Katalog

ŞÜBAT1992CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER AflAFtaörgütegetdge • _AA (Ankara) - ANAi> Genel M^rkezi, il veilçebaşkanlıklanna gemelge göndererek A1NAP tarafından ha^ıranan, 15 ilçenin i 1 olmasnı ön-gören kanun teklifınin DYP ve SHP oy lanyla reddedildiğinin seçraenlere anladmasını istedi. Genel Başkan «yardımcısı Lütfullah Kayaların im-zaanı taşıyan genelgede, AN AP grubunca hazırlanan ve koalisyön hüJcümetince seçim öncesi il sözü verilen Alanya, Bafra, Bandımıa, Çorlu, Düzce, Fethiye. Gebze. Iğdır, fskenderun, ICilis, Nazüli, Siverek, Suşehri, Şebinkarahisar ve Tarsus'un il yapılmasını öngören teklifin DYPve SHP oylanyla reddedildiği hatırlatıldı. Obganöstiihal • AA(Ankara)-İçişleri Bakanı lsmet Sezgin, 19marttasona erecek olağanüstü hal uygularnasının dört ay daha uzatılmasından yana olduklarını söyledi. Sezgin, TBMM'de gazetecilerin konuya ilişkin sorulannı cevaplandınrken bölgedeki şartlann, olağanüstü halin uzatılmasınıgerekli kıldığınadikkatiçekti. İçişleri Bakanı Sezgin, "SHP'li bazı milletvekillerinin olağanüstü hal uygularnasının kaldınlmasını istediklerinin" hatırlatılması üzerine de "Bu ark adaşlann ne düşündüğünü ve nasıl hareket edeceklerini ben bilemem. Bu konunun gündeme gelmesine daha bir ay var. Şimdiden çeşitli yorumlara girmeye gerek yok" dedi. TBMMheyeti J ANKA (Ankara) -TBMM Başkanvekili Yasin Hatipoğlu başkanlığındaki parlamento heyeti, Sudan Kurucu Meclisi'nin açılış törenine katılmak üzere bugün Suda'n'a gidecek. Suda n geçicı Meclis Başkanı Albay Muhammed Elamien Khalifa'nın davetlisi olarak Sudan'a gidecek heyette Hatipoğlu ile birlikte Orhan Şendağ (DYP-Adana). Mehmet Sağdıç (ANAP-Ankara) ve Fuat Çay (SHP-Hatay) bulunuyor. Heyet 27 şubatta yurda dönecek. üdnd • CUMHURtYET (Aakara) - OUganûstü Kurultay sonrasında SHP Merkez Yürütme Kunılu, ikinci firesini vcriyor. SHP Genel Sekreter Yardımcısı Sedat Doğan, Çukobirlik Genel Müdürjüğü'ne atanma kararnamesinin hazırlanması nedeniyle bu görevinden aynlıyor. MYK üyesi Türkan AkyoPun YOK üyelifci nedeniyle istifasından sonra Dogan'ın da ayruması MYK'daki boşluk sayısını ikiye yûkseltti. Doğan, Cumhuriyet muhabirine, "Sayın Bakan genel müdürlük önehnce kabul ettim. Benim bir talebim olmamıştı" dedi. İnönü'ye protesto • ANKA (İstanbul) - Tüm Özgür Der Başkanı Zerrin San, Başbakan (Yardımcısı Erdal İnönü'nün, polisin ,iki zanlıyı "katilleri yakaladık" açıklaması üzerine kutlama mesajı göndermesini "polisin mahkemeye iş bırakmama tavnnı destekleme' diye niteleyerek protesto ettiğini bildirdi. Zerrin San, yaptığı açıklamada, Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü'nün tstanbul'da gerçekleştirilen birtakım eylemlerin failleri olduklan gerekçesiyle gözaltına alınan 2 kişiyi yakalayan polisleri kutladığını anımsattı. Bu kişilerhakkında herhangi bir kamu davası açılmadığını ve sadece polisin iddiası olduğunu savunan San, Erdal İnönü"nün şimdiden polisi kutlamasının, polislerin mahkemeye iş bırakmama alışkanlığını destekleme anlamına geldiğini ileri sürdü. ziyaret ! • istaaM Haber Servisi • İstanbul Bttyuksehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen'i ziyaret eden yeni İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir, emniyet bünyesinde terörle mücadele amaayla özd bir birim kurulmayacağuu, kurulmuş olan sistem içinde calışacaklannı söyledi. Sözen'i makamında ziyaret eden Menzir, Istanbul'un emniyet kadrosunun yetersiz olduğunu, ilk etapta 3 bin yeni polisin atanacağını soyleverek "Mevcut polis kadrosunda bir değisikliğe gidilmeyecek" dedi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde bulunan polislerin tecrübe ve birikimlerinden yararlanacaklannı belirten Menzir, büro hizmetlerinde calışan polislerin de dısanda görev alacaklanm söyledi. Toplumu üzen ve sıkıntıya sokan terör olaylanna karşı halkın emniyete güvenmesini ve inamnasını isteyen Menzir, "Herkes, birlik ve beraberlik içinde polise destek olmalıdır" dedi. Orgüttennıe özgürlüğü • ANKA (İstanbul) - İnsan Haklan Demeği İstanbul Şubesi, Kürt sorununun çözümü için bu sorunun, özgürce tartışılması ve Kurtlerin her türlü örgütlenme özgürlüğünün tanınması gerektiğini bildirdi. İHD İstanbul Şubesi, Ulusal Haklar ve Azınhklar Komisyonu tarafından yapılan açıklamada, çığ felaketinin, bölgenin ekolojik dengesinin devlet tarafından bozulmasından kaynaklandığı ileri sürüldü. Devletin 70 yıldır değişmeyen resmi politikasıyla bölgede doğayı ağır bir tahribata uğrattığı, meydana gelen çığ faciasının da yüzlerce insanın yaşamınamal olduğugörüşlerineyer verilen açıklamada, yetkili ağızlardan duyulan "baharoperasyonu" söylentisinin insan haklan savunuculannı endişelendirdiği belirtildi. B ahara, yani 21 Mart dönencesine tam bir ay kala, her şey dönüyor. Cumhurbaşkanı ıle Başbakan'ın ilişkilerıne de mi bahar geliyor? Bundan böyle "Cumhurbaşkanı'nın sorumsuzluğunu" öne sür- mek pek kolay olmayacak. DQn hükümet adına Dışişleri'nin yap- tığı açıklama, aylardır süren kronik tartışmaya son veriyor. Sonun- da, Cumhurbaşkanı'nın "sorumluluğu-işlevselliği" kabul edihyor. Ayrıca Başbakan Demirel, İran gezisini erteieyerek çok yerin- de bir iş yapıyor. Böylece hem kendisinın hem de Türkıye'nin Tah- ran'da muhtemel bir soğuk karşılanmaya maruz kalmasını önlü- yor. Ama hepsinden önemlisi hükümet, Cumhurbaşkanı'nın dış po- litikada bir "icra gücü" taşıdığını ve gerektiğinde "başbakan gibi veya başbakan yerine" uluslararası görüşmelerde bulunabilece- ğını, hatta ekonomik konularda kararlar alabileceğini dolaylı ola- rak kabul ediyor. Demirel'in, Bakanlar Kurulu'na gırerken ön haberıni verdığı "Dı- şişleri açıklaması" aslında, "Cumhurbaşkanı'nın dış politikadaki so- rumluluk ve yetkilerinin bizzat Başbakan tarafından kabul edildiği" anlamına geliyor. 12 satırlık açıklamada Başbakan'ın geziyı ertelemesıne gerek- çe olarak üç temel neden gösteriliyor: 1- Zirvedeki görüşmelerde (İran ve Türkiye) cumhurbaşkanları arasında ikili ılişkilerin de alınmış olması. (Yani hükı'imet, Cum- hurbaşkanı Özal'ın, icranın başının Cumhurbaşkanı olduğu bir ül- ke ıle ikili ilişkileri görüşebileceğinı kabul ediyor, benimsıyor.) 2- İki cumhurbaşkanı arasında bazı ekonomik konularda mu- BAŞKENTTEN AHMET TAN Erteleme İle Gelen Hikmet... tabakata varılmış olması. (Yani Cumhurbaşkanı Ozal'ın da tıpkı hükümet gıbi ekonomik konularda anlaşma yapabileceğı kabul edılıyor.) 3- Cumhurbaşkanı Özal'ın aynı şekilde Pakıstan Başbakanı ile de görüşmelerde bulunmuş olması. (Yani, Pakıstan Başbakanı ıle Özal'ın yaptığı görüşmenın tıpkı Başbakan Demırel'inkı gibi so- nuç doğurucu olduğu, ayrıca onun görüşmesıne gerek olmadığı ıfade edıliyor.) Böylece Cumhurbaşkanı Özal'ın son günlerde gazeteciler ara- cılığı ıle Demırel'e gönderdıği "Hükümete yardıma hazırım" me- sajları yerını buluyor. Cumhurbaşkanı'nın, dış politikadaki birikimlerinden hüküme- tın yararlanma yoluna gideceğı anlaşılıyor. Doğrusu da budur. Hükümet ve Meclis tarafından öngörülen dış politıka çızgisın- de olmak koşuluyla Cumhurbaşkanı'nın dıplomatık bir işlev üst- lenmesı, hem ulusal çıkarlar hem de hükümetın başarısı bakımın- dan önemlidır. Gerek ıkı ay önce Senegal'de yapılan İslam Zirvesi'nde gerek Tahran'dakı Ekonomik İşbirliği Zirvesi'nde gazeteciler, Özal'ın bir- çok ülke lıderı tarafından özellikle görüşülmek istenen bir lider ol- duğuna tanık oldular. Hükümetin bundan yararlanması gerekir. Iktıdar. bu konuda herhangi bir kompleks duymamalı. Senega) Zirvesi'nde Dışişlerı Bakanı Hikmet Çetin'in, Tahran Zirvesi'nde ıse Devlet Bakanı Ekrem Ceyhun'un Özal'ın tüm görüşmelerine katılması ıle zaten Cumhurbaşkanı-hükümet bütünlüğü sağlan- mıs oluyor. Demırel'in dün gazetecilere "Arkasında bir şey aramayın" dedi- ği gezi ertelemesı konusunda bırkaç noktaya daha değinmek ge- rek: 1- Gerçi iran Türkiye için çok önemli bir ülke. Ama bir hafta ara ıle hem Cumhurbaşkanı'nın hem Başbakan'ın bakanlı heyetlerle bu ülkeye gıtmesi, bu önemin biraz abartılması olacaktı. 2- Oışişleri açıklamasında da belirtildiği gibi, her şeyi iki ülke cumhurbaşkanları görüşmüşler, geriye pek bir şey bırakmamış- lardı. 3- Iranlılann çok duyarlı oldukları gemiye el konulması ile ilgili davada bir gelışme olmadığı için Özal gibi Demirel'in de önüne bu konu çıkanlacaktı. 4- Boynundan Bush'un taktığı madalyayı henüz çıkarmış olan Başbakan Demirel için duvarlarına renkli çinilerle "Kahrolsun Amerika" yazıları işlenmiş şeref salonlarında ağırlanmak yalnız- ca "stres" kaynağı olacaktı. Özetle, arkasında daha başka şeyler de olsa gezinin ertelen- mesı hayırlı olmuştur. DYP grubunda isyan havasıCUMHURİYET (Ankara) - Hükümetin kuruluşundan bu yana bazı bakanlara duyulan tepki, DYP grubunda açığa çıktı. Hüküme- tin yapısından hoşnutsuzluğunu kulislerde dile getiren muhalif- lerin öncülerinden Kastamonu Milletvekili Münif İslamoğlu, Ad- nan Menderes örneğini vererek Başbakan Süleyman Demirel'i sert bir biçimde uyardı. İslamoğlu, Maliye Bakanı Sümer Oral'ı da "Sümer Oral kim oluyor? Sayın Bakan, Kenan Evren Meclis'e geîdiğinde DYP gru- bundan ayağa kalkan tek kişiydi" diyerek elestirdi. İslamoğlu'nun sert çıkışı DYP grubunda şok etkisi yarattı. Hükümet içindeki DYP'li bakanlara tepkisini vergi affı yasa tasarısına karşı çı- karak ortaya koyan Kastamonu Milletve- kili Münif İslamoğlu, DYP grup toplan- tısında söz alarak görüşlerini açıkladı. Edi- nilen bilgiye göre islamoğlu konuşmasına, "Ben AP geleneğinden geliyorum. De- mokrat Parti felsefesiyle yoğruldum. DYP'ye de herkesten fazla bağlıyım" di- yerek başladı. İslamoğlu, hükümetin iyi- ye gitmediğini de ifade ederek adını ver- meden bakanları eleştirdi ve birçok DYP'li bakanın, DP geleneğinden "habersiz" ol- duğunu söyledi. İslamoğlu, Başbakan De- mirel'in de dinlediği konuşmasını Adnan Menderes örneğini vererek şöyle sürdurdü: "Rahmetli Adnan Menderes'in yanın- da da Mukerrem Sarol vardı. Beyefendi, karizmatik bir insandı. Ama Menderes'in sonunu hazırladı. Şimdi Sayın Başbakan'- ın yakın çevresinde de birileri var. Üstelik Sayın Sarol ile kabü-i kıyas mumkün de- ğil." İslamoğlu'nun bu sözlerini DYP'li mil- letvekillerinin buyuk bolumu "suskunluk" içinde dinlediler. Başbakan Demirel'in ise oldukça sıkıntılı bir biçimde îslamoğlu'nu dinlediği, ancak hiçbir tepki göstermediği öğrenildi. Devlet Bakanı Cavit Çağlar ise Mukerrem Sarol benzetmesi uzerine sinir- Münif İslamoğlu lenerek grup toplantısını terk etti. İslamoğlu, daha sonrâ Maliye Bakanı Sümer Oral'ın vergi affı ile ilgili verdiği bil- gilerin kendisini tatmin etmediğini ifade ederek Sümer Oral'a çattı. İslamoğlu, ko- nuşmasını şoyle surdürdü: "Sayın Maliye Bakanı gelip burada an- latıyor. Kim oluyor? Kenan Evren Meclis'- in açılışı için Meclis'e geîdiğinde biz DYP olarak grup kararı almıştık. Ayağa kalk- mayacaktık. Kenan Evren Meclis'e geîdi- ğinde ayağa kalkan tek kişidir." Konuşmalardan sonra kursüye çıkan Başbakan Süleyman Demirel'in İslamoğ- lu'nun eleştirilerine yanıt vermemeyi yeğ- Iediği görüldü. Demirel, vergi affı yasa ta- sansının Meclis'ten geçmesi gerektiğini be- lirterek "Aksi halde büyük yara alırız. Ma- dem bazı sıkmtılar ortaya çıkarabileceği düşunuluyor. O zaman beni ve bakanları bu yasanın kapsamı dışında tutalım" de- di. DYP grubu Demirel'i alkışladı. Ancak grup toplantısından sonra birçok DYP milletvekilinin İslamoğlu'nun konuşması- na katıldıklarını, ancak Uslubunu "sert" bulduklannı belirttiği öğrenildi. Çağlar'a yakınlığı ile bilinen bazı milletvekilleri de grup toplantısından sonra İslamoğlu'nun yanına gelerek "Beyefendiyi kızdırdın. Kendi bakanlarımızı böyle eleştirmemiz doğru değil" diyerek tepkilerini dile getir- diler. Çekoslovakya Meclis Başkanı Türki Demokrasi Vakfı'nın davetlisi Dubçek'e uluslararası demokrasi ödülüCUMHURÎYET (Ankara) - Prag baharının mimarı, Çekos- lovakya Meclis Başkanı Alexander Dubçek, Türk Demok- rasi Vakfı'nın Uluslararası Demokrasi Ödülü'nü almak üzere önümüzdeki hafta Ankara'ya gelecek. Uluslararası Demokrasi ödülü'nü TBMM Başkanı Hüsamettin Cindo- ruk'tan alacak olan Dubçek, Cujm- hurbaşkanı Turgut Özal, Başbakan Süleyman Demirel, Başbakan Yar- dımcısı Erdal İnönü ve Dışişleri Ba- kanı Hikmet Çetin'le de görüşecek. Türk Demokrasi Vakfı'nın uluslara- rası demokrasi ödülleri aynca Rusya Federasyonu Başkanı Boris Yeltsin ile Bağımsız Yunan Milletvekili Sadık Ahmet'e de verilecek. Alexander Dubçek, Demokrasi Vakfı'nın davetlisi olarak 25 şûbat salı günü Ankara'ya gelecek. TBMM Baş- kanı Cindoruk tarafından karşılana- cak olan Dubçek onuruna TBMM Tören Salonu'nda yine Cindoruk ta- rafından bir yemek verilecek. Cindo- ruk, Uluslararası Demokrasi Ödülü olarak hazırlanan gümüş seçim san- dığını Dubçek'e verecek. Yeltsin gelmiyor Vakfm demokrasi ödülü Boris Yelt- sin adına Sovyetler'in Ankara Büyü- kelçisi'ne verilecek. Yeltsin'in yoğun işleri olduğu gerekçesiyle Ankara'ya gelemeyeceği belirtildi. Yunan Parlamentosu Bağunsız Mil- letvekili Sadık Ahmet de Uluslarara- sı Demokrasi Ödülü'nü almak üzere salı günü Türkiye'ye gelecek. Sadık Ahmet'e ödülü, TBMM'de düzenle- necek törende ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz verecek. Türk Demokrasi Vakfı Başkanı ANAP İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı, vakfın her yıl, dünyada de- mokrasinin gelişmesi ve yerleşmesi doğrultusunda mücadele vermiş kişi- lere 'demokrasi ödülü' vermeyi karar- laştırdığmı belirterek, bu ödülün ilk kez Alexander Dubçek, Boris Yeltsin ve Sadık Ahmet'e verilmesinin uygun bulunduğunu anlattı. Prag baharının mimarı Dubçek, Demokrasi Ödülü'nü almak için Ankara'ya gelecek. PORTRE ALEKSANDER DUBÇEK PRAG BAHARININ MİMARI"Prag Bahan" ile birlikte adını tüm dünyaya duyuran Aleksander Dubçek, 1921 yıhnda Slovakya'nın Uhroveç köyünde doğdu. Babası Çekoslovakya Komünist Partisi'nin ilk üyelerinden bir marangozdu. Dubçek'in çocukluğu babasıyla birlikte Kırgızistan'da geçti. Ülkesine dönünce kilitçi ustası olarak çahştı. Nazi işgaline karşı bir komünist olarak savaştı. Ocak 1945'te girdiği bir çatısmada yaralandı, kardeşi ise öldü. 1949'dan itibaren Komünist Parti içinde yükselmeye başlayan Dubçek, ocak 1968'de partinin genel sekreterliğine seçildi. Bu tarihten itibaren parti tüm organlanyla tepeden tırnağa bır yenılenme içine girdi. Ancak tarihe "Prag Bahan" olarak geçen bu dönem, ağustos 1968'de Varşova Paktı'na bağü askeri birliklerin Prag'a girmesiyle sona erdi. 17 Nisan 1969'da parti genel sekreterliğinden alınan Dubçek, kızağa çekildikten sonra ocak 1970'te Ankara Büyükelçiliği'ne atandı. Aym yıl haziran ayında geri çağnldı ve paniden atıldı. Uzun bir süre sıradan bir vatandaş olarak, ancak sosyalizm ve ülkesi aleyhine demeç vermeyi reddederek yaşayan Dubçek, 25 Kasım 1989'da hükümetin istifasından bir gün sonra Prag'da kalabaük bir halk kitlesine hitap etti. 28 Aralık 1989'da yapılan Federal Meclis Başkanhğı seçimlerine tek aday olarak katılan Dubçek, 270 milletvekilinin 269'unun oyunu alarak bu göreve seçildi. Başbakan Demirel, koalisyön protokolüne sadık olduklarını belirtti: Revizyon yok, özeleştiri yapıyoruzCUMHURİYET (Ankara) - Dün yapılan Bakanlar Kurulu toplantı- sına başkanlık eden Başbakan Süleyman Demirel, koalisyön pro- tokolünde revizyon yapılmasının söz konusu olmadığını bildir- di. Bakanlar Kurulu'nda, ekonomik paket ve Denizcilik Bakan- lığı üzerinde detaylı çalışma yapılması amacıyla iki ayrı komis- yon kurulması kararlaştırıldı. lu'nda Denizcilik Bakanlığı kurulması hak- kındaki yasa tasarısının da görüşüldüğü- nü, tasarının önümüzdeki günlerde TBMM'ye sunulacağını bildirdi. Gönen, toplantıda Finans Müsteşarlığı'nın kurul- ması, yeni Sermaye Piyasası ve TÖYÖK yasa tasanlarının da görüşüldüğünü söy- ledi. Gönen'in verdiği bilgiye göre Bakanlar Kurulu'nda görüşülen konular şunlar: — Altın borsası kurulması ve altının konvertibl hale getirilmesine ilişkin Türk Parasının Kıymetinin Korunmasına Dair 32 Sayılı Karar. — Yatırım, ihracat, turizm ve Bağım- sız Devletler Topluluğu ile ilgili teşvikler. — Hazine arazilerinin konut yapılması amacıyla tahsisine ilişkin tasarı. — Konut yapımının, memur maaşlan ve arsaya bağlı tahvil ihracı suretiyle destek- lenmesi hakkındaki yasa tasansı. Başbakan Süleyman Demirel, Bakanlar Kurulu toplantısına girişinde gazetecilerin sorusu üzerine şunlan söyledi: "Bir revizyon söz konusu değil. Oralar- da ne vaat etmişsek onlara bakacağız. Ne kadarı yapılmış, ne olmuş? Hükümet za- man zaman durur, kendini bir gözden ge- çirir. Böyle bir olay. Özeleştiri derler ona." Demirel daha sonra "Bahar geliyor, ni- ye üşüyorsunuz" dediği gazetecilere gü- lümseyerek "Bizden memnun musunuz? Hükümetten memnun musunuz?" sonısu- nu yöneltti. Ekonomik paket görüşûldü Bakanlar Kurulu'nun yaklaşık 3.5 saat süren toplantısından sonra bir açıklama yapan Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcü- sü Akın Gönen ise toplantıda ekonomik paketin u.'gulanmasıyla ılgılı kararların ele alındığını söyledi. Gönen, Bakanlar Kuru- — İthalat ve serbest bölgelere ilişkin dü- zenlemeler. Vergi düzenlemeleri Gönen, Maliye Bakanlığı'nca yürütülen vergi mevzuatıyla ilgili çahşmalarla ilgili olarak Bakanlar Kurulu'nda gündeme ge- len düzenlemeleri de şöyle sıraladı: — Gayrimenkul alım ve satımında öde- nen tapu harçlarının yeniden değerlemeye tabi tutulmuş kıymetler Uzerinden alınma- sı. — Gelir Vergisi stopaj oranlarının ye- niden düzenlenmesi. Menkul kıymetlerin vadesine» göre oran farklılaştırılması. — Kurumlar Vergisi'nden muaf veya müstesna tutulan kazançlar üzerindeki ver- gi yükünün arttırılması ile ilgili düzenle- me. — Açıktan satışlann vergilendirilmesi- nin nasıl yapılacağına dair düzenleme. — Gelir ve Kurumlar vergilerinin belir- li oranlarından alınan muhtelif fon kesin- tilerinin "fon payı" adı altında birleştiril- mesi. — İthalattan alınan vergi, resim ve fon sayılarının azaltılması. — Hayvancılık ve tanmda kullanılan yerli makine ve teçhizatta KDV'nin erte- lenmesi. Yeni Sermaye Piyasası Yasası'yla finans kesiminde reform yapılacağını kaydeden Gönen, ekonomik paketle ilgili kararlar üzerinde çalışacak bir alt komisyon kurul- ması karan alındığını bildirdi. Gönen, Ba- kanlar Tansu Çiller, Abdülkadir Ateş, Onur Kumbaracıbaşı, Sümer Oral ve Er- sin Faralyalı'dan oluşturulan alt komisyo- nun çalışmalarını tamamlamasından son- ra Bakanlar Kurulu'nun yann yapacağı ara toplantıda dün ele alınan konulann ba- zılannın karara bağlanacağını söyledi. Bu arada, Denizcilik Bakanlığı kurulma- sını öngören ve teşkilat yapısı ile çalışma esaslannı düzenleyen tasarı konusunda da bazı tereddütler doğduğu öğrenildi. Edi- nilen bilgiye göre denizcilikle ilgiH tüm bi- rimlerin yeni kurulacak bakanlığa bağlan- masını öngören tasarının üzerinde daha detaylı bir çalışma yapılması kararlaştırıl- dı. Bu çalışmayı yürütmek üzere Devlet Bakanları Ekrem Ceyhun ve İbrahim Tez, Ulaştırma Bakanı Yaşar Topçu, Maliye ve Gumrük Bakanı Sümer Oral'dan oluşan bir komisyon kuruldu. Gonen, Devlet Ba- kanı Güler İleri konusunun Bakanlar Ku- rulu'nda göruşülüp göruşülmediğine iliş- kin bir soruyu "Hayır" şeklinde yanıtladı. SHP ve Meclis'ten aynlmayı tartışıyorlar HEPTflerde olağanüstü hal sdontısı FARUK BİLDtRİCİ (Ankara) - HEP kökenli SHP milletvekille- ri olağanüstü halin 10 ilde uza- tılması halinde HEP'e geri dön- menin ve parlamentoda bulun- manın yararını tartışıyor. Muş Milletveküi Muzaffer Demir, ola- ğanüstü halin uzatılmasının demokratik kanallan tıkayacağını ve bu durumda HEP'e geri dönmek yerine, "parlamen- todaki işlev ve fonksiyonlannın düşünül- mesi gerektiğini" söyledi. HEP kökenli milletvekillerinin HEP Genel Başkanı Feridun Yazar ile geçen hafta yaptıklan toplantı sonrasında ola- ğanüstü hal ve milletvekilerinin işlevi ko- nulanndaki tartışmalar yoğunlaştı. Mil- letvekillerinin bir bölümü parlamentonun ve hükümetin sonuna değin kullamlma- sı gerektiğini savunarak, hükümetin de- mokratik açıhmlanndan umut kesmez- ken, bir bölümü bu görüşlere karşı çıkı- yor. HEP kökenli milletvekilleri ile birlik- te hareket eden SHP Muş Milletvekili Muzaffer Demir, Cumhuriyet'e "Zaten il- lerde yapılacak bir jenosidin provaian yapıhyor" diye konuştu. Demir, sözleri- ni şöyle sürdurdü: "En son Mardin'de 6 vatandaşm öldü- rülmesi olayı, Kürt halkı üzerinde düşü- nülen jenosidin bir provasıdır. Daha önce de Lice ve Kulp'ta benzer olaylar olmuştu. Devlet katliamlan ger- çekleştiren sorumlûların üzerine gitmek- ten korkuyor veya bunlan koruyor. Ola- ğanüstü Hal Yasası ve uygulamalannın devamı demek, Ulkenin yavaş yavaş bir iç- savaşa sürüklenmesi demektir. Bir Kürt milletvekili olarak kendi hal- kımızın yülardır çektiği sıkmtılan demok- ratik yollarla Türk ve dünya kamuoyuna duyurmak ve demokratik bir çözüm bul- ma misyonuyla parlamentoda bulunmak- tayım. Parlamentoyu kişisel kariyerim ve kişisel amaçlanm için bir sıçrama tahta- sı olarak görmüyorum. Halkımın refahı ve mutluluğu için ömrüm boyunca mü- cadele ettim. Geçmişte, 'Ben Kürdüm, Kürtler vardır' deiliğim için yıllarca ha- pis yattım." Doğan'ın görüşü HEP kökenli Şırnak Milletvekili Or- han Doğan ise Cumhuriyet'e, olağanüs- tü halin uzatılmasının kabul edilemeye- ceğini beürterek, "Uzatılması istenirse ret oyu kullanınm. Bağlayıcı grup karan alı- nacağım da sanmıyorum, ama alınırsa da ret oyu veririm" diye konuştu. Doğan, "Gelişmelerin HEP'e dönmeyi gündeme getirip getirmeyeceği" sorusuna şu yam- tı verdi: "Biz mümkün olduğu kadar hüküme- tin demokratik açılımlanna destek olma- hyu, sekte olunmamahdır. Bu sorunun çözümü için bizlerin parlamentoda bu- lunması ve bu hükümet bir şanstır. Bu şansın çok iyi kullanılması gerekir;' Demirel, İran gezisini ertelediCUMHURİYET (Ankara) - Başba- kan Süleyman Demirel, İran, Pakıstan ve Suudi Arabistan'a yapacağı geziyi Rama- zan Bayramı sonrasına ertelediğini açık- ladı. Erteleme nedenini soran gazetecile- re, "Altında bir şey aramayın. Sayın Özal henüz dün (önceki gün) geldi. Ken- disi de konuştu. Bir hafta sonra orada aym şeyleri konuşmamn yaran yok" di- yen Demirel, Kürt lideri Barzani'yle bu- gün görüşebileceğini söyledi. Başbakan Süleyman Demirel, dün Ba- kanlar Kurulu'na girerken gazetecilerin sorulannı yanıtladı. İran, Pakistan ve Su- udi Arabistan'a yapacağı ziyareti Rama- zan Bayramı sonrasına ertelediğini bildi- ren Demirel, "İran ve Pakistan geziniz iptal mi edildi" sorusuna şu yanıtı ver- di: "öyle görünüyor. Daha doğrusu Ra- mazan'dan sonraya erteledim. Tehir et- mekte yarar görülüyor. Dışişleri bir açık- lama yapacak. Suudi Arabistan'a git- mem de Ramazan'dan sonra söz konu- su. Martın 6'sıyla birlikte Ramazan ge- liyor. Ramazan içinde, çok acele olma- dıkça buralarda bir şey yapmak kolay de- ğil."