Katalog

Sa Cumhuriyeli Sahıbr Cumhurıyet Matbaacılık ve Gazeıeuhl. TurW Anonım Şırkeıı adına Beritı Vadi Genel Ya\ın Yoneımenı Ozgen Acar • Genel Vayın koordınaıoru Hikrael Çelinka>a Yazı blcn Mudurlen Fusun Ozbıigen (Sorumlu), Celal Ba>langıç (Haber) 9 Yazı Işlerı Mudur Yardimcısı Salim Alpaslan t Gorsel Yoneımen \li \car • Duzenleme uslafa Saglamer V Ankara Temsilcısı Cune>l \rcayurek. Haber Mudurlen Muslafa Balba>. Işık Kansu, Izmır Temsılcı V Serdar kızık. -\dana Temsilcısı Çelin \iğenoglu Isıanbul Haberlen ^ııav kalkan, Dış Haberler Ergun Bakt, Iş-Ekonomr Şukran Kelenci, Yurı Basan ve Yayan: Cumhurıyeı Matbaacılık ve Gazetecılık T.A.Ş Türkocağı Cad. Haberlerı: Mehmrl Saraç, Kultur O l a l Lsler, Makaleler Sami Karaoren, Spor \bdulkadir 39 41 Cağaloğlu 34334 Ist PK: 246 IstanbUl Tel. 512 05 05 (20 hat), Telex: Vucelman. Duzeltme: Abdullah Yazıcı • Muessese Mudur V Erol Erkut • Koordınator 22246, Fa\ (1) 526 60 72 • Burolar Ankara: Z Gokalp Blv Inkılap S. No: Ahmel Korulsan • Muhasebe Bultnı \entr • Butçe-Planlama: S«gi Osmanbeşeoglu • Idare: 19, 4, Tel 433 II 41-47, Telex: 42344, Fax: (4) 433 05 65 • Izmir H. Zıya Blv. Hu«->ın Gurer • işletme Onder Çelik • Bılgı-Işlenr Nail İııal Bılgısavar Sısıem Munnel 1352 S 2'3, Tel 83 12 30, Telex- 52359, Fax: (51) 89 53 60 • Adana: tnönu Çiler • Personel Sevgi Boslancıoglu • Reklam Reha Isılman • Dı> llışkıler Huha Akyol Cd 119 S. No. 1 Kaı 1, Tel. 19 37 52 (4 haı). Telev 62155, Fax: (71) 19 25 78 TAKVİM:27HAZİRAN 1992 tmsak: 3 26 Güneş: 5.26 Öğle 13.12 tkindi: 17.12 Akşam: 20.47 Yatsı 22 38 Akyaka, 'Gökova'yı istiyop•ULA (AA) - Muğla'nın Ula üçesire bağh Akyaka beldesı, eski ve ünlü adı "Gökova~yı geri istiyor. Yeni belde olan Akyaka'nın belediye meclısi, ilk toplanüsında, beldenın adının Gökova olarak değiştinlmesı içın karar aldı. 7 haziranda yapılan yerel ara secimlerde belediye başkanı seçilen îsmail Akkaya başkanhğında toplanan belediye meclisinin ittıfakla aldığı ad değiştirme karannın hayata geçirilmesi için Muğla Valisi Lale Aytamana da başvurularak yardım istendi. Diş dolgusu çevreyi kipletiyop •BONN(UBA)- Amalgamb diş dolgulannın insan sağbğına olduğu kadar çevreye de zararlı olduğu bildirildi. Amalgamh dolgulardan ağız gargarası sırasında bol miktarda ava, atıksu şebekesine ve kanalizasyona kanşıp çevreyi kirletiyor. Almanya'da yapılan bir araştırmada, 1 yıldaeski dolgulann yenilenmesi sırasında yaklaşık 30 ton gümüş amalgam atığı oluştuğu bildirildi. 'Karadeniz'i konıyalınf • İSTANBUL (AA) - Karadeniz Kültür ve Çevre Derneği Başkanı Doç. Dr. Cengiz Eruzun, Karadeniz'in başta endüstriyel olmak üzere, çeşitli atıklarla 'çöplüğe 1 dönüştüğünü belirterek, Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi'nin Karadeniz'i de kapsamına almasını istedi. Doç. Dr. Eruzun, Karadeniz Ekonomik Işbirliği Anlaşması ve Boğaziçi Bildirgesi çerçevesinde dün yaptığı yazılı açıklamada, Karadeniz'in içinde bulunduğu çevre sorunlannı dile getirerek, Karadeniz'in uluslararası anlaşmalarla tam anlamıyla korunamadığını söyledi. •SNAP' Türkiye'de • tSTANBUL (AA) - ABD'li rap grubu "SNAP" 4 konser vermek üzere Türkiye'ye geldi. Istanbul Akgün Otel'de dün bir basın toplantısı düzenleyen grup, geçen yıl Türkiye'ye gelmemelerinin Körfez savaşından değil, kontrattaki bir anlaşmazlıktan kaynaklandığını söylediler. Grubun solistliğini yapan lürbo B "Korktunuzdan mı gelmediniz?" şekündeki soruya, "Annemin dışında hiçbir şeyden korkmuyorum" şeklinde karşılık verdi. Grup, bu akşam Ataköy Marina konser alanında, yarın Andormeda'da, pazartesi akşamı Kuşadası'nda, 1 temmuz çarşamba akşamı da Çeşme Festivali kapsamında Çeşme Açıkhava Tiyatrosu'nda konserler verecek. Şerefiye Sarnıcı • İSTANBUL (AA) - Bir zamanlar Istanbul'un su ihtiyacım karşıladığı gibi, rivayete göre sular bittiği zaman da kent halkırun burada ayinler düzenleyerek su duası yaptlfc tarihi Şerefiye (Theoaosios) Sarnıcı, basına tamtıldı. Eminönü Belediye Başkanı Ahmet Naci Akgün, "Kültür ve sanata yönelik bu mekânı tstanbullulara hediye edeceğiz" dedi. Eminönü Belediyesi başkanlık binası altında bulunan ve 1550 yıl kadar önce insa edildiği bildirilen sarnıcın, önümüzdeki günlerde resmi olarak açılacağı, açıhşım da Kültür Bakanı'nın yapacağı kaydedildi. EÜPO Disney'e çiftçi engeli •PARİS(AA)-AT'nin tanmla ilgili yeni dûzenlemelerini protesto eden yüzlerce Fransız çiftçisi, Euro Disney eğlence parkının gınşıni kapattılar. 300 traktörle dev eğlence parkına gelerek gjrişleri ükayan çiftçiler, bu eylemlerine gerekçe olarak AT ve ABD'nin izlediği tanm politikalanmn, çıkarlanru tehdit etmesini gösterdiler. Kırk yıldır Ingiliz Büyükelçiliği'nde çalışan Sait Ocak, önümüzdeki günlerde emekli olacak Hd kraliyet maclalyalı tek Sıvaslı EVREN DEĞER ANKARA - Tam 40 yü Ingiliz Bü- yükelçiliği'nde çahştı. 2 kraliyet ma- dalyası aldı. İngiltere Kraliçesi Eliza- beth, eski Ingiliz Başbakanı Mar- garet Thatcher,, Prens Charles ve daha bir dizi ünlü kişiyle tamştı, on- lara hizmet verdi. 34 yıl Ingiliz sefare- tinde metrotellik yaptı. Ama halen İngiltere'yi görmedi. Ingiliz Büyükelçiliği'nin metrdote- h Sait Ocak, önümüzdeki hafta emekli olduktan sonra İngiltere'ye gitmek niyetinde. Ya vize sorunu çı- karsa? Onu da Ocak, "O zaman eski büyükelçilere oradan telefon açanm Ben geldım memleketi görmeye, ama almıyorlar, yardım edin derim" diye yamthyor. Sait Ocak ile tam 40 yıl çalıştığı İngiliz Büyükelçiliği'nin misafir salo- nunda söyleştik. Önümüzdeki hafta emeklilik işlemleri tamamlanacak olan Ocak, biraz emekliliğin verdiği rehavet, biraz da heyecan içinde so- rulanmızı yarutladı. - özgeçmişinizi anlatır mısınız? - Sıvas'ın Suşehri kazasının Gölo- va nahiyesinin köyündenim. 1952'de bir Chevrolet ile 2 gece 3 günde An- kara'ya para kazanmak için geldim. İngiliz Büyükelçiliği'nde bizim köyü- müzden bir garson vardı. Beni tavsi- ye etti ve işe aldılar. Geldim ki; bütün müstahdemler, işçiler hepsi yabancı. İtalyan, Avusturyalı, Rum işçiler var. Hiçbiri Türkçe bilmiyor. Köylü çocuğuyum, ben de tngilizce bilini- yorum. Lisan bakımından, Türk müstahdemleri mecbur tuttular lisan öğrenmeye. Her gün öğleden sonra alt katta ders yapük ve Ingilizce öğ- rendim. Tam 11 tane sefır değişti bu sürede. Karşılıklı saygı ile günleri- mizi geçirdik. - İngilizce yazabiliyor musunuz? - Hayır, tngjlLzce yazamam. Ama kulaklanm ve dilim uygundur. Pra- Sait Ocak, 1952'de Suşehri'nden Ankara'ya geMi. İngiliz Bûyûkelçiliği'ne köylüsü bir garson aracılığıyla girdi. Kırk yıldır metrdotel olarakçalıştiğı büvükeiçilikte Kralice Elizabetfa, Prens Charles ve Thatcher'a hizmet etti. Kralice onu iki madalyayla ödüllendirdi. (Fotoğraf: RIZA EZER) tikten geliyor. - Metrdotellik konusunda bir eği- tim aldınız mı ve ne zaman metrdotel oldunuz? - Hayır, hiçbir eğitim almadım. Ama ustalanmdan aldım. Benim eği- timim de hıç yok. llkokulu bitirdim, ondan sonrası yok. 6 sene çahştıktan sonra 1958 yıbnda metrdotel oldum. O zaman buradan aynlan yabancı metrdotel beni tavsiye etti. Toplam 10 kişiydik. Bu çocuklann içinde en yeteneklisi budur dediler. Işte o za- mandan beri, tam 34 senedir metrdo- tellık yapıyorum. Büyiikelçinin hanımıyla birlikte bütün evin düzeni- ni sağlıyoruz. - Bir metrdotelin görevlen nedir? -Bir metrdotel evin düzenini, te- mizliğini, disiplini her şeyini ayarlar. Her şeye hâkım olması gerekir. Ba- zen 40-50 kışilik yemekler olur. On- lan ayarlar. Sefir hanımlan ile uyum içinde çalışırız. Sabahtan kalkanz, normal olarak 08.00'de her gün hazır olmamız gerekir. Sefir beyle eşine kahvalülannı veririz. Sonra hanımın direktiflerini bekleriz. Evi biz açanz, kapaünz. Evim bakımına bakanz, yani her seyine. Havalandınnz, te- mizleriz, yani bir evin tüm her şeyini yapanz. Burada tam 100 oda var. Bütün bu odalardan sorumlu oluruz. - Biraz ailenizden anlatır mısınız? - Evliyim, 3 erkek çocuk ba- basıyım. Eşim, bizim köyden. Ço-, cuklanmın hepsi yüksek tahsilli, hep- si İngilizce biliyor. Hepsi burada doğdular. -Tamştığınız ünlü simalar arasın- da kimler var? - Bu zaman içinde Kralice Eliza- beth geldi 1971'de. O zamanın Cum- hurbaşkanı Cevdet Sunay'dı. Onlara hizmet ettim. Eski başbakanlardan Adnan Menderes gelırdi. Şimdiki başbakan, bakanlar hepsi geldiler. 3-4 İngiliz başbakanı geldi. Prens Charles geldi, eski Başbakan Mar- garet Thatcher geldi. Edinburgh ve Kent dükleri geldiler. Kraliçe geldi- ğinde 1971'de birinci madalyayı ver- mişti. Sonra şündi de ikinci madal- yamı aldım. -Gelen konuklar size bahşiş veri- yorlar mı? - Evet, yatüı olanlar her zaman bahşiş verirler. Türk parası olarak veriyorlar. Miktan 1 milyon oluyor, 800 bin lira oluyor. Ama o bahşiş yalruz bana değil, burada çalışan her- kes arasında eşit olarak dağıulır. - İkinci kraliyet madalyasını nasıl aldınız? - Burada aldım. Büyükelçi tarafın- dan Kraliçe namına takıldı. Tören yapıldı. Törene büyükelçilik per- soneli geldi, benim ailem geldi. Çok iyi, çok güzel duygularla aldım. - İlginç anılannız var mı? örneğin Kraliçe ile ilgili bir anınız var mı? - Çok anılanm var, ama şimdi aklı- ma hiçbirisi gelmiyor. Kraliçe ile ko- cası gelmişlerdi. Tören yapılıyordu, bir de tanıştıncı vardı. Sıra bana gel- di, bu da buranın metrdoteli dıye tanışünldım. Kraliçe hayret etti, 'Bu yaşta bu düzeni nasıl sağlıyorsunuz, daha çok gençsiniz' dedi. Sonra ma- dalyamı verdi. - 40 yıldır burada çalışryorsunuz. Kaç kere İngiltere'ye gittiniz? - Hiç gitmedim. Yurtdışına hiç çıkmadım. Yazlan Sıvas'a gjderim. - Emekli olduktan sonra İngiltere'- ye gitme niyetiniz var mı? - Evet düşünüyorum. Bir gitmek, görmek istiyorum. - Vize konusunda sorun çıkar mı? - Vallahi, ben de düşünüyorum vize verirler mi diye. Ama oraya gide- rim orada bir büyükelçiye telefon ederim. - Ne zaman emekli olmayı düşünü- yorsunuz? Emekli olduktan sonra geleceği yönelik planlannız neler? - önümüzdeki hafta emekli oluyo- rum. Bir aylık da izin hakkım var. Geleceği yönelik de pek planım yok. Dışandaki hayaü da bilmiyorum. -Sizden sonra buradaki görevi kim devralacak? - Kardeşim var burada, garson olarak çalışıyor. O görevi devrala- cak.- Hayır, Ingılızce yazamam. Ama yeteneklisi budur dediler. Işte o za- kahvaiülannı vennz. sonra hanımın aa Kimıer var.' -oeıen KonuKiar sıze oanşış ven- oıar<ut çauşıyor. VJ gorevı ae\ kulaklanm ve dilim uygundur. Pra- mandan beri, tam 34 senedir metrdo- direktiflerini bekleriz. Evi biz açanz, - Bu zaman içinde Kraliçe Eliza- yorlarmı? cak. Ali Özgentürk'ün yaşam dolu, geçimlerini çıplak modellikten sağlayan iki kadının özgüvenini aktaran son fılmi: Çıplak Yerleşik ahlak düzeııi, kuralları zorluyor • 'Çıplak'm görüntü yönetmeni ünlü Yugoslav yönetmen Emir Kusturica'nın 'Çingeneler Zamanı' ve 'BabarfrİşGezisinde' fılmlerinin de görüntü yönetmenliğini yapan Vilko Filac. • Başrol oyunculanndan Jale An- kan ise TRT 2. Kanalı'nda yayım- lanan 'Cennet Oteli' dizisinden a- nımsayabileceğimiz Berlin'de yaşa- yan bir oyuncu. HANDAN ŞENKÖKEN Ali özgentürk, "fılm çeken bir yönetmen çekilmez"derse de, biz yine de onun beşinci fılmi "Çıplak"ın seündeyiz. Tünelde, Galata Mevlevihanesi'nin hemen yanında 37 nu- maralı iki katlı eski bir ev burası. Özgen- türk'e göre, "fılm çekmek süreci içinde olan insan, bir kuyu içinde debelenen bir insana benzer." Bu görüşü asla unutmadan, usulca seti izlemeye koyuluyoruz. Oysa gergin, simrli, sorunlann bir türlü çözülemediği bir ortam yerine, uyumlu, ne- şeli, müthiş keyifli bir fılm setindeyiz. Ara- dan gecen 6 yıldan sonra Ali Özgentürk herhalde Türkiye'de fılm çekmenin sorun- lannı gözardı edip karamsarlığı bir kenara iterek yaraüahğın coşkusunu yaşıyor. Oyunculara nasıl oynayacaklannı anlatır- ken, doğaçlamaya da açık. Provalardan son- ra çekim tekrarlanndan da kaçınmıyor. O gün seti ziyaret eden fılmin senaryo yazar- lanndan Işıl Özgentürk'ün ise her çekim tek- ranndan sonra "içi gidiyor." Kendi filmini 70 kutu fılmle çekmek zorunda kaldığını anımsadıkca. Neredeyse uluslararası bir fılm seti burası. Ali Özgentürk'ün bu denli dingin çabş- masının nedenini kısa bir süre içinde arüıyo- ruz: Filmin görüntü yönetmeni Vilko Filac. Emir Kusturica'nın "Çingeneler Zamanı", "Babam İş Gezisinde", "Dolly Bell'i Haürb- yor musun?" ve "Amerikan Rüyası" fılmle- rinin görüntü yönetmenliğini yapan Filac Jale Ankan, füıni çok sıcak bulduğunu söylüyor. Görüntü yönetmeni Vilko Filac 'Türk âneması her zaman şiirseldir'derken Özgen türk, film çekerken üzerinde konuşmamn içtenlikli olmayacağmı savunuyor. (Fotoğraflar: İBRAHİM GÜNEL) ile Özgentürk süreklı birbırlerine danışarak, sahneler hakkıncu görüşlerini dile getiriyor- lar. Film çekerken onun üzerinde konuş- mamn içtenlikli olmadığını savunan Ali Öz- gentürk, fılmin "happenıng movie" olduğu- nu söylemekle yetinip ekliyor: "Ciddi olma- yan kötü bir fılm." Yine de "'yaşam dolu, çıplak modellikten geçimlerini sağlayan iki kadının özgüvenini aktaran, bu durumu sonradan öğrenen ko- calan ve toplumla ilişkilerini yansıtan kara mizahın ağır bastığı bir öykü" ve "yerleşik moral bir düzende ahlak yapısını zorlayan bir fılm" biçiminde fılm hakkında görüşler ediniyoruz. 15 haaranda çekımine başlanan "Çıplak", Euroimages destekli Fransız, Yu- nan ve Türk ortak ya'pımı. Öyküşü Ali Öz- gentürk"e aıt. Senaryosunu Ali Özgentürk, Işıl özgentürk ve Sadık Karlı yazdı. Müziği- ni Yunanb Thesia Panayiotou hazırlayacak. Film için üç ay ön hazırhklar yapıhp, de- neme fılmleri çekibniş. Oyuncular yeni ve değişik yüzler. Başrol oyunculanndan Jale Ankan, Berlin'de yaşıyor. TRTnin 2. kanalında yayımlanan "Cennet Oteli" dizi- sinden anımsayabileceğimiz Jale Ankan, 20 yıldır Almanya'da yaşıyor, 4,5 yıldır oyun- culuk yapıyor. Üç yılhk tiyatro eğitirrunden sonra, teklifler alıp sinema filmlerinde rol al- maya başlayan genç oyuncu, iki yıl önce Türkiye'de ilk fılmi, Türk-Alman yapımı "İstanbul'da Aşk"ta oynamış. Almanlarla çevirdiği fılmler ona çok ilginç gelmiyor. İki yıl önce Berlin'de Ali Özgentürk'le tanışan Jale Ankan, bu fılmle çok sıcak bulduğu Öz- gentürk'le ve "Çingeneler Zamanı" fdminde hayran kaldığı Vilko Filac'la calışma şansını elde edıyor. Senaryo için, "Anlaması ve an- latması çok zor, değişik bir fılm"diyen An- kan, Almanya'daki koşullarla Türkiye ko- şullannın farkb olduğuna değiniyor ancak Türklerle çabşmarun daha uyumlu ve güzel olduğunu vurguluyor. Tiyatrodan geteıesi- ne karşın, "hayabnde hep sinema" olduğu- nu belirten 26 yaşındaki genç oyuncu, "Bana kabrsa bunlann gençükte yapılması gerek. Gençbkte peşinden koşabiUrsiniz sonra zor olur. Tiyatroda 40-45 yaşında daha iyi oyna- yabibrim" görüşünde. 1991 Antalya Fibn Festivali'nde "Seni Şe- viyorum Rosa" fibnındeki rolüyle En İyi Kadın Oyuncu ödülünü alan, İstanbul Dev- let Tiyatrosu oyunculanndan Sumru Yavru- cuk da fılmin başoyunculanndan. Ab Öz- gentürk'le çabşmanın, ona tanık olmanın mutluluğundan söz ederek, "Senaryodan et- kilendim, fıbn çekıldikçe rolümü anlamaya başbyorum. Çünkü oyun kişisiyle oyuncu arasındaki gjzli bir buluşma, randevu bu. Deşifreye uğrarsa hasar göreceğine inanıyo- rum. Filmi bitince anlayacağım" diyor. De- ğişik oyuncularla paslaşarak oynadıklannı, Vilko Filac'ın görüntü yönetmenbğinde çabşmanın rahatlatıa olduğunu beb'rtiyor. Soa olarak Ankara Fibn Festivali'nde En İyi Kadın Oyuncu ödülünü alan MeralT^e- tinkaya, Ankara Devlet Tiyatrosu oyuncu- lanndan Erdal Küçükkömürcü ve çeşitli topluluklarda rol alan, 'happening'ler ger- çekleştiren Adnan Tönel de fümin dığer baş- rol oyunculan. Yardımçı oyunculuklan Ayten Uncuoğ- lu, Ülkü Ülker, Orhan Erçin, Sami Hazin- ses, M.Çeto Tekkanat, Cemal Şan ve Refık Durbaş üstleniyorlar. . Adı üstünde "Çıplak". Filmde Jale An- kan "özgürce" çıplakbğmı sergileyebibrken, Devlet Tiyatrosu oyuncusu olduğu için Sumru Yavrucuk'un "ölçülü" çıplakbğını ızleyeceğiz. Ön araştumada gerçek model- lerle görüşülüp belgesel filmler çekibniş. Fibn için oyunculann akademi öğrencileri tarafmdan tablolan yapılacak. Görüntü yönetmeni Vilko Filac, fıbn çe- kerken kendini "evinde gibi hissediyor." BAI yüzden hangi ülkede olduğu hiç önemb de- ğil. Birlikte çabştığı teknik ekibin Hollywo- od'dakinden daha üstün olduğu görüşünde. Çok canayakın ve esprili. Çekim sonrasında oyunculara sanbp kutlayarak beğenişini gösteriyor. Slovenyab Filac, daha önce Öz- gentürk'ün "At" filmini izlemiş. Türk sine- ması konusunda Yıbnaz Güney'in "Yol" ve " Duvar" fılmlerinden başka kötü birkaç ör- nek dışında bilgisi yok. Türk sinemasımn yapımcılardan göreceği destekle saygınbk kazanacağını beürten Filac, sanatsal ya- ratının el emeğiyle gercekleştirildiğini vur- gulayarak "Parasal desteğj kimin sağladıği değil, özgürlük önemb" dıyor. Amerika'da düşük bir bütceb bır fıbnin Türkiye için ast- ronomik olduğuna değinen Filac, koşullann farkbbğını para ve tekniğin bebrledigıne dikkati çekiyor; "sanatsal yaratı kişiye bağb, paraya değil. "Vilko Filac,"Türk sineması hiçbir zaman endüstrileşemez, o her zaman şiirseldir" görüşünü dile getirirken, Ab öz- gentürk'ün de "şürselbğini" asla yiürmedi- ğini düşünüyoruz. Urla açıklanna dökümünden vazgeçildi, bu kez Foça tehlikede Izmir9 in körfez çamuru sorun oldu ALO DOKTOR HÜSEYİN ERCtYAS ŞEVKİ AVO tZMİR/FOÇA - Limana ağır tonajb gemilerin girebil- mesini sağlayacak derinleştir- me çabşmalan sırasında çıkan körfez çamurunun döküleceği yer yine sorun oldu. Zehirb maddeleri ve ağır metalleri içe- ren çamurun Urla açıklanna dökümünden, yünitülen karşı kampanyalar sonucu vazgeçi- b'rken bu kez de Foça aynı so- runla yüz yüze kaldı. Foçalılar çamuru kendi beldelerine dök- türmeyeceklerini belirtirken beldede yaşayan Akdeniz foku- nun (monachus-monachus) ge- leceğinin de tehlikeye gireceğini bebrtiyorlar. Körfezde kabnbğı yer yer 10 metreyi bulan çamurun bman genişletme çabşmalan nedeniy- le taranmasının yeniden günde- me gebnesi, çevre kirbliği yara- tacağı gerekçesiyle tepkilere yol açıyor. 6 milyon 200 bin metre- küp çamurun Urla açıklanna dökülmesi girişimleriyle başla- yan sorun, bugün aldığı yeru boyutlanyla süriiyor. DEÜ Çevre Mühendisbği Bölümü'- nün, çıkan çamurun Urla açık- lannda Hekimadası önüne dö- kübnesinde cevre kirlibği açı- sından bir sakınca olmadığını belirten raporuna karşın Ur- lalılann yoğun tepkisi bu girişı- me engel olmuştu. Bu kez de ça- murun Foça açıklanna atıbnası gündeme geldi. Konuyu görü- şen Foça Belediye Mecbsi giri- şimin önlenmesi için sorunun ivedibkle il genel mecbsi günde- mine iletilmesini kararlaştırdı. Körfez camurunu beldelen- ne döktürmediklerini anımsa- tan Urla Belediye Başkanı Bü- lent Baratab, aynı sorunu Fo- ça'nın da yaşamasını iste- mediklerini bebrterek şunlan söyledi: "Halkla beraber yaptık, her fırsatı değerlendirdik, kazan- dık. Ama biz hâlâ daha denize dökülsün istemiyonız. Bu yanbş bir yöntemdir. Gediz ağzına dökübnesi düşüncesi yanbş. Zaten denizin Foça bö- lümlerinı Gediz kirletiyor, ikin- ci bir kirletici olmamab. Biz, de- nize dökülmesin, karaya dökül- sün diyoruz. Amacımız sadece Urla'yı kurtarmak değil. Kör- fez hepimizin, ileride daha te- miz yerler var. Şimdi oralar da kirlenecek. Oralar da bizim memleketimiz. Foça'ya her ko- şulda destek vereceğiz, müca- delemiz sürecek." Bakırçay Belediyeler Birbği ve Abağa Belediye Başkanı Hakkı Ülkü, Körfez'den çıka- nlan kirbbk yüklü çamurun yine denize dökülmesini "ci- nayet" olarak niteledi ve "Böy- le bir cinayete izin vermeyiz" dedi. Bakırçay Belediyeler Bır- bği olarak konuyu en kısa süre- de görüşüp tartışacaklanm be- brten Ülkü, "Böyle bir şeyin yapılmasına göz yumamayız. Benim kişisel görüşüm, turistik yörelerde olsun, nerede olursa olsun böyle bir işleme girişibne- si cinayettir. Yapıbnaması için ebmizden geleni yapanz" dedi. Kendilerine resmi bir bilgı gelmediğini, resmi makamlarca bir açıklama yapılmadığinı be- brten Foça Belediye Başkanı Nihat Dirim de, "Bu çamuru Foça açıklanna kesınbkle dök- tünneme kararlılığındayız" gö- rüşünü dile getirdi. Dirim, ilgili kuruluşlardan resmi bilgi gel- dikten sonra gerekeni yapacak- lannı söyledi. Demiryollan, Li- manlar ve Hava Meydanlan İnşaaü Bölge Müdürlüğü yet- kıblen ise kesinleşmış bir du- rum, abnmış bir karar ol- madığmı kaydettı. Yetkibler, Çevre Bakanbğı ile Ulaştırma Bakanlığı ilgilileri arasında te- maslann sürdüpnü, elle tutu- lur bir netice olmadığını belirt- tiler. ÇÖZÜM ELİNİZİN ALTINDA. ARAYIN, AYDINLANIN, MUTLULUĞU YAKALAYIN... KUŞKULARINIZ DAĞILSIN! ALO BİLGİ 900 900 529 Orgazm 900 900 530 Okul korkusu 900 900 538 Işeme 9OO9OO544 Masturbasyon 900 900 548 Bel ağrıları 9O0 9O0 549 Kontakt lens 900 900 550 Andropoz 9O0 9O0 551 Ergenlik sivilceleri 900 900 552 Erkeklerde ergenlik çağı 9O0 9O0 553 Kızlarda ergenlik çağı Turkıyenm hef yennden servıstefırrızın 1 dokıkosı 5 8 3 3 TL dır Ololamo seıvıs swesı 3 / 4 dokıtadır PK 16Taıobyc} 'ıst