Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Sahibı: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecılik Türk Anonim
Şirketi adma Berin Nadi • Murahhas Üye: Emine Işakhgil
• Genel Yayın Muduru: Hasan Omal, Yazı lşlerı Mfldurü: Okıy
Go«enan # Habeı Merkezi Müdürü: Yalçuı Bayer, Sayfa
Düzeni Yönetmeni: Ali Acar * Temsılaler ANKARA: Ahmct
Tıa, tZMİR: Hikmet Çeti»V*ya, ADANA: Çetin Yigenoita
İç Polıbka. Cdal Baflangıç, tsUnbul Haberlor. Şenay kılkan, Ekonomı. Mcnl T«m«, Dış Haberler:
Ergm Bakı, Iş-Sendıka Şakruı Kttenci, Kültür: Cdal Uster, Eğıtım Gcnoy Ş»)Un, Yun Haberlen
Necdcl Doj», Spor Danışmanı. AbdolVadlr Yocclman. Dıa Yanlar Kınm Çalışku. Araştırma.
ŞaKia Alpay, DıUeltme Abdılbh Ytncı # Koordınatör AhmH Kornlsan % Malı Işier Erol Erkm
0 Muhasebe- Bulcnl Ycncr 0 Bütçt-Planlama: Sngi Oımubcfeogla 0 Reklam Ayje Tonın 9 İdare
Hucyin Gurer 9 hletme ÖınJtı Çettk % Bılgı-tşlem. Ntil toıl 4 Personel Sergi Bosuncıoglu
Jfayın Kumtu Başkan tlluıl
Selçuk, Oku> Akbal,
Y»K>n Bayer, Hum Cenul,
Hikmn ÇcUnkaya, Okaj
Göıtnsin, IJJur Moroea,
Ali Sirrnen, \hmet Tan
Basan ve Yaytm Cumhuriyet Malbaacılık \e Gazetecilik T.A.Ş. TUrkocaJı Cad.
39/41 Cajaloglu 34334 tst. PK- 246 - lstanbul. Tsl 512 05 05 (20 hal), Tüaı:
22246, Fax: (1) 526 60 72 • fluroto- Ankara: Zıya Gokalp Blv. lnkılap S. No:
19/4, Tel: 133 11 41-47, Telex: 42344, Fax: (4) 133 05 65 0 hatin H. Ziya Blv.
1352 S. 2'î, Tel. 13 12 30, -Rloı: 52359,fiuu(51) 19 53 60 # Aduı: lnönfl Cad.
119 S. No 1 Kat 1, Tel: 19 37 52 (4 hat), Tela: 62155, Fax: (71) 19 15 78
TAKVİM: 5 EYLÜL 1991 tmsak: 4.57 Güneş: 6.27 ögle: 13.08 Ikindı: 16.46 Akşam: 19.37 Yatsı: 21.02
ÇEVRE KONGRESİ VE FUARI
'Çevre
istismarı
durdunılsıııı'Mecidiyeköy'deki FM Fuar Merkezi'nde dün
açılan fuarda, BM Çevre Konferansı'na
sunulmak üzere hazırlanan metin imzaya açıld
Çağrı metninde ülkelere çevresel istismarlann
durdurulması çağnsında bulunuldu.
Uluslararası Çevre Kongresi ve Fuarı pazar '
gününe kadar sürecek.
laUuaM Haber Serrta —
Uluslararası Çevre Kongresi ve
Fuan'nda, 1992 yılında Brezil-
ya'da toplanacak "Birteşnüs
Mülctler Çevre KonferansTna
sunulmak üzere hazırlanan me-
tinde "ülkeleria çevresel istis-
•uüannın durdanüması" çağ-
nsında bulunuldu. Çevre Baka-
nı A1İ Talip özdemir açıhşta
yaptığı konuşmada çevre kirli-
liği yüzünden dünyada şündiye
kadar 90 milyon insanın haya-
tuıı kaybettiğini belirterek, "Ne
kadar cezai nraevyvide uygnla-
ı r a uygııtaasn, insaaiara egi-
tim verilaMdlkçe sonu çözttle-
mtz. Ba aedeale çevre konu-
suHİa iuirenHeterie sılu işbir-
Üİiııe her zaman aannnT dedi.
Türk Kadınını Güçlendirme
ve Tanıtma Vakfı tarafından
düzenlenen "Çevre *91 - Ulns-
larmrası Çevre Kongresi ve
Fnan" dün Mecidiyeköy'deki
FM Fuar Merkezi'nde vakfın
kurucu başkanı ve ANAP ls-
tanbul tl Başkanı Semra özal
tarafından açıldı. YeTİi ve ye-
bancı 100'e yakın çevreyle ilgili
firmanın katıldığı fuar 8 eyltt-
le kadar sürecek.
Uluslararası Çevre Kongresi-
nin açüış oturumunda Türk
Kadınını Güçlendirme ve "ftnıt-
ma Vakfı Başkanı Elvsn Özal,
Çevre Bakaru Ali Talip Özde-
mir, lstanbul Valisi Hayri Ko-
zakpotlu, Sağlık Bakaru Yaşar
Erydmaz birer konuşma yaptı-
lar. YÖK Başkanı thsan DoJ-
ramacı'nın yöneuiği açüış otu-
rumundan sonra Çevre Bakanı
Ali Talip özdemir, Semra
Ozal'a "çevreyle ilgiH çalışma-
lanndaa örürü" bir plaket ver-
di. Cumhurbaşkanı Turgut
özai'ın da kutlama mesajı gön-
derdiği Çevre Kongresi'ne
KKTC Çevre Bakanı S«rdar
Denktaş da katıldı.
YÖK Başkanı thsan Dofcra-
macı'nın başkanlığını yaptığı
Çevre Kongresi'nin ilk oturu-
munda bir konuşma yapan Kati
Atık Türk Milli Komitesi Baş-
kanı Prof. Dr. Kriton Cari, çev-
re kirliliğınin en önemli neden-
lerinden birisinin atıklar oldu-
ğuna dikkat çekerek, sanayileş-
miş ulkelerin bu tip atıklan im-
ha etmek yerine, yasal ya da ya-
sal olmayan yollarla gelişmekte
olan ülkelere gönderdiğini be-
lirtti. Ülkemizde kurulan ya-
bancı endüstri kurumlarımn
mevzuat eksikliğinden yararla-
narak çevreyi ve toprağı kirlet-
tiğini söyleyen Curi, "Bunlann
önüae geçmek içiB mevzoadar-
da düzenİeme yapılıp, denetim
Nadir Nadi'yi
anma gösterisi
ANKARA (Cumhuriyet
Börosa) — Gazetemizin Baş-
yazan Nadir Nadi, bugün Kı-
zılay Metro Etkinlikleri çerçe-
vesinde anılacak.
Atatürk Bulvarı'nda
20.30-21.00 saatleri arasında
Nadir Nadi fotoğrafları ve ga-
zete haberlerinden olusan bir
dia gösterisi Mozart muziği eş-
liginde sunulacak.
Gösterimde 30 dia sergilene-
cek. Kınlay Metro Sanat Et-
kinlikleri çerçevesinde bu ay
içinde Curnhuriyet gazetesi ya-
zarlannın katılacağı ımza gün-
leri de düzenlenecek. Kızılay
Açıkhava Sineması'nda Bilge
Olgaç'ın yönettiği "Yann
Cunurtesi" adh fıhn göste-
rilecek.
dedi.
Yerli ve vabana bilim adam-
lannın çevre sorunlan ve çö-
züm yollan konusunda bildiri-
ler sunduklan Çevre'91-Ulus-
lararası Çevre Kongresi ve Fu-
an'nda aynca Türkiye'de hazır-
lanan ve 1992 yılında Brezilya'-
da yapılacak olan "Birteşmiş
Milletler Çevre Konferansı"na
sunulmak üzere uluslararası
düzeyde yürütülen "Ulkelerin
çevresel istismariannın durdu-
rulmaa" başhkh çağn metni
Prof. Kriton Curi tarafından
imzaya açıldı. Çevre kirliliğinin
gezegenimizi tehdit eden en
önemli tehlikelerden biri oldu-
ğu ve çevre kirliliğinin ulke sı-
nın, ırk, din aynmı tanımaksı-
zın tüm insanhğı etküediği ha-
tırlatüan metinde, "iilkeleri kir-
li eadöstriler ve zarariı madde-
ler ihraç ederek, başka ülkele-
rtn çevrderini ististnara son
vermeye davet ederiz" denildi.
ABD'de yapılan araştırma, kilisede de bilim dünyasında da tartışıhyor
Eşcinsellik doğuştanSalk Institute bilim
merkezinde yapılan
araştırma, beyinde
cinsel davranışı
denetleyen ve
yönlendiren merkezin
büyüklüğünün,
eşcinsellerde normal
kadınlardaki kadar
olduğunu ortaya
çıkardı. Normal
erkeklerde aynı bölge
üçmislibüyük.
EDtP EMtL ÖYMEN
LONDRA — 'EşdnselMk do-
guştan mı o4ur, yoksa çevrenin
etkisiyle sonradan mı ögreni-
Br?" sorusuna yeni bir yanıt da-
ha verildi. Ancak yanıt, sorunu
aydınlatmaktan çok, kiliseden
bilim dünyasuıa kadar geniş bir
tartışmaya yol açtı.
Amerika'da yapılan bir aras-
tırmada, beyinde cinsel davranı-
şı denetleyen ve yönlendirenmer-
kezin büyuklugunün escinseUer-
de normal kadınlardaki kadar
olduğu saptandı. Oysa normal
erkeklerde burası üç misli bü-
yük. Bu sonuca göre eşcinsellik
ile kadınsılığın aynı biyolojik il-
kelerden kaynaklandığı öne sü-
rulebilir. Escinselliğin biyolojik
bir yapılanmanın sonucu olarak
NE NEDtR? HÎPOTALAMUS ~
Beyindekikomutamerkezi
Napolyon tipi olmayan normal bir kiraz büyüklüğünde,
beyin iç kısımlarında derinlere gömülü, çok hayati bir
komuta merkezi. Sinir sisteminin, insam ani ve zorlu
olaylara saniyesinde hazır eden mükemmel savunma ve savaş
sisteminin, bir ölçüde bilinçdışı ve otomatik çaüşan kısmı.
Hormon (endokrin) sistemini, çoğu salgı bezini denetleyerek
yöneten bvrim. Beyinde bilinçli çalışan daha üst merkezlerden
gelen emırlerı de vücutta birçok adrese gönderir.
Uyku-uyanıklık, açlık-tokluk, tuz-mineral metabolizması,
birçok hayati hormonun salgılanması için emir merkezi. Isı
kontrolü, cinsel uyanış-isteksizlik, hep hipotalamusun işleri.
doğuştan belirlendiğini savu-
nanlar, araştırma sonucuna he-
men sahip çıktı. Çevresel ve sos-
yal koşuUann eşcinselliği belir-
lediğıni savunanlar ise, araştır-
mayı "Nazi HriiniT bularak red-
detti. Tartışmaya, kiliseden eş-
cinsellerin haklanm savunan ör-
gütlere kadar çok çeşitli kesim-
ler katılmış bulunuyor.
Amerika'da "Salk Institute"
bilim merkezinde Dr. Simon Le
Vay tarafından yapılan araştır-
ma, bilim dünyasının saygm der-
gilerinden "Sdence"de yayım-
landı. Her araştırma sonucunu
olduğu kadar bunu da teknik
bakımdan eleştiren bilim adam-
lan %ar. Ancak esas tepki escin-
sellerden geldi. "Uluslararasj Eş-
cinsdkr Birligi" Genel Sekreteri
Iisa Power, "Araştırma, herke-
si doğuştan eşdmel ya da degil
diye ayınyor. Ya 40 yasına ka-
dar mutlu bir aile babası olup
da sonradan escinsellikte karar
lulanlan nasıl açıklayacak? Na-
ziler de bu tür araştırmalara da-
yanarak Yahudileri yok etmişti"
dedi. Londra'da yayımlanan
"Capital Gay" adlı eşcinsel der-
gisi yöneticisi Michael Mason
ise "Eşcinsellerin kafadan has-
ta olduğunu, bunun çaresinin
beyinlerinin içinî açmak otdugu-
nu düsünenler hep çıkacak. Da-
ha önce elektroşok yapıyorlar-
dı, hormon tedavisi öneriyoriar-
dı. Amaç, eşcinselleri vazgecır-
mekti" göruşünde. Tartışmaya
kilise de katıldı. Eşcinselliği di-
ne küfüıie bir tutanlar, eşcinsel-
liğın "doğuştan bir sakathk"
olarak görulmesi gerektiğini sa-
vundular.
Eşdnseller
keşiften memnun
'Böylece sapık manyaklar olmadığırruz
anlaşıldı' diye konuşan eşcinseller, 'Yine de
hipotalamustaki parçacığın
heteroseksüellerde büyük olması hoş değil,
yine üstünlük kompleksine kapılacaklar' diyor.
ŞEBNEM ATİYAS
NEW YORK — Homoseksüel erkek beyninin heteroseksü-
ellerden farklılık gösterdiği keşfedildiğinden beri seksüalite ko-
nusunda yoğun bir tartışma içine girüdi. Pek çok homoseksü-
el erkek yeni keşiften memnun; yalnız beyinlerinin kadınlara
benzemesi konusunda şaka yapmaktan kendilerini alamıyor-
lar. "Her şey iyi hoş. Böylece sapık manyaklar olmadıgımız
bilimsel olarak da kamtlandı. Yalnız hipotalamus bölgesinde-
ki bu parçacığın, heteroseksiiel erkekkrinkinden küçük olması
hoş degil" şeklinde konuşuyorlar.
Geçen cuma günü La Jolla / Califoraia'daki Salk Biyolo-
jik Çalışmalar Enstitüsü doktorlanndan Simon Le Vay uzun
süredir yaptığı incelemelerin sonuçlannı açıkladı. Le Vay, ho-
moseksüel erkeklerin beyninde hipotalamus bölgesindeki bir
parçacığın heteroseksüel erkek beynindeki parçacığın kadın-
lannki gibi küçük olduğunu ispatladı. 19 homoseksüel, 16 he-
teroseksüel erkek beyni üzerinde yaptığı otopsi sonucu Dr. Le
Vay, bu bölgenin cinsel davranışlarla ilgisi olduğunu belirtti.
Le Vay, aynı tür çahşmayı lezbiyen kadm örnegi bulamadıgı
için kadınlar üzerinde gerçekleştiremedi. Ancak hayvanlarda
yapılan araştırmalar Dr. Le Vay'ın bulgusunu destekledi. Be-
yinlerinin hipotalamus bölgesindeki özel parçası dişüerinki gibi
küçük olan erkek maymunların cinsel olarak aktif olmalanna
rağmen dişi peşinde koşmadıkları kaydedildi.
Kîliseler hem insana
hem de doğaya yenîk
Antalya ve Isparta'daki kiliselerin bazıları
insan eliyle harap ediliyor, bazılan da doğal
nedenlerden yıkıhyor.
'de sıcaklar artınca herkes soyunup dökünüp sereserpe kendini güneşin kollarına bıraktı. Londra'-
' daki St. James Parkı'nda yazın son sıcak ışıklannı yakaiamak için çimlere uzanmış bayanlardan biri ise
parktan geçen 'çapkın kazlardan' birinin kaçamak bakışlanna hedef oldu. (Fotograf: REUTER)
ANTALKA (Cumhuriyet) —
Tarihi kimlik taşıyan kiliseler
bakımsızlıktan yok olmak üze-
re Antalya içinde bulunan kili-
seler "şahısttzerinetapulu" ol-
duğu için restore edilemezken,
Isparta'daki 2 büyük kilise de
halkın tepkisinden korkulduğu
için kaderine terk edilmiş du-
rumda.
Hıristiyanların ibadet mekâ-
nı olması nedeniyle günümüzde
bile önemsenmeyen kiliseler, in-
san eliyle yıpratudığı kadar, do-
ğanın gücüne de yenik düşüyor.
"Türkler bağınyor, gazetekr
manşet atıyordu bir zamanlar.
Balgaristan'da Sovyetler'de ca-
mfler yıküryor, depo olarak kul-
laaılryor, içine hayvan sokuluyor
diye. Feki Türkierin, yabancıla-
nn ibadethanelerine saygısı ne
kadar. Kiliseler, sinagoglar do-
kiilttyor. Halk resmen bu ibadet
yerlerini yagma etmiş" diyen ve
isminin açıklanmasuıı istemeyen
yabancı seyahat acentesi sahibi,
yetkili birimlerin bu duruma
sessiz kalışının anlaşılır gibi ol-
madıgını belirtti.
Antalya'da bulunan küçüklü
büyüklü 4 kilise şahıs malı ol-
duğu için restore edilemezken
kiliselerin kaderi, tamamen sa-
hiplerinin elinde. Yıkılmış du-
varlan, sökülmüş freskleri ile
yabancı turistlerin gezdiği kili-
selerin isimleri yetkili makam-
larca bile biünmiyor.
'iHalkın tepkisinden korkul-
dagu için kiliselerin tamiratı ve
restoresi yapılamıyor. Bir sare
önce restore edflerek kreş olarak
kultaıulnunuu istedikse de gdra
lepkiler yüzünden vazgeçtik" di-
yen eski Isparta Doğumevi Baş-
hekimi Sadık Yagcı, kilisenin
ahşap doğramalanmn çevre in-
sanları tarafından kışlık yaka-
cak olarak kuUaruldığını, çatıla-
nn sökuldüğıınü, fresklerin ka-
zındığını ve yetkililerin sessiz
kaldığım söyledi.
Isparta 11 Kültur Müdürlüğu,
yıkılmak üzere olan iki büyük
kilisenin korunduğunu belirtir-
ken kiliselerin isimlerini uzun
arayışlardan sonra verebildiler.
Isparta, Aya Yorgi ve Aya Paya-
na küiselerinin bahçelerüıde be-
ton bloklar yükselirken kilisele-
rin tarihi duvarlan gecekondu-
lara bel vermiş.
Her yıl binkrce turistin geldi-
ği Antalya gibi turistik beldeler-
de Hıristiyan ve başka dinlere
mensup insanların ibadetlerini
yapabileceği bir mekân yok.
Almanya kapısında yoğun insan ticareti
Politik mültecilerin gözü hâlâ Almanya'da. Rumen Çingenelerden
Türklere ve Bulgarlara uzanan geniş bir yelpazede, çeşitli şebekeler para
karşılığı Almanya'ya adam sokabilmek için faaliyet halinde. Alman smır
polisi, uluslararası işbirliği ile mülteci akınmı önleme çabasında.
DtLEK ZAPTÇIOĞLU
BERLİN — Almanya'ya her yıl 200 bine ya-
kın kacak insan giriyor ve "politik mülteci" ola-
rak tanınmak istiyor. Sadece yüzde 8'i Alman-
ya'da barvnma haİckı elde ediyor. Çoğu geri yol-
lanan bu insanların büyük bölumunü Rumen
Çingeneleri, Türkler ve Bulgarlar oluşturuyor.
Ülkeye kaçak insan sokan örgütlü şebekelerde
Türkler büyük pay sahibi.
Alman Sınır Koruma Polis Müdürlüğü'nden
aldığımız bu bilgiler, dünyamn yoksul yörelerin-
den zengin Batı'ya "insan ticareti"nin çok kârh
bir branş haline geldiğini gösteriyor ve insan ü-
caretini profesyonelce örgütleyen Türk vatandaş-
lannın sayısı giderek artıyor. Aiman polisi gerek
tutukladığı şebeke mensuplanndan gerekse ilti-
ca başvurusu yapan TC vatandaşlanndan elde et-
tiği bilgileri Ankara Interpol'e iletiyor.
Bavyera Sımr Pohs Teşkilatı'nda görevli Baş-
kömiser Gerhard Legat sonımuz üzerine "Inte-
rpol aracılıgıyla Ankara'yla kurulan ilişkinin di-
ğer Interpol şubelerinde olduğu gibi çok yavaş
işkdiginden" yakındı ve "bilgüerin aktanlana ka-
dar güncelliğini yitirdiğini" belirtti.
Başkomiser, ülkeye kaçak insan sokan şebe-
kelere karşı efektif mücadele edilemediğini bil-
dirdi ve şebekelerin son zamanlarda artan sayı-
da Türk TIR şoförünü kurye olarak kullandığı-
na dikkat çekti.
Başkomiser Legat, "insan ticareti" yapan şe-
bekelerin en büyüklerinden birinin lideri olan
Muhlis Pınarbaşı'nın Interpol aracılıgıyla aran-
dığım, hakkında tutuklama emri olduğunu, Pı-
narbaşı'nın kısa süre önce Istanbul'da Alman
ZDF Televizyonu'ndan bir ekiple mülakat yap-
tığını bildirdi. Pınarbaşı'nın Istanbul'da bir se-
yahat acentesine ortak olduğu belirlendi.
Interpol bilgilerine göre 36 yaşındaki şebeke
lideri Muhlis Pmarbaşı, şimdiye kadar yirmi beş
degişik isim kullanarak insan ticaretini büyük ka-
zanç kaynağı haline getirdi.
Bavyera Savcüığı, Pmarbaşı hakkında dava aç-
tı. 1986 yılmdan beri Almanya'run güney sınırın-
dan ülkeye 4 bini aşlon kaçak insan soktuğu sap-
tanan Pmarbaşı örgütünün 20 elemanı yakala-
mp bir yüdan üç yıla kadar hapis cezalanna çarp-
tınldılar. Örgütun 60 elemanı ve yardımcısı ha-
len araruyor. Bunlardan 13'ü hakkında uluslara-
rası arama emri var.
Alman polisinin ifadelere dayanarak saptadı-
ğı üzere çark şöyle işliyor:
Şık kıyafetlerle ve lüks arabalarla Anadolu'-
da "tura" çıkan Pmarbaşı'mn adamlan ilgüenen-
lere fotoğraflar gösterip Türklerin, Almanya'da
nasıl lüks içinde yaşadığına dair hikâyeler anla-
tıyorlar. Anlatılanlara kanan aileler elbirliğiyle
para toplayıp seçtikleri kişileri -ki bunlar genel-
likle çalışacak yaşta ve sıhhatli genç erkekler
oluyor- yola çıkanyor. örgüt kaçak yolculan ya
tstanbul-Bükreş-Budapeşte-Viyana-Salzburg üze-
rinden ya da Çekoslovakya-Doğu Almanya üze-
rinden Batı Almanya'ya sokuyor.
Yolcular Istanbul'da 500 mark, BUkreş'te 300
mark ve diğer duraklarda aynı miktarlarda pa-
rayı örgüte teslim ediyor.
Sıvas Kongresi
• Haber Merkezi — Sıvas
Kongresi'nin 72.
yüdönümü Sıvas ve
Istanbul'da duzenlenen
törenlerle kutlandı.
Mustafa Kemal Dernegi
Genel Başkanı Kâmuran
Baran, 4 Eylül 1919*da
toplanan Sıvas
Kongresi'nin yüdönümü
nedeniyle yaptığı
acıklamada "Sıvas
Kongresi'nden 72 yıl sonra
Atatürk ilkelerinden
ödünler verile verile
bugünlere gelinmiş ve
ülkemiz bugün içinde
bulunduğu çağdaş, gerçekçi
ve akücı olmayan bir
görünüm için girmiştir"
dedi.
Ücretsiz tedavi
• lstanbul Haber Servisi
— Saglık Bakanı Yaşar
Eryılmaz, devlet
hastahanelerinde 1 eylülden
itibaren uygulanan "ücretsiz
tedavi" masraflanrun
bakanhk tarafından aylık
olarak hastahanelere
ödeneceğini bildirdi. Şişli
Etfal Hastahanesi'nde dün
doktorlarla tanışma ve
sorun dinleme toplantısma
katılan Saglık Bakanı Yaşar
Eryıhnaz, ücretsiz tedavi
masraflannın ödenebilmesi
için ekstra kaynaklar
yaratacaklarını belinti.
Sağlık Bakanı Yaşar
Eryılmaz daha sonra
Haydarpaşa Göğüs
Hastahanesi, Koşuyolu
Hastahanesi, Kartal,
Okmeydanı Ana Çocuk
Sağlıgı Merkezi'nin
açıhşlarım yaptı.
Avrupa Iions
Forumu
• tstanbul Haber Servisi
— "37. Avrupa Lions
Forumu", bugün
Cumhurbaşkanı Turgut
özal tarafından açılacak.
Forumun açüış töreninde
Lionslann yalnızca devlet
başkanlanna sunduklan
"Devlet Baskanlığı Nişam",
Cumhurbaşkanı Turgut
Özal'a takılacak.
Bağımsızlıklarını ilan eden
Litvanya ve Estonya
temsilcilerinin de katılacağı
forum, Atatürk Kültur
Merkezi üe The Marmara
CXeli'nde yapılacak ve 4
gün sürecek. 26 Avrupa
ülkesinden bini aşkın
delegenin katılacağı
forumda, dünyada açhk,
körlük, kadınlara ve
çocuklara yönelik şiddet
olaylan, uyuşturucu madde
bağınüılığı ve çevre kirliliği
konuları ana tema olarak
incelenecek. Klasik müzik
enstrüman yarışması ile
Turkiye'deki Lions
kulüpleri önderliğinde tüm
dünya insanlanm
bütünleştiren "Banş
Ormam"nın Beykoz'da
kurulması konusunun da
ele aknacağı forum
çerçevesinde görmez ressam
Eşref Armağan'm resim
sergisi üe katüımcı ülkelere
ait tarutıcı standlar da
açılacak.
'JGündtiz
İstanbul,
gece
• tstanbul Haber Servisi
— Mobil'in yeni motor yağı
"Mobil Süper XHP"nin
"Gündüz lstanbul, gece
mac" cekilişini kazanan 100
talihli Istanbul'da iki güzel
gün yaşadı. MobU Süper
XHP kullananlar arasında
yapılan çeküişi kazananlar,
iki gün boyunca
îstanbul'un en iyi
otellerinde kaldılar, özel
tekneyle Boğaz gezisine
çıktüar ve dün akşam
oynanan Türkiye - Amerika
müli futbol takımlanrun
karşüaşmasını tribünde
kendilerine aynlan özel
yerden izlediler.
Antalya Admsan Koyu kıyüanna toprak atılamk sahte tanm alanlan yaratdıyor
Kımısal tarla oldu, deniz inek doldu
u
Adrasan sahillerinde toprak eşelendiği
zaman altından kum çıkıyor. Hazine arazisi
olan kıyüarda kaçak yapılaşma ve
oraıandaki ağaç yağması da sürüyor.
JAN PAÇAL
ANTALYA — Doğanın çok
cömert olduğu Adrasan Koyu
kumsallan istüacüar tarafından
çirkinleştirüiyor. Kumsala top-
rak çekerek tarla alanı yaratan
kişüer turistlerin denize girdiği
yerlerde inek beslemekten de ka-
çınmıyor. Turizm Bakanlığı'nca
geçen yıl 15 kasımda çıkartılan
yıkım emri henüz gerçekleştiril-
memiş. Bunun yanı sıra Hazine
arazileri ve kıyı şeridi tamamen
beton bloklarla dolmak üzere.
"Kendi insajunuz iç kesimler-
den getirdigi topragı kumlar
üzerine örterek. üstüne diktigi
mısır gibi kısa köklii bitküerle
jeoloji mühendislerini ve bilirki-
şi beyeüni kandırma yoluna gi-
diyor. Topragı 20 santim esele-
dikten sonra karşımıza kum çı-
kıyor. Gözle göriinen bu durum
karşısında bile buralann tarla
arazisi olduguna dair raporlar
verilmiş. Adrasan sahilleri iıze-
rinde bulunan hiçbir yapının ta-
pusu yok; kaçak olarak insa
edilmiş dunımda. Defalarca yet-
kili makamlan uvarmamıza rağ-
men ilgilenilmemesi son derece
üzücü. Adrasan doga cenneti
yok olmadan yetkili birimler ha-
rekete geçmeli" diyen Çavuş-
köy muhtarı Bekir Aydıool
doğanın korunmasını istiyor.
Adrasan koyuna tatü amaay-
la gelen ve Almanya Çevre Ba-
kanlığı'nda jeoloji muhendisi
olarak görev yapan Irene Gatt-
schaft kumsal üzerine toprak çe-
kilerek yaratılan sahte tanm
alanlanna "tanm alanı" olarak
rapor verilmesinin imkânsız ol-
duğunu söyledi. Verilen rapor-
larda kesirüikle yanhşlık olduğu-
nu ifade eden Alman jeoloji
muhendisi, boylesine bir hata-
nın bilirkişi ve jeoloji muhendis-
leri tarafından yapılmasmm an-
laşılır gibi olmadığını da belirt-
ti. Eşelendiği takdirde kumla
karşüaşüan toprak alanlann Ad-
rasan'ın doğal güzelliğini, bina-
laruı ise doğayla olan banşını
bozduğunu söyleyen Gattschaft,
siyasi birimlerin harekete geçme-
sini ve koyun kurtanlmasuıı is-
tedi.
Kaçak yapılara göz yumulma-
sı ve açılan tarla alanlanna izin
verilmesini çeşitli ihtimallere
bağlayan yöre sakinleri önceki
yıllarda kendilerinden 3 milyon
lira karşıhğında yıkım karanmn
erteleneceği şeklinde para topla-
nümak istendiğini söyledileT. Sa-
hüe çekilen duvarlar, çardaklar
doğanın güzelligıne ters düşer-
ken yapılaşmanm imarsız olarak
devam ettigine de dikkat çekildi.
Çavuşköy muhtarlığuıın yar-
dımıyla gittiğürüz Ceneviz koyu-
nu banklarla dolu olarak bul-
duk. Burada çahştıklanm söyle-
nen 6 kişi Güngör Kıhç"ın adam-
lan olduğunu söylerlerken şah-
sa tapulu arazinin bekçüiğini
yaptıklanm da açıkladılar. Ça-
vuşköy muhtan Bekir Aydınol,
daha önce muhtarlar zamanın-
da 50 milyon liraya satıldığını
söylediği koydan bu insanlan
jandarma gücü ile de çıkartama-
dığını anlattı. Sazak koyunun
sahibinin ise Semra özal oldu-
ğunu söyleyen köy azalan, 125
milyon liraya koyun satüdığmı
belirttiler. Orman Mudürlüğü
tarafından kiralandıgı iddia edi-
len koylarda bulunan Adrasan-
da, tatüciler ve çevre sakinleri,
koylann, mafyalann elinde kal-
masından korkuyor. Orman
Mudürlüğü yetküilerı ise kirala-
ma olaylarının doğru olmadığı-
nı açıkladılar.
Orman köyleri tarafından
gerçekleştirüen ve gözle görüle-
bilen orman yağmasına ise dur
diyen kimse yok. Asırlık ağaç-
lar kesilerek çeşitli amaçlarla
kullamlıyor. Her orman köylü-
sünün evinde elektrikli bir tes-
tere bulunuyor. Orman köylüleri
gündüz belirledikleri ağaçları
gece keserek köylerine getiriyor-
lar. Bekir Aydınol, orman yağ-
masımn da önlenmesi gerektiği-
ni söylerken Adrasan'da hiç bir
pozitif yaptınmın olmadığını
belirtti. Ormanın yoğun olduğu
bu bölgede itfaiyenin olmayışı
da dikkat çekiyor.
Adrasan'ın sayısız koylannda
demir atan ve sayılan oldukça
fazla olan yerli ve yabancı yat-
lar hiçbir şekilde denetlenmiyor.
deniz üzerinde sintine atıklan
dikkatleri çekiyor.
Hesap ekstremi edinmek istedim.
Malum, borsa sürat demek.
Postayla gönderiyoruz dediler!"
DEMİRCOM SAYESİNDE
BİR TEK TELEFONLA
HESAP EKSTRENİZİ FAKS
ARAOUĞIYLA EDİNEBİÜRSİNİL
DEMİRCOM: 188 11 11
DEMIRBANK
İyi günier diler"