15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 2ŞHAZİRAN1992SAIJ 8 DIŞ HABERLER Törkmenistan: Miyazov Başkan • MOSKOVA(AA)- Türkmenistan'da önceki gün yapılan devlet başkanlığı seçiminde Saparmurad Niyazov'un oylann yûzde 99.5'unu alarak bu göreye veniden seçildiğini bildirdi. Interfaks Ajansj'nın Turkmenistan merkezi seçim komisyonuna dayanarak verdiği habere göre önceki günkü seçimlerde kayıüı* seçmenlerin yüzde 99.8'i oy kullanırken bunlann yûzde 99.5'u Niyazov'u destekJedi. BÖylece Niyazov, art arda iki yıl yapılan seçimdede desteğini koruyabilen 'nadir devlet başkanlanndan biri olduğunu' kanıtladı. Babrak Karmal'aneoldu? • Dış Haberler Servisi -Afganistan'ın İslami yönetıminjn destekçisı Özbek mılislennin komuianı Abdül Reşid Dostumun bindiği uçağa düzenlenen sabotaj sonucu öldürüldüğü yolundaki iddialann başkent Kabil'de yaraltığı kanşıklık, Özbek komutanın hayatta olduğunu açıklaması üzerine yenni sevince bıraktı. Ancak Dostum ile a\ nt uçakta bulunduğu ve ölduğu ıddia edılen Afganıstan'ın eski lideri Babrak Karmal'ın durumuna ilişkin belirsizlik "Karmara ne oldu" sorusunu gündeme getirdi. Llbya'yaBM yaptırımı • LEFKOŞA (AA) - Libya, , BM tarafından uygulanan yapunmlardan doîayı örgüte . yönelik suçlamalannı sûrdürüyor. Resmi JANA Ajansı'ndan verilen haberde, - başkent Trablusgarp > yakınlanndaki bir silah deposunda meydana gelen patlama sonucu yaralanan birçok kışinin gerekli tıbbi bakımın sağlanması için ülke dışına hava yoluyla götürülemediği bildirildi. , Haberde yaraülann BM'nin uyguladığı hava ambargosu nedeniyle, Tunus'a ancak - karayoluyla taşınabildiği, ancak 17 kişinin yolda ökfögü belirtildi. Arnavutluk'ta SP Kongpesi •TtRAN(AA)- Amavutluk'ta, geçen mart ayında yapılan genel seçimlerde kurulduğundan bu yana ilk defa muhalefete düşen Sosyalist Parti'nin (Eski İşçi Partisi) Kongresi, muhfazakâr kanadın üstünlüğü ile sona erdı. İki gün süren ve önceki akşam tamamlanan "seçim sonraa hcsaplaşma" özelliğindeki kongrede parti başkaniığına ezici bir çoğunlukla yeniden Fatos Nano seçildi. Nano, 22 aleyhte oya karşı 571 oy ile genel başkanlığı sürdürdü. Nano'nun, kongrenin ilk gününde yapüğı konuşmada, En ver Hoca ve Rarniz Alia ile ilgili konulara hiç gjrmemesi dikkat cekti. Etfyopya'dailk •ADISABABA(AA)- Etiyop>a'da bağımsızlıktan sonra ilk demokratik parlamento seçimleri dün yapıkJj. Birçok ûlkeden 250 kadar uluslararası gözlemcınin izlediği seçimlerde oy verme işlemi dûn sabah başladı. Ülkenin baa kesimlerinde ise seçim komisyonunun ifadesi ile "idari ve politik nedenlerle" seçimlerileri bir tarihe ertelendi. Oy verme işleminin bitmesine az bir zaman kala yetkililer, seçime katıümın çok yüksek olduğunu açıkladılar. Gözlemciler, seçim sırasında herhangi bir usulsüzlüğe rastlanmadığını kaydettiler. Marcos'un naaşı ûlkesine dönöyop •MANİLA(AA)- Filipinler Devlet Başkanı Fidel Ramos ile Devrik Devlet Başkanı Ferdinand Marcos'un eşi Imelda Marcos, eski başbakanın cesedinin Hawaii'den Filipinlere getirilmesi , konusunda birgörüşme yaptılar. Ferdinand • Marcos'un kuzeni olan Devlet Başkanı Ramos ile İmelda Marcos'un görüşmelerinde bir anlaşma sağlanamamasına karşın, Ferdinand Marcos'un cesedinin önümuzdeki eylûl ayında ûlkesine getirilebileceği kaydediliyor. Görüşmeden sonra yayunlanan ortak bildiride ülkede siyasi istikrann sağlanabilmesi için işbirliği karan alındıgı kaydedildi. IJjıgün yapılacak seçimlerde hiç birpartinin tek başına iktidara gelmesi beklenmiyor IsraiPeyine koalisyoıı görünüyor Iktidar ve ana muhalefet partileri basabas gidiyor Likud Partisi Uderi: Başbakan İzhak Şamir 1984 yıhndan bu yana ikudarda olan sağcı Likud, kendisini destekleyen aşın sağcı partilerin, hükümetin Ortadoğu banş görüşmelerine katılması gerekçesiyle desteğini çekmesi sonucu, parlamentoda azınlığa düştü ve seçimlere. gitmek zorunda kaldı. İşçi Partisi, Likud'u ekonomik programı olmamakla suçluyor. işçi Partisi Lideri. İzhak Rabin 1984 ve 1988 seçimleri sonrası Likud ile koalisyona giderek hükümete ortak olmuştu. İşçi Partisi, iktidara gelmesi durumunda işgal topraklanndakı Filistinliler'e özerklik verilmesini ve eski Sovyet cumhuriyetlerinden göçenYahudiler'in işgal topraklanna yerleştirilmesini engellemeyi vaat ediyor. Rabin, devlet işletmelerini satmayı planlıyor. • Bugüne kadar çoğunluk hükümeti kurulamayan Israil'deki seçimlerden kilit noktaiann aşın sağa üç yine koalisyon hükümeti çıkacak. Kamuoyu yoklamalan, gerek iktidar partisi P**™" °l"$t"rd"ğu sağ kanat Likd' k h l f İ i P i i ' i k b hükü k l G l l ^ y y ç y y , ge da p a t s P $ Likud'un gerekse anamuhalefet İşçi Partisi'nin tek başına hükümet kurmalan- G u n e l l l e a * m na yetecek kadar oy alamayacaklarmı belirledi. DışHaberier Servisi-Sönük İşçi Partisi'nin az farkla çoğun- ve eski Sovyet cumhuriyetlerin- Radikal sağ ve sol partiler kilit durumunda İVİCrCtZ lideri: Schulamit Aloni. Aşın soldaki üç partinin bir araya gelmesiyle oluşturulmuş. Nüfusun çoğunluğunu kadınlann oluşturduğu yaklaşık 5 milyon nüfuslu İsrail'deki tek kadın lider tarafından yönetıldığı ıçın, kadın seçmenin oylanna yönelik propaganda yapü. İsrail'in işgal ettiği Filistin topraklanndan çekilmesini savunan tek parti. A ş i n dİriCİ k a n a t : G İ m e l Uderi: Moşe Feldman. 1988 seçimlerinde kazandığı 6 sandalye ile Şamir hükümetine ortak olmuş, Ortadoğu banş görüşmelerine katıldığı gerekçesiyle geçen şubat ayında hükümetten desteğini çekmişti. Adı verilmeyen üst dûzeydeki din adamlannın ağzından yazılan broşürleri seçmenlerin evlerine yollayarak, oy sözü almaya çalışıyor. geçen seçim kampanyalannın ardından, İsrail halkı ülkeyi dört yıl yönetecek parlamento- yu belirlemek üzere bugün sandık başına gidiyor. Bugüne kadar çoğunluk hükümeti ku- rulamayan İsrail'de, yine bir koalisyon hükümetınin işbaşı- na gelmesi öngörülüyor. Bu se- çimlerde de sağ ve sol kanattaki aşın parulenn kilit konuma yerleşmesi bekleniyor. Son kamuoyu yoklamalan, anamuhalefetteki işçi Partisi'- nin çok az bir farkla önde git- mesine rağmen, tek başına hü- kümet kurmasının olanaksız olduğunu gösterdi. Önceki gün Yediot ve Hadashot gazeteJen tarafından yayınlanan kamuo- yu yoklamalan, 120 sandalyeli İsrail parlamentosu Knesset'te luğu kazanacağını bildirdi. Ye- den göç eden Yahudilerin işgal diot gazetesinde yayımlanan topraklanna yerleşımini dur- her iki kamuoyu yoklaması da durmayı vaat ediyor. İzhak Rabin liderliğindeki İşçi Hadashot gazetesinde ya- Partisi'nin parlamentoda 42-43 yımlanan bir diğer kamuoyu sandalye kazanacağını öngö- yoklaması da İşçi Partisi'nin rürken Başbakan İzhak Şamir- önde gittiğini, fakat Likud'un ın iktidardaki Likud Partisi'nin hükümet kurmasını engelleye- 30-32 sandalye eldeedebileceğı- bilecek kadar sandalye kaza- namayacağını ortaya koydu. Araştırma, İşçi Partisi ve Li- kud'un, müttefikleri olarak ka- bul edılen sol ve sağ kanat ile birlikte yaklaşık 55'er sandalye elde edebileceğini belirtirken nı belirtti. Bu araşurmalara göre İşçi Partisi ile yandaşlan olarak kabul edilen aşın sol ka- nat Meretz ve Arap partileri. toplam 61-64 sandalye ile ço- ğunluğu oluşturabilir. İşçi Parüsi, işgal toprakla- nnda yaşayan Filistinlilere İşçi Partisi'nin tek başına 38-40 sandalye kazanabileceğıni kay- karşı daha esnek bir politika iz- detti. leme yanlısı. Parti lideri Rabin, Her iki gazetede yayımlanan iktidara gelmeleri durumunda kamuoyu yoklamalan da yak- Filistinlilere özerklık verilmesi laşık 3.4 milyon seçmenin oy için görüşmelere başlanmasını kullanacağı israil seçimlerinde oluşturduğu sol kanat Meretz'- in elinde olduğunu ortaya koy- du. İktidar uzak Gözlemciler, İşçi Partisi'nin daha fazla sandalye elde etmesi olasılığının bulunmasına rağ- men, hükümete daha uzak ol- duğunu belirtiyorlar. Çünkü, İşçi Partisi, Knesset'te çoğunlu- ğu elde etmek için aşın sol ka- nadın yanı sıra Arap partilerin- den de destek almak zorunda. Parti lideri Rabin ise Arap par- tileri hükümetine almak iste- mediğini açıklamıştı. Buna karşıfîk, Likud'un aşın sağ ile koalisyona gitme olasüıgı daha. yükseİc. Ancak gözlemciler, Başbakan Şamir'in aşın sağ ile hükümet kurmaktansa, işçi Partisi ile geniş çaplı bir koalis- yona gitmeyi istediğini belirti- yorlar. Yaklaşık 3 aydır süren çatışmalarda 60 bin kişi yaralanırken 1.4 milyon kişi de evsiz kaldı Bosna-Hersek'te 40 bin kisi öldü• ABD Dışişleri Bakanı James Baker, ekonomik yaptınmlar sonuç ver- mezse Bosna-Hersek'teki savaşa bir son verilmesi için çok taraflı askeri müdahalede bulunabilineceğini söyledi. Dış Haberler Servisi - ABD Dışişleri Ba- kanı James Baker, Bosna-Hersek'teki çao- şmalan durdurmak için askeri müdahale se- çeneğinin gündem dışı olmadığını söyledi. Bosna yönetimince yapılan bir açıklamada da bölgede sürmekte olan savaşta bugüne kadar 40 binden fazla kişinin öldügü bildi- rildi. Bosna-Hersek'te yaklaşık 3 aydır süren çaüşmalann durdurulması için uluslararası askeri müdahale yapılmasının gerektiği, ce- şitli düzeylerde dile getiriliyor. Son olarak ABD Dışişleri Bakanı James Baker, böylesi bir seçeneğin gündem dışı olmadığını açı- kladı. Ajanslann bildirdığine göre VVashington'- da bir açıklama yapan Baker, ekonomik yaptınmlann sonuçsuz kalması durumunda Sırplar ile Bosna güçleri arasında süregiden savaşa bir son vermek için 'çok taraflı baskı' uygulanabileceğini söyledi. Amerikan ABC televizyonuna bir demeç veren ABD Dışişle- ri Bakanı, "BM yaptınmlan henüz uygulan- maya başiandı. Bunlara biraz zaman tanı- mak lazım. Ancak bu yapünmlardan bir so- nuç çıkmazsa, çok taraflı bir baskı uygula- mak gerektiğini de gündem dışı bırakmıyo- ruz" dedi. Bu açıklamasıyla, 'çok taraflı bir baskı' gerekti|inin altını çizen Baker, ABD'nin tek başına bir müdahaleye hazı- rlandığı yolundaki söylentileri de tartışma dışı bıraktı. Böylesi bir baskının zamanlaması konu- sunda herhangi bir aynntı vermeyen Dışiş- leri Bakanı Baker, Saraybosna havaalanının insani yardım için açılmasına yönelik ateş- kes anlaşmasının da bozulmasını yorumlar- ken "Biraz daha karamsar olabiliriz" dedi. Diplomatik gözlemciler, Baker'm açık- lamasında dolaysız olarak 'askeri müda- hale'den bahsedilmediğini ancak 'çok taraflı baskı' tanımlamasının askeri müdahale an- lamında da yorumlanabileceğini belirttiler. 40binöiü Bosna-Hersek'te, bağımsızlık ilanını ta- nımayan Sırplar'ın saldmlanyla yaklaşık üç ay önce başlayan savaşta şimdıye kadar 40 binden fazla kişinin öldüğü bilduildi. Ajanslann haberine göre Bosna yöneti- mince önceki gece yapılan açıklamada, sa- vaş yüzünden en az 1.4 milyon kişinin evini terk etmek zorunda kaldığı belirtildi. Önceki gece Bosna'da 'savaş durumu' ilan eden Bosna Cumhurbaşkanlığı'nm açıklaması- nda, 60 binden fazla kişinin de tutsak düştü- ğü kaydedildi. Sırp saldırganlığının sürdüğü beürtilen açıklamada, "Saldırgan Sırplar, sivil ve din- sel hedeflere saldınlannı sürdürüyorlar. Bosna-Hersek topraklannın yüzde 70'i Sırp saldırganlannın işgali altında bulunuyor" denıldi Bu arada son 48 saat içinde Bosna'- da meydana gelen çatışmalarda l'i gazeteci toplam 15 kişinin öldüğü açıklandı. BH Press Ajansı'na göre sadoce başkent Saray- bosna'daki çatışmalarda 7 kişi öldü, 105 kişi yaralandı. Ajans, Saraybosna TV'sinden Sasa La- zareviç'in. evine top mermisi isabet etmesi sonucu öldüğünü, aynı TV'den kameraman Miro Margetiç'in de bir röportaj sırasında yaralandığını duyurdu. Saraybosna'da ge- çen hafta Sloven bir gazeteci öldürülmüştü. Havel konuştu: tuıune karaıı oylansın Dış Haberler Servisi - Çe- koslovakya Devlet Başkanı Vaclav Havel ülkenin bolün- mesi karannın halkoylaması- na sunulmasını istedi. Dûn yaptığı bir konuşmada ülke- nin kaderinin halkoylamasıy- la belirlenmesini isteyen Ha- vel, "Halkoylaması tek ana- yasal ve ahlaki çözümdür" dedi ve üderleri 'kanlı bir bo- şanmaya' karşı uyardı. Havel aynca son aşamaya gelindi- ğınde daha aktif bir rol oyna- yacağını söyledi. Çekoslovakya'nın şu anda- ki anayasasına göre bölünme, ancak halkoylaması yoluyla gerçekleşebiHyor, ama 3/5 ço- ğunlukla anayasayı degiştir- mek mümkün. Çek lider Vaclav Klaus ve Slovak lider Vladimir Meciar iki hafta süren görüşmelerin ardından geçen cumartesi ül- keyi bölmeye karar vermişler- di. Her iki üder de yerel parla- mentolanndan 30 eylüîe ka- dar bir son karara varmala- nnı istediler. Cumhuriyetlerin ekonomik ve politik de facto bölünmelerinin 1993 yılında gerçekleşebileceği bildiriliyor. Liderlerden Klaus gûçlü bir federasyon, Meciar gevşek bir konfederasyondan yana tavır alırlarken küçük partiler ülke- nin bölünmesini istemiyorlar. Halkoylaması konusunda Havel'i destekleyerek ülkenin kaderinin iki büyük partiye bırakılmasma karşı çıkıyor- lar. öfkeii ANC taraftarian, Mandela'mn Evatoo'daki koouşması sırasında sık sık 'silah isteriz' diye bağırdılar.(Fotoğraf:AP) GiuıeyÂfrika'da kaıılıhaftaDış Haberler Servisi- Güney Afri- ka'da geçen hafta içinde meydana gelen şiddet olaylannda. aralannda bir hamile kadının ve küçük bir ço- cuğun bulunduğu toplam 100 kişi- nin yaşamını yitirdiği bildiriliyor. Vosloorus'da Afrika Ulusal- Kongresi (ANC) ve INKATA öz- gürlük Partisi taraftariannın dünkü çatışmalan sonucu S kişinin daha öldüğü gelen haberler arasında. Boipatong'ta hafta sonunda mey- dana gelen olaylar sonrası böîgeyi ziyaret eden Afrika Ulusal Kongresi lideri Nelson Mandela, ANC'nin olağanüstü toplantısının ardından Johannesburg'daki beyaz azınlık yönetimi ile yürütülen demokrası görûşmelerini askıya aldıklannı açı- klamıştı. Mandela'mn bu açıklamasının ardından, önceki gün İspanya ziya- retine çıkan Cumhurbaşkanı F.W. de Klerk'in ANC'nin son olaylan görüşmek üzere yann düzenleyeceği toplanulara-kaülmak üzere ziyareti- ni kısa keseceği Başkanvekili Pik Botha tarafından bildirildi. Botha, dün ANC'ye 42 kişinin öldüğü Boi- patong katliamını görüşmek üzere acil bir toplantı düzenlenmesi ve de- mokrasi görüşmelerine devam edil- mesi çağnsında bulundu. Nobel Banş ödülü sahibi rahip Desmond Tutu'nun ise dün yöneti- mi protesto amacıyla Cape Town'- daki Saint George Katedrali'nden Başkanlık Sarayına bir yürüyüş dü- zenlediği bildirildi. ABD Dışişleri BakanJames Ba- ker, Güney Afrika Cumhuriyeti'nde ANC tarafından askıya alınan de- mokrasi görüşmelerine devam edil- mesi çağnsında bulundu. NEW YORK Denktaş: Harita görüşülmedi • K KTC Cumhurbaşkanı Denktaş, "Harita konusu iki ta- rafa ait bir konudur. fki tarafın karşı karşıya gelerek harita gö- rüşeceği bir durum oluşmuş de- ğildir" dedi. OSMAN KARAKAŞ NEW YORK - Kıbns sorununa kalıa bir çözüm bulmak amaayla 18 haziranda New York'ta başlayan görüşmelere bu- gün ara verilıyor. Görüşmeler 7 temmuz- da tekrar başlayacak. BM Genel Sekreteri Butros Gali ile KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ve Kıbns Rum yönetimi lideri Yorgo Vasiliu arasında süren dolaylı görüşmelerde dün anayasa konusunun ele alındıgı bildiril- di. Kalabalık heyetlerle New York'a gelen liderler her gün Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri ile en az birer saat görüştükten sonra önce temsildliklere, daha sonra da kaldıklan otellere giderek uzun toplantı- larla durum değerlendirmesi yapıp, bir sonraki gün yapılacak görüşmede ele ah- nacak konulan ve istekleri bir kez daha gözden geçiriyorlar. Görüşmelerle ilgili olarak "başına bilgi verme" yasağı devam ederken, liderler BM binasına giriş ve çıkışlarda bekleşen gazetecilere sadece selam verip gûlümse- mekle yetiniyorlar. Türk ve Rum heyeti mensuplan pazar gününü dinlenerek geçirdiler. Dün ise BM Genel Sekreteri ile BM'nin 750 sayılı karannda yer alan "ortak anayasa hazır- lanması" konusunu görüşen liderler, bu- günkü son görüşmeden sonra Kıbns'a dönecekler. Liderlerle birlikte bulunan heyetlenn önemlı bölümü ise New York'- ta kalıp 7 temmuza kadar çalışmalannı sürdürecek. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denk- taş, "Harita konuşulacak aşamaya gelin- medi" dedi. Rauf Denktaş, KKTC'nin resmi haber ajansı TAK'ın sorulannı telefonla yamt- larken, Maraş, Güzelyurt ve eski Gazi Magosa yolu alündaki köylerin Rumlara verileceği yolundaki Rum basınında çı- kan haberlen yalanladı. Denktaş, "Rum tarafının bu tür, ger- çeklerle bağdaşmayan, masada konuşul- manuş hususlan haber yaptırması, bura- da başlatılmış olan süreci bozmak yö- nünde aülan hesapb adımlardır" dedi. Görüşmeler hakkında bilgi verilmeye- ceğine ve görüş sızdınlmayacağına ilişkin mutabakat bulunduğunu da hatırlatan Denktaş, şunlan söyledi: "Harita konusu, iki tarafa ait bir ko- nudur. İki tarafın karşı karşıya gelerek harita görüşeceği bir durum oluşmuş de- ğildir. Rum iddialanru içeren bir toprak tavizini düşünen varsa, çok aldanıyor de- mektir. Benim böyle bir tavizi imzalama- ya veya kabul etme hak ve yetkim olma- dığını bütün dünya bilmektedir. Endişe edecek bir durum yoktur." Konuk yazar Akuıtıyakürekçekmeninbazıömekleri TURAN GÖKALTAY PARIS - Enmuuıael Levinas. Yüzyılın sayılı fılozofu. Litvanyalı. Zkıdan, işkence dahil, Staünci komünizmin cehenneminı etinde, beyninde yaşamış. "- Doğu rejimlerinin yıkılmasıyla o ülkele- rin piyasa ekonomisine yönelişi, sizce hüma- nizma ve banşa bir dönüş mü" sorusuna yanıtışu: "- Sorunu öyle düşünmemeli. Komünist iktidarlann ardından kimse ağlamıyorsa, nedeni, Stalin'in ileride kurulacak adalet uğ- runa adaletsizlik etmesiydi, ama unutulma- malı ki o zalim Sovyet devleti gene de kendi- ne göre bir umut taşıyordu beraberinde. Bu ufuk sılindı bugün. Kapitalist düzenin uf- kunda ise öyle bir umut göremiyorum ben. Batı demokrasilerinde yaşama baktıkça gerçi 'insanlık buralarda bir ölçüde olsun mükemmel denebilecek bir yaşam tarana erişmiş, en iyisi bu liberal toplum modelini gelıştirip yaymalf diye düşünülebilir. O da bir olanak elbet. Ama o yıkılan rejimlerdeki türden bir umut da söz konusu değil artık." Paris gibi bir yerden böyle sesleniyor dün- yamıza koca düşünür. Ne yukandan inme basmakalıp görüşlere "elpençe divan" ba- şeğme, ne de dünya iamuoyu denen öteki kör güçletersdüşme diye bir kaygı. Akıntıya kûrek mi gerek? Kımi cekiyor işte. Bunun şu sıralardaki örneklerinden size minik bir de- met. • , Brezilya'da toplanan Dünya Çevre Sorun- lan Doruğu sırasındaki, Nobel ödülü sahip- lerinin çıkışı da aynı örneklerden biri. "21. yüzyılın eşiğine gelmişken, bilim ve endüstrinin ilerlemesine karşı duran, eko- nomik ve sosyal gelişmeye zarar veren, insan aklına aykın bir ideolojinin ortaya çıkışı karşısında kaygı duymaktayız" diyorlar bil- ginler ve çağımıza özgü bir başka genel tut- kunun, çevre koruma ekoloji akımının kimi olumsuzluklanna sertçe karşı çıkıyorlar. İnsanın ve dünyanın "doğal hab" diye bir şey olamaz, hiçbir zaman da olmamış. İnsa- noğlu, ilk andan başlayarak hep doğaya ege- men olmaya, onu değiştirmeye calışmış. ona işini gördürmek suretiyle ilerlemiş, yüksel- miş ve hep bu yönde çabalamış ve çabala- maktadır, tersi yönde değil. "Doğal kaynaklan, değerini bilerek kul- lanma ve eldeki hazineyi çarçur etmeme an- lamındaki biümsel bir çevre korumanın sa- vunucusuyuz. Fakat bu hedefleri insan aklının kabul edemeyeceği önyargılara de- ğil, bilimsel ölçülere dayandırmak gerek. Insanlar, yaşamlan için gerekli olan, ana önemdeki pek çok işte tehlikeli maddeler kullanmak zorundaîar. İlerleme, böyle ölümcül engelleri gün günden aşma sayesin- de olmuştur. Bu nedenle bilimsel ekolojiyi bu sürekh ılerlemenin aynlmaz parçası sayı- yoruz." Yalnız kendi akıl, vicdan ve iradesini kul- lanmaya, kitle akımlanna gerekirse aldırma- maya, akıntının tersi yönde kürek cekmek- ten kaçınmamaya bir örnek de biliyorsunuz kuzeyin minnacık bir ülkesinden.Danimar- Avrupa'nın yalnızca ekonomik değil, artık siyasal ve sosyal bırliğının de kurulması yolunda son, kesin ve dönülmez bir adım gözüyle bakılan Avrupa'da tek para, toplu- luk ülkesi yurttaşlanna belediye seçimlerin- de bütün toplulukta oy hakkı öngören an- laşmaya Danimarka "hayır" deyince Paris'- te Cumhurbaşkanı Mitterrand, anlaşmanın Fransa'da da halkoylamasına sunulacağını hemen o anda açıkladı. Oysa, geçmişteki deneyimlerle de belli ol- duğu gibi Fransa'da da iktidar, yani devlet başkanı, halkoyu yoluyla doğruca halka soru sorduğu zaman, ondan herhangi bir meselede onay istediği zaman, halk, aslında o soruya (sorunun özündeki karan kabul et- tıği için) "evet" diyesi olsa bile, asıl meseleyi bırakıp, o anda o cumhurbaşkanını istemi- yorsa "hayır" demek eğilimindedir. 1969'da Cumhurbaşkanı de Gaulle'ün çe- kilmesi (birkaç ay sonra da ölmesi) öyle ol- mamış rruydı? Kırk yıün de Gaulle'ü, ülkede herkesin aşağı yukan üzerinde birleştiği, ait uygulamaya da konan bir anayasa değişikli- ğini halkoyuna koymuştu. Ve uyarmıştı: Bir tek fazla ret oyu çıkarsa çekilirim (aynen öyle değilse de o anlamda). Yüzde 53 ret oyu çıktı, katılmayanlann oranı yûzde 20'ye yakındı. Fransa'nın bugünkü devlet şekli olan beşinci cumhuriyetin kurucusu. sabahı beklemeden o gece çekildi. Anlaşmanın onanması için Fransa Ana- yasası'nda yapılması gereken değişiklik ta- sansı, parlamentonun senato kanadınca ay- nen değil de değiştirilerek kabul edildiği için tasan yeniden meclis kanadında görüşüJerek bu ayın sonunda iki meclisin birleşik top- lantısında oylanacak ve anlaşma, önümuz- deki eylülde yapılacak halkoylamasına su- nulacak. Genel kanıya göre de kabul edile- cek. Başkan Mitterrand da bu başansından yeni bir güç kazanacakür. Ama ya bir de reddedilirse? Demokrasisi birçoklanna örnek küçücük bir toplumda, bir büyükçe kent halkının sayısı kadar insan, yüz milyonlarca Avru- ka halkının -48 bin gibi çok az bir oy farkıy- tarafı devlette ıyı bir yönetimsel yapı gelişi- pabnın yazgısını belkı ters yönde de etkileye- la- Maastricht Anlaşması'na "hayır" deyışi. mini içeren, nitekim daha sonralan ülkede bilecek bir karar almıştı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle