Katalog

4 NİSAN1992 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Anarşiyi durdıırmak için yapılan askeri müdahaleden12 yıl sonra liderler bu kez 'bölücü terörü' tartışıyor Teröryineevlerin konuğuolduD.ürRLFNDİRME IMEHMETTEZKAN Terör, enflasvonu solladı, Vıllar sonra Türkıve'nin en önemli sorunu yine terör oldu. 12Eylülönceayaşananendişe, kor- lcuveacı 1992 Tûrkiyesı'nde yine ken- dine yer buldu. Açıkoturumlann. liderle söyleşile- rin, demeçlerin. basın toplanulannın b>aş konusu yine terör oldu. Uğur Dündar'ın >önetuğı terör konulu açı- koturumda liderler daha önceki top- lantılarda soylediklennden çok farklı şeyler söylemeyerek yine terörü tartış- tılar. Açıkoturumun sonunda liderle- rin görüş birlıği içınde olduklan ilan edildi, ama liderler terörün önlenmesi konusunda hemfıkirdiler, nedenleri ve alınacak önlemler konusunda değil. Siyasi parti başkanlannın terörle mücadele ve özellikle PKK konusun- da ortak bir polıtıka izledikleri, mvıha- lefetin iküdara her türlü desteği verdi- ği ilk bakışta söylenebilir. Ama terör ana başlığından, nedenleri, çözüm yol- lan, bugüne kadar vapılan hatalar alt başlıklanna inildiğinden lıderlerin çok farklı düşündükleri orta>a çıkıyor. Örneğin. DSP lideri Bülent'Ecevit, Güneydoğu'da temel sorunun feodal yapı olduğunu. tam bu yapı çatlarken devlet tarafından yapıştınldığıru sa- vunmakta. Ecevit'e göre aşıret reisleri- nin emrine köy koruculan verilerek yapı güçlendirildi. Ecevit, köy korucu- İuğu sistemine karşı olduğunu vurgu- larken uygulamayı başlatan ANAP ile koalisyonun büyük ortağı DYP eko- nomik ve askeri açıdan bu sistemi sa- Ev'deki 'Terör veiçgüveniik'konulu açıkotunıma Demirel, İnönü, Yılmaz, Erbakan ve Ecevit katıldıiar. (Fotoğraf: AA) vunmakta. Koalisyon hükümetinin diğer ortağı SHP ise muhalafet yılla- nnda kö> koruculuğuna karşı olduğu- nu açıklamasına karşın. şimdilik sus- kun kalmayı >eğliyor. Lıderlerin aynldıklan noktalara geçmeden önce üzerinde konsensüs sağladıklan genel önlemleri kısaca sı- ralavalım: l-PKK"ya dışdestek kesilmeli 2-Güneydoğu ve büyük kentlerde güvenlik önlemleri arttınlmalı. 3-PKK yöre halkından ayn tutul- malı. 12 Eylül öncesinde de Türk toplu- mu terörü yaşamış. terörün faturası demokrasiye kesilmişti. ama terör dar- beden 12 yıl sonra yine bütün şiddetiy- le sahnedeydi. O günün de bugünün de başbakanı, bugünkü terörü, o gün hukuk devletinin üstünlüğünün kulla- nılarak üstesinden gelmmemesine bağlamakta. Demirel. "Terörün sebe- bi ne üniversite ne parlemento ne sen- dikalar ne partilerdi. Ama bunlar cezalandınldf" diverek bugünkü te- rörden bir anlamda 12 Eylül yönetimi- nı sorumlu tutmordu. Liderlerin 12 Eylül yönetimini so- rumlu tutuklan ikınci nokta anadil yasağıydı. generallenn Kürtçe konuş- ma\ı yasaklamalanydı. Başbakan Demirele göre bir insana anasından duyduğu dilin yasaklanması en büyük eziyetti. DSP lideri Ecevit, terimlerin vanlış kullanılmasından şikâ\etçi. Bazı te- rimler sonuçlannın nereye gideceğı düşünülmeden kullanılıyor, böylece meşruluk kazandınlışor. Ecevıtin üzennde en çok durduğu sözcüklerin başında "halklar' geliyor. DSP lideri, bazı SHP'lilerin de bilerek ve>a bilme- yerek sadece çağdaşlık adına. 'Türk \e Kürt halklan' gibi terimler kullandık- lannı. bunun çok sakıncalı olduğunu vurguluyor. Ecevit'e göre Özal'ın eyaletler tanımı Genel Sekreter Selvi, raporun parti içinde sorun yaratmayacağını söyledi 'Nevruzraporu'MYK'nınönünde CUMHURİYET (Ankara) - SH P heyeünin. Nev- ruz olaylanndan güvenlik güçlerini sorumlu tutan raporunun, hem SHP hem de koalison içinde tartış- malara yol açması bekleniyor. Milletvekillerinin büyük bölümünün tatil nedeniyle seçim bölgelerine dağılmış olması, raporun değerlendirilmesinin bay- ram sonrasına ertelenmesine neden oldu. SHP Genel Sekreteri Cevdet Selvi ise, raporun bayram sonrasında Merkez Yüriitme Kurulu'nda görüşü- leceğini belirterek, "Raporun parti içinde sorun yaratacak bir tarafı yok" dedi. Güneydoğu'da incelemelerde bulunan ve Ercan Karakaş, Ziya Halis, Mustafa Gazala ile Mustafa Yılmaz'dan oluşan komisyonun hazırladığı rapo- run hükümetin Nevruz olaylanna yaklaşırru ile çe- lişmesi dikkatlerin bu noktaya çekilmesine yol açtı. Başbakan Yardımcısı ve SHP Genel Başkanı Erdal İnönü'nün, rapora hükümet polıükalan ile ters dü- şen ifadelere yer verilmemesi isteminde bulunduğu iddialan da doğrulanmadı. Gazala, Cumhuriyet'e, "Bizim hazırladığımız raporun parli içinde sorun yaratması düşünülemez. Çünkü biz bu hükümetin yaşamasıru istiyoruz" de- di. Cevdet Selvi de raporun 'gayet gerçekçi" olduğu- nu söyledi. Raporun MYK'da değerlendirileceğini kaydeden Selvi, bu raporun Güneydoğu sorunu- nun çözümü konusunda oluşturulan komisyonun hazırhklanna da ışık tutacağjnı belirtti. Selvi, "Ya- şanan bir olayı herkes kendine göre değerlendirir" dedi. Selvi, Parti Meclisi'nin de önümüzdeki gün- lerde gerektiğinde toplanacağını sözlerine ekledi. Raporun. özellikle güvenlik güçlerini suçlayan bölümünün ve "Kürt Partisi kurulmasf. 'Genel af çıkartılması", 'Radyo ve TVden Kürtçe yayın ya- pılmasf. 'Olağanüstü hal yönetimine son verilmesi' yolundaki önerilerinin SHP ve DYP'de yankı ya- ratması bekleniyor. Söz konusu öneriler konusun- da her iki partide de keskinleşmiş görüş aynhklan bulunduğuna dikkat çekilerek, raporu hazırlayan milletvekillerinin önerilerinde ısrarlı olmalan duru- munda. tnönü'nün zor durumda kalacağına işaret edilivor. üniter devleti tartışmava açtı; 'asken çözüm yerine. siyasal çözüm' öneren- ler siyasal çözümün kuyruğuna, fede- rasyon, özeklık, bağımsızlık tanımla- nnın takıldığının farkında değiller; 'Kürt sorunu' tanımı da yanlış. Sorun Kürt sorunu olsaydı. Istanbul, An- kara,İzmir gibi büyük kentlerde de sorun çıkardı. O halde sorun etnik de- ğil.Güneydoğu'nun çağdışı yapısın- dan kaynaklanmakta ve dış etkenler tarafından pompalanmakta. PKK'yıdestekieyenler Liderlerin üstünde en çok durdukla- rı konu dış etkenler oldu. RP lideri Erbakan PKK'nın uıkysında Yahudi, Ermeni ve Rum lobilerinin olduğunu, İsrail Başbakanı İzak Şamir'in "Kürt devleti kurulmalıdır" diye açıkça de- meç verdiğini belirterek lobilerle. Si- yonizm ile mücadele edilmesini öner- di. Erbakan'a göre PKK'yı bu lobile- rin desteği yaşatmaktaydı. Mesut Yılmaz, uzun yıllar dışişleri bakanlığı ve başbakanlık yapmanın verdiği etkiyle olacak dış güçler konu- sunda diplomatik bir dille konuşmayı yeğledı. Yılmaz'a göre olay, Erba- kan'ın söylediğı kadar basit değildi. Türkiye'ye karşı terörü destekleyen ül- keler dört grupta toplanabilirdi: 1-Türkiye'nin loprak bütünlüğünü içine sindircmeyenler. 2-İkılı ilişkilerde tek taraflı talebı olanlar. 3-Türkiye'nin güçlenmesinden ra- hatsızhk duyanlar. 4-Laik devlet düzeninden rahatsız- lık duyan komşu ülkeler. DSP liden Ecevit'e göre PKK, söz- de güvenlik. ama Türkiye'ye karşı güvensizlik bölgesi olan K.İrak'takı otonte boşluğundan yararlanmakta. Türkiye de göre göre bu otorite boşlu- ğuna izin vererek PKK'nın ekmeğine yağ sürdü Başbakan Demirel, dış etkenlerden, lobilerle mücadeleden önce sınır için- deki sorunun çözülmesi gerektiğine inanıyor. Başbakan, önce dağîann si- lah deposu olmaktan kurtanlması ge- rektiğini savunuyor. Demirel ın Güneydoğu planı şöyle özetlenebilir: 1- Halkla devlet kopmuş. Birbirlen- ni kucaklamalan sağlanacak. Devlet halkı kucaklamaya hazır. 2-PKK'ya göz açtınlmayacak. Dağlar silah deposu olmaktan çıkarü- lacak. 3-Ekonomik kalkınma içın her türlü önlem alınacak. Başbakan. Güneydoğu'nun bugüne gelişini şu cümleyle açıklıyor: "Doğan çocuğun ağzından çıkan ilk kelime korkuyorum oluyorsa..." Iktidar ortağının seçim sloganı: SHP üe daha çok hıızıır ve güven CUMHURİYET (Ankara)- SHP, haziran ayında yapı- lacak ara yerel seçimlerde, "SHP ile daha çok hu- zur, SHP ile daha çok güven" sloganını kullanacak. • SHP Genel Merkezi'nce, ara ;• yerel seçim kampanyasında Ikullanılmak üzere broşür hazır- : landı. Broşürün kapağında •Başbakan Yardımcısı ve SHP .; Genel Başkanı Erdal İnönü'- • nün fotoğrafı ve parti amblemi • bulunuyor. SHP'nin ilkelerini ! anlatmaya yönelik broşürün, |"SHP, bugün iktidar ortağı" \ başlıklı bölümünde hükümet • icraatlan şöyle anlatıldı: ; - 20 Ekim 1991 seçimleriyle ; halkımız ANAP iktidarına son iverdi. • - SHP'nin yıllardır savundu- | gu her alanda demokratikleş- İ meyi, ekonomik iyileştirmeyi ; öne çıkaran bir hükümet kurul- !du. • - Ziraat Bankası, bu yıl (1992) < 31 trilyon 500 milyar TL tanm- | sal kredi veriyor. t - Köylünün-çiftçinin devletten ; milyarlarca lira alacağı ödendi. | - Çiftçinin 931 milyar lira faiz bxsrcu sıbndı. - Bağ-Kur'lulann 2.5 trilyon lira faiz borcu affedildi. - Esnaf ve emeklilerin du- rumlannda iyileştirme öngören tasanlar uygulamaya geçirildi. - Kadınlann 20, erkeklerin 25 yılda emekli olmalannı sağlayan yasa çıkarıldı. - Askerlik süresı 15 aya indi. Daha sonra 12 aya inecek. Öbür sayfalarda ise SHP'li belediyelerde yapılanlar, SHP'- nin ilkeleri ve tanm sorunlanna yaklaşımı dile getirildi. SHP'nin üç yıldır verel yöne- timlerde işbaşında olduğu anımsatılan broşürde, enflas- yona, eskimiş yasalara ve ANAP iktidannın tüm baskıla- nna karşın başanlı olunduğu savunuldu. Bu broşürün dışında seçim döneminde dağıtılacak ceşitli dokünıanlar için de hazırlıklar sürüyor. Erbakan'a inıalıi Almancı' suçlaması ; tç Politika Servisi - Kanlı Nev- iruz olaylanyla birlikte patlak veren Türkıye-Almanya ger- '; ginliği sürerken Refah Partisi'- . nin Alman hükümetini açıkça • kınamaktan çekinmesi. bu par- i ünin dış ilişkilerini gündeme getirdi. Milliyetçi Çalış- l ma Partisi'nin "yan-resmi" yayın organı durumundaki haf- ' tahk Yeni Düşünce gazetesinin dün piyasaya çıkan sayısında "Alman yanlısı lider kim°" baş- lığıyla ilgınç bir haber-yorum yeraldı. Almanya'nın Türkiye'deki bazı siyasi partilerle işbirliği yollannı aradığı ve bir siyasi • partiyle aktif temaslar yaptığı iddialanru gazetelerinin Al- manya bürosunun "çeşitli Al- man makamlanna dayanarak" derlediğini kaydeden Yeni Dü- şünce şöyle yazdı: "Söz konusu parti anti-Ame- , rikan bir politika izliyor. Kör- fez Krizi'nden sonra Orta- doğu'da konjonktürün değiş- mesi bu partinin çeşitli Ortado- ğu ülkeleriyle ilişkilerini de askıya almasına ve ilişkilerin bozulmasına sebep oldu. Bilin- diği gibi Almanya, ABD ve müttefıklerinin Irak'a karşı gi- rişıtikleri saldınlar karşısında pasif bir tutum takınmış. ana- yasanın müsait olmadığı gerek- çesiyle askeri kaıkıda bulunma- mıştı." "İdeolojik yakınlık" dışında Almanya'nın söz konusu parti- ye "önemli derecede maddi \ ar- dım yaptığını" da öne süren Yeni Düşünce. buna karşılık bu partinin de "Almanya'nın BM Güvenlik Konseyi'nde "veto hakkına sahip ülkeler' arasında > er alma statüsü kazanması için Türkiye genelinde kamuovu oluşturmak ve ABD aleyhıne eylemler yapmak" gibi fonksi- yonlar üstlendiğını ileri sürdü. NOKTA,HABERCİLİKTE BİR ADIM ÖNDE PKK'YAYUNAN DESTEĞİ BELGELENDİ!YUNANU GENERALLER, MİLLETVEKİLLERİ, PARTİ YETKİLİLERİ VE PASOK TEMSİLCİLERİNİN, BEKAA'DAKİ MAHSUM KORKMAZ AKADEMİSİ'NDE APO'YU ZİYARETLERİNİ FOTOĞRAFLAR BELGEÜYOR... ALMANYA NİN BLÖFÜ TUTMADI!.. PARAVAN SİLAH AMBARGOSUNUN ARDINDAKİ GERÇEK... SHP'DEN İSTİFA EDEN HEPLİLER ANAP VE DYP'LİLERE ÇENGEL ATTI ACI DOLU BİR ÖYKÜ: TECAVÜZ EDİLDİĞİNDE 3 YAŞINDAYDIL • ANAP TA BAHAR TEMİZLİĞİ: AKBULUTÇU BİRİMLER GÖREVDEN ALINIYOR • SON ROTUŞLARI YAPILAN YENİ ANAYASA. 12 EYLÜL YÖNETİCİLERİNE YARGILANMA YOLUNU AÇACAK • SÖZEN ÜÇÜNCÜ YILINI DOLDURDU. 'NE- REDE VERDİĞİN SÖZLER?..' • TARİHİ KADIKÖY KIZ KOLEJİ KAPATILIYOR. • TAKIR TAKIR TURKISH ROCKER t İSTANBUL CEPHESİNDE KABUK DEĞİŞİMİ. EYLEMDE PRAGMATİZM, DÜŞÜNCEDE İDEALİZM; ANTİ- MÜLKİYELİLER • DİYARBAKIRLI BİR HANI- MAĞA: ONUN KÖYÜ DE VAR • ULUSLARA RASI ÖDÜLLÜ BİR TÜRK BİLIMKADINI • DOĞAL HAYAT A.Ş. AV PEŞİNDE • İNGİLTEREYİ SEÇİM HEYECANI SARDI: KAPIYI KİM AÇACAK? • YENİ DÜNYA DÜZENİNDE DENGESİZLİ- ĞİN DEHŞETİ • BAŞLANGICINDAN BUGÜNE GREENPEACE nenerede BUGÜN ÇIKTI BAŞKENTTEN AHMET TAN Bayramiye... Y orgun ruhlar ve bedenler için bir bayramın tadı ve güzelliği, tatil olanağı sağlamasında... Bu anlamda, bu seferki Şeker Bayramı'nın gü- zelliğinden ve tadından söz etmek çok zor. Hele de önüne ve arkasına yarım gün izin eklenerek dokuz günlük tatil sağlayan geçmiş ANAP bayramlarının tadı hâlâ damaklardayken. Bayrama siyaset karıştırmamak gerek. Gerçi, Sayın Cumhurbaşkanı dünkü bayram mesajına değil siyaset, dış siyaset bile karıştırdı. Ama o, cumhur- başkanı. Hem de kendisi bu işi, Türk milleti adına yaptığı için mil- lete düşen, "Mesajı aldık, kabul ettik" demek ve en yakın şeker kutusuna uzanıp bir adet şeker yemektir. Yalnız bir pazartesiyi tatile çevirmekle kalsa da bayram yine bayramdır. Bayram deyince, hele de "bayram, bay- ram" diye yineleyince en çok akla gelen deyişimiz, "Deli- ye her gün bayram" oluyor. Bu laf fazla akıllı bir laf sayılır mı? Aslında, her gününü bayrama çevirebilene deli değil, akıllı demek gerekmez mi? Atalarımız, hangi aklahizmet, "Deliye her gün bayram" diye bir laf icat etmişler? Bu soruların yanıtını bir bayram gününde aramak doğ- ru mu? Ama "bayramlı" soruların yanıtları bayramda aranmayıp da hangi gün aranacak? Belki her gün... Akıllılık, her günü bayrama çevirebilmektir. Sorulara yanıt aramak, durmadan aramak, akıllı insa- nın işidir. Deliler (bir de ölüler) soru soramazlar. Akıllı insan en çok soru soran insandır. Ama akıllılar hep soru sorarlarsa, yanıtı kim verecek? Alın bir akıllı soru daha! Soru, akıllı olunca, yanıt da akıllı olmak zorunda. Belki parlamenter demokratik sistemlerin açmazı da burada. Türkiye Büyük Millet Meclisi, dünyada herhalde en çok soru sorulan parlamentolardan biridir. Bayrama siyaset karıştırmayalım, ama TBMM gün- demleri sorulmuş ama yanıt alınmamış sorularla ya da yanıtı alınmış, ama sorunun karşılığı olmamış yanıtlarla dolup taşıyor. Deliye her gün bayramsa, akıllıya hangi gün bayram? Herhalde bayram günleri... Zaten bayramdan bayrama da olsa tanımı gereği akıllt- lık, aklı ılıtmayı gerektiriyor... llık bir bayram dileğiyle... Liderler Alo Bilgi'de • AA (Ankara) - Alo Bilgi Telekomünikasyon A.Ş. yetkilileri, liderlerin yer aldığı telefon hizmetinin büyük ilgi görmesi üzerine, sağdan sola siyasi yelpazedeki tüm liderlerin Alo-TeFe konuk olacağını açık'adı. Firma Genel Koordinatörü Halit Kakınç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yeni başlayan "Alo İnönü" ve "Alo Ecevit" servisinin de "Alo Baba" kadar büyük ilgi gördüğünü, parlamento ve parlamento dışı tüm liflerlerin de sırayla Alo Bilgi'ye konuk olacaklannı söyledi. Alo Bilgi'nin ilk konuğübüyük bir olasılıkla ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz olacak. Özal, Çevik'e dava açıyor • L'BA (Ankara) - Cumhurbaşkanı Turgut Özal. kendisini eleştiren Başbakan Süleyman Demirel'in danışmanı İlnur Çevik hakkında dava açacak. Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın avukatı Bilgin Yazıaoğlu. Tempo dergisine yaptığı açıklamada hazırhklannın son aşamaya geldiğini belirterek "Turgut Bey'e bir kez daha danışıp, yakında davayı açacağım" dedi. Demirel'in danışmanı. Turkish Daily News gazetesi yönetmeni ve yazarı İlnur Çevik ise özal'la ilişkilerinin iyi olduğu dönemde de aleyhinde ağır yazılar yazdığını hatırlatarak şunlan söyledi: "Bugün Sayın Özal benim hakkımda ne düşünür bilmiyorum, ama o benim için saygıdeğer bir insandır. Eşi Semra Hanım da çok muhterem bir insan". Toptan, Gazioğhı ile görüştü • CLMHURİYET(Ankara) - Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan. TÖB-DER Genel Başkanı Gültekin Gazioğlu ile görüştü. Toptan, TÖB-DER'in mallannın devredilmesi konusunda yardımcı olacağını belirtti. Gaaoğlu. dün sabah, SHP MYKüvesi Mustafa Gazalcı, TÖB-DER avukatlan Halit Çelenk. İlhan Dişçi ve Akal Sayılır ile birlikte Toptan'ı bakanlıkta ziyaret etti. Görüşme, yaklaşık bir saat sürdü. Gazioğlu. TÖB-DER'in açılması ve mallanyla ilgili sorunlan hakkında bilgi verdi. DYP anketle aday arıyor • ANKA (Ankara) -DYP 7 haziran ara yerel seçimlerinde yanşacak adaylannı belirlemek için kamuoyu araştınması yapıyor. DYP'nin Seçim İşleri Başkanı Hasan Ekinci, oy dağılımını belirlemek amacıyla yaptırdıklan araşürma sırasında seçmenlere aday adaylannı tanıyıp tanımadıklanmn da sonılduğunu söyledi. Ekinci. yerel seçimlerde isimlerin belirleyici olacağını belirtti. Kamuoyu araştırmalannın önümüzdeki günlerde tamamlanmasının ardından örgütlerin eğilimleri alıncak. Daha sonra, Demirel başkanlığında toplanacak Genel İdare Kurulu, bu verileri de değerlendirerek adaylan belirleyecek. Doğan: SHP'nin sıkıntısı sörecek • ANKA (Ankara) -ANAP Genel Başkan Yardımcısı Hüsnü Doğan, HEP kökenli milletvekillerinin SHP'den istifasının ne SHP'yi, ne de hükümeti rahatlatmaya yetmeyeceğini söyledi. Doğan, SHP içindeki rahatsızlıklıklann yalnızca üçte birinin HEP kökenli milletvekillerinden kaynaklandığını belirterek, sıkıntı çekmeye devam edeceğini öne sürdü. Doğan "OlağanüstU halin oylanmasında İnönü'nün çağrısına karşın ret oyu veren ya da, çekimser kalan milletvekilleri sadece HEP kökenli degikli. 56 kişi olağanüstü hal uzaümına destek vermedi, bunlardan sadece 14'ü istifa etti. Bu sıkıntılan SHP yaşamaya devam edecek" dedi. Özal,SHPTı Doğarfı uygun görmedi • CUMHURİYET (Adana) - Çukobirlik Genel Müdürlüğü'ne atanmasına ilişkin kararnamesi Köşk tarafından geri çevrilen SHP Genel Sekreter Yardımcısı Sedat Doğan, bayram sonunda görevine vekâleten başlayacağını söyledi. Doğan, kararnamesinin veto gerekçesinin bulunmadığını ve üzerinde sadece Cumhurbaşkanı Tiırgut özal'ın imzasıyla, "Uygun görülmemiştir" yazısının yer aldığını bildirdi. Doğan, kendisiyle ilgili kararnamenin Cumhurbaşkanı özal tarafından veto edilmesinin sadece kendi şahsıyla sınırlı olmadığını belirtti ve "Halen Sayın Cumhurbaşkanı'nın önünde 6O'ı Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'ndan gönderilen vaklaşık 250 kararname var. Gecikme nedenini bilemiyoruz" diye konuştu. SP mitingine HEP katkısı • UBA (Istanbul) -Sosyalist Parti (SP) tarafından Pendik'te bu pazar yapılacak "Devlet Terörüne Kardeşb'k Barikatı" adh mitinge HEP İstanbul örgütü de katılma karan aldı. Yann saat 13.00'te Pendik'te yapılacak miting, SP Genel Başkanı Doğu Perinçekin konuşmasıyla başlayacak. SP'den yapılan çagnda mitinge. tüm işçilerin de katılmaa istendi. Çağn metninde aynca, "Tek bir Kürt'ün kıhna halel gelmesi karşısında susmak Türk'ün onuruna yakışmaz" denildi.