Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 6KASIM1992CUMA
OLA YLAR VE GORUŞLER
Çağunızııt Ikî BüyükOzanı
MELİH CE VDET ANDAY
Otuz yıl oluyor. yazarlar birliğinin çağnhsı
olarak Macaristan'a gitmiş, orada unutulmaz
günler geçirmiştim. Bir gün Peşte Edebiyat
Müzesi'ni gezerken. ünlü Macar şairi Endre
Ady'ye (Odi okunur) aynlmış bölüme gjrdiği-
mizde mihmandanmız olan hanım, hiç unu-
tamam, "Ah Ady, Ady!" diye bağırmıştı, iç-
ten gelen bir sevgi ile. Şair Ady'nin sadece
adını duymuştum. şiirlerini bilmiyordum. O
gün Ady âşıklısı mihmandanmız bana bu
ûnlü şairin bir şürini İngilizce olarak an-
latmıştı; ne denli etkilenmiş olmahyım ki, Ha-
vaya atılan taş nasıl yere düşerse dizesi hiç
akkmdan çıkmamıştır. Sık sık Paris'e giden
şair, oradan Macaristan'a bir dönüşünde
yazmış bu şiiri. Şimdi tümünü okuyahm bir-
likte:
Havaya atılan taş nasıl yere düşerse
Canun ülkem, sana bağlı yavrucuğun da yine
. Döner hep kendi evine.
Ve o yüksek kuleleri görünce uzaklarda
Döner, bir ağrı başında, bir acı yürek dalında
Yurdunun toz toprağına.
Kaçtşı boşuna, çünkü zindrle bağlamruştır
Macarlık duygusuna, ki çok mayışmtştır
Çok kez de şahlanmıştır.
Senin kalıyorum ben, hep bir Macar, bil bunu
Yüreği sana karşı hem sevgi hem öfke dolu
Üzgün bir Macaroğlu.
Taşın havaya atılması acı, değü elinde
Güiel ülkem, canım ülkem, sen neysen oyum
bende
Istesem de istemesem de.
Kaçmak? Kurtulmak? Boş düş! evet boşuna
çaba
Bin kez havaya atılsam dönerim sana
Ben en sonunda.
ADAM YAYINCILIK/ın yeni çıkardığı
iki çeviri şiir kitabı elimden düşmüyor bugün-
lerde. Biri Endre Ady'nin "Kan ve Altın"ı.
öteki Sergey Yesenin'in ""Sönüyor Al Kanat-
lan GünbaUmının" adı altında derlenmiş
olan şiirleri. Bunlann ikisi de sık sık yurtlan
dışma çıkmışlar ve sonra özlemle. sevgiyle.
hüzünle dönmüşler yurtlanna. Ne benzerlik!
Bu duygularla yazdıklan şiirler de benziyor
birbirlerine. Ünlü Rus şairi Yesenin'in uzun
bir şiirinden üç dörtlük ahyorum yazıma:
Ve bir gün baba ocağına dönerim,
Sevinenler olur, o sevinçle avunur yaşanm.
Yeşil bir akşam önünde penceremin,
Mintammın kolu\ la kendimi asarım.
Ak saçb söğütler başucunda ilmiğin
Salkımlannı daha sevecen indirirler.
Ve durulanıp annmamış gövdemi benim
Köpek havlamalan eşliğinde toprağa verirler.
Ay ise yûzecek ve yüzecektir,
Düşûrerek küreklerini göller üzerinde
Ve Rusya yaşamını hep sürdürecektir.
Dans edecek ve ağlayacak tahta perdelerde.
Burada, "şiir cevrilebilir mi, cevrilemez
mi?" tartışmasını açmak istemiyorum. O ko-
nuya bu köşede birkaç kez değindiğimi okur-
lanm bilirler sanıyorum. Keşke dünyanın bü-
tün dillerini öğrenebilsek de, o diUerde ya-
ratılmış şiirleri özgün metinlerinden okusak!
Ama bunun olanaksız bulunduğu bir yana,
tarihe bakarsak, uygarbklann birbirlerini çe-
viri yolu ile de etkilediklerini görürüz. Aynca
ben, elimdeki şu iki kitabm çevirmenlerini
(Ady'nin çevirmeni rahmetli şair Tahsin Sa-
raç. Yesenin'in çevirmeni ise adı ile ilk karşı-
laştığım Azer Yaran'dır) çok başanlı
bulduğumu söylemeliyim.
Önce Endre Ady'nin yaşamöyküsüne bir
gözatalım, özetleyerek:
"Macarlann, yirminci yüzyıldaki en büyük
ozanlan olarak gördükleri Endre Ady, 22
Kasım 1877'de doğdu. Küçük soylu köken-
den gelen bir köylü ailesinin çocuğudur... Hu-
kuk öğrenimi gördü. Gazeteciük yaptı.
Paris'te yaşayan bir kentsoylu Macar ka-
dına kaptırdı gönlünü. Bu kadının adı şiirle-
rinde Leda diye geçer.
Paris'te çeşitli Macar gazetelerinin muha-
biri olarak çalıştı. Leda için yazdığj lirik şi-
ırlerden sonra, kalemini ulusal bilincin
uyandınlmasına yöneltti.
19lO'u izleyen yıllar. Macar iç politika ya-
şamına bir bunalım getirmişti. Ulusun gele-
ceği onu büyük ölçüde kaygılandırmaktaydı.
Kentso\ lu devrimin her şeyi çözemeyeceğini
sezinler gibi olmuştu.
1918 yılında sağhk durumu iyice bozulmuş-
tur. Bu yıldaki Macar Ekim devrimi sırasmda
yatağından pek kalkamamaktadır.
'Ne değeri olur insanın eğer Macarsa" di-
yecek kadar ulusunun ezilmişliğinden acı du-
yan Ady 1919'da yaşamını yitirdi."
Her zaman, her şeyde geç kahyonız
Biz herhalde hep uzaktan geliyoruz
Adımlanmız yorgun, bezgin ve acılı
Her zaman, her şeyde geç kahyonız.
Ölmesine de bir rahat ölemiyoruz
Ölüm gelip çattığında
Ateşler alevler içinde oluyonız
Ölmesine de bir rahat ölemiyoruz.
Her zaman, her şeyde geç kahyonız
Düşlemimizde geç, başanmızda geç
Dinlenmemizde geç, sevişmemizde geç
Biz her zaman, her şejde geç kalı\oruz.
Şimdi de Yesenin'in yaşamöyküsüne ba-
kalım özetleyerek:
"Şairin yaşadığı fırtmalı dönem gerilerde
kaldıkça, serüveni de daha belirginleşti. 1895
ve 1925 yıllan arasında dönemine uygun al-
tüst ve yoğun bir yaşam...
Kırsal yaşamı, kırsal bölgelerin düzyazı ve
şürini derinden öğrenerek yetişti. halkta yaşa-
yan şarkılar, deyişler, dinsel şiirler şairin ya-
ratış koşullannı oluşturdu. Sonradan ülkesi-
nin yazını ve tarihi üzerine geniş bilgilenme
eklendi.
Değişmelere, yeniden kurulmakta olan top-
lumun yazgısına kayıtsız kalmadı.
1925 yıhnda kendini öldürdü."
O da Ady gibi, ülkesi dışında çok gezdi, yur-
dunu düşûndü, ona acıdı, onun değişimini
destekledi, acı çekti. Bu iki şairin şiir yaşaya-
bileceklerini düşünemiyorum. Çünkü ikisi de
şair doğmuştu.
Elveda diyor çiçekkr bana
Başlannı eğiyorlar aşağı,
Yarin yüzünü ve baba ocağını
Ebediyen göremeyeceğim bir daha.
Sevgili ne! Ne çıkar!
Gördüm bunlan. dünyayı gördüm,
Üzerimde mezar ürpertisi kıpırdıyor,
Yeni bir okşayış gibi benimsiyorum.
Bütün yaşamı kenardan gülümsemeyle
Geçerken bu yüzden öğrendim
Daima, daima şunu söylerim,
Bu dünyada bir eşi vardır her şeyin.
Nasıl olsa gelir bir başkası,
Gideni geri getirmez keder,
Kalan sevgiliye şarkısı
Yeni gelen daha güzel ezgiler soyler
Ve dinler şarkryı sessiztikte
Ellere yar olan sevgili,
Bir gün anımsar beni belki de
Anunsar gibi eski bir çiceği.
ANMA
Yürekli dost, can kardeşimiz
"Adım Gibi AdiB"
DP.
CBUGIZ
KIUCl
Sonsuzluğa uğurlayışımızın dördüncü yılında
sevgiyle anıyoruz.
Anısı yolumuza ışıktutsun.
88*11 arkadaşlan adına
68'liler Birliği Vakfı Başkanı
Av. NAMIK KEMAL BOYA
Yer 8.11.1992 saat 14.30
1
da Yenıköy'de mezan başında
TARHŞMA
Futbol Federasyonu-TRT Uyuşmazlığı
Futbol Federasyonu. 3183 sayılı yasayı kendine göre
yorumlayarak TRTye kırmızı kart gösterme yetkisine sahip
değildir. Gerek bu yasa gerekse UEFA yönetmeliği, anayasayı,
2954 SK'nu ve FSEK.m. 43'ü ilga edecek hiçbir öğe
içermemektedir.
Futbol Federasyonu. 3183 sayılı vasayı kullarulmakta ve "... televızyon eserleri
kendine göre yorumlayarak TRTye de sinema eserleri kategorisi içinde ince-
kırmızı kan gösterme vetkısıne sahip de- lenebilir..." denilmektedir (1). Televiz-
ğildir. Gerek bu \asa gerekse UEFA yö- yon yayınlannın "kaydı" ise "alelade
netmeliği, ana\asayı, 2954 SK"nu ve sinema eseri" olarak kabul edilmektedır
FSEK.m. 43'ü ilga edecek hiçbir öğe içer-
memektedir.
Gerçekten, spor karşılaşmalannın
(tek kamera ile) ve ilkel teknikle yapılan
A m j j • j ı • -T-D-r tespit veva kavıtlannın "sınema tekniği- \,vXa
Anayasanın 133. maddesındek. TRT -f % , . . ; . ™,,lklf
,ri
i^r™Hii*" I ^ ,nin gerektirdiği özellikleri içermediği"
AJNMA
Dr. CENGİZ
KIUÇ
4. ölüm yıldönümünde saygıyla anıyoruz.
ÇAĞATAY KILIÇ
8 Kasım 1992 Pazar günü saat 14.30'da
Yeniköy'de mezarının başında beküyoruz.
TÜRKİYE'NİN KALBİ ANKARA
Mehmed Kemal
10.000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 39-41 Coğaloğlu-Istanbul
, ... ı ı •••• ı n • naklar çerçevesinde artık söz konusu ola-
raber hukukun ustunlugu ılkesı mev- ö
zetîe, spor karşılaşmalannın canl.
cut hukuk normlanna (hverarş.k ola- v a v ı n l a n n a m
7 h i v e l l
^ oran.nda). bun-
rak) uyulmasm. gerekürmekted.r. Iku- ^ k a v ı t l a n n a
"ı s e ( t ü m û y t e )
's ı n e r n a
dardakı partıler secımlerden once. e s e r l e n n e
" l l i ş k i n
hükümlenn uygulanma-
tecmse koku dışanda olan oze yayın e k m e k
l e d l r B u s o n u c a
| | r e
TRT.
kuruluşlann. korsar, olarak n.telemış- & k a r ş ı l a ş r n a l a n n K
FSEK.m.43 ve
ler. ancak ıktıdar koltuğuna oturunca de oj^ ^ uvannca "Hic bir izne eerek kal
facto (fıili dunım) benzetmesiyaparak ^ . . ^ ^ ^ ^ ^ 4 v a r
y
anayasaya aykınhga gozlenn. kapatmış- T R T v a
^ l a d l g ]
karşılaşmalan
lardır.Bututum Futbol Federasyonu n u i m
, . ^ r
^ f ^ ^ ^ o
,
etmış olmah kı fede- ^ k u l ü p l e n n i n v e y a
| , u n l a n n a d ı n
F
a
anayasada. _y&4 ^K da F u t b o
, Federasyonu'nun "bedel" davası
almaktadır ki. yasadaki tüm düzenleme-
lerin önce (mevcut) milli kurallara. yani
(sırasıyla) anayasaya. 2954 SK'na ve
FSEK m.43'e tabi olduğu böylece vurgu-
lanmışür. Bilindiği gibi, yasalann başın-
daki 'amaç' veya "kapsam" başlığı altın-
da belirlenen ilkesel hükümler tüm
maddeleri için önceiikle geçerli hüküm-
lerdir. Bu itibarla kanunkoyucunun. fe-
derasyon yasasının. düzenlenirken. ana-
yasayı, 2954 SK'nu ve FSEK m.43'ü ilga
ctmek iradesiv le hareket ettiğini kabul et-
mek mümkün değildir. Şunu da ekle-
mek gerekir ki. federasyon (bundan ev-
velki) Bulgaristan maçı ile ilgili uyuşmaz-
ıeliğinin 14. madde-
sindeki değişiklik hükmüne dayanmaya
çahşmıştır. Halbuki. o tarihte 14. madde
değişikliğı henüz yürürlüğe dahi gırmiş
değildi: çünkü bu maddenin yürürlük ta-
rihi 25 Eylül 1992'ıdi. Kaldı ki söz konu-
su yönetmelik maddesi anayasanın 133.
maddesini ve diğer hukuk normlannı yü-
rürlükten kaldıracak nitelikte olmayıp,
federas>onu haklı kılacak unsurlar içer-
memektedir. (Aslında TRT, özel yayın
kuruluşlanna karşı. FSEK.m.70.f.3 uya-
nnca dava açarak "tüm reklam gelirleri-
nin kendisine verilmesini" talep edebıle-
cekken, şimdiye kadar böyle bir girişim-
Sonuç olarak, Futbol
maçlann >a\ın hakkinı" anayasal da\a-
nağı olmâyân özel yayın kurumlan 'da
dahil olma'k üzere. ihaleye ckarmak ce-
saretini kendinde bulmaktadır. Yanlış
anlaşılmasın. anayasa ve yasalardaki de-
ğişikliklerden sonra federasyonun (gele-
ceğe dönük düzenlenen) yetkilerini biz de
destekliyoruz. Ancak şu anda bu tür iha-
leler "hukukun üstünlüğü" ilkesinin göz
göre göre çiğnenmesi anlamındadır.
Doktrinde, televizyondaki, "canlı ya-
yınlar" için "televizyon eseri" deyimi
Futbol Federasyonu Yasasfnda fut-
bol maçlannm yayınına ılışkm olarak
federasyona verilen yetkilere gelince. bu
yetkiler hiç bir şekilde anayasanın 133.
maddesini ilga edecek şekilde düzenlen-
memiştir. Bir kere, 3183 sayılı yasaya
göre federasyon bir "özel hukuk tüzelki-
şisi"dir; böyle bir kuruluşun bir kamu
kuruluşuna hükmetmesi mümkün değil-
dir. Kaldı ki. 3183 sayılı yasanın "amaç"
başlıkb 1. maddesinde "... milli ve millet-
lerarası kurallara göre..." sözcükleri yer
göre vorumlayarak TRT'ye kırmızı kart
gösterme yetkisine sahip değildir.
GÜRSEL ÜSTÜN
Hukukçu-Y. Mûh.
II) Prof Dr Ayıter. N Hukukta Fıkir ve Sanat
Urûnlen. 1981 \nkara. s 64. Prof Dr. Erel, Ş.N:
Turk FıkirveSanat Hukuku. Ankara I988.S 42
(2)Prof. Dr Avıer. \ asc . s 64
(3) Danışla> DDK 98Ö"543 E.. 9«1 1011 K. 13 II
981.Daruştay Dcrpa. sa>ı46-47.s 90-lfF
PENCERE
DYP'lilere...
Tanzimat politikacıları arasında iyi yetişmiş, yetkin,
devlet adamı niteliklerine sahip olanlar vardı; "Düvel-i
Muazzama" adı verilen "süper devletler" kesiminde
Osmanlı siyasetini yürütmekte ustaydılar; ingiliz,
Fransız, Alman, Rus elçileri de o dönemlerin Babıâli'-
sinde racon keserlerdi.
19 yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başında, Osmanlı diplo-
matı, kimi zaman ingilize, kimi zaman Almana, kimi
zaman Fransıza yaklaşarak devletin çıkarlarını koru-
maya çalışırdı. Dünya, emperyalizmin sultası altınday-
dı, ama "çok merkezli" bir yapı oluşmuştu; "Düvel-i
Muazzama" arasındaki çıkar çatışmaları Babıâli dip-
lomatmın işine yarar, ülke hesabına kullanılırdı.
Batılı devletler, Osmanlıyı sıkıştırmak için insan hak-
lan konusunu sık sık gündeme getirirlerdi; 19'uncu
yüzyılda 'insan haklan' daha çok azınlık hakları' anla-
mına kullanılırdı; İngiliz ya da Fransız, imparatorluk
sınırları içinde yaşayan Hıristiyanların ezildiği kanı-
sındaydılar; en başta Rumlarla Ermenileri öne sürerek
Babıâli'ye posta koyarlardı.
Osmanlı diplomatı ezilir, büzülür, kimi zaman ingili-
ze, kimi zaman Fransıza, kimi zaman Almana altın tep-
si içinde bir ekonomik çıkar sağlayarak işi geçiştirirdi.
•
1917 Devrimi dünyayı değiştirdi...
Ardından 1923 devrimi gündeme geldi. Osmanlının
yerini alan genç cumhuriyet, Babıâli'nin "Düvel-i Mu-
azzama" politikasını kesinlikle noktaladı.
Başımızdikti...
ikinci Dünya Savaşı ndan sonra işler karıştı; Ankara
artık "iki merkezli" sayılan dünyada, Amerika'nın ke-
fesindeydi. "Moskof" ya da komünist korkusu' 1923'-
ten sonra kurulan dengeyi yıkmakta kullanıldı. Bu
olguda Stalin'in savaş ertesindeki saldırgan tutumu-
nun günahı büyüktür.
Yine de "iki merkezli" dünyada Türkiye'nin konumu
ilginçti. İsmet Paşa 1964'te ABD Cumhurbaşkanı John-
sonın mektubuna şu yanıtı verebiliyordu:
"- Yeni bir dünya kurulur, Türkiye orada yerini bu-
lur."
Yeni bir dünya kuruldu.
Ne var ki İsmet Paşa'nın 1960larda düşündüğü dün-
ya değildir bu, "tek merkezli'dir.
20'nci yüzyılın başında dünya "çok merkezli" idi...
Sonra "iki merkezli"oldu..
Şimdi "tekmerkezli..''
•
Ankara'daki diplomat, 21'inci yüzyıla doğrır Osmanlı
Babıâlisinden bıle daha zor bir süreci yaşamaktadır.
Artık Londra, Paris, Berlin, Viyana, Moskova arasında
manevra alanı da yok. Gerçi dünya çok degişti, ama
Batı yine karşımızda, 19'uncu yüzyıldaki gibi kapımızı
çalıyor, sık sık yineliyor
-/nsanhak/an...
• Azınlık hakları...
-Demokrasi...
Eskiden Rum ya da Ermeni, Hıristiyan toplulukların
sorunları gündemdeydi...
Bu kez Kürtler gündemde...
Eskiden Batı'ya borçluyduk...
Yine borçluyuz...
Eskiden başımız Batı'nın karşısındaeğikti...
Şimdi dikmi?
•
Lafı nereye getirmek istiyorum? En başta DYP'lilere
birkaç sözüm var..
Eğer DYP gerçekten "milliyetçi" ise, bir gün bile ge-
çirmeden demokratikleşme programını gerçekleştir-
mek zorundadır. Türkiye'nin sırtından bu kamburu
atmak, milliyetçiliğin gereğidir; "uluslararası toplum"
karşısında ezilip büzülmekten hepimizi kurtaracak
"yargı reformu" neden engelleniyor?
Ankara'da oturup "Clinton Türkiye için ne düşünü-
yor" sorusunun hesabını yapmak yerine. insanlığımı-
zın gereğini yerine getirelim; yoksa Osmanlıdan beter
olacağız.
RONESANS İNGÎLTERE'SİNDE
TÜRKLER
Nazan Aksoy
10.000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yayınlan Türkocağı '
Cad. 39-41 Cağaloğlu-lstanbul
11. ISTANBUL
KİTAP FUARI
11. TÜYAP İSTANBUL KİTAP FUARI ETKİNLİKLER PROGRAMI
13Ka»ım199J
Y« 8 «J* •LcnnntSv^j
Y'TB^S^IS.^ '
$** 15 00 17 00
Yw * M K M i m S « n ı
$**! -73C
fm » KM <orMantS«Hnj
SKasın1992
S«at '5 30 " K
fc.ur !o
a«ı ww
A^d.n ı.
*"Y^U
ISTANE
l^rfeB H#nr Ai.^Eo
OLC-ûl-U
OreADAL!
h n - TuVrMMr Çwu* v
G
14Ka«m1992 """'
Okur kitabıyla, okur yazarıyla
buluşuyor.
Dokuz kaçınlmaz gün başlıyor.
Birinde siz de bulunun.
Ş
VATIN PA2Aftt.A«A SANA
ULUS.LAfUtTAS TE«SlLOUK
OAÛi'IM LTD ŞTl «A^BAN
2 E A*«-A=1 v
A*rNC».l»--ALAN YAYlhCILHC-A-FA BASIM YAYI*4
0*5lTlM-A!.TERKATf YAYiNCtLK SA-J VE "C LTD ŞTI-ALTIN lOTAPLAf» YAl'lNEVHU.TtNCMA
¥AY»Ot.K SANAT Lt"J«LEPI PAZA&LAMA SAN VE TC A ^-AHAOOLU SAI«T
Büyüyen ve yenilenen Tüyap İstanbul Sergi
Sarayı'nda 7000m
2
alanda 230 yayınevinin
katılımı ile hazırlanmıştır.
Fuar boyunca yazarlarımızTYS standmda kitaplarını imzalajacaklardır.
YAVINCILiK VE »OTAPCItlK LTD Ş*l
* r NCILIK LTD ŞTl - E v a u BA5M Y
7-15 Kasım 1992
TÜYtü» İSTANBUL SERGİ SARAYI
Saat n \ t •"»c
T E P E B A Ş S T A N B U L
Ziyaret SaatleriH.OO - 20.00 (Hergün)
Giriş ücreti 10.000 TL. dır. Öğrencıter veÖğretim
uyelen kımlıkierıni göstererek fuara ücretsiz girebilirler.
Ş Ç Ş
A5I OE=ıGI-GENEL
*x mZMETvE» VE T-c LID $T -3EN
f N C A Ğ T I U PArA=iL*MA Tic*R
<A I NACt KAL^'AKÇlC'ÛLU-GOOSEL
SOStAL D
T A $ -
AZA^AMA VE TIC
YATINCHJK-AR6A YAYINLARt-AfilTAN YAYI•*EVUAftlT*Ş YAYÎN Vt OAÛiflM A Ş -AflKEOtJDjl VE
SANAT
VAvrMLAP»-AR»ON KtTAPE'rt.ABMONl * AY1NC (.Kt-ASAF GUVT* AK£E.^SS»*IUFf»AN
SA).ATAOLYAriNC UK T
ıC lTD JT1 •AuSST
ELı.UNGS-UNDMESSE ÜMBM D£S6OflSEMVSREıt«S
D€SD€UTSCHEr« eUCHHANOeL&rCEDlALM ZUU )-AYm«Tl YAypNLAn^AYSATAPılM VE SANAYlı
U**JHLEW PAZAfiLAMALTD JTt •BAGUVM VHYINLAM-5AMA BASK D*G
T
M SANA'I! VE TCARET
A Ş-BAfllŞ WT
AP€VI rFEDAiMCUU i-BA$Aı< &A5IN YAY W F>AZ*ALAMA İ.TO ŞD -eOS SAI»AYI
T-CABCT LDT ŞTl -B-ELGE ULLStARAftASi v
At«CıU^*6ERLi*2 jy $A I-6ERTA" [iAGtTM-SETA
BAS'M YA»iM DAGITlM A $-PEVAN KAVlWLAF-**BkGE PAZAFCAMA-BILûE YA"IHC L*"-BltGI
rAYlNC<UK-l8£& 0*$ TCAPET L'L ŞTl -lOEA •'AYlNEVI-ıLEffl KİTAPE^ -İLE" Ş
GA2ETECa.lK BASJN SAHATI VE TC AŞ*'L^E BASJN YAYW*JMGE K I T A P E ^ I N -
YAY-UÜ SANAYI VE TIC AŞ-INSANCL rAYlNLAO*«NTEH YAYiNı>R»-l5ARET t AY1N
* JL~UH V£ 5ANAT URUNLEFll TIC A &-ISTANP JL MAARtF M T A P « A H E S I \
"lı. LTD ŞTI-PAPANTEZ viUiTED GAZETECILIf \.E YAriNC
A Ş. -PRES GAZÎTE. "JTAP M RKI PAZAftLAMA E1AĞ ı riM
T
fC VE SA" A 5
ŞTl-fi£DHA*J$E YAY|H£V»-O£M2lKrTAPCVINE5.F'n'AT£AN TIC A & -ftP
ZKATNAl- K ^ ' L J R Y E İANAT
YAYIN DAÛiTlM SAN VE
YAYIN
VAKFl-KAR
OAĞITIM PAZAftL*MA.»AC«w ES
TUFtCULER DERN€Û!-KAVnAM KAYA
A"l»«CtL*. •IT
APCIU^
E t D Î E L O ; VE WA£'C€ YA'INLAf*
• $AAUAL YAYIN£V>.SATIBAT A Ş-SAY OAGlTlM LTD ŞTl -SEL YAYtNCtLlK-SEUAM KULTL'n
VA'.Fl-SEF'MAT *(TA» ^'A
V
«^ DAGtTIM ıfE TlCAftET A Ç-SERKET tAYIN DAGITit*-£,lUAu! YA
YIMLARl-HUfifl'YET VAKFl YAYINLAPH«Î-'5TE»4 ıTHALAT IHftACAT FftANS»2 IJPANYOL Î ' A _
V
A N
YAL VAY1NLA*VSTUDYC> IWGE K*\JK
YAYIMLA» DAJFtCSJ BAfKANL(û^T
AW
INCIUK LTp S T\ -"ASABlM YAYIMClLl* SAN VE
Ş
m CAĞITtb.TAÇKITAPCILI*
V «A»*. KOMISYOM j-BC^AZJp r t A 5 •BOYUT rAYWCILK T
YAYINLAP|*CEM YAYME^ *C€P KHAPlAAl A Ş < A £ 0 I A Ş YAÇAMi DESTEKLEME DEFnE
YAY»ltA«K:OCUrt VAJ- R YAi « L A F * C I . UMLRTt E T • TAP * JLU9U/ÇAG PAZA^LAUA A Ş Ç Z
YAVIHCILIK-CMMIA YAVINCIÜK A Ş-DATA VAYIN DAĞIT'U LHrflTED ŞcnK.ETt*OEMMCOfilU
GRJ&C-0CMC6 YAYlHCtlK-LEHGAH YAYMLAfil A Ş -OEPS "lT
APlAf* ANOMIM iBKEJI-DHAPklA
YAYWLARHJOGAİ. MAYATlKCftufciADCRMEÜI-DOPlJK KfTAPClLIK VAV!HC«.KTIC VE SAN L T D
ÇT -OOST DAGITIM-DO2 BASIM VE »AVtNCHJK LTD JTf •OU2LEM YAYtNLA» •£ YArı*H.ARı
A Ş'EPY tCTAPEVI VE T'C LTO ŞTl *FZA HALKLA ILtJKILEB l*UMtSSiLÜ*( R6KLAMCILIK LTD
ŞTı-EûlTM YAYtNLA» SAM V E T C A $ -EL'T LTD ŞTt ONEL YAVI*EVlrttOL* TURKIVE
BASIN T A Y İ N - 0 3 -E KD^AL YATIMLAFK-LIBRAIPIE FRAHCAiSE
1HCILIK DAÛlTtU PAİA^LAMA SAN rfE T
>C LTD ŞTl «LOHELY
C h E MUMENDISLER' ODAS*-«AÖMARA BAS-tN YAYIN A $ *MARWARA
UNlVEPtSlTESl t-AHIYAT FAJvL^'ESt VAKFI-MABS YAYIH PAZABLAMALTD Şn-UA-i 6ULUT
YAYmLAflt-MED^ALANO YAYtHCU" VE ICJ.TU^ H ZMETLEFl! LTO STl.MES YAYtHCILIK SAN
VE TIC LTD ŞTl-MEB V A V
I N L A B I - M E ^ Ö AM AEBST
Ea[ J S A hliETIS YAYISClLI»1
'LTD
ŞTl »MIKBOBETA ELEKTROK K -£ 6ILG'5AYAB SAN 4t T
' C LTC ŞTl-uiLtı EGITIM
6AXAHLlGl OeVLET KlTAPLARı MUOJ
JC#
LL«GU-MILL' PROOU^IVtTE MEFtKEZl-MOftPA KUtTUfi
»AYINLAFH LTD ŞTl -MUJDE İAYINCİLİK-NAZlM HIKME' KLILTUR VE £ANAT g-A""Ft-HE
lAYi^^AAkKT TUHSTIK YAYMıAft&AM VE TiC A Ş -kCWSV.££K rNTEOMATCNAUU £ A )*ISAN
PA5IM TCARET «E SANAn A ; -TURıZM YAYiNCiLAFn VE DA'.ıTıClLASı
piL KURUUt BAÇKANLĞI'TIIF». TAftiM KLiRUUU>TuPKIVE ÇE'.^E ••jfiHWA VE
K"Jf«.»MU-TLıB»3YE EWT*4C*«^ VE TOPLUMSAL TAHIM JAKFfcTljF» IYE İŞ ftAMfcASı
jYE TURING VE OTOMC&IL ^jfiUM'>UÇUK YAY!NlAP*-a.US«_ARARAİ.ı
BA&IN VE rAYINCt.lK LTD ŞTI-l>NIPaE&&EîF(iAHSA.l-/AFILIh YAMNLABı A $• JTRSO •'AHNClLi"
GftjBU A Ş-WOOL0 BCC« (U S A hYAB-YAY DAûlTiM<YAP ENDUSTRI « E R H Z i .iTAPtV»YAP-
KPEPI YAYINLARf LTD ŞTl-YAPRAX YAY'HfVl-YAYlNE1
.1 YAYWCJLI*.-YENI ASlA »AYIHLAP»
TCARET VE SAHAYi AŞ-YEH'BOriT YAYIHLAflVYENt C^IKYA PLAK VE YAYINLAR^^EM RÜHSAI
EvRlU A R A Ş T I R M A L A R I - Y I L M A £ YAY INLAf-l A Ş-Y ^>N 'AYINCILm J^V $-|-»C'RC'AM
YAY1NOL"<-YURT KİTAP YAYHI YUBT «1TAP DA'jiTtM TC LTL' JTI I-YIJVA YA» MAPıl Uluilararası Fuarlar... Uluslararası Ziyareıçiler..
Sa«ı i* 00
Y« B U K s M n S a »
Scaı i t oo-13 00
Y« A Kn umrmı Stmı
&** 14 00 15 00
11Knım1M2
S*» 1400
V* B Ktb u m » i ^aorıu
12KMim1993
^anf i»«x.!i*a
M«* ""UNÇAY
N*C^H &AKAÛÛLU
Al'fi "jfJt r^U Tcrrrt
-•v >a;a'rr ;
v
a*«f ^EMAL ln-v*».
15Kâtım1992
Sa* iS.
v
C «7 30
Y«t * U4 K«l«»rii StflU
Tu*3r*YaMnar -»mjiıas ı