Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURtYET 17 HAZİRAN1992 ÇARŞAMBA '-
8 DIŞ HABERLER
Tûrki
diplomatlara
•ANKARA(AA)-
Azerbaycan ve Orta
Asya'daki Türlci
cumhuriyetlerden gelen 29
diplomatın Dışişleri
Bakanlığı'ndaki eğitimlerine
dün başlandı. Azerbaycan,
Kazakistan, Kırgızıstan,
Özbekistan ve
Türkmenistan'dan gelen
diplomatlar, dün sabah Anıt
Kabir'i ziyaret ettikten sonra
Ehşişleri Bakanlığı merkez
binasındaki eğitim
pjogramına başladılar. Ege
Üniversitesi'nde iki aylık
Türkiye Türkçesi kursu alan
diplomatlar için düzenlenen
ve mesleki katkı amacı
taşıyan program. 15
temmuza kadarsürecek.
CIA raporu:
Saddam göçlü
• NEW YORK (AA) - ABD
Merkezi tstihbarat Orgütü
CIA'nın vediğer isühbarat
kuruluşlannın görüşlerini
yansıtan Amerikan
istihbarat raporlanna göre
ekonomik yaptınmlara ve
siyasi yönden yalnız
bırakılmasına rağmen Irak
lideri Saddam Hüseyin biryıl
öncesine oranla daha güçlü.
New York Times gazetesi,
Bush yönetimi yetkililerine
dayanarak verdiği haberinde
Saddam'ın kendi
stoklanndaki ve BM
yaptınmlanna uymayan
Ürdün'den elde ettiği
mallarla ülkeyi yeniden inşa
etmeye başladığjru duyurdu.
Irkpı Fransız
çocuk öldürdü
• PARİS (AA) - Fransa'nın
Saint Quenün kenti
yakınlanndaki Chauny
kasabasında, Faslı Abdallaki
Lakdiar (14) isimli birçocuk,
35 yaşındaki ırkçı bir Fransfz
tarafından kurşunlanarak
öldürûldü. Son günlerde
çevresindekilere sürekli
olarak "bir Arabı
temİ7İeyeceğini" söyleyen
Sabin Cordelette isimli
Fransız, oturduğu sosyal
konutlann kapısında
karşılaştığı Fasiı çocuğa
tüfeğiyle bir metre mesafeden
ateşetti. Katil Fransız
olaydan sonra tutuklanırken
cinayet ülke çapında büyûk
tepkilere yol açıyor.
Göney Afrika'da
215lü
• JOHANNESBURG (AA)
-GüneyAfrika
Cumhuriyeü'nde Nelson
Mandela liderliğindeki
Afrika Ulusal Kongresi'nin
(ANÇ) siyasi değişiklikler
istemiyle başlatacağı iki
haftalıkgrevlerve
boykotlann arifesinde dün
meydana gelen olaylarda 21
kişinin öldüğü bildirildi.
Olaylar sırasında
Johannesburg'da üç,
Oaveyton zenci kasabasında
beş, Everton kasabasında da
dokuz, Soweto'da da dört
kişi öldü. 21 kişinin öldüğü
yolundaki haberlerden sonra
Devlet Başkanı de Klerk,
grev ve gösterilerin zamansız
olduğunu belirten bir
açıklama yaptı.
Irak hâlâ
nûkleer tehlîke
• ROMA(AA)-
Uluslararası Atom Enerjisi
Ajansı (UAEA) Başkan
Yardıması Maurizio
Zifferero, Irak'ın halen
nükleer güç tehdidi
oluşturabilecek potansiyele
sahip olduğu uyansında
bulundu. Nükleer silahlar
konusundaki bir konferans
için Roma'da bulunan
UAEA Başkan Yardımcısı,
Reuter'e verdiği demeçte,
"denetleyici uzmanlanmız,
Irak'ı, nükleer güç olma
yolundaki çahşmalanndan
geri çevirdi. Aynı kişi
(Saddam) halen işbaşında.
Irak, petrol gelirleriyle halen
büyük mali kaynaklara sahip
ve geniş kadrolu bilim
adamlan görevleri
başındalar" diye konuştu.
Flora Lewis
Muğla'da
• MUĞLA(AA)-ABD'de
yayımlanan New York
Times gazetesınin dünyaca
ünlü dış politika yazan Flora
Lewis, tatilini geçirmek üzere
aynı gazetenin turizm yazan
Aline Mosby ile birlikte
Muğla'yageldi. Flora Levvis,
"PKK konusunu da
araştıracağım" dedi.
Kendisini davet eden Muğla
Valisi Lale Aytaman'ı dün
sabah makamında ziyaret
eden 75 yaşındaki ünlü yazar
Mrs. Levvis, hem Türkiye'nin
tarihi ve doğal güzelliklerini
göımek, hem de
Cumhurbaşkanı Turgut
özal ve Başbakan Süleyman
Demirel ile birer görüşme
yapmak istediğini söyledi.
Ermenilerden geri alınan köy ve kasaba sayısı 30'u buldu. Akdam 'a yüzlerce Azeri gönüllü gidiyor
Azrçri kuvvetleri Laçin yolundaESATPALA
BAKÜ Karabağ'da geçen aylarda kay-
bettikleri yerleşim merkezlerini yeniden
almak için Ermeni milislere yönelik büyük
bir karşı saldın başlatan Azerbaycan Milli
Ordusu'na bağlı birliklerin son bırkaç gün
içinde 30'a yakın köy ve kasabayı ele ge-
çirdikleri bildirildi. Tanklar ve helikopter-
ler desteğindeki Azeri birliklerinin, Kara-
bağ'ın kuzeydoğusunda Ermeni milislerin
denetimine büyük ölçüde son verdikleri,
saldınlannın Laçin'e de yöneldiği gelen
haberler arasında. Ermeni milislerinin ise
pek çok yerleşim merkezinde direniş gös-
terdikleri, zaman zaman da karşı saldın
gerçekJeştirdikleri kaydedildi.
Nahiçevanik kasabasını almak için baş-
lanan harekât sırasında, üstünde bulun-
duğu tankın mayına çarpması sonucu
ölen Halk Cephesi Akdam Gönüllüler Ta-
buru'nun komutanı Allahverdi Bakirof,
Azarbaycan'da ulusal kahraman haline
geldi. Bu arada çaüşmalann en yoğun ol-
duğu Akdam'a Azerbaycan 'ın çeşitli böl-
gelerinden gönüllüler gidiyor.
Karabağ'ın denetimini elinde tutan Er-
meni milisler ile Azeri Milli Ordusu'na
bağlı birlikler arasındaki çatışmalar dün
tüm şiddetiyle sürdü. Ebulfez Elçibey'in
Azerbaycan devlet başkanlığına seçilmesi-
nin hemen ardından gelişen Azeri karşı
saldınsının dördüncü gününde, Azeri bir-
likieri Şaumyan bölgesinde bulunan Er-
meni denetimindeki son iki köyü de ele
gecirdiler. Çatışmalann Mardakert bölge-
lesinde de bütün şiddetiyle sürdüğü kay-
dedildi. Öte yandan Gubatlı, Kazak,
Fuzuli, Terter bölgelerinde de çarpışmala-
nn sürdüğü gelen haberler arasında. Er-
meni kaynaklan. Azeri birliklerinin en az
100 tank ve zırhlı araç ile helikopter deste-
ğine sahip olduğunu belirttiler.
Laçin'e saldın
Bu arada Azerbaycan Savunma Bakan-
hğı Basın Merkezi'nden yapılan bir açıkla-
mada, Azeri kuvvetlerinin Karabağ'ın
Azeri biriikleriniıı son saldınlarmda Ermenflerden birçok köyü geri alması Azerilerin moralinigüney kesirnindeki Kubatlı yöresinden,
yükseltti. Bakû'de cephede savaşan askerlerin başanlan sevinç gösterileri ile kutlandı. Ermeni milislerin geçen ay ele geçirdikleri
Karabağ ın kuzeydoğusu
Azeri birliklerin denetiminde.
Ermeni Azeri
birtiUeri arasındaki
çabşma sürüyor.
• Stephanakert
Şuşa« (Hankent
DAĞLIK'
KARABÂĞ
Laçin kentine doğru da bir harekât başlat-
tıklan bildirildi. Açıklamada, Azeri birlik-
lerinin Laçin'e doğru ilerledikleri ve bu yol
üzerindeki Malakalar adlı yerleşim mer-
kezini denetimlerine geçirdikleri belirtildi.
Basın merkezi, Ermeni milislerin direni-
şinin sürdüğü Akdam cephesinde de 'du-
rumun ağır olduğunu' bildirdi ancak ay-
nntı vermedi.
Halk Cephesi Enformasyon Merkezi
yetkilileri ise Akdam yöresinde başlatılan
harekâtın sürdüğünü ve Azeri birlikleri-
nin elde ettikleri mevzilerde tutunmaya
devam ettiğini belirttiler. Cephe yetkilileri,
bu bölgede Ermeni direnişi nedeniyle şid-
detli çarpışmalar meydana geldiğini ancak
iki tarafın da mevzilerinde değişiklik ol-
madığını bildirdiler.
Akdam bölgesindeki Nahiçevanik ka-
sabasını ellerinde bulunduran Azeri kuv-
vetlerinin, Askeran'daki Ermeni milislerin
olası saldınlanna karşı büyük bir hazırlık
başlatüklan haber veriliyor. Nahiçeva-
nik'in stratejik önemi nedeniyle yeniden
burayı ellenne geçirmek ısteyen Ermenile-
rin Şuşa ve Stepanakert'teki birliklerini bu
bölgeye doğru kaydırmaya devam ettikle-
ri belirtildi.
Nahcıvan'da durum
Bu arada Ermenilerin Nahcıvan'a yö-
nelik saldınlannın da sürdüğü bildirildi.
Azerbaycan Savunma Bakanlığı Basın
Merkezi tarafından yapılan açıklamada,
Sederek kasabası civanndaki tepelerde
meydana gelen çatışmalarda 17 Azeri esir
düşerken, 1 kişi öldü, 5 kişi de yaralandı.
Elçibeyyeminetti
Azerbaycan'da 7 haziran pazar günü
yapüan ilk demokratik seçimle curnhur-
başkanlığına seçilen Halk Cephesi lideri
Ebulfez Elçibey, dün yemin ederek resmen
görevine başladı. Elçibey saat 14.00'te
Azerbaycan Yüksek MecÜsi'nde düzenle-
nen törenle Cumhurbaşkanı Vekili ve Par-
lamento Başkanı İsa Gamberov'dan göre-
vi devraldı.
Bu arada İsa Gamberov, Orta Asya
Türk cumhuriyetleri ile ilişkileri geliştir-
mek istediklerini ve en kısa zamanda
Azerbaycan'da parlamento seçimlerine
gjdeceklerini açıkladı. Gamberov Bakü'-
de bir basın toplantısı düzenleyerek Kara-
bağ'daki son çaüşmalar ve Azerbaycan'-
dalci siyasi geÛşmelere ilişkin bilgi verdi.
Karabağ sorununun siyasi yollarla cözü-
leceğine inandıklannı belirten Kamberov,
Ermenistan'ın ise sorunu askeri yöntem-
lerle bir oldu bittiye getirmeye çaüştığını
kaydetti.
öte yandan Azerbaycan Halk Cephesi
Yürütme Komitesi tarafından dün yapı-
lan yazılı açıklamada 'tüm banşsever-
demokratik ülkeler, Ermeni saldırganlığı
karşısında Azerbaycan halkının yarunda
olmaya' çağnldı.
Roma toplantısı
Karabağ konusunda gerçekleştirilmesi
planlanan Minsk konferastna hazırlık
amacıyla AGİK çerçevesinde Roma'da
yapılan banş görüşmelerine dün de devam
edildi. Toplanüya, Karabağ Ermenileri
kaülmadı. Bu nedenle toplantıda şu ana
kadar somut bir ilerleme sağlanamadı.
Kıbns için tarihi önem taşıyan New York görüşmeleri yann başlıyor
Deııktaş dört teıııel konuda açüdık istiyor
• Rumlar federasyonu gerçekten istiyor mu?
• Eşitlik, iki kesimlilik ve Türkiye'nin garantörlüğünü kabul ediyorlar mı?
• Türklerin cumhuriyetin kurucu ortağı olmasına itiraz ediyorlar mı?
• Bazı konulann ertelenmesini öngören moratoryuma nasıl bakıyorlar?
İZZET RIZA YALIN
LEFKOŞA - New York görüşmelerinde Kıb-
ns Türk tarafını temsil edecek KKTC Cumhur-
başkanı Rauf Denktaş ile beraberindeki heyet,
dün sabah erken saatlerde New York'a hareket
etti.
Rum Yönetimi Başkanı Yorgo Vasiliu ile Dı-
şişleri Bakanı Yakovu'nun da 15 haziranda
Nevv York'a geçmesiyle Kıbns'a ilişkin gelişme-
lerin ağırlık merkezi bu kente kaydı.
Her iki taraf da 18 haziranda başlayacak gö-
rüşme sürecini, Kıbns için "önemli ve kritik bir
hafta" olarak nitelendiriyor.
Kıbns Türk heyeti. Denktaş'ın Anayasa Da-
nışmanı Prof. Mümtaz So>sal, Siyasal İşler
Danışmanı Necati Ertekün, Dışişleri ve Savun-
ma Bakanı Kenan Alakol, Türk görüşmeci
Ümit Onan. Cumhurbaşkanlığı MüsteşanTa-
ner Etkin ve Dışişleri Bakanlığı Müsteşan Özer
Koray'dan oluşuyor.
KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş ve berabe-
rindeki heyet. Lefkoşa'dan aynlmadan önce
yapılan açıklamada BM Genel Sekreteri Butros
Gali ile 18 haziranda yapılacak ilk görüşme sıra-
sında "Rum tarafırun iki kesimli, federasyon il-
kcsini gerçekten benimseyip benimsemediğinin
açıklığa kavuşturulmasının isteneceği" belirtil-
di.
Elde ettiğimiz bilgilere göre New York'ta
18-20 haziran arasında ayn ayn yapılacak
Denktaş-Gali, Vasiliu-Gali görüşmelerinde,
çcrçeve anlaşmasının ana temelini oluşturacak
ilkeler derinliğine ele alınacak. Taraflann kesin
bir sonuca vardınlmasını isteyeceği ilkeler ve tu-
tumlar belirlenecek. Bunu toprak ve göçmen
konulan gibi konular izleyecek.
Türk tarafı adına Denktaş'ın BM Genel Sek-
reteri'ndcn açıklığa kavuşturulmasını isteyeceği
konular, şu başlıklar altında sıralanabilir:
- Bunlann federasyonu gerçekten isteyip iste-
medikleri,
- Eşitlik, iki kesimlilik ilkeleri ile Türkiye'nin
garantörlüğünün aynen sürmesini kabul edip et-
medikleri.
- Kıbns Cumhuriyeti ileegemenliğin, yalnızca
Rumlann cumhuriyeti ve egemenliği olmadığı-
na, Türklerin cumhuriyette kurucu ortak olarak
yerlerini almalanna itirazlannın bulunup bulun-
madıklan,
- Bölgede bazı konulann bir süre için geri bıra-
kılması. geciktirilmesini öngören "morator-
yum" konusuna nasıl baknklan.
"Federasyonun Kıbns'ın de-facto taksimine
yol açacağına" inanan Rum Başpiskoposu Hri-
sostomos, "Vasiliu ile Mitsotakis'in de adanın
bölünmesini getirecek bir şekilde toprak soru-
nunu tartışma konusunda anlaştıklannf" ileri
sürerken "anayasada da dışişleri bakanının Kıb-
nslı Türk olmasını kabul ettiklerini" ifade ede-
rek iki lideri "tavizcilik" ve "ihanef'le suçladı.
Hrisostomas, "küçük olan Kıbns'ın, üç hükü-
met, dört parlamento kaldıramayacağı" yönün-
de demeçler veriyor. Karşı propaganda yapıyor.
İki bölgelilik ve Türk ortaklığına karşı çıkıyor.
Türkleri bir azınlık olarak görüyor.
Türk tarafı. bir Rum cumhuriyeti bünyesinde
azınlık değil, yeni cumhuriyetin kurucu ortağı
olmayı istiyor.
Gali'den beklenen
Denktaş, BM Genel Sekreteri'nin "bu konu-
daki Rum yaklaşımlannın da açıkça ortaya
konulmasını sağlamasını isteyeceğini" açıkladı.
Denktaş, "Gali'nin dengeli bir yaklaşım için-
de olması ve ortak anayasayı oluşturacak ilkele-
rin her iki tarafça da benimsenmesini sağlaması
gerektiği'" görüşünü de taşıyor.
KKTC Cumhurbaşkaru Denktaş. Türk ve
Rum taraflannın duyarlı davrandığı "harita"-
nın da "ancak iki tarafın üzerinde anlaşacağı
ilkeler çerçevesinde uzmanlarca çizilebileceğini"
vurguluyor.
Üst düzey bir KKTC yetkılısı, bu nedenle
New York'ta "hari^a üzerinde toprak konusu"
yerine, ancak ve ancak "ilkeler üzerine harita
konuşulabileceği" değerlendirmesinde bulundu.
Örneğin "kuzeyde bulunan gelenekscl Türk
bölgelerinin Türk tarafında kalması" yönünde-
ki Türk ilkesi. gündeme gelecek. Bu tür ilkeler
üzerine harita konuşulabilecek.
Rum tarafının yaklaşımı bilinmemekle bera-
ber ABD ve BM bu ilkeyi kabul etmiş görünü-
yor. Ve "geleneksel Türk bölgelerinin Türk tara-
fında kahnasınf' destekliyor.
Anayasal ilkelerle bunlara ilişkin düzenleme-
ler konusu. Rum tarafını derinden rahatsız edi-
yor.
EDEK Genel Başkanı Vasos Lissaridis'ıen
sonra Spiros Kiprianu'nun DIKO partisinin ge-
nel başkan yardımcısı Alekos Galanos da "hal-
koylaması" çağnsında bulundu. Galanos. "Va-
siliu'nun öteki liderleri New York'a çağırma
yerine derhal Kıbns'a dönmesini ve dönmesiyle
birlikte anayasal düzenlemeler konusunda bir
halk oylaması yapılmasını" istedi.
Galanos, "Vasiliu'nun Nevv York'ta yoğun
baskı altında olacağını ve Zürih-Londra senar-
yosunun tekrarlanacağını" ileri sürdü.
Rum tarafında sık sık gözlemlenen tüm bu tu-
tumlar, Türk tarafının BM Genel Sekreteri'-
nden başlıca konulann aydınlatılması istemleri-
nin ana gerekçelerini oluşturuyor.
Fransız Bakan Kouchner:
Bosna'dainsanhk
dramıyaşanıyor.
Dış Haberler Semsi - Birleş-
miş Milletler (BM) Genel Sek-
reteri Butros Gali. Sırbistan ile
Hırvatistan'ı Bosna-Hersek'te
çaüşan taraflara yardım etmek-
le suçladı. Fransa İnsani Yar-
dım Bakanı Bernard Kouchner
ise "Saraybosna'da bir insanlık
dramı yaşandığını" söyledi.
AA'nın New York kaynaklı
haberine göre Sırbistan'la Hır-
vatistan'ı Bosna-Hersek'te çatı-
şan taraflara yardım yapmakla
suçlayan Genel Sekreter Gali.
çatışmalann durdurulması için
tek çözümün barış görüşmeleri
olduğunu söyledi.
Fransa Sağlık ve İnsani Yar-
dım Bakanı Bernard Kouchner,
Bosna Hersek'in başkentı Sa-
raybosna'da bir "insanlık dra-
mı" yaşandığını belirterek,
BM'nin, buraya yardım elini
uzatmak için "ateşkes beklenti-
si içinde olmaması gerektiğini"
söyledi.
Nevv York'ta düzenlediği ba-
sın toplantısında, Saraybosna'-
ya ivedi yardım sağlanması
konusunu BM yetkilileriylegö-
rüştüğünü kaydeden Kouch-
ner, "Saraybosna'da bugün bir
dram yaşanıyor."dedi.
Son 5 gün içinde Fransa'nın
Saraybosna'ya 26 ton yardım
malzemesi gönderdiğini anım-
satan Fransız bakan. BM yetki-
lilerinden, Saraybosna'ya yar-
dım götüren konvoylann
korunmasını istediğini belirtti. İster Müslüman Boşnak, ister Hıristiyan Hırvat olsun cenaze törenleri Bosna-Hersekliler için hayatın aynlmaz bir parçası
Bosna-Hersak krizi
Başbakan
yardımcısı
müdahale
istedi
ARZL ÇAKIR
Bosna-Hersek Başbakan
Yardıması Muhammet Cen-
giç bunalıma askeri müdahale
istedi. Cengiç, dün Istanbul'-
daki Uluslararası Basın Mer-
kezi'nde düzenlediği bir basın
toplantısında, BM'nin onayı
alınması şartıyla, Bosna-Her-
sek'te çıkan olan herkesin as-
ker ve silah yardımı yapması
gerektiğini söyledi.
îstanbul'da bugün başla-
yan ve Bosna-Hersek'in dunı-
munun ele alınacağı tslam
Konferansı örgûtü'ne üye ül-
kelerin Dışişleri Bakanlan
Toplantısı'na askeri yardımı
da içeren bir paket sunacak-
lannı açıklayan Cengiç, bu
toplantıda somut önerilerin
ahnmasını ve bunlann dünya
kamuoyuna kabul ettirilmesi-
ni beklediklerin bildirdi. Cen-
giç, İKÖ toplantısından Bos-
na-Hersek'in yeniden iman
için bir fonun oluşturulmasını
ve sığınma kamplannda zor
koşullarda yaşayan yakJaşık 2
milyon Müslüman mültecinin
kurtanlmasını sağlamalannı
isteyeceklerini söyledi.
Cengiç, önceleri Avrupa'-
nın ve ABD'nin böyle bir
savaşın cıkmasına izin vere
1
ceklerine ihtimal vermedikle-
rini. ancak Sırplann bugün
Bosna-Hersek'e karşı sürdür-
düğü kanh savaşı kimsenin
önlemediğini ve bunun üzeri-
ne Islam ülkelerinin böyle bir
toplantıyı düzenleme gereği
duyduklannı kaydetti. Cen-
giç, BM'nin savaşı önlemede
isteksiz davrandığını, ancak
Bosna-Hersek'in bağımsızlığı
için girişimlerde bulunmaya
devam edeceğıni umduğunu
belirtti.Cengiç, Sırp yönetimi-
nin bir an önce gitmesinin,
Sırp halkının da yaranna ola-
cağını ve Sırplann Slobodan
Miloseviç'i devirmeleri gerek-
tiğini söyledi.
BRUKSEL SABETAYVAROL
AT ııiııbüyükkorkusu, savaşınKoso\aya sıçramasıBosna-Hersek'te tutarlı bir ateşkes, bir
ara beslenen umutlara karşın yine sağlana-
madı. Yoksa bu gelişme, Balkanlar'ın ge-
leceği hakkında kapkaranlık senaryolar çi-
zenlerin, kehanetlerinin doğrulanacağı an-
lamına mı geliyor?
Bu eğüim ağır basmış olmalı ki, pazartesi
günü Lüksemburg'da toplanan AT dışişleri
bakanlan, çatışmalann en azından Kosova'-
ya sıçramaması için gerekli önlemleri alma
konusunu aralannda tartışmayı tercih etti-
ler. Tabii bir kez daha Atina'nın her türlü
akılcılıktan uzak inadı yüzünden, Make-
donya'nın tanınması yönünde herhangi bir
ilerleme kaydedilmedi.
Balkanlar'la ilgili "felaket" senaryosu ar-
tık ortaokullarda ev ödevi olacak kadar tek-
rarlandı; en son gelişmeleri de hesaba kata-
rak şöyle özetleyebiliriz:
Bosna Hersek'te Sırp kökenli olmayan
topluluklan terör yöntemleri kullanarak gö-
çe zorlayan Belgrad yönetimi, nihayet, Bir-
leşmiş Milletler "Banş Gücü" askerlerinin
buraya girmesine "evet" diyecek. BM asker-
lerinin, hazır statükoyu muhafazadan ileri
gjtmeyen bir görev üslenmesi, Sırp kuvvetle-
rinin Hırvatistan örneğinde olduğu gibi elini
serbest bırakacak ve Belgrad, Sırp uygarlığı-
nın beşiği saydığı Kosova'ya yönelecek.
Gerçi, Arnavut nüfusun yüzde 85"e varan
ölçülerde çoğunlukta olduğu eski bir özerk
bölge olan Kosova halen doğrudan Sırbis-
tan yönetiminde. Ama 1945 sonrası Yugos-
lav topraklannda yaşayan tüm Sırplann tek
bir "büyük Sırbistan" çatısı altında yaşat-
mayı amaçladığı konusunda kuşku kalma-
yan Svobodan Miloseviç yönetimi bu soru-
nu kökten halletmeye kararlı.
Öte yandan AT dışişleri bakanlannın.
Yunan engellemesi yüzünden Makedonya"-
yı topluca tanıyamaması, Üsküp'ün ulusla-
rarası statü kazanmasını engelliyor. Make-
donya'nın BM üyesi olamaması. ister iste-
mez, bu ülkeyi komşulan karşısında fazla-
sıyla zayıf düşürüyor. Kosova Arnavutlan-
nın Sırplarla çatışmaya girmesi demek, hem
Amavutluk'un, hem Yunanistan'ın. hem de
Makedonya'nın şu ya da bu biçimde çatış-
malann içine çekilmesı anlamına gelecek.
Uluslararası arenada tecrit olan, bizzat
kendi ülkesinde de giderek şiddetlenen bir
muhalefetle karşı karşıya olan Miloseviç ve
yardımcılanrun, Balkan yanmadasını bir
uçtan bir uca kan ve ateşe boğacak böylesi
çılgınca bir gelişmeden "kaybedecek fazlaca
bir şeyleri kalmadığını" düşünüyor olmalan
mümkündür. Yanlış politikalann da yardı-
mıyla umutsuzluğa itilen Belgrad'ın, çatış-
malann alevlenmesini engellemek üzere.
kendi başına girişimde bulunması beklen-
memelıdir.
En büyük felaket
"En büyük felaket" olarak adlandırabile-
ceğimiz senaryo ise. Belgrad'la Atina'nın
Makedon>a"yı aralannda paylaşmaya kal-
kışmalan olacaktır. Çeşıtlı merkezierde bu
olasılık sık sık dile getiriliyor. Bu koşullarda
çatışma gerçek anlamda uluslararası boyut
kazanacak, Atina sayesinde hem Avrupa
Topluluğu ve hem de NATO olası "'Balkan
Savaşı"na taraf olacaktır.
Bulgaristan yanında Türkiye'nin bile bu
gelişmeler karşısında seyirci kalıp kalamaya-
cağı fazlasıyla kuşkulu. Şimdiye kadar BM
ve AGİK düzeyinde Batılılann öncülüğün-
de alınan Belgrad aleyhtan kararlara onay
veren Moskova'nın, gerçekten Ortodoks ve
Sırp kardeşlerinin davasına sıcak baktığına
ilişkin çok sayıda işaret vardır. Bütün bu ne-
denler yüzündendir ki. Hırvatistan ve Bos-
na-Hersek konusunda seyirci kalmaktan
ötcye pek bir şey yapamayan Avrupa Toplu-
luğu'nun dışişleri bakanlan savaşı Kosova
sınırında tecrit etmenin yollannı anyor.