19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 EYLÜL 1991 KÜLTÜR-SANAT MöZART YILINDA SALZBURG FESTtVALİ CUMHURÎYET/7 ARKEOLOJI Mağara resimleri korumada • ANTALYA (AA) — Antalya yöresindeki taş devrinden kalma mağara resimlerinin, onleri kaiın camlarla kaplanarak koruma altına alınacakları bildirildi. Antalya ValiliğTnin bu konuda başlattığı girişimlerin ilki, Antalya-Kemer yolu üzerinde bulunan Neolitik dönemden kalma bir mağarada gerçekleştirilecek. Yetkililer, mağaradakı taş devrı insaıunın yaptığı resimlerin korunması için çalışmaların yoğunlaştırıldığını belirterek özel idare mudürlüğunün, imkânlan ile başlatılan çahşmanın bu yıl içinde tamamlanacağını söylediler. Mağaranın etrafının da tel çitle çevrileceğini anlatan yetkililer, mağaranın daha sonra ziyarete açılacağını bildirdiler. Mağara resımlerini dışarıdan gelecek tehlikelere karşı koruma amacıyla yürutulen çalışma ıle duvar resminin önüne, kalınlığı bir santimetrenin uzerindeki kalın camlar konuluyor. Prof. Dr. Işın Yalçınkaya başkanüğındaki araştırma ekibinin, Antalya'daki Karain ve Ökuzini mağaralarında yaptıklan araştırmalann, Anadolu'nun taş devrindeki yaşamı konusunda oldukça önemli bilimsel veriler sunduğunu anlatan yetkililer, Antalya'daki mağara duvar resimlerinin korunması için çalışmaların surdüruleceğini söylediler. GÖSTERİ Madencilere destek • Kültür Servisi — Fotoğraf ve Sinema Emekçileri (FOSEM) ile Istanbul Fotoğraf ve Sinema Amatörleri Derneği (ÎFSAK) uyeleri Çorum'un Bayat ilçesindeki 335 madencinın dağda surdürdukleri direnişe kamuoyunun dikkatini çekmek amacıyla Istanbul Tabip Odası'nda dün bir dia gösterisı duzenlediler. FOSEM'den Abdullah Yılmaz, Sadık Çelik ve Şeyda Pehlivan, İFSAK'tan Ibrahım Akyurek ve Sevil Üzrek'in duzenlediği dia gösterisinde, fotoğrafçılar bir de açıklamada bulundular: "Kamuoyunun önemli bir boşluğunu yaşayan 335 işçinin, dağda sürdurduklerı direnişin etkisi her geçen gün bıraz daha zayıflamaktadır. Madencilerin direnişi, kamuoyunun Sovyetler'deki gelişmelerle ya da ulkemiz seçimleriyle meşgul edildiği bir süreçte gerekli etkiyi ve desteği bulmakta güçliik çekmektedir. Bizler bu durumun kamuoyuna taşınması için elimizden gelen çabayı sarfedeceğiz" (Fotoğraf: İbrahim Akyurek'in gosteride yer alan bir fotoğrafı) TİYATRO 'Devlet Tıyatroları Repertuarı' • Kültür Servisi — Tiyatro ve TV Yazarları Derneği Genel Sekreteri Tuncer Cucenoğlu, 2-3 eylul günleri çeşitli gazetelerde yayımlanan "Oyun Yazarlarından Devlet Tiyatroları Repertuanna Tepki" başbklı yazı nedeniyle bazı yanlış anlamaları onlemek için bir açıklama yaptı. Açıklamada, derneğin kurucusu Cevat Fehmi Başkut'un Turk tıyatrosunda saygın bir yere sahip olduğu, bazı oyunlannın ölumunden çok sonra oynanmasının onun değerli bir oyun yazarı olduğunu kamtladığı belirtildi. Aynca Devlet Tiyatrolan'nın, tiyatronun ulke genelinde yaygınlaşmasını ve Turk oyun yazarlığının gelişmesini sağladığına dikkat çekildi. Tiyatro Yazarları Derneğı'ne uye olmadığı halde oyunları ödenekli tiyatrolarda oynanmış ya da oynanan pek çok yazann varlığına dikkat çeken Cucenoğlu, "Tek seçicılik sistemine, demokratik yaklaşımım nedeni ile her zaman karşı çıktım. Baa sakıncalar içerse de çok kişinin seçiciliğini, tek kişinin seçicilığine her zaman yeğlerim. Bu yaklaşımlarım Devlet Tiyatrolan'nın daha da özgurleşmesi isteğime set çekmez" dedi. SİNEMA Kasabanın gençleri büyüdti • Knllur Servisi — 1971 yılında 1950'lerde Teksas'ta kuçuk bir kasabadakı yaşamı konu olan sıyah-beyaz film "Last Pıcture Show" sınemalarda gosterime girmişti. Film daha çok kasaba sakini gençlerin yaşamının bir panoramasıydı. Bu filmin devamı "Texasville", 13 eylulden itibaren sinemalarımızda gosterime girecek. Artık kasabanın gençleri buyumuştur... Bir sinema salonunun goruntusuyle bıten "Last Picture Show"un ardından, "Te\asville"de perde uydu antenlerin goruntusuyle açılıyor. "Texasvılle" aslında ahşılmamış bir "devam filmi." Öncekı fılmle arasında yırmı yıl var. Beyazperdeye uyarlanan ılk romanını 1965 yılında yazan Larry Mcmurty, yine sinemacıların ılgisını çeken ikincı romanı "Texasville"i ise 1987 yılında >azmış. Jeff Brıdges ile "Mavı Ay" dizisinden anımsayacağınız Cybil Shepherd'ın başrollerini paylaştıkları fılmın yönetmenı Peter Bogdanovıch. Yonetmen şoyle anlatıyor filmini: "En ahşılmamış olanı, işlediğimız karakterlerin hayatlarına aradan otuz yıl geçtıkten sonra yenıden girmek. Ilk filmınden bu yana kasaba ve ABD'deki değişikliklere bakacak olursak ışler bıraz daha kanşmış durumda. Ekonomi istikrarsız, insanlar servetlerini kaybediyorlar. Evlılıkler bozuluyor. 80'li yıllarda hayat, 50'lilere oranla oldukça hızlı." Hatsoff!Ingilizceyı Ingiltere'de öğrenmek için 7 TUR'u seçtiniz. Bu karara şapka çıkarılır. 7TUR TRWI LSMOP Ayrıntılı bilgi için dilokulları broşürümüzü isteyınız. Inönü Cad. 37/2 Gümüşsuyu 152 59 21 (4 Haî) Nasıl Mozartsever olunıır?1991'in Batı'da Mozart Yılı ilan edilmesiyle birlikte müthiş bir yanş sürüp gidiyor. Mozart operalan, konserleri, plak ve kasetleri birbirini izlerken Mozart hediyelik eşya üretimi inanılmaz rakamlara ulaşıyor. YEKTA KARA SALZBURG — Hiç Mozart çikolatası yediniz mi? Hayır mı? O halde mutlaka bir Mozart kahvesi içmişsinizdir. Ya da Mo- zart tişörtu satm almış, Mozart parfümu surünmüş, Mozart sa- ati kullanmışsınızdır. Yok, bun- ların hiçbirini yapmadıysanız gerçek bir Mozartsever kabul edilemezsıniz. Aslında bu listeyi alabildiği- ne uzatmak mümkun. 1991'in 'Mozart Yılı' ilan edilmesi müt- hiş bir yarış başlatmış Batı'da, olanca hızıyla da surüp gidiyor. Peş peşe Mozart operaları sah- neleniyor, konserler veriliyor, bütün yapıtlan yeniden basılı- yor, sürekli plaklar, kasetler sa- tışa çıkıyor, seminerler, konfe- ranslar, sergiler duzenleniyor ve Mozart'la ilgili hediyelik eşya uretiminde inanılmaz rakamla- ra ulaşılıyor. Pekiyi, Mozart bugün yaşa- saydı bütun bu olan bitene ne derdı acaba? Ünlü kahkahaJa- rından birini atar, epey eğlenir- di sanırım. Sonra da evinin al- tındakı şarkuteriden bir şişe Dom Perignon'u kaptığı gibi meslektaşı Karajan'ın Porsche- sine atlar, Salzburg'un daracık sokaklarında tozu dumana ka- tardı. Her şeyin iyisini, pahalı- sını seven bu ası genç adam, 300 doları denkleştirip bir bilet bu- labilmek. Salzburg Festivali'nde tek gösteri olsun izleyebılmek için festıval binasının önunde bekleşen kalabahğı gururla su- zerdi kuşkusuz. Salzburg'da her akşam gerçek anlamda bir şölen yaşanıyor, toplam 5 bin kişilik 3 ayn tiyat- ro binasının oluşturduğu ilginç bölge, müzik ve tiyatro merak- lılarını mıknatıs gibi çekiyor. Çevredeki trafik tumüyle festi- val konukları için yönlendirili- yor. Iki yanı ba>Taklarla bezenmış dar yolda birbirinin peşi sıra ge- lip duran arabalardan kimler in- BATILI GÖZL'YLE DOĞL — Salzburg Festivali'nde sahnelenen "Saraydan Kız Kaçırma" opera- sında lipik bir "Batılı gozuyle Dogu" yorumu sunuluyor. Selim Paşa'yı Ulrich VVildgruber, Os- min'i ise Kurt Rydl canlandınyor. miyor ki! Avrupa sosyetesının onde gelenleri, sanatçılar, poli- tikacılar, işadamları, Amenka- lılar, Japonlar, Almanlar, Fran- sızlar... Moda defilesıni anımsatan bir şıklık gösterisi ve karşı kaldınm- da çoluk çocuk bu gösteriyi iz- lemeye gelmiş sade vatandaşlar. Onlar operayı, Mozart'ı daha mı az seviyorlar? Hayır, sadece içeri girebılme olanakları yok. Yine de az sonra ileriki meydanda, katedralin önünde toplaşıp şa- raplarını yudumlayarak, buyuk ekranda naklen veriien operayı izleyecekler. Işıklar kararmış, koca salon- da çıt çıkmıyor. Gür saçlı, yakı- şıklı adamın orkestra çukurun- da belirmesiyle birlikte korkunç bir alkış kopuyor. Son yıllann gözde şefi, La Scala Operası'run Genel Muzik Direktoru Riccar- do Muti bu. Muti'nin Viyana Fi- larmoni'yle buluşması daha ilk akorda bir yanardağ patlaması- na donuşüp insanı 3.5 saat so- Iuksuz bırakıyor. Herbert von Karajan'ın ölumunden önce Salzburg Festivali'nde idare et- tiği **Don Giovanni"yi, maestro- nun bu değerli mirasını şimdi Riccardo Muti devralmış. Reji Michael Hampe'nin, dekor- kostümler Mauro Pagano'nun imzasını taşıyor. Siyah rengin egemen olduğu görkemli dekorlar, göz kamaş- tıran kostümler, sahnenin o muhteşem teknik olanakları ve inanılmaz ışık oyunlanyla birle- şmce hayranhkla izlenen bir gös- teri çıkıyor ortaya. Amerikalı bariton Samuel Ramey, kendi soylu sımfına ters duşmüş, tüm değer ölçulerini reddetmiş Don Giovanni'nin başkaldınsını bü- yük başanyla canlandınyor. Ka- dınlan baştan çıkarma eylemı, kalıplaşmış bir yaşama biçimi- nin sonsuz yinelemelerini kırma çabasından başka nedir ki? Ra- mey'in Don Giovanni yorumun- da iktidar hırsırun sürekli öne p- kışını izliyoruz. Soylu olarak yi- tirdiği iktidanm erkeklik gucü- nıi kanıtlayarak dengeleyen, ik- tidar hırsıru tatnün edecek farklı doyum yollan arayan yenilgiyi asla kabullenmeyen, "En göçiü benim" diyen Don Giovanni. Ve Ramey'in zaferi! Rejisör Johannes Schaaf, Salzburg Festivalı için sahnele- diğı "Saraydan Kız Kaçırma"da tipik bir "Batılı gozuyle Dogu" yorumu sunuyor. Buna erotizm eklemeyi de ihmal etmemiş el- bet. Kırkpmar güreşçilerini an- dıran yarı çıplak adamlar, kara çarşaflı kadınlar, her fırsatta ku- rulan darağaçlan, intikam hır- sıyla ağzından köpukler saçarak kendıni yerden yere atan Osmin, yalnız, mutsuz bir Selim Paşa. Ne şancılann başansı, ne Kons- tanze'ın çıplak göğusleri ne de Blondchen'in feminizmi seyirciyi zorlama mizansenlerin can sı- kıntısından kurtanyor. Gösteri- nın sonunda tüm alkışlar şef Horst Stein'a yöneliyor. Bu yılki Salzburg Festivali bir anlamda geçmişe veda niteliği taşıyordu. 30 yıla yakın bir süre festivaJe damgasını vurmuş Her- bert von Karajan (son 2 yıldır yaşamasa da onun belirlediği çerçevenın dışına çıkılmamıştı) dönemi sona erdi. Salzburg Fes- tivali'nin artık yeni yöneticileri var. Sanat işlerinden sorumlu Dr. Gerard Mortier, Bruksel Operası eskı muduru, çağdaş muziğı sa- vunan, opera-müzik alanında yenilikçi çahşmalan destekleyen, günümüz bestecilerini üretime yonelten bir sanat adamı. Gelecek yılın programı açık- landı. Olivier Messiaen, Pierre Boulez, Peter Stein, Andrzej W»jda, Peter Sellars, Luc Bondy ilk"bakışta dıkkati çeken sanat- çılar. Festıval kan değiştiriyor, opera geleneğini ilerideki kuşak- lara başanyla taşıyabümek için kendini yeniliyor. 17. Deouvüle Film Festivali, ünlü yıldızlan veyönetmenleri ağırlayacak FransaViaki Amerika Tümüyle Amerikan sinemasına ayrılan Deauville Film Festivali bu yıl Mel Ferrer, Richard Widmark, Esther Williams gibi ünlü oyunculara, John Frankenheimer ve Robert Mulligan gibi yönetmenlere ev sahipliği yapacak. Kultür Servisi — Butunuyle Amerikan sinemasına ayrılan Deauville Film Festivali on ye- dinci yıhnı kutluyor. 9 eylul cu- ma günü başlayacak festıvalın programında 26 film yer alıyor. Bu sayının, 1991 Cannes Festi- vali'nde yanşan film sayısından daha fazla olduğu belirtiliyor. Deauville'de ayrıca iki fılmın de ilk gösterimı gerçekleştirilecek. Bunlar John Frankenbeimer'ın "Year of the Gun" (Silah Yılı) \e Robert Mulligan'ın "The Man in the Moon" (Aydaki Adam) adlı yapıtlan. 7 eylul gecesi Deauville ken- tinin gazinosunda, lsrail'deki VVeizmann Bilim Enstıtusu'ne yardım amaayla duzenlenecek galanın baş konuğu unlu bale sanatçısı Rudolf Nureyev ola- cak. Kanada ve ABD'de başro- lunü ustlendiği "Kral ve Ben" adlı muzıkalin turnesinden dö-> necek olan Nureyev, Deauville"- dekı galada hem orkestrayı yö- netecek hem dans edecek hem de şarkı söyleyecek. Ote yandan geceye unlu Fransız film miızik- çisı Michel Legrand da katılacak ve piyano için bestelerini seslen- dırecek. Deauville Film Festivali'yle ıl- gılı projeyı ılk kez 1974'te And- re Halimi ve Lionel Chouchan hazırladı. Normandiya kıyısın- daki sayfıye kentinin gazinosu- nun ve luks otellerinin yoneticisi Lucien Barriere de daha çok tu- rist geleceği duşuncesiyle bu projeye ortak oldu. Festivali, 1974'ten bu yana Halimi ve Chouchan yönetiyorlar. Festıval, özelhkle kentın Be- lediye Başkanı Anne d'Ornano^ nun desteğiyle önemli bir geliş- me sağladı. 1944 yılında mutte- fiklerın çıkarmasına lanık olan d'Ornano'nun bir Amerikan si- neması tutkunu olduğu belirti- liyor. Deauville Film Festivali'nde fılmler kentin gazmosunun sine- ma salonunda gosterilıyor. Ya- nşmalı bolumu bulunmayan şenlikte filmler, Avrupa promi- yerlerinden once gosterilıyor. Şenliğe her yıl yıldızlar ve un- lu yönetmenler konuk olarak katılıyor. Kimı sanatçılar için onur gosterileri duzenlenıyor. Festıvalin bugune kadarki onur konukları arasında Elizabeth Taylor, Bette Davis, Gloria Swanson, Burt Lancaster gibi oyuncular ve King Vidor, Vin- cente Minnelli, Franco Zeffirelli gibi yonetmenler yer aldı. Bu yılın konuk listesinde ise John Frankenheimer, Mel Fer- rer, Richard VVidmark, Robert Mulligan, John Sa>les, Richard Dreyfuss ve Esther H'illiams var. AÇILIŞ RUDOLF NUREYEV tLE— Deauville Senligi nin ga- lasında "Kral ve Ben" adlı muzikalin turnesinden dönecek olan unlu dansçı Nureyev yer alacak. Nureyev, hem orkestra ydnete- cek hem dans edecek hem de şarkı söyleyecek. Kültür Bakmı Gökhan Manaş, SESAM, MESAM ve POPSAVı Tİyaret etti Sanatçılar bîrliği kuruluyor i Bakan Maraş, POPSAVı ziyareti sırasında sanatçıların sorunlannı dinledi. Maraş, yorumcu »anatçılar birliğinin kurulacağını söyledi. Kültür Servisi — Kultur Ba- kanı Gökhan Maraş ve berabe- rindeki heyet, dun Istanbul'da Sinema Eserleri Sahiplerı Mes- lek Kuruluşu (SESAM), Muzik Eserleri Sahipleri Meslek Kuru- luşu (MESAN) ve Populer Mu- zik Sanat Vakfı'nı (POPSAV) zi- yaret etti. İlgili kuruluşlann yel- kilileri ile genel sorunlar uzerı- ne sohbet eden Bakan Maraş ve heyeti, son durakları olan POP- SAV uyeleri ile bir toplantı du- zenledi. O'ern Karaca, Coşkun Demir. İzzet Öz, Şenay, Ferdi Özbeğen, Selmi Andak, Ali Kocatepe, Fu- sun Onal, Ajşegul Aldinç, Saa- det Sun, Ahmet Kurtaran ve Os- man Yagmurdereli gibi POP- SAV uyesi sanatçılarla, Bakan Maraş'ı bir araya getiren toplan- tıda, Maraş, bakanlığının yenı çahşmalan uzerine bılgı verdi "Polis-Vazife ve Selahivetleri" Kultur Bakanı Gökhan Maraş ve heyeti, İstanbul ziyaretinin son dnrağında "POPSAV" uyesi sa- natçılarla bir araya geldi. (Fotoğraf: İBRAHİM GÜNEL) Kanunu'nun halen yururlukte olmasını eleştiren ve ilgili kanu- nu çafdaş ve ilkel olarak nitele- yen Maraş, bu yasanın kaldırı- lacağını, buna paralel olarak "yorumcu sanatçdar birliği"nin kurulacağını beürttı. Maraş, "devlet sanalçılığı" konusunda, "Devlet sanatçılığı kavramının geniş sanat dallanna yayılmamtş olduğunu saptadık. Devlet sa- natçılığı kavramı olmalı mı. ol- mamalı mı'/ İlgili yönetmelik de- ğiştirildi. Devlet sanatçılığının seçimi konusunda ilk çalışmalan baslattık" dedi. Maraş ayrıca bakanlığının duzenlediği ve 4 mılyar lira odulun dağıtılacağı yanşmanın tum sanat dallarını kapsadığını, bu tur bir yarışma- nın cumhurıyet tanhınde ilk kez duzenlendığini soyledı. Toplantıya katılan sanatçılar- dan Fusun Önal, POPSAV mu- zik sanatçılarının sorunlarını uç ana başlık altında topladı. Onal, "TRT Denetim Kurulu, sanatçı için baslıbaşına bir olay. Bu ku- rul sanalçılar uzerine karar veremez" dedi. TRT'de sanatçı- lara odenen "gulünç" paralann sanatçıları rencıde ettığını akta- ran Onal, Turk halk ve sanat muzığı sanatçılannın Ankara studyolanndan yararlandıklan- nı, oysa pop muzik sanatçıları- nın bant elde edebılmek için çe- şitli studyolarla anlaşmak zo- runda kaldıklarını ve bu yolda milyonlar harcadıklanm söyledi. Tekrar söz alan Maraş, ba- kanlık olarak ıktidara geldikle- ri takdirde Teiif Hakları Kanu- nu ile Fikir ve Sanat Eserleri Ka- nunu'nu yeniden diizenleyecek- Ierini belırtti. Maraş, "Radyo ve televizyon kurumu devlet elinde olunca bu sıkıntılar surecek. Anayasanın ilgili maddesini de- gistirmek gerek" dedi. Sanatçı Cem Karaca, TRT'de kendi muziklerinin denetime ta- kıldığım belirterek, "Sozel engd var. Michael Jackson'ın 20 mil- yon liralık klibi yayımlanıyor. Benim vatandaşun onlan dinle- mek zorunda bıraküıyor" dedi. Hafıf muzik şarkıcısı Şenay ise, muzikal yanhşlığı olan par- çaların denetimden geçtığini söyledi. İzzet Öz, 1960'h yıllann orta- larında denetim sorununun ol- madığına dikkat çekerek. "Pop muzik sanatçılan hatalara duş- tu. Aslında pop müzigin sevil- mesinde halk müziğinin etkisi oldu. Turk halk mü/iği yorum- culan kendilerinden bir şeyler gittiğini anladıklarında 'denetim' geldi" dedi. Şahap Sıtkı öldti • Kultur Servisi — 1914 yılında doğan yazar ve eleştirmen Şahap Sıtkı, dün sabah geçirdiği bir kalp krizi sonucu yaşammı yitirdi. Şahap Sıtkı, 1971 yılında "Acı" adlı yapıtıyla Türk DU Kurumu ödülü'nü almıştı. Yazann diğer yapıtlan arasında Orhan Peker'in ardından yazdığj "Orhan Peker", "Bulut v Gelir Pare Pare", "Çınlçıplak", "Horoz Değirmeni", "Kimin İçin" ve "Güngörmeyen Sokaklar" bulunuyordu. Yazann tiyatro için yazdığı "Ayrı Dılnyalar" da An kara Devlet Tiyatrosu'nca sahnelenmişti. Şahap Sıtkı'mn cenazesi 5 eylul perşembe günü Erenköy Galippaşa Camii'nde kılınan öğle namazından sonra defnedilecek. Yönetmen Frank Capra öldti • LA QUINTA (AA) — Amerikalı film yönetmeni Frank Capra'nın 94 yaşında evinde ölduğü bildirildi. 1897 yıhnda Sicilya'da doğan ve 6 yaşındayken ailesı ile birlikte ABD'ye göç eden yönetmenin en unlü filmleri arasında, "Harika Hayat" (It's A Wonderful Night), "Smith Washington'a Gidiyor" ve "Bir Gecede Oldu" yer alıyor. Sinema hayatında uç Oscar kazanan Capra, sıradan Amerikalıyı en iyi anlatan yönetmenlerden biri olarak anılıyor. El sarıatlan • İSTANBUL (AA) — Yunus Emre Sevgi Yılı nedeniyle Bereketzade İlim Kültür ve Sanat Vakfı tarafından düzenlenen Geleneksel Türk-İslam El Sanatları Sergisi, Topkapı Sarayı Sergi Salonu'nda açıldı. Serginin açılışını yapan Kültür Bakanlığı Başdanışmanı Cengiz Kunduz, bakanlık olarak sanatçılara yardım etmeye söz verdiklerini belirterek "Bunu bundan sonra alacağımız kararlarda göreceksiniz" dedi. Klasik - el sanatçılan adına konuşan" Cahide Keskin ise üvey evlat muamelesi gördüklerini bildirerek devletin kendilerine sahip çıkmasını istedi. 12 gun açık kaiacak sergide, 37 sanatçınm 87 yapıtı sergileniyor. Şiir Defteri • Kültür Servisi — Ayuk şiir dergisi Şiir Defteri'nin cylül sayısı çıktı. Derginin bu sayısında Mustafa Necati Karaer, Celal Sılay, Fikret Sadık, Suat Tascr, Cemal Süreya, Nuran Severcan, Necmi Çelik, Ali Kerim, Hllal Esmer, Serdinç Çelik, Nihal özyüksel, ömer Kalafat, Levent Bektaş, Ali Akçeken, Suzan Meydancı, Dogan Ülkekul, Can Yoksul, Faize özdemirciler, Osman Ceylan, İrfan Çelik, Faıka Sarp, Vicdan Ersoy, Fatma Karaaslan, H. Yaşar Alpay, özen Atacan, Zehra Mızrak, Aliye Albayrak, Bülent özcan, Uğur Gür, Yusuf Ergin, özcan AUen, Ş. Köksal Ardıç, Zülal OnaJdı ve Bovi Bengo'nun şiirleri yer alıyor. Almelek'te karma sergi • Kültür Serrisi — Almelek Sanat Galerisi'nde 15 kadar sanatçımn katılımı ile karma resim, heykel ve özgün baskı sergisi açıldı. Sergide yapıtlan sergilenen sanatçılar arasında Mehmet Güler, Cahit Güraydın, İbrahim Safı, Bedri Rahmi ve Eren Eyuboğlu da bulunuyor. b o g a z t u t k u b i r b a r ve sumru tanıu dunı l(an ptrf 2230 0100) cengız ennç-erkan erk fcuma c tesı pazar p lest salt 22300100, emin ıgiB-tanıu dunı- serdar gonenç icuma ı lev 01 00 03 00) CABARET CİNE CAfE • BAR • MIM RESTALTtANT Ytşılpııur 4. -İo2 IS7 (Sırtm r30 04001
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle