27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet | Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik Türk Anonim Şirketi adına Berin Nadi « Murahhas Üye: Emine Uşaklıgil 9 Yazı işJeri Müdürü: Okay önensin 0 Yazı Işleri Müdür Yaıdımcıları: Salim Alpaslan, Kerem Çalış- kan, Necdel Doğan, l.ıılfu Tınç 0 Sayfa Duzeni Yöneımeni: Ali Acat Ankara Temsilcifi: Ahmel Tan lç Politika: Mehmet Tezkan Ekonomi: Meral Tımer, Kültür: Celal Üster, Istanbu) Haberleri: Muhittin Sirer, Spor: Abdülksdir Yücelmaa, MakaJeler: Şabin Alpav, Düzeltme: AbduUıh Yazıcı # Koordina- tör: Ahmet Korulsan # Mali lşler: Erol Erkul # Muhasebe: Bülenl Yener # Bütçö-Planlama: Sevgi Osmanbeşeoglu # Reklam: Ayşe Tonın 0 idare: Hüscyin Gürer % tşletme: Önder Çdik 9 Bilgi-tşlem: Nail Infll 0 Personel: Scvgi Bostancıoglu Basan ve Yayan: Cumhuriyn Malbucılık vc GazetccUik T.A.Ş. Türkocafc Cad. 39/4 34334 Isı. PK: 246 fslanfml Tö: 512 05 05 (20 hal). Tda: 22246. Fu: (1) 526 60 72 % Bürobr \ahmzi Ziya Gökalp Blv. inkıLjp S. No: I9,'4, Td:43J 11 41-47, Tdra: 42344, Fu: (4) 133 05 65 £ lıaair. H Ziya Blv. 1352 S. 2/3. Ttl: 13 12 30, Tkfcx: 52359, F«J: (51) 19 53 60 0 *•* InOtıU Cad. 119 S. No: 1 lUt I, Td: 19 37 52 (4 haı), TÖOL- 62155, Fa* (71) 19 25 78 TAKVIM:5MART1992 İmsak:5.02 Güne§:6.26 Öğle: 12.20 tkindi: 15.31 Akşam: 18.05 Yatsı: 19.24 Ingilız pop şarkıcısı Istanbul'u, Paris- Hindistan kanşımı bir yere benzetti . Birazhomo, bîraz Bııdistîşte Boy George Striptiz-defile • İstanbııl Haber Servisi - Merkezi Paris':e bulunan Barbara-Siltex ve Silhouette marka iç çamaşırlarının 1992 sezonu tar.ıtımı dün firmanın Nişantaşı'ndaki merkezinde düzenlenen striptiz-defileyle yapıldı. Damİ2 Günay ve Dilek Pamirtan adlı mankenlerle fairlikte iç çamaşırları sunan Rus manken Svetlena, soyadını gazetecilerden tüm ısrarlara rağmen sakladı. Mankenler mini podyuma takma bıyık, takım elbise ve ellerindeki silahlarla çıkarak "Mafya anası" tipini canlandırdılar. Daha sonra müzikle birJikte üzerlerindekileri çıkararak vücutlarını tüm cömertlikleriyle objektiflere açnlar. (Fotoğrai: ERDOGAN KÖSEOGLU) Show TV, Start geçti • TV Servisi - Shou TV, AGB Araştırma Şirkeıi'nin verilerine göre bir numaraya yükseldi. Show TV'nin konuya ilişkin basın duyurusunda "Türk ailesinde karar verici durumda olan erkek nüfusta Show TV birinci günden itibaren özel T^'de ] numara" denildi. Show TV'nin yayına girdiği gün yapılan sıralama şöyle: TV1 •7026.5, Show TV %26.7, Starl <%22.7 Teleon <%8.3. Radyo-TV yasası • AA (İstanbul) - Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRSAK), yeni radyo televizyon yasasıyla iletişim kurumlarını aynı çatı altında toplayan bir iletişim bakanlığı, TBMM'de görev yapacak sürekli bir iletişim komisyonu ve iletişim alanındaki tüm işlevleri yerine getirecek idari ve mali özerkliğe sahip Türkiye İletişim Kurulu (TİK) adı altında bir düzenlemeye gidilmesi gerektiğini bildirdi. TÜRSAK Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala, Genel Sekreter Feride Çiçekoğlu ve yönetim kurulu üyeleri Süha Ann ile Prof. Ersan llal, Basın Müzesi'nde düzenledikleri basın toplantısında, ulusal iletişimin yeniden düzenlenmesi ve yeni radyo-TV yasası konusundaki önerilerini açıkladılar. BÜKOMA Fuan • İstanbul Haber Servis - Interteks tarafından düzenlenen BÜKOMA "92 Fuan dün İstanbul Hilton Exhibition Center'da açddı. BÜKOMA '92 16. İstanbul, Uluslararası Büro Donanımı ve Otomasyon Komünikasyon, Biigisayar ve Enformasyon Teknolojisi Fuan'na, Japonya, ABD, Ingiltere, Almanya, İsviçre, Fransa, Hollanda ve Taivvan gibi devletlerin sektöre dünya çapındaki dev kuruluşlan ile uluslararası düzeydeki Türk kuruluşianndan oluşan toplam 126 firma katıldı. Dünyanın en ünlü marka ve sistemlerinin tarutıldiğı BÜKOMA "92 Fuan'nda, büro otomasyonu, data ve enformasyon teknolojisi ile ilgüi son yenilikleri kapsayan bilgisayarlar, bilgisayar yaacüan, bilgasayar terminalleri, manyetik bant üniteleri, diskler ve disketler, bilgisayar programlan, zamanlama sistemleri ile tüm ofis gereksinimleri teşhir ediliyor. Bilgitaş fırmasının "Robotman"i de ziyaretçilere eğlenceli anlar yaşattı. Özel okullar tatil • tstanbul Haber Servisi - Ders Geçme ve Kredi Sistemi'ni uygulayan özel okullarda bugün Milli Eğitim Bakanlığı'nca lise birinci sınıf öğrencilerine merkezi sınav yapılıyor. Bu sınav nedeniyle söz konusu okullar bugün tatil. İstanbul'daki 46 özel okulda lise birinci sınıflarda ders geçme ve kredi sistemi uygulanıyor. Bu sistemle ilgili yönetmelik uyarınca ve Milli Eğitim Bakanlığı ODYM denetiminde düzenlenen sınav, bugün saat 10.00'da başlayacak. 2 saat sürecek sınav süresince lise birinci sınıf öğrencilerine türkçe, matematik ve ingilizce derslerinden sorular yöneltilecek. Öğrenim gördükleri özel okullarda sınava girecek olan öğrencilere başka bir özel okulda görev yapan öğretmenler gözetmenlik yapacak. Şiir yarışması • AA (İstanbul) - Türk Kültürüne Hizmet Vakfı tarafından İstanbul'daki liseler arasında düzenlenen, "Şiir Okuma Yarışması"nı 'Orhan Veli'nin Yaşam Öyküsü' adiı şiirle, Kadıköy Anadolu Lisesi öğrencisi Aybars Kâhyaoğlu kazandı. AKM Konser Salonu'nda gerçekleştirilen yarışmada, ikinciliğe, 'Orhan Veli'den Çeşitlemeler' adlı şiiri okuyan Kadıköy Anadolu Lisesi öğrencisi Damla Saraçoğlu değer görülürken, Küçükçekmece Lisesi'nden Ayşe Pınar Yılmaz da Ceyhan Atıf Kansu'dan okuduğu 'Dünyanın Büıün Çiçekleri' adlı şiirle üçüncülüğü kazandı. Yanşmada dereceye girenlere, Türk Kültürüne Hizmet Vakfı Başkanı Hulusi Çetinoğlu tarafından vakıf altını verildi. Kültür Servisi - Andromeda'da dün gece Werder Bremen - Galata- saray maçının ardından İstanbul'daki ilk konserini veren İngiliz pop sanatçısı Boy George, Istanbul'u biraz Paris, biraz Hindis- tan'a benzettiğini söyledi. minle cinsel ilişkim olduğunu, kahvaltıda ne yediğimi merak etmiyor musunuz" di- ye sordu. Daha sonra bir gazetecinin "Cinsel iliş- ki konusunda dünyada ünlüsünüz" demesi üzerine ünlü sanatçı, "Büyük ihtimal hepsi de doğrudur. Homoseİcsüelim. Niçin? Dünya çok kötü ve çok garip" karşılığjnı verdi. George, "Ameliyat olmayı düşünü- yor musunuz" şeklindeki soruyu da "Bu- nu beğenmedim. Bu soru bana komik ge- liyor. Siz iyi bir insansınız, ona göre soru- lar sorun" diye yanıtladı. Türkiye'de büyük ilgi görmesini ilginç bulduğunu, Türİc müziğini dinlediğini ve kulağına hoş geldiğini belirten Boy Geor- ge, inandığı dinle ilgili şunları söyledi: "Sanıyorum kendimi Budist olarak ta- nımlardım. Ama Budizm tam bir din de- ğil, daha da ilerisi, felsefedir. Ben bu fel- sefeye inanıyorum. Kullanmasını bildiği halde otomobili ol- 1980'li yıllann ilk yarısında kurduğu Culture Club topluluğu ile "Colour By Numbers" gibi başarılı albümler ve "Kar- ma Kamelion" gibi çok kısa sürede liste ba- şı olan parçalarla adını duyuran Boy Ge- orge, dün The Marmara Oteli'nde düzen- lediği basın toplantısında, müziğinden özel yaşamına dek gazetecilerin birçok sorusu- nu yanıtladı. Türkiye'deki ilk izlenimlerinin gayet iyi olduğunu anlatan George, "Buradaki in- san yüzleri bana biraz Hindistan, biraz da Paris'i hatırlatıyor. Türkiye'ye gelmeden önce ülkeniz ve insanlan hakkmda bende sadece belli kültürel imajlar vardı. İnsan- lan ve çevreyi gayet Batılılaşmış gördüm" dedi. Culture Club'ten yeni şeyler öğrenmek ve denemek için ayrıldığını, yeni yazdığı şarkıları içeren son albümünün sonbahar- da çıkacağını ifade eden Boy George, Ata- türk Havalimanı'nda dün gazetecilerle, itiş- meye dönüşen anlaşmazlıkla ilgili bir so- ru üzerine şunları söyledi: "Bana sorabileceğiniz en ilginç olmayan soruydu bu. Insanlar üzerine saldırıünca ne yaparlarsa, ben de onu yaptım. Bana (merhaba, hoşgeldin) demediler. Bir bakı- ma bu da çok iyi bir başlangıç değildi." Bir süre basın mensuplarının soru sor- madan kendisini izlemeleri üzerine "Ki- madığını, bisikleti bulunduğunu anlatan George, "Müzisyen olmasaydım, bir yogi olmak isterdim" dedi. En büyük fobisinin ilgisiz ve cahil tnsan- lar olduğunu belirten ünlü sanatçı, iyi ya- pılan her türlü müziği sevdiğini, ancak po- pu tercih ettiğini belirterek kendi müziği- ni ise "iyimser, biraz üzgün ve umut dolu" olarak nitelendirdi. Boy George, daha önce uyuşturucu kul- landığının batırlatılması üzerine şöyle ko- nuştu: "Şu anda uyuşturucuyla en büyük soru- num, sık sık bunun sorulması. Uyuşturu- cuların en büyük özelliği insan hayatını da- ha karmaşık hale getirmeleri. Insanlar ne zaman uyuşturucuya başvursalar, hayattan ayrılmaya, kaçmaya çalışıyorlar. Fakat siz ne kadar kaçmaya çalışırsanız çalışın yine hayattasınız!' Ünlü sanatçı, özeilikle Batı Avrupa ül- kelerindeki yabancı düşmanlığı hakkında görüşlerinin sorulması üzerine şunlan söy- ledi: "Doğu ülkelerinde de aynı şey geçerli de- ğil mi? Her ülkede, her zaman değişik ül- kelerden gelenlere karşı bir tepki vardır. Ör- neğin bir İngiltere, Rusya ve Iskoçya'ya ba- karsanız, biz insanlık olarak birlik için yıl- larca çalıştık. Şimdi ise tarih tersine dönü- yor. Beni korkutan bir sağa kayış var!' Türkiye'de vereceği 2 konser için ne ka- dar para aldığını açıklamayan Boy Geor- ge, "Kirayı karşılayacak ve 2 köpeğimi bes- leyecek kadar" demekle yetindi. Asıl adının Boy George olmadığını, bu adı kendisinin taktığını ve İrlandalı oldu- ğunu anlatan Boy George, 1RA hakkındaki düşüncelerinin sorulması üzerine, "Tero- rizm gerçekten kötü. Savaşla elde edilebi- lecek hiçbir şey yok" dedi. Ünlü sanatçı ve grubu Jesus Loves You, bu akşam Andromeda'da vereceği ikinci konserden sonra yarın Türkiye'den ayrıla- cak. Boy George, dün gece Andromeda Disko'da Türk müziksevere yıllar boyu anıİarmdan silemeyecekleri bir konser verdi. (Fotoğraf: İBRAHÎM GÜNEL) A kademi balosununmaskeliyüzleriMUHARREM AYDIN (tstanbul) - Kimler yoktu ki. nelcr olmadı ki o gece. Ultra plaj sapığı. Hintli bakirelerin peşin- den hiç aynlmadı. Operadaki hayalet Drakuia ile düello yaptı. Çevre dostları radyoaklif bozgunlanyla birlikte çevre diişmanlannı çatlattı. Vıkinglcr. Azrail'le şakalaştı. Hitler. Papazia birlikte "ra- hibe""yi bekledi. Kızılderili, tatlı cadısıvla dans etti. Paşpiskopos Makarios, rahibe Lolita'ya uzun süre dil döküp ilan-ı aşk ct- ti! Çingene delikanlı, geyşa ile kadeh kal- dırdj. Firavun, kovboyla yanştı. Herkes •'katil" ile fotoğraf çektirdı. Çingene kızı, arkadaşının kalçalannda tef çaldı. Arap şeyhi, ycniçeriylc "içki" içti. Dört mevsim. meyvelerle sohbet etti. Şeytan. otostopçu- ya cehenneme bilet kesti. Kısacası tarihsel portreler lazer ışınlan altında •"seremoni" yaptılar... Tüm bunlar bir rüyadan enstantaneler değildi kuşkusuz! Onlar ve daha niceleri çağdaş dünyadan, hemen her şeyden ken- dilerini soyutlayarak "maskeli balo"nun ortasında buluştular. Hemen hepsi "ger- çek" ile •'sahte'" yüzlerini ayırt edemeye- rek ölçüde bütünleştiler. Zaman kavramı altüst olmuş. mekân yüksek volümden dolayı yıkılmıştı ve bütün bu portreler ne geçmişin izlerini anımsamak ne de gelece- ğın kaygısıru duymak istiyorlardı. Onlar "•$imdi"yi yaşamak istiyorlardı. "Şimdi" önceki geceydi. Tarih yaprak- lan 3 Mart 1992"yi gösteriyordu. Onlar ise eski adıyla Sanayi-i Nefıse Mektebi. yeni adıyla Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi'nin "yaratıcı" öğren- cileriydi. Ortak noktalan yalnızca aynı okulun "Geleneksel Kıyafet Balosu"nda bulunuyor olmalan değildi. Hepsi gençti- ler. içleri kıpır kıpırdı. Bu kıpırtı gecenin ilerleycn saatlerine doğru hızlandı ve gide- rek şiddetlendi. Tıpkı esintinin rüzgâra. oradan fırtınaya dönüjmesi gibi... Dream-Pot ve MSU Balo Düzenleme Komitesi 60 bin lira giriş ücretiyle Ju- lianas"ta bir maskeli balo düzenlerken. aynı saatlerde Andromeda'da MSÜ Me- zunlar Derneği'nin düzenlediği bir başka maskeli balo vardı. MSÜ öğrencileri yo- ğun kalabalıkta hiç yalnızhİc çekmediler. Sabahın erken saatlerine kadar derslerin stresinden uzak. hoşça vakk geçirdiler. En güzel kıvafeti seçenler oylamalar so- nucunda iç çamaşırları. bir sonraki mas- keli balöya davetiye gibi armağanlar ka- zandılar. Sonuçta hepsi "mutlu" aynldı- lar... Gerçek yaşamın ve maskesiz yüzlerin- içine girdiklerinde gece bitmiş. gün doğ- muştu. Hepsi bir sonraki yılı şimdiden öz- lemeye başlamışlardır belki de! Hintli bakireler, Arap şeyhi, firavun, yeniçeri, Makarios, Drakuia... Hepsi Mimar Sinan Üniversitesi'nin geleneksel balosunda buluştular. Montaj stüdyolaruıın altın clevri ALO Yıld METİN HAKYERİ (İstanbul) - Birbiri ardına devreye giren, devreye girmek için büyük bir hızla hazırlıklarını sürdüren özel televizyon istasyonları, sektöre bağlı "camia"da müt- hişbircanlılıkyarattı. Bütün Türkiye'de sayıları 17'yeula- şan montaj stüdyoları bu hıza ayak uyduramıyor. İş yoğunluğunun artması stüdyo- lann kasalannı doldururken teknis- yenler bu bunaltıcı çalışma tempo- sundan yakınıyorlar. Bir montaj tek- nisyeniningünlük çalışma saati kimi gün 16 saate yaklaşıyor. Söz gelimi özel televizyonların montaj işlerini yapan Türkiye'nin en gelişmiş stüd- yoİarından VİPSAŞ özellikle cumar- tesi ve pazar günleri neredeyse bir "Mahmutpaşa hengamesi" yaşıyor. Türk sinemasına yıllardır kamera- man olarak hizmet veren VİPSAŞ'- ın sahibi hafız- hacı Özdemir Öğüt yi- ne de pek mutlu görünmüyor. Tek- nolojinin son ürünü, bugünkü fiya- tıyla 10 milyar liralık cihazlarıyla yıl- da yaklaşık dört milyar ciro yaptığı- nı, ama kazandığı parayı teknolojik ömrünü çok çabuk bitiren yeni cihaz- lara yatırmak zorunda kaldığını söy- lüyor. Özdemir Öğüt montaj stüdyo- su sahipliğine kadar uzanan şaşırtıcı yaşam öyküsünü anlatıyof. Öğüt, 1956 yılında İzmir Müftülü- ğü'nün açtığı sınavı kazanarak imam olmuş. İzmir Şadırvan Camii'nde imamlık görevini yaptığı sırada cema- atin kendisine para topladığını görün- ce de ağırına gittiği için o gün imam- lığı bırakmış. Telsiz memurluğunun ardından bu kez kendisini Lale Film Stüdyosu'nda işe başlatacak bir elek- tronik sınavını kazanmış. " diyor Son filmi ise ilk kez kameramanlı- ğını yaptığı yönetmeni Süreya Duru'- nun Rabia adlı filmi olmuş. Porno furyasının "erdemsizliği" Öğüt'e bu- gün büyük paralar kazandığı, ama yi- ne de büyük paralar harcadığı ilk montaj stüdyosunu kurmasına, rek- lam filmleri kameramanlığı yapma- sına neden olmuş. 1986 yılında VİP- SAŞ'] kurduğunda sadece Perihan Abla dizisinin momajını yapıyormuş. TRT'nin görüntülü yayıncılık sulta- sını sürdürdüğü o dönemle özel tele- vizyonların hâkimiyet kurduğu bu dönem arasındaki iş yoğunluğunu ise şöyle anlatıyor Öğüt: " O zaman 3 kişiyle çalışıyorduk. Şimdi 20 kişiyle çalışıyoruz. İşin hac- mibüyüdüZeki Alasya, Metin Akpı- nar, Rüstem Batum Show, Perran Kutman'ın Kızlar Pansiyonu; Banş Manço'nun 7'den 77'si, Uğur Dün- dar'ın Hodri Meydan'ı hep burada yapılıyor. Haftanın beş günü Mahmutpaşa'- daki bir bayram alışverişi canlılığı- nı yaşayan stüdyonun müdavimleri ise kendi dizilerinin yıllardan bu ya- na montajını yapan ünlüler. Metin Akpınar, Zeki Alasya, Banş Manço, Uğur Dündar... Zeki Alasya yıllar- dan beri montaja bizzat kendisinin girdiğini, kimi yönetmenlerin monta- ja başka insanlan sokmasını anlama- dığını söylüyor. "Bu işin can dama- rı montajdır" diyen Alasya, haftada 25 saatinin montaj masasının başın- da geçtiğini söylüyor. Banş Manço ise iş yaptığı stüdyodan memnuniye- tini şöyle tanımlıyor: "Burası Hacı Bekir şekercisi gibi ciddi bir müesse- se." Şu günlerde, montaj stüdyoları al- tın devrini yaşıyor. Her ne kadar bu- naftıcı iş yoğunluğundan yakınsalar da montaj teknisyenleri, ses "mühen- disleri", dublajcılar işten başkaca bir havayı neredeyse soluyamıyorlar. BiLGi New York Bir 'baba'nın itirafı: 19 cinayete karıştım ŞEBNEM ATİYAS (New York) - Mafya içindc "Boğa Sam" takma adıyla bilinen Salvatore Gravano. John Gotti davasında 'kiliı' tanık olarak itiraflara başladı. L'zun sürc Gotti'nin sağ kolu durumunda olduğunu sö'yleyen Grava- no. mafya içinde iken 19 kişinin öldürül- mesınde rol aldığını iıiraf etti. Salvatore Gravano. mahkemeye FBI ajanlannın oluşıurduğu sıkı güvenlik duvarı altında getirildi. Gotti'nin de ha- z\v bulunduğu salonda gergin rüzgârlar cscrken itiraflanna başlayan "Boğa Sam". 16 Aralık 1985"te Manhattan'da Spark biftek lokantasının çıkışında maf- ya babası Paul Castellano"nun öldürül- mcsi sırasında olay yerine bir blok mesa- fcde araba içinde Gotıi ile birlikte oldu- ğunu açıkladı. Gravano. Castellano'nun inşaat işleri- ni sadece kendi kontrolüne aldığını. "aile ile kân pay!aş.madığınf". bunu yanı sıra pek çok başka nedenle ölümüne karar verildiğini belirtti. Gottfyle birlikte Cas- tellano'yu öldürmek için aylarca planlar yaptıklannı anlatan Gravano. sonunda "aile içindeki aynlıklar giderilerek. Lucchese. Colombo ve Bonanno ailele- rinden yetki alınarak" cinayetin karar- laştınldığını anlattı. "Kiliı" tanık cinayetten bir gece önce bir grup adamın Brooklyn'de bir inşaat şirketinde toplanarak "karar"' verdiğini söyledi. Ertesi gün lokantanın çevresin- de 46. Sokak civannda sabahtan itibaren mevzilenildiğini belirten Gravano. grup- lann birbirleriyle haberleşmek için telsiz kullandıklannı kaydetti. Boğa Sam. niçin bütün bunlan şimdi itiraf etmeye başladığı sorusunu ise ha- yatını hapiste geçirmek üzere olduğunu fark etmesı şeklindecevapladı. Gravano. itiraf ettiği takdirde yargı makamlannın hapis cezasını 20 yıla indiıme olasılığı ol- duğunu bildiğini öne sürdü. Gravano. patronun mafyayı nasıl yö- nettiğini jüriyeanlatırken Gotti'nin duy- gulannı hiç belli etmemeye çalıştığı. ara sıra gülümsemeyi başardığı gözlendi. 46 yaşındaki Boğa Sam mafya hayatı- na genç yaşta Brooklyn'de başladı. Ön- celeri soygunlara katılan. adam döven bir koruma iken aileye. "tetik çeken par- mağın kanatılması ve bir azizin resminin avuç içinde yakılması"nı içeren bir tören ile kabuledildi. ORCIunlu Cerci'yi dinleyin, INI ELE GEÇİRİN 900 900 291 Kuru ciltler 900 900 292 Sivilceli ciltler 900 900 293 Sîyah noktalar 900 90C 294 Ergenlik sivilcelerî 900 900 295 Yağlr ciltter 900 900 296 Güzellik maskeleıi 900 900 297 Güzellik krerrleri 900 900 298 sîvîlce tedavisi TıırVıye'nin her yerinden servislerıınızın 1 dakıkası 5833 TL'dir. Orialarna servıs suresı 3-4 dakıkadır. Alo Bılgı P.K. 16 Tarabya,1st.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle