15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 EKİM1992 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Hayat Sigorta Emek Hayat oldu • İş Ekonomi Servisi -1989 yılında İktisat Bankası iştiraki olarak kurulan Hayat Sigorta AŞ'nin unvanı. 29.9.1992 tarihinden itibaren olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararla Emek Hayat Sigorta AŞ olarak değiştirildi. Karar. sigorta sektörünün hayat branşında faaliyetegeçen ilk şirketlerinden olan Hayat Sigorta AŞnin unvanının daha sonra kurulan hayat sigorta şirketleri ile kanştınlmasını önlemekiçinalındı. EGİAD Danışma Konseyi toplandı • İZMİR(AA)-EgeGenç İşadamlan Dcrneği (EGİAD) Yüksek Danışma Konseyi Başkanı ve Balı Anadolu Çimento Sanayii murahhas üyesi Şinasi Ertan. Türkiye'nin sıkıntılı bir dönem yaşadığını belirterek "Artan terör olaylan ve dış baskılar, 1980 öncesi yaşanan olaylann bir göstergesidir" dedi. Ege Genç İşadamlan Denieği (EGİAD) Yüksek Danışma Konseyi"nin bugünkü topiantısında Türkiyenin gündeminde bulunan ekonomik ve politik konular tartışıldı. ESHOT'un otobüs ihalesi • İZM.R(AA)-İzmir Büyükşehir Belediyesi ESHOT Genel Müdürlüğü'nün açtığı otobüs ihalesini kazanan Makedonya'nın Sanos şirketi hakkında "Sırp olduklan ve Sırplara yardım ettikleri" yolundaki iddialann gerçekleri yansıtmadığı belirtildi. Şirketin genel müdürü Svetozar Andonov. 'Irmalannın 1946dan beri tobüs ürettiğini. "'Sırp olduklan" yolundaki suçlamalann, kendileri hakkında güvensiziik oluşturmak isteyen rakipleri tarafından ortaya atıldığı görüşünü savundu. BankEkspres Kadıköy'de • tş Ekonomi Servisi - BankEkspres'in üçüncü şubesi, Kadıköy'de hizmete girdi. Kadıköy Şubesi. yeni bir bankacılık anlayışıyla düzenlenen modern yapısı ve geniş mekânıyla. her türlü mevduat. İcredi, döviz ve yatınm bankacılığı hizmeti verecek. BankEkspres Kadıköy Şubesinde, Bankanın çahşma ilkeleri ve kalite anlayışı hakkında bilgi vermek ve şubeyi tanılmak amaayla birdizi toplantı gerçekleştırilecek. Bugüne kadar ŞişliMerkez, Bakırköy ve Kadıköy şubelerininaçılışını gerçekleştiren BankEkspres. yeni hizmet kültürünü yaygınlaştırarak 1992 sonuna kadar beş şubeye ulaşmayı hedefliyor. Bayındıp Holding sigortacılıkta • ANKARA(ANKA)- Ba\ ındırlık Holding. sağlık alanından sonra sigortacılığa da girdi. Türkiye"nin en büyük özel sağlık kuruluşu olan BayındırTıp Merkezi'ni bu yıl hizmete açan holding, şimdi de başta hayat sigortası olmak üzere sigortaalık alanında faaliyet göstermek amaayla bir şirket kurdu. Denge Hayat Sigorta AŞ adıyla kurulan şirketin hisselerinin tamamı Bayındır Holding'e ait.Şirketin lOmilyarlira olan sermayesinden Bayındır Holding yüzde 95 hissealdı. Denge Sigorta AŞnin hisse oranı da yüzde 2.5 oldu. Geriye kalan > iizde 2.5*lik hisseler ise eşit oranlarda olmak üzere dağıldı. Işsizlik Sigortası konusunda işçi-işveren temsilcileri gene anlaşamadı Priııı kesintisi tıkadı volları • Türk-İş, Hak-İş, DİSK ve TOBB temsilcilerinden oluşan Işsizlik Sigortası Yasa Taslağı Komisyonu'nda. işsiz kalan işçile- rin sigorta primlerini kimin ödeyeceği üzerinde anlaşma gene sağlanamadı. İşçi temsilcileri 'işsiz kalmak işçinin kusuru değil- dir' savıyla, işçilerin payına düşen kesintinin başka fonlardan aktanlmasını istediler. İş Ekonomi Servisi - Işsizlik. Sigortası Yasa Taslağı ile ilgilı plarak Türk-İş. Hak-İş. DİSK ve TOBB temsilcilerin- den oluşan komisyonda görüş birliği' sağlanamadı. Türkiye İşveren Sendika- lan Konfederasyonu'nun ilk oturumda terk ettiği komisyonda, her iki kesim de kendilerinden ışsizlik sigortası primi ke- silmesine karşı çıktı. Çahşma Ba- kanlığı'nın taslağa son şcklını venmeden önce taraflan yeniden bir araya getir- mesi bekleniyor. Çalışmalannı önceki hafta tamam- layan komisyonda Türk-İş. "İşçinin iş- siz kalmasının kendi kusuru olmadığı" görüşünü savunarak işçilerin payına düşen primlerin başka fonlardan ak- tanlmasını istedi. DİSK de taslakta ön- görülen, yüzde 6'lık prim oranının yüz- de 8"e çıkartılması, yüzde 3'ünün işve- renden. yüzde 3"ünün devletten, yüzde 2"sinin de işçiden kesilerek işsizlik sigor- tası kaynaklannın arttınlmasını önerdi. DİSK"in önerisinde. fazla îşci çıkarttığı tespit edilen işverenlerlerin prim oran- lannın aynı oranda arttınlması görüşü savunuld'u. DİSK böylece işçi çıkarta- rak işsizlik sigortası fonunun erimesine neden olan işverenlerin aynı oranda fona kaynak aktarmasını öngördü. İşveren kesimi ise. İşsizlik Sigortası Fonu için kendilerinden prim kesilme- sine karşı çıkarak. SSK primi, konut fonu. zorunlu tasarruf ve diğer fonlar için yapılan kesintilerin yanında gele- bilecek ek prim yükünü hiçbir işverenin kaldıramayacağını bildirdiler. Çahşma Bakanhğı'nca hazırlanan İşsizlik Sigor- tası Yasa Taslağı'nda işsizlik sigortası priminin, sigortalının prime esas ka- zancının yüzde 6'sı olması. bunun yüzde 2"sinın işçi, yüzde 2"sinin işveren. yüzde 2"sının de devlet tarafından karşılan- ması öngörülmüştü. Komisyonda prim oranlan hakkında anlaşma sağlanamazken, işsizlik sigor- tasının kapsamının genişletilmesine ka- rar verildi. Hükümet temsilcileri, Ba- kanhğın hazırladığı taslakta yer alan. 14785 sayıh İş Kanunu ile, 854 sayılı Deniz İş Kanunu ve 5953 sayılı Basın İş Kanunu'na tabi olarak çalışanlann yanı sıra SSK'ya prim ödeyen herkesin işsizlik sigortası kapsamı içine alınma- sını önerdiler. Görüşmelerde, SSK'ya bağlı geçici ve mevsimlik olarak çalışan ve tüm zorun- lu sigorta dallannda prim ödeyenlerin de işsizlik sigortası kapsamında sayıl- masına ilişkin bir hüküm getirilcji. Komisyon çalışmalannı ilk oturum- da terk eden TISK Genel Sekreter Yardımcısı İlhan Göçer, toplantıyı terk etmelerinin "protesto" anlamına gelme- diğini, sadece "sorumluluğu paylaşmak istemediklerini" söyledi. Göçer. konu- nun kıdem tazminatıyla birlikte ele alın- ması gerektiğini ıleri sUrerek, taslağın rnaddelerine ilişkin görüş belirtmedi. İşsizlik Sigortası uygulamasından önce İş ve İşçi Bulma Kurumu'nun reorgani- zasyonunun gerektiğini kaydeden Gö- çer. bu nedenle toplantıva ka- tılmadıklarını belirtti. İşsizlik Sigortası Yasa Taslağı. işten atılan sigortalıya en az 20 ay işsizlik si- gortası primi ödemesi koşuluyia, son üç aylık maaşının ortalamasının yüzde 45'i oranında vc 3 ay ile 8 ay arasında deği- şen bir süre aylık bağlanmasını öngörü- yor. Bu taslakla birlikte İş Kurumu Genel Müdürlüğü kurulmasına ilişkin hazırhk- lan da tarafların görüşüne sunan Çalış- ma Bakanlığı, önümüzdeki günlerde kı- dem tazminatı fonu konusunda da tar- tışma başlatacak. Bakanhk yetkilileri her üç çahşmanın birbirini tamamlar nitelikte olduğunu ve aynı anda Meclis'e sevk etmeyi dü- şündüklerini belirttiler. Maliye, günde 300 bin paketlikkuşkulu sigara girişiniönleme çabasmda Kaçak duman savaşı EStN SUNGUR Maliye kaçak sigaralara savaş açtı. Sınır kapılannı büyük miktarda sigara girişıne karşı uyaran Maliye. gümrüklerde beyan usulü esas olmakla bir- likte, şüphe çekenlerin aranma- sını istedi. Maliye'nin bu kara- nna rağrnen, günde 30 bin karton sigaranın girişi engelle- nemeyecek. Bakkallar ve Bayiler Fede- rasyonu'nun başvumsu üzerine harekete geçen Maliye ve Güm- rük Bakanlığı. sınır kapılannı uyararak. zati eşya kapsamın- da girişi serbest olan miklarla- nn üzerinde yurda sokulmak islenen sigaralara karşı uyanık olunmasını istedi. Bakanhk Bakkallar ve Bayiler Federas- yonu'na da bir faks çekerek 1990 yılında alınan Bakanlar Kurulu karan uyannca Tür- kiye'ye gelen transit yolcular dışındaki yolculann, değeri 500 .rnark ya da buna eşdeğer Türk Lirası'nı geçmeyen miktarda hediyelik cşyayı gümrük vergisi ödemeden yurda sokabilecekle- •rini haürlatü. Yolcu beraberin- de getirilecek zati eşya kapsa- mında 2'si gümrük hattı dışı satış mağazasından alınması koşuluyia 3 karton sigara veya 100 cc'lik 5 şişe, 70 cc"lik 7 şişe alkollü içki yurda sokulabili- yorKaradeniz Ekonomik İşbirli- ği Projesi'nin imzalanmasından sonra Bağımsız Devletler Top- luluğu'na üye cumhuriyetler- den özellikle Karadeniz Böl- gesi'ne turistik ve ticari amaçh girişlerin arttığına işaret eden Maliye ve Gümrük Bakanlığı, bu bölgeye deniz ve karayolu ile günde ortalama 10 bin kişinin gjriş yaptığını, bunun da günde 30 bin karton sigara gibi yüksek bir rakam anlamına geldiğinı Kaçak sigaraların en iyi satıcısı vurguladı. Bu miktann hiçbir şekilde azaltılamayacağını be- lirten Bakanhk. bu miktann daha da artmaması için sınır kapılannın uyanldığını bildir- di Mahye ve Gümrük Bakanlığı Gümrük Genel Müdür Yar- dımcısı Nail İnel'in verdiği bil- giye göre bakanhk sınır kapıla- nna gönderdiği uyanda güm- rük görevlilerinin şüpheli gördükleri yolculan aramasını istedi." "Aslında gümrük girişlerinde beyan yeterli oluyor" diyen İnel, kaçak sigara satışlannın çok yüksek miktarlara çıkması üzerine kapılarda arama yapıl- masını istediklerini söyledi. Sarp Sınır Kapısı gümrük gö- küçük çocuklar revlileri de günde en az 5 bin kişinin kapıdan giriş yaptığmı hatırlatarak "Bu kadar kişiy- aramamız çok zor. Kaç karton sigarası olduğunu sonıyoruz. Eğer kanuni sınıra uyuyorsa iş- lemini yapıyoruz. Ancak ba- kanhğın uyansı üzerine şüpheli gördüklerimizin bagajlannı aramaya başladık" dcdiler. Tekel Genel Müdürü Meh- met Akbay'ın da yakındığı ka- çak sigaralar konusunda Bak- kallar ve Bayiler Federasyonu. Sarp Sınır Kapısı'ndan bavul ticareti şeklinde yurda sokulan yabancı menşeli içki. sigara. kibrit gibi mallann işportacılar- da satıldığı, bunun da bakkal ve bayilerin tekel maddesi saüşla- nnı olumsuz etkilediği gerekçe- siyle Maliye ve Gümrük Ba- kanlığı'na başvurmuştu. Kaçak sigaralarla kaçak ta- kibat memurlan yoluyla müca- dele eden Tekel Genel Müdür- lüğü yetkilileri, Gürcistan ve Bulgaristan'da çok yüksek ka- pasiteli sigara fabrikalan oldu- ğuna belirterek zati eşya kapsa- mında veya başka yollarla Türkiye'ye sokulan yabancı si- garalann Tekel için de sorun yarattığını söylediler. Tekel Ge- nel Müdürü Mehmet Akbay, bu konuda Emniyet Genel Mü- dürlüğü'nün uyanldığını belir- tirken Tekel yetkililen kaçak takibat memurlannın polisle iş- bırliğı yaparak kaçak sigara avına çıktığını bildirdiler. Bütçe açığı, 40.5 trilyon Borçlanmanın sonu yok ANKARA (ANKA) - Konsolide bütçe nakit den- gesi. ağustos sonu itibanyla 30 trilyon 400 milyar liraya yakın açıkla kapandı. Kon- solide bütçede sekiz ayda ortaya çıkan açık. yılın tü- mü için öngörülen 32 trilyon liralık açığa çok yaklaştı. Maliye ve Gümrük Ba- kanlığı ocak-ağustos dö- nem inde ortaya çıkan 25 trilyon 482 milyar liralık konsolide bütçe açığına. konsolide bütçe nakit den- gesinden kaynaklanan 4 trilyon 906 milyar liralık açığın da eklenmesiyle nakit açığının 30 trilyon 388 mil- yar liraya ulaştığını açıkla- dı. 1991 yıhnın aynı döneminde ise bütçe açıgı 11 trilyon 316 milyar lira iken nakit dengesindeki açık 10 trilyon 786 milyar lira ola- rak gerçekleşmişti. Nakit dengesindeki açık geçen yı- * lın aynı dönemine göre yüzde 181.7 oranında büyü- me gösterdi. Konsolide bütçe açığındaki artış ise yüzde 125.2 düzeyinde kal- dı. Hazine ve bütçe nakit dengesinin verdiği açığı fi- nanse edebilmek için bu dönemde net olarak 21 tril- yon 49 milyar lira tutannda borçlanmaya gitti. Borçlan- manın 10 trilyon 759 milyar liralık bölümü deviet tahvi- li, 8 trilyon 452 milyar lira- lık bölümü Hazine bonosu yoluyla yapıldı. Bir trilyon 838 milyar lira da dış borç- lanmayla sağlandı. Aynı dönemde net olarak 9 tril- yon 464 milyar liralık Hazine avansı alındı. Bakkal ve marketlerde satılan diş macunlan toplatılıyor Dişierimiz, eczanelere emanet DENİZ ŞAHtN İstanbul ll Sağhk Müdürlü- ğü. bakkal ve marketlerde satı- lan diş macunlannın toplatıl- ması için harekete geçti. Sa|lık Müdürlüğü'nün karanna karşı çıkan üreticiler ise yasada. diş macunu, sulan ve saç boyalann satışının serbest bırakıldığını belirterek bunlann önümüzde- ki dönemde kozmetik ürünler sınıfına alınacağını söylediler. İstanbul İl Sağlık Müdürlü- ğü, diş macunu. diş suyu. saç boyası ve sulannın, ilaç kap- samında olduğu için sadece ec- zanelerde satılması gerektiğini belirterek sağlık ocaklannı da uyardı. Sağlık Müdüriilüğü'- nün 10 Eylül 1992 tarihli yaası uyannca. bakkal ve marketler- de satılan diş maçunlan. diş su- lan. sar. boyalan toplanarak • İstanbul Eczacı Odası'nın İl Sağlık Müdürlüğü'ne diş macunu, diş suyu ve saç boyalannın 'tıbbi müstahzar' sayıldığı ve sadece eczanelerde satıla- bileceği yolundaki başvıırusu ortalığı kanştırdı. bedelsız olarak deviet hastane- lerine gönderilecek. Dış macunu. diş suyu ve çe- şilli ilaçlann bakkal ve mar- ketlerde satılmasını engellemek amacıyla İl Sağlık Müdürlüğü'- ne başvuran İstanbul Eczacı Odası Başkanı Mehmet Do- maç. yasa gereğı bu maddelerin sadece eczanelerde satılabilece- ğini belirterek "Diş macunu. yoğun olarak bakkal ve mar- ketlerde satılıvor ve yasa ihlal ediliyor. Yasa varsa o yasaya geçen ay sağlık ocaklanna gön- derdığı yazıda da diş macunu, dış suyu, diş tozu ile saç boya- lannın 1262 sayılı yasaya göre • İl Sağlık Müdürlüğü'nün söz konu- su ürünleri toplattırma karanna karşı çıkan üreticiler "Bu uygulama 35 yıldır sürüyor. Her şey yasalara uy- gun. Kararda maddi bir hata var" diyorlar. rak bedelsiz olarak en yakında- ki deviet hastanesine verecek- ler. Eczacıbaşı ve Procter and tıbbi müstahzarlar sayıldığı ve Gamble Sağlık Ürünleri Genel ecza deposu. eczaneler dışında satışının yasak olduğu bildiril- di. Yazıda bakkal. market gibi yerlerin sık sık kontrol edilmesi ve yasalara uymayanlar hakkı- nda yasal işlem yapılması isten- di. Sağlık Müdürlüğü yazısı uyannca. sağlık ocağı görevlile- Müdürü Faruk Bayraktar. Sağlık Müdürlüğü'nün yazısı- nın kanunlara aykın olduğunu savundu. Bayraktar. söz konu- su 1262 sayılı yasay:! göre diş macunu ve sulannın tıbbi müs- tahzar kapsamına almdığını. ancak avnı yasanın birinci maddesinde. diş macunu ve su-ri. bakkal ve marketlerde satı- uymak gerekiyor" diye konuş- lan diş macunu. diş suyu. saç ları ile saç boyalannın satışının tu. İl Sağlık Müdürlüğü'nün boyası ile çeşitli ilaçlan toplaya- herhangi bir kavda tabi ol- madığının belirtildiğini söyledi. Bayraktar "Diş macunlan 35 yjldır her yerde satılır. dağıtılır. Üstelik bakkal toptancılanna da satılır. Sağlık Bakanlığı bun- lan zaten kozmetik kapsamına alacak. Genelgede maddi bir hata var" dedi. İlaç ve Kimya Endüstrisi İş- verenler Sendikası'ndan yapı- lan açıklamada da ilaç üretim ve kontrolünü düzenleyen 1262 sayılı kanunun ikinci maddesi- nin diş macunlannı tıbbi müs- tahzar sınıfına almaktaysa da birinci maddede satış kanallan açısından istisna getirerek bu ürünlerin eczane dışında saüşı- na izin verildiğine dikkat çekil- di. Açıklamada "Esasen Ba- kanlığın 35 yıldır uygulaması da bu doğrultudadır" denildi. IŞÇININ EVRENINDEN ŞÜKRAN KETENCÎ Şinop'tan Ders Almak Üzerine Sinop olayını gazete haberlerinden izlediniz. Kenti ayakta tutan üç fabrikanın kapanması ile alternatifsiz kalan Sinoplu işsizliğe ve açlığa mahkum oldu. Bunu sendika öncülüğünde düzenlenen mitingle protesto etti. Sinoplunun yaşamını asıl bundan sonra etkıleyecek trajik olay bizler için neredeyse unutulup gıtti. Bu arada birçok gazetede, özellikle en büyük tirajlılarında köşe yazarları Sinop olayından çıkarılacakders- ler üzerine yazıiar yazdılar. Zarar edip kapatılan Sinop Cam'- ın durumunu KİT'lere benzetip KİT'ler için alınması gerekli derslerden söz ettiler. Bu arada işçinin sokakta kalmasının sorumlusu olarak sendika ılan edildi. "Ücretleri aşırı yük- seltmemiş olsaydı işçisi sokakta olmazdı" denildi.. Gerçek- ten Sinop olayını böylece unutup gitmeli, alınacak dersler de bunlar mı olmah? Ûncelikle işin içinde olmadıkları için sevgili köşe yazarı ar- kadaşlarımın bilemedikleri bir gerçeği vurgulamakta yarar var. Türk sendikacılık hareketi 197O'lı yıllarda belki belirli öl- çülerde. ancak 1980'ler sonrası asla ışkollarmda ücret düze- yini belirleyecek kadar güçlü ve etkilı olamadı Bizde ücretle- rin düzeyini genelde işverenler, özelde ağırlıkh kamu sözleş- meleri için siyasi iktidarlar belırlediler. Sendıkaların katkısı onların belirleyiciliğinin yanında hep geride kaldı. Sendikalı işçilerin ücretleri bu nedenle siyasal ve sosyal konjonktüre bağlı olarak zaman zaman genel ortalamanın üstüne çıktı. zaman zaman da sendikasızın, asgari ücretlinin düzeyine yaklaştı. 12 Mart'ta, 12 Eylül'de, askeri ihtilal dönemlerinde siyasi iktidar tercihine bağlı olarak gerçek ücretler önemli öl- çülerde geriledi. 1984 sonrası sivil iktidarlar ANAP hükümet- leri döneminde de uzun süre gerçek ücretlerde gerileme sü- reci yaşandı. 12 Eylül'ün siyasal çizgisi sürdürüldü. 10 yıllık kıdem ortalaması olan kamu işçisinin ücreti nerede ise asga- ri ücretlinin düzeyine indiğinde ancak ışçiler isyan etti. Sendi- ka yönetımlerinin büyük becerısi ile değil, işçinin patlaması ile, bahar eylemleri, yaz eylemleri, kâğıt ve çelik işçilerinin grevleri, büyük madenci direnişi ile gerçek ücretlerde düzel- meler yaşandı. Bu arada siyasal dengeler de değişmiş, önce belediyeler sonra kamuda ANAP hükümetlerı de dahil siya- sal tercih gerçek işçi ücretinin iyileştirilmesinden yana olma- ya başlamıştı. ûzel sektör hep kamunun, siyasi iktidann yaptığına baka- rak, ona paralel bir politika izledi. Ancak özel sektör hiçbir zaman sonuçta kamu kadar vermedi. Birçok kez sözleşme masasında kamunun üstünde yüzdeli artışların verilmesi al- datıcıydı. Çünkü masada verilen, kamuda uygulanmayan işçi çıkarmaları ilesonradangeri alınıyor, özel sektör ortalaması hep kamunun gerisinde kalıyordu Cam işkolunun benim tanık olduğum çok da özel bir olayı var: Anımsayacaksınız bu işkolu 12 Eylül'e grevlerle girmiştı. Sözleşme YHK'da yenile- necekti. YHK'nın sınır bellediği zam oranı, cam işvereninin grev öncesi vermek istediği rakamın da altında kalıyordu. Büyük ıhracat bağlantıları yapmış olan ve işçiden verim artışı bekleyen cam işverenine bu rakamlar düşük geldi. Bakan Şahap Kocatopçu aracı kılındı. Ancak YHK üyeleri ve Başkanı Nacı Varlık ilke kararmı aşmaktan, askerleri kızdırmaktan çe- kiniyorlardı. İşverenler dışarıdan anlaşılamayacak özel zam formülleri buldular. Varlık, yine de gazetelere sızmasından korkuyordu. Yine zamanın yetkili cam işverenleri beni özel çağırdılar ve bü bilgileri vererek fazla zam verildiğinin gazete haberi yapılmaması sözünü aldılar. Ben de o söze bugüne kadar sadık kaldım. Şimdi nasılsa açıklamamın bir sakıncası yok ve zamanında işçi yararına ortak olduğumuz bu sırrı, üc- retlerın asıl belirleyicisinin işverenler olduğunu vurgulamak için gündeme getiriyorum. Cam işkolunda daha yüksek üc- retler, üretim ve ihracat artışı, verim artışı hedeflemış işve- renlerin seçimi ıdi. Sonraki sözleşmelerle çıkan rakamlar o bazın üzerine oturdu. Cam işkolundaki darboğazın asıl nede- ni ise çok ucuza gelen eski Doğu bloku pazarının Türk cam sanayiinin rekabet şansını büyük çapta zayıflatmasıdır. "Şimdi Sinop Cam, nedeni şu ya da bu, zarar ettiğine gore kapatılacaktır. Bu kaçınılmazdır" mantığına gelince.. Sosyal deviet yaklaşımından, sosyal polıtıkalardan vazgeçin. Kapi- talıst dünyada bir işletme zarar ettiğınde öyle kabaca ve ko- layca kapatılabilir mi? Yine çok canlı bir ğrnek ve anı ile açık- lamayı yeğleyeceğim. Almanya'da iktidar partisinden konu- ğu olduğum bir yaşlı beledıye başkanı fotoğrafını hükümetten aldığı ve çok önemsediği bir ödülü ile çekmemi istemişti. Be- lediye başkanlığını yaptığı küçük ve şirin kasabada insanlann başlıca gelir kaynağı yıllarla çelık sanayii olmuş. Ancak so- nunda zarar gerekçesı ile kapanmak ve işçi çıkarmak iste- miş. Beledıye başkanı bütün kenthalkını, esnaf dahil bu kara- ra karşı protesto eylemleri için örgütlemiş. Aylar, yıllar süren bir mücadele vermişler, gösteriler, mitingler. çok çeşitli pro- testo eylemleri düzenlemişler. işvereni kapatmayı birkaç yıllık bir takvim içinde ve işçiye önemli tazminatlar ödeyerek yapmaya zorlamışlar. Bu arada yöre insanına yeni iş olanak- ları için hükümetten de teşvikler alarak özel sektörle çeşitii anlaşmalar yapmışlar. Sonunda kentlerindeki fabrika sayısı, iş olanağı eskısinin birkaç katına çıkmış. Beledıye başkanı da çok övündüğu ödülunü bu çabalarından ötürü almış. Alman sanayii, kapitalizmi ve parasının gücü öyle ilk zararda fabrikalarınkapatılmakararları ıleoluşmuyor. işverenin işye- rı açma. işçi çalıştırma hakkı kadar. işçinin çalışma hakınında kutsal olduğu gerçeği hiç gözardı edilmediği. karşılıklı güven ve iş barışı geçerli kılındığı içindir ki bu güce ulaşıyor. Bizde ise işçi ne kadar kazıklanırsa kazıklansın. özel sektör bir türlü iki ayağının üzerine basamıyor.. Sinop olayından asıl alı- nması gereken dersler bunlar olmalı, değil mi? ÜSKÜDAR 4. ŞULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Sayı: 1992-229 Davacıiar Hüseyin öztürk mirasçılan vekili Av. Hıkmet Saraı Saym tarafından davalılar Efrosini Durmas vs. aleyhine açılan tescil davası- nın mahkememızce yapılan duruşması sırasında; Noterlikçe düzenlenme şcklındc tanzim edilen lapuya şerh edilen "gayrirnenkul satış vaadi sözleşraeleri" gereğince Ümranıye. A. Du- dullu, 2 pafta. 60 sayılı parsel ile 109 sayıb parsellerde davalılara ait hisselere ilişkin tapu kaydınm iptalı ile davacıiar adına hisseleri nıspe- tınde ferağâ icbar suretiyle tashihen tescil davasında davalı Eirosını Durmaz'ın Ümraniye. A. Dudullu. No: 55 adresine çıkartılan tebligat bilâ teblığ lade edilmiş. yaptınlan emniyet araştırmasında tebligata yarar açık adresi tespit edilernedığinden dunışma gününün ilanen teb- liğine karar verilmiş olmakla: Davalı Efrosini Durmaz'ın duruşmarun bırakıldığı 17.11.1992 günü saat 10.30'da bizzat dunışmada hanr bulunması veya kendisini bir ve- kıl marifetiyle temsil ettirmesi. gelmedığı takdirde yargılamanın yok- luğunda yapılarak hükmün de yokluğunda verileceği hususu dava dılekcesi yerine kaim olmak üzere HUMK'nın 509 ve 510. maddelen uyannca ilanen tebliğ olunur. BaS ı n 11020 Oaleri • Atölye URART SANAT GALERİLERl İSMETDOCANEnstalasyon 8-31 Ekim 2412113» 24103 2* ZEKAIORMANCI Resim Sergisi 3 - 27 Ekim GALERİB* IPBALOEM Vaiıkonağı Cac Akkavak So* No 223 802JP N'şaması İSTANBUL Tel 11)232 40 81 T.C. Milli EğiHm Bakanlığı ÖZEL gürcaner MESLEKİ EGİTİM MERKEZİ Moddidik • Stilisllik ve Ismarlama Gıyim K A Y I T L A R I N A BAŞLAMIŞTIR. KoşuytJu CadLNaclOÎ/l b ş ı ^ T<t34O 24 37-350 42 83 TEM SANAT GALERİSİ OtİJNAL SANATSUIASOUI 15EyK»-31Bûml992 T urtoy8 dtn ' 3 orseto: yaoancı smtçıOan onpnal sanjîsa bastoiar VtJionog. Cod. MİVOrinfl Ena4 So* U ? N N 2 0 8 W f a l 2 7 0 t n ARKEONSANAT GALERİSİ AVNİ ARBAŞ Resim Sergisi 2-17 Ekim No: 19 ORTAXÖT Tet259 92 57 1 -22Ekiml992.il 00-18.00 Istıklal Caddesı 141 Beyoghı-istanbul TH: 252 16 98 AVNI ARBAŞ Küçük Retrospektif Resim Sergisi GARANTİ SANAT GALERİSİ T a m e r HeykelResimSergisi ~2S Ekim 1992. lld0-18jX iPazaıgunkri dısmda) A y d ı n * Yonca Modern Sanat Galerisi v^^ş Valikonağ) Caddesi No. U7'2Nişamaşı-!stanbul 1el:23O39S0 IÇ MIMARI GRAFİK TEKSTİL "Batik-StUistlik" RESİM "Vitray-Fresko" Güzel Sanatlara HAZIRLIK Kırs Kıyıtl»n Yıl sonu sergisi 346 97 75 - 348 65 30 KadıkBy 543 82 92 - 583 58 54 Bakırköy 232 64 26H 230 21 87 güzel sanatlara hazırlık H. İ Ç İ - H. S O N U 1992 - 93 MSÜ End. tas. 1. EÜF KUT Sahne - göriintü 1. EBPC ÖZTAYLAN, seramik l.TOLGA TOLGAY, heykel 1. ERBİL YAŞAROĞLU iç mimarlık 2. AHMET COKA uzun d ö n e m çahşarak başarılı oldular. Lütfen zaman kaybetmeden başvurun. istasyon sanat evi ERENKOV 385 ^1 31 32 33 TEŞVİKİYE 240 56 50 - 230 66 17 resim seramik takı - mücevher mankenlik çocuklarla sanatH İ Ç İ - H S O N U D İ L E Y E N H E R K E S E A Ç I K S A N A T Ç A L I Ş M A L A R I 5 EKİM 1992DE BAŞLrYOR istasyon sanat evi ERENKÖY 385 ^1 31 52. 33 TEŞVİKİYE 240 56 50 - 230 66 1"
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle