan fazla plak doldurmuştur. En son dol- durduğu plak ise şimdiye kadar hiç kaydı yapılmamış olan Joacjuin Rodri- go'nun soio gitar bestelerini icermekte- dir. Festival çerçevesinde bir resital ve- recek olan diğer gitar sanatçısı Kazuhi- to Yamashita ise 1961 yılında Nagaza- ki'de doğmuştur. Kısa bir sürede dünyanın en ünlü gitar virtüözleri arasındaki yerini alan Yamashita, ola- ğanüstü tekniği ve yorum gücü sayesin- de dinjeyicilerin olduğu kadar eleştir- menlerin de övgü ve beğenisini kazandı. Piyano dunyasının en ünlü ikililerin- den Katia ve MarieUe Labeque ikilisi, yalnızca çahşmalanndaki uyumlu bera- berlikleriyle değil, mükemmel müzis- yenliklerinin yanı sıra Bach ve Mozart'- tan Stravinsky'ye, Gershvvin ve» Berns- tein'e kadar uzanan olağanüstü geniş repertuarlanyla ün yaptılar Konser turnelerinin yanı sıra birçok önemli festivale katılan, önemli teleyiz- yon şirketleri için programlar yapan iki- li, klasik repertuann yanı sıra caza da ilgi duymaktadırlar. Katia Labeque, John Mc Laughlin'in CBS için doldur- duğu plakta yer almış ve onun gjtar ve piyano için parçalannı seslendinniştir. Labeque kardeşlerin caza olan ilgisine en çarpıcı örnek olarak AKM'de vere- cekleri resitalin ertesi gecesi John Mc Laughli üçlüsü ile Açıkhava'da vere- cekleri konseri gösterebiliriz. Saint Antuan Kilisesi'nde her sene verilen org resıtalinin bu seneki sa- natçısı François- Henri Houbort. Ava İrini'de yer alacak olan Jean- Pierre Rampal, Mireille Nordman kon- seri ise fcsüval izleyicılen için çok aşina bir konser olacak. Önceki yıllardaki fes- tivallere de kaülmış olan Rampal, flüt denildiği zaman dünyada akla gelen en önemli isimlerin başında gelmektedir. Festivalin bu seneki yıldızı hiç kuşku- suz David Oistracht'tan sonra son 20 yılın en ünlü kemancısı olarak tanınan Itzhak Perlmandır. 1945 doğumlu sa- natçı, Ivan Galamıan (ki yaşayan en bü- yük viyolonistlenn hocasıdır), Dorothy De Lay ve Juilliard Müzik Okulu'ndaki eğitimmden sonra 1964'te Leventritt yanşmasını kazanarak uluslararası. ka- riyerine başladı. Birçok Grammv Ödü- lu'ne sahip sanatçıya İstanbul'daki re- sitalinde piyanoda Janet Guaggenheım eşlik edecek. Emin Çizenel'in resim sergisi İstanbul Atatürk Kültür Merkezi'nde Kıbrıslı ressaıııııı Akdeniz tııtkıısu• Çizenel'in yaşamının ve resminin en belirgin özelliği, Akdenizliliği. Bu Akdenizli son 2 yıldır maki sendromuna kapü- mış. Aşık olduğu o yeşil tuvalinden fışkıran renk- ler arasından heme'n sıyrıhyor. AHUANTMEN Atatürk Kültür Merkezi'nin duvarlan, şu sıralar Kıbnslı bir sanatçının, Emin Çizenel'in re- simlerini konuk ediyor. Çize- nel'in son iki yıldır üzerinde çahştığı yapıtlar bunlar; sa- natçının yaşamının ve bu ya- şanmışhğın içindeki aşk, nefret, sevgi, sevgisizlik, düşkınkhğın resımleri... Emin Çizenel, o zamanın İstanbul Güzel Sanatlar Aka- demisi, bugünün Mimar Sinan Üniversitesi'nden 1974 yıhnda mezun olmuş. Gençlik yıllan- nda bir süre Viyana'da bulun- muş. Çeşitli ülkelerde uluslara- rası bienallere kaülmış. Ancak .Emin Çizenel'in yaşamının ve resminin en belirgin özelliği. Kıbnslılığı, daha doğrusu Ak- denizliliği...Gerek mitolojik ko- nulardan, çeşitli masallardan esinlenerek yaptığı erotık çağnşımlı önceki resimlennde, gerekse bu son dönem çalışma- lannda görülen bu Akdeniz coşkusu, "kıpır kıpırlığı", bu Emin Çizenel önümüzdeki günlerde FuJlbrighr bursuyla New York'a gidecek. ÇizeneL "Mûshî- manlar Kâbe'ye gidiyor, sanatçılar New York'a" diyor. (Fotoğraf: tBRAHİM GÜNEL) resimlerin ardmdaki kışinin de bu "Akdenizliliği"nin nasü du- yumsadığını gösteriyor. "Kıbns, benim için artık içinde yaşadığım, sanki bana organik dokunuşlan olan, belki benim etime dokunan ve onunla var olduğum bir şehir..." Sözünü ettiğimiz bu Akde- nizli son iki yıldır bir sendroma kapılmış: Maki sendromu. Aşık olduğu o yeşil, tuvalinden fışkıran renklerin arasından he- men sıynlıveriyor. Büyük bo- yutlu, küçük boyutlu, tuval üzerine, kağıt üzerine akrilik ve yağlıboya resimlennde yaşam buluyor doğa; zaman zaman sessiz, huzurlu, zaman zaman öfkeli. "Akdeniz'in bitki örtüsü inanılmaz derinlikler içeriyor. Bunu yeni keşfetmeye baş- ladım. Resimlerimdede bu var. Artık üç boyutun ötesinde koku da alıyorsunuz." Bu koku, (ki koku deyince cinsellikten de söz ediyor Çi- zenel) bu coşku, insani sürekli dürten bu doğa, ÇizenePin tu- valini belki ister istemez şekil- lendiriyor. Daha önce 20-30 parçalık dizilerde Akdeniz'den masallara, "Metale yansıyan nostaljı" gibi konulara deginen ressamın doğaya bu soyut bakışı, çevresinde olup biteni keşfetmesiyle (yani yakalandığı maki sendromundan sonra) başlamış. "O parlak ışık, Kıbns'ın güneşi... Bunlann hepsini yaşıyorum. Bire bir yaşıyorum. Bütün yoğunluğuy- İa, duygulanmm maksimuma çıkıp, minimuma indiği geniş bir grafık skalası içinde... Bir mantann peşine düşüyorsun mesela. İki, üç resim yaptıracak bir coşku birikimine ulaşıyor- sun. Hem renk, hem biçim ola- rak. O da yaşıyor, sen de onu yaşıyorsun. Her an insani içine alan, veren, alan bir git-gel..." Emin Çizenel önümüzdeki günlerde Fullbright bursuyla New York'a gidecek. Burs için başvumrken yazdığı bir metin- de, Batılı "otoritelere" seslene- rek, "Artık dönüp doğuya da bir bakın. Orada yalnızca 'sou- venir art' üretilmiyor" demiş. Ressam olarak ilgilendiği temel sorunlardan biri de bu Çizenel'- in. "Müslümanlar Kabe'ye gi- diyor, sanatçılar New York'a" Yapı Kredi, Akbank ve Dışbank'tan art arda üç konser Bankalar sanatsal ikıaııı yarışında EVİN İLYASOCLU Mayısın son _ haftasında üç büyük banka art arda İstanbuUular'a sanatsal ikramda bulunma yanşındaydı. Biri yurt dışından getirdiği büyük orkestrayı sundu, biri kendi adına kurduğu Oda Orkestrası'nı, biri de Ankara Cumhur- başkanlıgı Senfoni Orkestrası'nj. Sanatı, sanatçılan desteklemek, kon- ser düzenleyip sergiler açmak; gazete neklamı, TV ekranı yanındâ daha küçük kıüelere seslenen yollar olsa da kalıcılığı ve toplumsal işlevi açısından kutsal hizmetler. Ancak bunca çaba harcandıktan sonra gözden kaçan baa aynntılar, konser olayının geleneksel "adabını" bozup, her birini kendine özgü kılıyor. Örneğin, ahşılagelmiş kahplar içinde düzenlenmemiş bir program kitapçığı; sahnenin içinde konser boyunca flaşla Gûrer Aykal fotoğraf çekilmesi; senfonik orkest- ^ — _ _ _ _ _ ramn akustik koşullannı düşünmeden seçilmişmekânlar,rastgele bulunmuşbir piyano, yanüş zamanlanmış bir kokteyl parti gibi aynntılar sanatcılann da din- leyicilerin de dikkatini dağiüyor. açıhş konuşmasmda belirttiği gibi Yapı Kredi müziği ve sanatı destekleyen en eski kuruluşlardan biri. Vedat Nedim Tör zamanında ilk çoksesli müziğin plağını basürmış, korolar kurmuş, Türk bestecısine ilk ışığı yakmış._ Şef İnci Özdil, Çaykovski'nin İtajyan Kapriçyosu ile Beşinci Senfonisi'nin arasında kızkardeşi Sıdıka Özdil'in Ke- Orkestra seslerinin yansı ne yaak ki açıkhavada dağıldı. Yine de ke- mancımız Çakmakçıoğlu ve Özdil kar- deşlerin yüreklendirilmesi, tanıtılması bankanın önemli bir hizmetiydi. Salı gecesi yeni kurulan Akbank Oda Orkestrası'nı Kenter Tiyatrosu'nda dinledik. Nazmi Akıman da açıbş ko- nuşmasında yakında acılacak kendi sa- • Yapı Kredi'nin konserinde tnci Ozdil yönetiminde Gürcis- tan Radyo-TV Orkestrası'nı dinledik. Yeni kurulan Akbank Oda Orkestrası, Kenter Tiyat- rosu salonundaydı. Dışbank'ın Bahar Konseri'nde Cumhur- başkanlığı Senfoni Orkestrası'- nı bu mevsim Istanbul'da ilk kez dinleme olanağı bulduk. Pazartesi gecesi Rumelihisan'nda açılışını yapan Yapı Kredi Gençlik Fes- tivali'nin ilk konserinde konuk Gürcis- tan Devlet Radyo-TV Senfoni Orkest- rası'nı dinledik. Emre Kongar'm da man Konçertosu'nu yönetti. Işın Çakmakoğlu'nun sıcacık tonun- da dmlediğiniz bu konçerto, 1960'lar- dan bu yana dünyanın dört bir yanında bestelenip çalınan müzik yapıtlanndan hiç de farklı değildi. İngiltere'de yaşa- yan bestecimiz Sıdıka Özdil'in bu yapıtı her çabndığı yerde değer bulacak, me- lodi çizgisini derin kontrpuan örgüsün- de vitirmeyen, etkileyici bir yapıt. lonlannda düzenli konserler yapıla- cağını müjdeledi. Orkestra Yusuf Güler Aksöz'ün yö- netiminde, Gülden Turalı'nın başke- mancılığında İstanbul Devlet Senfoni üyelerinden oluşuyor. Üyeler dışında orkestranın müdürü özer Sezgin viyo- lada ve Hakan Şensoy ikinci kemanlar- da yer almış. Uzun bir kokteylin ardından sunulan kısa dınleti, Corelli, Elgar ve Mozart'ın minyatür yapıtlanndan derlenmişti. Zamanla bu deneyimli üyeler arasma daha gençlerin de katılmasını ve her za- man eksikliğini duyduğumuzoda müzi- ği topluluğunun daha özenle calışmış konserler dönencesi oluşturmasını dile- riz. Çarşamba gecesi de Dışbank'ın ba- har konserinde bu mevsim ilk kez İstan- bul'a gelen Gürer Aykal ve Cumhur- başkanlığı Senfoni Orkestrası'nı dinle- me şansını bulduk. İdil Biret'in solistb- ğindeki Grieg'in piyano konçertosu ardından Çaykovski'nin Romeo Jühet fantazi uvertürü ve Brahms'm Üç Ma- car Dansı'yla alımlı bir program düzen- lenmişti.özellikle Romeo Jübet'i dinler- ken Gürer Aykal gibi gerçek bir "maest- ro"ya sahip olmanın kıvancını bir kez daha yaşadık. Yapıtın coşkusunu ve gü- zeb'm renklerini dinleyiciye özel bir elektrikle aktardı topluluk. Türkçe ve İngilizce olarak basılmış programıyla, özenb dinleyicisi ve kon- seri izleyen büyük yemek davetiyle sa- natçıyla sanatseverlerin kaynaştığı ku- sursuz bir ortam yaşandı Cemal Reşit Rey Salonu'nda. Bu yıl Cumhurbaşkanbğı Senfoni Or- kestrası'nı da başka türlü dinleme ola- nağı bulamayacakük. Gönül isterdi ki orkestra buralara gelmişken bir de hal- ka açık konser düzenlenseydi. Aynı coş- kuyu daha çok İstanbullu yaşasaydı. 4 K e n d i k a n a t l a n y l a u ç t u K S Aşkın Nıır Yengi önceki gece Açıkhava Tiyatrosu'nda verdiği solo konserde ilk kez viyolonsel de çaldı. Konservatuvann vi- yolonsel bölümünden mezun olan Aşkın Nur Yengi, böylece bu özelüğini ilk kez hayranları önünde sergilemiş oldu. Uzun süre Sezen Aksu' nun vokal grubunda yer aldıktan sonra Sevgiliye adlı kasetiyle ünlenen Aşkın Nur Yengi, ilk kasetinin yanı sıra pıyasaya kısa bir süre önce çıkan Hesap Ver adb kasetinden de hüzünlü ve hareketlı parçalar sundu. (Fotoğraf: İBRAHİM GÜNEL). Ustaoğlu'mın'OteF fihni Hantbıug'da Kühür Servisi- Yönetmenli- ğini Yeşim Ustaoğlu'nun yaptığV'Otel", bu >ıl 8.'si ger- çekleştirilen No Budget Film Festivali'nin yanşmalı bölü- müne katıldı. 4-8 Haziran 1992 tarihleri arasında Hamburg'da yapılan, Hamburg Kültür Konseyi ta- rafından düzenlenen yanşma, üç bölümden oluşuyor ve bu arada kısa fılmler için uluslara- rası bir forum gcrçekleştiri- lecek. Festivalde Finlandiya, Bre- zilya ve Portekız fılmleri bö- lümleri, "Siyah ve Kısa" başlı- ğını taşıyan anglo-amerikan fılmleri retrospektıfi, ünlü yö- netmenlerin ilk kısa filmlenrün yer aldığı "İlk Adımlar 2" gös- terileri ve Trash filmleri yer ab- yor. Ustaoğlu'nun "Oter'fıl- mi, festivalin " Steppin'Out"- bölümünde yanşacak. "Otel" aynca üçüncüsü ger- çekleştirelecek Uluslararası Sao Paulo Kısa Film Festiva- li'ne de davet edildi. Brezilya Kültür Bakanlığı'- na bağlı Ses ve Görüntü Müze- si tarafından 18-30 Ağustos 1992 tarihleri arasında düzen- lenen festival. yanşmasız ve kısa fılmin dünya üzerindeki geüşimini sergilemeyi amaçlı- yor. Festivalin uluslararası filmler böiümünden başka La- tin Amerika programı, yeni Brezilya fılmleri ve Brezilya belgeselleri bölümleri bulunu- yor. Senaryosunu Tayfun Pirseli- moğlu'nun yazdığı Ralf Hall, Neşe Şen ve Şeref Türkmenoğ- lu'nun başlıca rolleri üstlendiğj "Otel'"in görüntü yönetmeni Uğur İçbak. Yeşim Ustaoğlu'- nun dördüncü kısa filmi olan "Otel", daha önce de Fransa'- da Uluslararası Clermont-Fer- rand Kısa Film Festivali'ne katılmıştı. Ustaoğlu'nun üçün- cü filmi "Düet"A 1991 Yunus Nadi Kısa Film Ödülü'nü pay- laşmıştı. BILSAK FINDIKLI "Leb-i dorya" bir tcrasda; Fransız mutfağımn Bilsak zarafctiyle buluştuğu öğle ve akşam saatlcri îstanbul'unda... Bir tarafta Kızkulesi, bir tarafta Sarayburnu, içkinizi ya da kahvenizi yudumlayarak, bir akşamüstü îstanbul'unda... Otoparkı vc ulaşım kolaylığıyla, homon yanıbaşınızda... Amcrikan barı, Uygun fiyatları, seçkin müziği, leziz öğlc ve akşam ycmckleri, temiz vc özenli servisiyle, özlediğiniz bir buluşma ycri... Cafe- 4 Bar-Cf{estaurant .Mınur Sııun Lnivor^ıtc;>ı Yanı Deniz Tıcarct Odası Rıhnmı-Fındıklı Koz.: 252 38 68-252 01 30 Pazar gunlert açığız BAYRAMDA SON ŞANS î Gümüldür İ Z M İ R Pazar Açıgız HOTEL SOL BILTUR • Yarım Pansiyon • Açık Büfe * Türk Hamamı • Sauna ve Masaj Odası + Kondisyon Odası • Türkiye'nin en temiz deniz ve kumsalı * Tenis kortları * Basketbol alanları • Disco • Bar • Mini golf sahası -k Süper lux odalar * ispanyol işletmeciliğiyle 10-14 Haziran 830.000PARODY & KARPA K.köy: 348 67 75-348 38 87-347 25 43 B.köv: 583 78 88-572 2917- 570 26 78 ZİVERBEY KOŞKU İlhan Selçuk 12. bası 10.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yaytnlon Turkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-Islanbul Ödemeli gönderilmez.