Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30 EYLÜL 1991 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/U
Karabağ'da 3
ölti daha
• MOSKOVA (AA) —
Azerbaycan'a bağlı Dağlık
Karabağ özerk bolgesinde,
son 48 saat içinde meydana
gelen çatışmalarda üç
kişinin daha öldüğü
bildirildi. Sovyet
televizyonunun haberine
göre bölgede karayolu
devriye görevi yapan iki
Azerbaycanlı milis göreylisi,
açılan makineli tüfek
ateşiyle hayalını
kaybederken, Azerbaycanlı
nüfusun çoğunlukta olduğu
Şuşa kentine roketataria
açılan ateş sonucu da bir
Azeri sivil öldü. Rusya
lideri Boris Yeltsin ve
Kazakistan Devlet Başkanı
Nursultan Nazarbayev'in
arabuluculuğuyla hafta
başında imzalanan ortak
bildiride, Karabağ'da
ateşkes sağlanacağının
belirtilmesine karşın
bölgede çatışmalar
durulmuyor.
Moldavya
gergin
• MOSKOVA (AA) —
SSCB'nin güneybatısındaki
Moldavya Cumhuriyeti'nde
Rus azınlığın yaşadığı
Dnyester nehri boyundaki
yerleşim merkezlerinde,
cumhuriyetin Milliyetçi
Halk Cephesi hükümetine
bağlı güvenlik güçlerinin
tüm kara ve
demiryollannda aramalara
başladığı bildirildi. TASS
ajansı, güvenlik
kuvvetlerinin, bölgede
yaşayan Rus azmlığa silah
saglanmasını önlemek için
bu önleme başvurduklannı
bclirtti.
Şamir: ABD
Arap yanlısı
• KUDÜS (AA)— İsraü
Başbakanı tzak Şamir,
ABD'yi, Ortadoğu'da
barışm sağlanması için çaba
harcarken Araplar'ın
(arafını tutmakla suçladı.
Şamir, yaptığı açıklamada,
gelecek ay yapıLması
planlanan Ortadoğu Barış
Konferansı'nda, tsraü ve
Arap komşulannı bir araya
getirme çabalarında,
ABD'nin arabulucu rolünü
dürüst oynayıp
oynayamayacağjndan kuşku
duyduğunu söyledi. öte
yandan Filistinlilerin
sürgündeki parlamentosu
niteliğindeki Filistin Ulusal
Konseyi'nin Ortadoğu Barış
Konferansı'na katılma
karan ABD ve Ürdün'de
memnunluk yarattı.
KUZEYIRAK NOTLARI3
Kerkük somn olduTürkmerüerle, Kürtler arasında özerk bölgenin sınırlan konusunda görüş ayrılığı varSaddam Hüseyin ile
Mesut Barzani
arasındaki "özerklik"
görüşrneleri dört paket
halinde sürüyor.
Kürdistani Ceçhe
içindeki en etkin örgüt
olanKDP.Kerkük'ü
dışta bırakan bir
özerklik anlaşmasını
"yaklaşan kışı göz
önüne alarak"
imzalayabileceklerini
bildiriyor.
YASEMİN ÇONGAR
SERSENK/ŞAKLAVA —
Irak Kürtleri, oynak turküleri
seviyor. Çayı, ince belli barda-
ğın yansına kadar şeker doldu-
rup içiyor. tşkembeyi pirinçle,
kuzu etiyle doldunıp dikip has-
ladıktan sonra, bir çanak dolu-
su etsuyu içinde sofraya getiri-
yor. Yemek yerken, yolculuk
ederken, güneşin altında nöbet
beklerken, yıkılan köyleri yeni-
den yaparken söyleşmek çok
önemli. Sorulardan sıkılmak
yok. Biz sonıyoruz. Onlar soru-
yor. En az bizim kadar merak-
hlar.
KDP'nin Ankara Temsilcisi
Banaa'ya göre Saddam'a karşı
güvensizliğin sürmesine karşın
onunla masaya oturulması ka-
çınılmazdı. Mesut Barzani de
"Eger Bağdat'a gitmeseydim,
Saddam aileme çok çektirdi, bu
adamla el sıkışmam deseydim,
halkım bana hesap sorabilirdi"
diyor. KDP yöneticileri, anlaş-
manın yaklaşan kıştan önce im-
zalanmasının 'btryiik olasıbk'
olduğunu belirtirken "Evet, ek-
sikJeri gedikleıi var. Ama bir
kez imzalandı nu, Kürdistan'da
özerklik göriişmeleri sontıçlanırsa, peşmerge bölgeleri kendi >asama ve yiiriitme organlanna ka-
vuşacak. Peşmergeler silah başında o günlerin gelmesini bekliyor. (Fotograf: RIZA EZER)
yayayanlann baklan sınırlana-
cak anlamına gdmeyecek. Hak-
lar, bu anlaşnuı temelinde gide-
rek genişleyccek" diye anlatı-
yor.
Bağdat pazartığında
4 paket
Saddam Hüseyin-Mesut Bar-
zani görüşmelerde son ay için-
de önemli aşama kaydedilmiş.
Dört paket halinde yürütülen
pazarlık, anlaşmanın genel çer-
çevesinde görüş birliği sağlan-
masına yaramış. Bu dört paket,
normallestirme, özerkleştirme,
demokratikleşürme ve tanımla-
ma başlıklarını taşıyor.
Normalleştinne: Bağdat hü-
kumetiyle Kürdistani Cephe
arasında hiçbir görüş ayrılığı
kalmayan normalleştirme kap-
samına, savaş ve ayaklanma ne-
deniyle yerlerini terk edenlerin
geri döndürülmesi, tutsak ayak-
lanmacıların serbest bırakılma-
sı ve yıkıian yerleşim merkezle-
rinin yeniden inşası için Bağdat
hükümetinin yardımı konuları
girivor.
Özerkleştirme: 11 Mart 1970
anlaşması çerçevesinde, özerk-
lik haklan elde eden Kuzey Irak
topraklannda o anlaşmanın kı-
sa surede ihlali, yeni bir anlaş-
ma için umutsuzluk kaynagj
oluşturmuyor. özerk bölgenin
yönetimı, merkezi hükümetle
îlişkisi, anayasal düzenlemeler
gibi konularda en ince ayrınü-
ya dek goruj birliği var.
Demokratikleştinne: Diğer
iki paketin aksine, önemli anlaş-
mazhklara zemin oluşturan de-
mokratikleştinne konusu, Kür-
distani Cephe yetkililerine göre
'tam bir çıban bası.' Demokra-
tik düzen için çok partililiği 'ol-
mazsa olmaz' koşul gören Kür-
distani Cephe, Saddam Hüse-
yin'in farklı dinsel ve etnik kö-
kenlere dayalı partilere izin ver-
meme eğilimine karşı. Buna gö-
re adı 'Kiirt' değil, 'Kürdistan'
olan ve sadece Kürtleri değil,
Türkmenleri, Hıristiyanları,
hatta az sayıda Arabı da örgüt-
lemiş durumdaki Kürdistani
Cephe partileri özgür olacak.
Tanımlama: özerk bölgenin
sınırlarının belirlenmesi anlamı-
na gelen 'lamnılama' başlığın-
da da sıkıntılar yaşaruyor. Sad-
dam Hüseyin yönetimi Musul,
Kerkük, Sincar gibi bölgelerin
özerk yönetime de\Tedilmesine,
"Bu yerler, Kiirt merkederi de-
ğil, Tûrkmenler, Araplar da
yaşıyor" gerekçesiyle karşı çıkı-
yor.
Şaklava'da Irak Milli Türk-
men Paıtisi (MTP) merkezinde
örgütün bu bölgedeki en üst dü-
zey yöneticisi olan Riyaz Giir-
giin'le görüşuyoruz. MTP, Ker-
kük 'te olan karargâhını 'daha
rahat çaiışabilmek' için peşmer-
ge denetimindeki Şaklava'ya ta-
şımış. Riyaz Gürgün ve karar-
gâh sorumlusu Cengiz Aslan,
Irak'taki toplam Türkmen nü-
fusunun 2,5 milyon olduğunu,
bunun da yaklaşık 4 milyarhk
Kürt nüfusu ile karşılaştınldı-
ğında üçte ikilik bL orana kar-
şıük geldiğini anlatıyor. Pesmer-
ge bölgelerinde 400 bin Türk-
men var, Kerkük'te ise 1 mil-
yon. MTP, Kürdistani Cephe ile
işbirliği çerçevesinde kendi gö-
rüş ve isteklerini Bağdat'a ileti-
yor. En çok ısrarh olunan ko-
nu, Kerkük'ün özerk bölge için-
de kalması. Cengiz Aslan,
"Kerkük dısta kalırsa özerklik
anlaşmasını tanımayacağımızı
büdirdik. Buradaki TürVmenle-
rin yasam guvencesi olması için
özerk yönetime baglanmaian
sart" diyor.
Türkmenlerin Irak'ta uğradı-
ğı kıyım, Batı basınına hiç yan-
sımamış, bilinmiyor. Hem
MTP'den, hem KDP'den
'Türkmen kıyımı' konusunda
aynı rakamlan alıyoruz. Körfez
savaşından bu yana saldınlarda
yaşamını yitiren Türkmen sayı-
sı 250 bin.
YARIN: Yardım
beklenti^İ
Türkiye-Avrupa Topluluğu Ortaklık Konseyi toplanıyor
Psl ile üışkilerde yeni sınav
SABETAY VAROL
BRÜKSEL- Türkiye-Avnıpa
Tbpluluğu Ortaklık Konseyi bu-
gün toplanıyor. Ortakhk Konse-
yi'nde Türk heyetine, önceki gün
New York'tan Bruksel'e gelen
Dışişleri Bakaru Safa Giray baş-
kanlık edecek. Ortaklık Konse-
yi, 12 topluluk üyesi ülkenin dı-
şişleri bakanıyla, Türkiye Dışiş-
leri Bakanı Safa Giray'ı bir ma-
sa etrafında toplayacak.
özeffikle Kıbns meselesi baş-
ta oimak üzere çeşitli alanlarda
Yunanistan'la diğer 11 Uye ülke
arasında, bugüne kadar Anka-
ra'ya karşı izlenecek politika ko-
nusunda görüş birliği gerçekle-
şemedi. Akşam saatlerinde ya-
pılacak Ortaklık Konseyi top-
İantısından önce bir araya gele-
cek AT dışişleri bakanlan, An-
kara'ya karşı 'tek ses'le konuş-
mak amacıyla, görüş aynlıkla-
nnı gidermeye çalışacak. Atina
ile 11 AT ülkesi dışişleri bakan-
lan arasında uzlaşma sağlamna
olasüığmın düşük olduğu söyle-
niyor.
Üçüncti girişim
Bugün yapüacak olan Ortak-
hk Konseyi toplantısı, 12 Eylül
sonrasında bozulan Türkiye-
Topluluk iUşkilerini tekrar rayı-
na oturtma yönündeki üçüncü
girişimi oluşturacak. Türkiye-
AT Ortakhk Konseyi, 1964'te
yürürlüğe giren ve "Ankara
Anlaşmaa
rt
oiarak adlandırılan
Ortakhk Anlaşması uyannca
toplanan bir kurul aynı zaman-
da. Türkiye ile Topluluk arası
ilişkileri duzenleyen en yüksek
organ.
Doğal koşullarda altı ayda bir
toplanması gerekirken 12 Eylül
müdahalesinden itibaren çalış-
malan kesintiye uğramış durum-
da. 1986 yılında Bruksel'de bir
kez toplanan Ortaklık Konseyi,
kurulu normal çahşma tempo-
suna getirme yönündeki ılk gi-
rişimi oluşturmuş, ancak arka-
sım gctirememişti. 1988 yüında,
topluluğun, "Kibrıs sorunu
Türkiye ile AT arasındaki ilişki-
leri olumsuz yönde etkilemek-
tedir" larzında bir ifadeyi sonuç
bildirisine koydurması, Türki-
ye'nin buna karşı çıkması yü-
zünden Ortakhk Konseyi topla-
namadan dağılmış.tı. Söz konu-
su ifade 1990 yılında lrlanda'nm
başkenti Dublin'de yapılan do-
rukla birlikte AT'nin resmi gö-
rüşü haline gelmiş bulunuyor.
Kibrıs sorunu bir kez daha
Türkiye-AT Ortakhk Konseyi-
nin düğüm noktasını oluşturma-
ya aday görünüyor. 11 üye Dub-
lin donığu pozisyonunda ısrar
edümesi gerektiğini düşünurken
Atina daha ileri gidilmesini ve
Ankara'nın kınanmasını istiyor.
AT dışişleri bakanlan kendi ara-
lannda uzlaşma sağlamazlarsa
Yunanistan Dışişleri Bakanı An-
donis Samaras'ın tek başına
Türkiye'ye hücum eden bu- ko-
nuşma yapması güçlü bir
olasüık. Ankara'nın'Ortaklık
Konseyi' toplantısını olabildi-
PARIS
ğince Kıbns meselesine hapset-
mekten çıkarmak isteyeceğ^ be-
lirtiüyor.
Ortakhk Konseyi'nin Türki-
ye'deki 20 Ekim genel seçimle-
rinden hemen önce gerçekleşme-
si çok daha önemli beklentileri |
engelliyor. Turkiye'nin bugün
yapılacak toplantıdan beklediği
sonuçlan şu şekilde özetlemek
mümkün:
1- Turkiye-Topluluk ilişkileri
konusundaki yoğun müzakere-
lerin yeniden başladığına dair
güçlü bir irade beyanı.
2- "Ortaklık KomitesTnin sü-
rekh' işleyişinin yeniden başlatıl-
ması yönünde bir karar. Ortak-
hk Komitesi, Ortaklık Konseyi'-
nin alt kuruluşu olup AT ülke-
lerinin Brükseî'deki daimi tem-
silci yardımcılan ile Türkiye'nin
AT nezdindeki delegasyonunun
müsteşanndan oluşuyor.
3- 1992 yümın ilk yansmda
Ortakhk Konseyi'nin yeniden
toplanması yönünde eğilim be-
lirtümesi.
200 bin
köylü
yürudu
MİNE SAULNIER ~
PARJS — Fransa başkenti
Paris, dün son yıllann en bü-
yük gösteri yürüyüşüne sahne
oldu. Ülkenin dört bir yanın-
dan gelen 200 bin dolayında
köylü, tanm sektörü çalışanla-
n ve küçük zenaatçılar, "Ka-
rizma Operasyonu" diye ad-
landuılan bir miting yaptılar.
Genelinde hayvan üreticUeri ve
tanmcıiann başı çektiği ve top-
rağa bağlı tüm sektor sendika-
lannın organize ettiği gösteri
yürüyüşü, ATnin tanm poü-
tikasını protesto amacını
taşıyor.
Iktidardaki Fransız Sosyalist
Partisi hukumetlerinin, AT ka-
rarlarına uyabılmek için aldı-
ğı ekonomik önlemler, bir sü-
reden beri tanm alanında bü-
yük uretici olan Fransa köylü-
sünü zor durumda bırakıı.
POJJTIKADA
SORU1NLAR
ERGUNBALa
._A
Yeni
Açıdan Bakılıyor
Kimi zaman bir yazjyı okurken rastladığınız değerlendir-
me ya da yorumun üzerinde fazla durmazsınız. Örneğin dış
başında Türkiye'yi eleştiren yorum ya da tam tersi öven bir
değerlendirme.
Türkiye'yi seven yabancı yazar da olabilir, beğenmeyen da
Bu yazılar okunur, bir süre sonra unutulur.
Ama bir değertendirmeye sık sık değişik yayın organların-
da rastlarsanız, bu olgu o zaman dikkatinizi çeker, üzerinde
düşünmeye başlarsınız.
Bizim dikkatimizi çeken olgu, Sovyetter Birliği'nin dağıla-
rak büyük bir kaos içine yuvarlanmasından sonra dış başın-
da Türkiye hakkında yapılan değerlendirmeler.
Bu değerlendirmelerin hemen hepsi olumlu. Olumludan
öte Balkanlar, Sovyetler Birliği ve Korfez'deki büyük karga-
şa ve belirsizlik ortamında sanki umutlar Türkiye'ye bağlan-
mış gibi. Türkiye çok değişik bir çerçeve içinde ele alınıyor.
Bölgede demokrasi, laiklik ve istikrarın kalesi oiarak görülü-
yor.
Batılı yazarlann Türkiye'y' V®"' aÇ'dan ele almalannın bir
nedeni Sovyet cumhuriyetlerinin peşi peşine bağımsızlık ilan
etmeleriyle Türkı cumhurıyetlerin politika sahnesinde ilk kez
ciddi biçimde gündeme gelmesidir. Bu, Batılıların yabana
oldukları, tyı bılmedıklen bir konu.
Orta Asya cumhuriyetlerinin radikal İslam'm etkisi altına
girmesi olasılığı, Rusya Federasyonu'nu ürküttüğü gibi Ba-
tı'yı da kaygılandırıyor. Orta Asya'dan Körfez ve daha ötede
Lübnan'a kadar uzanacak bir radikal dinci akımın yeni so-
runlara, ıstıkrarsızlıklara yol açmasından korkuyorlar.
Türkiye, bizim, seçim telaşından hâlâ üzerinde ciddi biçim-
de durmaya zaman bulamadığımız muazzam çalkantıda
istikrar ve denge için ciddi bir umut oiarak görülüyor
Örneğin Newsweek dergisinin son sayisında Azerbaycan'ın
ele alındığı bir yazıda, cumhuhyette Ayaz Muttalibov yöneti-
minde yozlaşmanın doruğa ulaştığı belirtildikten sonra hal-
kın hoşnutsuzluğunun giderek arttığı ortamda iran'ın da des-
teği ile radikal İslamcı akımın güç kazanabileceği öne sürü-
lüyor. Yazıda, Muttalibov ye ondan sonra işbaşına gelecek
yönetimlerın dikkatlerini, "Islamla demokrasiyi bağdastıran"
Türkiye modeli üzerine yoğunlastırmaları salık veriliyor.
17 eylül tarihli Intemational Herald Tribune gazetesinde Bri-
an Beedham tarafından kaleme alınan yazıda ıse Doğu Av-
rupa ve Sovyetler'de otoriter rejimin yıkılmasının otoriter yö-
netimlehn sona erdiği anlamına gelmediği, Arap ülkelerinin
büyük çoğunluğunun otonter rejimler tarafından yönetildiği
belirtiliyor. Yazar, İslam ülkelerinde çoğulcu demokrasinin he-
nüz kurulamadığını, bu nedenle Batı Avrupa'nın daha uzun-
ca bir süre demokratik olmayan bir Arap dünyasıyla yan ya-
na yaşamak zorunda kalabileceğini belırttıkten sonra "İşte
bunun için demokrasiyi ve modern ekonomiyi kurmaya çalı-
şan Türkiye gibi Muslüman bir ülkeye yardım etmek fevkala-
de önemlidir" diyor.
Brian Beedham, gerçi Arap dünyasında demokrasinin ku-
rulamayışında Batı'nın da büyük sorumluluğu olduğunu, soz-
gelişi Korfez'deki çağdışı rejimlerin Batı tarafından destek-
lendiğini, Saddam Hüseyin'in Irak'ına silah akıtanın da Sov-
yetler'in yanı sıra Batı olduğunu unutuyor. Ama konumuz açı-
sından bizi ilgilendiren, Beedham'ın da diğer bir dizi yorum-
cu gibi yeni konjonktürde Türkiye'yi demokrasi ve laiklik açı-
sından en büyük umut oiarak görmesi.
Batı, doğal oiarak soruna kendi çıkarları açısından yakla-
şıyor. Soğuk savas döneminde Türkiye'ye NATO'nun ucuzjan-
darmalığı görevını veren Batı, şimdi de ülkemızi İslamcı akım
ve Araplar arasında radikal eğilimlere karşı bir güvence un-
suru oiarak görüyor.
Ancak birkaç ay içinde yaşanan inanılması güç, baş dön-
dürücü gelişmelerin, Türktye'yi yalnızca Batı ile Ortadoğu ara-
sında değil, Batı ile Orta Asya arasında da bir köprü duru-
muna getirdiği de bir gerçek. Işin ilginç yanı Orta Asya'da
modern, laik ve demokratik bir düzenin kurulabılmesı için
Türkiye Moskova ile de işbirliği yapıp ona yardımcı olabilir
(ölçüyü kaçırmamak koşuluyla).
Özetle sahne ışıklan Türkiye'nin üzerine çevrilmektedir.
Ama şu kuralı kesinlikle unutmamak gerekir: Bir ülkenin,
gerçek gücü içerıden gelır. Önüne çıkan bu tarihsel fırsatı
değerlendirebılmesi için Türkiye'nin, demokrasiyi sağlıklı bi-
çimde yerleştirmesi, sanayıleşmesinı tamamlaması, tekno-
loji üretebılmesi şarttır.
Bu koşullan gerçekleştirmeden Batı'nın gazına gelip sah*
neye fııiamak ters sonuçlar verebilir.
Galeri • Atölye
ÇOPERA)
S A N A I C I . E İ I S I
TUNCERDOĞRU'nun
ÇİÇEKLERİ
Resrm Sergisı
3Q Eylül-?? Elcım 91
SıJI* Sc*. Opcra Htn
43/16 ı
T
1e Marmara OteHı
Va- ı T.k.im 149 M 02
(OPERA)
S A N A I G A I E > I S I
SALATA
BAR'IMIZ
BU YILDA
YESİLİKLERIE AÇIUYOR
AYŞE'NİN 92
KOLEKSİYONU
30 Eylul-12 Ekim
T A K I C A L E R I S I
V*pur Itfntacl Sok. No: S
OrMlOy T«t « • 1» 11
Tepoclk Yolu Cevhor Sok.
No: 6/1 ETİLER
EMIK
• AERO-CİM • BODY VVORK • KONDİSYON
• ÇOCUK CİMNASTİĞİ • YOGA • MASAJ
ve ÜCRETSİZ SAUNA
T. C.
M İ L L İ E Ğ İ T İ M B A K A N L I Ğ I
İSTAN BUL ÖZEL
ALPER
BALE
URSU
Baie Grubu kayıtlan başlamış olup,
12 Ekim 1991 tarihine kadar yapılacak
çalışmaları müteakip 12 Ekim 1991
tarihinde, öğretim yapılacak 8 temel seviye için
seviye sınavları yapılacaktır.
tlgilenen velilere saygüarımızla duyururuz.
Tepecik Yolu Cevher Sok. No: 6 Etiler 157 01 54
ARKEON
SANAT GALER1SI
BURHAN
DOĞANÇAY
Ozgun Baıkı Rtum Svrgtıt
24 trW-12 Ek.m 91
UıaU Ca4. Sofcoo. Sl N» 1»
RESİM ve HEYKEL MÜZELERİ DERNEĞİ
Taiİhİ ve her yaş grubuna
RESIM ÇAUŞMALARI
kayıtlanmız devam etmektedir.
T»r. 159 47 39
TEŞEKKUR1 9 9 0 MandSra Üni. Gözel Sanatlar tç Mimariık
ıu-i \ S \ \ I I U K K S İ \ 2 . I U İ ( ) / ( , !
' 9 1 Lnd SERHAT GÜR 3JICÜ S.DİDEM KAYNAK
ENP.TASARIM1 TEKSTtL 1 SERAMİK G.T.E. SANAT. ı tCMtMARİ
ZeynepDA&U
Scrtl^GÛR
GökhaaGÛRKA>
H. Eıtntnıl EREN
CebnycALJOŞ
AynnBATUM
E<klnŞAHtN
FeraGOÇMEN
AyKİKEStM
Yüm»2SEBER
H. SCTJI KAYNAK
Emcl VERAL
AyKlKEStM
Çımea ÇEÎİNEL
EmnKUŞGĞZ
N a m BlNOÖL
GRAFİK
Bclzm ECEVtT
REStM
DıdemBtLAL
DıdanBIlAL
Z^ynep DAÖU
Pm»ria.Tl.U
Naiıhta AKÇAY
AyhuUYANK
Ncdime HUamtlı
Hötaâ tYtDOÛAN
Ötlem HOCAOÖLU
V. Dıfck BAGCOAR
F.Tu|t»APAK
Fuma YELER
EanKUŞGÖZ
A^anUYAMK
Şenaur ÖZSOY
Öllon HOCAOÖLU
Hıkl YVLMAZ
Nectıme Hudnenlı
Buu Baruacl
Zcjnep POLAT
ScrtluGOR
S. Dıdea KAYNAK
Çımen ÇEItNEL
NÜJÜDILGEZDI
HEYKEL
Belgul ECEVtT
Ûlka P o y ı SERT
Bukct (JH1İN
CuduOLÇEK
Vente Dıkk B^olu-
KEStN KAYTT OLAN ÖĞRENCtLERİMİZE BAŞARILAR DtLERİZ.
Yineî.. Bu Ydda Bölümlerdeki
USTUNLÜGUMUZU KANITLADIK
Iç Mimari-Grafik-Resim
^ Stilistlik-Modelistlik
Mimariık ve Güzel Sanatlara Hazırlık
KURS KAYITLARIMIZDA SON HAFTA
146 97 38 • 132 64 26
ıç mımarO L M A K İ S T E Y E N L E R İ Ç İ N
H A F T A İ Ç İ - H A F T A S O N U
Dünya standartlannda özel bir OKUL
Temel eğitim, proje, maket perspektiv
mobilya tasarımı ve vitrin düzenleme
PROFESYONEL MİMARLAR
İÇİN hafta sonu proje, perspektiv,
mobilya, sanat tarihi.
istasyon sanat evi
s 111 ı s tO L M A K İ S T E Y f c N L E R İ Ç İ N
H A F T A İ Ç İ - H A F T A S O N U
Dünya standartlannda bir okul MOST
stilistlik, temel eğitim, sanat tarihi,
modelistlik - kalıpçılık, tekstil batik
PROFESYONEL DEFİLE üe me-
zuniyet iki yıl süren uygulamalı eğitim.
istasyon sanat evi
ThŞlIKIYE
/ R/:\kÖY
141)56 50-130 66 17
JS54131-32-33
TEŞUKIYE
ERESKÖY
140 56 50-130 66 17
3S5 4131-32-33
grafikerO L M A K İ S T E Y E N L E R İ Ç İ N
H A F T A İ Ç İ - H A F T A S O N U
Çağdaş grafik sanatı, temel grafik
tasanm ve uygulama, temel sanat
eğitimi. grafik illüstrasyon montaj,
pikaj, reklam uygulamalan mesleki
çalışmalar.
istasyon sanat evi
son hafta!..
iç mimarIık,stiHstIik,
grafik bölümlerine
kayıtlar için son hafta
istasyon sanat evi
TEŞIIKIYE
ERESKÖY
140 56 50-130 66 l
7
3X5 41 31-32-33
TEŞVIMYE
ERENKÖY
140 56 5O-I3O66 1"
3854131-32-33
3'16 97 75 - 348 65 30 Kıısılili C<l B.vııı.-.ı K^rs Altıvol-KADIKOY
TEM SANAT GALERÎSÎ
-ajzm VE IHlAItflH i "
( f c — Unprf tmlmmin
0*K)enJI,lopUpl56
MÇIM «njtçıoan
ori|lıul uraaaı bnkdar.
«Aoav Cji httSk Orkoi (mk Sok. U, 1
11-r»11 1?
SANAT GAIERİSİ
FUAT MENSİ
22 Eylul-l9 Ek.m
Pazargunkn 12 00-17 00
araiı açığtz.
T.l: 524 35 92
galeri • atelye
146 97 38 • 132 64 26