Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21MART1992 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
MMSA'fegreırkaran
•OJMHURİYET (Ada«ıa) - Sabancı
Holdıng'e bağlı SASA'dazn sonra yağ
fabrikası MARSA'ya da jgrev karan
asıkü.Tek Gıda-İş Başkanı Ayhan
Sönmez, grev aracına binrjıek
istemediklerini. ancak "gûanün koşullann
uygun ücret talebı"nden cte
-vazgeçemeyeceklerini vurguladı. Kent
merkezinde 500 işçinin çaLıştığı
rVf ARSA'ya dün sabah giden Tek Gıda-İ
Sendikası 5 nolu şube yöneticileri, bir gru
işçiyle birlikte fabnkaya grev karannı
astılar. Sendika, ışverene ilettiği teklif
taslağında halen 2.5 milyoaı hra (brüt)
alanişçileriçinbirinciyıly~üzde lOOartı
500 bin lira, ikinci yıl için ise 3 milyon 250
bin hra zam ıstemışti. Işver^en dekarşı
teklifinde ücretlere birinci yı\ yüzde 55 arü
400 bin lira, ıkınci >il da 2.1 milyon ira
zam yapabileceğini bildimnışti.
AnımsanacağıgıbıSabancn Holding'e
bağlı 3 bıne yakın ışçının çalıştığj
SASA'ya da geçen hafta grev karan
asılmıştı.
Anadolu Sigonta
• Ekooomi Servisi - Anadolu
Sigorta'nın 1992 yılı kân 1.2 milyar
lira- Anadolu Sigorta'nın genel kurulu,
şirketin Karaköy'deki genel müdürlük
binasında yapıldı. Genel fccurul sonunda
yapılan açıklamada, Anadolu
sigorta'nın 1991 yılında toplam 391
milyar liralık prim gerçekleştirdiği ve
17.2 milyar liralık bilanço kân elde
rttigi belirtildi.
Erzincan'ın sigortası
• Ekonomi Servisi - Sigorta şirketleri
deprem bölgesi Erzincan'dLa. Halk
Sigorta'dan yapılan açıklamada,
hasarlann tümünün tespit edildiğı ve 8
milyar lira civannda bir ödeme yapılacağı
belirtildi. Aksigorta da depremde hasar
gören sigortahlann zaranru tamamen
ödedi. Güven Sigorta'dan yapılan
açıklamada ise çadırda hasar tespıüne
başlandığı bıldınldi.
Erzincan'a yartfım
• Ekonomi Servisi - Yeni Karamürsel.
depremzedeleregiysi yardımında
bulundu. Değeri 440 milyon liranın
üzerinde olan giysiler, Ankara, İzmirve
Istanbul'dakı Kızılay şubeleri kanalıyla
Erzincan'a gönderildi. Tekel de
Erzincan'a sigara yardımı yaptı
Tupizm Dayanışma
Vakfı
• AA (Ankara) - Turizm Bakanlığı
çalışanlan tarafından Tltrizm
' Dayanışma Vakfı kuruldu. Vakıf
BaşkanlığVna Müsteşar Karel Göymen
getirildi. Tunzm Bakanhğfndan yapılan
acıklamaya göre TUDAV, Ilırizm
Bakanhğı hizmeilerinindesteklenmesi,
gelıştirilmesi ve turizmin ülke
ekonomisine katkısının arttınlmasına
yönelik çalışmalarda bulunacak.
Reasürans şirketleri
• AA (İstanbul) - Türkıye'de faaliyet
gösteren 4 reasürans şirketi içinde prim
toplama açısından en büyüğii olan Milli
Reasürans, dünyanın en büyük 82.
reasürans şirketi oldu. Milli Reasürans,
Ingıltere'de yayımlanan "Reactions"
dcrgisinin mart sayısında yayımlanan
listede, 1990yılında 100.5 milyon dolar
net prim toplamı ile ilk kez dünyadaki en
büyük 100 reasürans kuruluşu arasına
girdi.
Sanayiûretimî
• AA (Ankara) - Devlet İstatistik
Enstitüsü (DİE), bu yılın ocak ayı sanayi
üretiminin geçen yılın aynı ayına göre
yüzde 19.2 çranında artış gösterdığini
açıkladı. DİE'nin 1992 yılı ocak ayı
sanayi üretim endeksi yayımlandı.
DİE'den yapılan acıklamaya göre ocak
ayında bir önceki yılın aynı ayına göre
üretim madencilik sektöründe yüzde 7.4
azalırken, imalat sanayiinde yüzde 21.3,
enerji sektöründe ise yüzde 19.6 orarunda
artış gösterdi.
İhracatteşvikteri
• AA (Ankara) - Ihracata ve döviz
kazandıncı faaliyetlerin teşvikineilişkin
Bakanlar Kurulu karan, dünkü Resmi
Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Buna göre teşvik tedbirlerinin tamamının
uygulanması, denetlenmesi ve bu amaçla
gerekli belgelerin verilmesi dahil her türlü
ıhracat teşviki ile ilgili işlemler, Hazine ve
DışTicaret Müsteşarüğı tarafından
yürütülecek. İhracatçılar, ıhracaü teşvik
tedbirlerinden yararlanabilmek için ilgili
belge ve bilgilerle müsteşarlığa
başvuracaklar.
Kurtanlamayan METAŞ
• AA (Ankara) - Finansman darboğazı
nedeniyle 1990 > ılının nisan ayında
üretimini durduran İzmir Metalürji
AŞ'nin (METAŞ) kurtanlması için
çalışmalar sürdürülüyor. Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakaru Ersin Faralyalı. AA
muhabirine yapüğı açıklamada bölge
mılletvekili ve bakan olması nedeniyle
konuyla yakından ilgilendiğini söyledi.
METAŞ konusunun Bakanlar
Kurulu'nun gündeminde olduğunu
bikiiren Faralyab, "'Konu Bakanlar
Kurulu'na geldiğine göre demek ki bir
çahşma yapılmış, bir hazırlık var, bir
neticeye vanlmış" dedi.
Sigara üretimi arttı
• AA (Ankara) - Türkiye'de sigara
üretimi geçen yıl yüzde 6.4 oranında
artarak 64 bin 400 tona ulaştı. 1990
yıhnda toplam sigara üretimi 60 bin 500
ton olmuştu. Tekel Genel Müdürlüğü
yerkilikrinden abnan bilgilere göre geçen
yılen fazla üretim artışı yüzde 81.8 ile
Tekel 2000 sigarasında oldu. 1990 yıhnda
4.400 ton Tekel 2000 üreülirken 1991
yıknda bu miktar 8 bin tona yükseldi.
OTOMOBIL DUNYASI
Devlerin savaşı şiddetleniyorEkonomi Servisi - ABD ile Japon-
ya arasındaki ekonomik gerilim.
Başkan Bushun başansı kuşkulu
Tokyo ziyaretinden sonra da tüm
hıavla sürüyor.
Birbirlerini tembellik, cahillik, ve
beceriksizlikle suçlavan. birbırleri-
nin mallarına karşı halklarını
boykoia çağjran dünya sanayisinin
iki devi bu kez çok iddialı olduklan
bir alanda. otomotiv alanında ka-
pışmış görünüyor.
1940-1960 doneminde dünyada bir
numara olan Amerikan otomotiv
sanayii. şu sıralar Japon otomotivi-
nin önlenemcyen yükselişi karşısın-
da zor günler geçiriyor.
Le Nouvel Observateur*ün gözlem-
cisinin "Dev. cüce halfne geldi"
demesi boşuna değıl.
Altmışlı yıllarda otomobilin Kâ-
besi olarak ünlenen Japonya'nın
sadece yüzde 1.3'lük payına karşın
dünya üretiminin tck başına yüzde
52'sini elinde tutan Detroit
(Chrysler. Ford. General Motors)
şimdi ayağını sürü\or.
Amerikan otomobilcüiğinin üç devi
Chrysler, Ford ve General Moton>
zarar üstüne zarar edıvor. İşten çı-
kanlmalar çığ gıbı büyüyerek.
sektördeki knzin geçıcı olmadığını
ortaya koyuyor. Kuşkusuz bugün
ikı rakibin dünya payları da eskisi
gibi değil. Bütünüyle tersine dön-
müş durumda. Amerika'run yüzde
17'lere düşen dünya payına karşı-
lık, Japonlar yüzde 28"lik bir paya
sahip.
Bir süredir Japon arabalarına kar-
şı başlatılan "Vatandaş yerlı malı
kullan" kampan>ası ise dişe doku-
nur sonuçlar vermekten uzak.
Örneğın Kalifomıya'da otomobil-
lerin yandan fazlası Japon. En çok
kullanılan otomobil ise Honda.
Amerikan otomotiv endüstrisinin
öndc gelen üç devının 1991 bılanço-
lan, tek kelimeyle yürekler acısı.
123 milyar dolarla sektörün liden
durumunda olan General Motors'-
un 1991 zararı 4,5 mılyar dolar gibi
ürkütücü düzeyde. 1990'da Gene-
ral Motors'un otomobil sektörü-
nün başına getırilen Robert
Stcmpel 174 bin işçiyi kapının dışı-
na koyacak yeniden yapılanma
planını harekete geçirmiş bulunu-
>or. General Motors'u 73 mılyar
dolarlık cıro ile Ford ızliyor. Ford'-
un 1991 zaran 2.21 milyor dolarla
daha mütevazı. Devlerin bu konu-
da en şanslı olanı 30 milyar dolar
cırosuna karşın bir milyar dolann
altındaki zaran ile Chrysler.
Bu karanlık perspektifte Amerikalı
otomolivciler Amerika'da faaliyet
gösteren Japonlann da 3 milyar do-
larlık zararla genlemeden paylannı
almalannda teselli buluyorlar. Ne
var ki uzmanlar, Amerikan otomo-
tiv sanayiindekı knzın sall rekabet-
ten kaynaklanmadığını. gcnlcmc-
de, teknolojik planda olduğu gibi,
finans ve pazarlama planında da
halihazır arkaik yapının rolü oldu-
ğu kanısında
İki dev arasındaki rekabetin gittik-
çe şıddetlenerek süreceği anlaşılı-
yor.
Asfaltta uçuyor
1400 kg.ağırhğındaki birarabaya 600 beygir
I gücünde V12 motor konulursa ne olur° Bize göre
zaptedilmesi güç bir asfalt canavan yaratıhr.
Etıore Bugatti de, Supersport 110 S modehnı
aynen böyle tanımlıyor. "Bir arabanın en büyük
I düşmanı ağırlığıdır" diyen Bugatti, 550 beygir
-j gucundekı EB 1 lOmodelinidahada
«i güçlendırerek 600 beygireçıkarmış. Araba daha
Jİ hafıf olsun dıye spoilerden jantlara kadar hemen
,'m»3iM herüründehafifmalzemekullanılmış. Bugatti
Bugatti'nh yeni modeli Supers^rt 110 S, 100 Superspor 110 S saaıte 350 km'nin üzerine
kraiik hıza sadece 3.4 saniyede ulaşabiliyor. 2 ki— çıkabilıyor. Emniyetkemerisürücüyüveyolcuyu
şilik otomobilin ön paneii ise. EB 110 modeli (otomobil zaten 2 kışilik) 4 taraftan bağlayacak
temel almarak hazırlanmış. şekilde dizayn edilmiş.
Dunyadan kısa kısa...
B\f>V''den yeni model - Bayerische Motoren
Werke(BMW) Volkswagen AG tarafından üreu-
len yüksek fıyatlı Golfler'e rakip yeni bir model
üzerinde çalışıyor. Alman otomobil dergisi Auto
Zeitung'da BMVVnın araştırma-geliştirme bölümü
şefı VN'olfgang Reitzle ile yapılan bir röportajda
Golfun 6 silindirli modeline rakıp olacak yeni bir
model üzerinde çahşıldığı ve yeni modelîh 3 sensin-
den daha ufak olacağı behrtıliyor. Abnan otomobil
üreticileri yüksek fıyatlı otomobillerinin bir süredir
dış pazarlarda daha az satılması nedeniyle, daha
düşük fıyatlı otomobil üretimi arayışına gırmışler-
di.
Mitsubishi fiyat arttıracak - Mitsubishi fırması
Amcnkd Bırleşık Devletlennde satılan modelleri-
nın fıyatlannı yüzde 2-yüzde 3 arasında arttırmayı
planladığını açıkladı. Mitsubishi ABD'de otomo-
bii satan 5 Japon fırması arasında 1992 yıhnda fıyat
artışı açıklamayan tek markaydı. Firma zammın
tarihini tam olarak açıklamadı.
Mazda 3.23 Ekvador'da - Mazda, 3.23 mode-
lini Ekvador'da piyasaya sunuyor. yılda 1200 adet
Mazda satmayı planlayan Japon fırması. bu sayı-
nın sonraki yıllarda artacağ^nı belirtiyor. Mazda
1986 yıbnda piyasaya sürdüğü 3.23 modelinin üre-
timini her yıl 1200 adet artünyor. Mazda fırması
yetkililerinden alman bilgilere göre Ekvador'da sa-
ülacak olan Mazdalar"ın sadece yüzde I5"lik
bölümü Ekvador bayilerine dağıtılacak. Geri kalan
otomobillerin yüzde 20'sı. Colombiya bayilerin-
den, kalan bölüm ise Japonya'dan Ekvador'a ulaştı-
nlacak.
Goodyear yıllardır üzerinde çalışılan bir fikri
nihayet gerçekleştirdi >e ıslak zeminlerde
v üksek performans sağla> acağı düşünülen
oluklu bir lasriği pi> asa> a sundu. Aquarted
Lsimli lastiğin özelliği ortasında bulunan oiuk
sa> esinde diğer lastiklere oranla daha gü\enli
.kullanım olanağı sağlaması. Goodvear fırma-
sı yetkiüleri Aquarted'in60 bin mil aynı per-
formansıgöstereceğinisöylüyorlar. ,
Almanya'da otoyol tartışması
önümüzdeki yıllarda Almanya'da otoyollann gjttik-
çe tıkanacağı, trenlerde de yer bulmanın güçleşeceği,
bunun Alman toplumunun son 40 yılda ulaşımda oto-
mobile ağırhk vermesinden kaynakladığı ileri sürüldü.
"Tren mi. otoyol mu?" tartışmasına yanıt arayan Al-
man Stern dergisinde ulaşıma geçmiş yıllarda yanbş ya-
tırım yapıldığı, şimdi bunun cezasının çekildiği kayde-
dildi.
Almanya'da saatte 250 km'lik hızla seyreden 25 adet
ICE (Inter City Express) treninin servise konutoıasıyla
birlıkte söz konusu trenlere taleplerin hızla artması Al-
manya ulaşım sorununu gündeme getirdi. Hamburg'-
dan İcalkıp Frankfurt üzerinden Münih'e giden lCE'ler-
de çok güç yer bulunuyor, çünkü tren 516 km'lik hattı 3
saat 35 dakikada katediyor. Aynı yolun otomobille ka-
tedilmesi 2 saat daha fazla zaman gerektirirken uçakla
seyahatte işlemlerle birlikte treninkine eşit bir zaman ge-
reksiniliyor.
Trenlere talebin artmasının ilginç bir göstergesi, Han-
nover-Frankfurt arasındaki hatta Lufthansa'nın taşıdı-
ğı yolculann yüzde 40'ını hızlı trenlere kaptırması ola-
rak gösteriliyor. ICE trenlerinde 750 yer bulunuyor,
ama trenin lokantasındaki 24 oturma yeri ve trenin bist-
rosundaki 16 yer de yolculann istiiasına uğruyor. 1.
mevki için 226 mark (yaklaşık 800 bin hra) ödenirken 2.
mevki yerin bilet fıyatı 150 mark (yaklaşık 525 bin bra).
Trenin yaptığı hızın insanlara cazip gelmesi sonucu, 750
normal oturma yeri dışında kimi zaman 150 kişi de kori-
dorlarda yolculuk yapmak zorunda kalıyor.
İlgilıler, Alman otobanlanndaki tıkanıklığm gittikçe
artması sonucu saatte 200 km'bk tempoyla seyreden sı-
radan hızlı trenlere de talebin artuğını bildiriyorlar.
Özelhkle hafta sonlannda büyük kenüer arasındaki
trenler dolu bir görüntü sergiliyorlar.
Almanya'da trene talebin artması kısa zaman içinde
seferlerin artması anlamına gelmiyor, çünkü son 40 yıl-
da 150 bin km'lik otoyolun yapımına karşın yalnızca
400 km tren yolu döşenmiş. Trenin sunduğu konfor ve
artan taleplere karşın tren işletmesi "Deutsche Bundes-
bahn" 1991 yıbnda 5.3 milyar mark zarar ederkenbu yıl
zarann 7 milyar mark civannda olması bekleniyor.
Justus Liebig Üniversitesi trafik bilimlen öğretim
üyesi Prof. Gerd Aberle yaptığı açıklamada, tren işlet-
mesinin birikmiş borçlannın silinmesi gerektiğini, bu -
kuruluşun özelleştirilmesi, tren ulaşımının talepleri kar-
şdayabilmesi için 60*11 yıllardan kalan iki seritli kimi
otoyollann devreden çıkartılması, otomobille ulaşımın
pahalılaştınlması gerektiğini vurguladı. Aberle, uçakla
katedilen kısa mesafe yolculannm trenlere devredilmeşi
zorunluluğu üzerinde durarak, böylelikle çevre kirliliği-
nin bir ölçüde azalacağını vurguladı.
Renault, Safrane ile ataktaRenault yeni modeb Safrane'ı Fransa'da 26 martta
piyasaya sürüyor. Model olarak Renault 25'ten biraz
daha büyük olan Safrane (geniştik, uzunluk ve yük-
sekb'kleri karşılaştınldığında Safrane modeb' 2'şer
santim daha büyük) Fransa'da 130-180 bin franklık
bir fıyat yelpazesinde satılacak.Diesel modelinin 140
beygir gücünde olması nedeniyle, diğer dizellere oran-
la daha fazla satacağı tahmin edilen yeni Renault
modelinin üretiminin yüzde 50'ye yakmı diesel olarak
planlanmış.
Renault'nun yeni modelinin adı ilk olarak 1978 yı-
bnda bulunmuş. Herkesten sır gibi saklanan Safrane
ismi Megane ismiyle zorlu bir yanştan sonra beğe-
nilmiş. Renault yetkiüleri Safrane modelinin daha
önce denenmemiş bir model olduğunu söylüyor ve
otomobilin Japon otomobillerine benzer bir çizgide
olmasına şu cevabı veriyorlar: "Neden olmasın ? Za-
ten otomobilin tasanmcısı da bir Japon: Joji Nagas-
hima."
Renault Safrane, fırmanın gamını sayısal senden
ısimsel seriye dönüştürme çabalannın da bir ürünü
olarak nitelendiriliyor. Renault ailesinde Alpine ve
Clio'dan sonra isimsel serinin bir başka modeh' olan
Safrane isminin Fransızlann lükse olan duyarblıkla-
nnı zihinlerde canlandıran bir isim olduğu da savu-
nuluyor.
Renault Safrane'm geniş bir müşteri kitlesine ulaş-
ması planlanmış. Renault firması geniş araba merakb-
lanna Renault 25'ten sonra Safrane modelini
sunarken BMW ya da Audi'leri hedef aldıklannı, ama
daha önce Peugeot 605 ve Citroen XM*leri rakip ola-
rak gördüklerini belirbyorlar.
Yapılan denemelerde otomobihn yolu çok iyi tuttu-
ğu, yüksek hızda bile motordan ses gelmediği ve'
Renault'nun yeni modeli Safrane'm geniş kitlelere ulaş-
ması pianlanıyor.
konforun bozulmadığı ortaya çıkıyor. Yine de otori-
telerin birleştikleri bir konu Renault'nun yeni modeli-
nin çok ağır kaldığı. Yaklaşık 1500 kg. gelen araba için
söylenen çok iyi, fakat çok ağır olduğu, 4 sibndirh ve
12 supaplı motorunun ise bu ağırbğı nedeniyle
diğerlerinden çok üstün olmadıfı.
Otomobilin özellikleri ise şöyle: Uzunluğu 473 cm,
genişliği 182 cm, yüksekliği 144 cm, deposu 80 ütre
benzin alıyor
4 silindirli 21 injection: 1995 motor, 107 beygir,
azami hız saatte 189 km., 100 km'ye 12.5 saniyede
çıkıyor, 90 km. sabit hızda 6.8, sehir içinde 11.3 litre
benzin yakıyor, ağırbğı 1370 kg.
V6 motorlu 31: 2975 motor, 170 beygir, azami hız
saatte 220 km., 100 km'ye 9.6" saniyede çıkıyor, 90
km. sabit hızda 8.2, şehir içinde 15.5 litre benzin yakı-
yor, ağırbğı 1465 kg.
'Gayrimenkulde hem alıcı hem satıcı uyanık9
TAYFUN GÖNÜLLÜ (İstanbul) - Konut açığının çok fazla ol-
duğu Türkiye'de kolaylıkla spekülasyon araa olabilen
gayrimenkul fiyatlannın artmasında emlak komisyoncu-
lan ne kadar rol oynuyor? Malzemesi ve büyüklüğü aynı,
yan yana iki konutun pazarlanmasında komşu faktörü ne
kadar etkili? Aynı proje üzerinden yapılan Ataköy ve
Halkalı konutlan arasındaki fıyat dengesizliği nereden
kaynaklanıyor?
Hükümet programlannın başın-
da gelen konut, özelhkle orta kesı-
min kronik probletni olmaya devam
ediyor. Gayrimenkul ve bunlara
aracıhk yapan emlakçılikle ilgili
olarak Türkiye'de yaklaşık 2OO
temsilcibği bulunan TURYAP'ın
(Yapı înşaat AŞ) Genel Jvlüdür
Yardıması Atilla Özfaris ile konuş-
tuk.
- özelbkle İstanbul'da hemen he-
men her mahaUede bir emlakçı
olmaya başladı. Arzın bu kadar sı-
nırb olmasına karşın, emlakçilerin
hızla artmasını neye bağlıyorsu-
nuz?
ÖZFARİS - İstanbul'da 15 bine
yakın emlakçı var. Bakkal dükkân-
lannın camlanndaki emlak ilanla-
nndan içerideki mallan gömıek
mümkün değil. Çünkü emlakçi ol-
mak için hıçbir koşul yok. Ne
mesleki ne de donanım açısından
bir koşula bağlanmamıştır. Maale-
sef ülkemizde hiçbir baltaya sap
olamayanlar bu işi yapar. Bir el-
makçinin namuslu ve dürüst olma-
sı gerekir. Aslında işi gereği de
buna mecburdur.
- Yani bu alanda dürüst çabşma-
yanlar mı var demek istiyorsunuz?
ÖZFARİS - KesinlikJe öyle.
- Ne tür olaylar oluyor?
ÖZFARİS - En yaygın yöntem
abayı ve satıcıyı karşt karşıya getir-
memek. Büyük çapta araziler ah-
narak arsa haline getirilıp, parselle-
nip değerinin çok üstünde
saülması. Aynca devlet arazileri-
nin elle yazüarak, yasal olmayan
bürolarda düzenlenmiş belgelerle
satılması yöntemi var. Dolayısıyla
Ümraniye'de 500'e yakın emlakçi-
nin olması bir rastlantı değildir.
- Gayrimenkullerin fıyat artışla-
nndaki etkenler nelerdir?
ÖZFARİS - Emlakfiyatlanken-
di iç dinamiğiyle belirleniyor.
Burada insan duygusundan tutun
da makro spekülatif oyunlara ka-
dar birçok faktör rol oynar.
- Fiyat bcürlenmesinde başka
yojjar yok mu?
ÖZFARİS - Var. Bu konuda en
bilimsel yol, ekspertiz raporudur.
Bunun yanında emsal değerleri
vardır. Ama zaman zaman emsal
değerler öyle hal ahr ki 200 milyon
liraya satmayı planladığınız bir
daireyi, altmızdaki komşunuzun
kendi dairesini 350 milyona satma-
sı, sizin dairenizin fıyatına otoma-
tik olarak 150 milyon zam
yapmanıza yol açar.
- Peki bu olayı örneklendirebilir
mişiniz?
ÖZFARİS - Anadolu yakasında
bir temsilcimize pazarlanması için
bir konut getirildi. Arkadaşımız
evin bulunduğu bölgede rayiçi ve
konut fiyatlannı inceledi. 250 mil-
yon liralık bir değer biçti. Mülkün
sahibi ise 400 milyon liraya satıl-
ması için ısrar etti. Temsikirmz
bunu kabul etmeyince, mülk sahibi
konutunu o bölgede bulunan başka
bir temsilcimize götürdü. Bu tem-
silcimiz konutu 400 milyon liraya 2
gün içinde sattı. Böyleçe ikinci tem-
silcimiz spekülatif gelişmeye araa-
lık yapmış oldu. Sonra o bölgede
rayiç 250 milyon liradan 400 mil-
yon liraya fırladı.
- Bu olayda saüa mı çok uyanık,
alıcı mı çok aptal?
ÖZFARİS - Ikisi de çok uyanık.
Ama burada bir emlakçi zamanı
gelince "Satma' veya 'Alma' diye-
bibneh. Bizim, bu işe aracıhk eden
kişiler olarak, salt alacağımız ko-
misyon nedeniyle bir konutun fahiş
fiyatla satılmasına aracıbk etme-
memiz lazım. Fakat maalesef fıyat-
lann artmasında emlakçiler büyük
rol oynuyor.
- Rcklamasyona yönelik fiyat ar-
tışlan da olabibr mi?
ÖZFARİS - Elbette. örneğin, Eti-
ler'de 700 milyon liraya satışa
çıkanlan. ancak değeri 500 milyon
hra olan bir daire düşünün. Bu ko-
nutun üstünde oturan kişinin
Hülya Avşar olduğunu varsayabm.
Eğer bir magazin dergisi okuruysa-
nız, bu eve 200 milyon lira daha
fazla para verip Avşar kızı ile asan-
sörde karşılaşmarun hayab kurula-
bilir. Tersinden bakarsak, hacdan
yeni gebniş ve evi satın almak üzere
olan dindar bir yurttaşın ise üst
kattaki komşunun Hülya Avşar ol-
duğunu öğrenmesiyle evin değeri
onun gözünde sıfıra inebüir. Işte
olay tamamen insanlann duygulan
ve spekülatif değerlerle ilgıhdir.
- İstanbul'un çeşitli bölgelerinde-
ki gayrimenkul olayını değerlendi-
rebjbr misiniz?
ÖZFARİS - Bunu kesinlikle spe-
külatif buluyorum. Çünkü geçmiş-
te bazı yerlerin geüşmesine ipotek
kondu. Bu konuda konuşmak, o
bölgedeki mülklere ipotek koy-
maktır.
- Ama İstanbul'da bir Ataköy ile
Halkalı gerçeği var. Bu olayı nasıl
değerlendıriyorsunuz?
ÖZFARİS - Bu doğru. Halkab'-
dan mülk satın abnış kişilerin ciddi
probjemleri var. Halkah konutlan,
ikinci Ataköy diye başladı ve 40 bin
konut yapıldı. Ancak daha sonra
gündemde olmayan bir tasarrufla 2
bın 500 konut, polis lojmanı olarak
tahsis edildi. Yapı aynı, malzeme
aynı, komşu değışince fiyatlar da
değişti. Ataköy ise bir ekoldür. Bir
vitrini vardır. O vitrinin arkasına
ne koyarsanız satıbr. Ümraniye'de
de bir gelişme var ama kafalardaki
imaj, gecekondudur.
2.0
1.5
1.0
0 5
0 0
Güncel ekonomik
durum dengesi
•Geçıcı tahmin
i
r ;
4
5 AA91
|
i -:
i
« I s ! » i n
1
i
i
i& j %
92'
EkonomidecanlanmaEkonomi Servisi - Türk Sana-
yıcijeri ve İşadamlan Derneğı
(TÜSİAD) tarafından hazırla-
nan öncü göstergeler ve eko-
nomik durum endeksinin
ocak 1992'deki durumu açık-
landı.
Aralık ayı verilerine bakıldı-
ğında, geçen ay olduğu gibi
ekonomide bir canlanmarun
ilk ışareilerini görmenin müm-
kün olduğu bildirildı.
TÜSİAD tarafından yapı-
lan açıklamada. aralık 1991
rakamlannın tüm \criler kul-
lanılarak hesaplandığı bclirti-
lerek, ocak ayı rakamlan ha-
zırlanırken de dört değişkcnin
lahmini değerlerinin kullanıl-
dığı ve ocak ayı verilerinın bir
projeksıyon olarak kabul edil-
mesı gerektiği vurgulandı.
Açıklamada, öncü gösterge-
ler endeksinin aralık ayı ra-
kamlannın ise geçen ayki geçi-
ci verilennden farklı olmadığı
belirtılerek "Sonuç olarak,
aralık ayı verilerine bakıldığın-
da. geçen ay olduğu gibi eko-
nonude bir canlanmanın ilk
işaretlerini görmek mümkün"
denıldi.
Açıklamada aynca. ocak ayı
geçici öncü gösiergeler endeksi
rakamlannın. son 12 ayın en
düşük seviyesine inmiş oldu-
ğuna, ekonomik durum en-
deksinin ise geçen ayki seviye-
sinı koruduğuna dikkal çckil-
dı.