Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/8 DIŞ HABERLER 13 OCAK 1992
DUNYADA GEÇEN HAFT4
İTALYA
Sabrina'nın göğüsleri
silikonsuz ne olur?
NtLGÜN CERRAHOĞLV
ROMA — Bu hafta luüya'da
gündemi belirleyen en önemli
konu, Hırvatistan'da içinde 5
AT banş gözlemcisinin
buiunduğu helikopterin
düşürülmesi oldu. Sırplar
tarafından düşürülen
helikopterde 4 Italyan
pilotunun canını yitirmesi,
bir yandan nefret ve öfke
yaratırken bir yandan
İtalyanlara savaşın
yanıbaşlarında cereyan
cttiğinı hatırlattı. Olayı
"önceden planianmış cani bir
saldın" olarak niteleyen
Roma, hiçbir "özür" kabul
etmedigini bdirterek
Belgrad'daki eJçisini geri
çağırdı. Helikopter üssünün
buiunduğu Udıne kentinde
5000 kışinm kaüldığı
görkemli bir cenaze töreniyle
gömülen genç pilotların
ardından birbiri ardına
demeçler veren liderler,
Italya'nın Slovenya ve
Hırvatistan'ı tanımak
konusundakı kararlılığını
yinelediler. Cumhurbaşkanı
Francesco Cossiga, "Slovenya
ve Hırvatistan'ın tanınması
Jçin resmen onayını
verdigini" söyledi ve
çatışmaya ancak tarumayla
son verilebileceğini belirtti.
öte yandan ItalyanJarın 5
nisan tarihinde sandık başına
gitmesi kararlaştınldı.
Cumhurbaşkanı Cossiga ile
Başbakan Giulio Andreotti
arasında hafta içinde yapılan
bir "iş kahvaltısnda" resmen
olmasa bile fiıJen
kararlaştırılan tarih, diğer
siyasi liderler tarafından da
onaylandı. ömimüzdeki
temmuz ayında
cumhurbaşkanlığı seçimi ile
de kar$ı karşıya olan Italya,
böylece yeni yılla birlikte
kendini seçim kampanyası
içinde bulmuş oldu. Tüm
gözlemciler bu seçimlerin
savaş sonrası Italyası'nın en
zor seçimleri olduğu
konusunda birleşiyor. Ayru
partileri ve aynı siyasi
îiderleri aynı iktidar
odaklarında görmekten
bıkan seçmenin bu kez
istikrarsızlık yaratacak bir
"protesto oyn"nu harekete
geçirmesi bekleniyor.
Komünistlerin iki yıldır yeni
bir ad altında (Demokratik
Sol) giriştikleri "sosyal
demokratlasma" hareketi,
istenilen desteği sağlamıyor.
Bu arada haftamn en ilgi
çekici konularından biri de
"silikon goğus" polemiği
oldu . ABD'de sihkonla
şişirilen estetik göğüs
ameliyatlarına karşı sağlık
makamlarının aldığı kararı
ilgiyle izleyen Italyanlar,
dolgun ve güzel göğüslü ünlü
artistleri için endişe etmeye
başladılar. örneğin "Şimdi
Sabrina Salerno
gögüslerindeki alikonn
çıkartmak zorunda kalırsa ne
olar" sorusu en ciddi Italyan
gazetelerinde bile sorulmaya
başladı. özel TV
kanallanndan "Tele-
Montecario"nun en beğenilen
spor programı takdimcisi dişi
Alba PariettTnin silikonlu ve
silikonsuz haline iliskin
fotoğraflar çarşaf çarşaf
dergilerde yayımlandı.
itaJya'nın güzel göğuslu
yıldızlarının hayranları
arasında silikon krızi
tartışıurken; Sağlık Bakanı
de Lorenzo da silikonun
tehlikelerinin araştınlacağını
ve gerekirse îtalya'da da bu
ameliyatlara son verileceğmi
söyledi.
korkusu,
rm*irir*înf» r ı « v ı ı »
A I
*
D
Başkanı George Bush, hal- reli çiftci ve oğrenci ABD pirincinin uikeje sokulmak islenmesini, Japon da
p u l l l t U I C I l c i y U ^na s o z v e r d j Onlara Uzakdogu'- Hiroşima ve Nagazaki kalliamlarını proiesfo etti. Bush hem hasta hem yorgun
dan iş getirecekti. 12 gun bo>unca once Avustraha, ardından Singapur, Gu- gezisini tamamladı, ancak ne halkına ne de Lzakdoğuluya yaranabildi. Uzak-
ne> Kore ve en son olarak Japonya'va gitti. A\ustralya'nın Sydne> kentinde doğulu huzursuz olurken ABO'li otomobil ureticisi kızgın gunlere mertaaba dedi.
sokaklan dolduranlar VVashington'un Bağdat'ı bombalama karannı. Guney Ko- Yalnızca Uzakdoğulu guveniik goreviileri gezi ertesinderafaatnefes alabildi.
FRANSA
Ya doktorlar kördü ya da Maxwell'in cesedini dövdüler
MİNE G.SAULNIER
PARİS — Fransa'nın haftalık magazin
dergilerınden Paris Match son sayısında,
Robert Maxwell'in denize düşmeden
dövüidüğünü iddıa eden yayınıyla haftanın en
çok satan medyası olma rekorunu kırdı.
Ingiltere ve Fransa'daki bütün günlük gazete
ve radyo televizyon haberlerinin alıntılar
yaptığı iddianın, üzerinden henüz iki gün
gecmeden ise abartılı ve yanlıs olduğu ileri
sürüldü. Soz konusu dergi, ingiHz basın
kraiırun cesedine Israil'de uygulanan ikinci
otopsinin video kayıtlanna dayanarak,
Maxwell'in gövdesinde on iki "dayak" darbesi
bulunduğunu belirtiyordu. E>ergide yer alan iç
paralayıcı fotoğraflar, gerçekten de iki
otopside kesilip bıçilen cesette çok sayıda
"darbe" izini göstermekteydı.
Paris Match, dünya basımnın tarihsel
isimlerinden Maxwell'i, paramparça
fotoğraflanyla kamuoyunun göz merakına
sunmakla kalmamış, "darbelerin" hangi
bölgede olduğunu daha iyi anlatmak
amacıyla cesedin bir de "cografya" haritasını
çıkarmıştı. Maxwell'in şişmiş suratıyla
biçimsizleşmiş gövdesi, söz konusu dergide,
kasaplardaki havyan şemalan gibi buttaki
yara, alındaki darbe, omuz, döş, incik ve
gerdan türünden, numaraü bölgelere
aynlmıştı. Butun bu bilgiler, az çok önemli
12 adet darbe ve yaraya işaret ediyordu.
Bunların en kayda değerı, burnun kırıJmış
olmasıydı. Aynca elde bir kınk, alında bir
bere, sağ gözde bir yara, ensede darbe, bol
miktar çuruk ve bir kulak yırtığı vardı. Ve
sayılan yara berelerin, "prensip olarak",
uygulanan iki otopsi sonucu olamayacağı
belirtiliyordu. Dergi, fotoğraf ve "haritalara"
ek bilgi olarak, otopsinin videoya çekimi
sırasında doktorlann kendi aralarındaki
konuşmalanru veriyor, bu konuşmalar
sırasında doktorlardan biri: "Denize döşen
adamın hali bu olamaz!" türünde bir
şaşkınhk gösteriyordu örneğin. Paris Match,
Maxwell ile ilgıli açıklamalannı, basın
krabnın denize atılmadan önce şiddetle
dövuldüğunu ileri surerek bitiriyordu. Oysa,
Maxwell'e ilk otopsiyi uygulayan Kanarya
Adaları'ndaki doktorlar ekibinin şefî îspanyol
Carios Lopez de Lamela iddiayı gülünç
bulduğunu beUrterek; "BizJm saptadıgımız
tek darbe izi, ahndaydı" diyor. fsrail'deki
ikinci otopsiye katılan ingiLLz doktor West ise
şöyle konuşmakta: "Paris Mateh'ın
yayınladıgı bolum, bir özet değil. bir
koDuşma parcasıdır. Aynca çeviri yanlışlan
yaptlmıştır. Bizim bu darbe izlerinin gemiden
diişüş
sonncu olmayacagını söyledigimiz dognı
değildir."
Doktor West, derginin yayımladığı
konuşmaların bütünilnü yalanlamamakla
birlikte, otopsi ekibinin bir dayak sonucuna
vardığı biçimindeki yoramu reddediyor.
Olayla doğrudan ilgisi olmayan ve
düşüncelerine başvurulan bazı Fransız
doktorlan ise ilk otopside kaydedılmeyen yara
berelerin, Maxwell'in denize düşmeden önce
teknenin güvertesinde kapakianması,
yuvarlanması ve toparlanmaya çahşırken
bütün bütün dengesini yitırip denize düsmesi
sonucunda da olabileceğini belirtiyorlar. Bu
arada merak edilen en buyük konu, kötü
kalitede olmalarına karşın Paris Mateh'ın
nasıl olup da otopsi videoiarını ele geçirdiği.
Tel Aviv'deki Abu Kabir Sağlık Enstitüsü
Müdürü, video bantlarının çaünması ile ilgili
olarak polise bir duyuru yapmış bulunuyor.
Israıl Ulusal Guveniik Orgutu, olayla ılgılı
bir soruşturma başlattı. Olümüyle dünyanın
gözlerini üstüne çekmeye devam eden
Maxwell, cesedi üstündeki ikinci otopsi,
Lloyd's sigorta şirketinin isteği doğrultusunda
yapılmıştı. Ister dövülmüş, ister kendiliğinden
düşüp yaralanmış olsun, bütün bu olayda
yadsınamayacak tek gerçek var: Maxwell'in
gövdesinde, ilk otopside belirtilmeyen yara
bere, hatta kınklaruı olduğu kesin. Sorulacak
soru şu: Maxwell'in cesedi mi dövüidü, yoksa
Îspanyol doktorlar kör müydü?
STOCKHOLM — İsveç
geçen haftayı uçuş korkusu
ve bütçe kaygısı ile geçirdi.
Noel tatilinde Stockholm
Arlanda Havaalaru
yakınlannda meydana gelen
kazanın ardından kamouyu
yoğun biçimde
İskandinavya'nın güvenliği ile
ünlü SAS Havayollan'nı
tartışıyor. Şiddetlenen
tartışmalara, 129 kışinin
ölümden döndüğü mecburi
inişi izleyen günlerde SAS
uçaklannda ortaya çıkan
birkaç küçuk anza neden
oldu. Isveç'in ünlü oto
markası Volvo gibi reklamını
can güvenliği teması üzerine
kuran SAS'ın son bir yıl
içindeki dunımunu yakın
incelemeye alan basın ve bazı
özel TV kuruluşlan, şirketin
genel mudürü Jan
Carizon'un bazı şikâyetleri
örtbas ettiğine ilişkin
iddialara ve çeşitli çevrelerin
istifa etrnesi yönündeki
istemlerine geniş yer veriyor.
İktidan lngvar Cartsson'un
sosyal demokrat
hükümetinden devralan
dörtltl sağ koalisyon, ünlü
sosyal refah devleti adma
neler getirip neler götüreceği
tartışılan ve merakla
beklenen bütçe tasarısını
cuma günü parlamentoya
sundu. tsveç Maliye
bakanlan, böyle günlerde
hoş bir geleneği
sürdürüyorlar: Bütçe
tasansını içeren beş-altı
kiloluk kalın bir kâğıt
tomannı elde taşıvarak
bakanlıktan parlamentoya
kadar yürüyüş yapıyorlar.
Tansu Çiller'ın hemcinsi ve
meslektası, Liberal Parti'nin
önde geien isimlerinden
ABIK Wibble de bu geleneğe
u^du. Yeni bütçe, yaklaşık 15
milyar dolarhk açığı, yüzde
l'in altında buyüme hızı ve
büyüyen işsizlik tehdidi ile
karamsarlan haklı çıkanr
nitelikte.
RUSYA
Tanrı
korusun
HAKAN AKSAY
MOSKOVA — Bağımsız
Devletler Topluluğu (BDT)
üyesi ülkelerde gecen haftamn
ilk günleri politik olarak
sakin, dini olarak
hareketliydi. tsa
Peygamber'ın doğum gunu,
ilk kez görkemli bir şekilde
kutlandı. Kızıl Meydân'da
dini tören düzenlendi. Tannya
inaomasa da kiliseye
gittiğinde dinsel bir annma
hissettiğini söyleyen Boris
Veltsin, dini bayrama aktif
olarak katüdı. Bazı
Müslüman cumhuriyetler de 7
ocağı tatil Uan ettiler.
Bayramın bitmesiyle politik
arenanın hareketlenmesi bir
oldu. Karadeniz fılosuna el
koyan Ukrayna ile onun bu
tutumuna önceki hafta sessiz
kalan Rusya yönetüni
arasında sert bir polemik
başladı. Yeltsin, filonun
BDT'ye ait olduğunu, eğer
topluluk içinde bir devlete
verilmesi söz konusu olursa,
bunun kesinlikle Rusya
olacağını söyledi. Ukrayna
lideri Leoaid Kravçuk,
Rusya'yı eskisi gibi,
Ukrayna'yı bağımsız bir
devlet olarak görmemekle
suçladı. Ordu ve filo
yönetimi ilk kez geçen
günlerde polemiğe katıldı ve
Ukrayna'yı uyardı. Bu
gelişmeler ışığında, BDTnin
geleceğinin pek güvenli
olmadığı, iki büyük üye
arasındaki sorunlann yakında
topluluğun dagılmasına yol
açabileceğı yorumları
guçlendi. Askeri anlaşmazhğa
ek olarak, bir de Ukrayna'nın
kendi para birimini
yaygmlaştırrnaya başlaması
buna tuz-biber ekti. Zamlı
fiyat uygulamalan, halk
arasında tepkjyle
karşılanmava devam ediyor.
Pek çok mala yeni fıyatlar
belirlenmesine karşın
tezgâhlann hâlâ boş olması,
sokaktaki adamın sinirlenni
gerginleştiriyor. Moskova'da
dolaşan söylentilere göre yeni
kurulan Rusya tçişleri ve
Oüvenlik Bakanbğı, muhtemel
ayaklaruna eylemlerine karşı
önlem mekanizmalan üzerine
çalışıyor. Geçen hafta
Vladirnir ve Krasnoyarsk
kentlerinde, küçük çapb da
olsa kitle eylemleri yapıldı.
] \ f l l f l | l rgfH*t^ E s k i S o v
> e t l e r
Birliği, bugunku ismiyle Bağımsız Devletler Topluluğu
I T I U U U g t x c vatandaşlan, tsa'nın doğum gununu ilk kez 'resmeo' kutladılar. Geçen
seneki kutlamalara hiçbir Sovyet lideri katılmamışd. Geçen pazartesi gecesi Moskova'daki
St. Basil KatedraJi'nde Patrik 2. AJens'in yanında Rusya'nın lideri Boris Yeltsin'de hazır bu-
lundu. Moskovalı, İsa'nın dogum gununu anarken geçim derdini bir gecelik unuttu. (Fotoğ-
raf: FRANKFURTER.ALLGEMEINE)
İNGİLTERE
Çiıfden ithal grip salgınına sarı alarm
EDtP EMİL ÖYMEN
LONDRA — Başkan George Busb'un
saranp solarak masarun altına
dıişmesini Ingiltere, nefesini tutarak
sabah, öğle, akşam, gece televizyon
haberlerinde aynı karelerle defalarca
izledi. Bush'un, "Alt tarafı grip" diye
geçiştirdiği rahatsızlığına Ingilizler,
geleneksel soğukkanlılıklan ile
bakamadüar. Çünkü "Çin gribi"
ülkeyi, çocuk ve yaşlıları sanyor. Bush
da esas oğlam oynuyor, ama ne de olsa
67'sinde. Çin'den ithal yeni grip virüsü,
geçen hafta, özellikle okul çağında
çocuklan ve yaşlı ana-babalan olan
milyonlan yakından Ugilendirdi.
Ülkenin özellikle kuzeyinde sanayi
bölgelerinde etkili virus, birkaç yuz
kişiyi evine mıhladı. Galler Bölgesi'nde
grip yüzünden Noel tatilinden de
istifade üt birçok firmanın iki hafta
kapandığı anlaşılıyor. Sanayici ve
işverenler örgütü. Galler'deki
durumdan "ciddi boyutta bir salgın"
diye söz ettiler. Ama Sağlık Bakanlığı
henüz bu kanıda değil. tngiltere'nin
ikinci büyük kenti Birmingham'daki 7
büyük hastanenin "s«n alarm "a
geçirildiği açıklandı. Noelden, yani
aralığın son iki haftasından bu yana
grip teşhisi ile hastaneye başvuru oranı
yüzde 25 artmış. özellikle yaşhlar ve
çocuklann "Pekin virasü"nden
etkileneceği uyanlan yapüıyor. Sağlık
Bakanlığı verilerine göre halen her 100
binde 54 kişide bu tip grip görülüyor.
Sayı 100'ü aştığı takdirde "resmi
salgın" ilan edilecek. Bu arada,
Ingiltere'nin reçetesiz satılan en popüler
grip ilacımn yapımcısı "Beecbam" ilaç
fırmasırun hisse senetleri bir günde 13
penny birden değerlendi.
Kronik bronşh, ve astımhJann "Pekin
virüsü "ne karşı daha duyarlı olduklan
biliniyor. Sağlık Bakanlığı 4.5 milyon
kişiyi aşüadı. Ama Pekin'den
kaynaklanan ve Singapur ve Yamagata
türleri de olan yeni gribe çare yok. 10
gün yatmaktan baska...
BELÇtKA
Avrupa balosunda Azeri dansı
SABETAY VAROL
BRÜKSEL — Geçen hafta
içinde NATO merkezinde
yapılan toplantı, Orta ve
Doğu Avrupa ulkelerinin
Brüksel doğrultusunda
gerçekleştirdiği, her gün biraz
daha fazla sıklaşan gidip-
gelmelerin son örneğini
oluşturdu. Bu vesileyle Türk
diplomasisi, Azerbaycan'ı,
mustakbel bir "Avrupa
ülkesi" olarak lanse etmeyi
başardı. Bu yeni bağjmsız
"Tiirki" cumhuriyetin
Dışişleri görevlisi Araz
Azimov, konvansiyonel silah
indirimiyle ilgili 31 ülke
temsilcisiyle yapılan bir
toplantıya katıldı.
Türkiye'nin 40 yülık NATO
üyeliğinin, Baku'nun, Batı
dillerindekı deyişiyle "Avnıp*
valsi"ndeki yerini
edinebibnesinde son derece
büyük katkısı oldu. Geçen
yıl imzalanan Avrupa
Konvansiyonel Silah Indirimi
Anlaşması'nın (AKKA)
coğrafi bölge olarak
Kafkasya'yı içine alması da
bu konuda Ankara'mn işini
büyük ölçüde kolaylaştırdı.
Son 20 güne sığan bu olaylar
şöyle gelişd: 17 aralıkta
yapılan NATO Dışişleri
Bakanlan Toplantısı ve bunu
izleyen 30 aralık "Kuzey
Atlantik tşbirliği Konseyi"
geçen yıl imzalanan
AKKA'nm, SSCB'nin yok
olması yüzünden
uygulamada birçok sorun
yaratmak uzere olduğunu
ortaya koymaya yetmişti.
SSCB Dışişleri Bakanj
Eduard Şevardnadze, birliğin
ortadan kalkması yuzunden
Bnıksel'e gelememışti ve o
günlerde VVashington, AKKA
uygulaması için Kafkasya'yı
dışlayan bir formul
öneriyordu. Çunkü Bağımsız
Devletler Topluluğu henüz
şimdiki şeklini almamıştı ve
3 Slav kökenli cumhuriyeti
bir araya getiren Minsk
toplantısı daha yeni
gerçekleşmişti. İşi 3 Slav
devletle çözme hususundaki
bu ABD önerisi Türk
YUNANISTAN
Soygunnedeniylerahatsızettik, özürdileriz
STELYO BERBFRAKİS
ATİNA — Yunanistan'ın başkenti Atina
geçen hafta içinde yoğun hava kirliliğinin
hâkimiyeti altındaydı. Atinaülar bu nedenle
haftamn ilk iki günü alınan önlemlere uyum
sağlamak zorunda kaldılar. Bu çerçevede
Atinalı özel oto sahipleri, iki gün boyunca
şehir merkezine belediye otobüsleri ya da
küçük motosikletlere binerek girebildiler.
Boylece Yunanhlann "nefos" adını verdikleri
hava kirliliğinden ohışan canavar "bnlut" iki
gün sonra son nefesini verdi ve yeniden
"karstlaşmak umudnyla" Atina semalanndan
"geçid" olarak ayrıldı.
"Nefos" aynldı, ama siyasi kişiler hakkında
açılan davalan görüşen özel mahkeme, bu
hafta içinde eski Başbakan Andreas
Papandreu ve PASOK'lu iki eski bakanın
"davalan" ile ilgili karan açıklayacak.
PASOK taraftarları arasında geçen hafta
heyecan doruğa ulaşırken kimi PASOK
üyeleri ve hatta milletvekilleri özel
mahkemeyi oluşturan 13 yargıtay üyesinin
alacağı kararlarda "dikkatli dmalan" gibi
"tehdit edici" açıklamalarda bulundular.
Yunanistan'ı "yakan" dış konulardan biri
haline gelen "Makedonya", Alina'daki
atmosferi yine bulandırdı. Yunanlılar,
Yugoslavya'nın "Makedonya
Cumhuriyeti'ne" ısrarla "Usküp
Cumhuriyeti" adını veriyor. "Makedonya"
adının Yunan tarihiyle bağlantıh olduğu için
bu cumhuriyetin bağımsızlığını
tanımayacağım açıklayan Yunan hükümeti,
bu konuda oldukça tedirgin olduğunu
gizlemiyor. Böylece "Makedonya
sendromuna" yakalanan resmi kişiler,
"Makedonca" yerine "Üsküp lehçesi" gibi
tammlamalar yapıyor. öyle ki geçen hafta
içinde Patras liman kentinde kontrol edilen
ve üzerinde "Makedonya Cumhuriyeti"
adresi olan dört TIR kamyonu ile ilgili
haberlerde "Üsküp kamyonlan"ndan söz
edildi. Banka soygunlan geçen hafta içinde
yine başroldeydi. iki banka, bir süpermarket
soyuldu. Ölen ya da yaralanan olmadı.
Üstelik "centilmenlik" örnekleri verildi. ilk
soygunu yapanlar bankadan 25 milyon
drahmi (yaklaşık 6 milyar lira), ikinci banka
soygununu yapanlar 15 milyon drahmi (3
müyar 750 milyon lira), son olarak süper-
marketi soyanlar 8 milyon drahmi (2 milyar
lira) "kaldırdılar." Sondan bir önceki banka
soygununda, soyguncuların "bir hayii kibar"
olduklan gözlendi görgu tamklan tarafından.
Şık giyimli soyguncular banka müşterilerine
"Bu yapöğımız için özür dileriz. Kimseye
dokunmak istemiyoruz. Hayat şartlan bunu
yapmamızı gerektirdi. Şimdi hoşcakalın"
dedikten sonra olay yerinden "hızia
uzaklaştıtar." Yunanistan'daki banka .
soygunlannın -birkaç bılyük soygun dışında-
"terör eylemkriyle" bağlantıh olmadıkları
sanıhyor. Son yıl içinde sıklaşan banka
diplomasisinde rahatsızlık
uyandırrmş; Ankara,
AKKA'mn Kafkasya'yı da
içine alan bir biçimde yani
tüm kapsamıyla
uygulanmasım istemişti.
Dışişleri Bakanı Hikmet
Çetin, görevde yeni olmakla
birlikte konunun Turkiye için
taşıdığı önemi ve yarattığı
fırsatı süratle kavrayıverdi.
20 aralıkta, özellikle
Türkiye'nin ısranyla AKKA
uygulanması için uzmanlar
düzeyinde tüm ilgili ülkeleri
içeren bir toplantı yapılması
karar altına alındı. Boylece
"Avrupa'nın Kafkas
dağlannda bitmesi"
anlamına gelebilecek ABD
formülü, diğer dış olaylann
da yardımıyla kısa ömûrlü
oidu. Ankara bu arada,
Bakü'yü bu toplantıya
gehneye ikna etti. Çünkü
Azimov'un da kabul ettiği
gibi uluslararası politika
konulannda deneyımi az, o
ana kadar "Asyalı olmakla
Avrnpah olmak arasında
karmrsu" Azerbaycan, ufak
bir "forsiııg"le Batı
yörüngesine oturtuldu.
Bunun için geçen haftalarda
Ankara'ya çağnlan iki Azeri
yetkiliye korjunun önemi
anlatıldı. Bakü, hem Asyalı
hem de Avrupah olmayı
benimsedi. ABD ve
Avrupa'ya gelince, "kerfcen"
de olsa Bakü'yü AKKA
kapsamına dabil etti. Şimdisoygunlarından ise polisin hiçbir "ipucu" r
bulamaması, mustakbel banka soygunculanmn Azerbecan'a "AGİK yolu
sayıca artmasma neden olarak gösteriliyor. açıldı" denebilir.