19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 22ARALIK1992SALI 12 DIZIYAZI Almanya'daki Türkler, 'savunma' hazırlığında Şiddetekarşı şiddet endişesi Almanya'nın en temel toplumsal konulanndan birisi yabancılann ül- keye nasıl uyum sağlayacaklan tar- tışmasıdır. Her gün bu konuda bir yazıya, televizyonda bir tartışmaya rastlamak mümkündür. Uyumsuz yabancılann "uyumlu" hale getiril- mesi her yıl milyonlarca marka ma! olur. Sosyal danışmanlar, öğretmen- ler, yabanalara ait örgütler hep bu sorunu çözmek amacıyla seferber ediliyor. Yükselen ırkçı saldınlar. Alman uyum kurumlannda hayal kınklığı yarattı. Şimdi yeni çareler anyorlar. Türkler uyum tartışmasına çok kı- zıyorlar. Bunun Almanya'daki so- runlan çarpıtmaya yönelik bir oyun olduğunu söylüyorlar. Çünkü asıl uyumsuz biz değiliz, yabancılara bir türlii alışık olmayan Alman toplu- mu ve Alman yasalandır diyorlar. A ürkleruyum tartışmasına çok kızıyorlar. Bunun Almanya'daki sorunlan çarpıtmaya yönelik bir oyun olduğunu söylüyorlar. Çünkü asıl uyumsuz biz değiliz, yabancılara bir türlü alışık olmayan Alman toplumu ve Alman yasalandır diyorlar. Berlin'in Schöneberg bölgesi ya- bancılar sorumlusu Emine Demir- büken. anayasada hâlâ "Alman kanı" deyiminin durduğunu ve bu- rada doğup burada büyüyen Türk çocuklanna oturma ve çaİışma iznı almak için polis kapılannda bekle- diklerini anlattı. "Düşünün, iki ço- cuk aynı hastanenin yan yana iki yatağında doğuyor. Anaokulunda birlikte büyüyüp aynı mahallenin sokaklannda koşturuyor, ayni ki- taplan okuyor. aynı dili öğreniyor. İlkokulu. ortaokulu birlikte bitiri- yor. 16 yaşına gelince Türk çocuğu- na ailesi, haydi şimdi Yabancılar jjjS^H^'IN ©R C ÜHT A M A R 1 H N Y A 1 Y L E F l | HESAPLAŞIYOR - H 0 R AL Ç A l_ 1 Ş L A R beklediklerini anlattı. Polisi'negıdeceksm diyor. Çocuk sa- dönünce soruyor. Hans benimlegel- şey çalışma izni için de geçerli." bahm erken saatinde oturma izni medi. o böyle bir kâğıt almıyor mu? Son yıllarda sığınmacılarla ilgili için uğraşan yüzlerce insanla birlikte Annesi hayır, o Alman, sen yabancı- yapılan tartışmanın da ırkçılığı kış- kuyruğa girip sıra bekliyor. Çevresi- sın cevabını veriyor. Çocuk ilk şoku- kırttığına inanıyor Türkler. Yüzbin- ne baİcıyor, birlikte büyüdüğü Al- nu burada yaşıyor. Yasal aynmcıhğı lerce sığınmacının kapılanna dayan- man arkadaşlan yok. Annesine burada iliklerinde duyuyor. Aynı dığını her gün parlamento kürsü- J3erlin'in Schöneberg bölgesi yabancılar sorumlusu Emine Demirbüken, anayasada hâlâ "Alman kanı" deyiminin durduğunu ve burada doğup burada büyüyen Türk çocuklanna Oturma veçalişma İzni Almanva'da gündemin en önemli almak lÇin pollS kapılannda maddesi bundan sonra ne olacağı... sünden duyan sıradan Alman yurttaşı. bu yabancılann, ekmekleri- ni ellerinden alacağına inanıyor. Türklere göre ırkçılık, gündelik Alman yaşamında sürekli imal edili- yor. Bunlar yasalarla, kamuoy unda politikacılar tarafından körüİdenen tartışmalarla derinleşiyor ve kalıcı izler bırakıyor. Tehlikenin bovutları Nazi saldırLsı, Türk gençieri içinde şiddet eğüimini arttınyor ve gençler silahlanıyor. Sorulanmızı yaıutlayan Beriin yabancılar sorumlularırvdan Emine Demirbüken. "Irkçdığa ve devletin vurdumduymazlığına karşı çeşitli direniş biçimkri geliştirdiklerini" söyledi. Türkler ve diğer yabanalar addi bir tehdit altında mı? Konuştuğumuz. Türkler arasında gecmişten farklı ola- rak ciddi bir tedirginlik yaşanıyor. Şu anda belki bir şey olmaz, ama yine de bu durumun nereye varacağı bilinmez diyorlar. Fakat, kimsenin Almanya'yı terk etmeye niyeti yok. Büyük çoğun- luk, bu topraklarda doğduk. bizi bu- radan kimse atamaz sözleriyle kalra olduğunu vurguluyor. Türkler saldınlara ve saldın tehdit- lerine karşı her türlü savunma yoluna başvuracaklannı belirtiyorlar. Daha önce ortaya çıkan sokak çeteleri, dev- letin baürması ve Türk toplumunun telkinleriyle dağılmış. Fakat şimdi ye- niden örgütleniyor. Nereye gitsek gençlik içinde bir savunma faaliyeti göze çarpıyordu. Bizi Yahudilere ben- zetemezler diyorlar. Gençlerin hızla silahlandığı artık herkesın malumu. Kadınlar ve çocuklar ıse bayıltıcı gaz spreyi taşıyorlar. Bıçak en masum in- sanın cebinde bile eksik değil. Türk toplumu içinde bir yandan dı- renme ve savunma anlayışı gelişirken, orta yaşh kuşak, gençlerin şiddete şid- detle karşılık vermesinden çekiniyor. Böyle birçaüşma ve saldınnın yol aça- cağı sonuçlardan korkuya kapılıyor. Berber Behçet Algan şunîan söylüyor: "Dilerim bu iş fazla uzun sürmez. Uzun sürerse karşı tepki gelişir ve bu- nun sonunda korkunç şeyler .olur. Böyle bir şey olsun istemiyorum. Bu- nun sonunun nereye varacağı belli olmaz."' Aynı endişeleri Milli Görüş Teşkılatı Başkanı Ali Yüksel de dile getirdi. Gençlere bu tepkileri aktardığımız- da. "Doğduğumuz büyüdüğümüz sokaklan faşistlere mi bırakacağız. Bu sokaklar bize aittir. kendimizi koru- mak için silah dahil her yolu kullanı- nz. Bize kimse engel olamaz" cevabını veriyorlar. Gençler içinde. sokaklarda yürümekle bir şey çıkmaz anlayışı gi- derek yaygınlaşıyor ve şiddet eğilimi güç kazanıyor. SÜRECEK ALMANYA İÇİŞLERİ BAKANIMÜSTEŞARIJOHANNES VÖCKİNG CUMHURİYET'İIV SORULARINIYANITLADI Irkçılığı engellemek için yeni yasalar çıkarüyoruz Dr. Johannes Vöcking, Alman İçişleri Bakanlığı Müsteşan. Irkçı saldınlan ve ırkçı örgütleri takiple görevli bakanlığın bu konuyla ilgili en sorumlu kişisı. Vöcking. Bonn'daki bakanlık bınasında sorulanmızı yanıtladı. - Almanya'da Meoııazieylemlerdeson yıllarda hir yûkseliş olduğunu hilh oruz. Bu eylemlerin giderek öliinıe dönüşıüğü de hirgerçek. Siz bakanlık olarak hııyeni durıomı karşı negibi önlemler a/dııuz? - Öncelikle şunu söylememe izin verin. Bu ülkede son dönemde yaşanan bu olaylar Almanya için bir utançtır. Bu terörün giderek Almanya"da uzun yıllaryaşayan yabancılara yönelmesi ise daha da vahimdır. Sorunuza somut bir yanıt vermek gerekirse. Almanya'da teröristlere karşı önlemlerin genij bir yelpazey e y ayıldığını söylevebilirim. Oncelikle terörü ortadan kaldırmaya yönelik konuyla ilgili tüm birimler güçlendirildi. Emniyet bünyesinde bu olaylara yönelik olarak yeni bir bırim oluşturduk. Bir enformasyon merkezı. Bu merkcz Köln'de kuruldu. İlk kez Almanva'da bu boyutta bir oluşum gerçekleştırildi. Tüm çabamız Almana'da yaşanan teröreylemlerini önlemeye. yabancı düşmanlığını ortadan kaldırmaya yönelik. Ardından İçişleri Bakanı. terörearşı tüm eyaletlerdeaddi önlemler alınması için hareketegeçti. Eyaletlerdeki polis leşkilatlan güçlendirildi. Bu teşkilatlann bünyesinde de özellikle bu tip terör olay lanyla ilgilenen bınmler oluşturuldu. buralara bu konuda eğitilen yeni personel alındı. Var olan yasalann daha etkin uygulanması için çaba harcanıy or. Gerekirse bu mücadeleyi kazanmak için yeni yasal düzenlemeleredegidilebilecek. içişleri Bakanı ilk kez Almanya'da sağ bir grııbun y apacağı eylemi yasaklandı. Bundan sonra da bu tür yasaklamalargündemegelecektir. Hatta ırkçı eylemlcrde etkin olduğunu belırlediğimiz kımi şahıslann kamuoyuna yönelik propoganda gıbi faaliyetlerde bulunmasmı da engelIeyeceğız/Bizi özellikle düşündüren konu gençlerin şiddel eylemlerinekatılması. İçişleri Bakanlığı olarak. gençieri bu tür e\!emlerdenalıkoyabilmek\e onlan kazanmak için çabalıyoruz. Gençlerin toplum içerisinde daha toleranslı olmalan gerekiyor Özellikle de yabancılara karşı daha toleranslı da\ ranmalannı sağlamamızgerek. Gençlere yol gösteriyomz Bunu başarmak için de bir yandan olumsuz propgandalan etkisizleştirmek dığer taraftan onlara doğru davranış biçımini öğretmemiz gerekiyor. Okullarda konuya ilişkin çeşitli etkinliklerdüzenlcniyor. Buctkinliklerlcgençieri bilinçlendirmeyeçalışıyoruz. Almanya'da yaşayan yabancılar konusunda onlan bilgilendinyor. Toplumda doğru birdavranış tarzı geliştirebilmeleri ıçın onlara yol göstenyoruz. Bunlar gençlerin yabancı yurttaşlara karşı daha toleranslı davranmalannı sağiamayayayönclikeikinlıkleıdir. Tüm bu önlemler gcleccktc bu tehlıkeyi kökten çözümlenmesı açısından son derece önemli. Mölln'de yaşanan olaylar bızleri gerçekten üzmüştür. Burada yaşayan Türkler kadar yas içindeyız. L'muyorum ki bu tür olaylar Almanya'da Türkler ve Almanlar arasında onyıllardır\arolandostluğuzedelemeyecektir. - İçişleri Bakcuılığı ııııı açıklamasmagöre 40 bin civarmda örgüllü Neo-Nıızi var. Geçmişleki eylemler hu konuda İçişleri Bakanlığı nın vcterinıetakipyapamadtğını.yeterimeönlem alamudtğm gösteriyor. Bundan sonra yeterli önlemler almtıcak mı'.' - Öncelikle sayılardan söz edeyim. Biz bunlann sayısının 40 bin civannda olduğunu düşünüyoruz. Bunlann tümü örgütlenmiş kişi çeşitlisuçlardan malıkemeye çıkmış ama tutuklanmanuş. Polisin hurada bir ıhmali var mı? - Bu kişilenn neden tutuklanmadığmı bilemiyorum. Konu vedava dosyası hakkında yeterli bilgiye sahip değilim. Bu üçcinayetin önlenmesini isterdim. Bu türkişileri suç işlemeden yakalavabilmek ve suçu önlemek için herfırsat değerlendirilmelidir. Eğervarolan yasalar buna olanak sağlamıyorsa bu sağlayacak yasalar çıkanlmahdır. Bu tür önerilerimiz de zaten var. - Yazar Ralp Giordiano Sat 1 televizvonımdaki hir açık oıurumda Bavyera daki bir olayı naklettı. İki Neo-na:i ı e saldınlan sırasında engel olmak isteven bir Alman 'm, Neo-na:i'nin ceketini vermek gibibireğilim ortayaçıkrruştır. Bu olmamalı. Kışilerin silahlanarak kendilerini koruyabileceklerini düşünmesi de yanlıştır.Şiddet uygulamak dev letin sadece hakkı ve görevidır. Devlet olarak bu sağ tehlikenin en kısa zamanda ortadan kaldınlması için her tür önlemi alacağjz. Önlemlerimizin kısa süredesonuçlannı vereceğini düşünüyorum. lVleydana gelen üzücü olaylara karşın biz yabana düşmanı değil. yabana dostu bir ülkeviz. Önemli olan hepimizin toleranssahibiolmasıdır. Her birimiz diğeriııi tanımaya onu anlamaya çalışmalıyız. İnsanlan olduklangibi kabullenebümeli^iz. Son zamanlarda buradaki yabancılar arasında da şiddete şiddetle karşılık vermek gibi bireğilim ortaya çıkmıştır. Bu olmamalı. Kişilerin silahlanarak kendilerini koruyabileceklerini düşünmesi ^^^^^r .. ..... J J ı içişlen Bakanlığı musteşarıvocker, deyanllŞtir. olaylank^kırttığımbeâirtiyor. militan değil. 4 bini militan. Diğerleri sempatizan. Güvenlik güçlerini bugüne kadar kaç eylemi önceden belirlediği. ne kadannı önlediği konusunda sayısal bilgi vcremivorum. Ama büyük bırçaba içindeler. Buçabalann ne yaak ki bir ölçü birimi yok. Ancak bu tür olaylar çok şukürlüm Almanya çapında dağılmış durumdadcğıl. Dahayerelölçülerdckalan olaylar. Bununla tehlikenin boyutlannı küçük göstermck gibi bıramaam yok. Ancak olaylann yerel ölçülerde kalması polisin de etkisini artüran bir unsur. Bu yıl içinde 1600 kişi tutuklandı. Şimdi sıra mahkemelerin. Yakalananlann daha sert birşekilde cezaiandınlmabi gerek. - Sım \totln ola\ ları hellikibir ihıncıl olduğunu i;<\\hri\or. Buguzeteh'ic de vansıdı. Daha önce üç çalmak suçundan ikiaydır cezaevinde olduğunu sö\ ledi. Açık oturuındaki Adalet Bakatıı da olavı valunlamudı. Bumedenicesaret sahibi Alman halen cezaevinde midir? Bu kijinin tuiuklanmasına neden olan polislere herhangihir uvarıdu hulunuldu mu? Bu tür olaylara karsıpolis örgütüne bu denevden vola çıkarak birgenelge yaymlamavı düşündünüz mü? - Olayı ilk kez duy uyorum. Bu yüzden birşey söyleyemem. Benimeklemek istediğjm şu: Meydana gelen üzücü olaylara karşın biz yabana düşmanı değil, yabancı dostu bir ülkeviz. Önemli olan hepimizin tolerans sahibi olmasıdır. Her binmizdiğerini tanımaya onu anlamaya çalışmalıyız. İnsanlan olduklan gibi kabuilenebilmeliyiz. Son zamanlarda buradaki yabanalar arasında da şiddete şiddetle karşılık Biz hep dostuz - Türkiye'yevönelikbirmesajauzvarmı? - Bizim için Türk-Alman dostluğu büyük bir öneme sahipür. Almanya'da yaşanan sorunlann üslesinden gelmek için tüm gücümüzü. elimizdeki tüm olanaklan kullanacağız. Dostluğumuz bu olaylarla zedelenmemeli ve sürmelidir. Suçlulann yakalanması ve cezalandınlması için herşeyı yapacağız. Düşündüğümüz sadece polisiye önlemler de değildır. Gençlığın bu tür fikirlerin peşine takılmaması için çabalıyoruz. Türk hükümeti insanlan yatıştınnalıdır. Yıkıcı değil, yapıa bir rol oynamalannı diliyorum. - Geçenlerde bir nazi lideriylekonuştum. Bizim ekonomik güçlüklerimizin nedeniyabancılardır diyor. Buaslmdadevletmdesöylemi. Yani Sazilerin kullandığı argimıanlar hiikümer tarafmdaıı dakullanılıyordu. Birsöylem değişikliğisözkonusu olacak mı? - Yabanalann Almanya"ya sığınması bizim için bir sorundur. Diğer ülkeler ise bu sorunun çözümünde hiçbir katkı getirmiyorlar. Ancak biz Almanya"yasığınanbu kişilerle Almanya'da yıllardırçalışan yabancılar arasında kesinli'kle bir bağ kurmuyoruz. Olayı tümden bir yabana sorunu halinegetirmedik! Biz burada yaşayan yabanalann ekonomımiz için önemli olduğu kanısındayız. Bunu da dile getiriyoruz. Onlann bizim ekonomimizesağladıklan yarann nedenli büyük buna karşılık onlariçin yapılan harcamalann ne denli küçük oîduğunu da dile gcuriyoruz. Kürt sorunu - Kiirt sonmuyla ilgilihir problem vardı bu problemsuaııda ne dunonda? Giiney doğıt 'da Almanya dangönderilen sıluhlann kürtlere karşı kulluıuldığıgerekçesivle Almaııva'nm silah ambargosu ııygulaımiM gündemegeldi. Sonradan bundan vazeçildi. Şu anda dıırıım nedir? - Biz her zaman insan haklannın korunmasından yanayız. Teröre karşıyız. Nerede olursa olsun. Ama ay nı zamanda da Alman sılahlannın kullanımına karşıyız. PKK konusunda son olarak şunu söylemek isliyorum. Almanya'da ya da Almany a lopraklanndan kaynaklanan birterönstcylemin gerçekleşmemesı konusuna büyük hassasiyet göstenyoruz. Ancak bizlerin deyasalan var. Ve bu yasalar çerçevesinde harekel etmck zorundavız. ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇt Süleyman Bey'in Şakalan... Moskova'dan bir süre bnce Ankara'ya gelen. Moscovv Nevvsdergisinin yazarlarından Rady Fish, Başbakanlık- ta Süleyman Bey'le görüştü. Türkçe biliyor. Rady Fish. kendi bıçemiyle Süleyman Bey'e şu soruyu sordu: - İlhan Selçuk, bir gün söyledi ki, "20 yıl önceki Süley- man Bey, bugünkü Süleyman Bey'in söylediği sözleri duyarsa, onu hapse atardı." Ama, şaka bir tarafa bir şey sormak istiyorum. Mümkün olsa. 20 yıl önceki Süleyman Bey'le karşılaşabılseydiniz, ona ne söylerdiniz? - Zaman zaman bir çizgiyi muhafaza edıyorum. Ayrın- tılarda tabiı insanların farklılıkları olacaktır. Eğer zaman içinde insan hiçbir şey kazanmıyorsa, vaktini boş geçir- miştir. Bir çizgiyi muhafaza ettim; ben barışçıyım, de- mokratım. Halkın refahını, mutluluğunu istiyorum. Tür- kiye'nin komşularıyla iyi geçinmesini istiyorum. Ben mühendisim, inşacıyım, imarcıyım. Ülkenin imar ve in- şasını çiziyorum. Ve bu ülke insanlarının sağlığına ka- dar uygar ihtiyaçlarının sağlanması, bu insanların başı bulutlara değecek kadar dik ve hür olmasını istiyorum. Ülkenin geçmişine dair demokratik yasalar, insan hak- larına dayalı -hep öyle olagelmiştir- yanlış anlaşıldığı- mız zamanlar da çok olmuştur Çünkü biz Türkiye'de devlete karşı değiliz. Ama biz Türkiye'de halkoyunu temsiı ederek geldik. Yani, halkla devlet arasında bir mücadele olmuştur Türkiye'de. Ama o mücadele devleti yıkma istikametindedeğıldi. Halkı devletin sahibi yapma istikametindedir. Ve bunu atlatmak da kolay olmamıştır. Zaman zaman birçok kimseye ters düştüğümüz de ol- muştur. Demokratolunca, gayettabıi ki biz antikomünist olduk; Rusya ıle münasebetleri başlatan da benim 1965te. Antikomünistolma, komünistolan ülkeleredüş- man olma anlamında değil. Antikomünizm, ben kendi ülkemde ıstedim, yani, benim ülkem demokrat olsun, hür olsun; komüoist rejim kim istiyorsa orada olsun, ama benim ülkemde olmasın. Ben onun mücadelesini yaptım. Zaman zaman. herşeyi doğru yapmak mümkün değil insanlar için, yanlış yaptığınız da olabilir. Ve yanlış yaptıysanız, onlan düzeltmiş olmanız da bence bir fazi- lettir. - Sorabilir miyiz yani, Süleyman Bey'in değiştiğini, ve Türkiye halkının değiştiğini? - Çağın dışında veya gerisinde kalamayız. - feşekkur ederim, en son bir soru: Sizin politik hayatı- nızda en sevınçli, en mutlu anlarınız ve en üzücü olan anılarımz var mıdır? - Kaç tane var! Bir ayrım yapamayacağım. Biz bir bü- yük mücadeleyi yaptık. Inışleri, çıkışları vardır bunun. Tabii ki insan, çıkışlarında sevinmiş. inişlerinde üzül- müştür çizgide. Ama bizi ne sarhoş edecek kadar bir sevinmenin içine girmişizdir, ne de tahrıp edecek kadar üzüntünün içerisine.. Hep sevinçlerin ve üzüntünün üzerinde tutabilmişizdir. kendimizi... Ve hepsini de tec- rübe hanesine kaydetmişizdir... Rady Fish, Süleyman Bey'le görüşmeye Serpil Bo- zer'le birlikte gitmişti. Bir süre oluyor, elim değip yaza- madım. Rady Fish iyi ki Süleyman Bey'le, AP kongresin- den çok önce konuşı-'p gitmiş, yoksa onun "ben demok- ratım" sözlerini bir şaka sanabilirdi. Neydi o kongrenin havası öyle? Süleyman Bey, kongre öncesinde televiz- yoQu bir güzel kullandı. "Olacaklar belliydi", "doğrusu buydu" denebilir. Olabilir. AP'yi, DYP'ye yamamak için bu denli gözü dönmüşlük olmaz kf ama. Sezdim ki, Sü- leyman Bey, gelecekten korkuyor. Durduk yerde yanlış- lar yapması bundan mı ne? Süleyman Bey, "Yanlış yaptıysanız, onlan düzeltmiş olmanız da bir fazilettir" diyor Rady Fish'e. Ama, 12 Martlardaki yanlışlarını sürdürüyor. 12 Martlardayazar- dım; Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin Inan'ın ölüm cezaları TBMM'de oylanırken, Süleyman Bey'in parma- ğı neredeyse tavanı delecek gibıydi. Yalnız o mu? Tüm AP'liler, nasıl bir hırs içindeydiler, üç gence karşı... Kimi APIiler: - Üçe üç! diye bağırışıyorlardı. Hiç ilgileri olmayan üçer kişi 1961 de, Adnan Menderes, Hasan Polatkan, Fatin Rüştü Zorlu asılmışlardı ya; Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan da asılmalıydılar ki üçe karşı üç, öç alınmış olsun! Adnan Menderes. Zorlu, Polatkan için yasa çıkarıldı; saygmlıkları geri verildi. Tüm hakları geri verildi. Anıtla- rı dikildi. Deniz Gezmişler ne oldu? Karşıyaka'daki gö- müt taşları parça parça. Bir gün Kızılay'da, galiba Yusuf Aslan'ın babasıydı, yoldaonu görmüştük, 12 Martdöne- minde, Sevgi Soysal'la. Baba, gömüt taşlarının kırıldı- ğından yakınıyordu. Sevgi: - Onlara gömüt taşı gerekmez, bir gün anıtları dikilir dedi. Anıttan geçtim, haksız ölüm kararını düzeltecek bir adım bile atamadı Süleyman Bey'in hükümeti! Hacı TO'- nün, kaldırdığı, kaldırttığı 141-142'yi Süleyman Bey kal- dırabilir miydi? Nâzım Hikmet'in haksız yere çıkarıldığı yurduna. hiç değilse gömütünün gelebilmesi için "yurt- taşlığının geri verilmesi" karannı çıkarabildi mi Süley- man Bey'in hükümeti nice zamandır? Yapamaz, kolay işler değildir bunlar. Öyle şakaya gelmez! Bunlara "ko- münistlik" diye bakar. Dünya nerde, efendim nerde? Konunun arkasını daha bırakmayacağım! BULMACA SOLDAN SAĞA: 1 2 1/ Ahmet Haşim'ın bir şiir kitabı... Bir spor takımı- nın gözde oyuncusu. 2/ 2 Argoda külhanbeyi tavır- lı kimse. 3/Afrika'da bir ırmak... Manda yavrusu. 4/Eskimiş giyecek... Peru'nun başkenti. 5/Bir yüzeyde renk dalgalan- 6 ması sonucu göriilen par- laklık. 6/Sahip... Eski dilde papağan. 7/Sayılan göstermek için kullanılan işaretlerden her biri... Hizmet hayvanlannın ayaklanna çakılan demir. 8/Peşin para ile ve- resiye mal alma usulü... Bir nota. 9/Seçenek... İnleme.ıçini çeke çeke ağlama. YL KARIDAN AŞAĞIY A: 1/Adnan Özyalçıner'in bir öykü kitabı. 2/Kıryaşamı içinde aşk ko- nusunu işleyen kısa şiir... Tatsız tuzsuz yiyecekler için kullanılan sözcük. 3/Bıçak, kılıç gibi kesici araçlann keskin yüzü... Tatlı bir çörek. 4/Şöhret... Çirişli bir çeşit parlak bez. 5/Misket limonu da denilen küçük bir limon cinsi... Felsefede nesnenin kendisi. 6/Osmanlı devletinde en büyük sıvil ve askeri yönetim bölgesi... Su.7&anmsı yeşil renkli, cam panltılı, magnezyum ve demirli silikat. 8/Maksimum... Bayağı. sıradan. 9/"Aptal, budala" an- lamında argo sözcük. •VNADOLU IYGARLIKLARI Değerlı arkeoloğumuz Ord. IVof. Dr. EKREM AKlRtiALın N H Yavınlan araMnda çıkıp eklerle üçüncü basıya ula.>an bu kitabı butun kitapv'ilarda. NET Ya\ınları: 520 84 06
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle