03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA 8 CUMHURİYET 22 EKİM1992 PERŞEMBE DIŞHABERLER Tamillep'den suçlamaya ret • COLOMBO(AA)-Sri Lanka"dakı aynlıkçı Tamil Kaplanlan örgütü, geçen hafta 166 kişinin ölümü ile sonuçlanan katliamdan sorumlu olduğu yolundaki ıddıalan reddetti. Örgüt tarafından Assocıated Press Ajansı'na gönderilen acıklamada. katlıamın, ordu ıle işbirlıği yapmayı reddeden Müslümanlan öldüren askeri birlikler tarafından düzenlcndiğı ileri sürûldü. Ordu sözcüsü bu ıddiayı "aptalca vc saçma' olarak nıleledi. Sn Lanka'nın kuzeydoğusundaki 4 köyde geçen hafta düzenlenen saldınlarda toplam I46 Müslüman ve 20 asker öldürülmüştü. Sri Lanka'nın nüfusunun yûzde 7'sini Müslümanlar oluşturuyor. Tayvan'da otel yangını •TAİPEH(AA)- Tayvan'ın güneyindeki Kaohsiugn'de bir otelde önceki gün sabah erken saatlerdeçıkan yangındaen az 15 kişinin öld'üğü, 13 kişinin dc yaralandığı bildirildi. Polisin açıklamasına göre 7 katlı otcldc çıkan yangında alcvlerden ve dumandan kaçamayan baa müşteriler pencerelerden atlayarak öldü. bir kısmı da dumanda bpğularak hayatını kaybetti. Ölenlerden 6"sının kimliğinın belirlcndığini bildircn polis, yangının ncdenının ortava çikanlması için soruşturma açıldığını kaydettı. ÇmıAkihito'ya büyük korama •TOKYO(AA)-Japon İmparatoru Akihito, larihtekı ilk Çin ziyaretine hazırlanırken Japonyada imparatorluk makamına karşı çıkan aşın sağ ve sol gruplann muhtemel eylemlenne karşı 26 bin polis alarmda bekliyor. Japon polis teşkıiatı. imparator ailesıne ait çeşıtli yapı ve kutsal yerleri korumaaltına aldı. Bazı kundaklama eylemlen ve roket saldınlan düzenlcyen Dcvrimci İşçi Komitesi "Kakurokyo'. Kyodo haber ajansma gönderdiği bildiride "Akihito'nun yuvasına roket attık.Çinziyaretini engellemek için herçaba gösterilecektir" dedi. Kakurokyo'nun Akasaka imparatorluk Sarayı'na geçen hafta düzenlediği kudaklama eyleminde saray dışındaki birotomobıl yanmıştı. Prenses Diana'ya miras • LONDRA(AA)- İngıltere'de Prenses Diana'ya babasının bıraktığı 89 milyon sterlinlık mirastan sadeceküçükeşyalaryadigar kaldı 29marttaölenLord Spencer'in vasiyeti aile avukatlan FrereCholmeley firması tarafından açıklandı. Diana'nın erkek kardeşi Charles Althorp. babasının ölümü üzerine lordluk unvanı vc İngiltere'ninen değerli sanat eserleriyie süslü aile malikanesinc sahip oldu. Bulgaristan'da nûfus sayımı •SOFYA(AA)- Bulgaristan'da Türklerin göçü sonucu meydana gelen nüfus değışikliklerini belirlemek amaa ile 4-14 aralık tanhlen arasında nüfus sayımı yapılacağı açıklandı. Sayım Müdürü Kinl Donkov, basına yaptığı açıklamada, son nüfus sayımının 1985tarihinde gerçekleştirildiğini haıırlatarak "Komünist rcjim döneminde Bulgar Türkleri"ne yapılan baskılar ve Türklerin toplu göçleri" sonucu ülkede büyük dcmografık dcğişikliiclcrin meydana geldiğıni söyledi. KuveyTte ctemokratikleşme • KLVEYT(AA)- Kuveyt'te ilk kez tamamı seçımİe işbaşına gelen parlamento çalışmalan başladı. Kuveyt Emiri Şeyh Cabir El Ahmet El Sabah da parlamentoyu açış konuşmasında. parlamentodakı 50 milletvekilinin seçmenlerin güvenini kazandıklan için tebrik etti. Kuveyt Veliaht Prensi ve Başbakan Şeyh Saad El-Abdullah El Sabah da yaptığı konuşmada, yeni parlamentonun "Kuvcyllilerin sıyasi haklannıcldcetmc becerilerinın'kanıtı olduğunu söyledi. Kuveyt"te parlamento seçimlcri 2 hafta önceyapılmıştı. ^Vufjjorkeuncs 'a göre, Moskova'nın silah satışlan ABD'yi kaygılandınyor Rusyaparayıverenî silalıa boğuyorDış Haberler Servisi - Rusva'nın Çin'e nükleer silah teknolojisi satmaya devam et- mesinin Washıngıon tarafından kaygıyla karşılandığı bildiriliyor. Amerika'run en bü- yük endişesının, Çin'in bu teknolojileri kul- lanarak gelıştirdîği sılahlan Üçüncü Dünya ülkelerine satması olduğu belırtiliyor Amerika'da yayımlanan New York Ti- mes gazetesınde yer alan bir habere göre. Washington. Rusya'nın Çın'e sattığı gü- dümlü füze teknolojisi. füze motorlan ve di- ğer gelışmış silah sıstemlerinden rahatsız. Beyaz Saray yetkilileri, Çin'in bu teknoloji- leri Üçüncü Dünya ülkelerine aktarması tehlikesine dikkat çekerek Rusya'yı nükleer silahlann yayılmasını önlemeçabaİannı hiçe saymakla suçluyorlar. Amerikan Savunma Bakanlığı Pentagon'- un bir yetkilısi. '"Nükleer teknolojınin yeni- den ihracı büyük bir problem. Çinlilerin yüksek teknoloji olanaklannı ellerine geçır- diklerinde ne yapacaklan hıç bellı olmaz" di- yerek Amerikan yönetiminin bu konudakı kaygılannı dile getırdi. Rusya ve Çin'e yapı- lan resmi şikayetler ise bugüne kadar sonuç- suz kaldı. Amerikan kaynaklanna göre Rusya. Çin'den başka İran ve Hindıstan"a da satış yapıyor. Bu kaynaklara göre Rusya, İran'a denizaltılar. Su-24 ve Mig-29 ucaklanyla Iran'ın Körfez Savaşı şırasmda el koyduğu Irak uçaklannın yedek parçalannı satıyor. Hindıstan'a füze motoru. Suriye'ye T-72 tanklan satan Rusya'nın baş alıcısı Çin'e yolladığı malzemeler arasında havadan ha- vaya. karadan karaya atılan füzelerin yanı sıra Amerikan Patriot füzesinin benzeri S- 300'ler de bulunuyor. Soğuk Savaş yıllannda Moskova'nın as- keri gücünden korkan VVashıngton, artık bu korkuyu uzerinden attı. Moskova ise askeri harcamalarda yaptığı kısıtlamanın ardından dev askeri endüstrisini sivil üretime yönelt- menin güçlüğünü yaşıyor. Bu zorluğâ birde acil para ihtiyaa eklenince Rusya gözlerini dış alıcılara dikli. Üst düzey bir Amerikan yetkilisi, Rusya'- nın Çın'e sattığı silahlara ek olarak uranyu- mu zenginleştirme teknolojisi de ihraç ettiğj- ni söyledi. Washington'un endişesi. Çın in bu teknolojıden faydalanarak nükleer tesis- lerinı geliştırmesi, onlan Üçüncü Dünya ül- kelen alıcılan için çekici hale getirmesi. Moskova ile VVashington arasında süren iyi ilişkilere rağmen Amerika henüz bu satışı durdurmayı başaramadı. Rusya. silah ve teknoloji saüşından sağladığı gelırin Ameri- kan yönetimini kızdırmak riskine değeceğini düşünüyorolmah. Amerika da silah satışına karşı kesin bir tavır alarak Moskova'yı mali yardımı kı- smakla tehdit etmektense Rusya'dakı değişi- mi desteklemeyi yeğliyor. Soğuk Sav aş yıllannda Üçüncü Dünya'da askeri nüfuzunu arttırmak için Küba. Irak ve Libya gibı ülkelere uygun şartlarla silah satan Rusya, şimdilerde farklı bir motifle ha- reket ediyor: Para. Bir zamanlann devamlı müşterisi Irak'ın Körfez Şavaşı'nda yenilgi- ye uğramasıyla zengin bir alıcısından olan Rusya, artık Çın ve Iran ile çalışıyor. ABD Kongresi konvansiyonel silah satışı uzman- lanndan Richard F. Grimmett. "Rusya, na- kit ödeme yapabılecek alıalar üzerinde du- ruyor Özellikle de İran. Bir de Çin tabii. Başka kaynaklardan yüksek teknoloji ürü- nü silah sistemleri alamayacağını bilen Çin, bu alışverişe önem venyor. Bu bir çıkar evli- liğı" diyerek durumu özetliyor. Kostakis'in konuklan, çamaşıriannı tuzlu suda yıkıyor (sağda). Iraklılar'ın hastalanması da an meselesi. (Fotoğraflar: MUSTAFA KEMAL ARTALAN) Koskoca suyun ortasında susuzluk çekenler ÖZCANÖZGÜR BODRUM - 77 Iraklı, neredeyse üç haftadır Ege'nin mavi sulannda aç, su- suz, hasta ve kokuyor. Yunanistan ve Türkiye'nin kabul et- mediğı. çoğunluğunu kadın ve çocukla- nn oluşturduğu 77 Iraklı, Kostakis adlı teknede mahsur kaldı. Yunanlılar. ts- tanköy adası yakmlannda bulduklan Iraklılann Türkiye'den geldiğıni savlı- yor. Türkiye bunun gerçek olmadığını belirtiyor. Yunanlılar, Iraklılan Tür- kiye'ye göndermek için her yolu denı- yorlar. 3 Ekim günü İstanköy'egıtmek- te olan Pıri Reis Feribotu'na el koyan Yunanhlar, mürettebatı tutukluyorlar. Yunan bar.dıralı Kostakis çoğu ka- dın ve çocuk 77 yolcusunu 7 Ekim günü saat 15.30 sıralannda Türkiye'ye bırakmak üzere Bodrum Limanı açı- klanndademirattı. Bu sırada Yunanis- tan'ın Izmir Konsolosu Theodoros Te- odoru ile Muğla Valisi Lale Aytaman arasında telefon görüşmeleri başladı. Yunanistan'ın İzmir Konsolosu. "mül- tecilerin Türkiye'den Yunanistan'a pa- saportsuz geçtiklerini. o yüzden bun- lan Türkıye'run kabul etmesı gerektiği- ni" söylüyordu. İçışleri Bakanhğı'nın 2 Ekim'deki telsiz emri gereği mültecile- rin karaya inmelenne izin verilmediğini belirten Vali Lale Aytaman ise "Mülte- cilerin Türkiye'den çıkış yapuklanna dair bir belge yok. Kabul edemeyiz. Üstelik onlar Türkiye'ye gelmek değil. Avrupa'ya gitmek istıyorlar" diyerek İzmir Konsolosu'na "ret" yarutı veri- yordu. Yunanistan'ın İzmir Konsolos- luğu ile Muğla Valiliğı arasında telefon görüşmeleri sürerken 8.10.1992 günü de konuyla Dışişleri Bakanlığı ılgılen- meye başladı. Dışişleri Bakanhğı'nın kesin talimaü da 'mültecilenn Bod- rum'a çıkmalanna izin verilmemesi' şeklindeydi. Muğla Valiliği ile Yuna- nistan'ın İzmir Konsoloslugu arasında süren görüşmelerden bir sonuç çı- kmayınca, 77 Iraklı mülteci 8.10.1992 günü Yunan bandıralı Kostakis ile Türk sahil güvenlik botlan nezaretinde Bodrum Limam'ndan aynldı. I I KEKSKIMIZ AEG Hangi mecrada, hedef kitlenizin U 2ap" diye kanal değiştirip rekla- mınızdan kaçma imkânı yoktur? Reklamda, hedefinizin mesajınız- dan kaçmasını önlemenin yolu basından geçer. GUCU Reklamınızın etkisini katlamak için basının kırk gücü var. Almanya ile yeni pürüzDİLEK ZAPTÇIOĞLU BERLİN - Türk - Alman ilişkilerinde tekrar hassas bir döneme girildi. Bonn Büyü- kelçimız Onur ÖyTiıen önceki gün Alman Dışışleri'ne .çağn- larak kendisinden "Ozgür Gündem" gazctesinde ya- vımlanan fotoğraflarla ilgili bilgi istcndi. Fotoğraflar Al- man yapımı olduğu anlaşılan zırhlı bir araan bir erkeği yer- de sürüklcyerek öldürdüğünü gösteriyor. Alman Dışişleri çevrelerin- dcn alınan bılgiye göre Dışiş- leri Bakanı Klaus Kınkel fotoğraflan görünce "çok si- nırlendi" ve derhal Bonn Büyükelçimızin çağnlarak kendisinden bilgi edinilmesi- ni ıstedi. Büyükelçi Onur Öymen. pazartesı akşamüstü Dışışlen Bakanlığı'na gıtti. Kendısıne fotoğraflar göste- rilerek "Musa adındaki köy- lünün Almanya'dan alınan zırhlı araçla boğularak öldü- rüldüğü" savının doğru olup olmadığı soruldu ve resmı ya- nıt istendi. Onur Öymen, Alman tarafına "cesedın al- tmda bubi tuzağı saklı oldu- ğu için çekılerek yennden uzaklaşıınldığınr' söyledi. Ancak Alman Dışişleri Ba- kanlığı bu açıklamayla yetın- medi vc Ankara'dan resmi cevap gelmesinde ısrar ettı. Dün Bonn Büyükelçiliğimiz- den aldığımız bilgiye göre Büyükelçi Öymen, şimdi Al- man tarafına iletmek üzere Ankara'dan cevap bekliyor. Konuyla ılgıli genış bir ha- bcr önceki gece Alman ZDF televızyonunun "Heute Jour- nal" adlı haber programında ycr aldı. Televizyon muhabi- ri. konuyu NATO toplantısı için İskoçya'nın Gleneagles şehnnde bulunan Alman Sa- vunma Bakanı Volker Ruhe'- ye de sordu. Savunma Bakanı verdiği yanıtta şöyle dedı: "Türkiye'ye silah ambar- gosunun kaldmlması ve NATO yardımının başlatıl- ması ıçın bana çok baskı ya- pıldı. Türkiye'ye yardımı başlattık, ama ben yine de yardımın bellı koşullara bağ- lanmasında dırettım. Fotoğ- raflarda görülen olay hakkm- da Ankara'dan açıklama beklıyoruz." Savunma Baka- nı. Ankara'nın "NATO sa- vunma hali dışında. yurt için- de Alman sılahı kullanılma- yacağı" şeklindeki tâahhüdü- nü hatırlattı ve sözlennı şöyle bitirdı: "Eğer NATO yardımı kapsamında Almanya'dan alınan silahlann verilen söz tutulmayarak sivil halka kar- şı kullanıldığı ortaya çıkarsa bunun ciddi sonuçlan ola- caktır." Alman televizyonunda da gösterilen zırhlı araan eski Demokratik Alman ordusu- na an BT-60 tipi panzer oldu- ğu iddia cdiliyor. Bu araan Türkiye'ye sadece Almanya'- nın NATO yardımı kapsa- mında değil, başka kaynak- lardan da gırdiği belirtiliyor. Söz konusu zırhlı araan ör- neğin Rusya'dan satın alın- mış olma olasılığı var. Aynca bu Demokratik Alman silah- lan serbest piyasada silah tüccarlanna da satılıyor. Uz- manlar bu nedenle fotoğraf- larda görülen zırhlı araan eski Doğu Alman ordusu ma- lı olduğu saptansa bile bunun NATO yardımı olarak Al- manya'dan Türkiye'ye veril- diğinin yüzde yüz kanıtlana- mayacağını belirtiyorlar. Genelkurmay Başkanlığı'- ndakı asken kaynaklar, Al- manya'dan alınan zırhlı araç- lann "kesınlikle iç güvenlik harekâtında kullanılmadığım" bclirttiler. Kaynaklar, Al- manya'nın konuyla ilgili tepki- sini değerlendinrken "Bu ola- yın olduğu yere. Kara Kuvvet- lcri Komutanlığı bünyesindeki bir zırhlı birlik çok yakındı. Cizre Kaymakamı ve diğer yelkılıler. güvenlik için bu bir- îikten yardım isıediler ve bir zırhlı araç görevlendınldi. Bu zırhlı araç. yalnızca orada bu- lunan yetkililerin güvenlığini sağlamak için oradaydı. Yok- sa iç güvenlik harekâtında kul- lanılması söz konusu değildir" dediler. Değerlendirmehükümetesunulacak Ankara, Çekiç Güç'e seçenekarıyor ANKARA (Cumhuriyet Bö- yor. Bu durum, aynı zamanda, rosu) - Dışişlen kaynaklan. Çe- kiç Güç'e seçenek arayışlannın değerlendirildığini bildiriyor- lar. Kaynaklar, Çekiç Güç'ün uzatılıp uzatılmaması konu- sunda Dışişleri Bakanhğı'nın çalışmalar yapacağını ve görü- şünü hükümete bildıreceğıni. ancak bu değerlendiımelerin henüz tamamlanmamış oldu- ğunu belırtiyorlar. Ankara. kamuoyu tarafın- dan "Çekiç Güç" olarak bili- nen "HuzurOperasyonu" ile il- gili değerlendirmelerin, kesin- likle iç siyaset nedeniyle yapıl- madığını, müttefiklerin kendi istekleriyle bu operasyondan çekilmeleri durumunda da, Türkiye'nin hazırlıklı olması gerektiği için yapıldığını bildiri- yorlar. Dışişleri Bakanhğı'nın ana kaygısı, Kuzey Irak'tan 1991 nisanında olduğu gibi yeni bir göç dalgasının Türkiye'yi zor durumda bırakabileceğinden kaynaklanıyor. Arazınin yapısı ve sınırlann ftzikı durumu ne- deniyle, yüzbinlerce kişinin ka- tılacağı bir göç dalgasının, Tür- kiye sınınnın gerisinde dur- duruhnasının mümkün olma- dığını belirten kaynaklar, şu üç nedenle Çekiç Güç'ün yararlı olduğuna inanıyorlar: -Caydırıalık: Saddam Hüse- yin'in Kürtlere yönelik saldın- lanna karşı caydıncı olan Çekiç Güç'ün, kitlesel bir göçe neden olabilecek böyle bir saldınyı en- gellediğı değerlendırmesi yapılı- Huzur Operasyonu'nun amacındaki bir değışıkliğı oluş- turuyor. Amaç doğrudan yar- dım sağlanmasına yönelikken, şimdi. caydıncılık olarak orta- ya çıkıyor. -Insani yardıma ortam hazır- lama: Baüh ülkeler, Çekiç Güç'ün sağladığı "güvenlik" olmadıkça, Kuzey Irak'a yar- dım yapılması konusunda te- dirgınlik duyuyorlar. -Dünyayla birlikte hareket etme: Bütün yardım çabalanna karşın, kitlesel bir göçün başla- ması durumunda ne yapılacağı, Türkiye ve müttefıklerle birlik- te saptanacak. Dışişleri kaynaklan, 36. pa- ralelin kuzeyındeki bölgenin sa- dece "uçuşa kapalı" bölge ilan edildiğine dikkat çekerek, Bağ- dat'ın ka r a kuvvetleri bulun- durmasma engel olmadığını arumsatıyorlar. Saddam Hüse- yin'in tek tarafiı bir kararla, emrindeki kuvvetleri "eski Kürdistan özerk bölgesi" sınır- lanna çektiğini vurgulayan kaynaklar, bu birliklerin Tür- kiye'ye yakın Zaho'nun yakı- nında olduğunu belirtiyorlar. Dışişleri çevreleri. bu birliklerin elinde menzili 150 kilometre al- tında toplann bulunması olası- lığının varolduğunu belirtiyor- lar. Bu sınır, 36.paraleli diyago- nal olarak kesiyor. Bu hattın güneydeki ucundaki Süleyma- nıye kentinin, 36.paralelin gü- neyinde kalmasına rağmen, muhalif güçler tarafından kont- rol edildiği vurgularuyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle