15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2HAZİRAN1992 CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kahraman: 'İstifa etmem 5 • DtYARBAKIR (AA) - fnsan Haklanndan Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Kahraman, ŞHP'den iki milletvekilinin istifasmın, diğer milletvekillerinin de istifasını zorunlu hale getirmeyeceğini söyledi. Dün sabah ucakla Diyarbakır'a gelen Bakan Kahraman havaalanı şeref salonunda, gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. "Doğulu milletvekilleri SHP'den istifa ediyor. Siz istifayı düşünüyor musunuz?" şeklindeki soru üzerine, şunları söyledi: "HEP'i kuran arkadaşlarımız, SHP ile seçim ittifakına gittiler. SHP listesinden mületvekilli oldular. Bir bölümü topluca istifa etti. Son olarak da iki milletvekili istifa etti. Kendi iradeleridir. Saygı duymak gerekir. Ancak iki milletvekilinin SHP'den istifa etmesi, diğer milletvekillerinin istifasını zorunlu hale getirmez. Dokunulmazlık askıda • ANKARA (ANKA) - TBMM Başkanvekili, ANAP'lı Yılmaz Hocaoğlu'nun HEP kökenli 22 milletvekiyle ilgili DGM fezlekesini imzalamasıyla gündeme gelen dokunulmazlık dosyalan Mecliste bu dönem görüşülemeyecek. Dokunulmazlık dosyalarınm görüşüleceği Anayasa Adalet Karma Komisyonu'nun bu dönem artık toplanması da beklenmiyor. PennçekVan'da • VAN (Cumhuriyet) - Yerel seçimler nedeniyle Van'da konuşan SPGenel Başkanı Doğu Perinçek. hükümeti eleştirdi. Perinçek şöyle dedi: Bu seçim sadece bir belediye seçimi değildir.Vereceğin heroyla ya zulme ve teröre dur diyeceksin ya da iktidardakilere cesaret vereceksin. Oy aynı zamanda birdilekçedir. Van'da HEP, SHP'yidestekliyor. Demek ki koalisyonun icraatını beğenmişler. SHP'ye oy veren, DYP'ye oy veren zulrfie destek verir, "'Bugüne kadar yaptıklannızın daha fazlasını yapın" demiş olur. Yani Kürde daha fazla terör uygula, daha fazla bomba yağdır. kurşun sık, KİTleri hemen para babalanna peşkeş çek, işçiyi sokağa at, sendikasızlaştır, toprak ağalanna güç ver, Türkiye'yi daha fazla Amerika'nın güdümüne sok, SHP'ye verdiğjniz her oyla işte bunlan istemiş olursunuz. Hocaoğlu'nun açıklaması • ANKARA (AA) - TBMM Başkanvekili Yılmaz Hocaoğlu, Adana'da havaya ateş ettiği yolundaki haberlerle ilgili olarak "Bir otomobil tarafından takip edilmekte olduğumdan şüphelendim. Dikkatli ve silahlı olduğumu göstermek amacıyla havaya birkaç el ateş ettim. Kabadayıhk iddiaları çarpıtmadır, yakıştırmadır" dedi. Hocaoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, havaya ateş etmesi sonucu, şüphelendiği otomobilin olay yerinden uzaklaştığım söyledi. Ergenekon'dan • ANTALYA (AA) - Devlet Bakanı Gökberk Ergenekon, yerel seçim çahşmalanna katılmak üzere dün Antalya'ya geldi. Ergenekon ve Antalya Milletvekili Hayri Doğan DYP İl binasında partililerle bir süre sohbet etti. Antalya'da üç gün kalacak olan Devlet Bakanı Ergenekon, bugün yerel seçim yapılacak beldeleri gezecek. Ergenekon, 3 haziran çarşamba günü Antalya'dan aynlacak. Vaatler bayram sonrası • ANKARA (ANKA) - TBMM'nin kamuoyunda beklenen birçok tasanyı Kurban Bayramı'ndan sonra yasalaştıracağı belirtildi. DYP, TBMM Grup Başkanvekili Güneş Müftüoğlu yaptığı açıklamada, Meclisin bayramdan sonra hızlı bir çalışma temposuna •gireceğini söyledi. Müftüoğlu, Cumhurbaşkanı Turgut Ozal'm veto ettiği by-pass ve tahkim yasalannın yeniden TBMM Genel Kurulu gundemine giıeceğini bclirtü. Tanm işçilerinin grevinin ertelenmesi hükümet protokolünü deldi Hükümet düş ku ıklığıyaratb •Türk-İş Genel Başkanı ŞevketYılmaz 79 bin kamu işçisinin söz- leşmeleri hakkında Başbakan Demirerie görüştü.Kararname ile grev ertelemesinin yasal yetkinin haksız ve kötüye kullanılması ola- rak yorumlayan Yılmaz,"Görülen o ki,hesaplannı tekrar yapıp bize bildirecekler.Tekrar müzakereye oturacağız" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)- Tıkanan kamu kcsimi toplusözleşmelerinın çözümü bugüne kaldı. Türk-İş Genel Başkanı Şevket Yılmaz, 79 bin kamu işçisinin sözleşmeleri hakkında dün Başbakan Süley- man Demirel ile görüştü. Ba- kanlar Kurulu'nun kısa adı TİGEM olan1 tanm işletmele- rindeki grevi ertelemesi kararı üzerindeki tartışrnalar da dün yoğunluk kazandı. İşçi kesimi kararnamc ile grev ertelenmesi- ni "yasal yetkinin haksız ve kö- lüye kulİantlması' olarak yo- rumladı. Başbakan Süleyman Demirel ile Türk-İş Koordinasyon Ku- rulu üyeleri dün saat l9.30"da Başbakanlık Konutu'nda bir araya geldıler. Yaklaşık l saat süren toplantıya kamu kesimi toplusözİeşmelerinden sorumlu Devlet Bakanı Şerif Ercan ile Devlet Bakanı Cavit Çağlar da katıldı. Kamu işveren sendika- lannın temsilcilerin katılmadığı görüşme sonrasında konuşan Yılmaz, şöyle dedi: "Sayın Başbakan'a bu konu- da tam mütemmim bilgi veril- memiştir. Görülen o. Bu akşam hesaplannı tekrar yapıp. yann sabah bize haber verecekler. Tekrar müzakereye oturaca- Yılmaz TIGEM grevinin er- telenmesi konusunda kendisine yöneltilen bir soruya da "Para vermeyeceksiniz dıye mi grevi ertelediniz dedik. Oraya şimdi- lik girmeyelim dediler" yanıtını verdi. Ekonomi Servisimizin edin- diği bilgilere göre. Bakanlar Kurulu'nun tanm işletmelerin- deki grevi ertelemesi karan üze- rindeki tartışmalar dün yoğun- luk kazandı. Tanm-İş Sendi- kası'nın dün başlaması gereken 38 işletmedeki on bin altı yüz iş- çiyi kapsayan grevin Bakanlar Kurulu karan ile ertelenmesi iş- çi kesimince "yasal yetkinin haksız ve kötüye kullanılması" olarak yorumlandı. Tanm-İş Sendikası hüküme- tin karanna karşı Danıştay'da dava açarken. hükümeti çifte standart uygulamakla suçladı. Bu konuda özetle şöyle denildi. "Aynı bakanlığın personel genel müdürlüğü merkez ve taş- ra teşkilatında çalışan 15 bin üyemiz 28 mayısta başlattığı grevi sürdürmektedir. Grev uy- gulanan işyerlerinde de grev başlamadan grevin ertelendiği iş yerlerinde de benzer işler ya- pılmaktadır. Dolayısıyla 15 bin tanm işçisinin grevi sürerken, a>nı nitelikte işleri yapan 10 bin 600 TİGEM işçisinin yasal ve hak aramaya yönelik grevini er- teleyen hükümetin uyguladığı çifte standarda bir anlam ver- mek mantıkla bağdaşmamak- tadır" Tanm-İş'in iürazında 28 ma- yıs tarihli Bakanlar Kurulu'- nun grev erteleme karannda, genel sağlığı ve milli güvenliği bozucu nitelikte olduğu gerek- çesine dayanılmasının, hükü- metin. yasal yetkisinin amacı- nın dışına taştığının kanıtı olduğu vurgulandı. Yapılacak grevde böyle bir dunımun söz konusu olmadığı hatırlatılır- ken. "Bakanlar Kurulu hangi gerekçe ile bu ihümali dikkate almıştır. Anlamak mümkün değildir" denildi. Tanm-İş Sendikası dün DYP ve SHP işçi kökenli milletvekil- lerinin yoğun ziyaretlerine he- def oldu. Hükümetin grev erte- leme karan üzerinde açık yorum yapmaktan kaçınan parlamenterler. genelde karann olumsuz sonuçlannı ortadan kaldırabilmek üzere uyuşmazlı- ğın çözümü konusunda arabu- luculuk girişimlerini yoğunlaş- tırdılar. Öte yandan hükümetin erte- leme karannın özellikle SHP içinde büyük tartışma, kargaşa ve tepkiye yol açtığı belirtildi. SHP'liler hükümet karannın kendilerini çok güç duruma soktuğunu ve bir biçimde dü- zeltilmesi zorunluluğu bulun- duğunu dile getiriyorlar. ANKARA BAROSU Hükümet kararları uygulanuyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Barosu Başkanı Özdemir Özok. hü- kümetin yargı kararlannı uygulamadığını, Gerede- Ankara ve Ankara çevre otoyolunun geçtiği yerlerde- ki kamulaştırma bedellerini bir an önce ödemesi gerekti- ğini açıkladı. Ankara Baro Başkanı Özok, dün düzenlediği basm toplantısında, Ankara çevre otoyolu kapsamına giren köylerdeki taşınmazlann ka- mulaştınldığını belirterek "Bu taşmmazlar, 4 bin lira gibi komik rakamlarla ka- mulaştınlmışür. Bunun üze- rine bedel arttınmı davası açan vatandaşlar, davayı ka- zanarak ek ödeme hakkı elde etmişlerdir. Fakat aradan geçen bir yıla rağmen hükü- met, bu kişilere olan borcu- nu odememiştir. Bu ka- rarlan uygulamayan ve ge- ciktirenler. suç işlemiş sayı- lırlar " dedi. ARKA CAMDAKİ CENTİLMENLİK- 7 Haziran yerel se- belgeleniyor. Tıpkı KayserTnin Özvatan ilçesine bağlı Küpeli çimkrine hazırlanan koalisyon partileri. Türk siyasi tarihinin beldesinde saptandığı gibi. Otomobil, SHP'li ada\ı destekleyen kayıtlarına pek geçmeyen bir gizli centilmenlik içinde. Seçim bir partilintn. Arka camda Demirel \e İnönü. Ortaya "Oldu yapılacak kimi beldelerde resmiyete dökülen "Birbirimizi incit- olacak birleşin" diye bir laf atılsa kim "Ne alakası var şimdi" meyelim" jollu ada>lar dayanışması, kimi kez de görüntülerle diyebilir ki. (Fotoğraf: AA) Görev süresinin uzatılmasına ilişkin oylamanın SHP grabunda tartışmalaryaratması bekleniyor Çekiç Güç'ün süresi iplerigerecek ANKARA/ADANA (Cum- huriyet)-Kuzey Irak'ta bulu- nan Kürtlerin güvenliğini sağ- lamaya yönelik olarak, başta ABD olmak üzere Batıh devlet- ler tarafından oluşturulan ço- kuluslu "Çekiç Güç"ün görev süresinin uzatılıp uzatılmaya- cağı 7 haziran seçimlerinden sonra Ankara'nın gündem maddesini oluşturacak. Bakan- lar Kurulu'nun geçen yılın aralık ayında Çekiç Güç'ün gö- rev süresini 6 ay süreyle ve "son kez" kaydıyla uzatmasına kar- şın, 1BMM genel kurulunda yapılacak oylamada, hüküme- tin sergileyeceği tutum konu- sunda koalisyon ortaklan ara- sında halen görüş birliğine vanlamadı. Özellikle SHP gu- rubunda Çekiç Güç konusun- da ciddi tartışmalar olması beklenirken, DYP'nin görev süresinin uzatılması yönünde oy kullanacağı bildiriliyor. Çekiç Güç'ün görev süresi bu ayın 28'inde sona eriyor. Baulı ülkeler görev süresinin uzatıl- ması için diplomlaük gjrişimle- rinı sürdürürken, Kuzey Irak Kürtleri de Çekiç Güç'in görev süresinin uzaülmamasmm bü- yük kanşıklıklara yol açabile- ceğinı. böy_le bir durumda Türkiye ve lran sınınna doğru her an yeni bir göç dalgası yaşa- nabileceğini vurguladılar. Hü- kümetin Çekiç Güç'ün görev süresinin uzatılmasına ilişkin nihai karar alımını 20 Aralık 1991'deTBMM'yegeri iadeet- mesine karşın, bu ayın sonla- nnda yapılacak oylama için hükümet tarafından yazslacak tezkerenin ıçenğj büyük önem taşıyor.TBMM'ye gönderile- cek hükümet tezkeresinin "Çe- kiç Güç"ün görev süresinin uzaülmasını tavsiye eder nite- likte olması ise koalisyon ortak- lan arasındaki ipleri gerecek. Özellikle SHP kanadmda Çekiç Güç'ün görev süresinin uzatıl- ması yolunda bir grup karan alınması oldukça güç görünü- yor. Buna rağmen, SHP gru- buna sürenin uzatılması yolun- da oy kullanılmasını sağlamak amacıyla, gerek Batıh ülkelerin diplomatik baskısı, gerekse böl- gedeki dengelerin süre uzatımı- nı gerekürdiğj yolunda geniş bilgi verilerek, grup kararı alınmasına da çahşılacak. ANAP'ın ise bu konuda he- nüz net bir tavrı bulunmuyor. ANAP, SHP içindeki tarüşma- lann boyutuna göre oyunun rengini belirleyecek. HEP kö- kenli milletvekilleri ise 7 hazi- ran seçimlerinden sonra birara- ya gelerek ortak ilke karan alacak. DYPdenseçim öııcesi ilvaadi ANKARA (Cumhuriyet Bu- rosu)-DYP'nin seçim çalışma- lanru koordine eden genel baş- kan yardımcısı Hasan Ekinci, son kamuoyu yoklamalanru değerlendirirken, DYP'nin özellikle kırsal kesirnlerde ikti- dar partisi avantajı ile ezici bir üstünlük sağladığını bildirdi. Ekinci, ANAP'ın şimdiden bü- yük bir panik içine girdiğini ve seçımde alacağı başansız so- nuçlann açıklamasını yapmaya başladığını söyledi.Ekinci, eleş- tirikrini ANAP'ın yanısıra Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a da yöneltirken, bunu, " Sayuı Yılmaz'ı önce Sayın Özal ana muhalefet lideri olarak görmü- yor. Kendisi ana muhalefet li- deri gibi konuşuyor ve davranı- yor. Biz bazen ikisini kanştın- yoruz. Acaba hangjsi ana muhalefet lideri diye" bicimin- de açıkladı. Ekinci, 7 Haziran'da seçim yapılacak yerlerden Ünye, Na- zilli ve Suşehri'nin seçirnlerden hemen sonra il yapılacağını da büdirdi. Ekinci, buralann il ol- masının-seçim sonuçlan ile bir- likte kutlanacağmı söyledi. SHP Genel Sekreteri Selvi de bu üç yerin il olması konusunda daha önce vaatleri olduğunu bildirerek, seçim çalışmalan sı- rasmda bu konunun da işlendi- ğini belirtti. Cindoruk: Üç kurumun Sayıştay denetimi dışında bırakılması anayasaya aykın Köşk, TBMMve Sayıştay'a mali denetim ANKARA (AA>- TBMM Başkanı Hüsamettin Cindo- ruk, CumhurbaşkanUğt, TBMM ve Sayıştay'ın, Sayış- tay denetimi dışında bırakıldı- ğını, bu durumun anayasaya aykın olduğunu belirterek söz konusu üç kurumun Sayıştay denetimine tabi olması gerek- tiğini söyledi. Sayıştay*ın 130. yıldönümü, Hacettepe Üniversitesi Kon- ferans salonunda düzenlenen törenle kutlandı. Törende ko- nuşan TBMM Başkanı Cin- doruk, demokrasilerde parla- mentolann temel işlevlerin- den birisinin yürütme organı- nı denetleme olduğunu belirt- ti. Denetimin sadece siyasi anlamdaki uygulamalan de- ğil, devtetin genel yapısı içinde yer alan tüm kurum ve kuru- luşlann harcamalannı ve he- sap muhakemelerini de kapsa- dığını vurgulayan Cindoruk, bu anlamda Sayış^ay'ın devlet bütçesinin güvencesi konu- munda olduğunu ifade etti. Cindoruk, anayasanın 160. maddesinin herhangi bir ay- nm yapmadan genel ve katma bütçeli dairelerin bütün gelir ve giderleri ile mallannı Sayış- tay'ın denetimine bağladığını hatırlatarak şunlan söyledi: "Ancak 1050 sayılı Muha- sebeyi Umumiye Kanunu'nun 127. maddesi uyannca Cum- hurbaşkanhğı, TBMM ve Sa- yıştay harcamalan Sayıştay denetiminin dışında bırakıl- mıştır. Bu üç devlet organının mali denetimi TBMM içtüzü- ğüne göre Meclis Hesaplannı Inceleme Komisyonu'nun tet- kiki çercevesindedir. Yasanın bu hükmü açıkça anayasaya aykınlık taşımakta.dır. De- mokrasinin özü ve ruhuyla da bağdaşmaz. Denetim işlevin- de adaletsizlik, eşitsizlik yara- tır. Bunun düzeltilmesi lazım- dır. Cumhurbaşkanhğı. TBMM ve Sayıştay harcama- lanrun da anayasada belirti- len bütünlük içinde Sayıştay'- ın denetimine tabi olması gerektiğini bir kere daha vur- gulamak isterim." Cindoruk, son yıllarda sayı- lan artan ve denetim dışı bıra- kılan fonlann da Sayıştay denetimi içine alınmasında yarar olduğunu sözlerine ekle- di. Kutlama nedeniyle Cum- hurbaşkanı Özal da Sayıştay Başkanlığı'na bir mesaj yolla- dı. SHP Genel Başkanı ve Baş- bakan Yardımcısı Erdal İnönü de yayımladıgı mesajında. 1983 yılından sonra Sayıştay Kanunu'nda yapılan değişik- liklerle kurumun bagımsızlığı- nın zedelendiğini söyledi. İnönü. Sayıştay'ın TBMM adına denetim yaptıgını. an- cak bunlardan TBMM'nin bilgilendirilmediği veya TBMM'ye sunulacak ağırlık- ta denetim bulgulan üretilme- diğini bildirdi. Sayıştay'ın yüzeysel bir denetimle yetindi- ğini ifade eden İnönü. bütün çağdaş Sayıştaylann kamu hesaplannın düzenliliği ve harcamalannın yasallığının kontrolünün yanı sıra hizmet- lerin verimlilik ve tutumluluk iikelerine uygunluğunu da de- netleyebildiğini kaydetti. Partisinin geçmişte, Sayış- tay'ın iktidarda olan partile- rin egemenligine sokma ey- lemlerine karşı çıktığını hatır- latan İnönü. bu amaçla da Sayıştay Yasası'nda değişik- lik yapan 3677 sayılı kanunun ıptali için Anayasa Mahke- mesi'ne başvurduklannı ve yasanın iptal edildiğini anlat- tı. İptal karannın altı ay içinde yürürlüğe gireceğini biidiren inönü. yapılacak düzcnleme- lerin iptal edilen maddelerle sınırlı kalmamasını ve Sayış- tay'a çağdaş bir kimlik kazan- dınlmasını istedi. • • ^ • • POLİTİKA GUNLUĞU HİKMET ÇETİNKAYA Memurların Sendikal Hakları... 1961 yılından 12 Eylül 1980'e dek yaklaşık 407 tane irili ufaklı memur sendikası kuruldu Türkiye'de... Yine 1961 Anayasası'nın getirdiği hak ve özgürlükler tüm çaltşanlara, bu arada memurtara örgütlenme hakkı tantdı. Anayasanın 64. maddesinde yer alan örgütlenme umudu ne yazık ki 1965 yılında çıkarılan 624 sayılı Devlet Porsoneli Sen- dikalan Yasası ile kısmen söndü. Çünkü bu yasa memurla- ra toplusözleşme ve grev hakkı tanımıyordu. 12 Mart 1971 yılındaki anayasa değişikliğiyle memurtann sendikal örgütlenme hakları ellerinden alındı. 1961 Anaya- sası'ndaki 46. madde kaldınlıp, 119. maddeyle yasak getiril- di memurların sendikalaşma hakkına. Sıkıyönetimin kalkmasıyla birlikte işyeri ve işkolu düzeyin- de çok sayıda dernek kuruldu. O tarihte ^5 milyon memur varken, salt 200-300 bini örgütlü durumdaydı. 12 Eylül 1980 askeri yönetiminin yaptıklannı ise bir kez daha yinelemeye gerek yok. 1992 Türkiyesi'nin fotoğrafında 12 yıl öncesinin izleri hâlâ duruyor. O nedenle de hükümetin de- mokratikleşme sürecini hızlandırması kamuoyunca isteniyor. Başbakan Süleyman Demirel ile Başbakan Yardımcısı Er- dal İnönü demokratikleşmeye ilişkin demeçler veriyorlar sık sık. 1991 aralık ayı sonlarında Erdal İnonü, memur sendikala- nna ilişkin görüşlerini açıklamıştı. O tarihte şöyle diyordu İnö- nü: "Memur sendikalannı kuracağımızı sâylüyoruz. Bunlar za- ten konulmuş VB var. Anayasada açıklık yok. Biz anayasaya açıklık getireceğimizi açıklıyoruz. Bunlar birbirini tamamla- yan hareketlerdir. Yoksa anayasayı dûzeltmeden herhangi bir şey yapılamaz anlamına gelmiyor Bir yandan anayasada dü- zeltmeler yapacağız, bir yandan da uluslararası sözleşmeleri tanıyacağız. Bunu koalisyon protokolünde de açıkça ifade et- tik..." Erdal İnönü bu sözleri söylerken elbet içtenlikliydi. Ancak DYP-SHP hükümeti, verdikleri sözü tutmadı. Hükümet "grev- siz sendikal hak" gibi uluslararası sözleşmelere ters düşen bir tutum içine girdi. Şimdi şöyle bir soru yöneltebiliriz: "Çalışma koşullarının belirlenmesi en temel insan hakkıdır. Bu da örgütlü mücadele ile sağlanır. Acaba hükümet niye bu hakkı memuriara tanımıyor?" Tüm temel hak ve özgürlükler kullamldığı sürece demok- rasi yerieşir. Hükümet demokratikleşme sürecini bu amaçla başlatmıştı. Görülüyor ki hükümet ortaklan arasında belirli görüş ayrılıklan var. Son durum ise bunun en somut örneği- dir. Elbet DYP ve SHP sözcüleri "Çok acelecisiniz" diyebilir- ler. Belki şu gerçeğin de altını çizebilirler: "69 yıllık cumhuriyet döneminin 26 yılı sıkıyönetimle geçen bir ülkede işfer o denli kolay yûrümüyor, demokrasiyi tam an- lamıyla işletme kolay olmuyor" Doğrudur... Ancak böyle oldu diye Türkiye'yi değişen dünyadan kopa- ramazsınız. Aitına imza aroğınız uluslararası sözleşmeleri uy- gulamak zorundasınız. Eğer bunu yapmazsantz Erdal İnönü 1 nün deyişiyle şöyle derler: "ILO'nun kabul ettiği ve bizim henüz imzalamadtğtmız ulus- lararası sözleşmeler var. Kısa zamanda bunlann hepsini ka- bul ettiğimizi göreceksiniz. Başta Avıupa olmak üzere dûn- yada, Türkiye'de demokratik haklar verilmiyor' diye bir şey kalmayacaktır." 657 sayılı bir yasa 1970 yılından bugüne dek 20'si yasa, 38'i KHK olmak üzere topiam 58 kez değişikliğe uğradı. Bu değişikliklerin 35'i 12 Eylül yönetimi ile ANAP dönemi zama- nında gerçekleşti. Memurun 1984 yılındaki 100 lirası bugün 20 liraya indi. Artık memurlar Cumhurbaşkanı özal'ın dediğini tutuyorlar. Gün- düzleri dairede, gece ise taksilerde çalışıyor; pazarcılık ya- pıyor, karpuz sergisi açıyor, şenliklerde şile bezi elbise satı- yorlar. Türkiye'de bir ücret adaletsizliği sürerken memurtann el- leri kolları bağlanıyor. Seçim alanlarında verilen sözler unu- tuluyor. O yüzden de memurlar soruyor: "Bizlere toplusözleşmeli ve grevli sendikal örgütlenme hakkı verilecek mi verilmeyecek mi?" Evet bu sorunun yanıtını bekliyor memurlar... Yılmaz, Demirel'e çattı: Bunlarpehlivan değil, cazgırŞANLIURFA (Cumhuriyet) -ANAPGenel Başkanı Mesut Yılmaz, koalisyon hükümeti- nin vatandaştan sabır. muha- lefetıen de insaf isteyecek kadar aciz durumda kaldığını belirterek, "Başpehlivan iddia- sıyla onaya çıkanlar, 6 aydır Yılmaz, "Yalan, dolan, talan, işte Süleyman" pankartı ile karşılandı. ANAP Teknik Da- nışmanı Erkal Zenger, mikro- fonu Yılmaz'a vermeden önce "Cavit Çağlar. kabadayıhk yapmış. Sizdemişsinizki Urfa- lılar, Bursalılara dokunmaz" sadece peşrev yapıyorlar. Bun- deyince alanda büyük bir kah- lar pehlivan değil, cazgırdır- kaha tufanı koptu. lar" dedi. ANAP lideri Mesut Yılmaz, yaklaşık 5 bin kişilik topluluğa hitap ederken koalisyon hükü- metiyle geçecek her günün Şanlıurfa Havaalam'ndan büyük bir araç konvoyu ile Samsalkapı Meydanf na gelen ANAP Genel Başkanı Mesut Türkiye için büyük güç kayb» olduğunu ileri sürdü. 290 deklarasyoncuya imza kampanyası ANKARA(Cumhuriyet Bû- rosu)-SHP'den istifa edip ye- ni bir parti kurmak için çalış- malannı sürdüren HEP kökenli 18 bağımsız milletve- kili, yaz aylannı "demokra- tikleşme" çalışmalanyla de- ğerlendirecek. 7 haziran yerel seçimlerinden sonra An- kara'da kalacak olan HEP kökenli bağımsızlar, yasalar- daki antidemokratik hüküm- leri tarayarak yeni yasama döneminde TBMM'ye sun- mak üzere yasa önerileri ha- nrlayacaklar. Şırnak bağımsız milletvekili Orhan Doğan, yaz aylannda yeni yasama dönemine haar- lanacaklannı söyledi. Bu ne- denle Ankara'dan aynlmaya- caklannı biidiren Doğan, başta Türk Ceza Yasası ve Medeni Kanun olmak üzere tüm yasalann taranacağmı ve anıidemokratik maddelerin düzeltilmesi için yasa önerile- ri hazırlanacağını bildirdi. Doğan, yeni yasama döne- minde Meclise vermek üzere çeşiıli konularda yazılı ve söz- lü soru ile Meclis araşürması önergeleri hazırlayacaklannı da kaydetti. HEP kökenli bağımsız millet- vekilleri, yeni parti kurma çalışmalannı da sürdûrüyor- lar. HEP, Nevruz olaylannı protesto etmek için Birleşmiş, Milletler ve uluslararası diğer, kuruluşlara yönelik bir dekla- rasyon yayımlayan 290 Türk ve Kürt aydımnın yargılan- masını protesto etmeİc için bir imza kampanyası başlatüJ HEP MYK üyesi Hasan Ağaç, dün bir açıklama yapa-. rak"Nevnız bayrammda Kürt halkına yönelik bir kat- liam yapıldığını, iç ve dış, kamuoyuna yanhş bilgi veril- diğini, bu katliamı onayla- mayan 290 Türk ve Kürt aydımnın yayımladıklarr, deklarasyonla bu katliamt protesto ettiklerini" belirtti. Bu aydınlann şimdi yargılan- dıklanna dikkat ceken Ağaç, bu kişilerin yanında olundu- ğunu ve yargılanmalanna duyarsız kalınmayacağını be- lirtmek amacıyla imza kam- panyası başlatuklannı kay- detti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle