Katalog

21MART1992 CUM ARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11 Menem: Teröre karşıyız •AA(Buenos Aires)- İsrairin Arjantin Büyükelçıliği'ne salı günü •düzenlenen saldındaölenlenn sa>ısı 24'eyükseldi.| Saldın dolayısıyla <iün de başkent Buenos Aires'de İsrail iledayanışma yürüyüşüdüzenlendi. Binlerce Arjantınlinin katıldığı bildinlen yürüyüşe liderlik eden Devlet Başkanı Carlos Menem bir konuşma yaparak *" Bu olay anından ıtıbaren Arjantin ve İsrail arasındakiilişkilerdahasıkı.daha yakınolacaktır"dedi. Menem, "Yaşam içın. banş için. demokrasi için terorizme karşıyız" yazılı bir pano önünde konuştu. Rumenyetkili • AA (Ankara) - Romanya Dışişleri Oevlet Sekreteri Büyükelçi Teodor Malescanu, siyasi görüşmelerde bulunmak üzere önceki gün Ankara'ya geldı. Malescanu, diin Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin tarafından kabul edıldi ve Dışişleri Müsteşar Siyasi İşler Yardımcısı Büyükelçi Bilgin Unanile eörüşmelerde bulundu. Ankara'daki temaslannı tamamladı ktan sonra İstanbul'ageçen Malescanu yann Türkiye'denaynlarak ülkesinedönecek. İran-Kürtilişkisi • AA (Londra)- İngilterede yayımlanan "The Independent" gazetesi. İran'ın. "Türkiye karşısındaki konumunu güçlcndirebilmek için Iraklı Kürtleredestek vermeye başladığını" yazdı. Gazetedeyeralan haber-yorumda, Iran'ın. Devlet Başkanı Saddam Hüseyin tarafından Kuzey Irak'ta abluka altında tutulan Kürt bölgelerine gıda ve yakıt gönderme karan aldığı kaydedildi. BM'den irak'a çagrı • AA(New Wk)-BırleşmişMilletler Güvenlik Konseyi. Irak'a birkezdaha çağnda bulunarak petrol satışı konusunda işbirliği yapması gerektiğini hatırlattı. BM Güvenlik Konseyi. 6ay önce kabul ettiğı bir kararda, bir kereye mahsus olmak üzere Irak'ın, 1.6 mily on dolar tutannda petrol ihraç etmesine izin vermişti. Karardan önce yayımlanan Birleşmiş MilletlerGenel Sekreteri'nin konuyla ilgili raporunda da, Irak'ın petrol ihracatının büyük bölümünü Kerkük-Yumurtalık petrol boru hattı üzerinden \apmasi önerilmişti. Erzincan'a yardım •AA (Brüksel)- Erzıncan'da meydana gelen deprem felaketi ile doğu illenmizdekı çığ faciasına uğrayanlara Belçıkada yaşayan vatandaşlanmız büyük destek sağladılar. AA muhabirinin yetkililerden aldığı bilgiye göre şımdıye kadar deprem felaketzedeleri için 30 ton gıyecek malzemesı toplandı. Sağlanan para yardımının ıse 500 bin Belcika Frankı'na (90 milyon TL) yaklaştığı bildiriliyor. Yardımlann hızla devam ettiği ve Brüksel'dcki Ziraat ve Halk bankalannın yanı sıra cami dernekleri aracılığıyla da toplandığı öğrenildi. Çekiç Güç'e ABD desteği • AA (Washington) - A BD Dışişleri Bakan Yardımcısı Edward Ciğerciyan, Türkıye'nin Çekıç Güç'e desteğınin sürdüğünü ve görev süresinin uzatılacağını umduklannı söyledi. Temsilciler Meclisi Dışişleri Alt Komisyonu'nda brifmg veren Ciğerciyan. milletvekillerinin sorusu üzenne "Türk hükümetı *huzur operasyonu'nu destekhyor" dedi ve Başbakan Süleyman Demirel'in, hazirandagündemegeldiğinde, uzatma konusunun hem hükumet hemde TBM M'de aynntılı biçimde ele alınacağmı söylediğini belirtti. KAİK toplantısı • AA (Bruksel)- NATO ülkeleri ıleeski Varşova Paktı üyeleri ve BDT cumhuriyetlerinı bünyesinde toplayan Kuzey Atlantik İşbirliği Konseyi (KAİK),savunma bakanlan düzeyinde ilk kez 1 nisanda Brüksel'deki NATO merkezinde toplanacak. Toplantıda Türkiye'yi Milli Savunma Bakanı Nevzat Ayaz'ın temsil etmesi bekleniyor. Bu toplantıya, ittifakın askeri yapısına dahil bulunmayan Fransa'nın katılmayacagı öğrenildi. G. Lûbnan'a roket saldırısı •AA(Maryahun)- Lübnan'ın güneyinde İsrail tarafından tek taraflı ilan edilen "güvenlik bölgesı"ne Şii gerilla gruplannın Katyuşa roketleriyle ateşaçtıklan bildirildi. Lübnan güvenlik kaynaklan, İsrail yanlısı Güney Lübnan ordusunun karargâhının bulunduğu Maryahun kasabası yakınlanna üç roket mermisinindüştüğünü, saldında can kaybı olmadığını kaydettiler. ABD'li bakan geliyor •AA (Washington) - ABD Savunma Bakan Yardımcısı Donald Atwood ikili görüşmeler için Türkiye'ye geliyor. Washington'dan yann aynlacak olan Atwood, Yunanistan'da da temaslar yapacak. Pentagon, Atvvood'un 31 martta VVashington'a dönmesinin planlandığını, ancak lura ücüncü bir ulkenin eklenebileceğini duyurdu. G'çüncü ulkenin adı ise verilmedi. Demirel: Bahane arayan ülkeleri sebep olacağımız durumla Erivan'ın yanına, Bakü'nün karşısına almak istemiyoruz Türkiye Karabağ'a müdahaleyi düşünmüyorCUMHURİYET (Ankara) - Başbakan Süleyman Demirel, takındığı tutumdan dolayı Ermenistan'ın bölgede "büyük rahatsızlığa" yol açabileceğini söyledi. Bunun Erivan'a giden Türkiye'nin Moskova Büyükelçisi Volkan Vural tarafından Ermeni yetkililere bildirildi- ğini belirten Demirel, "Ama onlar üzerlerine hiçbir kusur almıyor- lar. Dünyaya da öyle görünüyorlar" dedi. Türkiye'nin Azerbeycan-Ermenistan ihtilaiinı bir Hırisüyan-Müslüman ihti- lafı haline getirmek istemediğini de kay- deden Demirel, "Bir bahane arayan bir- takım ülkeleri bizdm sebep olacağımız durumdan dolayı Ermenistan'ın yanına, Azerbaycan'ın karşısına almak istemiyo- ruz" diye konuştu. Başbakan Süleyman Demirel'in dün NATO Genel Sekreteri Manfred Wör- ner'le görüştükten sonra söylediği bu sözlerle yansıttığı "temkinli" tutuma karşın Washington Post gazetesine ver- dıği bir demeçte hükümetin Karabağ ko- nusunda "bir noktadan sonra kamuoyu- nun isteklerine karşı gelemeyeceğini" bil- dirmesi, Baülı diplomatik çevreler arasın- da "büyük ilgi' uyandırdı. Söz konusu diplomatlarca dün açıkça sezilen bu ilginin temelinde "Hükümetin poütikasında değjşiklik mi olacak" so- ruşunun yatüğı gözlendi. Öte yandan Azerbaycan'ın en üst dü- zeyli yetkililerinin son günlerde yaptık- lan bazı acıklamalann, Ankara'nın. Bakü'nün de isteği ve onayı ile Karabağ konusunda uluslararası düzeyde yürüt- meye çalıştığı politikayı "zora sokacak" nitelik taşıdığı dikkat çekiyor. Demirel, dünkü açıklamalan sırasında Ermenistan'a bir ambargo uygulanması- nın şu anda söz konusu olmadığı da belir- terek "Biz hâlâ sabırhyız" diye konuştu. Demirel şunlan söyledi: "Orada aslında bir hafta önce ateşkese razı olmuş olmalanna rağmen ateşkes ih- lalleri devam etti ve Ermeniler Karabağ'- ın hemen hemen tümüne yakjnını işgal ettiler, kontrol altına aldılar ve pek çok cinayet işlediler. Dünyanın bu vahşetten haberikâfıderecedehâlâyokturvekarşıdan bakanlar, bilhassa Avrupa basını nere- deyse bu işleri yapanı haklı, bu işlere ma- ruz kalanlan haksız görüyor." Karabağ'da tecavûz edenlerin Ermeni, tecavüze uğrayanlann ise Azeri olduğu- nu dünyaya anlatmaya çalıştıklannı da ifade eden Demirel, şöyle devam etti: "Yine anlatmaya çalışük ki AGİK'in karan var, bu karar işlemedi. Bu karara göre hemen ateşkes yapılması lazım ve bunun ihlal edilmemesi lazım. ABD Baş- kanı Bush'tan Fransa Cumhurbaşkaru Mitterrand'a kadar Avrupa'nın hemen hemen bütün ülkelerini ayağa kaldırdık ve herkesin nüfuzunu kullanmasını iste- dik. Bu nüfuz kısmen kullanılmıştır da. Hangi ölçüde kullanıidığı ayn mesele. Ama bize verilen intiba, gerek Fransa ge- rek Amerika tarafından, samimi işbirliği- dir. BM'nin Cyrus Vance'ı de oraya gön- dermesi önemli olaydır." Bütün bunlara rağmen ateşkesin et- kinliğinin sağlanamadığını belırten De- mirel, Türkiye'nin Moskova Büyükelçisi Volkan Vural'ın geçen günlerde Erivan'- da yaptığı görüşmelere ilişkin bir soruya da şu karşıhğı verdi: "Ermenistan'a lazım geleni söyledik. Yani sebep olduklan rahatsızlığın bölge- de çok büyük rahatsızlığa sebebiyet vere- bileceğini söyledik. Ama onlar üzerlerine hiçbir kusur almıyorlar. Dünyaya da öyle görünüyorlar." Öte yandan hükümetin başından beri izlediğı "temkinli" politikaya karşın Cumhurbaşkaru Özal'ın "Ermenileri korkutmak" yönündeki sözlerinin ya- rattığı "olumsuz etkiye" işaret eden Baülı diplomatlar, Dışişleri Bakanı Hik- met Çetin'in önceki gün Meclis'te de ifa- de ettiği gibi Türkiye'nin geleneksel yak- laşımının "maceracılıktan' uzak dur- mak olduğunu anımsattılar. Demirel'in Washingon Post'a verdiği demeçteki sözlerinin esas olarak "göz- dağı" niteliğinde olduğunu sandıklannı kaydeden aynı diplomatlar, Türkiye'nin "askeri müdahalede" bulunmasının "dü- şünülemeyecek bir opsiyon olduğunu" belirterek böyle bir olasılık karşısında Batı'dan gelecek olan tepki konusunda "açık sinyaller" verdiler. Bu arada Azerbaycan'dan yapılan bazı üst düzeyli açıklamalann, Türkiye'nin Karabağ konusunda uluslararası plat- formlarda izlediğı polıtikalan zorlaşüra- cak bir nitelik taşıdığı gözleniyor. Bu çer- çevede Azerbaycan Devlet Başkanvekili Yakup Mehmedov'un yapüğı açıklama, özellikle dikkat çekiyor. Mehmedov acıklamasmda "Karabağ, Azerbaycan'ın kendi iç sorunudur. BM koruması istemiyoruzdemişti. Thatcher aktif siyasetten çekildi; ancak BBC Thatcherizmi eleştirmeye hâlâ cesaret edemiyor Denıir Lady milletvekilliğine yeda ettiEDtP EMtL ÖYMEN (Londra) - Eski başbakan Margaret Thatcher, önceki gece Londra'nın Finch- ley seçim bölgesinde 33 yıldır temsil ettiği seçmenlerine doku- naklı bir şekilde veda ederek milletvekilliğini noktaladı. Bun- dan sonra, "Lady" unvanı ile Lordlar Kamarası'nda parla- menterliğini sürdürebilecek. Ancak bir "eylem insanı" olan Thatc- her'm, seçümemiş, çoğu yaşlı, toplum- dan kopuk, bilgece sözlerine hükümetle- rin pek aldırmadığı. yaptınm gücü az Lordlar Kamarası'nda ömür tüketmesi beklenmiyor. Vakfı araahğı ile yüksek ücretler karşılığında konferanslar vere- cek. Thatcher," aktif siyaset sahnesinden nihayet çekilirken, bir on yıla damgasını vuran ideolojisi hâlâ yetennce tartışı- lamıyor. Muhafazakâr Parti'nin dördün- cü kez iktidara oynadığı bir sırada, İşçı Partisi'nin dördüncü kez iküdan kaçırdığı takdirde "biteceği" beklentileri arasında, Thatcherizm'in eleştirisi BBC- de yapılamadı. BBC televizyonu tarafın- ndan hazırlanan ve Thatcher'ın ekonomi siyasetinin eleştirildiği bir program, son dakikada yayından kaldınldı. Ancak gazeteler, televizyonun ya- pamadığını yaptılar ve BBC yönetiminin oto^sansürüne uğrayan programm met- nini yayımladılar. Thatcner'ın partisinin iktidan kıl payı ile yakalayıp, ya da kıl payı ile kaybedeceği kritık bir aşamada, partizanca tutum takınan BBC yönetimi- nin, Thatcher'ın ekonomi siyasetinin eleştirisine tahammülü olmadığı görül- dü. Haftalık "Panorama" programı için yetkin bir iktisatcı tarafından hazırlanan programda. "Thatcher döneminde ekonomik bir mucize yaşandı mı?" diye soruluyor, 50 dakika sonra da "Hayır" yarutı veriliyordu. Programda, 20 aydır süren ekonomik durgunluğun faturası Thatcher'a çıkıyor. Döneminde, ekonomide gözle- nen bütün iyileşme belirtilerinin aslında yapay olduğu, temele inmediği öne sürii- lüyor. Thatcher dönemini eleştiren iktisatçı- lara göre, kamu kuruluşlannın özelleşti- BBC'nin Thatcherizmi eleştiren programmın kaldırılmasına neden olarak muhafazakâr lider John Major Ue tşçi Partisi lideri Neil Kinnock arasında başa baş süren seçim mücadelesinin sonucundan emin olmaması gösterUiyor. BBCnin olası bir muhafaza- kâr zaferine karşı kendisini gü\ence>e alrnası partizanlık olarak değerleadirildi. rilmesi ile başlayan hızlı büyüme, iç büt- çeyi kabartü. Bunun üzerine vergi oran- lan düşürüldü. Tüketicinin kredi alması gayet kolaylaştınldı. Böylece özellikle yüksek gelir sahibi tabakanın "harcana- bilir geliri" ve talebi arttı. İthalat arttı, hizmet sektörü canlandı. Kaçırulamaz ola- rak enflasyon da artar oldu. Tek çare, tü- ketici kredilerine uygulanan faiz oran- lannın yükseltilmesi olarak görüldü. Ta- lep kısılmaya calışıldı. İngiltere, AT içinde enflasyonun belli sınırlan aşmasıru engelleyen "Avrupa Para Sistemi"ne üye olmadığı halde Ma- liye Bakanı Lawson, enflasyonu dizşn-- lemek için çareyi Alman Markı'nı izle- mekte buldu. İş dünyasının yeşil ışık yak- masına karşın Thatcher milliyetçi bir tu- tumla karşı çıktı. Bakan istifa etti. Eko- nomi tartışması o kadar büyüdü ki bir yıl içinde Thatcher da istifa zorunda kaldı. "Panorama" programında, Thatcher döneminde yüzde 4'ü aşan gayn safı milli hasıladaki bu artışın yapay olduğu, bun- dan enflasyon etkisi çıkarüldıktan sonra geriye yılda yüzde 2'nin de altında bir bü- yüme hızı kaldığı hesaplandı. 1987ıde yüzde 4.7 olan GSMH, ekonomik dur- gunluk nedeniyle 1990'da 0.6'ya düşmüş durumda. Genel Sekreter Wörner, bölgede kan dökülmesine bir an önce son verilmesini ve ateşkese uyulmasını istedi NATO'nunKarabağ'dabanşiçinumudu AGİK CUMHURtYET (Ankara) - NATO Genel Sekreteri Manfred Wörner, Karabağ'da çarpışan taraflara dün Ankara'dan bir çağnda buluna- rak "kan akıtılmasına derhal son vermelerini ve müzakerelere zemin oluşturacak ateşkese uyulmasını" istedi. Wörner, Ankara'dan ABD ve Almanya dışişleri bakanlanyla birer taelfon görüşmesi yaparak Karabağ'da ateşkes için devreye girmelerini istedi. NVörner. NATO olarak AGİK'ın bu so- runa çözüm arayışlannı desteklediklerini belirterek AGİK dönem başkanı olarak Çekoslovak Dışişleri Bakanı Dienstbier'in bölgeye yapacağı ziyareti sonuçlannı me- rakla bekledığini söyledi. "Yeni hükümet ile tanışmak üzere" ön- ceki gün Ankara'ya gelen Wörner, dün Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Başbakan Süleyman Dtemirel, Dışişleri Bakanı Hik- met Çetin ve Milli Savunma Bakanı Nev- zat Ayaz ile görüştü. Wörner, Ankara'dan aynlmadan önce ABD Dışışlen Bakanı James Baker ve Al- manya Dışişleri Bakanı Hans-Dıetrich Genscher ile telefonla görüştü. Wörner, Baker ve Genscher'den Karabağ'da ateş- kes sağlanması için etkinliklerinı kullan- malannı istedi. Başbakan Demirel, NVörner'le yaptığı görüşmeden sonra basının sorulannı ya- nıtlarken. görüşmede Türkiye'nin Batı Avrupa Bırliği'ne üyeliği konusunun da gözden geçirildiğini belirtti. Demirel, "Türkiye BABa üye olmak ister, ama tam üye olmak ister" dedi. Bunun Türkiye'nin BAB için teklif edilen "ortaklık üyeliğTnin Türkiye tarafından kabul edilmediği anla- mına gelip gelmediğinin sorulması üzerine de Demirel. "Evet, ortak üye statüsünü ka- bul etmedık" dedi. Temaslan sonunda dün öğleden sonra bir basın toplantısı düzenleyen Wörner, burada yaptığı açıklamada bu yıl Türkiye'- nin NATO'ya üye olarak kabul edilmesi- nın 40. yıldönümünün kutlandığmı hatır- lattı. VVorner, "Türkiye bu süre içinde Doğu ile Batı arasındaki ihtilafın üstesinden ge- linmesinde çok önemli bir rol oynadığı gibi aynı zamanda ekonomi ve demokrasi açı- sından büyük adımlar attı" diye konuştu. Gecen hafta Brüksel'de yapılan Kuzey Atlantik İşbirliği Konseyi toplantısı çerçe- vesinde NATO'nun Varşova Paktı üyesi eski hasımlan ile bir araya geldiğini de ha- tırlatan VVörner, şöyle konuştu: "35 ülke olarak yeni işbirliği olanaklan- na yönelik çalışma programı saptanmaya calışıldı. Yeni ortaklanmıza NATO'nun yapabileceği yardımlar görüşüldü. Soğuk savaşın sona ermesi ve Varşova Paktı ile Sovyetler Birliği'nin çökmesinden sonra ortaya çıkan yeni güvenlik ortamında Tür- kiye'nin de oynayacağı önemli roller bu- lunmaktadır. Her şeyden önce eski Sovyet- ler Birliği'nin yıkılmasıyla ortaya çıkan devletler sınırdaş bir ülke. Aynı zamanda bunlann bir bölümüyle tarihı ve kültürel bağlan bulunuyor. Türkiye böylece laikJik ve piyasa yapılan ile demokrasinin yerleşti- rilmesi yönündeki mücadelesinin verdiği deneyimi bu ülkelerle paylaşacak, onlara model olacak ve onlara umut verecek bir konumda." VVörner Temaslannı tamamlayan Wör- ner, dün Ankara'dan aynldı. Devlet Başkanı De Klerk'in gündeminde siyah liderlerle sürdürülen görüşmeleri tamamlamak var Güney Afrika'da hedef siyah-beyaz hükümet Dış Haberler Senisi-Güney Afrika'da salı günü yapı- lan referandumun ardından, çok partili görüşmele- rin hız kazanması bekleniyor. Görüşmelerin amacı yeni bir anayasanın benimsenmesi ve geçici karma hükümetin kurulması. Güney Afrika'da yapılan tarihi referandumdan sonra aralannda, Devlet Başkanı Frederik de Klerk'in lideri ol- duğu iktidardaki Ulusal Parti ile Afrika Ulusal Kongresi'nin de bulunduğu 19 parti arasında aralık aymdan beri sürdürülen görüşmelerin hız kazanması bekleniyor. Beyaz secmenin yüzde 85'- inin katıldığı referandumda si- yahlara oy hakkının verilmesini destekleyenlerin ezici çoğun- lukta olması, geçici hükümete giden yolu da açtı. Yeni anaya- sa üzerinde odaklaşacak görüş- melerin başanlı olması duru- munda, ülke tarihinde ilk kez siyahlar hükümette yer alma şansını elde etmiş olacaklar. Devlet Başkanı de Klerk, oluşturulacak geçici hükümette denetimi elinde bulundura- cağını önceden ilan etti. De Klerk, 1994 yıhna kadar seçim- lere gıtmemeyi ve yeni anaya- sanın en geç bu tarihe kadar be- nimsenmesini öngörüyor. Nelson Mandela'nın Ulusal Afrika Kongresi lideri olarak katıldığı görüşmelerde en tarüş- malı konulann azınhk haklan olduğu kaydediliyor. G. Afrika Devlet Başkanı, azınlıklan ko- ruyan yasalann çıkanlmasında ısrar ederken Mandela'nın li- derliğindeki örgüt, beyazlara ayncalık tanınmasına karşı çıkıyor. AFP'nin haberine göre refe- randum ertesınde siyah ma- hallelerde catışmalar sürerken dün 4 kişi öldü, 20 kişi de yara- landı. De Klerk'in referandum çağrısı yaptığı günden bu yana siyahlar arası çatışmalarda ölenlerin sayısının 300'ü aştığı bildirildi. Karabağ Ateşkes çatışmalan durdıumadı Dış Haberler Servisi - Azerbaycan'a bağlı Dağlık Karabağ'da îran'- ın girişimiyle Ermeniler ile Aze- riler arasında sağlanan ateşkes, dün sabah TSİ 10.30'dan itiba- ren resmen yürürlüğe girdi. Ancak taraflann karşılıkh ola- rak birbirlerini ateşkesi ihlal etmekle suçlamalan, umutlara bir kez daha gölge düşürdü. Karabağ'da çatışan taraflar arasında banş görüşmelerine fırsat tanımak ama- cıyla İran'ın girişimiyle sağlanan ateşke- sin dün sabah yürürlüğe girmesinden sonra bölgeden gelen haberler, silahlann sustuğu ve ateşkese uyulduğu yönündey- di. Ermenistan Savunma Bakanlıgı yetki- lileri sabah yatıklan açıklamada, Kara- bağ'ın başkenti Hankenti'nin (Stapana- kert) gece boyu Azerilerin roket saldın- lanna hadef olduğunu, ancak dün sabahtan itibaren silahlann sustuğunu belirttiler. Yetkililer, iki tarafın da ateş- kese uyduğunu kaydettiler. Azerbaycan Devlet Başkanlığı Basın Bürosu'ndan Vagiv Rustanov da dün sabah yaptığı açıklamada, "Karabağ'm içinde ve sınınnda, gece boyunca karşı- Iık.lı ateş devam etti. Şimdi ateşkese uyu- Iup uyulmadığını göreceğiz" dedi. Rus- tanov, ateşkesi ihlal edecek tarafın Azerbaycan olmayacağını, ancak ihlal- lere ateşle karşıbk vereceklerinı kaydetti. Ancak daha sonraki açıklamalar bu iyimser havaya gölge düşürdü. AFP'nin Erivan'dan telefonla temas kurduğu Ka- rabağ'daki Ermeni yetkililer, Azeriler'in Şuşa ve Şuman'dan roket saldınsına de- vam ettiklerini öne sürdü. Haber bağım- s\z kaynaklarca doğrulanmadı. Ermenistan Ulusal Güvenlik yetkilile- rinden Vahan Avakyan da, BM temsilci- sı Vance'in Hankenti'ne geldiğı sırada Azeri tarafından roket ateşi başlatıldığı- nı ancak bunun kısa sürdüğünü bildırdi. Avakyan, bu olaya karşın ateşkese uyul- duğunu da kaydetti. Azerbaycan haber ajansı Assa-İrade, Ermeni milislerin ateşkesi ihlal ederek sı- nırdaki Kazak bölgesi ile Karabağ'ın güneyındeki Cebrail ve Kubatlı köyleri- ne karşı saldınya geçtiklerini savundu. Tahran radyosunca ateşkesin yürürlü- ğe girmesinden yaklaşık iki saat sonra yapılan açıklamada ise taraflar arasında her hangi birçatışma olmadığı bildirildi. İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Mah- mud Vaizi'nin girişimiyle taraflar arasın- da vanlan anlaşmaya göre, ateşkesin bir hafta sürmesi planlaruyor. Bu süre içinde taraflar arasında esir ve cenaze değişimi yapılacak. Rusya ve İran'ın aracılığıyla görüşmelere başlanacak. Azerbaycan Parlementosu Başkanı ve Devlet Başkan Vekili Yakub Memedov, Kiev'de dün başlayan BDT zirvesine gönderdiği mesajda. Karabağ'daki ça- tışmalann Ermenistan'ın saldırganlığın- dan kaynaklandığını vurgulayarak sivil- lcrin öldürülmesi karşısında tavır alma- dığı için BDTyi eleştirdi. Üye devletlerin suçsuz Azerilerin öl- dürülmesi karşısında seyirci kalmalannı ve tarafsız davranmalannı anlayamadı- ğını belırten Memedov, Rusya'nın Er- menistan'la bir savunma anlarşması yaparak. sonınu bölgesel düzeyden kü- resel boyuta taşıdığını da kaydetti. Bu arada Azerbaycan Parlamentosu BM Güvenlik Konseyi'ni Karabağ ko- nusunda acil toplantıya cağırdı. Parla- mentonun çağnsında, eğer Ermeni sal- dırganlığı sürerse, Azerbaycan'ın sıkıyö- netim ilan ederek halkını ve toprak bütünlüğünü korumak için tüm kaynak- lannı seferberetmek zorunda kalabilece- ği belirtildi. Envan suçU* Erivan, Bakü'yü çatışma alanını ge- nişletmeye çalışmakla suçladı. Ermenis- tan Dışişleri Bakanlığı'mn TASS ajan- sınca yayınlanan acıklamasmda, Azer- baycan'ın Ermenistan'ı ekonomik abİuka altında tutarak Karabağ'daki ça- tışmayı bu cumhuriyete de yaymaya ça- lıştığı savunuldu. Açıklamada aynca Ermenistan'ın Dağlık Karabağ ve Azerbaycan üzerin- de toprak iddiası olmadığı ıleri sürüldü.