29 Mart 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22ARALIK1992SALI CUMHURIYET SAYFA. HABERLER "Sûrppiz'92" • tstanbul Haber Servisi - Eğer yeni yıla girerken sevdiklerinize güzel bir sürpriz yapmayı planlıyorsanız, ama işin içinden bir türlü çıkamıyorsanız, sizin için önceden hazırlanmış sürpriz seçeneklerinin beğeninize sunulmasından büyük olasıkla hoşlanacaksınızdır. The Marmara Oteli'nde bu yıl beşıncisı düzenlenen "Sürpriz '92" yılbaşı hediyeük eşya fuan 30 Arahk tarihine dek sürpriz meraklılannın hizmetinde olacak. Hemşirelik egitim merkezi tstanbul Haber Servisi - Türkiye'de hemşirelik eğitimini güçlendirmek amaayla, Amerikan Hastanesi bünyesinde bir "Hemşirelik Eğitim ve Araştırma Merkezi" kurulacak. Merkeze 5 yıl içinde 4 milyar lira ödemeyi taahhüt eden Semahat Arsel'in adının verilmesi Kararlaştınldı. 2 küçük çocuk yangında öldü İstanbul H aber Servisi - İstanbul Kuledibi'nde meydana gelen yangında 2 çocuk öldü. Yangında Lüleci HendekCaddesil30 numaralı apartmanın gjriş katı lamamen yandı. Yangın, anne ve babalan işte olan 5 çocuğun üşüyünce gaz sobasını yakmaya çalışmalan üzerine meydana geldi. Parlayan sobahın evdeki eşyalan tutuşturduğu, kaçmak isteyen çocuklann kapınm kilitli olması nedeniyle dışan çıkamadığı bildirildi. Daha sonra çocuklarmahalle sakinlerinin yardımıyla camdan çıkanldılar. Ancak 6 aylık Atakan Kocaer ve 5 yaşındki Binnur Kocaer yanarak öldü. Eczacıbaşı'na doktor unvanı•ANKARA (AA) -Hacettepe Üniversitesi Türkiye'de ilaç sanayiinin modern anlamda kuruluşunda öncülük eden Eczacıbaşı topluluğu başkanı başkanı Dr. Nejat Eczacıbaşı'na "eczacılık biliminde onursal doktora" unvanı veriyor. Hacettepe Üniversitesi'nden yapılan azılı açıklamaya göre Eczacıbaşı'na "onursal doktora" unvanı üniversitenin rektörü Prof. Yüksel Bozer ve Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Atilla Hıncal tarafından 23 aralıkta bir törenle verilecek. İstanbul'da molotoflu gece • tstanbul Haber Servisi - İstanbul'da beş banka şubesine ve bir mağa2aya molotofkokteyli ile saldında bulunuldu. Can kaybı ve yaralanmanın olmadığı saldınlan PKK'nın cephe kanadı ERNK üstlendi. Gazeteleri arayan kimliği belirsiz bir kışı, saldınlan Maraş katliamını ve Güneydoğu'da Kürt halkına yönelik harekâtı protesto etmek amaayla yaptıklannı söyledi.Saatl9.30'da yapılan saldınlarda Unkapanı'ndaki Akbank. Ziraat ve Vakıflar Bankası şubeleri ile Türk Ticaret Bankası'nın Fatih Şubesi'nde maddi hasar meydana geldi. 735 kilo toz esrar IVAN (AA)-VanEmniyet ıvlüdürlüğü Nartotik Şube ekiplerince gerçekleştinlen iki ayn operasyonda 735 kilo toz esrar ele geçirüdi. Olayla ügili bir kişi yakalandı, 3 kişi isearanıyor. Alman bilgiye göre bir ihban değerlendıren Van ve Başkale Narkotik Şubeekipleri Bitlis'in Güroymak ilçesi ile Şırnak'a bağlı Beytüşşebap ilçelerinde iki ayn operasyon gerçekleştirdi. Operasyon sonucunda 735 kilo toz esrar ele geçirüdi. Uyuştııracııda Kürt karieli• Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçüık ve İstihbarat Harekât Daire Başkanı Haluk • Bahçekapıh,PKX'nmdenetimindekibukaçakçılı^Güneydoğuköken]i 15-16 Bahçekapılı, Avrupa'daki uyuşturucu madde kaçakçılığının yüzde 80'inin "Kürt ailenin de katıldığını açıkladı. Bir kilogram eroinin, Avrupa'da 400 milyon liraya karteli" tarafından kontrol edildiğini söyledi. Bahçekapılı, Türkiye'de uyuşturucu satıldığını belirten Bahçekapılı," Avrupa'ya tonlarca eroingidiyor. PKK'nın bu yolla madde kaçakçılığı ile mücadelede 850 polisingörevyapüğınısöyledi. lcazandığıparayısiztahmınedin''diyekonuştu. . GÖKSEL POLAT ANKARA - Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçıhk ve İstihbarat Harekât Daire Baş- kanı Haluk Bahçekapılı. "Avrupa'daki uyuşturucu ka- çakçılığının yüzde 80'min Kürt karteli tarafından kontrol edildiğini söyledi. Bahçekapılı. terör örgütü PKK'nın deneti- mındeki bu organizasyon için- de, Güneydoğu kökenli 15-16 ailenin de yer aldığını bildırdi. Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlayan Haluk Bahçekapılı. Türkiye'de 50 bin dolayında uyuşturucu madde bağımlısı bulunduğunu ve kokain kul- lanımının zamanla artış göste- receğini tahmin ettiklerini ifade etti. Uyuşturucu madde ka- çakçılığında önemli rol oyna- yan Güneydoğu kökenli bazı ailelerin bulunduğunu kayde- den Bahçekapılı. bunlann PKK ile bağlantılannı şöyle açıkladı: •'Bu aileler, PKK olayından önce, münferid çalışıyorlardı veya aralannda işbirliği vardı. Şimdi birçoğu PKK ile çalışı- yor. örgütün taşeronluğunu yapıyorlar. Uyuşturucunun elde edilme- sinden, dağıtımına ve pazarlan- masına kadar PKK ile bağlantı içindeler. Biz. bunlan biliyoruz. Bun- lann Avrupa'da da ortaklan var. İtalya'da, Almanya'da, Fransa'da ve Hollanda'da or- ganizasyonlan var. bu şebeke- nin. Bir Kürt karteli var. Bu kartel. Avrupa'daki uyuşturu- cu madde kaçakçılığının yüzde 80*ini kontrol ediyor." Bahçekapılı. bir kilogram eroinin Türkiye'de 40 milyon lira, Avrupa'da 400 milyon lira ve Amerika'da ise 1 milyar lira- ya alıcı bulduğunu belirterek. "PKK'nın uyuşturucudan elde ettiği geliri siz tahmin edın." dedi. Türk polisinin 1991 ve 1992 yıllannda 2 tonu aşkın eroin ve 15 ton dolayında esrar ele geçirdiğini anlatan Bahçe- kapılı. karayolu ile yapılan uyuşturucu madde ka- çakçılığının önemli ölçüde orta- ya çıkanlmasıyla birlikte. ka- çakçılann ycni arayışlara girdi- ğjni söyledi. Bunl'ardan birinin deniz yolu olduğunu belinen Bahçekapılı. diğer yolun da. Bağımsız Dev- letler Topluluğu üzerinden gcr- cekleştirildiğini bildirdi. Uyuş- turucu kaçakçılığını önlemek isteyen Avrupa'nın. gözünü şimdi Bağımsız Devletler Top- luluğu'na çevirdiğini ifade eden Bahçekapılı. deniz yoluyla ka- çakçılıkta ıse "Ro-Ro' sefer- lerinin kullanıldığını anlatarak, "Derince limanından Trieste'ye Ro-Ro seferleri var. Biz iki defa yakaladık. TIR'a zula yapıyor- İar, Ro-Ro seferi ile malı Avru- pa'ya götürüyorlar. Bir başka yol da. Haydarpaşa-Köstence arasındaki Ro-Ro seferi" diye konuştu.Uyuşturucu madde kaçakçılığında. özellikle bu yıl Afrikalı İcuryelerin kullanılma- ya başlandığmı kaydeden Bah- çekapılı, son yıllarda bu kişiler- le İran'daki rejim aleyhtar- lannın İstanbul'da sayılannın artmasıyla, bu şehirde uyuştu- rucu kullananlann da arttığını söyledi. Bu kişilerin İstanbul- Pakistan(Karaçi) yolunu kul- landıklannı ve Pakistan'dan aldıkları uyuşturucuyu. prezer- vatifler içinde veya tabletler ha- linde yutarak. Avrupa'ya kaçırdıklannı anlatan Bah- çekapılı. bu olayın önlenmesi için idrar tahlilinden uyuşturu- cu kullanıldığını ortaya çıkaran cihazlann alımı için İngiltere ile aörüşmelerin sürdüğünü söyle- di. Kaçakçıhk ve İstihbarat Dai- re Başkanı Haluk Bahçekapılı, Türkiye'de uyuşturucu madde kaçakçılığı ile mücadelede 850 polisin görev yaptığını söyledi. Ormancılar Milli Ağaçlandırma Seferberliği Kanunu taslağını yorumladı: 'Yağmavetalan seferberlim' HÜRRİVETUYMAZ Milli Ağaçlandırma Seferberli- ği Kanunu taslağı (MASK), or- mancılar tarafından tepkiyle karşılandı. "Özelleşürmenin yeni bir boyutu" olarak nıteledikleri taslağı kaygı verici bulan orman- cılar, erozyonla mücadele için hazırlanan taslakta öngörülcn hükümlenn, "yağma ve talan se- ferberliği"ni başlatarak. baa açı- kgözlere "özel orman" sağla- maktan öte bir işlevi olmayacağı- nı savunuyorlar. Konuyla ilgili kurum ve kuru- luşlan taslakla ilgih bir tartışma- ya çağıran ormancılar, "Eğer ağaçlandırma için seferberlik söz konusu olacaksa bu, Orman Bakanlığı'nın kendi iç y apısından başlatılmalıdır. Bakanlık. politik ölçülere davandınlan bir çalışma sistemini tercih ettiği sürece, milli ağaçlandırma seferberliği askıda kalmaya mahkumdur" diyor. MASK, bozuk orman alanlan ile devlet arazilerinin özel ve tüzel kişilere tahsis edilerek. onlar ta- rafından ağaçlandınlmasım ön- görüyor. Orman Mühendisleri Odası Başkanı Yaşar İnan. MASK ka- bul edildığı takdirde. devlet arazi- leri vcormanlık alanlannın"sefer- berlik" adı altında yağmalana- cağını öne sürdü. Taslağın. 1986 yılında çıkan ve ormanlann özel- leştinlmesini sağlayan 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 57'nci mad- desinin yeni bir ifadesi olduğuna dikkat çeken İnan,"Bu maddeyle yaklaşık 5 bin hektar alan tahsis edildi. Tahsisi yapılan yerlerde neler olup bittiği de belli değil. Kesinlikle 'başansız' blmuş bu uygulamanın üzerine bir yenısini getirmek akıl almaz bir durum- dur dedi. İnanbu taslakla devlet ormanlannın özel k\şi vc kuru- luşlara bahşedilebileceğini belir- terek. "Türkiye ormancılığı de- neme-yanılma yöntemiyle ger- çekleri bulma lüksüne sahip de- ğildir. Ki. bu tür uygulamalar de- nenmiştir. sonuçlan da ortada- dır; vanılınmıştır." dedi. Orman Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu üyesi Aytekin Aktan da. MASK'ta sergilenen anlayışın. "yangına körükle gi- den. olumsuzluklan körükleye- cek bir anlayış" olduğunu söyle- di. Taslağın bazı açıkgözlere. bo- zuk ormanlardan odun elde ederek kâr sağlama ve orman alanlanndaki tesis, yatınm yap- ma olanağı vereceğini belirten Aktan. laslaktaki 'handikapla- ra' ılişkin şunlan söyledi: "'MASK. mülkiyet devri dışın- da. özel kişi ve kuruluşlara her türlü ödün verilebilecektir. An- cak tasanda yer alan hükümlerle. "Mülkiyet devri' de formalite ko- numuna düşürülmektedir. Daha önceki yasal düzenlemelerde ya- pıldığı gibi "Köv tüzel kişilikleri' vitrine. özel ve tüzel kişilıkler "Tezgaha' sürülmektedir. Buna karşın özel ve tüzel kişiliklerin, bırakın erozjon kontrolü çalış- malannı (Bu çalışmalann amacı en yüksek odun ürünü elde et- mek, diğer deyişle de kârhük de- ğildir). orman olayına bile yanaş- mamakta, "Ağaçlandırma ve erozyon kontrolü' amacı dışında gkarlar gözetmektedir. Dahası, ağaçlandırma ve erozyon kont- rolü yapmalan için özel kişi ve kuruluşlara verilen alanlann 'hu- kuksal" niteliği belirsizdir. Tas- laktan, tahsis edilecek alanlann "Hususi ormanlar' kapsamında değerlendirildiği anlaşılıvor." YAŞAMA FARKLIBAKIŞLAR Hastcmemize hoşgeldinizMinnoşitstanbul Haber Servisi - Artık hayvanlannızın da özel hastanesi var. Türkiye'nın ilk ve tek özel hayvan hastanesi açıldı. Levent'te mavi, üç katlı şirin görünüşü> le hemen dikkati çeken Animalia Türkiye'nin ilk ve tek özel hastanesi. Köpeğiniz, en son teknolojiye uygun olarak donatılmış ameliyathanedeyken siz üst kattaki kafetaryada çaymızı yudumlayabilirsiniz. Ya da aşı için getirdiğiniz mınnoşunuza girişteki şık dükkândan bir oyuncak alabılırsıniz. Birgezinti sonrası kuaföre uğravıplcöpeğiruzin tüylerine fön de çektirebilirsiniz. Veteriner hekim İlhan Gökgöl ve Alya Muratoğlu tarafından açılan ha^an hastanesi eczaneden, konsültasyon odalanna. laboratuvardan karantınaya. röntgen odalanndan pansiyona kadar pek çok birimı kapsıyor. İlhan Gökgöl, açılışta yaptığı konuşmada hastanenin Avrupa'nın en gelişmiş kompleksi niteliğine sahip olduğunu bildirdi. Gökgöl. hastanenin üç ameliyat odası. üç muayene odası bulunduğunu. böylece hızlı hizmet verebileceklerini, aynca ilkyardım odasınm yirmi dört saat açık olacağınısoyiedı. İlk özel hayvan hastanesinde, ev hayvanlanna özel bakım isteyenler, biraz özel fiyatlara katlanacaklar. Animalia'da havvanlanruzı 100 bin liraya muayene ettirebılırsiniz. fstanbul Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi'nde muayene fıyatı 30 bin lira. Aşı. Animalia'da 134 bin liraya. Veterinerlik Fakültesi'nde 50 bin liraya yapılıyor. Köpeğinize sezeryanla doğum Animalia'da 616 bin liraya, kedinize 336 bin liraya yaptınlıyor. Aynı işlem Veterinerlik Fakültesi'nde köpeğe İ 50 bin liraya. kediye 100 bin liraya yapılıyor. 'Siz onu bir de bahardagörün' İstanbul Haber Servisi- Bevoğlu Belediyesi'nden gazetelere faksla geçilen metinde. çevre ekıplerinin Hacıhüsrev Mahallesi'ndeki Sahaf Müslihıddin Camisi bahçesinde bulunan ve yıkılma durumunda olan 200 yıllık anıt ağaç için bır"Kurtarma operasvonu" gerçekleştıreceği yazıyordu. Gazetccıler, Bevoğlu Belediye Başkan Yardımcısı Nusret Avcı'yla birlikte olay yerindehazırbeklivordu. Operasyon başladı. İki asırlık ağaan bütün dallan motorlu testereyle budandı, koca ağaçlan geriye kala kala ana gövdesi kaldı. Daha sonra gövdede kepçeli iş makinesiyle. kökleri koparcasına, düzeltildi. Operasvonu adım adım ızleyen gazeteciler. Nusret Ava'ya. •"Şimdi bu ağaç kurtanlmış mı oldu?" diye sormaktan kendini alamadı. Ava'nın yanıtı kısa ve özdü: "Siz onu bir de baharda görün.'". (ERDOGAN KÖSEOGLU) 200 yıüık anıt ağacın kurtarma operasyonuna katılan gazeteciler ağacın so\ ulup soğana çe> rilmesini izlerken önce şaşırdılar, aıtcak daha sonra ikna oldular. Yaşamlarını görmeden degüzelleştirdiler HATICETUNCER Gözler; yeşil, mavi. siyah gözler... Aşık olduğumuz, dünyayı gördüğümüz gözlerimiz. Yaşam gözlerimizdedir neredeyse... Oysa gözler olmadan bakmayı bilenlerdevar. İstanbul Belediyesi'nin düzenlediği satranç turnuvasında dikkatleri üzerinde topla>angöremeyenikızkardeşler vardı. Göremeyenlerin satranç oynaması tumuvadakilerin çoğunu şaşırtmışü. Kenm ve Selim Altınok kardeşlerse şaşıranlara. şaşırarak "Göremeyen neden satranç oynayamasın, satranç zihınle oynanır" diyordu.Kerim ve Selim kardeşler çalışıyor. satrançla, müzikle uğraşıyor: kısacası her anlan dolu. Görenlenn bile zorlanacağı yoğunlukta yaşıyorlar. Kerim ve Selim'in âmâlıklan doğuştan değıl. Ancak çok küçük yaşlarda öğrenmişler, görme duyulannı yitireceklerini. Selim "Madem ki kaçınılmazdı, görmeden yaşamayı öğrenmemiz gerektiğini anlamıştık" diyor İcüçüklüğünü anımsadığında. İlkokul sıralanndan itibaren yavaş yavaş >itiriyorlar görme duyulannı. Lise>egeldiklerinde artık görmüyorlar, sınavlan sözlü yapılıyor. Anneleri hep > anlannda. Kitaplannı anne okuyor. gözleri oluyor anneleri. 1981'deHukuk Fakültesi'negiriyorlar. Önce Emirgan Reşitpaşa'daki rehabilitasyon merkezine devam ediyorlar. Selim, "Rehabilitasyon yaşamımızı değiştirdi" diyor .Hukuk Fakültesi'ne devam ederken bu kez muhasebeci olan babalan okuyor hukuk kitaplannı 4 yıl boyunca. 1985'te Kerim birincı, Selim ikinci olarak bitiriyor fakülteyi. Sonra da mali hukuk dalında masterlannı tamamhyorlar. Üstün başan kontenjanından doktora yapmaya başlıyorlar. Şu anda İstanbul Büyükkent Belediyesi Emlak Müdürlüğü'nde hukuk danışmanlığı yapıyorlar. Görmemenin işlerınde bir sorun yaratmadığını ""Bilgi ve beyin gücünün" önemli olduğunu söylüyorlar. Genellıkle Kerim konuşuyor. Selim "Her anırruz ayru' diyor ama Selim'in yaşamında artık Canan var. Kendisi gibi belediyede görevli Canan Kayahlar, ileride evlenmeyi düşündüklerini söylüyor. istinye Asbestli gemi Yeşil Barış'ı ayağa kaldırdi • İstanbul'da bir basın toplantısı '; düzenleyen Greenpeacx üyeleri. daha ' birkaçhafta önce Çevre Bakanı '; Dogancan Akyürek'in "Zararh değildir, olmaz öyle şey" diye eline ''_, yüzüne sürdüğü asbestli gemi ' donanımmın son derece kanserojen •: olduğunu belirterek, geminin 't Türkiye'de onanmına izin verilmemesî' gerektiğini söylediler. İstanbul Haber Senisi- Armatör Kahra-" man Sadıkoğlu'nun satın alarak İstanbuF Tuzla Tersanesi'nde onanma aldığı asbestli gemi olayına sonunda Greenpeace de müda-' • hale etti. İtalya ve Almanya'dan gelerek dürf- İstanbul'da bir basın toplantısı düzenleyen-' Greenpeace üyeleri. daha birkaç hafta önce" 1 Çevre Bakanı Dogancan Akyürek'in "Zarar- lı değildir, olmaz öyle şey" diye eline yüzüne' sürdüğü aspestli gemi donanımırun son dere-' ce kanserojen olduğunu belirterek. geminin Türkiye'de onanmına izin verilmemesi ge- rektiğini söylediler. Greenpeace üyelerinden Gerd Albracbt, Almanya'da bugüne kadar aspestle çalışan • işkollannda, bu tehlikeli madde nedeniyle 300 hastahk türünün görüldüğünü söyledi. Özellikle tersane ve tekstil ışçilerinde başja akciğer olmak üzere pek çok kanser türünun ortaya çıktığını belirten Albracht, tedavisini bulamadıklan mesothellioma yüzünden de. pek çok işçinin öldüğünü belirterek, "Federal Almanya'da 1950-1990 döneminde 5 bin asbest olgusu görüldü. Sendikalar bu konuda çok fazla mücadele verdi. ama hastahk tazminatlannın yüzde 75'i dul kalan ese ve, çocuklanna ödendi. Her mesothellima hastalığına bir milyon mark aynldığını gözonüne alırsanız. asbestın ne kadar telikeli bir kimvasal madde olduğunu daha iyi • anlarsmız" dedi. Greenpeace üyesi Roberto Ferngno da, as- bestin tehlikeli atıklar kapsamma gırdiğini belirterek ABD'nin gemiyi asbestinden an- taraksatması gerektiğini söyledi. •• 1 . Greenpeace üyesi Mario Damato^un, yönettiği toplantıda. B.Ü. Öğretim Üyesi Kriton Curi ise geminin yol açacağı facialan durdurmalan konusunda sendikalar ve çevreci örgütler ile Sağhk ve Çevre bakanlan- na çağnda bulundu. ingiltere Sen misin başka hırsızınbankasını soyangafıl!.. LONDRA (AA) - Silahlı bir soygun ardın- dan bankadan çaldığı 1800 sterlinle (24 mil- yon lira) kaçarken silahlı iki kişi tarafından soyulan bir genç, insaflı davranan yargıçtan ağır ceza yemekten kurtuldu. Old Bailey Ağır Geza Mahkemesi'nce dün sonuçlanan ilginç davada, Sava Tony Doc- king, 20 yaşındaki Stuart Everton'ın geçen ağustos ayında Londra'nm Bamet semtinde- ki Barclays Bankası'nı soyduktan sonra ka- çarken bir ara sokakta silahlı iki kişi tarafın- dan soyulduğunu anlattı. Savcı. banka soyguncusunu daha sonra polis karakoluna teslim eden iki kafadar soy- guncunun, Stuart Everton'ın aleyhine mah- kemede tanıklık bile yapmaya hazır oldukla- nnı poLse bildirdiklerini belirtti. Savanın verdiği bilgiye göre olayın soruş- turmasmı derinleştiren polis, 'Vatandaşhk görevi' yaptıklannı iddia eden iki silahlının aslında kendilerinin söz konusu bankayı soy- maya hazırlandıkJannı, ancak bankaya yaİc- laştıklannda Stuart'ın bankayı soyduğunu göriince soygun işinden vazgeçtiklerini, Stu- art'ın bankadan kaçışı sırasmda da genci dur- durarak bankadan çaldığı paralan bu kez kendilerinin çaldıklannı ortaya çıkardı. Duruşma sonunda, yargıç Henry Pownall, daha önce de banka soymaktan sabıkalı Everton'ın başından geçen 'talihsiz soygun' : olayını dikkate alarak kendisini iki yıl süreyle polis gözetiminde kalması şartıyla serbest ba- rakırken, haftada 80 saat süreyle de bir düş- künler evinde toplum hizmeti yapmasına karar verdi. Zorunlu tasarrufkesintilerinin akıbeti meçhul • SSKKesintüerin bankayayatırıhpyatınlmadığını denetleyemiyoruz. • Ziraat Bankası Bu, SSK'nıngörevi Ziraat'in başka işimiyok! ^KOÎBizim görevinıizparanmyaîırûıpyatırılmadığını denetlemek değü,parayınemalandırmak • Bazı işverenlerkesinîileri "ucuzkredi" olarakkullanıyor SERTL Ğ ÇtÇEK ANKARA - Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın başbakan olduğu 1988 yılında başla- yan zorunlu tasarruf kesintıleri, kamu ve özel kesim işverenleri için ucuz kredi kaynağı ola- rak kullanılıyor. Maaş ya da ücretinden zo- runlu tasarruf kesintisi yapılan, ancak bu "ta- sarnıfu" işverenince Ziraat Bankası'ndaki il- gili hesaba yatınlmayan kişiler, anapara veya bunun nemasını alamıyorlar. İşverenlerin üc- ret ve maaşlardan kestikleri paralan, ilgili he- saba yatınp yatırmadıgının denetimi de yete- rince yapılamıyor. SSK primleri ve vergi borçlannı ödemeye- rek, "ucuz kredi" olarak kullanmayı tercih eden baa kamu ve özel kesim işverenlerinin, zorunlu tasarruf kesıntilerini de aynı amaçla kullandıklan bildirildi. Kamu Ortaklığı İda- resi (KOİ). Ziraat Bankası ve Şosyal Sigorta- lar Kurumu (SSK) yetkililerinden edinilen bilgilere göre, çalışanlardan yapılan zorunlu tasarruf kesintıleri düzenli olarak yatınlsay- dı. "Çahşanlan Tasarrufa Teşvik Hesabı''- nda şimdiye dek biriken 30 trilyon liranın çok daha büyük rakamlara ulaşmış olması gere- kiyordu. Bu rakamın ne olacağmı tahmin etmenin çok güç olduğunu belirten yetkililer. çahşan- işveren bu paralan hesaba yatırmayabiliyor. Bu durumdaki kişilere nema ödemesi yapıla- mıyor. Dolayısıyla. emeklilik halinde anapa- rayı da alması söz konusu olamıyor" dediler. Edinilen bilgiye göre, kesintiler tutan çalı- şana "istifa halinde" de ödenmiyor. Bu duru- mun yasa gereği olduğunu, hizmet süresi ne olursa olsun, çalıştığı yerden istifa edene öde- me yapılamayacağını kaydeden yetkililer. "Ancak, kesintüerin ilgilinin yeni işyeri hesa- lann bordrolanndan yapılan zorunlu tasarruf bına aktanlması mümkündür" diye konuştu- kesintilerinin Ziraat Bankası'ndaki özel he- saba yatınhp yatınlmadığının denetimınin yapılamadıgmı bildirdiler. Zorunlu tasarrufta bulunan çalışanlann, 2 yıldan sonra. hesapta kendi adlanna biriken para üzerinden tahakkuk edecek nemanın, her yıl üçte birini alması gerektiğini anımsa- tan yetkililer. "Ancak kesinti yapıldığı halde, lar. Bu durumda, hak sahibi, bir daha çalış- mamaya karar verse bile yıllarca ücretinden yapılmış olan zorunlu kesintileri geri alamı- yor. Yasa gereği, yaklaşık 3 milyon 600 bin işçi- den her ay yapılan zorunlu tasarruf kesintile- rinin, işverenlerce ilgili hesaba yatınhp yatı- nlmadığırun denetimi SSK'ca yapılıyor. An- cak SSK Genel Müdür Yardıması Cemal niisha form gönderiyoruz. onlar oradan ta-I Uysal, bu denetimin istenildiği gibi yapılama- kip ediyor. Bankanın başka işi yok mu! Bizirh dığmı belirterek şunlan söyledi: bankamız imkansız onu takip edemez za-1 "SSK. kendi prim alacaklannın bilgısıni ten." \ bile yetennce merkezileştirebilmiş değil. Zo- Zorunlu tasarruf uygulamasına ilişkire runlu tasarruf kesinulerinin yaünlıp yatınl- 3417 sayılı yasa, işçilerin zorunlu tasarruf ke-; madığını Ziraat Bankası bize bildiriyor. Biz sintilerinin hesaba yatıp yatmadıgının taki- de denetliyoruz. Parayı biz toplamıyoruz, batında SSK'yı, Bağ-Kur bünyesinde çalı-I ödenip ödenmediğini takip ediyoruz. Ama şanlann kesintilerinin yatınhp yatınlmadığı-; primlerin ne ölçüde düzenli yatınldığını bil- nın takibatmda da Bağ-Kur'u yetkiu kılıyor.; memiz mümkün değilr." Baz: KİTler ve birçok belediyede 657 sayılı; Ziraat Bankası yetkilileri, zorunlu tasarruf yasaya tabi olarak çalışanlann maaşlanndan; kesintilerinin yatınhp yatınlmadığına ilişkin kesilen zorunlu tasarruflann ilgili hesaba; deneüm yapmadıklannı belirterek, şunlan yatınlmadığı belirtildi. söylediler: KOİ yetkilileri, yasanın böyle bir durumu' "Yasaya göre. takip görevi SSK'ya ait. Ya- öngörmediğinı belirterek. "Yasa, sanınz,' tınlmayan zorunlu tasarruf kesintilerini SSK 'nasıl olsa kamuda çalışanlann kesintileri; takip ediyor. Böyle durumdaki şirketlerin pa- yatınlır' varsayımından hareketle bu konuda' ralan yatırmasını sağlayacak. Biz onlara bir biraçıklık geti'rmemiş" dediler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle