30 Haziran 2025 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10MAYIS1992PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kültûr Bakanlığı'ndan açıklama • Iç PolhikaSemsi-Kültür baka nhğı'ndan yapılan bir açıklamayla, Kültür Eski Bakanı Gökhan Maraş'ın ABD'nin Memphis kentinde açılan sergj ileilgili Kültür Bakanhğı'na yönelttiği suçlamalar yanıtlandı. Bakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Muzaffer Yazıcı imzasıyla yapüan yazılı açıklamada "ABD'nin Memphis kentinde açılan Osmanlı Sultanlan'nın İhüşarru Sergisi'ne İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası (11 lkişi),MehterTakımı(70 kişi) ve iki koruma görevlisi dışında bakanlığımızdan aralannda genel müdür ve danışmanlann da bulunduğu 11 kişi görevli olarak kaülmışür. 'Şaibeli kaynakîar' konusunda oldukça deneyimli olduğu anlaşılansayın Maraş'm 'öğrendiğine göre' ABD'de yapılan gezinin şaibeli olduğu konusunu belge ve kanıtlan ile açıklaması ve iddialannı karutlaması gerekmektedir." İl başkanı iyileşiyor • İSTANBUL (AA) - İstanbul'da dün evinden çıktıktan sonra teröristlerin silahlı saldırısı sonucu yaralanan DYP tl Başkanı Muhsin Divan'ın sağlık durumunun iyi olduğu bildirildi. Haydarpaşa Numune Hastanesi yetkilileri, kolundan ve karnından yaralanan Muhsin Divan'ın taburcu olması için henüz çok erken olduğunu, pazartesi günii konsültasyon yapılacağını belirttiler. Yetkililer, genel sağlık durumu çok iyi olan Divan'ın konusabildiğini ve ayağa kalkabildiğini kaydettiler. Bu arada olay sırasında yaralandığı halde tabancasıyla teröristlere karşı koymayı başaran DYP tl Başkanı'nı Devlet Bakanı Tansu Çiller ile Ulaştınna Bakanı Yaşar Topçu hastanede ziyaret etti. Meslek liseliler teknisyen • ANKARA (ANKA) • Cumhurbaşkanı Vekili ve TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Mecliste geçen hafta kabul edilen ve meslek lisesi mezunlanna "teknisyen unvanı" verilmesini öngören yasayı imzaladı. önümüzdeki günlerde Resmi Gazete'de yayımlannıası beklenen yasaya göre endüstri meslek lisesi, kız meslek lisesi, kız teknik lisesi mezunlanna "teknisyen", liseden sonraki iki yıllık teknik eğitim görenlere "tekniker", liseden sonra üç yıl teknik eğitim görenlere "yüksek tekniker" liseden sonra 4 yıllık teknik eğitimle ilgili okullardan mezun olanlara ise "teknik öğretmen" unvanı verilecek. İnönü Toplu Konufta • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) — Toplu Konut İdaresi tarafından yapımı planlanan 5 bin konut için haziran ayında ihale açılacak. Ankara Eryaman'da 2800. İstanbul Halkalı'da da 2200 konutun yapılması planlanıyor. Toplu Konut İdaresi Başkanı Yiğit Gülöksüz, merour ve düşük gelirli insanların konut sahibi olmasını amaçladıklarını ve yapımı planlanan konutlar için uygun ödeme planı hazu-ladıklannı söyledi. Yanohovlev İstanbul'da • İSTANBUL (AA) — Sofya Belediye Başkanı Prof. DT. Alexander Yanohovlev, dün İstanbul Büyukşehir Belediyesi Genel Sekreteri Tuğrul Erkin'i ziyaret etti. Sofya Beîediye Başkanı Yanohovlev ile genel sekreter Erkin, ziyaret sırasında eylül ayı içerisinde Sofya'da düzenlenmesi planlanan "Sofya, Ankara ve Istanbul'u konuk ediyor" adlı hafta çerçevesinde yapılacak etkinlikler hakkında görüş alışverişinde bulundular. Erkin, belediyelerin bu haftalan kültürel ve bilimsel açıdan desteklediklerini belirterek yan resmi iş konseylerinin de ekonomik faaliyetleri yürüttüğünü söyledi. Erkin, "\nkaia belediyesi ile ortak bi» program hazırlayacağız. BLz belediye olarak caz orkestramızı götürebiliriz." de<İL CHP'li eski gençler, 'Nerede kalmıştık' toplantısında 'Nereye gidiyoruz' sorusuna yanıt anyor: Gecikirlerse tabelayı asarız •CHPGençlik Kollan'nın toplanüsı Ürgüp'te başladı. Toplanüya 1970-1980 yıllan arasında partide görev yapmış 200'e yakın eski gençlik kollan temsilcisi katıldı. YILMAZGÜMÜŞBAŞ ~ ÜRGÜP-Eski CHP Genel Sekreter yardımcılanndan Erol Tııncer, DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in, eski CHP'nin en son genel yönetim kurulu üyelerine yapuğı görüşme çağ- nsını yann yapacaklan toplan- tıda değerlendireceklerini acık- ladı. Tuncer, Ecevit'in kendile- nne, CHP'nin son genel başkanı olduğunu ve yeniden açılması halinde genel başkan olrna hakkını kendisinde gör- düğünü ilettiğini de anımsatü. Eski CHP'nin gençlik kollan tarafından düzenlenen toplantı dün sabah Merit Otel'de başla- dı. Toplanüya, özellikle 1970- 1980 yıllan arasında CHP'de görev yapmış 200'e yakın eski gençlik kolu temsilcisi katıldı. "Nerede kalmıştık' sloga- nıyla başlayıp "Nereye gidiyo- ruz" sorusuna yann aranarak süren toplantının açış konuş- masını yapan gençlik kollan eski genel başkanlanndan Hamdi Rdan, bu toplanünın genel yönetim kurulunun bilgi- si ve belirli bir disiplin içinde yapıldığını söyledi. Açılacak partilerle ilgili ilk yasa taslağı- nın bir "mezar soyguncusu" anlayışıyla hazırlandığmı ve açılacak partileri mal varlıklan dahil her şeyiyle mevcut partile- re "yamamayı" amaçladığını belirten Fıdan, eski CHP'liler olarak buna izin vermeyecekle- rini söyledi. Eski milletvekille- rinden Semih Eryüdız, SHP'li Cemal Seymen, eski senatörler- den AbduÜah Emre tleri tarafın- dan da izlenen toplantıda genel yönetim kurulu tarafından oluşturulan yürütme komitesi adına konuşan eski Genel Sek- reter Yardımcısı Erol Tuncer, çıkanlacak yasayla yeniden açı- lacak partiler arasında en çok GEÇMİŞİN CHP'Lt GENÇLERİ- Artık orta yaşlı' olarak taıumlanabilecek yaşta çogu. 19701i yüların CHP'li gençieri Ürgüp'te partinin geleeeğini aramak için toplandılar. Kimi hâlâ politikanın içinde, kimi ucundan tutuyor işin, kimi, politikayla dolu günlerini 'geçmiş zaman olur ki" nostaljisiyle anıyor. Ürgüp'te CHP'nin geleceğini tartışacaklar. Toplantı başlıyor: 'Evet, nerede kalmıştık'. CHP için tartışmalar yapıldığı- nı. hatta mevcut siyasi partile- rin bile bu tartışmalar arasında gündemden düştüğünü beürtti. Tuncer, kendi görevlerinin ya- sanın en kısa zamanda çıkanl- masını sağlamak, CHP kurul- tayını sağjıklı bir şekilde topla- mak ve bu kurultaydan sosyal demokratlann birlik ve bera- berlik içinde çıkmalanna yar- dıma olmakla smırlı olduğunu söyledi. CHP'nin 1980 öncesi Genel Sekreter yardımcılanndan Ali Topuz da CHP'li gençlerin geç- mişte sosyal demokrat görüşle ters düşen her akımla mücadele verdiklerini. kendilerini hem daha solda hem de sağda olan- lara karşı savunmak zorunda kaldıklannı belirtti. Topuz, CHP'nin yerine kurulan sosyal demokrat partilerden birisinin "lider partisi", diğerinin de "sol görüşler federasyonu" haline geldiği için ağır eleştirilere uğra- dığını, kendisinin de bu görüş- lere kaüldığını söyledi. Topuz, "Bir partinin içinde elbette çe- -şitli etnik kökenden gelmiş, çe- şitli mezhepleri benimsemiş insaniar olabilir. Ama bunlar ne kökenlerini ne de inançlannı politik amaçlarla kullanamaz- lar" dedi. Ayşe Güneş Ayata, SHP'nin örgüt yapısı, örgüt kültürü hak- kında bilgi verirken 1980'den sonra kurulan sosyal demokrat partilenn CHP'nin gelenekleri- ni sürdüremediğini ve dinanüz- mini gösteremediğini söyledi. Kadri Atabaş. CHP'nin kapa- tılmasından sonra özellikle gençlerin kendilerini sokakta kalmış gibi hissettiklerini, bu- gün gelinen noktada sosyal demokrat ölçülerin ve ilkelerin yeniden saptanması gerektiğini belirtti. Nail Gürman. Türkiye'- de faaliyet gösterecek sosyal demokrat partilerin devletçilik ve milliyetçilik kavramlannı reddedemeyeceklerini söyledi. Toplantıya katılan gençlik kollan eski temsilcilerinin bir taraftan CHP'nin yeniden açıl- ması ve yapılanması için çaba gösterirken bir taraftan da bü- yük sıkıntılar içinde olduklan gözlendi. Bugün Önemli bir bö- lümü CHP'nin oy tabanı üzeri- ne kurulmuş SHP ve DSP'de görev yapan ve kendilerine "or- ta yaşlı gençler" adını veren eski gençlik kollan yöneticilerinin en büyük sıkınüsını. yeni lider ve yeni kadro sorunu oluşturu- yor. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in ağır koşullar öne süre- rek kendisini yeni kurulacak CHP'nin de genel başkanlığına doğal aday görmesi eleştirili- yor. SHP Genel Başkanı Erdal inönü'nün tavnnı açıkça belirt- memesi ve tüm sorulan boşluk- ta bırakması, bu kadrolar ara- sında hoş karşılanmıyor. Kapatılmış olan siyasi partilerin yeniden hayata geçirilmelerinin özellikle SHP Genel Başkanı ve bu partinin yöneürileri tarafın- dan geciktirildiğini önç süren- ler, "Eğer bu iş daha çok gecik- tirilirse, bir dilekçe ile başvurur, CHP'yi yeniden kuranz. Tabe- lalannı asar, örgütü oluşturu- ruz" görüşünü savunuyorlar. Özellikle açılacak CHP'nin ge- nel başkanlığına kimin getirile- ceği sorusuna yanıt arayan bu partinin eski gençlik kolu tem- silcileri, bilinen isimler dışında başka arayışlara girebilecekle- rini de söylüyorlar. HEP Genel Başkanı Yazar: PKKveHEP devlet tarafından yaratıldı ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)SHP'den aynlan HEP kökenli 16 milletvekilinin kur- mak için gırişimde bulunduğu parti için gerçekleştirilen yeni demokratik açılım toplantısı dün yapıldı. HEP Genel Başka- nı Feridun Yazar, Kürt halkı- nın mutluluğu için, kurulacak partiyle HEP'in birlikte hareket etmesi gerektiğini belirtti. Feridun Yazar. Türkiye'de Kürt halkının işkenceden kur- tulmak ve insanca yaşamak dı- şında bir istediğınin olmadığını belirterek, öncelikle bu soru- nun çözülmesi gerektiğini söy- ledi. PKK ve HEP'in devlet tarafından yaratıldığını ileri sü- ren Yazar, "Kürt sorununu devlet tartışamadıği için, HEP kurulmuştur" dedi. Yazar, şöy- ledevametti: "Milletvekili arkadaşlann SHP'den aynlması konusunda 'falan emir verdi de aynldı' de- nildi. Bu arkadaşlann bağunsız olmadıklannı söylendi. Devlet emrinde olmak bağımsızlık mı- dır? Aynlanlar için söylenenleri aynen iade ediyorum.- Adıyaman Milletvekili Mah- mut Kıbç da, yeni kurulacak partinin amacının, demokratik, sivil bir toplum yaratmak oldu- ğunu söyledi. Adalet Bakanlığı Müsteşan Yüksel'in gözü Yargıtay üyeliğjnde 6 By-pass'tan kıutulma derdinde • Adalet Bakanlığı Müsteşan ArifYüksel'in by-pass yasasının sonuçlanndan kurtulmak için Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyelerini ikna ederek Yargıtay üyeliğjne seçilmeye çalıştığı öne sürülüyor. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-Adalet Bakanlığı Müste- şan Arif Yüksel, bakanlık üst düzey atamalannda Cumhur- başkanı Turgut Özal'ı devreden çıkaran yasanın TBMM'de ka- bul edilmesi üzerine "by-pass- tan kurtulmak için" kulislerine hız verdi. Yüksel'in, daha önce sıcak bakmadığı Yargıtay üye- liğine secilebilmek için Hâkim- ler ve Savcılar Yüksek Kurulu'- nu ikna etmeye çalıştığı öne sürüldü. Cumhurbaşkanı Veki- li Hüsamettin Cindoruk, ANAPlı TBMM Başkan Veki- li Yılmaz Hocaoğlu'nun. by- pass yasasını inceleyeceğini be- İirterek kendisine gönderme- mesini, "Meclis'in teamülleri var. Cumhurbaşkanına gön- dermesi gerekir" sözleriyle de- ğerlendirdi. Arif Yüksel, müsteşarhk gö- revinden 65 yaşma kadar kendi isteği dışında alınmasına ola- nak tanımayan yasal güvence nedeniyle istifa istemlerini geri çevirmişti. Yüksel'in, hükümet değişikliğinin ardından kendisi- ne iletilen bu istemler üzerine, oluşturulacak özel bir kadro ile Yargıtay'a gidebileceği yanıtını verdiği belirtılmişti. Yüksel'in, Yargıtay üyesi olmak istemedi- ği, oluşlurulacak özel kadro ile cumhuriyet başsavcı vekili ola- rak Yargıtay üyeliğini kabul edeceği kaydedilinişti. Adalet Bakanı Seyfı Oktay, Yüksel'in öne sürdüğü bu ko- şula tümüyle karşı çıkarak, Yüksel ile birlikte aynı güven- ceye sahip bakanlık üst yöneti- minin görevden alınabilmeleri- ne olanak tanıyan "by-pass yasası"nı hazırlamıştı. Bu ata- malarda, cumhurbaşkanının onay yetkisini kaldırarak. gö- rev değişikliğinin, bakanın öne- risi ve başbakanın onayı ile gerçekleşebilmesini sağlayan yasanın Meclis'te kabul edilme- si üzerine Yüksel, "cezalandır- ma anlamı taşıyabilecek" bir atamadan kurtulmak üzere ku- lislerini yoğunlaştırdı. Yüksel'in, Hâkimler ve Sav- alar Yüksek Kurulu üyelerini ikna etmeye çalışarak Yargıtay üyeliğine seçilmesini sağlamaya çalıştığı öne sürülüyor. Yük- sel'in, bazı üyelerden bu yönde "söz aldığı" da ifade ediliyor. Bu gelişmeyi öğrenen Adalet Bakanı Seyfı Oktay'ın da "pla- nı bozmak" için harekete geçti- ği, kurul üyeleri ile görüşerek Yüksel'in Yargıtay üyeuğine seçilmesine engel olmaya çah- şacağı kulislerde yayılıyor. Ok- tay'ın, Yüksel'i, by-pass yasası- nın yürürlüğe girmesinden sonra kürsü yargıçlığına ataya- bileceği ifade ediliyor. Meclis'te kabul edilen yasa için Cumhurbaşkanı Vekili Hü- samettin Cindoruk'un nasıl bir yaklaşım sergileyeceği merakla bekleniyor. Genelkurmay, PKK'nın Bekaa'daki kampları boşalttığı haberlerini gerçekçi bulmadı PKK Ro-Ro seferleri mi düzenleyecek? EVRENDEGER ANKARA-PKK'nın Bekaa vadisindeki kamplannı boşalt- tığı yolundaki haberler, An- kara'da " gerçekçi" bulunmadı. Genelkurmay Başkanlığı kay- naklan, PKK'nın "Dağılıyor görüntüsü vermeye" çalışüğını belirtirken, Dışişleri çevreleri de. PKK'nın Bekaa vadisinde birden çok kampının bulundu- ğuna işaret ettiler. Genelkurmay Başkanlığı'- ndan üst düzeyli bir askeri yet- kili, PKK lideri Apo'nun Gü- ney Kıbns Rum Cumhuriyeti'- ne "geçici bir süre sığınmış"ola- sindeki kampmı boşalttıgına bileceğine dikkat çekerken, ilişkin "resmi" bir bilgi gelme- "Güney Kıbns Rum Cumhuri- diğini söyledi. Aynı kaynak, bu yeti kendisini uluslararası plat- ' - - - - • formda kabul ettirmeye çalışır- ken, terörist bir örgütün hamisi durumuna düşmek istemez" dedi. Başbakan Süleyman De- mirel, Apo'nun Türkıye'ye dö- neceği yolundaki iddialan, "Gelebilirse gelsın. Gelsin de görelim. Eskiden Türkiye'dey- di. Madem durabiliyordu da niye gitti?" diye yanıtladı. Genelkurmay Başkanbğı'- ndan üst düzeyde bir askeri kaynak, PKK'nın Bekaa vadi- konuda Suriye'nin de bir açık- lama yapmadığını, açıklama yapmasının da beklenmediğini belirterek," Niye yapsın? Zaten yaparsa düne kadar reddettiği bu olayı kabul etmiş olur. Düne kadar burada ne kamp ne PKK, diyen, nasıl böyle bir açıklama yapar " diye konuştu. PKK'nın bir askeri birlik gibi Bekaa vadisindeki kampı bo- şalttığı haberlerinin gerçeklerle "pek bağdaşmadığına" işaret eden askeri yetküi, örgütün Güney Kıbns Rum Cumhuri- yeti'nde yerleşeceği yolundaki iddialar konusunda şöyle ko- nuştu: "Orada yerleşır kalır mı? Bu işi oradan yürütebilir mi? En azından mekan meselesi var. Öyle olursa bir de kayıkla ula- şım koymak gerekir. Karadaki topoğrafık yapıyı koyun, bir de araya denız engeli koyun. PKK, şimdi bir de ro-ro servisi mi kuracak? Siz Güney Kıbns Rum Cumhuriyeti olsanız o kampın bünyenizde varlığını kabul edebilir misiniz? Ziyaret olur, başka türlü bağlantılar olur, etrafa bu işi dağıttığmız görüntüsü verirsiniz. Ama bu işi, en uygun koşullarda sevk ve idare edeceğiniz yer orası ol- maz. Aynca, Güney Kıbns Rum Cumhuriyeti de kendisini uluslararası platformda kabul ettirmeye çalışırken, terörist bir örgütün hamisi durumuna düş- mek istemez." Askeri yetkili, PKK'nın "Ana- yurdumuzdaki 11 kampımıza dönüyoruz" açıklamasuu, "Dö- nebilirlerse dönsünler" diyerek yanıtladı. POLİTİKA GUJNLUĞU HİKMET ÇETİNKAYA Memuriann Orgüttonn Bir memur okurumuz yakınıyor: "Hep işçilerin sorunlannı yazıyorsunuz, bizlerin sorunlarına değinmiyorsunuz." Ardından da sitem ediyor: "Bu denli işin arasında elbet bizi göremezsiniz..." Zaman zaman memur okurlarımızdan böyle yakın- malargelir. 12 Eylül yönetimi tüm siyasal partileri, kimi işçi sen- dikalarını, memur derneklerinin en önemlilerini kapat- mıştı. Yine meslek cxJalarına sınırlama getirmişti. Ayrı- ca memurların dernekleşmesine çeşitli yasaklar koymuştu. Özetlersek memurların elleri, kollan bağ- lanmıştı... Yıllar yılı oyalandı memurlar... Eh zaman zaman gazete manşetlerine de geçtiler: "Memura müjde, zam geliyor!" Şimdiye dek memurlar için ne kadar yasa, tüzük, yö- netmelik, kararname çıktı bilen var mı? Sayısını anımsamıyoruz, ama yüzlerce tüzük, karar- name, yönetmelik çıkmıştır sanırız. Bunların hiçbirisi- nin de işe yaramadığını biliriz. Petrol-lş Sendikası'nın yıllıkları vardır. Burada çeşit- li konular işlenir. Biz de zaman zaman bu yıllıkları ka- rıştrır, ilginç araştırmaları yayımlarız. Işte memurlar üzerine yapılan kimi belirlemeler: "657 sayılı yasa 1970 yılından bu yana 20'si yasa, 38i KHK olmak üzere toplam 58 kez değişikliğe uğra- mıştır. Bu rakamlar kendi başına dahi personel rejiminin iflasını kanıtlamaktadır. Ancak daha da önemlisi bu değişikliklerin 11 "ı yasa, 24'ü KHK olmak üzere 35'inin 1980 sonrası yapılmış olmasıdır..." Buradan çıkan gerçek, memurların siyasal iktidar- larca hep oyalandığıdır. Yine 657 sayılı yasa çıkarılır- ken öngörülen temel ilkeler işlemez hale gelmiştir. Siyasal iktidar yanlısı iki yıllık bir memur kademe atla- tılarak müdür yapılmıştır. Eşit ücret ilkesi terk edilmiş- tir. 30'u aşan ödeme türüyle personel rejimi, içinden çıkılmaz hale getirilmiştir. 1.5 milyon memur, aileleriyle birlikte 6 milyondur. Bu da işin ciddi bir boyutu olduğunu gösterir. En önemli nokta da şudur: "Hangi hizmet sınıfında kimin ne kadar ödenek, ek gösterge, tazminat, yan ödeme, mahrumiyet, fon geli- ri aldığını hesaplamak bilmeceye dönüşmüştür..." Gelelim memurlar neden örgütlenemez sorusuna... 69 yıllık cumhuriyet döneminin yaklaşık 26 yılı sıkıyö- netimle geçen Türkiye'de memurlar nasıl yığınsal gü- ce erişirler? Her ne kadar soruya karşı ikinci bir soru olduysa da gerçek budur... 1971 yılından sonra üç günden ikisi sıkıyönetimli günlerdir. Toplumsal uyanışlar 1971 ve 1980 darbele- riyle bastırılmıştır. Memur sendikaları 1965-1971 arası 5 yıl, memur dernekleri 1973-1980 arası 7 yıl süreyle açık kalabilmiştir. Burada bir önemli başka nokta da şudur: "Diğer bir neden geçmişten miras kalan bilgi ve deney birikiminin yetersiz oluşu, siyasal ve demokra- tik katılım geleneğinin olmayışı, kitlelerin bilinç düze- yinindüşüklüğüdür..." „ , Bize, sorunlanmızı yazmadığı için yakınan okuru-. muzte konuşurken bir şey dikkatimizi çekti. O da şu: » "Şu bizim maaşlar bir artsa!" Memur okurumuz nedense "Biz ne zaman örgütle- neceğiz" diyemedi bir türlü. Tek sorunu, maaşının artması'ydı. Çözüm yolunu da orada bulmuştu. Eğer memurların bir sendikası olsaydı, eğer polisler bir sendikada örgütlenselerdi kötü mü olurdu? En azın- dan grev yapan işçileri coplamazlar, işkence yapmaz- lar, "Hakkımızı istiyoruz" diyenlere "Hınzır komünist- /er'demezlerdi. Bilmem yanılıyor muyuz? DSP Genel Başkanı Ecevit: Tiirk dünyasında umutları kırıyoruz AYŞEYILDIRIM DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, Nahcıvan sorununun çözümü için Türkiye' nin ga- rantör devlet sıfatıyla askeri yardımda bulunması gerektiği görüşünü tekrar ederek " Adri- yatik kıyılanndan, Çın smınna kadar uzanan Türk dünyasın- da Türkiye' ye bağlanan umut- lar umut kınklığına dönüşü- yor." dedi. 7 Haziran seçimleri için İs- tanbul ve çevresinde düzenle- nen mitinglerde konuşan DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit. CHP konusunda "CHP yeni- den açılabilirse ve ben de genel başkan olursam hayatımın en büyük hizmeü olacak" şeklin- de konuştu. CHP'nin yeniden açılması çalışmalannda bir ta- kım koşullar öne sürdüğünü haürlatan Ecevit "kendim için birşey istediğimden değil, CHP'nin sağlıklı bir şekilde açılması için bu koşullan öne sürdüm." dedi. Ecevit, konuşmalannda agırhklı olarak Türkiye' ni- n"Adriytik ile Çin arasında ortaya çıkan yeni Türk dünya- sı" ile ilişkilerini eleştirdi. Tür- kiye'nin Ermenistan'ın Kara- bağ'da Azerilere yönelik saldı- nsı karşısında etkisiz kaldığını belirteren Ecevit, arabuluculu- ğun İran'a kaptınldığını öne sürdü. Ecevit, Türkiye'nin bu sorunun çözümü için demok- ratik batı ülkelerini devreye sokma girişiminin hiçbir sonuç vermeyeceğini belirtti. Nahavan sorununun çözü- mü için Türkiye'nin görantör devlet sıfatlanyla askeri yar- dımda bulunması önerisini tekrar eden Ecevit, bunun ya- pılması haünde kan dökülme- den, uluslararası alanda da tepkı uyandınlmadan bu ülke- nin toprak bütünlüğünün gü- vence altına ahnabileceğini kaydetti. Ecevit, Ermenistan'- ın Nahcıvan'ı işgal ederek ken- disine bağlanıa tehlikesinin bulunduğunu vurgulayarak, "Bu olursa Türk dünyasının gözünde Türkiye'nin hiçbir güvenilırliği kalmaz. Dünyada da Türkiye'nin saygınlığı ve önemi kalmaz.Henüz Nahcı- van, Ermenistan'ın eüne geç- medeıı birkaç birlik gönderir- sek, birkaç uçak uçurursak, Ermenistan kabuğuna çekilir" dedi. Babalar Manavgat'ta kapıştı ANTALYA (Cumhuriyet) - Yeraltı dünyasının ünlü isimle- rinden Ali Yasak (Drej Ali) ile Manavgatlı ülkücü Ali Gün- gör'ü karşı karşıya getiren ve Antalya-Adana karayolunun beş saat süreyle kapalı İcalması- na neden olan olaylardan sonra I5kişigözaltınaalındı. Ali Yasak ile ülkücü Ali Güngör arasındaki çekişme, geçen hafta içinde Saray Otel'in Muhasebe Müdürü Beyhan Enhoş'un işine son verilmesi üzerine başladığı bildiriliyor. Özdcn ve otel yöneticisi Teo- man Cenk, Drej Ali'yi konuyia ilgilenmesi için çağırdılar. On- ceki gün de Drej Ali ve adamla- nnın üç otomobille Manav- gat'a gelerek Ali Güngör'ü kuyumcu dükkânından kaçınp dövdükleri öne sürüldü. Daha sonra serbest kalan Ali Güngör, şikâyette bulunarak Adil özden ve Teoman Cenk hakkında davacı oldu. Güven- lik güçleri şikâyeti değerlendi- rip Ozden ve Cenk'i Ali Gün- gör'ü azmettirmek suçlanndan savcılığa gönderdi. Saat 20.00 sulannda iki sanığın tutuklan- masına karşm adliye önünde biriken Ali Güngör ve 50 kadar kişi 2 kamyon ile birlikte Ma- navgat Irmağı üzerindeki köp- rüyü kapattılar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle