Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 EKIM 1992 SAU CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 11
'Tan'a korsanlık
suçlaması
• KûltürSenisi:Yol
Yayınlan sahibi İlhan
Güngören, kendisinin çevirip
yayımladığı "Taocu Sevişme
ve Seks' adlı kitabın, bilgisi
ve izni dışında 'korsan yayın'
olarak yayımlandığını öne
sürdü. Güngören, 'Taocu
Sevişme ve Seks' adlı kitabı
"korsan olarak' yayımlayan
'SüperTan' gazetesi
hakkında İstanbul
Cumhuriyet Savcılığı'na
başvurduğunu belirtti.
Güngören, 'Süper Tan'
gazetesinin kitabın yazannın
ve çevirmeninin adlannı
kullandığını, ama kitabın
adını 'Taocu Aşk ve Seks'
olarak değiştirdiğini,
metinde bazı ekleme ve
çıkarmalaryaparak tamamı
247 sayfa olan kitabın 157
sayfasını dizi olarak
yayımladığıru ileri sürdü.
Yayımn durdurulması için
her türlü yasal işleme
başvuracağını vurgulayan
İlhan Güngören, uğradığı
maddi ve manevi zarar için
aynca tazminat davası
açacağmı belirtti.
Ölûm ve Kız
Kültür Merkea- İstanbul
Devlet Tiyatroşu, Ariel
Dorfman'ın "Ölüm ve Kız"
adlı oyununu bugün Taksim
Sahnesi'nde sergiliyor.
Pinochet yönetimi
tarafından 1973yılmda
sürgüne zorlanan Şilili
yazann oyunu şu sorulara
cevapanyor: Uzlaşma,
şuçlamaya yeğlenmeli midir?
Öç alma. terapinin gereği
midir?.. Müşfik Kenter'in
yönetip, Işık Yenersu,
Levent Oktem ve Numan
Pakner'in oynadığı oyun,
ekim sonuna kadar
iîîenebilir.
Madonna'ya
sansöp
LONDRA(AA)- İngiliz
Polisi, Madonna'nınerotik
fotoğraflannı içeren "Sex"
adlı kıtabının yasaklanma
karannı, savcılara bıraktı.
Gelecek çarşamba piyasaya
sürülecek kitabının tanıtımı
için Londra'yı ziyaret eden
Madonna, kendini ateşli bir
tartışmanın ortasında buldu.
Çeşitli açıklamalan ve video
klipleri ile dini çevrelerin
şiddetli tepkilerini üzerine
çeken yıldız Katolik
mezhebinın "çok baskıcı ve
kısıtlayıcı" olduğunu iddia
ediyor.
Nisa Serezli
Huzurevi
•Kültür Servisi - Bir süre
önce geçirdiği kalp krizi
sonucu yitirdiğimiz tiyatro
sanatçısı Nisa Serezli'nin
adını taşıyan huzurevi
Bakırköy'de açıldı. Bakırköy
Belediyesi'nce yaptınlan
huzurevinin açıbşında
konuşan Belediye Başkanı
Ali Talip Özdemir,
sanatçılara layık olduklan
değeri vermenin önemini
vurgulayarak buna örnek
oluşturması amacıyla
huzurevine Serezli'nin adının
verildiğini söyledi. Halen
tedavi gördüğü hastaneden
açılış için izin alarak gelen
Serezli'nin eşi Tolga Aşkıner
ise, 'küçük bir dev kadın'
olarak nitelcdiğı Nisa
Serezli'y le olan 30 yıllık
birlikteliklerinin seygi ve
saygıya dayandığım belirtti.
Füsun Erbulak ise, Nisa
Serezli'nin "hayatını aşkla
yaşamış bir sanatçı'
olduğunu vurgulayarak, 'O,
ölüm gününe kadar genç
kalabilen bir ınsandı" dedi.
İstanbul
medeniyeti
Kültür Servisi- Objelerde 4.
boyutu ortaya çıkarmaya
özen
r
gösteren uluslararası
hümanist sanatçı Ender
Güzey'in "İstanbul
Performansı" 24 ekimde
bienali çerçevesi içinde,
Feshane'de izlenebilir.
Sanatçı, 67. kişisel sergisinde,
İstanbul halkının içinde
yaşadığı şehre karşı
gösterdiği duyarsızlığı ortaya
koymayı ve halkı bu konuda
bilinçlendirmeyi amaçlıyor.
Budist mabetler
Kültür Servisi- Ersin
Alok'un, "Budist Mabetler"
konulu dia gösterisi, y ann
saatl8.30'daKadıköy
Belediyesi Kültür ve Sanat
Merkezi-Caddebostan'da
gerçekleştirecek.
3. ULUSLARARASI İSTANBUL BIENALI
FeslüuıeVigörüncesakınşaşmna
• 30 kasıma kadar süre-
cek Bienal'de izleyicileri
şaşırtıcı yapıtlar bekliyor.
Bugünlerde Feshane'ye gi-
decek sanatseverler, alişıl-
madık tatlar alacaklan iş-
lerle karşılaşacaklar.
BAHAR ATLAMAZ
3. İstanbul Bienali başladı. 30 kasıma
kadar Feshane'ye gidenleri gerçekten
heyecan verici, şaşırtıcı yapıtlar bekli-
yor. Çoğu yerleştirme (enstalasyon)
olan 100'ü aşkın yapıttan birkaç örnek
anlatırsak sizleri ne gibi sürprizlerin
beklediği konusunda birfikiredinebilir-
siniz.
Girişte karşımıza Selim Birsel'in si-
yah çomaklar sokulmuş dev boyutlıı
beyaz kübü çıkıyor. Hemen yanında
Canan Tolon ve Hale Tenger var. Ten-
ger'in yapıtı minik altın fıgürlcrdcn
oluşmuş dev bir bayrak. Fonda ünlü
3'lü maymunlar var; Görme, duyma,
konuşma. Ay yıldız ise Bereket Tann-
lanndan... Tenger çok ilgi çekeceğı bek-
lenen bu yapıt için "Yarası olan gocu-
nacak" diyor. "Burada hedef yalnızca
devlet değil, bireyden aile ve topluma
uzanan evrensel bir soruna değiniyo-
rum."
Hakan Onur da rengarenk, Türk
bayraklı yapıtında koltuklann üstüne
klozetler asmış!
Hollanda'dan katılan Seymour Li-
kely'i boşuna aramayın, çünkü böyle
biri yok. 3 genç sanatçı bu isimle yaptı-
klan düzenlemede şu mesajı verdiklerini
anlauyorlar •Problemi halletmek için
doğm ara<,la> kullar'vıaiı; dağı paleüer-
m *
* * m
i
*
• • • • •
Hale Tenger'in yapıtı, minik altın figürlerden oluşmuş dev bir bayrak. Fonda ünlü maymunlar van görme, duyma, konuş-
ma! Ay yıldız ise Bereket Tanrılanndan. Hale Tenger, bu yapıtı için, 'Yarası olan gocunur' diyor.
le aşamazsınız." Turuncu paletlerden
oluşmuş dairelerin altında İsviçre'nin
simgesi Alp dağı var. Sanatçılar bunun
nedenini Hollanda'nın dağı yok' diye
açıkladılar.
Amerika'dan Amalia Mesa-Bains
'On Yılın Amblemi: Sınırlar' adlı oda
düzenlemesinde anılardan kişisel sıru-
rlara göndermeler yapıyor, pembe tül
perde, koltuk ve eski eşyalar dolu şifon-
yer simgelerle yüklü.
Yine Amerika'dan Richard Lou ve
Robert Sanchez'in mesajı çok açık;'İce-
riGirmek, Kabul Edilmek Değildir." Bu
kapkaranlık odada video-dia düzenle-
mesi bıze belgelenmemiş göçmenlerle
yapılmış söyleşiler sunuyor."Farklılığa
karşı korkumuz var, dil ve renk kor-
kusu" diyor sanatçılar.
Belçikalı sanatçı Jan Fabre odasında
7 mor küvet ve 7 mor cam baykuş sergi-
liyor. Çok değişik ve şaşırtıa yapıtlany-
la Fabre, Documenta 9'da da vardı.
Bu örneklerden yola çıkarak, Bienal'-
de sunulan ışlerin alışmadığımız türden
tadlar vereceği ve çoğumuzu şaşırtacağı
kesin.
Zekai Ormancı'nın resim sergisi ay sonuna kadar Galeri Baldem'de
Resim, keııcli gerçeğinisavunuyor
• Bugüne kadar on üç
kişisel sergi gerçekleşti-
ren Zekai Ormancı,
'şiddetli' renkler kul-
landığı bir dönem yaşı-
yor. Ormancı, kendi
deyişiyle, bir çeşit
aynntı oburu.
FERÎHA BÜYÜKÜNAL
Sanat eserinin sanatçı tara-
fından oluşturulmuş bir eyle-
min ürünü olduğu gerçeğini,
sanaunın çıkışı olarak benim-
seyen Zekai Ormancı, son ça-
lışmalannı Nişantaşı Galeri
Baldem'de sergiliyor.
1949 doğumlu Ormancı,
1973'te Devlet Güzel Sanatlar
Akademisi Y. Resim Bölümü'-
nden mezun oldu. 1976'da Y.
Resim Bölümü Duvar Halısı
(tapisserie) uygulama atölyesini
kuran sanatçı öğretim görevlisi
olarak çahşmalannı
sürdürüyor. Galeri Baldem
tarafından hazırlanan
katalogda Güngör Taner,
sanatçıyı'şöyle tanımlıyor:
"Geleneksel öğretimin tüm
verilerini şaşırtıcı bir transfor-
masyonla çağdaş biçimlendir-
melere yöneltirken, akla gel-
medik kurgu komplekslerinin
yıpratıcı zorluklanndan ma-
haretle sıynlıp kaygan ve akıcı
formlannı, tam yerini bulan
sert valör kontraslan ile dur-
durup tekrar hareketlendire-
bilen, bir sihirbaz edasıyla
kullandığı aksanlanyla tuval
boşluğunun istedığı noklasına
uzanabilen zarif ve kararlı bir
ustahğa sahiptir Ormancı."
Bugüne kadar 13 kişisel sergi
Zekai Ormancfnın Galeri Baldem'deki sergisinde 'Sentetik Yapdanma* adlı yapıtı da yer alıyor.
gerçekleştiren sanatçı ile yapı-
tlan üzerine konuşuyoruz:
- Serginizde yer alan işterini-
zin düşfince ve uygulama serü-
veninden söz eder misiniz?
- Ben. tekniğimın gereği,
düşünce ve uygulamayı ayn
aşamalarda ele alınm. Doğada
var olan bir bütünlük beni
ilgilendirmez. İnsanın tanıdığı
nesnelerin aynntılannı top-
layarak, o nesnelerle olan iliş-
kilerinden kopanyorum. Yani
o aynntı ait olduğu nesneyı
çağnşürmadan başka bir nesne
oluyor. Bilinmeyen, tamamen
resimsel bir form haline geliyor.
NeYeden alındığını, nereye ait
olduğunu özellikle çağnştı-
rmamaya çalışıyorum. Yeni bir
form ortaya koymak için, eski
biünenlerden yola çıkıldığında
o bilinenin yok edilmesi
gerekiyor ki yeniye ulaşı-
labilsin. İşte bu düşünce
meselesi masa başında halle-
dildikten sonra uygulama aşa-
rnası başlıyor. Ancak yaratma
ve uygulama benim için ayn
ayn süreçlerdir.
- Her biri başlıbaşına bir nesne
olan bu resimlerde sizin bir sa-
vunmanız var. Betimleme ve an-
latuna yer vermiyorsunuz, değil
mı7
- Evet. Plastik açıdan kendi-
mi savunacak bir bütünlüğün
peşindeyim. Bu resimler ken-
dileri dışında bir şey anlat-
mazlar. Amaam, bilinçaltı ve
dışavurum ya da iç-dış dünya-
nın gerçeklerini anlatmak değil,
resmin kendi gerçeğini
savunmasıdır. Bu resimler
kendini ifade eden, doğaya ek-
lenmiş birer nesnedirler. Do-
ğaldır ki bu durumda, kendi
dışında ifadesi olmayan resim,
tekniğini öne sürecektir.
- Ben de tekniğinizin renk -
form ve valör bağlamındaki titiz.
özenli tadından konuşmak isti-
vordum.
- Gerçek amacım, kendimi
savunan plastik bir oluşumu
clde etmek. Fırçamı sürüp, iç
dünyamın durumunu yansıtan
görüntüden hep kaçmışımdır.
Bir de şu var; sırf tekniği
anlatmak isteseydim,
olabildiğince uğraşır, resmi
öyle bitirirdim. Oysa benim için
plaslik değerler ön plandadır.
Aykın şeylerde bir bütünü
oldurmaya çalışıyorum.
- Eski resimlerinize göre bu
sergide paletiniz bir hayli zengin.
Değişimi sorabilir miyim?
- Haklısınız, şiddetli renkler
kullandığım bir dönemdeyim.
Aynntılarla uğraşmaktan
müthiş zevk alıyorum. Bir çeşit
oburluk da denebilir.
- Fantezi söz konusu mu?
- Fanteânin kimlikleri giz-
lenmiş, aynntılarla oluşan
bütünün sunuluşundaki sıra-
dışıhktan kaynaklandığı dü-
şüncesindeyim. Ama bu fantezi
bilinçli bır çalışma ile oluşmadı.
- Hocalığını yaptığınız halı re-
simlerde tuvalc nazaran yün do-
kusunun farklılığı işi güç-
leştirmiyor mu?
- Tüp boyalarla resim yap-
mak gjbi değil tabii. Birkaç
renk ipliği duble ederek resim-
deki tonlan yakalıyorum. Uy-
gulamaya geçtiğimde o duble
edilmiş renk hiç kaybolmuyor.
Boyadan diğer bir farkı da ışığı
yansıtmadan emmesi. Tuvalde
olmayan diğer özelliği ise her
açıdan görülebilmesi. Bu
farklılıklardan dolayı halı çalı-
şmalanndan zevk ahnm.
Zekai Ormancı resim sergisi /
3-28 Ekim / Galeri Baldem I Tel:
2324081.
Nobel 'i kazanmak için en geç 1 şubata kadar aday gösterilmek gerekiyor
Eıı çok 3.5 ayınızkalclı, lıaclirastgele
GÜRHAN UÇKAN
STOCKHOLM - Derek Walcott'a
bu yıl verilen Nobel, 88. edebiyat ödülü
oluyor; Derek VValcott da kazanan 91.
yazar. (Üç kez ödül, iki yazar arasında
bölüştürüldü).
Geçen yaz VValcott, Stockholm'dey-
ken ve kendi piyesinin sahneye konul-
masıyla uğraşırİcen onunla tanışan bir
kadın ressam, her nasıl olduysa. "Bu
adam Nobel'i alır!" diye kehanette bu-
lunuyor ve posta idaresine, sanatçının
pulda kullamlması için bir portresini
çizmeyi öneriyor. İlginç bir başka rast-
lantı da posta idaresinin, bu yıl edebiyat
ödülü kazanan kişinin onuruna bir pul
çıkarmayı düşünüyor olması.
Eh bu işin en az 2 ay aldığını düşünür-
sek. kadın sanatçının vakitlice kollan sı-
vamasının yerinde bir davranış olduğu
sonucuna vannz. Kendisi. gazetecilerin
sorulanna, "Yalnızca tahminde bulun-
dum, şans denedim" diye yanıt veriyor.
Ya tutmasaydı? Öyle ya, akademi üye-
leri bile ödülü kimin alacağına ancak
açıklanmasından bir hafla önce karar
verildiğini söylüyorlar. Her neyse. artık
bu konuda aylar önce kime başvura-
cağımızı biliyoruz.
Nobel Edebiyat Ödülü'nün 1901'de
Sully Prudhomme adlı. önceden de son-
radan da tanınmayan bir Fransız ozana
verilmesinden bu yana aradan 91 yıl
gecti. Bu süre içinde Fransa 12 kez.
keleri. toplam 11 kez ödül sahibi ol-
dular. 88 ödülden yalnız 8'i Üçüncü
Dünya ülkelerine gitti. Kazananlann
da yalnız 8'i kadın. Almanya'ya giden 7
Derek VValcott: 91. Nobelli yazar.
• Nobel Edebiyat Ödü-
lü'nü bugüne kadar
Fransa 12 , ABD 10 ,
İngiltere 8 , Almanya 7
kez aldı.
• 88 ödülden yalnızca 8'i
Üçüncü Dünya ülkeleri
yazarlanna gitti. Kaza-
nanlann da sadece 8'i
kadın.
• 3 kez 2 yazar arasında
paylaştınlan Nobel, top-
lam 11 kez İskandinav
yazarlannın oldu.
ABD. 10, İngiltere 8. Almanya 7 ve
İsveç-İtalya-İspanya 5'er kez ödüllendi-
rildiler.
Bölge olarak bakılırsa İskandinav ül-
ödülden 5'i II. Dünya Savaşı'ndan önce
verildi. Daha sonra 1966"da Nazi terö-
ründen kaçarak İsveç'e sığınan Alman
vazar Nellv Sachs'a verilen ödül de il-
ginç bir rastlantı sonucu. İsraüli yazar
Yosef Agnon'la paylaştınldı. Bu arada
usta yazar(!) Winston Churchill'e de
1953'te bu ödülün verildiğini unutma-
yahm.
Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanmak
için İsveç Akademisi'ne aynı yıl, en geç
1 şubatta aday gösterilmek gerekiyor.
Aday gösterme hakkına herkes sahip
değil. İsveç Akademisi ve diğer ülkeler-
deki benzeri akademilerin üyeleri, ede-
biyat ve dil profesörleri, ülkelerdeki ya-
zarlar sendikasının başkanlan ve daha
önce bu ödülü kazanmış yazarlar bu
hakkasahipler.
Adres şöyle: Nobel Committee of the
Swedish Academy , Kallergrand 4 111
29 Stockholm,' Şweden.
Deneyimler, İsveçli yazarlan daha
önce ağırlamış olmanın. burada, alçak-
gönüllüce de olsa en az bir yapıtının ya-
yımlanmış olmasınm ve ortalıkta gö-
zükmenin epey yararlı olduğunu göste-
riyor. Kimse k'imseyi, öyle pek oturdu-
ğu köşede bulup çıkarmıyor. Birtakım
ilişkiler burada da gerekli.
Bir ödül yeni verildi. ama bundan
sonraki için başvuruda bulunmanınza-
manı şimdi. Şurada. en çok 3.5 ay bir
şey kaldı çünkü.
Hadı rasgele!..
'Metropolis' yerinde tanıtıldı
Eskikente
yenikitapçık
• Torbalı yakımndaki Antik Metropolis
Kenti, kazı yerinde düzenlenen bir gezi ve
Metropolis Dostlan Derneği'nce yayımla-
nan bir kitapçıkla tanıtıldı.
Kültür Servisi - Torbalı yakınlanndaki Metropolis Antik
Kenti kazısını konu alan "Metropolis" kitapçığı, kazı yerinde
düzenlenen bir gezi ve Torbalf da yapılan bir törenle baan men-
suplanna tanıtıldı.
Kazı Başkanı Prof. Recep Meriç. Torbalı ilçesinin Yeniköy ve
Özbey köyleri arasında yer alan Metropolis Antik Kenti'ni
basın mensuplanna gezdirdi ve bugüne kadar yapılan kazı çalı-
şmalanna ilişkin bilgi verdi. 9 Eylül Üniversitesi öğretim üyele-
rinden Prof. Meriç'in verdiği bilgiye göre. Ana Tannça Kenti
anlamına gelen
Metropolis'ıe
'Metter Gallesia'
adlı Ana Tannça'-
ya ait kült mağa-
rası, Uyuzdere'de
Gallesion Dağı'-
nın eteklerinde
bulundu. Yapılan
kazılarda Ana
Tannça heykel-
cikleri. kabart-
malı kaseler, kan-
diller. bilicilikte
kullanılan aşık ke-
mikleriveadakeş-
yalan ortaya
çıkanldı.
İ.Ö. 3. yüzyılda
Seleukos Krallığı
zamanında höyük yerleşmelennın katılımıyla kurulduğu sanı-
lan Metropolis'in, geç Helenistik döneme ait önemli yapılan
arasında tiyatro ve stoa da bulunuyor.
Metropolis Antik Kenti'nin kazısı. bu amaca yönelik olarak
kurulan Metropolis Dostlan Derneği'nce yürütülüyor ve Tor-
balı Belediyesi ile Philsa-Philip Morris Sabana Sigara veTütün-
cülük AŞ'nin katkılanyla gerçekleştiriliyor.
MEDODER yayını olarak basılan ve yayın yönetmenliğini
Handan Börüteçene'nin üstlendıği "Metropolis" kitapçığı da ge-
rek Torbalı Belediyesi'nin. gerek Philsa'nın destekleriyle yayı-
mlandı.
Wajda'nın 'Uyuşturmadan'ı As'ta
70'lerPolonyasına
köklübireleştiri
• Polonyah usta yönetmen Andrzej Waj-
d^'nın 1978'de çevirdiği film, Harbiye As
sinemasında gösteriliyor. 'Uyuşturmadan',
Polonya haber medyasındaki politik yoz-
laşmalan eleştirel bir yaklaşımla irdeliyor.
Kültür Servisi - Polonyah sinema ustası Andrzej Wajda'nın
1978'de gerçekleştirdiği 'Uyuşturmadan', Harbiye As sineması-
nda gösterimde. Başlıca rollerini Zbignievv Zapasiewicz, Ewa
Dalkovvska, Andrzej Sevveryn, Krystyna Janda ve Emilia Kra-
kovvska'nın paylaştıklan 'Uyuşturmadan', Polonya haber
medyasındaki politik yozlaşmalan irdeleyen bir film.
Wajda, Uyuşturmadan' adlı bu fılminde. kahramanını
1970'lerin sonunda, manevi bir boşluk içindeki Polonya'da
ölümcül bir yolculuğa çıkanyor. 'Danton". 'Kanal', 'Vaatler
Ülkesi', "Demir Adam', Mermer Adam" ve 'Küller ve Elmas'
gibi başyapıtlann yönetmeni Wajda, bu fılminde de o dönemin
Polonyasındaki toplum düzenine köklü eleştiriler yöneltiyor.
"Mermer Adam' (1977).' Uyuşturmadan' (1978) ve 'Orkestra
Şefi' (1979), VVajda'nın medyanın sorumluluklannı tartışüğı ve
art arda çevirdiği üç film. Yetkililere, özellikle de memurlann
yerlerinin baskıyla değiştirilmesine karşı birçok sert eleştiri içe-
ren 'Uyuşturmadan', Wajda'nın deyişiyle 'göz karartan bir öf-
keyle' gerçekleştirildi.
11 Kasım Carsamba
Yaşar Kemal Gecesi
Kültür Senisi - Türkiye Ya-
zarlar Sendikası ile İstanbul
Büyükşehir Belediyesi, bu yılki
İstanbul Kitap Fuan "Önur
Yazan" Yaşar Kemal için or-
taklaşa bir gece düzenledi. Gece
11 Kasım 1992 çarşamba günü
saat 20.00'de İstanbul Atatürk
Kültür Merkezi'nde gerçekleş-
tirilecek.
Uluslararası nitelikte yapıla-
cak geceye Kültür Bakanı Fikri
Sağlar, İstanbul Büyükşehir Be-
lediye Başkanı Nurettin Sözen,
Türkiye Yazarlar Sendikası Ge-
nel Başkanı Oktay Akbal konuş-
macı olarak kaülacaklar. Yazara
ödüKinü Fransa Kültür Bakanı
Jack Lang verecek. Geceye Gal-
limard Yayınevi sahibi Antoine
GaDimard. "Le Figaro"' gazetesi-
nin başyazan Jean d'Ormesson
ve' Sorbonne Üniversitesi'nden
Prof. Altan Gökalp'ın davet edil-
diği belirtüdi.
Gecenin etkinlikleri
Aynca, Gülriz Sururi "Tene-
ke" adb oyundan bir bölüm,
İstanbul Devlet Opera ve Balesi
sanatçılan da, Oytun Turfan-
da'nın koregrafisini yaptığı "Be-
bek" balesinin birinci perdesini
sergileyecek. Finlandiya Tele-
vizyonu yapımı "Yaşar Kemal
BelgeselT'nden bir bolüm gös-
terilecek. Sunuculuğunu Atilla
Dorsay'ın üstlendiği gecede
Zülfü Livaneli ve Sezen Aksu
da küçük konser verecekJer.
Geceye katılmak isteyenler,
davetiyelerini Türkiye Yazarlar
Sendikasf ndan sağlayabilecek.
HENDEK ASLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Sayı: 1992/52
Davacı Fatma Kesitn tarafından mahkememize açılan gaiplik ka-
ran verilmesi davasının ara kararı gereği;
Davacının eşi Bolu ili Gerede ilçesi Kitirler MahaJlesi, cilt 003/01
sayfa, 46 ve kütük 32'de nüfusa kayıtlı Osman ve Ayşe'den olma 1929
doğumlu Hasan Nevzat Kesim, 1976 yılının nisan ayında aniden or-
tadan kaybolmuştur. Bugüne kadar bulunamayıp hakkında bilgi de
edinilememiş olan Hasan Nevzat Kesim hakkında bilgisi olanlann
mahkememize bildirmeleri ilan olunur.
Basın: 47119
TC MALİYE VE GÜMRÜK BAKANLIĞI
İSTANBUL GÜMRÜKLERİ
BAŞMÜDÜRLÜĞÜ HUKUK İŞLERİ VE
KAÇAKÇILIK ŞB. MÜDÜRLÜĞÜ
Dosya No: 10/16272-(89)
Kadıköy Birinci Asliye Ceza Mahkemesi'nin E. 1989/2036, K.
1990/289 sayıh 11.9.1990 tarihli kararı uyannca 552.000 TL para ce-
zasını odemeye yükümlü Müftah Altay, kararda belirtilen adreste bu-
lunamadığından mezkûr para cezası tehsil edilememektedir.
Tebligata esas olacak başkaca bir adresi biliıımediğinden 7201 sa-
yılı Tebligat Kanunu'nun 28 ve 29. maddelerine göre ilanen tebliğine
karar verildi.
Tebligat yerine kaim olmak üzere tebliğ olunur.
Basın: 40099