Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
18 KASIM1992ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 11
Nazım Hikmet
anılıyop
STOCKHOLM- Nazım
Hikmet. doğumunun 90"ıncı
yıldönümünde. İsveç'te
anılacak. İsveç Radyosu
müzik yayınlan böiümünün
hazırladığı Nazım Hikmet'i
şiirli ve müzikli anma
toplantısı cuma günü
yapılacak. İsveç radyo evinde
dinleyicilere açık bir
stüdyodayaj>ılacak
toplantıda, Isveçce ve Türkçe
şiirlerokunarak, konuşmalar
yapılacak.
Semavi Eyice
konferansı
kiiltiir Servisi- Arkeoloji ve
Sanat Tarihi profesörü
Semavi Eyice. 27 kasım salı
günüsaat 14.00'de, Barbaros
Bulvanndaki YıldızSarayı
kültür ve Sanat Merkezi'nde,
"İstanbul Yılı'nın açılışı
ncdeniyle. "İstanbul'un
Historiası, Topoğrafyası ve
Arkeologyası" üzerine,dıa
gösterisi eşliğinde bir
konferans verecek.
'Dracula'nın
hasılatı
LOSANGELES(AA)-
Amerikalı ünlü sinemacı
Kranris Ford Coppola'nın
son fılmi "Dracula" ABD'de
• gösterime girdiği ilk hafta
30,5 milyon dolar hasıiat
yapü. Stoker"in ünlü öyküsü
"Dracula "nın sinemaya
139"uncu uyarlanışı olan
film, 1992'de gösterime giren
filmler arasında en yüksck
hasılata sahip üçüncü film.
İlk iki sırada "Batman'ın
Dönüşü' (47,7 milyon dolar)
"ÖldürenSilah3"(33,2
milyon dolar) adlı filmler
bulunuyor.
Jdil Biret'in CD'si
PARİS(AA)- Piyanist İdil
Biret'in, Polonyalı bestcci
Fredrick Chopin'in bütün
eserlerini içeren 15 CD'lik
seti bu hafta çıkıyor. İdil
Biret 'in Chopin'in bütün
eserlerini kapsayan CD
setininçıkması. Fransa'da
klasik müzik çevresinde
büyük ilgi uyandırdı. Bu
arada İdil Biret, CDsetinin
çıkması ncdeniyle dünakşam
Paristeeski konservatuvar
binasında bir konser verdi.
Ünlü besteci Chopin'in de
konserler verdiği tarihi
bınadaki konser. Parisli
sanatseverler tarfından
büyük ilgiyle karşılandı.
Akbank Oda
Orkestrası
Kültür Servisi- Akbank Oda
Orkestrası. 1992-93 konser
mevsiminin ilk konserini
yann Atatürk Kültür
Merkezi konser salonunda
verecek. İonescoGalatinin
yöneteceği konserin solisti
Verda Erman, Mozart ve
İlhan Usmanbaş'ın
yapıtlannı seslendirecek.
RESTAURANT BAR
MEZELER
SOĞUK
Bsbunya filaki, haydari, b » , amertan
satataa, kererojatlcan tma, rttktm
«Jala, sanoıfiroe,bktrte, çiaz,
hams tabmn,taridessöOûş, mntar
talatasvetftapolstts
SICAK
Kalwnarlm,lcandesgiMç, nityebn,
tereyağb kandestavamanlar lan, sıgara
böreği. pastırmalı börefcve paaes tava
k k t
18 Kasım Çarşamba:
Görsel Sanat Atölyeleri
Mehmet GÜLERYÜZ
yöneüminde
Persembe-Cuma
Fotoğraf ve Sincma Atölyesi
.Selçuk TURANU
Seramik Atölyesi
KadriyeEzel AĞAOĞLU
yönctımınde
Salı - Perşembe-Cumaıtesi
Rus Dili Çalışmaları
Pazartesi-Perşembe
19.00-21.00
Cafe-Foyer-Bar(Giriş)
Rock Cafe-Bar(5.Kaı)
Gro&"Leke"
İdil Biret Chopin şöleni sunarken, Dürrüoğlu zamanının Beethoven'ını seslendirdi
Yorum besteciye göre olıııalı
EVİN tLYASOĞLU
Bu hafta İstanbul iki önemli piyanisti
konuk etti: Yıllann deneyimi ile kendi-
ne bir dinleyici kitlesini hayran bırakan
İdil Biret ve çiçeği burnunda birjçenç pi-
yanist Muhiddin Dürrüoğlu. istanbul
müzik çevrelerinin konuştuğu olay-
lardı.
İdil Biret, aynı hafta içinde üç ayn
programda bir Chopin şöleni sundu.
Mazurkalar, polonezler, noktürnler,
valsler, prelüdler, balad ve fantazilerle,
romantik çağın danslanyla örülmüştü
dinletileri. "Mazurka çalabilmek için
Polonyablar'ın geleneksel danslannı
öğrendim" diyordu İdil Biret. Üç resita-
li de Cemal Reşit Rey salonunda ilgiyle
izlendi. İdil Biret'i dinlemek için mi,
baştan sona böylesi romantik bir beste-
ciyi, Chopın'i duyrnak için mi, yoksa
İdil Biret'in Chopin'ini dinlemek için mi
doldurmuştu dinleyici salonu!
İdil Biret'in Chopin'i deyince, kendi-
ne özgü Chopin yorumunu şöyle anlatı-
yor sanatçı:
"Romantik çağ, zamanımıza o kadar
uzak olmadığı halde. biz çok eskilerde
kalmış gibi davranıyoruz. Sonuçta
Chopin, Liszt, Schumann ve Wagner
gibi biri diğerinden çok farklı olan bes-
tecileri aynı potaya koyup, tümüne' ro-
mantikler" deyiveriyoruz. Liszt ve Cho-
pin gibi müzik dünyalan bambaşka
olan besteciler aynı biçimde yorumlanır
oldu. Chopin'in piyano sesi insan sesini
temel alan bir kavramdır.
Öte yanda Liszt, zamanında büyük
gelişmeler gösteren piyanonun imkan-
lannı aramakta, onu bir orkestra gibi
kullanma yolunda parlak ve zengin bir
yorum getirmektedir. Neyse ki, Koc-
zalski ve Mikuli gibi Chopin'in öğrenci-
leri olmuş kişilerin kitaplanndan onun
piyano yaklaşımım öğreniyoruz. Cor-
to'nun plaklan da bize Chopin'in kendi
düşüncesine bağli yorumuna ışık tu-
tuyor. Bütün büyük piyanistler Cho-
pın'deki doğal ve yalın anlayışı taşımış-
lar. legato (bağh) çalma ustalığma piya-
buna izin vermezdi. Bugün onun müzi-
ğini büyük konser salonlanndaki güçlü.
parlak, yeni piyanolarda çalmak, sorun
yaratmakta. Hep insan sesinin olanak-
lannı unutmadan, sonoriteyi kısıp. ses
kalitesinden de ödün vermeden bir vo-
MuhkJdin Dürrüoğlu
• "Mazurka çala-
bilmek için Polon-
yalılar'dan gele-
neksel danslannı
öğrendim"diyordu
İdil Biret. Ünlü pi-
yanist, Chopin'i
Chopin'e göre yo-
rumlamak görü-
şünde.
• Gencecik piya-
nist Muhiddin
Dürrüoğlu da tam
zamanının Beet-
hoven'ini yorum-
ladı dinleyicisiyle
paylaştı.
no (hafiO tona, rubatonun net duyum-
sanmasına ve sonuçta önemli bir polifo-
ni duygusuna saygı göstermişlerdir.
En yüksek sesli pasajlarda bile yo-
ğunluğunu yıürmeyen ses rengi önemli-
dir Chopin'de. Chopin, daha saldırgan
ve büyük fırtınalar içinde çalamazdı.
özellikle kendi zamanındakı piyanolar
rum geürmek gerekiyor. Çağuruzda
bazı piyanistler Chopin'i Liszt gibi bü-
yük seslerle. parlak renkierle sunup.
bize onun gerçek sanat anlayışınt unut-
turmakta."
Chopin'i Chopin'e göre yorumlamak
diyor idil Biret. Zamanına göre, içinde
yaşadığı koşullara göre değerlendir-
mek...Her besteci için aynı şey geçerli.
Ancak yorumcular zamanla bestecile-
rin ve müzik tarihindeki değişik kimlik-
lerin felsefesine vanr diye biliriz. Oysa
gencecik piyanistimiz Muhiddin Dür-
rüoğlu'ndan dinlediğimiz Beethoven
hiç de kariyere yeni başlamış bir Beet-
hoven anlayışı değjldi. Sanki yıllann bi-
rikimi ile Beethoven'ı tanımış. analiz et-
miş, duymuştu ve dinleyicisi ile de Beet-
hoven'ı paylaşıyordu. Hatta yer yer or-
kestraya da kendisi kadar Beethoven'ı
yaşamalan için çağn yapıyordu konser
boyıınca. Bu konserde Â.Schwinck yö-
netimindeki İDSO eşlik etti Dürrüoğ-
lu'na.
Tam zamanın Beethoven'ını yorum-
ladı Dürrüoğlu: Ne klasik ne romantik,
kendi çağının bestecisi. hiçbir çağa mal
edilemeyen Beethoven'ı. İ969"da doğ-
muş. Ankara Devlet Konservatuan'-
ndaki eğıtiminden sonra Brüksel Krali-
yet Konservatuan'nda okumuş ve Que-
en Elizabeth Chapel Musicale'nin özel
öğrencilen arasında yer almış.
Gecen yıl Avrupa Piyano ya-
nşmasının (Lüxemburg) 4 finalistinden
biri olmuş. Şimdi de Bloomington'da
(A.B.D) doktora yaprnak üzere ka-
zandığı burslan birleştiriyor. Eczacıbaşı
bursu, Fullbright, Dorothy Flauder
gibi yanşma sonucu kazanılmış burslar.
Klasik müziğin dışında caz çalmaya
başlıvor. Beethoven'in 5piyano kon-
çertosu ile ilk kez Türkiye'de büyük bir
orkestra ile çalma olanağı elde etmiş.
Konserden sonra konuşurken, "Ben
şimdi yatınca uyuyamam artık. Bugü-
nün heyecanını baştan, baştan yaşanm
bütün gece"diyor. Dileğinıiz Dürrüoğ-
lu'nun bu heyecanı hiç yitirmemesi ve
onu uluslararası sanat merkezlerinin
ünlü bir piyanisti olarak nice konserler-
de duyabilmek.
Colombus'un Amerika yolculuğu Metropolitan Operası'nda
Yeni Dünya'nınkeşfinden uzaya
Stdeazmne
uygulamast da vardtr
HAN : HASAN ŞEVKİ ERTÜRK
yönetiminde
Rumelihtsan (iskele karşısı)
<t> 265 29 6 8
bugün
bilsak
ÜNER BtRKAN
Batı dünyası, Avrupahlann
Amerika'yı keşfetmelerinin
Yeni Dünya için yararlı olup
olmadığıru tartışa dursun, Met-
ropolitan Operası, bu olayın
beşyüzüncü yıldönümünü ekim
ayı sonlannda sahnelemeye
bâşladığı bir modern opera ile
kutlamakta. Söz konusu opera.
"minimalist" akımın önde ge-
len temsilcilerinden. 1937 do-
ğumlu Philip Glass'm "Yolcu-
luk " (Tne Voyage) adlı yapıu.
"Yolculuk", Kristof Ko-
lomb'un, Yeni Dünya yerlileri-
nin tanımlamasıyla. bu "ölü be-
yaz derili adam"ın, yerli halkı
ortadan kaldırma niteliyk bu
topraklara gelmiş bir çılgın ya
da Hristiyanlığı yaymak isteyen
bir uygarlık temsilcisi olup ol-
madığı konusunda herhangi bir
görüş getirmiyor. Bunun yeri-
ne. insanlığın cabalannın.
gözüpekliğinin, başanlannın
soylu ufuklannı vurgulama
amacıru güdüyor. Metropoli-
tan Operası'nın sağladığı bütün
teknolojik araçlara karşın, bu
amacı bir an bile gözden uzak
tutmuyor. Time dergisinin mü-
zik yazan Michael VValsh'ınde-
ğertendirmesi bu yönde.
Philip Glass'ın 1976 yılında,
"Einstein Plajda" operasıyla
bâşladığı Metropolitan seriive-
ninin, "Yolculuk" operasıyla
doruğa ulaştığına inanıbyor. O
yıl Glass'ın. gelişmeye yeni yeni
başlayan Minimaüst müzik
akımını, Metropolitan sahnesi-
ni iki pazar gösterisi için kirala-
ması. büyük bir başanyla salo-
nun üklim tıklım dolması ile,
Amerika'da üne kavıışturduğu
vurgulanıyor. Glass'm, o ba-
şandan sonra da, o güne dek
yürüttüğü taksi şoförlüğü mes-
leğini sürdürdüğü, ancak, en
yakın yardıması Robert Wil-
son'la birlikte, birkaç yıl sonra,
Minimalist akımı daha da ileri-
PhiKp Glass'ın "Yolculuk " operasında soprano Patricia Scbuman (soMa).
lere götürme başansını göster-
diği belirtiliyor. Bu ilginç,
yaptıkları bugün de tartışılan
besteci, sonraki yıllarda "'Sat-
yagraha", "Akhnaten" ' gibi
operalar bestelemiş, gene aynı
yerde sahnelenmesini sağ-
lamıştı. "Yolculuk" operasıysa.
Glass'ın, sonu belü olmayan
"Avant- Garde"lıktan, sağlam
bir temel görüşe, kültür doku-
suna ulaşüğınm kanıtı sayıh-
yor.
Glass'ın bu kez yanına aldığı
"ağır toplar". metin yazan Da-
vid Henry Swang, koreograf
Quinny Sacks. sahne ta-
sanması Robert Israel ve yö-
netmen David Pountney. Bu
gözüpek kadro. üç buçuk saat
boyunca, Colombus'un Yeni
Dünya yolculuğunu ışlemekle
kalmıyor. "sakat" dahi Step-
hen Ha^kings'in elektrikli düş-
lerini. Buz Çağı'nda yeryüzünü
bilinmeyen dünyalardan gelen
yaratıklann kuşatmasını, in-
sanlığın uzayı1
egemen olması
olgusunu da işliyor. Metropoli-
tan, bu çabayı bütün teknik do-
nanımı, olanaklanyla ortaya çı-
karmak için, elinden gelen hiç-
bir şeyi esirgememiş. Oyunun
kahramanlan. uzay ötesinde.
havada asıh durarak şarkı söy-
lüyor. hidrolik sahne gereçleri,
havada fırtınalar yaratarak, bi-
linmeyen dünyalann yaratık-
lannı dört bir yana fırlatıyor.
bu arada. Colombus ile adam-
lannın, önceden hesaplaya-
madıklan kader yolculuğu izle-
niyor. Glass'a ödenen 325 bin
Dolar(yaklaşık 2 milyaraltıyüz
milyon lira) ücret, Yolculuk'-
un, Metropolitan'daki en gözü-
pek tasanmlardan birini oluş-
turduğunu gösferiyor.
Başanlann yanısıra, bu mo-
dern operanın sahnelenmesin-
de sorunlar da eksik değil:
Hvvang'ın metnindeki birtakım
kısaltmalann, sözcük oyun-
lannın, Metropolitan'ın alabil-
diğine geniş ortamında, zaman
zaman anlaşılmaz, kolay kav-
ranamaz duruma geldiği belir-
tiliyor örneğin. Anlaşılmayi ko-
laylaştırmak için, sahne üstü
yazılannın gerekli olduğu vur-
gulanıyor. Tekerlekli sandalye-
sinde bilgin Hawkings'in Sa-
turn'ün halkalan arasında dö-
nerken, operanın "prolog"unu
söylemesi gibi baş döndürücü
sahnelerin vuruculugunun ya-
nısıra, Pountney ile Israel'in
baa imajlan vermekte aşınlığa
kaçüklan da belirtiliyor.
Her yeni operada olduğu gibi
Yolculuk'ta da asıl başan, bes-
tecisinin yaratma gücüne da-
yanıyor. Glass'ın Minimalist
akımla ilgili, seft görüşlerini sa-
vunmada aşın direnç gösterme-
sı, müzik yetkililerinin bir bölü-
münükızdırmakta.Bunlar, aynı
akımın bir başka, daha genç
(1947) temsilcisi olan, "Nixon
Çin'de" operasımn bestecisi
John Adams'ın daha ılımlı,
daha seçmeci bicemini Glass'm
aşınlıklanna yeğliy or.
Glass'm on yü önceleri uygu-
lamaya bâşladığı, mekanik. bit-
mez tükenmez yinelemelerle
yüklü besteleme bicemini dinle-
yici bugün de kolayca ayırt ede-
biliyor, ancak bestecinin bugün
yarattığı müzik, yıllann biriki-
miyle, çok daha renkli, derinliği
olan, zengin bir anlatıma ka-
vuşmuş. Yolculuk operasımn
müak yazısı, zaman zaman al-
çalıyor, zaman zaman gürlü-
yor, çoşkuyla köpürüyor. Böy-
lece. Havvkings'in dehşet ve
şaşkmlık yaratan görüntülerini
de, Colombus'un karanlık,
fırtmalı gecelerini de en canlı bi-
çimde yansıtıyor.
Met'de Colombus'u bas-
bariton Timothy Noble, Isabel-
la'yı soprano Tatiana Troya-
nos, Kumandan'ı soprano Pat-
ricia Schuman canlandınyor-
lar. Orkestrayı ise, Bruce Fer-
den yönetiyor. Yolculuk'un.
baş kahramanı gibi, önceden
hcsaplanamayan bir kara par-
çasına ulaştığını belirten Time
dergisi yazan, "Gene de kimi
zaman, yolculuğa çıkmak. ulaş-
maktan daha iyidir" sonucuna
vanyor...
Perdeyi 'Müziksiz Evin Konuklan' ile açıyor
Metrekare değil, Tiyatrokare
Nedim Saban'ın kurduğu rivarronun kadrosu basına tanıtıldı.
Kültür Servisi Yeni kurulan Tiyatrokarenin
kadrosu ve ilk oyunu dün düzenlenen bir kok-
teylle basına tanıtıldı. Kokteyl sonrası yapılan
basın toplantısında yaptığı konuşmada Nedim
Saban, tiyatro adına bir umutsuzluğun ya-
şandığı böyle bir ortamda kendisine 'neden tı-
yatro?" diye sorulduğunu bunun tek yanıtının
tutku olduğunu beliterek şöyle konuştu: "Tiyat-
ro salonlannı >ıkan inşaatçılara. tüm düşü birev
almak olan evcil insanlara ve gözü metrekare-
den başka şey görmeyen sonradan görmelere.
metrekare değil Tiyatrokare diyoruz."
Haldun Dormen ise, kendisinin 25 yıldır Ma-
cide Tanır'ı tiyatrosunda oynatmaya çalıştığını
ancak başaramadığını, bunu "kendisini kı-
skançlıktan çatır çatır çatlatarak" Nedim Sa-
ban'ın başardıgmı söyledi.
Topluluğun ilk oyunu olan, Neil Simon'un
"Müziksiz Evin Konuklan"nda başrolü oyna-
yacak olan Macide Tanır'ın İstanbul'da bir ti-
yatrodaki ilk oyunu. Tanır, Saban'ın öncülü-
ğüyle İstanbul'a gekliğini, çok mutlu olyduğunu
belirtti ve "İnşallah yüzümüzün akıyla çıkanz,
bu sevgiye layık oymaya çalışacağız"' dedi.
Pera Palas'ta düzenlenen kokteyle aralannda
Necati Çumalı, Nedret Güvenç, Raik Alnıaçık,
Cihan Ünal.Cüneyt Türel. Kerem Yılmazer.
Erol Evgin, İzzet Günay, Murathan Mungan
gibi birçok tanmmış sanatçı katıldı.
Tiyatrokare ilk oyunu "Müziksiz Evin Ko-
nuklan"nı. 7 ocakta sahnelemeye başlayacak.
Oyunun kadrosu, Macide Tanır, Sedef Ecer,
Ziya Kürküt, İstanbul Devlet Konservatuvan
öğrencilen Emre Altuğ, Emine Umar ve 16 ya-
şandaki seslendirme sanatçısı Murat Presçiler"-
den oluşuyor.
Topluluk bu oyunun ardından da. çahşma-
lannı Amerika'da sürdürmekte olan Çiğdem
Housman'ın Virginia Woolf projesini sergile-
meye hazırlanıyor.
bilsak, sıraselviler cad.,
soğancı sok. 7 cihangir
243 28 79-99
f
- Hükümetin vaatlerinden
biri mi?
^ " Joker bir voat değil, gerçeğin
ta kendisi!
tNGlLtZCE>i 9
AoMrikafa
dofUtruuıl»
UuuftnliB*
Bahariye Cad. 62/3
349 59 38
Efes Pilsen 'Blues Festival 3'
Ünlü blues
ustaları üç kentte
KüUür Senisi - Dünyaca ünlü blues sanatçılan, Efes Pilsen'in
düzenlediği "Blues Fesuval 3" kapsamında, Ankara. İzmir ve
İstanbul'da konserler verecek. Kenny Neal, Eddy "The Chief'
Cleanvater, Trudy Lynn, Eddie "Guitar" Burns Duo ve Carey
Bell 27-28 kasımda Ankara, 30 kasım 1 aralık günleri İzmir, 3-4
ve 5 aralık günleri de İstanbul'da, müzikseverlere blues keyfini
yaşatacaklar.
Blues dünyasının en büyük yeteneklerinden olan, Kenny
Neal, 13 yaşında babasının topluluğunda bas çalmaya başladı.
Gitar, bas, harmonika ve vokalda bir "fırtına" olarak nitelenen
Neal'e ; davulda Kennard Johnson, tuşlu çalgılarda Fredrick
Neal, basta Alford Neal, saksofonda Robert Greenlee ve trom-
pette Dan Fields eşlik edecekler.
Festivalin bir başka yıldızı Chicago'dan yetişen çok yönlü
ve enrenklishovvman'lerden bin olan Eddy "The Chieff" Cle-
anvater. Sanatçı,
Country-Western
çalışmalan, "rocka-
billy" besteleri ve Chuck
Berry tarzındaki
"rock'n roll" yapı-
tlannın yanısıra, Chica-
go Blues'un en güçlü ör-
neklerinin yaraüası
sayılıyor. Gitannı sol
elle ve baş aşağı çal-
masıyla, kızılderili giysi-
lerinden dolayı "The
Chieff' olarak çağnlan
sanatçı, yüksek enerjili
konserleri ve güçlü
shovv'uyla tanınıyor.
Cleanvater'a konserde,
gitorda Wilbert Crosby,
basta Charles Hosch,
davulda Jeff Taylor ve
harmonikada Carey Tnıdy Lyım
Bell eşlik edecekler.
Carey Bell, blues dünyasının yaşayan en değerli 4 harmoni-
kacıdan biri olarak kab'ul ediliyor. Sekiz yaşında harmonika
çalmaya başlayan Bell, 13 yaşında da ticari müzik yapmaya
başladı. Harmonikasını adeta konuşturan, bestelerinde mutlu
ya da hüzünlü bir duyguyu ustaca aktarabilen Carey Bell'e,,
Eddy "The ChiefT Oearvvater \e topluluğu eşlik edecek. "Gui-1
tar" takma adıyla tanınan Eddie Burns Duo, Detroitin önde
gelen blues'culanndan bin. ilk çalışmalanna harmonika ile
başlayan Duo, daha sonra gitarçalmaya başladı. Hem akustik,
hem elektrik gitan ustalıkla kullananan "Guitar"a tuşlu çalgı-,"
larda Joseph Huntern eşlik edecek. Texaslı blues şarkıcısı
Trudy Lyjın ise. hüznün ve sorunlann bir ifade biçimi olarak
kabuİ ettiği blues'u "hayatın ta kendisi" olarak yorumluyor.
Sanatçıya Kenny Neal ve topluluğu eşlik edecek.
Konserin bilet satışlan. İstanbul'da Pozitif (Cihangir), Vak-
korama (Taksim, Suadiye). Ekspres Music(Etıler, Feneryolu),
Ankara'da Vakkorama, Taylan Elektronik (Atakule), Dost
Music Center ve İzmir'de Beymen ve Vakkorama'da sürüyor.
Fikret Mualla'nın Sainte Anne
Hastane desenleri Galeri MD'de
Kfiltûr Servisi-Ölümünün 25yıldönümünde Fikret Mualla'-
nın Sainte Anne Hastane desenleri ilk kez 19 Kasım-19 aralık
tarihleri arasında Galeri MD'de sergilenecek.
Mualla, aalı yaşamında. gerek Türkiye'de. gerek Fransa'da
birçok kez akıl hastanclerine düşmüştü. Sanatçının, Paris'te
özellikle 1953 ve 1956 yıllannda girdiği Sainte Anne hastanesin-
de gecen günlerinden kalan birkaç karnesi ile birçok deseni bu-
lunuyor. Bunlardan 1956 yılındaki "konaklamasına" ait, Fran-
sa'daki özel bir koleksiyondan alınarak Türkiye'ye getirilen 40
kadar desen bu sergide yer alacak.
Mavi tükenmez ve kurşun kalemle çizilmiş bu desenlerin ko-
nusunu, hastane yaşammdan sahneler ve hasta portreleri oluş-
turuyor.
İstanbul
İngilizcesi ile
yetinmeyin!
İngilizce'yi yerinde öğrenin.
EF uluslararası dıl okulları nın 30 ülkede şubesı,
9 ufcede Kendi okjlart var Yabancı dıltefi konuşulduğu
ulkelerde oğretme alanında azmanlaşmış bir dıl
eğıtım kurıımu olan EF. yurtdışında okulunda.
uzmanlarından ve uygun ucretle dıl oğrenmek
ısteyenler ıçm cıddı br seçenektif
EF'nin seçeneklerini değerlendirin:
Yabancı dH geateri 12-20 yaş arası ıçın Ingıltere
Avusturya ve ABDde 14 farklı merkeze yabana dıl
gezıler
Ulustorarası DH Okullan Ingılızce Fransızca,
Almanca. Ispanyolca ve Italyanca yı konuşulduğu
üfceterde ogrenmeK ısleyenler ıçın, Bntısfı Councıl ve
Arels-Felco tarafından onaylı programlar
• 16 ve ustu yaş grubu ıçm farklı duzeylerde.
• 18-28 yaş grubu ıçın 9 ay surelı
EF Institut* (İşactatnlan için yabancı dil)
Işadamları ıçın duzenlenmış bu ozel programla.
1-4 haftahk kısa. yogjn dıl egıtımı
Unutmaym! Yabancı dil, en Iyi,
konufiriduğu ülkede öğrenilir.
EF ile öğreniliri
Ayrıntı' tı.'g. ve Droşur ıçın
EF Eğüim LintHed
Mırr Kemai Oke Ca<3 No 9 H.M J Nışantaşı 80200 'sfaıbu'
Teı ıu İ2S 02 '0 (•) natl ta«s ı<>225 *6 92