Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET 27 HAZİRAN1992 CUMARTESİ
OLAYLAR VE GORUŞLER
EnÖnemli Sorun...
Artça söyleyelım kı halkın desteğını yıtırmış bır Cumhurbaşkdnı ıle halkın
outurduğu bır parlamento ve hukumetın uyum ıçınde çalışması
okıaksızdır Turk ulusu ve Turkıye Buyuk Mıllet Meclısı, buna bırçozum
aıanak ve bulmak zorundadır
IVUSKENDER ÖZTURANLI Hukukçu
Gjıumuzun en onemlı sorunlanndan bın
hı<; luşkusıız 'Çankaya Sorunu dur Bu so-
run yaratan da ulusal ısteTicı hıçe sayarak
yahz kendı partısının oylanyla Çankaya'ya
çıkıı Sayın Özal'dır
Cunhunyet'ın kurulduğu gunden ben dev-
letmzın sımgesı olan Çankaya, bugun bır so-
rur darak karşımızdadır Toplum katlannda
bırikunç ve sıkıntı yaratan <Jankaya sorunu
çoamlenmeden, Turkıye'nım demokratıkleş-
meı ve çağdaş uygarlığı yakalaması ola-
nalszdır
Cunhunyetı kuran 1923 devnmcılennın ılk
ışı, <avaş koşullannda hazırladıklan 1921
Ani'asası'm değıştırmek, anayasal duzenı sı-
vıl /t çağdaş bır konuma getırmek olmuştur
Buanaçla yenı bır Meclıs oluşturmuşlar, yenı
bıraıayasa yapmışlardır Yıl 1924'tur Cum-
huıbaşkanlığı katında savaşlardan ve zafer-
lercen gelen yenılmez bır komutan vardır
Mis.afaK.emal
Arayasa goruşmelerı sırasında 'Cumhur-
başkınının vatana ıhanet suçunu hangj ko-
şulkrda ışlemış sayılacağı' yolundakı bır so-
ruya. Anayasa Komısyonu Sozcusu, Meclıs
kursusunden şu yanıtı verrnıştır 'Cumhur-
başkanı, anayasaya ve yasalara uygun davra-
nacağma ant ıçmıştır Artık bu gıbı yasalara
uynadığı takdırde hıyanetı vatanıye suçunu
ışlemış sayılır O halde sorumludur '
Göruluyor kı 1923 devnmcılen, yanmış
yıkılmış bır ulkeyı esenlığe çıkaran ve yepyenı
bırdevlet kuran Mustafa Kemal'ı bıle, suç ış-
lemesı halınde yargı onüne goturebıleceklen-
nı söylemekten çekınmemışlerdır Bu, uzenn-
de önemle durulması gereken çağdaş ve dev-
nma bır anlayıştır Ne yazık kı günumuzde
bu anlayıştan uzaklaşılmışür Turkıye Bu> uk
Mıllet Meclısı Cuınhurbaşkanf nı yargı onu-
ne gonderememektedır
1982 Anayasası'na gore Cumhurbaşkanı'-
nın tarafsız olması gereklıdır Seçıldığı gun,
Meclıs kursusunden tarafsızlık andı ıçmıştır
Ne yazık kı bu andına bağlı kalmamıştır Çe-
şıtlı eylem ve ışlemlenyle anayasa suçu ışle-
mıştır ve ışlemektedır
Sayın Ozal'ın cumhurbaşkanhğı katına
ulaşma bıçımı artık onemını yıtırmıştır Her
donemde olduğu gıbı bu kez de "atı alan Üs-
küdar'ı çoktan geçmıştır" Boylesıne ba-
ğışlanmaz sıyasal bır suç ne yazık kı cezasız
kalmıştır Ne var kı kamu vıcdanı rahatsızdır
Turk ulusu 1986 yılına kadar Turgut Özal'ın
her turlu hukuk dışı davranışlanna katlana-
cak mıdır9
Anayasaya aykm eylemlenne
"dur" dıyemeyecek mıdır9
Suç, ışleyene kâr mı
kalacaktır'
Hemen söyleyelım kı ulkemızde hıç kımse
Sayın Özal'ın düşmanı değıldır Ama huku-
kun dostudur ve hukukun yanında yennı al-
mak zorundadır Sıyasal ıktıdarlar nasıl hu-
kuka bağlı ıseler, cumhurbaşkanlan da dav-
ranış ve eylemlennde hukukla smırlıdırlar
Hukuka aykınlık, dunyanın her yennde suç
sayılmakta ve cezalandınlmaktadır Cum-
hurbaşkanı da olsa, hıçbır otontenın suç ışle-
yenı bağışlama yetkısı yoktur
Hukukta bağışlama, cezalandırmadan son-
ra gelır Çağdaş parlamentolar, koşullan
oluşturduğu takdırde suçluluğu butun so-
nuçlanyla bırlıkte bağışlayabılırler, ama suçlu
olan bır kışıyı parmak hesabı ıle suçsuz sa-
yamazlar
Çankaya sorunu, yalnız sıyasal ıktıdarlann
sorunu olmaktan çıkmıştır Hukuk sorununa
donuşmuştur Yalnız koalısyon ıktıdannın
sorunu da değıldır Meclıs koahsyonunun so-
runudur Ve çağımızda parlamentolann gore-
vı kamu vıcdanı doğrultusunda kararlar al-
maktır
Seçıldığı gunden ben yasalan ve anayasayı
hıçe sayan Turgut Özal, bır partının genel
başkanı gıbı davranrruştır Dış polıtıkada hu-
kümetı ve parlamentoyu dışlayarak tek başı-
na kararlar almış, çeşıtlı baskılarla Mecbs'e
karariardeğıştırtmıştır
Ataturk'un çızdığı ve 1982 Anayasasfnın
da benımsedığı 'banşçı dış polıtıka' ya aykın
davramşlar sergılemıştır Dunya kamuoyun-
da Turkıye'nın dovuşçu bır polıtıka ızledığı
gorunumu yaratmıştır Anayasanın başlangıç
maddesı ıle bıreylere tanınan 'yurtta banş
dunyada banş arzu ve ınana ıçınde huzurlu
bır hayat ısteme hakkı 'nı Turk ınsanının elın-
den almak ıstemış ve almıştır. 1991 genel se-
çımlennde olanca gucuyle kendı partısının
kdzanması ıçın uğraş vermıştır
Başbakanlığı sırasında "bır kezçığneyebıle-
ceğmı" soyledığı anayasayı, cumhurbaşkanı
seçıldıkten sonra bırçok kez çığnemıştır Par-
tısının ılen gelenlenne "sert muhalefet yap-
malannı" onennış, yonetıalenn seçımınde
ağırlığını koymaktan çekınmemıştır "Koalıs-
yon ıktıdannın başanlı olamayacağını", "Ey-
lul ayında enflas>onun daha da artacağını"
ılen surerek sıyasal ıküdara karşı amansız bır
savaş açmıştır Kurban Bayrarru'nda dınlen-
ceye gıttığı Marmans'te, yasalara aykın dav-
ranan bır gazeteyı savunmaya kalkışmıştır
Turk ulusu ıçın >aşamsal rutelıkte olduğunu
duşünmeden, 'Oğretım Bırlığı Yasası'run kal-
dınlmasını" savunmuştur "Kemalızmın mı-
admı doldurduğunu" soylemesı ve "sosyal
devlet" ılkesıne karşı çıkması yetmıyormuş
gıbı çeşıtlı konuşmalannda "laıklık ılkesı"nın
karşısında yer almıştır Unutulmasın kı Sayın
Ozal. yukanda saydığımız değerlen koruya-
cağına Turkıye Buyuk Mıllet Meclısı kursu-
sunde ant ıçmış bır devlet gorevbsıdır
•••
Yıl 1961 Turk ulusu yenı bır anayasa yap-
maktadır Çağ değışmış, Ataturk'un devnm-
cıhk ılkesı gereğı klasık devlet anlayışı, yennı
sosyal devlet anlayışına terk etmıştır Ve 1961
Anayasası ıle Turk ulusu çağdaş bır anayasa-
ya kavuşmuştur
Ne var kı bu anayasanın değen anlaşıla-
mamıştır Anayasayı yapanlar, o günku ko-
şullarda bır cumhurbaşkanının anayasaya
aykın davranacağını duşunmemışler, hele suç
ışleyebıleceğını akıllanna bıle getırmemışler-
dır 1982 Anayasası yapılırken de konu uze-
nndeduranolmamış, 1961 duzenlemesı kabul
edılmıştır Bunedenledırkıanayasadaveceza
yasasında 'vatana ıhanet suçu'nun tanımı
yapılmamıştır
Uygar dünyada, cumhurbaşkanlannın
anayasaya aykın davranmalan halınde go-
revden alınabıleceklenne daır açık secık yargı-
lar vardır Uygar dunya, bu konuda tıpkj
1923 devnmcılen gıbı duşunmektedır Bızde
ıse gorevden alma, vatan haınlığıne bağ-
lanmıştır Vatana ıhaneün ne olduğu da bellı
değıldır Konu, mahkemelenn takdınne
bırakılmıştır Ama Meclıs antmetığı ve partı
hesaplan nedenıyle yargı organlanna ulaşıla-
mamaktadır
Sonuç
"Devletm tepesınde kavga yapmayacağız"
sozlen de geçerlılığını yıtırmıştır Çunku ta-
raflar, butun guçlenyle gızlı bır kavganın
ıçındedırler
Oysa konuya uygarca ve kurallanna gore
yaklaşmak daha doğru bır yontemdır Açıkça
söyleyelım kı halkın desteğını yıtırmış bır
Cumhurbaşkanı ıle halkın oluşturduğu bır
parlamento ve hukumetın uyum ıçınde çalış-
ması olanaksızdır Turk ulusu ve Turkıye Bu-
yük Mıllet Meclısı, buna bır çozum aramak ve
bulmak zorundadır Aksı takdırde demok-
rasıden, hukuk devleünden ve çağı yakala-
maktan kolay kolay soz edılemeyecekür
ARADABIR
Prof.ORHAN ŞAHINLER
Mimar Sınan Unı. Mimarlık Fak.
Kültür Bakanlığı'na Çağrı
Insanoğlu toplumun ıç denetım mekanızmalarınm bulun-
madığı veya yeterlı olmadığı donemlerde sonsuz ısteklerını
uygulamak ıster ve de uygular Eğer bır toplum duyarlı ve tep-
kısel kamuoyundan yoksun ıse çıkar çevrelerının çıkar grup-
larının ıstemlerı de o olçude sınırsızdır Eğer o ulkenın aşırı
kazancı ozendıren sıyasal bır tavrı varsa, ınsanlar sabırsız,
doyumsuz ve hırslıdırlar Butun bunlar bılınen gerçeklerdır
Maddı zengınlıklerı elde etmek ıçın sınır tanımak ıste-
meyen becerıklı orgutlu kesımler durumu ızler ve değerlen-
dırır Hıç kuşkusuz bu çevreler ıçın en uygun ve en verımlı
konu kenttoprağı, taşınmaz (gayrımenkul) değer transferlerı-
dır Bıre on, bıre yırmı değer yaratan ınşaat alanlarıdır özel-
Jıkle bu durum Istanbul da katlanarak çekıcı hale gelmıştır
Sonuçta ınsanın yapabıleceğı çevre çırkınlığı oluşmuş, uy-
garlığın gostergesı olması gereken yapılaşma, görsel kırlen-
menın somut orneklerıne donuşmuştur Daha buyûk, daha
yuksek, daha yoğun daha çok ısteğı en son 'Park Otel' ınşa-
atında şekıllenmıştır Bu nedenle yapılaşma ve ımar konu-
larında butün dığer konularda olması gerektığı gıbı kamu adı-
na toplumun kultur değerlen nı koruyacakfcurumlaşmışfren-
ler, cıddı çok cıddı denetım gereklıdır Aksı halde maddı ve
manevı kayıplar kalıcı onanmaz gelecek kuşaklar adına
ayıp ve azap verıcıdır
Şu anda etkılı ve kurumlaşmış frenler, ıktıdar, ıktıdar adına
Kûltur Bakanlığı, Kultur Bakanlığı yertne 'Kultur ve Tabıat
Varlıklarını KorumaKurullan'dır Ancak söz konusu bu kurul-
ların Istanbul dakı ıcraatı tam bır şenlıktır Burokratık suz-
geçlerın çok sıkı, hatta aşırı tıtız ve katı olması gerekırken bu
kurullar uysal, rahat aşılabılen, kamuoyuna, mesleksel çev-
renın duşünce ve tepkılerıne fazla onem vermeyen, yorumda
esnek, hızlı sonuç alıcı bır çızgı ızlemektedır
Bugun bu kurulları yoneten, bu kurullarda görev alan kı-
şıler kımlerdır' Krıterler nedıf? Geçmış bırıkımlerı, bılgılerı,
uzmanlık alanları, kultur alanında ad olup olmayışları göz
önünde tutulmuş mudur?
Nıçın şehırcı, mımar, mimarlık tarıhçısı eskı eser uzmanı,
arkeoloji, sanat tarıhçısı olan oğretım uyelerı bu kurullardakı
gorevlerıne devam ettırılmemışlerdır
9
Bu ust duzey kultur ın-
sanları nıçın saf dışıdırlar?
ûrneğın, Prof Kemalı Söylemezoğlu, Prof Aptullah Kuran,
Prof Muhlıs Turkmen, Prof Ahmet Keskın Prof Hande Suher
Prof Doğan Kuban, Prof Dr Mehmet Çubuk, Prof Dr Mete
Tapan gorevlerınden ıstıfa etmışler, ıstıfa ettırılmışler, ıstıfa
etrnış sayılmışlardır"? Nıçın acaba? Butun bu gelışmelerden
kamu adına, kamu yararına sorumlu olan Kultur Bakanlığı'-
nın, olup bıtenlerın dışında etkısız ve yansız olduğu soylene-
bılır mû Bunu boyle kabul etmeye olanak var mıdır?
fstanbul'un Kultur ve Tabıat Varhklannı Koruma Kurullan'-
nın bugunku yapısını, anlayışını yaklaşımını, tarıhsel çevre,
eskı eserler, mımarı kalıt (mıras) ve kulturel değerler konu-
sundakı bakış açısını ortaya koyan son somut ornek, sayısız
ornekler yanında (1) 'Kız Kulesı konusudur Kız Kulesı bır
sımgedır, tarıhtır anıdır Henuz erışılıp kırletılmeyen istan-
bul'un dokunulmamıslığının sevınç veren son maddı varlık-
larındandır Marmara'dan Boğazıçı ne donuş dırseğınde
kalıcı bır çızgıdır
Istanbul Kultur ve Tabıat Varlıklarını Koruma Kurulu bu-
ranın tıcanleştırmesını benımsedığını belırtmıştır Uskudar
Beledıyesı nı ozlemlerı yonundetesvık etmıştır Kız Kulesı-
ne gölge düşurulmuştür
Kurulun böyle duyarlı bır konudakı tutumu son derece
önemhdır ve yapısını belırleyıcıdır Kultur Bakanlığı, sa-
rarmış aılefotoğraflarından geçerlı belge dıye yararlanıp ev-
ler, koşkler yapılmasına rnasumarte ızın veren 'kurul'lara
karşı hoşgorulu olabtltr Belkı de farkında bıle değıldır Ama
Kız Kulesı ve benzerlerı ıçın ortaya konulan tavır, anlayış ve
yaklaşım hoş gorulemez
Devletın kultur polıtıkasını belırleyen, yetkı kullanan ve so-
rumluluk üstlenen Kultur Bakanlığı, kulturel varlığın ve faalı-
yetlerın en yoğun olduğu Istanbul da olup bıtenlere çok yakın
ılgı duymalıdır
Bakanlık dışında hıçbır organ tarafından denetlenemeyen
Istanbul 'Kultur ve Tabıat Varhklannı Koruma Kurulları'nın
buyuteç altına alınma zamanı gelmıştır Artık tyıce bılınmelı
ve ınanılmalıdır kı, becerıklı ınce hesaplı nıyetler, Istanbul'un
Kulturel ve Tabıat Varlıklarına kast etmışler dır Istanbul'un
başı dertlıdır bekletılemez Sıyasal orgutlenmeler, paralı
güçlerın Istanbul a donuk nıyetlerı kaygı verıcı boyuttadır
Olup bıtenlerle cıddıyetle ılgılenmenın zamanıdır
Görunen odur kı gelecek, çok yakınımızda olan yüzyıl bı-
lım, kultur, sanatın ustunluk (prestıj) yuzyılıdır Yenı bır röne-
sanstır ve bızler bu yuzyıla karşı daha da fazla mahcup ol-
maktayız
Kultur Bakanlığı Istanbul un 'Kultur ve Tabıat Varlıklarını
ılgılı kurullara emanet ettığı kanısında olmamalıdır Son umut
Kultur Bakanlığı nın kendısıdır yenı kadrosudur Uygar dun-
yaya karşı bızlerı daha fazla mahcup olmaktan kurtarması
gereken ıktıdardır
Her kararı yasa gucunde olan, kararlarına ıtıraz hakkı bu-
lunmayan istanbul un Kultur ve Tabıat Varlıklarını Koruma
Kurulları nın geçmış kararları taranmalı, ıncelenmelı, bılım
ve kultur çevrelerı dınlenmelı soru pek çok soru sorulmalıdır
(I)Taşlık Kahvesı otel Dohtubabçe vadısı Adalar, Fenerbahçe yoictan varedılen
Boğazıçı ndekı yapılar vo oburlen Parkotel
TARHŞMA
Avukatın Bağımsızlığı
Avukatı yargının bağımsız bır unsuru olarak kabul eden goruş, sa-
vunmanın kavram ve kurum olarak gehşmesıne engeldır ve anaya-
sanın sıstemıne aykındır
V/'ürurlüktekı 1969 tanhlı ve 1136 sayılı
J- Avukatlık Yasası'run 1 maddesmde,
avukatlıgın kamu hızmeü ve serbest bır
meslek olduğu hükmune >er venlmış, avu-
katın gorevıru >enne getırmede bağımsız
olduğu belırtılmışür
Yasada değışıklık yapılmasına daır "Ka-
nun Tasansf'nın 1 maddesıvle, yasanın 1
maddesının ıkıncı fıkrası, "Avukat yargı-
nın bağımsız bır unsuru olup, görevını ser-
bestçe yenne geünr" şeklınde değıştınlmış-
ür
Yenı bır Avukatbk Yasası'na ıbşkın go-
ruşlenmızı, yürurluktekı" 1136 sayıb yasa-
nın baa maddelennın değıştınlmesıne ve
baa maddelenn yenıden duzenlenmesıne
daır kanun tasansı taslağı" vesılesı ıle be-
brtmış ve gûçlü bır savunma mesleğırun
yalnız avukatlar ıçın değıl, toplum ıçın de
zorunlu oluduğunu vurgulamaya çalışmış-
ük (Çağdaş Bır Avukatbk Yasası, Cum-
hunyet, 26 12 92)
Avukat, yargının bır unsuru sayılamaz
Avukaü yargının bağımsız bır unsuru ola-
rak kabul eden goruş, savunmânın kav ram
ve kurum. olarak gelışmesıne engeldır ve
anayasanın sıstemıne aykındır
1982 Anayasası'nın uçuncu kısmında
"Cumhunyet'ın Temel Organlan" olarak
bınna bolümde Yasama (md 75-100),
ıkıncı bolumde Yurutme (md 101-116),
uçuncü bolumde, Yargı (md 138-145) erk-
lenne yer venlmışür
Anayasanın, "Hak Arama Hümyetı"
başbklı 36 maddesmde herkesın davacı ve-
ya davalı olarak sav ve savunma hakkına
sahıp olduğu bebrtıbnıştır Bu hak ve kul-
larunu, savunma mesleğının ve avukaün
var oluşunun gunümuzdekı anayasal da-
yanağıdır
Anayasanın haklann korunması ıle ılgıb
hukumlenne ışlerbk kazandınlabılmesı,
yurttaşlann bıbnçlenmesıne, ekonomık
olarak guçlenmelenne ve avukaun bağım-
sızlığına mutlak olarak bağbdır Avukaün
bağımsızlığı. savunma mesleğının ust du-
zeyde kurumlaştığı TBB'nın anayasada ye-
nnı almasıyla sağlanabıbr
Parlamenter sıstemın kuvvetler aynlığı
ılkesının, hukuk sıstemınde sav, savunma
ve yargı ıçın de geçerlı olduğunun kabulü
gerekır Ve bu gerekçeyle, bağımsız olduğu
vurgulansa bıle avukatın, yargının bır un-
suru olduğu kabul edılemez
Adalet, Sav, Savunma, Yargı uçlüsunun
ortak ulkusudur Bu ulkünun savunma
açısından gerçekleştınlebılmesı, savunmâ-
nın kurumlaştığı TBB'nın anayasal guven-
ceye kavuşturulmasına bağbdır
1%1 Anayasası'nın 122maddesıne uy-
gun olarak kurulmuş bulunan, TBB'nın,
"Cumhunyet'ın Temel Organlan" arasın-
da anayasadakı yennı alması, savunma
mesleğının bağımsızbğı ıçın zorunludur
Yasanın, "Avukatbkla bırleşebılen ış-
ler" başbklı 12 maddesını değıştıren ta-
sannın 9 maddcsının (a) fıkrası ıle avukat-
lann sermaye şırketlennde, kooperaüfler-
de sadece ortak ve komandıt şırketlerde
komandıter ortak olabılecekkn sınırla-
ması getınlmışür
Tasannın 29 maddesı ıle yasanın "Yal-
nız avukatlann yapabıleceğı ışler" başbkb
35 maddesme, "Anonım ve Iımıtet şırket-
lerce hukuk müşavın avukat bulundurul-
ması zorunludur" fıkrası eklenmıştır Bu
fikranın gerekçesının ve amaanın, yasanın
butunuyle bağdaşunlamayacağı İcanısın-
dayız Fıkra, bır hukuksal nedene dayanı-
yor ıse yasa teknığı açısından bu hukmun
TTK'da yer alması gerekır
Tasannın 49 maddesı ıle değıştınlen ya-
sanın 77 maddesı 4 fıkrası ıle yasada bebr-
tılen yasaklara uymayan ya da yasanın zo-
runlu kıldığı ışlen yenne geürmeyen baro
sorumlu organlannın gorevlenne son venl-
mesıne ve yerlenne yenılennın seçılmesıne,
bulunduklan ıl cumhunyet başsavabğının
açacağı dava uzenne, o yerdekı Asbye Hu-
kuk Mahkemesı'nce karar venbr, hükmu
geunlmışür Sav ve savunma organlan
arasındakı mevcut ıbşkı ve dengı dıkkate
abndığında, Adalet Bakanbgı'nı devreden
çıkaran bu hukmun, amaca uygun ışleye-
ceğınden kuşku duymak gerekır Yurûr-
luktekı yasa gereğınce, sıyasal otontenın ıs-
teğı ıle harekete geçebılen başsava, ta-
sannın aynen yasalaşması halınde, kışısel
karan ıle ve doğrudan, savunma organını
karşısına almış olacakür
Haklı bır neden olmaksıan genel kurulu
toplantılanna kaübnayan avukatlara para
cezası uygulanması, anayasaya aykın de-
ğılse de demokrauk duşunceye ve seçım
manüğına aykın sayıbnabdır (Tasan md
52, Yasa md 86)
Organ seçımlennde ve kararlann abn-
masında, oylann eşıtbğı habnde ad çekme
yoluna gıdılmesı (Tasan md 53), genel ku-
rul başkanının bulunduğu tarafın ustun
sayılması (Yasa md 87) uygulanmasından
daha adıl sayılamaz
Baro (Tasan md 55, Yasa 91) ve bırbk
(Tasan md 65, Yasa 119) yöneum kurulu
uyebklennde de ad çekme yontemı yenne
şansa yer venlmeyecek bır çözum bulun-
mabdır
Taslağın 16maddesıyle yasanın 44
maddesının değıştınlerek avukatlann şır-
ketleşmelenne olanak tanınmak ıstenırken
tasanda bu konunun yer abnamış olması
anlaşıbr olmaktan uzaktır
Savunma mesleğıru güçlendırecek ve ba-
ğımsız kılacak çağdaş bır Avukatbk Yasa-
sı, yalnız meslek mensuplan ıçın değıl, top-
lum ıçın de yararb ve zorunludur
HULLSt METtN
Avukat Istanbul
İLAN
ANKARA ASLİYE BİRİNCİ TİCARET
MAHKEMESİ BAŞKANLIĞINDAN
Davaa Yapı ve Kredı Bankası A Ş Dosya No 1991/726
Vekıh Av Alı Avcı
Davalı Mehmet Şahın
Demırcıler Sıtesı 2 Cad No 90 ANKARA
Davacı tarafından davalı aleyhıne açılan 14 622 280 TL 'lık ala
cak davasının yapılan yargılamasında venlen karar uyannca,
Davalı adına çıkartılan dava dılekçesı ve duruşma gunune aıt teb
hgat bıla teblığ ıade edılımş olup yapılan emnıyet araştırmasında da,
davalının adresı tespıt edılemedığınden adına dava dılekçesı ve du
ruşma gununun ılanen teblığıne karar venlmıştır
Durujma gunü 13 7 1992 saat 14 10'a talık edılmıj olup, HUMK'
nun 213 maddesı gereğınce duruşmada haar bulunmadığınız tak-
tırde yargılamaya yokluğunuzda devam edıleceğı hususu ılanen teblığ
o l u n u r
Basın 30689
İLAN
KARASU ASLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Esas 1991/295
Davaa Meryem Ince vekıh tarafından davalı Suleyman Ince aley-
hıne açılan boşanma davasmda
Davanın davahsı bulunan Kocaah ılçesı, Kırazü Koyu'nde, Suley
man Ince'ye çıkartılan duruşma günunu bıldınr davetıyemn adresın-
de bulunmadığından bahısle ıade edıldığı, zabıtaca da adresı tesbıt
edılemedığınden, adına ılanen duruşma gününu bıldınr tebhgat ya-
pılmasına karar verılmış olup, mahkememıan 1991/295 esasına ka-
yıtlı ve 8 7 1992 günu saat 10 00'da muallak bulunan duruşmaya gel
mesı, kendısını bır vekılle temsıl ettırmesı, gelmedığı takdırde yoklu
ğunda davanın devam edeceğı ve hıikum verıleceğı hususu meşruhat
lı davetıye teblığı yenne kaydolmak üzere ılan olunur
Basın 48320
İLAN
İSKENDERUN 1. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
Dosya No 1992/23
Davalı Bekıroğlu Necmettın Bılen Adresı mechul
Davacı Akcalı Beledıye Başkanlıgı tarafından davalı Bekıroğlu Nec
mettın Bılen aleyhıne açılmış bulunan 2942 sayılı kanunun 17 mad
desıne göre tescıl davasının yapılan duruşması sonunda
Mahkememızın 5 5 1992 tarıh ve 1992/23 esas 1992/280 sayılı ka
rarı ıle tskenderun Akcalı Köytı'nde kaın 52 parsel sayılı gayrımen-
kulün 2942 sayılı kanunun 17 maddesı gereğınce davab Bekıroğlu Nec
mettın adına olan tapusunun ıptalı ıle davacı Akcalı Beledıyesı adına
tescıhne karar verıldığı ışbu ılanın neşır tarıhınden ıtıbaren 15 gun
ıçınde davalı Necmettın Bılen kararı temyız etmedığı takdırde huk
mun kesınleştınleceğı ılan olunur 29 5 1992
Basın 48259
İLAN
T.C
ORHANELİ ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ
Sayı 1992/11 Esas
Hâkım Mehmet Resuloğlu 24879
Katıp Atıf Acar-1266
Orhaneh ılçesı Yakuplar Köyu'nden Osman Atış, Şevket Atıs, Ce-
mıl Atış tarafından davalılar Hazıne'yı ızafeten Orhaneh Mal Mu-
durluğu, Orman Işletme Mudurluğü ve Balıoğlu köy muhtarlığı al-
yehıne açmış bulunduğu tescıl davasında yapılmakta olan duruşma
sında dava konusu edılen,
1 Orhaneh Balıoğlu Köyu, Urkuden Deresı mevknnde olup, do-
ğusu Semercı Köyu yolu, güneyı Kısmen Salıme Sevınç, kısmen Ab-
dullah Atış, batısı Ulfet oğlu Ah ARIK taşınmazı, kuzeyı lbrahım
Turan taşınmazı ıle çevnh 41 500 m
!
mıktanndakı taşınmaz,
2 Balıoğlu Köyu, Ürküden Deresı mevknnde kaın olup, doğusu
tbrahım Turan taşınmazı, guneyı lbrahım T\ıran taşınmazı, batısı Ab
dullah Auş taşınmazı, kuzeyı lbrahım Tbran taşınmazı ıle çevnlı 1113
m
!
mıktarındakı bu ıkı tarla uzennde taraflardan gayrıhak ıddıasın-
da bulunacaklara fırsat tanımak üzere ılan yapılmasına karar venl-
mış bulunduğundan ıddıa sahıbı olanlann ış bu ılan tanhten ıtıbaren
3 ay ıçensınde mahkememızın 1992/11 esas sayüı dosyasına karşı mu
racatta bulunmalan ılan olunur 20 5 1992
Basın 30494
T.C.
ILAN
KAYSERI IŞ MAHKEMESİ
Sayı 1991/143 Esas
1992/129 Karar
Davacısı S S K Genel Müdurluğu, davalıları Murat Kantarcı, Alı
Erdoğan ve Berker Altun olan rucuan tazmmat davasının yapılan du
ruşması sonunda
Davanın kabulü ıle, kurum zararı 57 082 461 TL ıse de gerçek za
rara bağlı küınarak 12 769 322 TL kurum zaranıun gelır bağlama
karann onay tanhınden yurutulecek yasal faızı ıle bırhkte davalılar
dan muştereken ve muteselsılen alınarak davacıya verılmesıne
127 693 TL harcın davalılardan muştereken ve muteselsılen alı-
narak hazıneye gelır kaydedılmesıne
Avukatlık tarıfesı ûcretı nısbı 825 760 TL nın davalılardan muş-
tereken ve muteselsılen alınarak davacıya verılmesıne
Davacının yapmış olduğu 218 000 TL yargılama gıdennın davalı
lardan muştereken ve muteselsılen alınarak davacıya verılmesıne da-
vacı ıle davalı Murat vekıhnın yuzunde dığer davalılar Alı Erdoğan
ve Berker Altun'un yokluğunda temyızı kabıl olarak 24 3 1992 tarı
hınde mahkememızce karar verıldığı ancak davalılar Alı Erdoğan ve
Berker Altun'a mutat vasıtalarla karar teblığı olunmadığından ka
rarın teblığıne kaım olmak uzere ve ılan tanhınden ıtıbaren 8 gun
ıçınde kesmleşeceğı ılanen teblığı olunur 25 5 1992
Basın 48307
PENCERE
ir Turancı!..
Her devletın bır "resmı tarıh"ı vardır Yalnız devletın mı'
Galatasaray Lısesı veya Beşıktaş Jımnastık Kulubu adına da
"resmı tarıhçe" yazılır Kılıse, ınsanlığın geçmışıne Hırıstıyan-
lığın gozluğuyle bakar Hele, bır devlet devrımle kurulmaya
görsun, ış daha da çatallaşır Castro'dan önce Kuba, Musta-
fa Kemal'den once Turkıye'nın öğrencılerıne hangı tanh oku-
tuluyordu? Fıdel'ın ulkesını bılmıyorum, ama, Ösmanlı dö-
nemınde bızım tarıhımız yoktu, peygambeherın öykulen ve
sultanların zaferlerı nemıze yetmezdı' Cumhunyet devrımı-
nın ıvedı gereksınmesı, bızım tarıhımızı oluşturmuştur Hıç
kuşkusuz çarlık yıkılınca da Rusya'da tarıh değıştı
Ve yenıden yazıldı
•
Sovyetler Bırlığı günumuzde dağıldı, cumhunyetler bağım-
sızlıklarma kavustular, Lenın heykellerı yıkıldı, Lenıngrad'ın
adı Petersburg'a dönuşturuldu, Marks neredeyse aforoz edh
lecek, 1917 Devrımı'yie kurulan duzen altust oldu, pekı okul-
larda hangı tarıh kıtapları okutuluyor^
Sanırım soru, çetrehl
Letonya'da, Ukrayna'da, Kazakıstan'da, Ermenıstan'da,
Gurcıstan'da, Turkıstan'da, Rusya'da öğrencılere belletılen ta-
rıh derslen, Sovyet donemındekılerle bır mı'? Eğer bır ıse, öğ-
rencıler, son yıllarda yaşanan olaylara akıl erdıremeyecek-
lerdır Bu nedenle BDT (Bırleşık Oevletler Topluluğu) ulkele-
rınden her bın, yenıden tarıh yazmak zorundadır
•
Sultan Galıev (Mır Saıd Sultan Alıoğlu) Kazanlı bır "Tûrkı",
Musluman ve komunıst1
Galıev, 1917 Devrımı'ndeoncülerden, sosyalızmı Müslüman
toplumlara yaymak ıçın var gucüyle çalışıyor, 1923'te göz-
den duşüyor, 1937'de ıdam edılıyor
Resmı devrım tarıhıne göre "haın" sayılıyor
Nıçın? ,
Çunku Sultan Galıev, Moskova'dan bağımsız bır "Turan
devletı" kurmak ıstıyor
Mır Saıd Sultan Alıoğlu'na göre Batı'nın emekçısı de Asya
toplumlarına çarpık bakışlıdır "Müslüman halklar, proleter
uluslardır Ingılız, Fransız emekçılertyle Fas ve Afganıstan pro-
leterlennın ekonomık durumları arasında büyük fark vardır
Müslüman ülkelerın mıllıyetçı hareketlennın sosyalıst devnm
karaktennde olduğu ılen surulebılır" Sultan Galıev'e gore "Ba-
tı'da ıktıdarın emekçı kıtlelerın elıne geçmesı, Doğu'nun maz-
lum ulkelerıyle olan ılışkılerıne bır değışıklık getiremeyecekttn"
Rus komünıstlerıne güvenı yoktu Galıev'ın "Onlar da sos-
yalıst devnme ıhanet ederek ve devlet kapıtalızmı kurarak bû-
rokratık bır rejımı yerieştınyoriardı, Orta Asya'ya bakışlan ve
tutumları sömürgecıydı"
Pekı ne yapmalı'?
llerı ulkelere karşı bır "entemasyonal" kurulmalı, bunun ılk
aşaması büyük bır Turk devletı, "Turan" olmalıydı
•
Sultan Galıev, Moskova'ya ters duşen fıkırlerını hayatıyla
ödedı
Ancak adı tarıhe yazıldı
Hangı tarıhe'
Enver Paşa'nın ya da Zıya Gokalp'ın Turanı'ndan daha de-
ğışık bır Turan duşluyordu Sultan Galıev, belkı bu yüzden adı-
nı yazacak bır tarıh bulamadı, Stalın, Sultan Alıoğlu'nun def-
tennı dürdu, adını Sovyet resmı tarıhınden sıldırdı
21'ıncı yuzyıla 8 kala Turan düşuncesı bır başka bıçımde
canlanınca Asya bozkırında yaşayanlar belkı Mır Saıd Sul-
tan Alıoğlu'nu anımsayacaklar, tarıhın solmuş, sararmış yap-
rakları arasında adını arayacaklardır
Dunya yenıden bozulup kurulurken "ieniDünya Dûzenı"n-
de "Zengın Kuzey-Yzksul Guney" gerçeğı gundeme gınyor Bu
gerçeklık, mazlum ulusların metropollere karşı bugün bıle
ezık ve boynu bukuk olduklannı vurgulamıyor mu'
Sultan Galıevın en beğenılecekyanı, Avrupa'dan gelen ha-
zır sosyalızm reçetelermı duşünmeden benımseyeceğı yer-
de "aklının mahkemesınde yargılaması" ve eleştırel bır gö-
ruş oluşturmaya çalışmasında belırgınleşıyor
Orta Asya'da Batılı olmak buna denır
v& *^
:
W
r
ANMA
İBRAHİM VAROL
27 6 1972
20 yıl geçtı ama halen senın lyılıklermle
yaşa>an ınsanlarla beraberız ve çok
özlüyoruz
E41 Kebıre \arol, çocnklan Nıhat,
Bcyhan,
KAMUOYUNA
Basında agır bır bunalımın ydşandıgı donemde Çdgdaş Gazetecıler Der-
negı nın çagnsı uzenne basın meslek kuruluşlan unıversıtelenn sıvasal ve
hukuk lakulıelen ıle basın-vayın \uksek okullan ılgılı bakanlık ve kamu
kurumlan gazete ajans dergı ıle radyo televızyon kuruluşlan temsılcıle
nnın oğretım uyelen ve ıletışım uzmanlannın kalıldıgı Basn Kvukavı
"92, Ankara dd 19-20 ha/ıran tanhlennde Mıllı Kutuphane salonlannda
\apıldı Gdzeıecılenn vanı sıra basın vayın yuksek okulu ogrenalen
rad\o-telev 1z\on yavıncılan ve toplumun degışık kesımlennden ınsanla
rın ızledığı ve tartışmalara katıldıgı Basn KiHTjhjM, gerek goruşmelenn
duzevi gerekse kamuoyunun gosterdıgı ılgı ıle basında >aşanılan knz or
idmınddgelecegevonelık bır umut ışıgı oldu Kurultav sonuç bıldırgesın
devurgulanan çagdaş toplum demokratık laık ınsan haklanna davalı
ekonomık gehşmevı sağla>an gelışmenın nımetlennın hakça paylaşıkhgı
hır toplumdur Bu toplumun en buyuk guvencesı de ozgur basındır anla-
Miinın Turkıvede bılınçlı ve kararlı tdkıpçısı olarak basın tanhındekı
onurlu vennı aldı
Gosterdıklen ılgı ıle katılımlanvld verdıklen destekdolayısıvla TBMM
Başkanı Uûsamettuı Cındonık, Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı SHP
Genel Başkanı Erdal Inonu, Devlet Bakanı Hukumet Sozcusu Alun Gö-
nen, Devlet Bakanı Türfcan Akyol. Adalet Bakanı Sevfi OkU>, lcışlen
Bakanı lsmel Sezgm. Çalışma ve Sosval Guvenlık Bakanı Mehmet Mo-
ğult». Sosvabst Panı Başkanı Doğu Pennçek. SHP Genel Sekreter Y ar
dımcısı Mustafa Gazakı, MÇP Genel Başkan Yardımcısı Şevket BüJem
\ ahncı, Turk-lş Genel Sekreten Mustafa Başoğlu, Hak tş Genel Başkanı
Necatı Çehk'e Basın Kunıltayı nın bovlesı olumsuz koşullarda umut ısığı
olmdsını ve basın tanhınde onurlu bır yer almasını saglayan basın meslek
kuruluşlanna gazete ajans dergı radyoveıelevızyonkurumlannıntem
sılalenne ılgılı bakanlık ve kamu kuruluşlannın yetkılılenne unıversıle
lenn vonelıa ve oğretım uyelenne yavın organlannın delegelenne katkı-
da bulunan verel vonetımlere teşekkuru ze\klı bır gorev sayıyoruz
HIFZITOPUZ
v
BASIN KITIULTAYI "92
DİVAJS BAŞKAM
HNTTER. YAYINLARI
A.nlutr» C«d No 3 1 / 5 1 Cagaloglu ÎST X«
I . E N İ N İ Z M D İ Z İ S İ 4 D E P T E B
S O S Y A L t S T İIVŞ>VJ>JI1V ZAFERİ
UĞRUNA MUCADELE
Otto Heller
YAHUDÎLÎĞİN ÇÖKÜŞÜ
ESEJtLER