Katalog

23KASIM1992 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Demokrat Parti'nin malvarlıgı • ANKARA(ANKA) -Demokrat Parti'de (DP) 29 kasımda yapılacak açılış kurultayı öncesi malvarhğı gündeme geldi. Partinin kapaülışının üzerinden 32 yıl geçmesi nedeniyle DP'lilerin malvarlıklannın tamanrunı belirleyemedikleri ve partinin tüzel kişilik kazanmasından sonra oluşturacaklan bir komiteyle malvarbklannın bularak partiye geri kazandıracaklan bildirildi. Özürlülerin sorunlan • ANKARA (AA)-TBMM, Özürlülenn Problemlerini Araşürma Komisyonunun, hükümete, "Özürlüler Bakanlığı" kurulması yolunda öneri götüreceği bildirildi. Araşürma Komisyonu'nun yaptığı çalışmalar hakkında AA muhabirine bilgj veren Komisyon Başkanı Eskişehir Milletvekili İbrahim Yaşar Dedelek, Türkiye"de sayısı tam bilinmemekle birlikte nüfusun yaklaşık yüzde 10'unu oîuşturan özürtü vatandaşlann sorunlan run çözûmünün uzun zaman alacağını söyledi. İlközelhukuk vakfı • İSTANBUL(AA)- Türkiye'nin ilk özel hukuk vakfı olan "Aybay Hukuk Araştırmalan Vakfi" 4. yüına birdizi etkinlikle giriyor. Vakıf Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Rona Aybay, AA muhabirineyapüğı açıklamada. vakfın amacının, toplum huzurunun temel bir koşulu olarak hukuka saygı düşüncesinin yaygmlaşması için çalışmak olduğunu söyledi. Pişmanlık yasa tasarısı • ANKARA (AA)- Kamuoyunda '"Pişmanhk Yasası" olarak adlandınlan, "Baa suç failleri hakkında uygulanacak hükümleredair yasada değişiklik yapan yasa tasansı" önümüzdeki hafta TBMM Genel Kurulu gündemine girecek. Pişmanlık duyarak örgütleri ve olaylarla ilgili bilgi veren tutuklu ve hükümlülere, cezalar verilmemesi veya ceza indirimi uygulanmasını öngören hükümlenn. getirüen bazı yeniliklerle 2 yıl daha yürürlükte kalmasını öngören tasannın, Meclis Genel Kurulu'nda. bütçe görüşmeleri başlamadan önceeleabnarak yasalaştınlacağı bildirildi. Bakan Topçu: 'Sînop kurtulaçak 1 • SARAYDÜZÜ(AA)- Llaştırma Bakanı Yaşar Topçu. Sınoplunun başka kentlere göç eden ınsanlar durumundan kurtanlacağını bildirdi. Sinop'un yeni ilçesi Saraydüzü'nde, PTT hizmet binasının açıhş töreninde konuşan Ulaşürma Bakanı Topçu. kentte yaşanan ekonomik sorunlann geçmiş iktidarlardan kaynaklandığını belirterek, "O dönemlerde, Sinop'a 15-20 milyar lirahk yaünm yapüırken, bizim ıkudanmızın ilk yıhnda 500 milyar lirahk yatınm yapılrnıştır" dedi. Sinop'a önümüzdeki yıl 2 tirlyon liralık yatınmı hedeflediklerini söyledi. bugün bilsak 23 Kaaro Pazartesi: 19.30 Tiyatro: "Sıcaklık" Yazan: Ewa Pokas Yön: Laurent Levy Oynayan: Esen özman GörselSanatAtölyeleri Mehmet GÜLERYÜZ yönetiminde Pcrşembe-Cuma Fotoğraf ve Sinema Atölyesi Selçuk TURANU Seramik Atölyesi KadriyeEzel AĞAOĞLU yöneüminde Salı - Perşembe-Cumanea Cafe-Foyer-Bar(Giriş) Rock Cafe-Bar(5.Kat) Gnıp Okyanus ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, hükümetin 1 yılını değerlendirdi: Demirelyüzde 18'likbaşbakan• v nKc-,,^* k,-;u,';^,a*;^.;« ı -,,,1,»,, ^ a L - ı ^ ANKARA (CumhuriveÎBü- kan Süleyman Demirel'in "yüz- „ . . Koalısyon hukumetımn 1 yılını degerlen- _,-. _ Ax,AA r ^ » ı n,cv,n, A* \r\;\, n«K,v,n ^u.,»,,^. KEÇECİLER İSTANBUI/DA Akbulut: Biz milletin emanetçisiyiz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -ANAP Genel Başkan adayı Mehmet Keçeciler. Konya çıkartmasının ardın- dan bugün İstanbul, yann da İzmir'e gi- decek. Keçeciler'in Konya'da delegeler ile yaptığı toplantıda konuşan eski genel başkan Yıldınm Akbulut, "Biz milletin emanetçisiyiz" dedi. ANAP Genel Başkan adayı Keçeciler'- in. milletvekilleri Yıldınm Akbulut. Fev- zi İşbaşaran. TuncaToskay, Halil Şıvgın, Osman Ceylan. İbrahim Özdemir ve Na- ci Ekşi ile 30 dolayında eski parlamenter- le önceki gün Konya'ya yaptığı gezi. bek- lentilerin altında ilgi gördü. Keçeciler'in konuşma yaptığı salonun toplantının başlamasından yanm saat kadar sonra dolması dikkat çekti. Mesut Yıhnaz'ın resminin bulunduğu üç tane ANAP seçim afışinin asıldığı top- lantı salonunda. dinleyiciler arasında sa- dece iki kadın yer aldı. Keçeciler önceki gün yapılan toplantıdan sonra Zafer Otel'de delegelerle biraraya geldi. Genel merkez yönetimini eleştiren Keçeciler, delegelerden destek istedi. Beraberlik çağrısı Eski ANAP Genel Başkanı Yıldınm Akbulut, delegelere yaptığı konuşmada, birlik-beraberhk isterken, "Kimse bana emanetçi diyemeyez. Kımsenin emanetçi- si değilim. Emanetçi olduğunu, zamanın- dan Hüsamettin Cindoruk açık açık be- yan etmiştir. Fakat, bugün Meclis baş- kamdır. Hatta Cumhurbaşkanhğı'na aday gösterileceği söylentileri vardır. Biz, yüce milletin emanetçisiyiz" diye konuş- tu. 1 kasım ara yerel seçimlerini değerlen- dirirken. ANAP'ın aldığı sonuçlardan genel merkezin kötü yönetimini sorumlu tutan Akbulut, kendisi genel başkanken, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın işlerine kanşmadığım vurgulayarak, "Sayın Cumhurbaşkanı'nın bilgi birikimi vardır. Deneyimli birdevlet adamıdır" dedi. Ak- bulut, Cumhurbaşkanhğı'nın doğal ola- rak tarafsız olması gerektiğini sözlerine ekledi. Keçeciler, bugün de Istanbul'a giderek, delegelerle toplantılar yapacak. Keçeçiler ve arkadaşlan. yann da Izmir'e geçecek- ler. alisyon hükümetinin 1 yılını değerl dirmek üzere gövde gösterisine dönüştürü- len bir basın toplantısı düzejıleyen ANAP lideri Yılmaz, hükümetin başlıca kaygısının Türkiye'yi değil birbirlerini idare etmek ol- duğunu söyledi. ( y rosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, hükümetin bir yılını değerlendirmek için dü- zenlediği ve gövde gösterisine dönüştürülen basın toplantısın- da, "Bir yıl Türkiye açısından kayıp bir Mİdır" dedi. Başba- ANAP lideri Mesut Yılmaz, hükümetin bir yılda tükendiğini söyledi. ANAP Uludağ'da toplandı Keçeciler'in adayhğma Truva Atı benzetnıesi KLTLU ESENDEMİR BURSA- Teşkılattan Sorumlu ANAP Genel Başkan Yardımcısı Ersin Taranoğ- lu, Mehmet Keçeciler'in "seçimsiz bir kongre öncesi" genel başkanlığa aday ol- duğunu açıklamasını. "Delegelere yapılmış. büyük bir saygısızlık ve partinin içine Tru- va Atı sokmak" diye nitelendirdi. ANAP'ın üzerinde "icazet ve kişi gölgesi" bulundu- ğunu söyjeyen Taranoğlu, baa çevrelerin Yıhnaz-Ozal kavgası yaratarak bundan çıkar umduklannı, bu kişilerin de "Kral- dan cok kralcı" olduklannı öne sûrdü. ANAP Marmara Bölge toplantısı önce- ki akşam Uludağ'da toplanırken kayıth delegelerden 138'inden 120'sinin toplantı- ya katılması Yılmaz yanhlanna gövde gös- terisi yapürdı. Akşamüstü Uludağ'daki tipi ve fırtına, delegelerin toplantı salonuna gelirken bü- yük güçlükler yaşamasına yol actı. Salon- da ANAP lideri Mesut Yılmaz'la göriısen Taranoğlu'nun, "Sayın Genel Başkanım: Delegelerimiz bu Uludağ yolunu her şeye rağmen aşüktan sonra kongreyi hayü hayli aşar efendim" demesi salonda alkış yağ- muruna neden oldu. Toplantıya Genel Başkan Yardımcısı Cumhur Ersümer, mil- letvekilleri Feridun Pehlivan, Şakir Şeker, Mustafa Kılıçarslan. Mümin Gençoğlu ve Mehmet Seven de katıldı. Deniz Baykal, tüzük tasansının ilk kurultaya yetişeceğini söyledi CHP'de örgütlenme, son aşamada • GYK toplantısında konuşan Genel Başkan Deniz Baykal, CHP'- de örgütlenmenin önümüzdeki hafta tamamlanacağını söyledi. Tü- zük ve program çahşmalannın da başlatılacağını söyleyen CHP li- deri, bir tüzük komisyonunun oluşturulacağını açıkladı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -CHP geldiğini, önümüzdeki hafta tamamlana- l Bk i B k l ük cağını söyledi. Tüzük ve program çahşma- lannın da başlatılacağını ve bir tüzük ko- misyonu oluşturulacağını anlatan Baykal, daha sonra hükümete yönelik eleştirilerini i d i y ) Genel Başkanı Deniz Baykal. tüzük ve program çahşmalannın başlatılacağını be- lirterek, "Tüzük tasansı ilk kurultaya yeti- şecek" dedi. CHP GYK'nın dünkü tpplanüsının açıhşı- nda konuşan Genel Başkan Deniz Baykal, örgütlenme çahşmalannın son aşamaya yineledi. CHP Genel Başkanı Baykal. gelir dağıhmının hızla çarpıklaştığını, bunu ulusal bütünlük ve demokratık gelişme açısından son derece tehlikeli bulduğunu söyledi. Baykal, kamu otoritelerinin çarpıklaş- maya katkı yaptığını savunarak. "Günü- müzde vergüendinlemeyen gelirler olaga- nüstü bir önem kazandı. Türk ekonomisı, ikili bir yapıya oturmuş görünüyor. Bir yanda örgütlü yasal ekonomi. öte yandan örgütsüz bir ekonomi. Giderek bir yeraltı ekonomisi, rant ekonomisi, vur-kaç ekonomisi yasal ekonomiden daha fazla ağırkk kazandı"dedi. y y de 18'lik Başbakan olduğunu, hükümet ortaklannın başlıca kaygısının Türkiye'yi iyi idare etmek değil, birbirlerini iyi ida- re edip koltuklannı korumak olduğunu" savunan Yılmaz, "1993'te bu hükümetin dağı- lması, koalisyonun çökmesi mukadderdir" diye konuştu. Yılmaz. 1993 yıhnda güçlü bir tek parti iktidannın doğmasına >ol açacak koşullann ortaya çı- kacağına inandığını ve ANAP'- ın "milletin kendisine yapacağı hizmet çağnsına hazır olduğu- nu, üzerinde kurulmak istenen ipoteği dereddedeceğini"söyledi. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın düzenlediği basın toplantısına. Başkanlık Divanı üyeleri Şadan Tuzcu, Bülent Atasayan, Mustafa Taşar, Lüt- fullah Kayalar, Ekrem Pakde- mirli. Vehbi Dinçerler ve ko- nuşma metninin hazırlanması- na katkıda bulunan Güneş Ta- ner, Avni Akyol, Kamran İnan, Eyüp Aşık, Bülent Akar- cah, Safa Giray ile bazı millet- vekilleri ve kalabahk bir partih grubu katıldı. ANAP Genel Sekreteri Mustafa Taşar. top- lantı öncesinde partilileri "sa- dece girişte alkış. sonra sükut, basın mensuplannın dikkati dağıhnasm" diye uyanrken, Yılmaz salona aîkışlar ve "Me- sut Başbakan" sloganlan ara- sında girdi. Yıhnaz, hükümetin başlangıçta yüzde 48'lik bir seç- men desteğine sahip olduğunu, ancak arük hükümetin halk desteğinin yansını yitirdiğini, "Demirel'in yüzde 18'lik bir Başbakan olduğunu", parla- mento desteğınuı de 266'dan 228'e düştüğünü söyledi. Yıl- maz, 1 kasım seçim sonuçlan- nın sonucunu görmezlikten gel- menin "Belki Demirel'in artık herkesin yakından hildiği siya- sal pişkinliğine uygun düşebile- ceğini, ancak bunu Inönü'nün akademik kişiliğiyle bağdaştı- rmanın güç olacağınr'söyledi. Yılmaz, halkın hükümetten umudunu kestiğıni savunarak. şunlan söyledi: "Çünkü bu hükümetin or- taklannın başhca kaygısının Türkiye'yi îyi idare etmek değil, birbirlerini iyi idare edip kol- tuklannı koruyabilmek olduğu artık saklanamayacak hale gel- miştir" dedi. Basın toplantısı so- nunda Yılmaz, ANAP kongre- sine ilişkin bir başka basın top- lantısı yapacağını belirterek, bu konuda sorulan yanıüamaya- cağını söyledi. Bunun üzerine gazetecilerden, hükümet bir yılhk icraatı ile ilgili soru gelme- yince, basın toplantısı sona erdi. Yıhnaz, "Hükümetin zik- re değer hiçbir icraatı olmadığı hiçbir sorunuz olmamasını an- layışla karşıhyorum" demesine karşın, salondaki bazı partililer, "Tarafh basın. Gazete kağıdı fı- yaünın niçin artmadığı belli oluyor" diye bağırdılar. Yıhnaz konuşması sırasında, çeşitli ürünlerin fıyat artışlannı ak- tanrken, gazete kağıdının fıyat artışınm yalnızca yüzde 21.7 ol- duğunu söylemiş, ve bu konuda bir yorum yapmayacağını bil- dirmişti. RP lideriErbakan,partisinin MKYK toplantjsmdakonuştu: Halkmasonlann gitmesiniistedi • RP Genel Başkanı Erbakan partisinin MKYK toplantısını açarken, "Bu toplantı büyük zafer son- rası ve büyük taarruz öncesi ilk toplantıdır" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - RP Genel Başkanı Nec- mettin Erbakan. mi'letin Baş- bakan Süleyman Demirel'e "çek git" dediği görüşünü yi- neleyerek, "Ama vurdumduy- mazlığa devam etmektedir. MilletJe beraber bu tasfıyeyi başaracağjz" dedi. Erbakan, partisinin MKYK toplantısını açarken yapüğı konuşmaya, "Toplantımız, büyük zafer sonrası ve büyük taarruzdan önce ilk MKYK toplantısıdır "diye başladı. Er- bakan, son seçimlerde halkın "Bu takhtçiler, masonlar git- sin" dediğini belirterek, "Sayın Demirel, bir yılda oylannın ya- nsını kaybetmiştir. Ama vur- dumduymazlığa devam et- mektedir" dedi. Başbakan Sü- leyman Demirel'in önceki gün yaptığı basın toplantısında "Hiçbir şeyi berbat etmedik" dediğini anımsatan Erbakan, bu sözlerin "Dün dündür, bu- gün bugündür, sakın bana gü- venmeyin" gerçeğini ortaya koyduğunu öne sürdü. Erbakan, Başbakan Süley- man Demirel'in "Terörü te- mizleyeceğiz" vaadinin bir yıldır yerine getirilemediğini belirterek, "Neredesin sen bir yıldan beri? Türk milletinin te- röre tahammülü yoktur, onun için sana da tahammülü yok- tur" dedi. Erbakan, Başbakan Demirel'in demokratikleşme konusuşdaki sözlerini de "Bi- lerek millete hürriyet vermez. veremez. Çünkü ağabeylerinin güdümündedir" diye eleştirdi. Hükümetin enflasyonla başa çıkamadığmı anlatan Erba- kan, şunlan söyledi: "Hala hiç sıkılmadan,'Bizim 10 ayda enflasyonu indirece- ğiz, diye bir sözümüz yok' di- yor. Yoksa bu Demirel, kendi seçim beyannamesini hala kendi okumadı mı? 'Yapamadım' de, itiraf et. Ama, böyle bir vaadim yok, dersen güvenilmez. Batı ülke- lerinde böyle bir adamın üç gün oturması mümkün değil- dir. Yıllarca, hakem millettir, di- yen sen değjl misin? Sen herşe- yi bir yılda iyi duruma getirdm de, niye oylannı yan ettin? En önemli konu, bunlann bir an evvel tasfiyesidir." YDP'nin kuruluş dilekçesi bugün tçişleri Bakanlığı'na venliyor GüzePinpartisihalk kapitalmninihedefliyor • Hasan Celal Güzel, Yeniden Doğuş Partisi'- nin kuruluş dilekçesini 10 bin kişinin katıhmıyla tçişleri Bakanlığı'na verecek. ANKARA (Cumhuriyet Bü- temle. "halk kapitalizmini" rosu) - Eski Milh Eğitim Baka- nı Hasan Celal Güzel, kurucu- su olduğu Yeniden Doğuş Par- tisi (YDP)'nin kuruluş dilekçe- sini bugün İçişleri Bakanlığı'- na verecek. Partisinin açıhşı nedeniyle bir basın toplantısı düzenleyen Güzel, YDP'yi "mevcut siyasi yelpazenin dı- şında ve üstünde, ilerici, yeni- likçi" bir parti olarak tanıttı. Partisinin amblemi olarak ma- vi zemin üzerine uğurböceğini seçen Güzel, "yeniden doğuş" hedeflerinin başında, demok- ratik, katılımcı. ekonomik re- fah düzeyi yüksek bir ülke ya- ratmak geldiğini bildirdi. Güzel. mevcut partilerden yaratacaklannı söyledi. İktidara geldiklerinde, dev- let mekanizmasının, hukuk sis- teminin her aşamasında deği- şiklik yapacaklannı anlatan Güzel, ilk olarak 1982 Anaya- sası'nın tamamen kaldınlaca- ğını, Medeni Kanun ve Türk Ceza Kanunu'nu tümüyle de- ğiştireceklerini bildirdi. Asker- lık sisteminde de yenilikler ya- pacaklannı anlatan Güzel, zo- runlu askerliğin 4 aya indiri- leceği, Genelkurmay Başkan- lığfnın Başbakanlığa bağlana- cağını ve protokolde Bakanlar Kurulu'ndan sonra temsil edi- leceğini söyledi. Eğitim alanın- da yapacaklan reformla da çok farkh bir örgütlenme biçi- YÖK'ü kaldıracaklannı, öğ- mi ve parti programını benim- renciye, öğretmene, öğretim sediklerini belirterek. partisi- üyesine siyaset yapma serbesti- nin tabandan tavana doğru ör- gütlendiğini ve 10 bin kurucu üyesi olan tek parti olduğunu söyledi. Partisinin kuruluş di- lekçesini de bugün 10 bin ku- si getireceklerini anlatan Gü- zel, aynca eğitimde özel öğreti- me önem vereceklerini anlatfı. KİT'leri, özelleştirmede de farkh bir yöntem uygulaya- rucu üyeyle birlikte İçişleri Ba- caklannı vurgulayan Güzel, kanhğı'na vereceklerini an- "öncelikle, KITleri, çahşanla- latan Güzel, getirecekleri sis- rına satacağız" dedi. GüNEYDOĞU'DAN İZLENİMLER Söze gerekyok, korkuher şeyi anlatmıyor mu?h. i_4.^ c-v. L..1L.1 • I I Yerel gazeteciler tirajlannın arttığını söy bilsak, sıraselviler cad., soğancı sok. 7 cihangir 243 28 79-99 • İşte, faili meçhul haberi yazmaktan bıktığını söyleyen gazeteci. İ^te. anlaşıpevlerinden üç-beş kişı olarak çıkmak zorunda kalan Batmanlılar, işte gazete bayiini kapatıp ortahktan elini ayağını çeken insanlar... ÜMÎTOTAN HATİCETUNCER ANKARA-BATMAN - Esenboğa Havali- manı'nda her yer asker. Bilecik. Çanakkale, Manisa'dan dağıtım oianlar Izmir'dcn uçak dolusu geliyorlar. Esenboğa buluşma yeri. Birazdan Erzurum, Van. Batman diye ayn- lacaklar. Analar babalar yoksul görünüyorlar, ağh- yorlar. Temel eğitimlerini bitirip dağıtıma giden gençleri uçağa yönelten tek neden kor- ku: ailelerin korkusu; ana babalann korku- su. Konuştuğumuz ana babalann ağzından aynı tümceler dökülüyor: "Oglumuza yollarda bir şey olur." Esenboğa'da önce analar babalar evlat- lanyla, değişik yerlere gidecek gencler de ar- kadaşlanyla vedalaşıyor. Batman'a giden- lerle birhkte Gediz uçağına doluşuyoruz. Batman'da iki ayn "dünya" kurulmuş. Bin Batmanlılann diğeri Türkiye Petrolleri ve TÜPRAŞ çalışanlannın dünyası. İki dün- yayı bıcak gibi ayıran duvar, yaşamı da be- İirlemiş. TPAO'nun çağdaş yerleşim alanı- ndaki "Kristal Park", Batı'yı Batman'a ge- tirmiş. Tek kusuru var. "damsız" girilmiyor. "Faili meçhul" ile karşılanmak Bezgin insanlar dolaşıyor ortahkta. Surat- lar kimbilir ne zamandır tebessüme hasret. Yöre gazetecileri arka arkaya işlenen "faili meçhul" cinayetleri anlatıyorlar. Tam bu sı- rada Maykıl lakaplı bir taksi şoförünün öl- dürüldüğü haberi geliyor. Ortahk buz kesi- yor. "Buralarda eceliyle ölmek zorlaştı" di- yor bir Batmanlı; bif yı\dn yaşanan kabusu Batman'da saat 16.00'da hava kararmaya başlaymca insanlar arkalamu kontrol ederek koşar adun evlerinin yolunu tutuyorlar. Siz hiç korkuyla uyudunuz mu? dem, Ülke, VVelat, Azadi gibi gazete ve der- Korku her yana sinmiş. Bugünlerde kim gileri satmayacaksm" diyorlar. Bir başkalan kimi, neden öldürüyor sorulanna yamt so- mut olarak bulunamryor. Birilerinin Bat- man'a 'parmak' bastığı, etnik köken, din ve siyaset üçgeninde olaylann yükseltilmeye çahşıldığı söyleniyor. da şöyle anlatıyor: "Bir yıl kadar önce imamlan dövdüler. İmamlan sopayla, zincirle dövüyorlardı. Ardından cinayetler başladı. Hiçbir olayla ilgisi olmayan bakkal. marangoz. fotoğrafçı, terzi gibi sıradan insanlar faili meçhul'cina- yetlere kurban gittiler. Sıradan insanlar öl- dürülünce herkes kendi canından korkar oldu. Sabah evden çıkarken ya da akşam üzeri enseye sıkılan kurşunlarla 100'ü aşkın insan öldü. Bunlann çoğu basına, televizyo- na yansımadı. Her yanımıza korku sindi. Korkuyla yaşamak ne demek bilir misiniz? Gazete bayileri hedef Gazete bayileri de korkuyu en yoğun ya- şayanlardan. Gazete Başb'ayii Muharrem Idman'a "birileri" tehdit edip, "özgür Gün- da "Madem o gazeteleri satmıyorsun diğer- lerini de satmayacaksm" diye kafa tutuyor- lar. İki arada kalan Muharrem İdman işini terkediyor. Batman'da bulunan 22 gazete bayıinden geriye kala kala 4 tane kalıyor. Üstehk bu durum çeşitli il ve ilçelere de zincirleme yayıhyor. Korkunun üzerine insanlann ileti- şim telleri de kopanhyor. Yöre halkı haber özlemini yerel gazetelerden gidermeye ça- balıyor. I gazetecıler tirajlannın arttığını söy- lüyorlar. Ancak tirajlan arttığı halde sevine- meyen tek gazeteci onlar. Batman'da saat 16.00 sıralannda ortahk kararmaya başhyor. İnsanlar arkalannı kontrol ede ede koşar adım evlerinin yolunu tutuyorlar. Bu durum belki abartı olarak yo- rumİanabihr. Ancak tüm insanlar korkuyu aynı biçimde anlattılar. Zaten Batman'da hiç kimseyle konuşmasanız, şöyle bir insan- lann yüzlerine baksanız, birçok şeyi görü- yorsunuz. Evlerde analar babalar. eşler çocuklar so- kaktakileri beklemenin tedirgınlığini yaşı- yorlar. Bir turistik işletmeci, evde huzurun kaçtığını, İstanbul'a gitmeyi düşündüğünü; ancak oralara da "güvenemediğini" söylü- yor. İnsanlann hiçbir şeye ilgisi kalmayınca ticaret de durma noktasına gehniş. Taksitle mal veraıe devn kapanmış Batman'da. Bazı Batmanlılarla ilişki kurmakta epeyce zorlanıyoruz. "Bunlar da neyin nesi" der gibi bakıyorlar. Gazeteci olduğumuza inandırdığımızda sevecen oluyorlar. Her şeyi göze alıp soruyor biri: "Şu iç harekat diyorlar, bu iş nasıl ola- cakmış?" İç harekat haberleri, kendi korkulannın üstüne bir de sınır bölgelerinde yaşayan ak- rabalannın üzüntüsünü bindirmiş Bat- manhlara. Ashnda Batman'ı uzun uzadıya yazmanın ne anlamı var diye düşünüyoruz. "Korku" her şeyi anlatmıyor mu? İşte, faili meçhul haberi yazmaktan bıktığını söyleyen gazeteci. İşte, anlaşıp evle- rinden üç-beş kişi olarak çıkmak zorunda kalan Batmanhlar, işte gazete bayiini ka- patıp ortahktan elini ayağını çeken insan- lar... Cizre'ye doğru yola çıkahm diyoruz. "Gece olmaz. kesinlikle olmaz, gündüz gö- züyle gidin" dıyorlar. Bunca korku bizi de korkutuyor. Sabahı bekleyip günün ilk ışı- klanyla birhkte Cizre'ye doğru yola çıkıyo- ruz. Caddeler, sokaklar bomboş. Yolda "faiK meçhul cinayetlerin" faillerini düşünüyoruz. Kim bu failler?