04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURIYET 14 MAYIS 1992 PEflSEMBE OLAYLAR VE GORUŞLER tflkemiaede Devlet, Bey'dir Bızım ulkemızde ve demokrasımızde devlet be>dır. ayncalıklıdır Oysa beyh demokrası. beyh devlet mı olur 9 Demokrası ıle beylığı nasıl yanyana geürebüırsınız 9 Av. TURGUT İNAL Bahkesir Barosu Başkanı Bu ulkede sakın ola kı anayasa \e yasalar karşısında devlet ıle yurttaş eşıttır deme>esı- nız Devlet oylesıne açık hukumlerle ustunlu- ğunu, ayncalıklı (ımtıyazlı) durumunu ortaya koymuştur kı, bu hukumlen saymaya kalk- sak ne bu yazının, ne de bu gazetenın tum say- falan bunu almaya yeter Devletın yurttaşlanmız karşısında ustunlu- ğu, sıkıntılann nedenını ve ana ka>nağını oluşturuyor Yasalanmızladevlet korunuyor, devletın ustunluğu tanınıyor Bızım ulkemız- de ve demokrasımızde devlet beydır. aynca- lıklıdır oysa bevlı demokrası, beyh devlet mı olur1 Demokrası ıle beylığı nasıl yan yana ge- tırebılırsınız9 Devletın eşıtsızlık uzenne kurulduğuna daır bırkaç ornek sunmak ıstıyoruz Bugun ulkede yurttaşlann mallannı şakır şakır hacız edersı- nız Devletın malına el suremezsınız Devlet alacağını alırken, bırıncı sıraya geçerek ahr Iflaslarda tahsılat sırası en ondedır Devlet alacağını alırken gecıken her ay ıçın yuksek faızler gecıkme zamlan ve cezalan ıle katmer- lı katmerlı tahsılatını yaparken yurttaşa olan borçlannı çoğu kez faızsız, eğer faız odemek zorunda kalırsa yıllık % 30 faız oder Devletın memurlan, mahkemelerde kamu tanığı olarak değer gorur Devletın evrakı, resmı evrak olarak korunur Devlete yapılan hakaretlenn sanıklan ağır ceza mahkemele- nnde ağır cezalar venkrek yargılanır Devle- tın memurunun yakasını tutarsanız, bır duğmesını kopanrsanız, soluğu ağır ceza mahkemesmde ahrsınız Alacağjnız ceza sızı tum kamusal ve sıyasal haklannızdan yaşa- mınız suresınce yoksun kılar Işte devlet bızım ulkemızde boyle ayncalıklıdır İl genel meclıslennde, valılenn başkanlık et- melennden tutunuz da beledıye ve ıl genel meclıslennın bırçok kararlannın ve butçelen- nın bakanlık tarafmdan onaylanması, beledı- ye başkanlannın açığa alınması en masum derneklenn kongrelennde bıle hukumet ko- mıserlennın bulunması, dernek, sendıka ve baro gıbı kuruluşlann yonetımlennın valıler- ce feshedılmesı, muhurlenmesınde, yargı ka- rarlannı beklemeksızın bunlartn \aüler tara- fından >apılabılmesınde gudulen amaç devle- tın ustunluğunden kaynaklanmaktadır Devlet, yurttaşlannın haklannı ve ozgur- luklennı kullanmasından çok rahatsızdır ve onlara hıç normal gozle bakamaz Daıma haklann ve ozgurluklenn kullanılması sıra- sında yurttaşlara karşı rahatsız, huzursuz ve tedırgındır Onlara mazarrat çıkartacak, hı- noğlu hınlık yapacak, kendısıne bır oyun oy- nayacak gozu ıle bakar Vatandaş dava açarken yığınla mahkeme harçlan odeyerek dava acar, devletın boyle bır sorumluluğu yoktur Vatandaş avukat tu- tarken ucret oder, devletın avukatı her zaman yanındadır Bu eşıtsızlığı ortaya ko>an maddelen sa>- mayı gereksız goruyorum Hangısını sayaca- ğız Anayasamızda hem de başlangıcında devlet kutsal olarak kabul edıldıkten sonra artık eşıtlıkten mı soz edılır9 Bugun Turkıye'- de devlete yapılacak en buyuk hakaret, kendı- sının yurttaşla eşıt olduğunu soylemenız ola- cakür Devlet bu eşıtsızlığın doğal sonucu olarak kendısınden başka hıç kımseye guven- memekte, hatta kendı kuruluşlanna, en onemhsı yargısma dahı guvenmemekte ve yargısını dışlamakta, kendı ıçensıne sokma- maktadır1 C. savctsına bile!.. Bugun unvanına c savcısı dedığımız bu ulke- nın savcılannı devlet, yonetımlenrun dışına ıt- mıştır C savcılan hukumete, hukumettekı daı- relere, onlann ışlemlenne, memurlanna ne kanşabıhr, ne el koyabılır ne de doğrudan soruş- turma açabıhr Işlenen ıdan suçlarda soruştur- malan ıdare yapar İdare raporlar tanzım eder ve bu raporlar c savcılanna gondenlır Ne za- man gondenlır, geç mı gondenhr erken mı gon- denhr belgeler tam gondenlır mı, gondenlmez kı o, ıdarenin elındedır Ulkenın c savcısı ıdare- nın kapısıru açıp dosyalan ve evrakı ahp soruş- turmalan ben yurutuyorum dıyemez Idarenın c savcılanna, adlı yargıya, bu guven- sızlığı ve onu ıçıne almaması, devletın beybğın- den gelmektedır Bey devlet, memurlannı ve ış- lemlennı, ısterse ve ıstedığı kadanyla adb yargı- ya teslım eder Idare kapılanru c savcılanna^ve adlı vargıya kapatırken askenyeye de kapılanru \amamen adlı yargıya kaparruştır Kendısının yargısal sorun ve konulannı asken mahkemele- re, Asken Yargıtay'a, asken ıdare mahkemelen- ne barakmıştır Bugun Turkıye'de oksıjen yenne hastasına karbondıoksıt veren doktora, cumhunyet savcı- lan, makamına, soruşturma ıçın gel dıyeme- mektedır Tek bobregı olan bır hastanın bır tek bobreğmın olduğu araştınlmadan o bobregı de alan doktoru c savcılan, ıdarerun ıznı olmadan, onu sanık sandalyesıne oturtamamaktadır Devletın beylığı ve demokrasıden nasıbını tam alamaması o kadar sorunlar yaratmaktadır kı bunun ıçın yıllardan ben bu konuyu ışleyen paneller semınerler yapılmaktadır Geçenlerde Ankara da 29 2 1992 tanhınde yapılan bır pane- lın konusu Anayasa ve Idarenın Demokraük- leşmesı dır Yıne buna koşul olarak 11 Nısan 1992 tanhınde Kartal da vapılan panebn konu- su da Yareının Demokratıklesmesı' olmuştur Adalete demokrasiyi sokamadık Devletın demokratıkleşmesı once doğal ola- rak anayasanın demokratıkleşmesıne bağlıdır Yargıyı demokratıkleşünrsek devlet de demok- ratıkleşmeden payını mutlaka alacaktır Geçen yıllarda Ankara da yaptığımız bır ba- sın toplantısında Adalete demokrası sokama- dık derruş olmamızdan ve yıne Izmır de yaptı- ğımız bır toplantıda "Adalet Bakanlığı Kaldınl- sın" sozumuzden dolayı sanık olarak ıkı büyük ıhn ağır ceza mahkemesmde yargılanmak duru- munda kalmıştık Oysa devlet ve vargı, demok- rasıden nasıbını tam alsalardı boyle sozler ve yazılar dolayısıyla ınsanlanmız sanık olurlar rruydı7 Gerçekten, yargı yetkısı. ulus adına bağımsız mahkemelerde kullarulır dıye anavasada hu- kumler bulunuyor, ama aynı anayasada yargıç- lann, savcılann ıdan yönden Adalet BakanlığT- na bağlı olduğuna, denetımlennın, Adalet Bakanlığı mufetüşlen tarafından yapılacağına daır hukumler bulunmaktadır Başka maddele- re gjtmeye gerek kalmadan sadece bu ıkı hüküm karşısında sız yargıya bağımsız yargı deme ola- nağına rahatça sahıp mısınız9 Yargı boyle sıkınülar ıçenesınde bulunurken yurttaşımız haklan ve ozgurluklen açısından ra- hat ve huzurlu mudur9 Temel hak ve ozgurluk- lenne kavuşmuş mudur9 Bu ulkede yurttaşlara, anayasa tarafından ve- nlen bırkaç cumle ıçersınde yennı bulan, temel haklar ve ozgurlükler, sayfalarca dolan ve taşan cumlelerle yıne aynı anayasa tarafından gen abnmaktadır Anayasanın gen aldığı yetmıyor- sa. bu sefer yasalarla ve uygulamalarla mutlaka gen abnz' Devletın demokraük olmamasını, uyguladığı protokol hukumlen ıle de açıkca gor- mekteyız Yururlükte protokol hukumlen, ulu- sal ıradeyı ve onun ustunluğunu çığner duru- mundadır Illerde yapılan resrru torenlerde, ılk sırada Turkıye Buyuk Mıllet Mecbsı uyelenne ver venlmış, bu sırayı Ganuzon Komutanı, ge- neral ve amıraller takıp etrruş, sonra beledıye başkanlan takıp etmektedır Halkımızın oylan ıle seçılmış yuzbınlen ve mılyonlan temsıl eden beledıye başkanlanrun, garruzon komutanlann- dan sonra mutaala edılmesı ulusal ıradeye karşı gebnmış tıpık bır olaydır Bırçok ılçelerde genç asteğmenlenn, genç teğ- menlenn ve hatta astsubaylann gamızon komu- tanı olduğunu duşunurseruz, beledıye başkanla- nnın durumunu ve uğraüldığı sıkıntıyı anlamak ve çozmek olası değıldır Devletı oluşturan >argının 5 sırada temsıl edılmesı, adalet ışlevının demokrası ıçersmdekı yennı hafıfe almaktan başka bır olay değıldır Hele hele ıllerdekı tum yargıçlann, tum savcıla- nn protokolun 9 sırasına atılmasını anlamak kesınlıkle mumkun değıldır Bu mantığın devle- tın kendısının vargı tarafından denetlenmesı ve yargı üstunlüğüne karşı duyulan alenıden kay- nâklandığından kuşkunuz obnasın Yıllann ağır ceza mahkemesı başkanının, ıdare mahkemesı başkanının, vergı mahkemesı başkanının 9 sıra- da bulunmasını hıç bır demokrası mantığı ıle ızah edemezsınız Hele hele ışın en acı tarafı, sıyasal partılenn ıl başkanlannı, ıl genel ve beledıye mecıs uyelennı taa 16 ve 17 sıralara atarsınız, o ulkede demok- rasının varlığından kesınlıkle soz edemezsınız ARADABIR ÖMER DEMtRCAN W. Ed. Fak. Öğr. EL Neye 'Hazırlık' Öğretimi? 1970'ten sonra oğrencı nüfusu hızla artan Turk eğıtımı çok kesıntıh bır surece gırdı 8u kesıntılerın ıkı nedenı var llkı ıl- kokuldan ortaokula, lıseden unıversıteye geçışte yapılan ele- me sınavları, ıkıncısı ıse yabancı dılle oğrenım ıçın adaylara uygulanan uzun surelı, ızlence dışı "hazırlık öğretimi" Sınavta öğrencı alan ıkı-dıllı öğretım okullanna hazırlık, da- ha ılkokul ûçüncü sınıftan başlayıp bunaltıcı bır yoğunlukla dördüncü ve beşıncı yıllarda da süruyor Gırış sınavı eleme amacıyla yapıldığından, okuduğunu anlama ağıriıkh, acıma- sız bır yarış nıtelığı kazandı Öğretım ıçenğı gıderek ılkokulu aşmış, kımı alanlarda ortaokul, bır bakımdan ünıversite du- zeyme çiktı Öğrenme, belleğe yüklenen uygulamalar ıçer- dığınden bu dönem olabıldığınce çok ve aralıksız yıneleme gerekiınyor Metınler ıse ölçulu bır seçım ve sıralamadan ge- çırılmedığı ıçın, davranışçı bır oğrenme modelıne bıle uymu- yor O yüzden bu dönem, değıl normal zekâlılar, ustün zekâ- lılar ıçın bıle oyunsuz bır donem anlamına gelıyor, çocukluk yılları çekılmez kılınıyor Sınava hazırlık dönemının ardından yabancı dıle hazırlık, yanı ılköğrenımı unutma yılları başlıyor Bır ıkı yıl süren bu dönemde ıkıncı kez, yıne çok yoğun ve genellıkle belleğı yo- rucu, oyunsuz yıllara dönuşuyor Bu arada çocukların ruh sağlığı da bozuluyor Onun ardından bır yarısı yabancı dıllı, otekı yarısı anadıllı, doğrusu ıkısı de "yarım dıllı ortaöğretım"e geçılıyor Ilk üç yıl aşırı gevşeme ve ılgısızhk yılları Ondan sonra ıkıncı bır te- dırgınlık yeşerıyor Unıversıteye gırış Bu donem de daha lı- se ıkıncı sınıftan başlayarak gıftıkçe yoğunlaşan bır baskı ıle yabancı dılın unutulduğu, gerek okulda gerekse dershane- lerdekı öğretımde Turkçeye dönulduğu yıltar Yabancı dıllı öğ- retım de ezbere dayandığı ıçın becenler gereklı hıza ulaşa- mıyor Bu aşamadan sonra yabancı dıllı yukseköğrenıme gıren- lerın neredeyse yuzde 65'ı, özel okulda öğrenılen yabancı dılı unuttuklarından dolayı, yenıden bır yıl kadar süreyle ya- bancı dıle ıkıncı bır hazırlık öğrenımıne başlıyor Bu öğrenım sonunda öğrencı başarısız olursa, sınavla kazandığı yuksek- öğrenım hakkını yıtınyor Uzun sözun kısası Türkıye'de nıtelıklı ınsan yasamının ye- dı, sekız yılı neredeyse oyunsuz, "hazıriık" öğrenımıyle geç- mekte, dörde ayrılan bu dönemlerden ıkıncıler (yabancı dıle hazıriık), bırıncılerı (ılköğrenımı ve ortaöğrenımı) sılmektedır- ler Ûyleyse hazırlık oğrenımı adı altında geçen süreler "amaç-öğrenıme" hazırlık surelerı değıl Durum tam anlamıyla yurekler acısı1 Öğrenım süresıne en az ıkı, üç yıl ekleyen bu yabancı dılle oğrenımın dılı kırık dökük Oğrencının yeteneklen gereğınce ışlenmıyor, yöntem- ler ezbere dayalı ve bıktıncı ışlemlere çakılmış Ne ıletışım gelışıyor ne de okuma hızı Yabancı dılle ışlemlere dönuk bır öğretmen yetıştırme uygulaması henüz yok Bu, bır ala- nın yabancı dılle anlatımından apayrı bır konu Ancak eğı- tımden sorumlu ünıversite buna ılgı duymuyor, çünku çoğun- luk bılımsel göruntuye endeksh terfı peşınde Bu yönuyle ya- bancı dılle öğrenım seçkınlerı ışleyemıyor, bır yabancı dıl ör- tüsüyle yetışmelennı sankı ertelıyor, belkı de engellıyor Gelışmış ulkelerde yabancı dılle öğretım dıye bır sorun yok Oralarda uyum aracıyla yurutulen sozde ıkı dıllı, ancak so- nuçta bınncı dılı zayıflatıcı bır eğıtıme başvuruluyor O nedenle bu ülkelerın vatandaşları Türkıye'de yabancı dıl oğretebılır, ama bızım yabancı dılle öğretım, sorunlannızı çozemez Ya- bancı bır dılle öğretımın değışık ısterlen (ıcapları) olmalı, ne var kı bu alana öğretmen yetıştıren fen bölumlerı, konuyu ne anlıyor ne de henüz bu türlü bır dıl eğıtımıyle ılgılenıyor Eğer yabancı dıl hazırlık öğretimi, gerçekten de matema- tık ve fen öğretimi ıçın yapılıyorsa, o zaman bu amaç ıçın baş- langıçta en çok uç aylık yoğun bır dıl öğretimi yeterlı olabılır Öğrencı bır yandan fen ve matematık, öte yandan yabancı dılı öğrenır Bunun ıçın ıkı yıllık bır hazırlık süresıne yazıktır Nasıl olsa lıse son sınıfa doğru dıl becerılerı ınışe geçerek en alt duzeye duşuyor Tersıne bır yorumla, o en alt duzeye yavaş yavaş, yıl yıtırmeden çıkılabılır Unutulan, ışlevsızleşen bır dıl ıçın "hazırlık" neye yarar 1 ? Ikı-dıllı öğretım, yeterlı kaynak ve nıtelıklı öğretmen ıster Çok sorunlu öğretmenler, seçılen "en lyılerı" eğıtmek ıçın ye- tıştınlmemışlerdır Ustelık eğıtım sureklı gozetılen nazlı bır ıştır Öyle durmadan kökten değıştırılen, kendını bılmez partılıle- rın olur olmaz karıştırdığı bır hızmet alanı olmamalı artık 1946'dan bu yana edılenler yetmedı mO Atatürk dönemınde benırnsenen yabancı dıllenn eğıtımdekı yennı belırieyıcı ılkeler gevşedı 12 Eylul paşalarının hukuk dışı olarak resm< daıre yaptığı Dıl Kurumu'nun da bu alanda bır örnek gelıştırmek gıbı bır kaygısı henuz olmadı Devrımcı yazarları okullara sokmayan bır uygulama acaba seçkın öğ- rencılerı yabancı dıle mı hazırlıyor, yoksa yabancılaşmaya mı' Ders yoluyla yabancı dıl oğretımı ıçın bunca araç, gereç, yon- tem varken, ne yazık kı hâlâ yabancı dıl oğretmek ıçın ya- bancı dîlle sözde orta ve yuksekoğretım yapıhyor Doğrusu, bu devşırme eğıtıme katılan seçkınlerın çoğunluğu okumak- tan kesılıyor, Turkçeden uzaklaşıyor Işın ozu, eğıtımde eve- leme, geveleme ve oyalama TARTIŞMA Kültürel Değîsme Bir Baska Bahara mı Kaldı? Bu hukumet çok onemb vaatlerle ıktı- dara geldı Ustelık mılletı bu vaatlen verıne getırebıleceğıne de ıkna ettı Bu- vuk bır'destekle ıcraata geçtı Başlangıç parlak ve hoştu Hemen her gun bır ba- kan neler vapacağını bıldınyordu Bun- lann arasında Kultur Bakaru Fıkn Sağ- lar ın soyledıklennın a>n bır yen vardı Hukumetın ınsan haklanyla ılgıb >apa- cagı degışıme çok onemb bır katkı>ı bıl- dın>ordu Resmı kultur polıtıkası olma- van bır devlet ve çağdaşlaşma Saglar açık açık devleun kuhur pohtıka- sının değışeceğını ve bu değışımle bırbkte çağdışı tum yasalardan kultur alanının kurtanlacağını soyluyordu Bu koabs- yon hukumetı 12 Eylul un tum kabntıla- nnı kultur hayaündan temızleyecektı Dıl Kurumu, Tanh Kurumu gıbı kunı- luşlar eskı kımlıklenne kavuşacak Ata- turk un vasıvetıne uygun bır çızgı çızıle- cek ve dığer yandan da tum sanat dalla- nnda ve basında sansur kaldınlacaktı Sağlar hemen her roportajda bu konula ra değınıyor, sınema ıle ılgıb yasanın ha- zırlanmakta olduğunu, basının onundekı en buyuk kısıtlama sayılan Muzır Ya- sası'nın da uzmanlarca değerlendınbp değıştınleceğı bebrülıyordu 500 gunde her şeyı duzelteceğıne bızı ınandıran hukumet geçen yuz kusur gu- ne rağmen ka>da değer bır şey yapamı- >or ve tanhe Turkıye'nın en yavaş hukumeü" olarak gcçcccğe benzerken onemlı bır gelışme oldu Kultur Bakanlı- ğı butçesı reddedıldı Gazetemızden oku- duğumuza gore butçe tartışmasında yenı yayımlanan "Penthouse' dergısı onemb bır konu olarak yer almış ve onun etkısıy- le butçe reddedılmıştı Hem de koabsyo- nun bır kanadının mılletvekıllennın de katkısıyla Daha bu butçe reddı olayı yaşanmadan once bıle Kultur Bakanı Sağlar'ın demeç- lennde onemb bır değışıklık olmuştu Hazırlandığjnı soyledığı yasal değışıkbk- ler uzmanlarca gozden geçınlmış ve ge- reklı mercılere ıletılmıştı ve Kultur Ba- kanı'nın artık yapacak bır şeyı kalma- mıştı (') Bu yasal değışıkhklerden, orne- ğın Muzır Yasasfnın değışıkbğınden soz eden herhangı bır hukumet açıklamasına rastlamadığımıza gore acaba bu yasal duzenlemeler bır yerlerde sumenalu mı edıldı 9 Kultur Bakanı'nın kendı konusu- nun takıpçılığınden vazgecmesınde etken olan unsurlar nelerdır 9 Ve bu butçe reddı olayından sonra "kültürel çağdaşlaşma bır başka bahara mı kaldı 9 AHMETYILDIZ Deprem Kriz Merkezi Kurulmalıdır! Istanbul Erzıncan depremıne neden olan Dogu Anadoludan Tekırdağa kadar uzanan Kuzey Anadolu fa> hattı uzennde ve buvuk bır deprem tehbkesı ıçınde bulunmaktadır Ilk deta 1948 vılında bılım adamı- 1 Ketın tarafından keşfedılen bu fay hattı uzennde bulunan yerleşım verlen olan, Erzıncan Tercan Osmancık Erbaa, Adapazan Kastamonu Bolu Bursa ve Çanakkale çevresınde depremler mevda- na gelmıştır Yıne bılım adamlannca, bu favın hareket ıçınde olduğu batıva doğ- ru ka>ma gosterdığı vurgulanmıştır ve vakınlannda İstanbuFda da, bu>uk bır deprcmın olma olasıbğının yuksek oldu- gu bıldınlmektedır O halde yapılması gerekenler nelerdır 9 Uzun vadede oluşturulacak bır bıbm kurulu larafından bu fa> hattı dıkkatle ızlenmeb hantalanmalıdır Depreme da- vanıklı konutlar ınşa ettınbnebdır Hal- kın eğıtılmesıne çahşılmalıdır Sıvıl sa- vunnıa ve tahbve uygulamalan yapılma- lıdır Kısa vadede ıse bır Istanbul deprem knz merkezi derhal kurularak acılen sıs- mık olçumlere başlanmah, olası deprem- len onceden tespıt edebılecek teknolojık yeteneğe kavuşturubnalı ve depremlen bıldırebılme ımkânı geunbnebdır Yapı- lann, depremlere da>anabıbrbklen araş- tınlmab buna gore önlem alınmab. ge- rektığınde şuphelı yapılar boşalttınlma- lıdır Aynca bu merkezın eğıtılmış kurtarma personeb, sağlık ekıplen ve araçlan ıle donatılmış olması gerekır MEHMET KATİPOĞLU Istanbul T.C. BURDUR 2. ASLİYE HUKUK (TİCARET) MAHKEMESt'NDEN 1991/326 Davacı T Süt Endustnsı Kurumu Genel Mudurluğu veküı tarafın- dan davalı Teksun Tnzun Pazarlama ve Tıcaret Ltd Şü aleyhme açüan alacak davasında, davalı şırketın tebhgata salıh açık adresı tespıt edı lemedığınden, davalı Teksun Tnzjm Pazarlama ve Tıcaret Ltd Ştı yetkılısırun duruşma gunu olan 22 6 1992 gunü saat 9 00'da Burdur 2 Ashye Hukuk Mahkemesı'nde haar bulunması veya kendılennı ve- kılle temsıl etürmelen, aksı halde HUMK nun 509 maddesı gereğın ce duruşmalara yokluklannda devam edıleceğı ve yokluklarında ka rar venleceğı, dava dılekçesı ve duruşma gunu tebhğı yerıne kaım ol- mak üzere İLAN OLUNUR 24 4 1992 Basın 47481 Istanbul Erkek Lısesı 1942 yılı mezunlarının 50 mezunı- yet yıldonumlerı 21 Mayıs 1992 Perşembe gunu saat 1000'da, Istanbul Lısesı'nde kutlanacaktır 50'ncı yıl sertıfıkalarının venleceğı ve bırlıkte öğle yeme- ğı yenıleceğı bugunde bır arada olmak ve mutluluğumuzu paylaşmak ıstıyoruz İSTANBUL ERKEK LİSELİLER EĞİTİM VAKFI DARÜŞŞAFAKALILAR 17 mayıs pazaj gynu okulda sızlen PILAV GUNU'ne bekhyoruz DARÜŞŞAFAKA CEMİYETİ SAYIN MÜZİK ÖĞRETMENLERİ ORTAOKULLAR İÇİN 5 YIL SUREYLE DERS KİTABI SEÇILEN "HAYAT KAYNAĞI MÜZİK" Öğrencilerin Benimseyeceklerı Çaâdaş bır Repertuar ve ılgı ve Üretkenlıklerını Arttıracak Yaratıcılık Alıştırmalarıvla bır Arkadaş Yayınevi - SALİH AYDOGAN ürunudur. TANIDIĞINIZ BIR YAYINEVİ YEPYENİ BİR KİTAP TANIDIĞINIZ BİR YAZAR Ucretsız örnek kıtaplarımız okullara gonderılmektedır Edınemeyen oğretmenlerımız telefon ve posta ıle ıstekte bulunabılırler. Kıtabımız, Mıllı Eğıtım Bakanlığı, Talım Terbıye Kurulunun 1 5 92 gun ve 126 sayılı kararı ıle ortaokullar ıçın ders kıtabı seçılmıştır Mannara Unıversıtesı Eczacıbk Fakultesı öğrencı kımbğımı kaybettım Geçersızdır FERt ÇİĞDEM BOZKA YA Ataturk Hava Lımanı apron ve termınal gınş kartımı kaybettım Hukumsuzdur SEDATAKIN PENCERE Marlene DietrichKımler oldu son gunlerde9 Kımler olmeo kı1 Kafkasya ya da Bosna-Hersek tekı olulerden soz açmı- yorum Catışmaların kalabalığında kım vurduya gıtmek, adsızsansızotekı dunyaya postalanmak ınsan ıçın gıllıgış- sızbırolumdur Unluler daha tantanayla tantuna gıderler Evet son gunlerde kımler oldu' HıntsınemasınınunluyonetmenıSatyajıtRay'ıngozlerı- nı yaşama kapamasıyla beyazperde dunyasının goğünde Asyalı bır değer kaydı sonsuza Sonra Bacon Acımasız Ingılız ressamı Francıs Bacon resımlerım ce- hennemın lunaparkında sıhırlı aynalara yansıtırdı Insan suretlerınınçarpılmasındantureyensaygıya değer sanatı- nı ızlemeye kalkışanın yuregı burkulur ıçı bır tuhaf olur, mıdesı bulanır gozu kanlanır ruhunda deprem başlardı Francıs Bacon 20 ncı Yuzyıl ı katedıp 21 ıncı Yuzyıl'ın eşı- ğınde oldu Yonetmen Satyajıt Ray ıle ressam Francıs Bacon'uTur- kıye de çoğu kışı tanımaz Ama Marlene ı kım tanımaz? * 1930 ların Istanbulu'nda, Beyoğlu ndakı Melek Sıne- ması nın bekleme salonunda oturup bacak bacak ustune atmış her kadın bıraz Marlene Dietrich tı Yoluk kaşlar kalemle çekılrnış rımellı gozler baygın, ba- kışlar sehhar tavır esrarengız sıgara ağızlıklı, kadın vaadkâr soguklugun gızemmde kosnulluğun sımgesını vurgulayan rujlu ıslak dudaklar Hele şakak kemıklerını al- lıkla yukarı doğru koyulaştırdın mı al sana Marlene Marlene de oldu Sahı oldu mu9 Yoksa çoktan olmuş muydu? Yırmı yıldan bu yana göl- gede yaşıyor, kendını saklıyor gızlenıyor, efsanesının ardına sığınıyor, gozlerden uzak duruyordu Çoğu unlu kadın yıldızın tutumunu benımsemıştı Zor bır yaşam bıçı- mı değıl mı1 Ama Marlene sıradan bır ınsan gıbı yaşamını kalabalığın arasında doğallıkla surdurmeye çatışsa, hınzır foto muhabırlerının objektıflerıne yakalanacak, unlu ajans- larfotoğraflarını gazetelere sureceklerdı Bır de resım altıyla "Ne hale geldı1 Marılyn Monroe ıhtıyarlığını aynalarda gormemek ıçın mı ıntıhar etmıştı? Greta Garbo neden bır omur boyu ın- sanlardan kaçtı? Brıgıtte Bardot nun yaşlanmasını neden alaylı hınçlı hınzır bır yaklaşımla ızlıyoruz? ilkellık değıl mfl llkellıkyalnızılkeltoplumdagorulmez, uygar saydığımız dunyanın değer yargılarındakı çurumuşluk şaşılası olçule- re ulaşır Eskıden ınsan masallarla buyurdu Masallardakı prens- ler hep yakışıklı, prensesler hep guzeldır Hıç değışmez- ler yaşlanmazlar, onlarerermuradına, bızçıkarızkereve- tıne, 20 ncı yuzyılda masallar Hollyvvood dan turetıldı ve yıldızlar hepyıldız kalmaya mahkûm edıldıler resımlı ro- man kahramanları gıbı hıç değışmeyeceklerdı, onlar mu- ratlarına ermeseler bıle bız kerevetıne çıkacaktık • Fotoğraf bır an dır Fılm bırsureç Ama çok kısa bır sureç Zaman oylesıne acımasız kı, su- reçler de sonsuzluğun ıçınde bır an gıbı kalıyorlar Holl- yvvood unyıldızları yaşam surelerındekışılıkçatlamasına uğruyorlar Aynaya baktıklarında değışseler de yıldızlık ış- levınde gorev gıbı ustlendıklerı kışılığı omurlerının sonu- na kadar taşımaya çalışıyorlar Oysa hayat başmdan sonuna bır sureçtır Insanın kımlığı de bu surecın bütunun- de yaşana yaşana ortaya çıkar 1990 larda pantolonlu, ceketlı kravatlı kadın gunluk gu- neşlık sokaklarda dolaşıyor, 1930'larda beyazperdede bır ozlemınsımgesıydı özlemın adı neydı 7 > Marlene 1 Evet Marlene oldu Ama, olen Parıs te bır apartmanda yalnızlığını yaşayan yaşlı bır kadın mıydı 7 Yoksa Mavı Melek m ı ' T0PU1MCU MUZIGIN YENI SESI ÇIKTI BILESİN KH Bılesın kı Istanbul ta o gunden berı dırenmektedır Kaleler topraklara karşı, DEVRIMCILER faşızme karşı Toplara karşı yıkıldı kaleler Fakal faşızme karşı yıkılmayacaktır DEVRIMCILER H.KARABULUT AKBULUT KARDEŞLER Muzik Uretim ve Kasetçilik İ M Ç 6 Bl 6516 - Unkapanı Tel 513 32 65 - 526 61 07 GÜLERYÜZLÜ CİDDİLİK Vedat Gunyol 10 000 hra (KDV ıçınde) Çağdaş iaymlan Turkocağı Cad 39 41 Cağaloğlu-İstanbul arkadaŞ KULTUR MERKEZİ : Mithatpaşa Caddesi 28A -CD ANKARA Tel: 434 46 24 (4 Hat) Fax: 435 60 57 T e § ekkür L Sevgılı oğlumuz, kardeşımız, Alı'nın dayısı Fatih Mehmet• • Oztarin vefatı dolayısı ıle buyuk ve ıçten desteklerını gorduğumuz, acımızı paylaşan, bızlerı yalnız bırakmayan, anısını bırlıkte yaşatacağımız, başta ILETIŞIM Yayınları olmak uzere tum kışı ve kurumlara, dostlanna, arkadaşlarına teşekkur ederız. Öztan ve Oker Aileleri
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle