Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 22ARALIK1992SALI
12 DIZIYAZI
Almanya'daki Türkler, 'savunma' hazırlığında
Şiddetekarşı şiddet endişesi
Almanya'nın en temel toplumsal
konulanndan birisi yabancılann ül-
keye nasıl uyum sağlayacaklan tar-
tışmasıdır. Her gün bu konuda bir
yazıya, televizyonda bir tartışmaya
rastlamak mümkündür. Uyumsuz
yabancılann "uyumlu" hale getiril-
mesi her yıl milyonlarca marka ma!
olur. Sosyal danışmanlar, öğretmen-
ler, yabanalara ait örgütler hep bu
sorunu çözmek amacıyla seferber
ediliyor.
Yükselen ırkçı saldınlar. Alman
uyum kurumlannda hayal kınklığı
yarattı. Şimdi yeni çareler anyorlar.
Türkler uyum tartışmasına çok kı-
zıyorlar. Bunun Almanya'daki so-
runlan çarpıtmaya yönelik bir oyun
olduğunu söylüyorlar. Çünkü asıl
uyumsuz biz değiliz, yabancılara bir
türlii alışık olmayan Alman toplu-
mu ve Alman yasalandır diyorlar.
A ürkleruyum
tartışmasına çok
kızıyorlar. Bunun
Almanya'daki sorunlan
çarpıtmaya yönelik bir
oyun olduğunu
söylüyorlar. Çünkü asıl
uyumsuz biz değiliz,
yabancılara bir türlü
alışık olmayan Alman
toplumu ve Alman
yasalandır diyorlar.
Berlin'in Schöneberg bölgesi ya-
bancılar sorumlusu Emine Demir-
büken. anayasada hâlâ "Alman
kanı" deyiminin durduğunu ve bu-
rada doğup burada büyüyen Türk
çocuklanna oturma ve çaİışma iznı
almak için polis kapılannda bekle-
diklerini anlattı. "Düşünün, iki ço-
cuk aynı hastanenin yan yana iki
yatağında doğuyor. Anaokulunda
birlikte büyüyüp aynı mahallenin
sokaklannda koşturuyor, ayni ki-
taplan okuyor. aynı dili öğreniyor.
İlkokulu. ortaokulu birlikte bitiri-
yor. 16 yaşına gelince Türk çocuğu-
na ailesi, haydi şimdi Yabancılar
jjjS^H^'IN ©R C
ÜHT A
M A
R 1 H
N Y A
1 Y L E
F
l | HESAPLAŞIYOR
- H 0 R AL Ç A l_ 1 Ş L A R
beklediklerini anlattı.
Polisi'negıdeceksm diyor. Çocuk sa- dönünce soruyor. Hans benimlegel- şey çalışma izni için de geçerli."
bahm erken saatinde oturma izni medi. o böyle bir kâğıt almıyor mu? Son yıllarda sığınmacılarla ilgili
için uğraşan yüzlerce insanla birlikte Annesi hayır, o Alman, sen yabancı- yapılan tartışmanın da ırkçılığı kış-
kuyruğa girip sıra bekliyor. Çevresi- sın cevabını veriyor. Çocuk ilk şoku- kırttığına inanıyor Türkler. Yüzbin-
ne baİcıyor, birlikte büyüdüğü Al- nu burada yaşıyor. Yasal aynmcıhğı lerce sığınmacının kapılanna dayan-
man arkadaşlan yok. Annesine burada iliklerinde duyuyor. Aynı dığını her gün parlamento kürsü-
J3erlin'in Schöneberg
bölgesi yabancılar
sorumlusu Emine
Demirbüken, anayasada
hâlâ "Alman kanı"
deyiminin durduğunu ve
burada doğup burada
büyüyen Türk çocuklanna
Oturma veçalişma İzni Almanva'da gündemin en önemli
almak lÇin pollS kapılannda maddesi bundan sonra ne olacağı...
sünden duyan sıradan Alman
yurttaşı. bu yabancılann, ekmekleri-
ni ellerinden alacağına inanıyor.
Türklere göre ırkçılık, gündelik
Alman yaşamında sürekli imal edili-
yor. Bunlar yasalarla, kamuoy unda
politikacılar tarafından körüİdenen
tartışmalarla derinleşiyor ve kalıcı
izler bırakıyor.
Tehlikenin bovutları
Nazi saldırLsı, Türk gençieri içinde şiddet eğüimini arttınyor ve gençler silahlanıyor. Sorulanmızı yaıutlayan Beriin
yabancılar sorumlularırvdan Emine Demirbüken. "Irkçdığa ve devletin vurdumduymazlığına karşı çeşitli direniş
biçimkri geliştirdiklerini" söyledi.
Türkler ve diğer yabanalar addi bir
tehdit altında mı? Konuştuğumuz.
Türkler arasında gecmişten farklı ola-
rak ciddi bir tedirginlik yaşanıyor. Şu
anda belki bir şey olmaz, ama yine de
bu durumun nereye varacağı bilinmez
diyorlar. Fakat, kimsenin Almanya'yı
terk etmeye niyeti yok. Büyük çoğun-
luk, bu topraklarda doğduk. bizi bu-
radan kimse atamaz sözleriyle kalra
olduğunu vurguluyor.
Türkler saldınlara ve saldın tehdit-
lerine karşı her türlü savunma yoluna
başvuracaklannı belirtiyorlar. Daha
önce ortaya çıkan sokak çeteleri, dev-
letin baürması ve Türk toplumunun
telkinleriyle dağılmış. Fakat şimdi ye-
niden örgütleniyor. Nereye gitsek
gençlik içinde bir savunma faaliyeti
göze çarpıyordu. Bizi Yahudilere ben-
zetemezler diyorlar. Gençlerin hızla
silahlandığı artık herkesın malumu.
Kadınlar ve çocuklar ıse bayıltıcı gaz
spreyi taşıyorlar. Bıçak en masum in-
sanın cebinde bile eksik değil.
Türk toplumu içinde bir yandan dı-
renme ve savunma anlayışı gelişirken,
orta yaşh kuşak, gençlerin şiddete şid-
detle karşılık vermesinden çekiniyor.
Böyle birçaüşma ve saldınnın yol aça-
cağı sonuçlardan korkuya kapılıyor.
Berber Behçet Algan şunîan söylüyor:
"Dilerim bu iş fazla uzun sürmez.
Uzun sürerse karşı tepki gelişir ve bu-
nun sonunda korkunç şeyler .olur.
Böyle bir şey olsun istemiyorum. Bu-
nun sonunun nereye varacağı belli
olmaz."' Aynı endişeleri Milli Görüş
Teşkılatı Başkanı Ali Yüksel de dile
getirdi.
Gençlere bu tepkileri aktardığımız-
da. "Doğduğumuz büyüdüğümüz
sokaklan faşistlere mi bırakacağız. Bu
sokaklar bize aittir. kendimizi koru-
mak için silah dahil her yolu kullanı-
nz. Bize kimse engel olamaz" cevabını
veriyorlar. Gençler içinde. sokaklarda
yürümekle bir şey çıkmaz anlayışı gi-
derek yaygınlaşıyor ve şiddet eğilimi
güç kazanıyor.
SÜRECEK
ALMANYA İÇİŞLERİ BAKANIMÜSTEŞARIJOHANNES VÖCKİNG CUMHURİYET'İIV SORULARINIYANITLADI
Irkçılığı engellemek için yeni yasalar çıkarüyoruz
Dr. Johannes Vöcking, Alman İçişleri
Bakanlığı Müsteşan. Irkçı saldınlan ve ırkçı
örgütleri takiple görevli bakanlığın bu konuyla
ilgili en sorumlu kişisı. Vöcking. Bonn'daki
bakanlık bınasında sorulanmızı yanıtladı.
- Almanya'da Meoııazieylemlerdeson yıllarda hir
yûkseliş olduğunu hilh oruz. Bu eylemlerin giderek
öliinıe dönüşıüğü de hirgerçek. Siz bakanlık
olarak hııyeni durıomı karşı negibi önlemler
a/dııuz?
- Öncelikle şunu söylememe izin verin. Bu ülkede
son dönemde yaşanan bu olaylar Almanya için
bir utançtır. Bu terörün giderek Almanya"da
uzun yıllaryaşayan yabancılara yönelmesi ise
daha da vahimdır. Sorunuza somut bir yanıt
vermek gerekirse. Almanya'da teröristlere karşı
önlemlerin genij bir yelpazey e y ayıldığını
söylevebilirim. Oncelikle terörü ortadan
kaldırmaya yönelik konuyla ilgili tüm birimler
güçlendirildi. Emniyet bünyesinde bu olaylara
yönelik olarak yeni bir bırim oluşturduk. Bir
enformasyon merkezı. Bu merkcz Köln'de
kuruldu. İlk kez Almanva'da bu boyutta bir
oluşum gerçekleştırildi. Tüm çabamız
Almana'da yaşanan teröreylemlerini önlemeye.
yabancı düşmanlığını ortadan kaldırmaya
yönelik. Ardından İçişleri Bakanı. terörearşı
tüm eyaletlerdeaddi önlemler alınması için
hareketegeçti. Eyaletlerdeki polis leşkilatlan
güçlendirildi. Bu teşkilatlann bünyesinde de
özellikle bu tip terör olay lanyla ilgilenen bınmler
oluşturuldu. buralara bu konuda eğitilen yeni
personel alındı. Var olan yasalann daha etkin
uygulanması için çaba harcanıy or. Gerekirse bu
mücadeleyi kazanmak için yeni yasal
düzenlemeleredegidilebilecek. içişleri Bakanı
ilk kez Almanya'da sağ bir grııbun y apacağı
eylemi yasaklandı. Bundan sonra da bu tür
yasaklamalargündemegelecektir. Hatta ırkçı
eylemlcrde etkin olduğunu belırlediğimiz kımi
şahıslann kamuoyuna yönelik propoganda gıbi
faaliyetlerde bulunmasmı da engelIeyeceğız/Bizi
özellikle düşündüren konu gençlerin şiddel
eylemlerinekatılması. İçişleri Bakanlığı olarak.
gençieri bu tür e\!emlerdenalıkoyabilmek\e
onlan kazanmak için çabalıyoruz. Gençlerin
toplum içerisinde daha toleranslı olmalan
gerekiyor Özellikle de yabancılara karşı daha
toleranslı da\ ranmalannı sağlamamızgerek.
Gençlere yol gösteriyomz
Bunu başarmak için de bir yandan olumsuz
propgandalan etkisizleştirmek dığer taraftan
onlara doğru davranış biçımini öğretmemiz
gerekiyor. Okullarda konuya ilişkin çeşitli
etkinliklerdüzenlcniyor. Buctkinliklerlcgençieri
bilinçlendirmeyeçalışıyoruz. Almanya'da
yaşayan yabancılar konusunda onlan
bilgilendinyor. Toplumda doğru birdavranış
tarzı geliştirebilmeleri ıçın onlara yol
göstenyoruz. Bunlar gençlerin yabancı
yurttaşlara karşı daha toleranslı davranmalannı
sağiamayayayönclikeikinlıkleıdir.
Tüm bu önlemler gcleccktc bu tehlıkeyi kökten
çözümlenmesı açısından son derece önemli.
Mölln'de yaşanan olaylar bızleri gerçekten
üzmüştür. Burada yaşayan Türkler kadar yas
içindeyız. L'muyorum ki bu tür olaylar
Almanya'da Türkler ve Almanlar arasında
onyıllardır\arolandostluğuzedelemeyecektir.
- İçişleri Bakcuılığı ııııı açıklamasmagöre 40 bin
civarmda örgüllü Neo-Nıızi var. Geçmişleki
eylemler hu konuda İçişleri Bakanlığı nın
vcterinıetakipyapamadtğını.yeterimeönlem
alamudtğm gösteriyor. Bundan sonra yeterli
önlemler almtıcak mı'.'
- Öncelikle sayılardan söz edeyim. Biz bunlann
sayısının 40 bin civannda olduğunu
düşünüyoruz. Bunlann tümü örgütlenmiş
kişi çeşitlisuçlardan malıkemeye çıkmış ama
tutuklanmanuş. Polisin hurada bir ıhmali var mı?
- Bu kişilenn neden tutuklanmadığmı
bilemiyorum. Konu vedava dosyası hakkında
yeterli bilgiye sahip değilim. Bu üçcinayetin
önlenmesini isterdim. Bu türkişileri suç
işlemeden yakalavabilmek ve suçu önlemek için
herfırsat değerlendirilmelidir. Eğervarolan
yasalar buna olanak sağlamıyorsa bu
sağlayacak yasalar çıkanlmahdır. Bu tür
önerilerimiz de zaten var.
- Yazar Ralp Giordiano Sat 1 televizvonımdaki hir
açık oıurumda Bavyera daki bir olayı naklettı. İki
Neo-na:i ı e saldınlan sırasında engel olmak
isteven bir Alman 'm, Neo-na:i'nin ceketini
vermek gibibireğilim ortayaçıkrruştır. Bu
olmamalı. Kışilerin silahlanarak kendilerini
koruyabileceklerini düşünmesi de
yanlıştır.Şiddet uygulamak dev letin sadece
hakkı ve görevidır. Devlet olarak bu sağ
tehlikenin en kısa zamanda ortadan kaldınlması
için her tür önlemi alacağjz. Önlemlerimizin kısa
süredesonuçlannı vereceğini düşünüyorum.
lVleydana gelen üzücü
olaylara karşın biz yabana
düşmanı değil. yabana dostu bir
ülkeviz. Önemli olan hepimizin
toleranssahibiolmasıdır. Her
birimiz diğeriııi tanımaya onu
anlamaya çalışmalıyız. İnsanlan
olduklangibi
kabullenebümeli^iz. Son
zamanlarda buradaki yabancılar
arasında da şiddete şiddetle
karşılık vermek gibi bireğilim
ortaya çıkmıştır. Bu olmamalı.
Kişilerin silahlanarak kendilerini
koruyabileceklerini düşünmesi ^^^^^r .. .....
J
J ı içişlen Bakanlığı musteşarıvocker,
deyanllŞtir. olaylank^kırttığımbeâirtiyor.
militan değil. 4 bini militan. Diğerleri
sempatizan. Güvenlik güçlerini bugüne kadar
kaç eylemi önceden belirlediği. ne kadannı
önlediği konusunda sayısal bilgi vcremivorum.
Ama büyük bırçaba içindeler. Buçabalann ne
yaak ki bir ölçü birimi yok. Ancak bu tür olaylar
çok şukürlüm Almanya çapında dağılmış
durumdadcğıl. Dahayerelölçülerdckalan
olaylar. Bununla tehlikenin boyutlannı küçük
göstermck gibi bıramaam yok. Ancak olaylann
yerel ölçülerde kalması polisin de etkisini
artüran bir unsur. Bu yıl içinde 1600 kişi
tutuklandı. Şimdi sıra mahkemelerin.
Yakalananlann daha sert birşekilde
cezaiandınlmabi gerek.
- Sım \totln ola\ ları hellikibir ihıncıl olduğunu
i;<\\hri\or. Buguzeteh'ic de vansıdı. Daha önce üç
çalmak suçundan ikiaydır cezaevinde olduğunu
sö\ ledi. Açık oturuındaki Adalet Bakatıı da olavı
valunlamudı. Bumedenicesaret sahibi Alman
halen cezaevinde midir? Bu kijinin
tuiuklanmasına neden olan polislere herhangihir
uvarıdu hulunuldu mu? Bu tür olaylara karsıpolis
örgütüne bu denevden vola çıkarak birgenelge
yaymlamavı düşündünüz mü?
- Olayı ilk kez duy uyorum. Bu yüzden birşey
söyleyemem. Benimeklemek istediğjm şu:
Meydana gelen üzücü olaylara karşın biz
yabana düşmanı değil, yabancı dostu bir
ülkeviz. Önemli olan hepimizin tolerans sahibi
olmasıdır. Her binmizdiğerini tanımaya onu
anlamaya çalışmalıyız. İnsanlan olduklan gibi
kabuilenebilmeliyiz. Son zamanlarda buradaki
yabanalar arasında da şiddete şiddetle karşılık
Biz hep dostuz
- Türkiye'yevönelikbirmesajauzvarmı?
- Bizim için Türk-Alman dostluğu büyük bir
öneme sahipür. Almanya'da yaşanan sorunlann
üslesinden gelmek için tüm gücümüzü.
elimizdeki tüm olanaklan kullanacağız.
Dostluğumuz bu olaylarla zedelenmemeli ve
sürmelidir. Suçlulann yakalanması ve
cezalandınlması için herşeyı yapacağız.
Düşündüğümüz sadece polisiye önlemler de
değildır. Gençlığın bu tür fikirlerin peşine
takılmaması için çabalıyoruz. Türk hükümeti
insanlan yatıştınnalıdır. Yıkıcı değil, yapıa bir
rol oynamalannı diliyorum.
- Geçenlerde bir nazi lideriylekonuştum. Bizim
ekonomik güçlüklerimizin nedeniyabancılardır
diyor. Buaslmdadevletmdesöylemi. Yani
Sazilerin kullandığı argimıanlar hiikümer
tarafmdaıı dakullanılıyordu. Birsöylem
değişikliğisözkonusu olacak mı?
- Yabanalann Almanya"ya sığınması bizim için
bir sorundur. Diğer ülkeler ise bu sorunun
çözümünde hiçbir katkı getirmiyorlar. Ancak
biz Almanya"yasığınanbu kişilerle Almanya'da
yıllardırçalışan yabancılar arasında kesinli'kle
bir bağ kurmuyoruz. Olayı tümden bir yabana
sorunu halinegetirmedik! Biz burada yaşayan
yabanalann ekonomımiz için önemli olduğu
kanısındayız. Bunu da dile getiriyoruz. Onlann
bizim ekonomimizesağladıklan yarann nedenli
büyük buna karşılık onlariçin yapılan
harcamalann ne denli küçük oîduğunu da dile
gcuriyoruz.
Kürt sorunu
- Kiirt sonmuyla ilgilihir problem vardı bu
problemsuaııda ne dunonda? Giiney doğıt 'da
Almanya dangönderilen sıluhlann kürtlere karşı
kulluıuldığıgerekçesivle Almaııva'nm silah
ambargosu ııygulaımiM gündemegeldi. Sonradan
bundan vazeçildi. Şu anda dıırıım nedir?
- Biz her zaman insan haklannın
korunmasından yanayız. Teröre karşıyız.
Nerede olursa olsun. Ama ay nı zamanda da
Alman sılahlannın kullanımına karşıyız. PKK
konusunda son olarak şunu söylemek
isliyorum. Almanya'da ya da Almany a
lopraklanndan kaynaklanan birterönstcylemin
gerçekleşmemesı konusuna büyük hassasiyet
göstenyoruz. Ancak bizlerin deyasalan var. Ve
bu yasalar çerçevesinde harekel etmck
zorundavız.
ANKARA NOTLARI
MUSTAFA EKMEKÇt
Süleyman Bey'in Şakalan...
Moskova'dan bir süre bnce Ankara'ya gelen. Moscovv
Nevvsdergisinin yazarlarından Rady Fish, Başbakanlık-
ta Süleyman Bey'le görüştü. Türkçe biliyor. Rady Fish.
kendi bıçemiyle Süleyman Bey'e şu soruyu sordu:
- İlhan Selçuk, bir gün söyledi ki, "20 yıl önceki Süley-
man Bey, bugünkü Süleyman Bey'in söylediği sözleri
duyarsa, onu hapse atardı." Ama, şaka bir tarafa bir şey
sormak istiyorum. Mümkün olsa. 20 yıl önceki Süleyman
Bey'le karşılaşabılseydiniz, ona ne söylerdiniz?
- Zaman zaman bir çizgiyi muhafaza edıyorum. Ayrın-
tılarda tabiı insanların farklılıkları olacaktır. Eğer zaman
içinde insan hiçbir şey kazanmıyorsa, vaktini boş geçir-
miştir. Bir çizgiyi muhafaza ettim; ben barışçıyım, de-
mokratım. Halkın refahını, mutluluğunu istiyorum. Tür-
kiye'nin komşularıyla iyi geçinmesini istiyorum. Ben
mühendisim, inşacıyım, imarcıyım. Ülkenin imar ve in-
şasını çiziyorum. Ve bu ülke insanlarının sağlığına ka-
dar uygar ihtiyaçlarının sağlanması, bu insanların başı
bulutlara değecek kadar dik ve hür olmasını istiyorum.
Ülkenin geçmişine dair demokratik yasalar, insan hak-
larına dayalı -hep öyle olagelmiştir- yanlış anlaşıldığı-
mız zamanlar da çok olmuştur Çünkü biz Türkiye'de
devlete karşı değiliz. Ama biz Türkiye'de halkoyunu
temsiı ederek geldik. Yani, halkla devlet arasında bir
mücadele olmuştur Türkiye'de. Ama o mücadele devleti
yıkma istikametindedeğıldi. Halkı devletin sahibi yapma
istikametindedir. Ve bunu atlatmak da kolay olmamıştır.
Zaman zaman birçok kimseye ters düştüğümüz de ol-
muştur. Demokratolunca, gayettabıi ki biz antikomünist
olduk; Rusya ıle münasebetleri başlatan da benim
1965te. Antikomünistolma, komünistolan ülkeleredüş-
man olma anlamında değil. Antikomünizm, ben kendi
ülkemde ıstedim, yani, benim ülkem demokrat olsun,
hür olsun; komüoist rejim kim istiyorsa orada olsun,
ama benim ülkemde olmasın. Ben onun mücadelesini
yaptım. Zaman zaman. herşeyi doğru yapmak mümkün
değil insanlar için, yanlış yaptığınız da olabilir. Ve yanlış
yaptıysanız, onlan düzeltmiş olmanız da bence bir fazi-
lettir.
- Sorabilir miyiz yani, Süleyman Bey'in değiştiğini, ve
Türkiye halkının değiştiğini?
- Çağın dışında veya gerisinde kalamayız.
- feşekkur ederim, en son bir soru: Sizin politik hayatı-
nızda en sevınçli, en mutlu anlarınız ve en üzücü olan
anılarımz var mıdır?
- Kaç tane var! Bir ayrım yapamayacağım. Biz bir bü-
yük mücadeleyi yaptık. Inışleri, çıkışları vardır bunun.
Tabii ki insan, çıkışlarında sevinmiş. inişlerinde üzül-
müştür çizgide. Ama bizi ne sarhoş edecek kadar bir
sevinmenin içine girmişizdir, ne de tahrıp edecek kadar
üzüntünün içerisine.. Hep sevinçlerin ve üzüntünün
üzerinde tutabilmişizdir. kendimizi... Ve hepsini de tec-
rübe hanesine kaydetmişizdir...
Rady Fish, Süleyman Bey'le görüşmeye Serpil Bo-
zer'le birlikte gitmişti. Bir süre oluyor, elim değip yaza-
madım. Rady Fish iyi ki Süleyman Bey'le, AP kongresin-
den çok önce konuşı-'p gitmiş, yoksa onun "ben demok-
ratım" sözlerini bir şaka sanabilirdi. Neydi o kongrenin
havası öyle? Süleyman Bey, kongre öncesinde televiz-
yoQu bir güzel kullandı. "Olacaklar belliydi", "doğrusu
buydu" denebilir. Olabilir. AP'yi, DYP'ye yamamak için
bu denli gözü dönmüşlük olmaz kf ama. Sezdim ki, Sü-
leyman Bey, gelecekten korkuyor. Durduk yerde yanlış-
lar yapması bundan mı ne?
Süleyman Bey, "Yanlış yaptıysanız, onlan düzeltmiş
olmanız da bir fazilettir" diyor Rady Fish'e. Ama, 12
Martlardaki yanlışlarını sürdürüyor. 12 Martlardayazar-
dım; Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin Inan'ın ölüm
cezaları TBMM'de oylanırken, Süleyman Bey'in parma-
ğı neredeyse tavanı delecek gibıydi. Yalnız o mu? Tüm
AP'liler, nasıl bir hırs içindeydiler, üç gence karşı... Kimi
APIiler:
- Üçe üç! diye bağırışıyorlardı. Hiç ilgileri olmayan
üçer kişi 1961 de, Adnan Menderes, Hasan Polatkan,
Fatin Rüştü Zorlu asılmışlardı ya; Deniz Gezmiş, Yusuf
Aslan, Hüseyin İnan da asılmalıydılar ki üçe karşı üç, öç
alınmış olsun!
Adnan Menderes. Zorlu, Polatkan için yasa çıkarıldı;
saygmlıkları geri verildi. Tüm hakları geri verildi. Anıtla-
rı dikildi. Deniz Gezmişler ne oldu? Karşıyaka'daki gö-
müt taşları parça parça. Bir gün Kızılay'da, galiba Yusuf
Aslan'ın babasıydı, yoldaonu görmüştük, 12 Martdöne-
minde, Sevgi Soysal'la. Baba, gömüt taşlarının kırıldı-
ğından yakınıyordu. Sevgi:
- Onlara gömüt taşı gerekmez, bir gün anıtları dikilir
dedi. Anıttan geçtim, haksız ölüm kararını düzeltecek bir
adım bile atamadı Süleyman Bey'in hükümeti! Hacı TO'-
nün, kaldırdığı, kaldırttığı 141-142'yi Süleyman Bey kal-
dırabilir miydi? Nâzım Hikmet'in haksız yere çıkarıldığı
yurduna. hiç değilse gömütünün gelebilmesi için "yurt-
taşlığının geri verilmesi" karannı çıkarabildi mi Süley-
man Bey'in hükümeti nice zamandır? Yapamaz, kolay
işler değildir bunlar. Öyle şakaya gelmez! Bunlara "ko-
münistlik" diye bakar. Dünya nerde, efendim nerde?
Konunun arkasını daha bırakmayacağım!
BULMACA
SOLDAN SAĞA: 1 2
1/ Ahmet Haşim'ın bir şiir
kitabı... Bir spor takımı-
nın gözde oyuncusu. 2/ 2
Argoda külhanbeyi tavır-
lı kimse. 3/Afrika'da bir
ırmak... Manda yavrusu.
4/Eskimiş giyecek...
Peru'nun başkenti. 5/Bir
yüzeyde renk dalgalan- 6
ması sonucu göriilen par-
laklık. 6/Sahip... Eski
dilde papağan. 7/Sayılan
göstermek için kullanılan
işaretlerden her biri...
Hizmet hayvanlannın ayaklanna
çakılan demir. 8/Peşin para ile ve-
resiye mal alma usulü... Bir nota.
9/Seçenek... İnleme.ıçini çeke çeke
ağlama.
YL KARIDAN AŞAĞIY A:
1/Adnan Özyalçıner'in bir öykü
kitabı. 2/Kıryaşamı içinde aşk ko-
nusunu işleyen kısa şiir... Tatsız
tuzsuz yiyecekler için kullanılan
sözcük. 3/Bıçak, kılıç gibi kesici
araçlann keskin yüzü... Tatlı bir
çörek. 4/Şöhret... Çirişli bir çeşit parlak bez. 5/Misket limonu
da denilen küçük bir limon cinsi... Felsefede nesnenin kendisi.
6/Osmanlı devletinde en büyük sıvil ve askeri yönetim bölgesi...
Su.7&anmsı yeşil renkli, cam panltılı, magnezyum ve demirli
silikat. 8/Maksimum... Bayağı. sıradan. 9/"Aptal, budala" an-
lamında argo sözcük.
•VNADOLU IYGARLIKLARI
Değerlı arkeoloğumuz
Ord. IVof. Dr. EKREM AKlRtiALın
N H Yavınlan araMnda çıkıp eklerle üçüncü basıya
ula.>an bu kitabı butun kitapv'ilarda.
NET Ya\ınları: 520 84 06