Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 7 HAZttAN 1992 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Hükümete
suçlama
• ANKARA (ANKA)-
Özgür-Der ve Ayo-Der'b'ler,
DYP-SHP hükümetini faşist
MC politıkalanna
başvurmakla ve dev let
terörünü yoğunlaştırmakla
suçladı. Koalisyon
döneminde Yusuf Erişti ve
Hüseyin Toraman'ın
gözalünda kaybolduklannı
haürlalan Ayo-Der ve
Özgür-Der'liler birlikte
yapüklan açıklamada
gözaltında yenı kayıplann
olduğunu da öne sürdüler.
Açıklamada, son olarak 7
Mayıs 1992 tarihinde
gözaltına abnan Hüsamettin
Yaman ve Soner Gül adlı
üniversite öğrencilerinden biı
daha haber alınamadığı da
belirtildi. "îşkence ve
infazlara son; kayıplar
bulunsun. Kayıplann
sorumlusu siyasi iktidardır"
denilen açıklamada duyarh,
demokrat insanım diyen
herkes Hüsamettin Yaman
ve Soner Gül'e sahip
çıkmaya çağnldı. .
Demirel'in
Isparta gezisi
• ANKARA (AA)-
Başbakan Süleyman
Demirel, bugün çıkacağı üç
günlük Isparta gezisinde 13
yerde halka hitabedecek,
çeşitli temel atma ve açılış
törenlerine katılacak.
Başbakan Demirel, yoğun
Isparta programına Isparta
Çimento Fabrikası İkinci
Unite Binası'nın açıbş töreni
Ue başlayacak. Daha sonra
Isparta Cumhuriyet
Meydaru'nda halka
hitabedecek olan Başbakan,
Belediye Halı Şarayı'nda
verilen 5 bin kişilik öğle
yemeğine katılacak.
Başbakan, Isparta gezisinin
sonunda da doğum yeri olan
İslamköy'e gecerek burada
belediye ve aile mezarlığını
ziyaret edecek. Helikopterle
Antalya'ya hareket edecek
olan Demirel, buradan
uçakla İstanbul'a gidecek.
ÖZEP'lilerin
ziyareti
• ANKARA (ANKA)-
TBMM Başkaru Hüsamettin
Cindoruk, HEP kökenli
milletvekillerinin kurduğu
Özgürlük ve Emek
Partisi'nin (ÖZEP) kurucu
üyelerini kabul etti. Kurucu
üyelere başkanhk eden
Şımak Milletvekili Mahmut
Alınak, kabul sırasında
yaptığı konuşmada,
4
'Herkes
için kardeşbk" istediklerini
belirtti. Alınak, kabcı
demokrasinin halkın birlikte
vereceği mücadele ile
gerçekleşeceğine inandığını
bebrterek "Partimiz,
Türkiye'de her türlü
gerginliğın sona ermesi için
üzerine düşeni yapacaktır"
dedi. Abnak, Cindoruku
çabşmalanndan dolayı övdü.
Hüsamettin Cindoruk ise
Abnak'ın sözleri karşısında
"Demokrasi açısından
faydab çahşmalar
yapacağınıza inanıyorum"
dedi.
Meclis tam gön
çalışacak
• ANKARA (ANKA)-
TBMM Genel Kurulu
önümüzdeki hafta tatile
girmeden önce
gündemindeki önemli yasa
tasansı ve tekliflerini
çıkarmak üzere tam gün
çabşacak. DYPveSHPgrup
başkanvekilleri tasan ve
tekbfleri çıkarmak üzere bu
hafta sonlan cumartesi ve
pazar günleri de çabşma
düşüncesinden vazgeçtiler.
DYP Grup Başkanvekili
Bekir Sami Dace, muhalefet
partilerinin grup
başkanvekilleriyle
uzlaşmaya vardıklannı,
önümüzdeki hafta sab günü
normal gündemle çabşmaya
devam edeceklerini söyledi.
Dace aynca çarşamba
gününden itibaren genel
kurulun sabah saat 10.00'da
çalışmaya başlamayı
düşündüklerini, cuma günü
de genel kurulun
toplanacağmı bildirdi.
%
Hûkümet
makyajcı'
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) -Türk Tabipler
Bırliğı'nin (TTB) bugün
başlayacak 40. büyük
kongresine sunulacak
çalışma raporunda. bir umut
o'arak sunulduğu belirtilen
koalisyon hükümetinin
i^evinin, sorunlara kahcı
çözümler getirmek yerine,
rr.ak>aj vapmakla sınırlı
kaldığı savunuldu. TTB
Merkez Konseyi'nce
tuzırlanan çalışma
raoorunda. hekimlerin
ça ışma ve yaşam
k^ullannın koalisyon
luiümeti döneminde de
ivJeştirilmediği, sağlık
liımetlerinin fıilen
ccelleştirildiği belirtildi.
Olağanüstü hal 4, Çekiç Güç 6 ay uzatıldı
Meclis, salıtekârhğıtarbşbANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) -TBMM Genel Kurulu-
nda. Olağanüstü Hal uygula-
ması 4 ay Çekiç Güç'ün süresı
de6avdaha uzatıldı.
Olağanüstü Hal Yasası'nın
süresinin 4 ay daha uzatılması
37'ye karşı 223 oyla kabul edil-
dı. TBMM'de dün yapılan oy-
lamaya ANAP, RP, DSP ve
BBP katılmadı. 260 milletveki-
linin katıldığı oylamada 18
ÖZEP miletvekilinin yanı sıra
SHP'den Adnan Ekmen, Ziya
Halis, Ali Tutu, Salman Kaya,
Uluç Gürkan, Ercan Karakaş,
Erdal Koyuncu, Abdülkerim
Zilan, Mehmet Gülcegün,
Mehmet Alp, Veli Aksoy, Al-
gan Hacaloğlu, Zeki Naci Tar-
han, Coşkun Gökalp, Sınan
Yerlikaya. Abuzer Tannverdi.
Celal Kürkoğlu, İsmail Cem ve
Mustafa Doğan red oyu verdi.
Göriişmeierde muhalefeıin Ba-
kanlar Kurulu karannın geçcr-
sız olduğu ıddiası ile başlayan
sahte belge tartışmalan ortabgı
kanştırdı.
ANAP'lılann, koalisyon ıçın-
deki sorunlan aşmak için, Mec-
lis'e "Bakanlar Kurulu'nun
prensip karan" geıirildiği id-
diasına karşı. Başbakan Süley-
man Demirel, ANAP iktidarla-
nnda da kararlann aynı şekilde
alındığını kanıtlayan belgeler
gösterdi. Ancak, ANAP'lılar,
bu belgelerin sahte olduğunu
savundular. Kültür Bakanı
Fikri Sağlar'ın imzasının sahte
olduğu iddialannın da günde-
megeldiği tartışmalarsonrasın-
da ANAP ve RP'liler oylamaya
katılmayarak genel kunıl salo-
nunu terk ettiler.
TBMM'de kararname tartış-
ması ilk olarak ANAP grup
sözcüsü Hasan Korkmazcan
tarafından gündeme getirildi.
Korkmazcan, hükümetin usul
yanlışhğj yaptığını savunarak,
"Hükmet bazı bakanlann di-
renmesi nedenivle, olağanüstü
halin uzatılması için Meclis'e
Bakanlar Kurulu kararnamesi
getirememiştir. Onun yerine
Bakanlar Kurulu prensip kara-
n getirmiştir. Böylece bakanla-
nn kendilerini savunmalanna
olanak sağlanmıştır" diye ko-
nuştu.
Bunun üzerine kürsüye gelen
Başbakan Demirel, yazmın ba-
şında "Bakanlar Kurulu pren-
sip karan" denmesirun bir şeyi
değiştirmeyeceğini bildirdi ve
Korkmazcan'ın iddialannı
"büyük bir zühul" olarak nite-
Demirel'in kürsüden açıkla-
dığı Yılmaz hükümetinin imza-
sını taşıyan 91A sayılı olağa-
nüstü halin uzatılmasına ilişkın
Bakanlar Kurulu karannın üst
başhğında "Bakanlar Kurulu
prensip karan" ifadesi yer alı-
yordu. ANAP'lılann dağıtük-
lan aynı sayılı kararda ise "Ba-
kanlar Kurulu'nda görüşülüp
kararname çıkartılmasını ge-
rektirmeyen konulardan" üst
başlığı bulunuyordu.
Ust başbklan farklı olan bu
metinler, kulislerde dağıtılır-
yöntemiyle tahnfat yapıldığmı
iddıaetti. "-
İddialar üzerine genel kurul
salonunun yanı sıra kulisler ka-
nşırken, Başbakan Demirel,
Devlet Bakanı Ekrem Cey-
hun'a talimat vererek Başba-
kanlık'tan belgelerin orijinalini
getirtti. Belgeler beklenirken.
kürsüye gelen ANAP Grup
Başkanvekili Mustafa Kalemli
de olağanüstü hal için prensip
karannın yetmediğini, Bakan-
lar Kurulu karan gerektiğini
bildirdi. Kalemli, ortada Mesut
Başbakan Süleyman Demirel Olağanüstü Hal Yasası'nın uzatılmasına ilişkin oylama-
dan önce ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ı TBMM'deki makamında ziyaret etti.
ledi. Demirel, hem Akbulut
hem de Yılmaz hükümetleri dö-
neminde olağanüstü halin uzat-
ma kararlannın Meclis'e aynı
yöntemle getirildiğini bildirdi
ve kürsüden bunlann fotokopi-
lerini gösterdi.
Demirel'in açıklamalan üze-
rine harekete geçen ANAP'-
lılar. Başbakanbk Kanunlar ve
Kararlar Müdürlüğü'ne başvu-
rarak kendi iküdarlan döne-
mindeki kararnamelerin bir
fotokopisini aldılar. Bu fotoko-
pideki üst yazmın Demirel'in
açıkladığmdan farklı olduğu
anlaşıldı.
ken, bir yanda ANAP miUetve-
killeri bir yanda DYP milletve-
killeri. üst üste koyduklan yaa-
lan ışığa tutarak incelediler. Bu
arada eski bakanlardan Lütful-
lah Kayalar ve Kâmran Inan,
Demirel'in açıkladığı metinde
tahrifat olduğunu öne sürerek,
"Hiçbir zaman üzerinde Ba-
kanlar Kurulu prensip karan
yazan bir metni imzalamadık-
lannı" söylediler. ANAP Genel
Başkanı Mesut Yılmaz da iki
ayn belgeyi inceledi ve kendı
imzalanm taşıyan Bakanlar
Kurulu karannın üzerine kâğıt
konularak fotokopi çekilmesi
Yılmaz imzasını taşıyan iki ayn
meü'n var. Bu durumda bir şüp-
he doğmuştur. Şüpheyi orta-
dan kaldırmak hükümetin
görevidir" dedi.
Belgelerin aslı geldikten son-
ra yenıden kürsüye gelen Demi-
rel, konunun TBMM'ye daha
önce de Bakanlar Kurulu'nun
prensip karan olarak geldiğini
vineledi ve "Sizin elinizdeki
başka şey. Meclis'e gönderilen
metın prensip karan" dedi. De-
mirel, belgelenn aslını milletve-
killerinin incelemesi için bırleşi-
mi yöneten başkanvekili Fehmı
Işıklar'a verdi ve ANAP'lılara
Bakırköy Belediyesi, 'görgüsünü' Japonya'da arttıracak
Meclis üyelerine bedavatatilIç Politika Servisi - Bakırköy Belediye
Meclisı, "her türlü masraflan belediye büt-
çesinden karşılanmak üzere" meclis üyele-
rinin belediyecilik konulannda tetkik gezi-
si yapmak ve bilgilenmelerini sağlamak
amacıyla Uzakdoğu ülkelerine gezi düzen-
lenmesini kararlaştırdı. Belediye Başkanı
Ali Talip Özdemir'in bu konudaki teklifı
SHP ve ANAP'b üyelerin oylanyla kabul
edildi. DYP ve DSP'li üyeler karşı oy kul-
landılar Böyle bir uygulama sonucu. 45
Meclis üyesi olan Bakırköy Belediyesi büt-
çesine yaklaşık 2 milyar lira ek yük geleceği
bejirtildi.
Işçi ve memur maaşlannı ödeme sıkıntısı
çeken Bakırköy Belediyesi ilginç bir karar
aldı. Belediye meclisinin önceki günkü top-
lantısında Başkan Ali Talip Özdemir, üye-
lerin belediyecilik konulannda bilgilenme-
lerini içeren bir önergeyi Meclis'in onayına
sundu. Özdemir, önerisini şöyle açıkladı:
"Belediyecilik konusunda eğitim, tetkik
ve incelemelerde bulunmak amacıyla, yol
ve konaklama giderlerinin belediye bütçe-
sinden karşılanarak. yurtdışı seyahatleri-
nin görüşülerek karara bağlanmasını arz
edcrim."
öneri üzerine görüşlerini belirten SHP
ve ANAP'lı üyeler, böyle bir uygulamanın
yerinde ve yararlı olacağını savundular.
DYP'li ve DSP'li üyeler ise, öneriye karşı
çıkülar. Bakırköy eski Belediye Başkanı
DYP'li üye Yakup Akyüz, görüşîenni
açıklarken, "Sokaklarda çöpler dağ gibi
dururken, işçi ve memuruna maaş ödeye-
meyen bir belediyenin böyle bir uygulama-
ya gitmesi lükstür. Bu, halka saygısızbktır.
Dünyanın bir ucuna giderek belediyecilik
öğrenilmez. Bu sadece bir keyfı seyahatten
başka bir şey değildir. Böyle bir durumda
kamuoyu vicdanında mahkûm olursunuz"
dedi.
Uzun tartışmalardan sonra, Belediye
Başkanı Özdemir'in teklifındeki "yurtdışı-
na çıkma" ibaresine, "Uzakdoğu ülkeleri"
ekı yapıldı. Seyahat sürelerinin 15 gün ol-
ması ve tüm masraflann belediye tarafın-
dan ödenmesi de öneriye geçirildi. Ardın-
dan oylamaya geçildi. Mecb'ste 28 üyesi
bulunan SHP ve 9 üyesi bulunan ANAP
kabul oyu verirken. 4 DYP'li ve iki DSP'li
üye ret oyu kullandılar.
Bir süre önce Bakırköy Belediyesi'nın if-
las ettiğini açıklayan Başkan Ali Talip
özdemir ise, bu konuda. belediyecilik biri-
kiminin sağlanması için "düzlüğeçıkmayf'
bekleyemeyeceklerini söyledi. Özdemir
şöyle dedi:
"Meclis üyelerimiz o bölgelerdeki imar
hareketlerini vakından izleyecekler. Bu be-
lediyemiz açısından son derece yararlı bir
gezi olacak. Olayı çarpıtmamak gerekıyor.
Masraflar belediyenin bütçesinden karşıla-
nıyor. Bu, elbette belediyeye yük getirecek.
Ama belediye her zaman krizde. Belediye-
nin ıyi olduğu dönemin gelmesini mi bekle-
yeceğiz? Bu gezi ilçemizin yapılaşmasına
karar veren kişilerin ufkunu geliştirecek."
Ahnan karar uyannca Mecbs üyelerinin
Japon>a'nın başkenti Tokyo'ya seyahat
etmesi sonucu. sadece gidiş dönüş bilet üc-
reti olarak kişi başına 1.450 dolar (yaklaşık
10 milyon 150 bin lira), 45 Meclis üyesi göz
önüne alındığında ise toplam 456 milyon
750 bin lira ödenmesi gerekecek.
"Bir anlamsız tartışmayı baş-
lattınız. Siz söylediniz 'ortada
kararname yok' diye. Siz de da-
ha önce böyle yapmışsınız.
Devletin belgesinin üzerinde
böyle yazıyor" diye seslendi.
Genel kurulda tartışmalar
sürerken ANAP Genel Başkanı
Yılmaz, kubste gazetecilere.
Demirel'in kürsüden gösterdiği
orijinal belgeler üzerinde tahri-
fat yapıldığı iddiasını gündeme
getirdi. Demirel de kuliste bu
iddia için "Devletin belgelerini
getirdik. İyice şaşırmışlar" de-
di.
Bu sırada tartışmalar arasın-
da gündeme yeni bir iddia daha
getirildi. Bazı gazeteciler
ANAP yöneticilerini Kültür
Bakanı Sağlar'ın daha önceki
Bakanlar Kurulu kararlan ile
olağanüstü hal karanndaki im-
/asının çok farklı olduğu yo-
lunda uyardılar. ANAP Grup
Başkanvekili Kalemli genel ku-
rula girerek elindeki belgelerle
bu iddiayı gündeme getirdi
Sağlar. bunun üzerine Bakan-
lar Kurulu sıralannda oturdu-
ğu yerden konuya açıklık geti-
rerek, "Bakanlıkta imzası taklit
edilerek sahte belge üreulmesı
karşısında değıştırdığini" bil-
dirdi. Sağlar. daha sonra 21
hazırandan geçerli olmak üzere
imzasını değiştirdığini gösteren
24 haziran tarihli bir belgeyi
Meclis'te dağıttı.
Genel kuruldaki tartışmalara
karşın Bakanlar Kurulu karan-
nın gecerliliği ve sahte belge
konusunda iktıdar ve muhale-
fet arasında bir uzlaşma sağla-
namadı. ANAP'lılar da bunun
üzerine genel kurulu terk etti.
Sinirb bir biçimde kuliste arka-
daşlannın arasında oturan Ka-
lemli, hükümetleri döneminde
Meclis'e gönderilen karann aslı
üzerinde değişiklik yapıldığı id-
diasını vmeledi.
Yılmaz. "Açıkça. Başbakan'ı
bızi haksız olarak suçlamaya \e
Meclis'e de gerçek dışı bilgi ver-
meye yönelten bir sahtekârlık
olayı yaşanmıştır" dedi \e Baş-
bakan'ın Meclis'ten özür dile-
mesini istedi. Ancak, Yılmaz
gazetecılerin. "Belgelerin aslını
gördünüz. üzerinde tahrifat ya-
pılmış mı" sorusuna ise "İmza-
mın aslını taşıyan belgenin ori-
jınalındc bir tahrifat görmedim.
Ancak, sunuş yazısı ile alttaki
yazı birbirini tutmuyor. Üst >a-
zı sonradan yazılmış olabilir"
dedi. Yılmaz. "Siz kararname-
leri üst yazısını yazmadan mı
imzalıyordunuz" sorusuna ise
"Bilemiyorum. Meclis'e gelen-
de üst yazı var. Belki Başbakan-
lık'taki dosyaya konulanda
yoktur" yanıtını verdi.
Çekiç Güç
Çekiç Güç'ün görev süresı bu
kez TBMM karanvla 6av uza-
tıldı. İkıidar partileri içindeki
sıkınııvı gidermek için, TBMM
Genel Kurulu'nda Başbakan
Sülevman Demirel'in önerisiy-
lc. sürenın uzatımı "İrak'ın top-
rak bütünlüğünün korunması"
koşulu>la kabul edildi. Süre
uzatımına 228 milletvekili evet
o\u \erdı.
Adalet Bakanı Oktay'ın tansiyonu yükseldi,Müsteşar Yüksel ise mide kanaması geçiriyor
Kavga, bakan ilemüsteşarılıasta etti
• Bakan Oktay ile müsteşan Yüksel arasındaki
gerginlik, her geçen gün tırmanıyor. Son olarak sicil
dosyası yüzünden yaşanan olayda. Yüksel,
Oktay'ın danışmanı Güney Dağıstanlf nın
kendisine hakaret ettiğini, bakanın buna seyirci
kaldığmı öne sürdü.
rulannı yanıtlayan Adalet
Bakanlığı Müsteşan Arif Yük-
sel, 32. Gün programı için
Cumhurbaşkanı Turgut ÖzaJ'a
suikast girişiminde bulunan
Kartal Demirağ a bakan tara-
fından verilen iznin, kendisi ta-
rafından iptal ettirildiği savirun
doğru olmadığını söyledi. Ceza
TURAN YILMAZ ,
ANKARA - Adalet Bakanı
Seyfi Oktay ile müsteşan Arif
Yüksel. aralanndaki gerginlik
yüzünden hasta oldular. Seyfi
Oktay, tansiyon yüksekliğin-
den yakınırken, Arif Yüksel de
mide kanaması geçirdi. Yüksel.
Adalet Bakanı Seyfi Oktav'ın
danışmanı Güney Dağtstanlı-
nın, kendisine omuz vurup.
sözle hakaret etmesine. Oktay'-
ın seyircı kaldığını öne sürdü.
Adalet Bakanbğı üst düzey
yöneticilerinde son dönemdc
ciddi sağlık sorunlan ortaya
çıktı. Bakan Oktay. son günler-
de sık sık yükselen tansiyonunu
her sabah aldığı "Tenarmin"
adlı bir ilaçla düşürmeye çalışır-
ken, müsteşar Yüksel de mide
kanaması geçirdi. Yüksel'in eşi
Tülin Yüksel. eşinin son 15 gün-
dür mide kanaması geçirdiğini,
bunun son anda farkına vara-
bildiklerini belirterek, eşinin
tedavisinin sürdüğünü söyledi.
Oktay "ın, Hâkimler ve Savcılar
Yüksek Kurulu Başkanvekili
Necdet Mutiş tarafından, yar-
gıç ve savcı atamalanna ilişkin
kararnamenin haarlanabilmesi
ıçın sıcil dosyalannm kurula
teslim edilmesi yönünde "ma-
nevi baskı" yaptığını açıkladığı
Personel Genel Müdürü İhsan
Erbaş'ın da bu olaydan sonra
tansiyonu yükseldi.
Kendisine yönelik suçlama-
lara ilişkin, Cumhuriyet'in so-
\e Tevkifevleri Gcncl Müdür-
lüğü'nün. konuya ilişkin. An-
kara Cumhuriyet Başsavcıbğı'-
na gönderdiği yazıyı anımsata-
rak. bu yazı ile "verilen izinden
Seyfi Oktay
ikinci bir emre kadar sarfınazar
edildiğini" belirten Yüksel. şöy-
le dedi:
"Ben, boyle bir iznin verildi-
Arif Yüksel
ğini bir gazetedeki haberden
öğrendim. Bakanlık olarak
prensibimiz. özel TV'lere, bu
tür izinlerin verilmemesi yö-
By-Pass'ın yürürlüğe girmesiyle atamalar yapılacak
Oktay: Makamıma şimdi oturdum
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-" By-Pass
Yasasfnın TBM M'den ikinci kez geçmesi
üzerine. Adalet Bakanbğı"nda "kararname
hareketliliği" başladı. Adalet BakanlığYnda.
başta müsteşar olmak üzere bakanlık üst
> öneticileriyle. aralannda DGM başkan ve
üyelennin de bulunduğu 1500 yargıç ve
savcının atamaları önümüzdeki ay vapılacak.
Memnuniyetini "Makamıma işte şimdi
olurdum"sözleriyledilegetiren Adalet Bakanı
Seyfi Oktay. üst düzey yöneticıliklere
atamalarda, "sicil ve çalışkanbk" ölçütlerinin
gözönünde tutulacağını belirterek, "1 bin
vargıç ve savcı var, hepsi benim müsteşar
ada> ım" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafından
vcto edilen "By-Pass Yasasf'nın. DYP \e
SHP'nınoylanileTBMM'den ikinci kez
geçmesi. Adalet BakanlığYnda bir süredir
"askıda" olan atamalan gündeme getirdi.
Bakan Oktay'ın. 7 bin yargıç ve savcıdan.
aralarında DGM başkan ve üyelennin de
bulunduğu 1500'ünü içeren geniş kapsamlı
"yaz kararnamesi"run hazırlanması için.
bakanlık bürokratlanna talimat verdiği
öğrenildi. Bakanlık Personel Genel
Müdürlüğü'nde kararnamenin hazırlık
çalışmalannın başlatıldığı bildirildi.
PartisininTBMM gruptoplantısında. yasanın
ikinci kez kabul edilmesinden ötürü teşekkür
konuşması yapan Oktay. memnuniyetini
"Makamıma işte şimdi oturdum" diyerek
gösterdi. Oktay, bu sözü anımsatıldığında.
"Bunu birespriçerçe\e"sindesöyledim. Bizim
açımızdan önemli bir rahatlama sağladığı. bir
başan kazandığımız için kullandım ve
'Kendimi dün (önceki gün) makama oturmuş
gibi hıssetüm" dedim. Yoksa. başka türlü bir
anlamı olabilir mı, 8 avdır bu makamda
oturuyorum"dedi.
nündeydı. O güne kadar da
böyle bir izin verilmemişti.
Devlet TV'sine ise sadece gö-
rüntü çekimi için izin veriliyor-
du, sesli röportaj izni verilmi-
yordu. Bu nedenle. bakanı
sıkıntıya sokmamak için böyle
bir yola gidilmiştir. Zaten. ba-
kana da durumu aktarmaya
çalıştık. Ancak, kendisi
Adana'daydı ve bir türlü ulaşa-
madık. Daha sonra da bakana
durumu sözlü olarak açıkla-
dım."
Verilen izinde. röportajın
"hükümlünün nzası" koşuluy-
la yapılacağının da belirtildiğini
anımsatan Yüksel, Kartal De-
mirağ'ın bu görüşmeye "mu-
vaffakatının olmadığını" da
savundu. Yüksel, Demırağ'ın.
görüşme ızninin gen alındığı ta-
rihten ıkı gün sonra da zaten
tahliye olduğunu belirterek.
"Benim. verilen bir emri iptal
etlirmem gibi birdurum sözko-
nusu değildir" dedi.
Yüksel. "Gizli sicil dosyasını,
bulunması gereken Personel
Genel Müdürlüğü'nden alarak
çekmecesindc tuttuğu" savı için
de. "Bu. doğru değil. Müsteşar
olarak. bakanlık üst düze> yö-
neticilerinin sıcilleri bende du-
rur. Müsteşarlıktan aynldıktan
sonra tabiı kı bunlan bendcn
sonra bu göreve gelecek olana
vereceğim " dedi. Yüksel. SHP
Ankara Milletvekili Lluç Gür-
kan'ın, kendisiyle birlikte
ANAP'ın eski Genel Başkan
adavlanndan Hasan Celal Gü-
zel'in de yargılandığı "knpto
davası"yla ilgili. "seks senaryo-
su yazdığı" suçlamasını \anıı-
larken de, "Bu konunun be-
nimle hiç bir ilgisi yok " diye
| ko-nuştu.
POLİTİKA GÖNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
ANAP'ta Olup Bitenler,
Okluktan Görüntüler...
Kavgabüyüyor...
Bir ANAP milletvekilinin dün sabah değerlendirmesi
aynen şöyleydi:
"Eğer ANAP bir siyasal parti ise Semra Özal dı's/p-
lin kuruluna verilmeli vepartiden ihraç edilmelidir..."
Kimi ANAP milletvekilleriyle görüştük. Hemen hepsi
aynı şeyleri söylüyorlardı...
Anlatılanlardan Semra Hanım'ın artık ANAP'ta kal-
maması gerektiği izlenimi çıkıyordu.
örnekler:
"Semra Hanım, Genel Başkanımızı ve parti yöneti-
mini aşağılayıcı sözlerle kamuoyunda küçük düşür-
müştür. Kendisi Istanbul ll Başkanlığı süresince ne
yapmıştır? Eğer 1991 seçimlerinde ANAP Istanbul'da
birinci parti olmuş, en fazla milletvekilini çıkarmışsa,
Semra Hanım'ın sayesinde değil, örgütün seçime asıl-
masıyla gerçekleşmiştir..."
Içel Milletvekili Ali Er'in açıklaması ise en ilginciydi:
"Semra Özal'ın ayrılmasıyla ANAP'ın oyu artar..."
Olumlu konuşan hemen hemen hiç kimse yoktu
ANAP'ta Semra özal için. Semra Hanım'ın örgütle hiç
ilgilenmediğini söylüyordu büyük çoğunluk.
Evet ANAP'ta kazan kaynıyor...
Bu arada parti içindeki muhafazakâr kanat atağa ge-
çiyor; Mesut Yılmaz'ın genel başkanlıkta kalmasının
ANAP'ı giderek eriteceği düşüncesini örgüte yaymaya
başlıyor...
Başkent kulislerinde değişik senaryolar gündeme
geliyor. Marmaris'in Okluk Koyu'nda dinlenen Cum-
hurbaşkanı Turgut Özal'ın yeniden ANAP'ın genel baş-
kanlığınadöneceği havası yayılıyor.
ANAP'lılar ne diyor bu konuda?
önce onları dinleyelim:
"Turgut Özal bir daha ANAP'ın başına dönmez, dö-
nemez. Çünkü Sayın Özal politikada görevini tamam-
ladı. Hele son yaptığı hata kendisine çok puan kaybet-
tirdi..."
ANAP'ta bir huzursuzluk, onun ötesinde bir çalkant
var hiç kuşkusuz. Genel Başkan Yılmaz, Cumnurbaş-
kanı'nın küsüp Marmaris'e gitmesini destekleyip "De-
mirel'in yaptığı siyasi nezaketsizliktir" dese bile, özal
ailesiyle ipleri kopardığı bir gerçek.
Özal'ın küsüp gitmesiyle ilgili en güzel yorumu da
sanırız Erdal inönü yaptı.
inönü şöyle diyordu:
"Çocukluk çocuklukta güzel oluyor da büyüyünce
çekilmiyor..."
Cumhurbaşkanı özal, Okluk Koyu'nda yüzüyor, din-
leniyor. Gazeteciler Marmaris'te bekliyor.
"Acaba Özal bugün bir açıklama yapar mı?"
Ama açıklama yapmıyor. Hiçbir şey olmamış gibi
davranıyor.
Cumhurbaşkanı Özal'a yakın çevreler, "Konuşmaz,
bir süre bekler' diyorlar. Soruyoruz, "Önemli bir şey
söyler mi daha sonra "diye.
Yanıt şu oluyor:
"Orası belli olmaz. Ama zamanı kollar. Şimdi sinirle-
ri gergin, dinleniyor..."
Soru:
"ANAP Genel Başkanlığma yeniden gelmesi söz
konusu mudur?"
Yanıt: -*.<«*??
"Sanmıyoruz. Öyle bir istemi yok."
Yeniden ANAP cephesine dönüyoruz:
"Semra Hanım çok sert eleştiriyor Mesut Yılmaz'ı.
Ama Yılmaz yanıt vermiyor..."
Cevap veriyorlar:
"Ne gerek var Mesut Bey'in yanıt vermesine. Semra
Hanım istifa etti ve ayrıldı..."
Bu kez, "Ama disiplin kuruluna verilmesini isteyen-
ler var" diyoruz. ANAP'lı "Sanmıyorum" diyor ve
ekliyor:
"ANAP'ın kan yitirdiği kesin. Ancak bu partiyi Mesut
Yılmaz dışında kimse götüremez."
Soru:
"ANAP'tan DYP'ye kaç milletvekili gider, hiç hesap-
ladınızmı? "
ANAP Milletvekili "Temas halinde olanlar kimler bi-
liyoruz" diyor. Ardından da şöyle konuşuyor:
"Bizim için hiç önemli değil. Giden gider. Kalan sağ-
lar bizimdir..."
Aslında bir kördövüşü var ANAP'ta. Kimin ne yaptığı
belli değil.
Sadece görülen, Semra Hanım'ın çıkışı Mesut Yıl-
maz'a güven sağlıyor. Yani ANAP Meclis Grubu Yıl-
maz'a sıkı sıkıya bağlanıyor.
Bakalım, bu karmaşa ne kadar sürecek. Semra Ha-
nım konuşacak mı daha. Eğer konuşursa, kazanan
mutlaka Yılmaz olacak.
Muhafazakârlara gelince...
Onlar olaylan izlemekle yetiniyorlar. özallann Me-
sut Yılmaz'a karşı koyduğu tavrı destekliyorlar...
ÖZEP Genel Başkanı Alınak:
Bölge valisi diktatör
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - ÖZEP Genel Başkanı
Mahmut Alınak, hükümetin.
olağanüstü halin uzatılmasın-
dan önce. sürgün ve sansür
uygulamalannı kaldırmasını,
tepkileri yumuşatmaya yöne-
lik siyasi bir manevra olarak
nıteledi. ÖZEP. Güneydoğu
Bölgesi'nde yaşanan sorunla-
nn çözümüne ilişkin "kamuo-
yu yoklaması" \apacak.
Alınak. TBMM'de dün dü-
zenlediği basın toplantısında.
bölge valisine verilen yetkileri
"ancak bir diktatörün sahip
olduğu yetkiler" olarak nitele-
>erek. "Bölge valisi. hüküme-
tin de. parlamentonun da üze-
rinde vetkilere sahip" dedi.
İşbaşına gelen hükümetlerin
sürekli "bölücülük teranesi"
tutlurduklannı da belirten Alı-
nak. asıl bölücülüğün. olağa-
nüstü hal kapsamı içindeki il-
lcrde farklı yasalann uygulan-
ması olduğunu öne sürdü.
"Demokrasi malülü" olarak
nitelediği iktidann son uygula-
malan ile halka şaşı baktığını
s;ıvunan Alınak. daha önce.
>enı bırnıodelgetıreceğınısöv-
leşcrek. olağanüstü hali uza-
uın hükümetin, yeni hiçbir
model getırmeksizin. yeniden
süre uzatmasına gitmesine de
tcpkı gösterdi. Cumhurbaşka-
nı Turgul Özal'ın. yargı refor-
mu vasasını. başta Genelkur-
may Başkanı olmak üzere
MGK'daki generallerin isteği
üzerine veto ettiğini öne süren
Alınak. "Başbakan Demirel'in
de yine bu generallerin direk-
tiflerine uyarak. yasada deği-
şiklik yapılacağını acıkladığı-
nı" iddia etti. Güneydoğu
Bölgesi insanıriın 16 gün gözal-
tında kalmasını bile az bulan
Başbakan'ın, demokratikleş-
meden sözedemeyeceğini dile
getiren Alınak. hükümetin
"MGK'nın noten haline geldi-
ğini" de öne sürdü.
ÖZEP'ın ilk MYK toplantısı-
nın 4 Temmuz'da yapılacağı,
burada görev bölümünün ger-
çekleştirileceği öğrenildi. Bu
toplantının ardından temmuz
ayının ilk yansında Kurucular
Kurulu toplanacak. Partinin
geleceğine yönelik kararlar da
burada alınacak. Adıyaman
Milletvekili Mahmut Kılınç
amaçlannın Güneydoğu'daki
sorunlann çözümüne katkıda
bulunmak olduğunu belirte-
rek," Bu işlevımızı yerine geti-
remezsek bizi burava seçen
ınsanlar, 'Orada ne işiniz var"
diye sorarlar " dedi. HEP kö-
kenli milletvekillerinin yurtdışı
gezılennin izlenmesi ve rapor
hazırlanmasının da "hoş ol-
madığını" söyleven Kıbnç,"Bu
raporlarda yeralan bilgilerin
çoğu yanlış" şeklinde konuştu.