Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
28Ocakl992 haberler Cumhuriyet 5
ANETte yolsuzluk
• CUMHURİYET (Antalya) -
Belediye Başkanı Hasan Subaşı'nın,
Ajıtalya Entegre Et Sana^i ve Ticaret
A-ŞMeki (ANET) yolsuzl-uklarla ve
Yeni tleri gazetesi sahibi Bülent
Eyilik'in beledıyeye yaptıgı baskılarla
ilgili açıklaması bugün Belediye Kültür
Salonu'nda yapılacak. Başkan Subaşı,
yapacağa toplantıya gazetelere ilan
vererek Antalya halkını (Ja çağırdı.
Belediye olarak şirket kurularak
mezbaha yapımını gerçekdeştiren ve
yönetim kurulu başkanlıgmı da DYP'li
Başkan Subaşfnın yaptığa ANETteki
yolsuzluklar ile ilgili geçen yıl dava
açılmıştı.
Yılmaz'ın kabulö
• AA (Ankan) - ANAF» Genel
Başkanı Mesut Yılmaz, Avlman Sosyal
E>enıokrat Parti Türkiye Koordinasyon
Grubu Başkanı Ludmig Fellermeier'i
kabul ederek bir süre görüştü. ANAP
Genel Merkezi'nde yapılan görüşmede,
Fellermeier ile birlikte Tttrkiye'ye gelen
Gert Andess ve Almanya'ıun Ankara
Büyükelçisi Eberthald Eickhof da
bulundular.
Bölücü örgüt
• AA (Şanlıurfa) - Şanhurfa'da
bölücü örgüte yardım ve yataklık
ettikleri bildirilen 11 kişi >akalandı.
Şanlıurfa Valisi Ziyaeddin Akbulut,
yaptığı açıklamada, ll Jandarma
Komutanlığı sorumluluk alanında
yasadışı bölücü Örgüte yönelik
başlatüan çalışmalarda, 31 Aralık 1991
gecesi illegal yollarla yurda girdigi
belirlenen 15 kışilik terörist gruba
yardım ve yataklık yapan, lojistik
destek sağlayan, teröristleTe kılavuzluk
eden ve araç sağlayan 11 kişinin
yakalandığını bildirdi. Vali Akbulut,
sözkonusu sanıklann ifade ve yer
göstermeleri sonucu, iki Kalaşnikof
marka silah ve bu silahlara ait 6
şarjör, techizat, çok sayıda mermi, iki
kasatura, bir susturucu ve örgütsel
dokUmanın da ele geçirildiğini
kaydetti.
Ünyrtle halkoylaması
• CUMHURİYET (Ünye) - Ordu'nun
Ünye ilçesine bağh Düzçiftlik, Çayırh
ve Meydan köyleri birleşerek Düzmeçay
adı altmda bir belediye oluştunnak için
halkoylaması yaptı. 1381 seçmenden
1064'nun beş sandıkta oy kullandığı
seçimde geçerli 1063 oy aıasındaki
dağılımda 1009 seçmen belediye
olunması yönünde oy kullanırken 54
seçmen de 'hayır' oyu verdi. öte
yandan aynı gün tstiklal, Selviler ve
Bolluk köylerinde de, Yenikent adı
altında belediye oluşturulması yolunda
yapılan seçimde de 1360 seçmenden oy
kullanan 900 kişiden 709'u olumlu oy
verdi.
Semra Özal'ın istifası
• AA (tstanbul) -
ANAP lstanbul ll
Başkaru Semra özal'ın,
"görevini bir süre sonra
bırakacağı" yolundaki
haberlerle ilgili
görüşlerini açıklayan ll
Başkan Vekili Zeki Aytaç, "Semra
Hanım görevini yapmıştır. Yerine kim
gelirse gelsin, yarattığı havayı devam
ettirecektir" dedi. Zeki Aytaç, söz
konusu haber hakkmda detaylı bilgiye
sahip olmadığmı, "Semra özal'ın istifa
edeceğini" gazetelerden öğrendiğini
belirtti. Semra özal'ın Kongre ile
seçüdiğini vurgulayan Aytaç, "Bu konu
tamamıyla Genel Merkez'in mütalasına
bağlıdır. lstanbul ll Başkanı'nın Genel
Merkez ile paralellik içinde çalışması
gerekir" diye konuştu.
SBP genel kurulu
• CUMHURİYET (Ordu) - Sosyalist
Birlik Partisi Ordu 1. Olafan Genel
Kurul Toplantısı yapüdı. Ordu
Sineması'nda yapılan genel kurul
toplantısına Sosyalist Birlik Partisi
Genel Başkanı Sadun Aren de katıldı.
Aren kongrede yaptığı konuşmada,
Türkiye"de halkı hazırlamadan
sosyalizmi kurmanın mürnkün
olmayacağını söyledi. Aren, "Ama
sosyalist düşünceden vazgeçilmesi
mümkün değildir. önceki merkezi
yönetim kaldırılmalı ve bu görev
belediyelere, yerel yönetimlere
verilmelidir. Bugünden itibaren parça
parça, adım adım sosyalizmi
gerçekleştirmek zorundayız" dedi.
Bingöl'de kepenk
• UBA (Bingöl) - Evlerınin önünde
susturucu takılmış silahla saldırıya
uğrayan konfeksiyoncu Ahmet Bayrarh
olay yerinde öldü. Ahmet Buzruğ ise
Diyarbakır Tip Fakültesi Hastanesi'ne
kaldınldı. Çevrelerinde sevilen iki
esnafın saldınya uğramasının ardından
bugün Bingöl'de Kontrgerilla
cinayetlerini protesto için kepenkler
kapandı.
Ortadoğu Konferansı
• AA (Ankara) - MÇP Genel Başkam
Alpaslan Türkeş, Türkiye'nin, 28-29
Gcak tarihlerinde Moskova'da yapılacak
Ortadoğu Barış Konferansı'nda,
"Kurtçülük, Dicle ve Fırat'ın sularının
milletlerarası denetim altına alınma
teşebbüsü ile Kıbns" konularında
duyarlı olması gerektiğini söyledi.
Alpaslan Türkeş, Parlamento'da
düzenlediği basın toplantısında,
Ortadoğu Banş Konferansı'nın 3.
turuna Türkiytfnin resmen davet
edildiğini, bu konferansta Kürtlerle
ilgili konunun da gündeme geleceğini
belirterek "Avnıpa Parlamentosu'nun
Kürtlerle ilgili almış olduğu 18 Nisan
1991 tarihli karann ülke bütünlüğümüz
üzerine getirmiş olduğu tehdit kalkmış
öeğıldir" dedi.
O
tuz delege "İnönü olmazsa hükümet dağılır" şantajın-
dan değil de, "Baykal seçilmezse SHP gemisi batar"
tehdidinden etkilenseydı sonuç tam tersi olacaktı. Aca-
ba kurultay sonucunu belirleyen, şantaj-tehdit dengesı
mi oldu? Kurultayı, İnönü değıl de Baykal'a karşı olanlar mı ka-
zandı? Kimbılir, belkı de öyle...
Bıraz dedikodu gibi olacak, ama kurultayın hükümette de et-
kıleyeceği SHP'li delegeler gibi Demırel için de korku kaynağı idi.
Delege, daha çok yakın çıkarlarını ön planda tutan profesyo-
nel partici demek. Delegelikte de, başbakanlık gibi polıtik kazanç,
iş yapma ve yaptırma esastır. Baykalcılar, her ne kadar "Biz hü-
kümetin devamını istiyoruz" deseler de, delegeler Baykal'ın ku-
rultaydakı zikrini, fikri gibi algıladı.
Baykal'ın, "Niye Milli Eğitim Bakanlığı, niye Köyışleri Bakanlığı,
niye Sağlık Bakanlığı SHP'de değil" sözleri, yalnız delegeleri de-
ğil, Demırel'i bile işkillendirdi.
Pazar öğle vakti, kurultay konuşmalarının canlı yayında veril-
diği saatlerdeydi. Demirel ile telefonda konuştuk.
Baykal'ın bakanlıklarla ilgili "n/ye"lerini anımsattık.
Demirel, "Kardeşim, koalisyon bu. Birbakanlık olmasa öteki bir
tarafta olacak" demekle yetindi.
Ama sesinde fazla ferahlık olduğu söylenemezdi.
Demırel'i bir de dün gördük.
Belki yine dedikoduculuk olacak, ama gördüğünü aktarmak
da gazetecinin görevi. Başbakan, çok sevinçliydi.
Başbakanlık'taydık. Cumhurbaşkanı ile görüşmesinden dön-
müştü. Makam komşusu, Inönü'yü zıyarete gelmıştı.
BAŞKENTTEN
AHMET TAN
Kurultay Vitesi• ••
Kurultayı İnönü ile nşredeyse aynı sözcüklerle değerlendirdi-
ler:
"Kurultay, koalisyonun başarısına hizmet etmiştir. Destek ver-
miştir."
İnönü bir ek daha yaptı, "Kurultay bir anlamda hükümetin onay-
lanması oldu" dedi.
Demirel gerçekten çok keyifliydi.
Bu keyıfte. ortağının kurultayı kazanmış olmasının payı çok bel-
liydi.
Demirel, "Bızim için siyasal istikrar çok önemlidir" dıyordu.
Acaba, SHP kurultay sonucunun siyasal istikrara bir katkısı oldu
mu?
Başbakan'a bu soruyu da sorduk:
"Evet" dedi, "herpartinin içindeki sorunlar kendisiniilgilendirir.
Ama SHP, hükümet ortağı bir parti. Sanki, içindeki sorunlar hükü-
mette bır sorun varmış görüntüsü veriyordu. Şimdi o sorun kalktı.
Hükümet olarak programımızı, hedeflerimizi uygulamayı, milleti-
mize hizmeti sürdürüyoruz."
Hem de bir ileri vitese takarak...
Bu "vites" sözü bizim değil, Başbakan'ın.
Demirel, dün siyaset sözlüğümüze 'V/tes'l de ekledi.
Konuşurken birkaç kez "wtes"li cümleler yaptı.
Birisi, kurultay sonrası ile ilgili.
Bır başkası ise Davcs toplantısıyla. Bilindiği gibi, Başbakan ya-
rından sonra İsviçre'deki bu toplantıya gidiyor.
Dün, Özal ile Davos konuştu. Akşam ve sabah Davos çalışı-
yor.
Özetle, kurultaydan sonra Demirel, "vitesi Davos'a taktığını" söf-
lüyor.
Hükümetin SHP kanadı ise daha bir süre "kurultay vitesi"nöe
gidecek. Parti Meclisi'nin, İsmail Cem'e göre 20, gazetelere gö-
re 17 olan "Yeni Solcu" üyesi, İnönücü çoğunlukla birlikte parti
üst organını, o da genel sekreterini seçecek.
Yeni genel sekreter ve ekibinin, Baykalcı örgütleri feshedece-
ği endişesi işe daha şimdiden ortaya konuyor.
"Kurultayı İnönü kaybetmedi, ama Baykal da kazanamadı. Ya
da kurultayı İnönü değil, Baykal'a karşı olanlar kazandı."
Vitesi yoruma takınca git gidebildiğince...
Ama yalın gerçek şu: İnönü bir kez daha güven verdi. Hem de
öksürüklü konuşmasına rağmen verdi.
Baykal bir kez daha güven veremedi. Hem de "öksürüksüz"
konuşmasına rağmen...
"Partide değişim" deniyor.
Belkı de parti değişiyor, Artık "güzel" konuşanın değil de "gü-
ven vericı" konuşanın peşinden gidiyor. 30 farkla da olsa...
Demirel'in tnönü'yü ziyareti dün Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile görüştfikten hemen sonra gerçekleşti. Demirel-fnönü, gazetecilerin isteği üze-
rine üç kez tokalaştılar. tnönü, kendisini kutlayan Demirel'e şeker ve çikolata ikram etti, Demirel, "Şekerle aram iyi değil" diyerek almadı.
Inönü'yü kutlayan Demirel, kurultayın hükümetin başansına hizmet ettiğini söyledi
Koalisyonun keyfi yerindeCUMHURİYET (Ankara) - Başbakan Sü-
leyman Demirel, Başbakan Yardımcısı
Erdal Inönü'yü makamında ziyaret
ederek, SHP genel başkanlığına yeni-
den seçilmesinden dolayı kutladı ve
kurultayın koalisyon hükümetinin ba-
şarısına hizmet ettiğini söyledi.
Demirel'in Inönü'yü ziyareti dün Cumhurbaş-
kanı Turgut Özal ile görüştükten hemen sonra ger-
çekleşti. Demirel-lnönü, gazetecilerin isteği üze-
rine üç kez tokalaştılar. İnönü, kendisini kutlayan
Demirel'e şeker ve çikolata ikram etti, ancak De-
mirel, "Şekerle aram iyi değil" diyerek almadı.
Demirel, kurultaydan önce bir yorum yapmak-.
tan kaçındığıru belirterek, Inönü'nün yanında şu
değerlendirmeyi yaptı:
"Kurultay, demokratik bir kurul olarak görevi-
ni yapmıştır. Koalisyon ortakları olarak biz, iyi-
niyetle yola çıktık ve Türkiye'nin büyük sorunla-
rını çözmeye çalışıyoruz. Koalisyon partilerinden
birinde herhangi bir sorun varmış gibi bir görün-
tüyü de ortadan kaldırmıştır. Benim olaya bakı-
şım, başarısı açısındandır. Kurultay hükümetin ba-
şarısına hizmet etmiştir, destek vermıştır. Bundan
sonrasını biz gotureceğiz. içeride ve dışarıda bu-
nun yorumu böyle yapılacaktırT
Demirel, gazetecilerin sorusu üzerine de, koa-
lisyon ortağı SHP'nin iç sorunlarmın hergün tar-
tışüır olmaktan çıktığını söyledi. Demirel, şöyle ko-
nuştu:
Partiler hür ve serbest bir ülke yönetimini sa-
vunurken, kendi içlerinde de her türlü serbest ol-
ma fırsatlanndan yararlanacaklardır. Bu tamamen
kendi bilecekleri iştir. Ama hükümet başkanı ola-
rak benim meseleye bakışım, koalisyonu Sayın İnö-
nü ve SHP yöneticileri ile birlikte kuran bir kişi
olarak, 'Koalisyon ahenk içinde yürüyor ama, ar-
kasındaki güçler de zoraki değil, gönüllü bir uyum
içindedir' denilmesi hükumete guç verir. SHP ku-
rultayı, tamamen partinin kendi işi olmakla bera-
ber, 'Turkiye'de istikrarsızlığa mı gidiliyor' gibi bir
şUpheyi ve istifhamı ortadan kaldırmışür. Demok-
rasiyi guçlendiren bir olaydır. Gayet tabii ki Turki-
ye'deki istikrarın da iç ve dış görunüşu bakımın-
dan güçlenmesine yardımcı olmuştur. Madem ki
bir tartışma vardı, bu tartışmayı bitirmiştir, hiç ol-
mazsa şu zaman için bitirmiştir. Böylece hükümeti
değerlendirenlerin sadece ortaklardan birisine iliş-
kin sorun zihinlerinden atılmıştır!'
tnönü ise, "Sayın Başbakan buradayken ben de
görüşlerimi ifade edeyim" diyerek, hükümet ku-
rulurken parti organlannın desteğini almak için
oylama yapıldığını anımsattı. İnönü, toplanan ola-
ğanüstü kurultayın seçim sonuçlarını ve hüküme-
tin SHP'nin rolünü değerlendirdiğini belirterek,
şöyle konuştu:
"Kurultay mevcut yönetime güven vererek hü-
kümetin devamını istediğini, hükumete güven ver-
diğini göstermiş oldu. Olağanüstü kurultay, parti
içi meselelerimizle ilgili olmakla beraber iİctidara
önemli bir destek vermiş oldu. Yani parti olarak
verdiğimiz desteği şimdi kurultay olarak bir defa
daha ortaya koymuş oldu"
Bir kurultayın öyküsü
'Dd gün anamızı ağlatbnız'ÎDRİS AKYÜZ (Ankara) - SHP, bol kü-
fürlü, kavgah ve uzun süren tartışma-
larıyla bir kurultayını daha geride bı-
raktı... Parti içi iktidar yanşındaki bö-
lünmüşlüğün, "kemikleşmiş" taraflı-
hgın yarattığı gerginhk, önce otel lo-
bilerinde başladı, ardından kurultayın
yapıldığı Atatürk Spor Salonu'na ka-
dar yansıdı.
Partililer, aralarında uzlaşamaymca, yumruk-
lar konuştu, sandalyeler havada uçtu. tnönü-
Baykal tercihi önecesideki görüntü ile kurultay so-
nuçlarının belli olduğu andaki tablo aynıydı. Bir
taraf, "Başkan İnönü" diğerleri, "Örgüt-Baykal
omuz omuza" sloganları atıyordu.
SHP'liler, üç gün önce yurdun dört bir köşe-
sinden Ankara'ya akın ettiler. Delegelerden kat
kat daha fazla, kurultay heyecanını yaşayan par-
ti üyeleri vardı. Oteller tıklım tıklımdı. Cuma ak-
şamı, lokantalarda bile yer buhnak mümkün de-
ğildi.
Inönü-Baykal ikilemi, kalacak yer tercihinde de
kendini gösteriyordu. Yeni Sol'u ya da Baykal'ı
destekleyenlerin çoğu Stad Oteli'ni karargâh seç-
mişti. İnönü yanlılan ise Hilton, Dedeman ve Kent
Oteli'ndeağırhktaydı. Otel lobilerindeki kurultay
sohbetleri zaman zaman tartışmalı hatta, kavgalı
geçiyordu. Kent Otel'de kalan lstanbul delegele-
ri arasındaki "küfürlü-yumruklu" görüntü en il-
Baykal 3. kez kaybetti
ginciydi. Delege kartı dağıtımı yuzünden, tstan-
bul ll Sekreteri Mustafa Küçüköner ile Esenyurt
Belediye Başkanı Gürbüz Çapan lobide birbirine
girdi, karşüıklı küfürleşme ve bağırışlar, uykuda
olanlan bile yatağından kaldırdı.
Kurultayın ilk günü Divan Başkanı Ünal Ozan'-
ın tutumu ise zaman zaman her iki tarafın izleyi-
ci ve delegeleri tarafından şiddetle protesto edih-
yordu.
İnönü ve Baykal'ın söz aldığı ikinci gün, salo-
na izleyici almmadığı için daha yumuşak bir ha-
vada geçti. Oylamaya geçildiği sırada, Adnan Kes-
kin'in yamna gelen Ethem Cankurtaran, "İki gün-
dür anamızı ağlattınız" diyordu. Keskin de güle-
rek "Ne ağlatması Ethem, biz hakkımızı aradık"
karşılığını veriyordu.
tnönü-Baykal oylaması sonuçlan daha açıklan-
madan, Inönü'yü destekleyenler, bir yandan
"Başkan İnönü" diye bağınrken salonun öteki kö-
şesinde bir grup kadın, "Yar saçlann lüle lüle,
Baykal sana güle güle" şekünde slogan atıyordu.
Bunlar da havayı oldukça gerginleştiriyor, Bay-
kal yanlılarından bir kısmının, tnönü'yü
"yuhalamasına" yol açıyordu. Baa delegeler bir-
biri üzerine yürüyor, kimijeri "Parti bitti, parti
bitti" diye bağınyordu. Erruğnıl Günay, böyle ko-
nuşanlan, "Üzülmeyin örgüt bizimle" sözleriyle
teselli etmeye çalışıyordu.
Divan kesin sonucu açıklayınca Baykal, kendi-
sini destekleyenlere üzülmemelerini öğütlüyordu.
Bazı delegelerin-gözleri dolu dolu olduğu gözle-
niyordu. Eşref Erdem, Fuat Atalay ve tstemihan
Talay'la ayaküstü değerlendirme yapan bir dele-
ge ise "Acaba tnönü kaybetseydi, kaç kişinin göz-
leri dolardı" diyor ve devam ediyordu, "Bu işin
galibi yok, tek mağlubu var o da SHP. Dilerim,
PM'nin yapısı durumu knrtanr."
İzlenimler
Hayati sorunlar
gürültüye gitti
MEHMET TEZKAN (An-
kara) - SHP'de iki gün, gece
yanlanna dek süren kurultayın
görünen, heyecanlı yanı genel
başkan ve parti meclisi seçim-
leriydi. Ancak ön plana çıka-
rılmayan, karşılıklı slogan
yanştıran seyirci ve delegelerin
hiç ilgisini çekmeyen hayati bir
tartışma daha yapıldı. SHP 20
Ekim seçimlerini neden kay-
betmişti?
İsmail Cem, Mümtaz Soy-
sal, Ertuğrul Günay ve Ercan
Karakaş bu sorunun üzerinde
ağırhkla dururken sözcükleri-
nin arasına örgüt sorununu,
üyelik yapısındaki, delege ya-
pısındaki tutarsızlıkları da sı-
kıştırdılar.
Mümtaz Soysal, siyaseti de-
lege bazında yapmamanın,
kimliğinde siyaset adamı ol-
maktan öte bflim adamı olma-
nın taşıdığı ağırhkla örgüt
sorununu en açık dille dile ge-
tiren kişi oldu.
Soysal, "Belki bana kıza-
caksınız, ama söylemek
zorundayun" diyerek SHP'nin
yapısını şöyle anlattı:
"Üyelik tabanı olması gere-
ken taban değildir. Bu taban
mevzuatla kabul ettirilen ta-
bandır. Bu taban değiştirilme-
lidirf'
SHP'de seçim yenilgisinin
başta gelen nedeni üye yapısın-
daki çarpıklık, bozukluk, bi-
linçsizlik, bilgisizlik miydi?
inönü yanlılanndan Baykal
yanlılanna ka-
dar görüştüğü-
müz tüm
kişiler, bu so-
runun altını
çiziyordu.
Ozellikle bü-
yük kentlerde
SHP örgütü ile
o kentte, o ilçe-
de yaşayanlar
birbirinden ko-
puktu. Farklı
umutlan, farklı
beklentileri,
farklı söylem-
leri vardı. Er-
tuğrul Günay,
"Büyük kentle-
rin kenannda
kalmış, marji-
nalleşmiş birtakım grupların
elinde parti. Büyük kenti ku-
caklayan, o kentin sorunlarını
tartışabilen, çözüm yollan üre-
ten insanlar partinin dışında
kaldı. Sıkıntı burada" diye
özetledi SHP'nin kendi ya-
pısını.
SHP'nin büyük kentlerde,
ozellikle tstanbul'daki sıkıntı-
sı şöyle anlatılabilir:
SHP örgütü, ilçenin bir ke-
nannda kalmış, o ilçede azın-
lıkta olan bir grubun
hâkimiyeti altmda. A ilçesi Ka-
radenizlilerin, B ilçesi Yozgat-
lılann, bir diğeri Güneydo-
ğululann, Alevilerin sesi, örgü-
tü durumunda. Üye kaydından
delege seçimine, belediye baş-
kanı ve milletvekili adayının
belirlenmesine kadar her şeye
önseçim maskesi altında hâ-
kim olan bu grubun gücü, se-
çilen kişilerin de bölgeyi değil,
sadece kendini o göreve getiren
kişilere yönelik politika yap-
masına neden oluyor.
Bu geüşme kent insanı ile
SHP örgütünü birbirinden ko-
partıyor. SHP o ilçede giderek
marjinalleşiyor. Seçimlerde
SHP ilçe örgütü, ilçe insanı ile
aynı beklentileri taşımadığı
için SHP hızla oy kaybediyor,
küçülüyor, eriyor...
Yine Günay'a göre; 1987'de
'demoknasi adına' tüm üyele-
rin katıümı ile yapılan önseçim
sahte üye yazımının, içinden
çıkılmaz yapının teşvikçisi
oldu.
Mümtaz Soysal ile Ercan
Karakaş'ın bu konudaki sapta-
malan birbirine çakışıyor: ör-
güt yapısı elden geçirilmeli,
gerçek üyeler kaydedilmeli,
âdeta bağlanmalı, anayasa ve
Siyasi Partiler Yasası'ndaki de-
ğişikliklerle sendikalardan,
üniversitelerden, kamu kuru-
luşlarından partiye katılım
sağlanmah. Dinamik, üretken,
politika oluşturabilen bir örgüt
yapısı kurulmalı.
Orgütten yakınan Soysal,
"SHP'nin CHP'den gelen kö-
kü az kaybedilmeli, yerine ta-
ze kan şırınga edilmeli"
formülünü öneriyor.
Bu yapıdan genel merkez de
Yeni Sol da rahatsız. Genel
Başkan İnönü, kurultay ko-
nuşmasında yenileşmenin altı-
nı sık sık çizerek seçimsiz
kurultayda tüzük ve programın
değişeceğini vurguladı.
Baykal da değişim istiyordu.
tsmail Cem, "Solculuğumuz,
umutlarımız, kimliğimiz ne
oldu" diye soruyordu.
SHP örgütü, taraflann çok
farklı algıladıklan, ama özün-
de savunduklan 'değişime
1
, 'ye-
nileşmeye', 'çağı yakalamaya'
direniyor muydu?
Kurultay gecesi ayaküstü
görüştüğümüz Türkân Akyol
da aynı sıkıntıları dile getirdi.
Akyol, "Bütün örgütü yeniden
ele almahyız. Çok işimiz var"
diye bir değişimin, yenileşme-
nin sinyallerini
verdi. lstanbul
tlı ll Başkanı Boz-
"<••• kurt Nuhoğlu,
SHP'nin yapı-
sım, "Köylülük
hâkim" diyerek
basit, ama çar-
pıcı bir şekilde
formüle etti.
Kurultayın
ikinci günü
Baykal, tnö-
nü'yü eleştiri-
yor, değişim
istiyor. İnönü,
Baykal'ı yanıt-
lıyor. O da
farklı açıdan
yenileşmeyi sa-
vunuyordu. İki
gün boyunca yapılan düşünsel
tartışmalardan sıkılan bir de-
legenin tepkisi oldukça ilginçti.
— Bu Baykal'a oy vermeye-
ceğim.
— Neden?
— Enerji Bakanlığı sırasın-
da bizim köyü unutturdu...
Delegelerin bir bölümü
1970'leri mi yaşıyordu hâlâ?
SHP yönetimi ile örgütün bü-
yük bölümünün farklı yapıla-
n SHP'nin atıl kalmasının,
çok ağır hareket eden bir dev
görüntüsü vermesinin baş ne-
deniydi?
Kurultayda çıkan sonuç,
herkesin sıkıntı duyduğu bu
örgüt yapısının uzun süre ka-
lacağının sinyalini verdi. Kar-
nıyank gibi bölünen partide
bir il, ilçe örgütünde sağlıklı
bir yapı oluşması için iyi niyet-
le yapılacak her tür girişim bir
tarafın 'tasfiye* bağrışlan ara-
sında geri tepecek veya yeni
tartışmalara sahne olacak.
SHP'de herkesin bildiği ama
açıkça konuşmaktan, tartış-
maktan özenle kaçındıklan bu
somut gerçeği bir örnekle nok-
talayalım:
Kâğıthane ilçesinin Gültepe
Mahallesi'nde SHP'nin 1200
üyesi vardı. Bu üye sayısı 800'e
indirildi. Son seçimde SHP, o
mahallede iki meclis üyesinin
bulunmasına karşın sadece 245
oy alabildi. 800 SHP'li-
den 245'i SHP'ye oy ver-
mişti.
TÜRK KALP VAKFI
Muayene, Teşhis, Tedavi 17512 44 / 45
Laborûtuvar, Röntgen 148 58 66