Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
=^&& CUMHURİYET/6 HABERLER 27 EYLÜL 1991
ILIL SEÇIM '91 ÇANKHtl, KASTAMONÜ, SINOP, KIRIKKALE
Zamantünelinde
4
Baba' rüzffârı
S'ankın Allah'm ve iktidarların unuttuğu
kent. ANAP'ın son dönem atağı oyları
kolayca çevireceğe benzemiyor. Eski lstanbul
Valisi Nevzat Ayaz, DYP'nin Çankın listesini
"ağır top" olarak sürüklüyor.
Kk.astamonu 'gurbetçilikten' bezmiş
durumda. DYP bu kentte 4-0 iddiasında.
ANAP veya SHP çok sıkı bir çalışma ile barajı
aşarsa durum 2-2 olabilir.
Orman köylüsünün gönlünde Ecevit var.
p, şimdiye dek solun kalesi olarak
biliniyor. 3 milletvekilliğinden en az birine
SHP garanti diye bakıyor. Bu kentteki DYP-
ANAP çekişmesi barajı aşamazsa, SHP 3-0
sürprizi de yapabilir.
JVırıkkale milliyetçi-muhafazakâr oyların
deposu gibi. Ama esas akım "bölgecilik".
Keskinli olsun da gavur olsun deyip SHP'ye
bile oy verebüirler. İttifak burada
iddialı. DYP umutlu.
KEREM ÇALIŞKAN
ÇANKIRI / KASTAMONU / SİNOP/
KTHfKKAlF — Hamsi kavağa çıkacak...
Hayır, sandıkta gtiller açacak... Asıl ba-
ba gelecek, hepinizi... Suzülüp mavi gök-
lerden yere doğru, başınıza bir beyaz gü-
vercin konacak... Gülsuyu koklayıp, ima-
na gelecek, Türklüğünüzü hatırlayıp ken-
dinize döneceksiniz... Hangisi? Falınızda
öyle kanşık "imajlar" görünüyor ki, Se-
guela'run düşlerine girse, dudagı uçuklar...
Seçimin falına bakmak (pardon, nab-
anı tutmak için) kendimizi Ankara'nın
kuzeyine, Ilgaz dağlarının berisine vuru-
yoruz. Karadeniz, sanki çok ötelerde, ula-
şılmaz bir düş gibi. Arayı kesen sıradağ-
lann bu yakası Allab'ın ve iktidarlann yıl-
lardır unuttuğu yerler...
Çankın... Birden kendimi çağ atlamış
gibi hissediyorum. Oh ne rahat. 20. yüz-
yüın sonlarında büyük kentlerde yakalan-
dığunız o koşuşma, bir şeylere bir yerlere
yetişme, trafikle boğuşma duygusundan
birden annıyorum. Anayun Oteli, benim
girdiğim Emniyet Oteli yanında saray gi-
bi kalır. Galiba 40'lann 1950'lerin Türki-
ycsi'ne, hayal meyal hatırladığım çocuk-
luk kentlerinin, dingin ve değişmez dura-
ganlığmdaki taşrasma ışınlandım.
Ana caddeyi bulayım derken, kentin ta-
mamını arşınlayıp aynı noktaya döndüğü-
ntlzü fark ediyorsunuz. Ama evet, göre-
vimiz kent nostaljisine taküıp, bakkalın
kızryla evlenip ötnür boyu burada otur-
mak nasıl bir şey olurdu düşlerinin peşin-
de gıdıklanmak değil...
Oyleyse haydi parti avına! Bu zaten çok
kolay. Kentin ortalannda durduğumuz za-
man, "önünı arkam sobe" der gibi bütün
parti tabelalannı göz ucuyla kesebiliyor-
sunuz.. önümde DYP, arkamda SHP, az
ötede ANAP, beride RP, ötede MÇP...
Avuç içi kadar bir alanda bayraklar sıra-
lanmış, parti hoparlörlerinden yükselen
sesler birbirine kanşıyor... Amma politi-
ze bir kent...
DYP'den başlayayım, ne de olsa anket-
lerde önde deyip, partiye yönelirken, üs-
tume doğru kasketli, poturlu bir kalaba-
lık geliyor. Acaba "Demirkırat" belgeseli
mi çekiliyor diye düşünürken birden ya-
şarken tarihi yakaladığımı fark ediyorum.
Evet DYP delegeleri, partide aday sırala-
masını belirlemek için "temayiil
yoldamaa" yapmışlar. Ve tam o sırada se-
çim bitmiş, köylerden gelen delegeler, ha-
fif bir gövde gösterisi edasıyla sokakian
doldurmuşlar.
Ooo, DYP*de heyecan var. lnsanlar
grup grup konuşuyor, oradan oraya hızlı
adımlarla gjdip geliyorlar. Kim birinci? Bi-
rinci kontenjandanmış ve daha önce za-
ten belliymiş: Nevzat Ayaz. Ikinci sıraya
Ahmet Uyanık, üçüncü sıraya eski bakan-
lardan Nurettin Ok gelmiş.
Ahmet Uyanık, makine muhendisi Pet-
rol Ofısi'nde yöneticilik yapmış bir kişL
Birkaç arkadaşı ile ışıklannı söndürdüğü
bir avukat yazıhanesinde oturup, dışan-
daki heyecan dalgasının yanşmasmı bek-
liyor. Elini sıkarken, birden milletvekilli-
ği kutlamasını kabul ettiği gibi bir duy-
guya kapılıyorum. öylesine ağır bir mut-
luluk kalesi ile çevrili ki... Büroda yülar-
dır Çankın'da partiyi sırtlayan, ancak
yoklamada ilk üç sırayı yine Ankara'dan
gelen bûrokratlara, yüksek kişilere kaptı-
ran tabandaki partililer, onlan biraz bu-
nık, dolu dolu gözlerle tebrik ediyor, yan-
lannda olduklarıru, dava için hiçbir kır-
gınlığa kaptlmadan çalısacaklaruu söylü-
yorlar. Önseçimler delegelerin para ile av-
lanmasına mı dayalı? Bunlar münafıkla-
nn uydurması, demokrasi ise işte demok-
rasi, işte seçim, iste sayım...
Hem siz Çankın'daki köylttnün delege
seçimi ya da büyük seçimde neyi esas al-
dığını, neye göre oy kullandığûıı biliyor
musunuz? Hemen söyleyeyim: "Ankara1
ya gittiği zaman, kendisine güleryüz gös-
terip derdiyle ilgilenecek bir kapı."
İşte Çankın'da hangi partiden olursa ol-
sun, seçmenlerin oy kullanırken düşün-
dükleri "birinci nokta" bu...
Bu noktayı en iyi kim yakalamış? Nev-
zat Ayaz! 12 Eylül döneminin lstanbul Va-
lisi, son iki yıhnı en sağlam seçim yatın-
mını yaparak geçirmiş îstanbul'da. Tam
iki yü salı günleri yalnızca Çankınlılan
dinleyip, dertlerine elinden geldiğince çö-
zûm bulmus. Kimine arac, kimine itfaiye
yoHamış, kızma, oğluna iş bulmuş, bakan-
hklardaki işini çözmüş. İşte Ayaz, bütün
bunlardan sonra "geçmişinin hakkıyla"
Çankın'da liste başına kontenjandan
"itirazsız" oturmuş.
DYP listesini sürükleyecek ağır bir top
gibi Ayaz. Aslen Çankınlı olması, den
dinlemesi, sokaktaki vatandaşa yetiyor.
Bir de bakan olursa... Çankınh, Ayaz'a,
"Bizim köyden çıkmış vezir" muamelesi
yapıyor, tıpkı Osmanlı dönemindeki gibi...
Ya ANAP'ın adayı Tanm ve Köyisleri
Bakanı llkeı Tuncay? Onun sansı ne? Me-
sut Yılmaz dönemi bakanı, kısacak za-
manda elindeki bütün araçlarla yol yapı-
nuna ve vaat taarruzuna geçmiş. Ama
'Çankınhnın kafasındaki "bu iktidar yıl-
krdır Çankın'ya ne yaptı" sorusuna ya-
nıt olabilir mi bu çabalar? Pek sanmıyo-
ruz.
140 bin dolayında seçmeni olan Çankı-
n'da baraj 32 bin civannda. DYP'nin
1989"da 42 bin oyu var. Bunlan artırabi-
lir. ANAP'm 27 bin oyu daha düşebilir.
Ya SHP'nin 13 binlik, DSP'nin 5 binlik
"sol" oylan. ÇaBkm'ya yüzyıhn başmda
yerleştirilmiş ve kapah ekonomi nedeniy-
le yıÜardır "kimh'klerini korumuş" Çan-
kın Kürtlerinin de desteğiyle, Hasan Ay-
dınlı gibi sevilen bir adayla barajı aşabi-
lirler mi? Kendileri oldukça umutlu. Tür-
kiye çapında SHP "iktidara yürüyoruz"
mesajı verirse, Çankın'da barajı asabile-
ceklerini söylüyorlar...
RP'nin 14 bin, MÇP'nin 19 binlik oy-
lan "kutsal ittifak" birleşmesi ile barajı
ÇANKIRI DYP süpürmeye adayZONGULDAK KASTAMONU TOPLAM SEÇMEİV SAYISINA GORE
1983 1987
1989 geçerH oylar
1989 Çankın
ANAP
HP
MDP
DYP
SHP
DSP
RP
MÇP
DİGER
49.6
15J0
22.7
40.1
21.1
93
7.4
&2
5.1
1.9
20.2
30.6
9.1
4.1
&9
a2
05
24.7
37.5
11.2
50
109
mo
Oy kullanmayan
secmenler
Geçersız oy kul-
lanan seçmen.
83
44
53
3.6
15.1
3.3
100.0
—
TOPLAM 100.0 100.0 ioao
Seçim çevresi barajtnm yüz-
de 25 olduğu illerden birisi
olan Çankın 'dan 3 milletvekili
seçilecek. Bu milletvekillikle-
rini kazanmaya en yakın par-
ti DYP olarak görünüyor.
1987'den 1989'a oylannmya-
nsını Çankın'da yitiren
ANAP, sandık başına gitme-
yen eski seçmenlerinden 3-4
puan duzeyinde oy alarak, hiç
eski seçmenlerini kapıırmazsa
seçim çevresi barajım aşarak 3 milletvekilliğinden 1 'ine talip ola-
bilir. Çankın 'da D YP ile yansacak tek parti olarak ANAP görü-
nüyor, dığer partilerin hiçbirisinin seçim çevresi barajma yaklaşma
olasıhklan bile yok denebilir. Sonuç olarak D YP'nin Çankın 'dan
3 milletvekili kazanması beklenmedik bir dağılım değil.
KASTAMONU SHP,DSP'den oy kapacak
Seçim çevresi barajı yuzde 20 olan Kastamonu 'dan 4 milletvekili se-
çilecek. 1989 seçimlerinde yuzde 15. l olarak gerçekleşen seçıme katıl-
mama oranı, 1991 seçimlerinde yanya inebilir. Dolayısıyla geçerli
oylardan partilerin aldıkları pay da İ989'a göre düşüşler ortaya çıka-
caktır. Bu da Kastamonu'da ANAP ve SHP'nin kayıtlı seçmenlerden
yuzde 19 oranmda oy almalanm gerekli kılmaktadır. Bir diğer deyişle
ANAP'm 2.5 puan, SHP'nin 3.5 puan duzeyinde dahafazla oy alması
gerçekleşmezse Kastamonu 'da seçim çevresi barajım aşan tek parti D YP
olacak ve milletvekılliklerının tumunu tek başına kazanacaktır. Sonuç
olarak Kastamonu'da ANAP ve SHP barajı aşma savaşı verirken
DYP'nin savaşı 4 milletvekilliğinin tümünü kazanmak. Kastamonu 'da
üç parti arasındaki 2-1-1 şeklindeki milletvekili dağılımt sürpriz olarak
görülebilir. Çıinkü Kastamonu 'da 3 partinin birden barajı aşma olası-
lığı çok dtişiik görünüyor. Kastamonu 'da D YP'den sonra barajı aşma
olasılığı en yüksek olan parti ANAP olabilir. SHP'nin Kastamonu'da
oy kazanabileceği kesim, 1987-1989 seçimleri baz alındığında DSP gibi
görünüyor, ancak SHP'nin 3.5 puan duzeyinde yeni seçmeni kendisi-
ne çekmesi oldukça güç.
TOPLAM SEÇMEJN SAY1SENA GORE
1983 1987
1989 geçerli oylar
1989
ANAP
HP
MDP
DYP
SHP
DSP
RP
MÇP
DİGER
37.3
m6
29.4
2.8
33.2
22.2
14.6
11.3
3.3
4.0
1.3
16.5
0y kullanmayan
secmenler
Geçersız oy kul-
lanan seçmen. 17
7.3
2.8
TOPLAM 100.0 100.0 100.0
SİNOP ANAP ve DYP baraja yakın
Tırkelı Ayâncık ErfelekV
Gerze"
a
Bovabat
Sinop
Durağan]
TOPLAM SEÇMEN SAYISCVA GORE
1983 1987
1989 «eçertl oyiar
1989 SJnop
ANAP
HP
MDP
DYP
SHP
DSP
RP
MCP
DİGER
18.2
39.4
30.3
27.2
205
20.1
153
45
1.7
12
185
18.4
206
14.6
65
2.5
0.6
22.6
22.4
25.2
17.9
ao
3.1
0.8
Oy kullanmayan
secmenler
Geçersiz oy kul-
lanan seçmen.
7.5
4.6
6.1
a4
145
3.8
100.0
—
TOPLAM 100.0 100.0 100.0
Sinop yüzde 25 'lik seçim çevresi barajıyla büyük bir seçim yarışına
sahne olacak. 1987'den 1989'a oy kaybeden partilef olarak ANAP ve
DYP kayıtlı seçmenlerden aldıkları payı 5'erpuan artırabilirlerse se-
çim çevresi barajım asabilirler. 1989 seçimlerinde sandık başına git-
meyen seçmenlerin oranı yüzde 14.5 olarak gerçekleşmış. 1991
seçimlerinde bu oran, seçime katılma zorunluluğundan ötüni yanya
inebilir. Dolayısıyla 1989 seçimlerinde sandık başına gitmeyen seçmen-
lerden oluşan yüzde 7'lik oy potansiyelinin akacağı parti ya da parti-
ler seçim çevresi barajım aşmak için şanslı oiacaklar. Seçim çevresi
barajım aşma açısından en şanslı parti SHP olarak görünüyor. Ne var
ki SHP'nin de seçim çevresi barajım aşmak için kayıılı seçmenlerden
yüzde 2.5'inin daha oyunu alması gerekiyor. SHP'nin önünde bir baş-
ka engel de 1991 seçimlerinde genel seçim barajım aşma olasılığmdan
söz edilen DSP var. Dolayısıyla SHP ile DSP arasındaki seçim yanşı,
be/ki de Sinop 'tan çıkacak milletvekillerini belirleyecek. Sonuç ola-
rak Sinop'ta hiçbir partinin seçim çevresi barajım aşamaması söz ko-
nusu olduğu gibi, SHP'nin seçim çevresi barajım aşarak 3
milletvekilliğini kazanması da olanakh.
KIRIKKALE SHP-sağ koalisyon yanşıAnkara'nın Kırıkkale, Keskin, Delice ve Sulakyurt ilçeleri ile Bala
ilçesinin Karakeçili bucağından oluşan yeni il Kırıkkale, genel seçim
çevresi barajım aştığı takdirde dinci + milliyetçi sağ koalisyona mil-
letvekili kazandıracak bir il olacak. Yeni il Kırıkkale birçok ildenfarklı
olarak 1989 seçimlerinde de seçmen katılımt yüksek olan bir il. Dola-
yısıyla Kırıkkale'de ANAP'm yitirdiği secmenler, sandık başına git-
meme yerine dinci+milliyetçi sağ partitere yönelişi tercih etmiş
göhinüyorlar. Hatta 1987'de DYP'yi destekleyen seçmenlerden bir kıs-
mımn 1989 yerel yönetim seçimlerinde ya sandık başına gitmediği ya
da diğer sağ partilere kaydığı da yukarıdaki tablodan açıkça görüle-
biliyor. Aynı süreçte SHP ıse, hem DSP'den hem de ANAP'tan oy
kazanmış gibi görünüyor. Kırıkkale'de 1991 erken genel milletvekili
seçimleri SHP ile dinci + milliyetçi sağ koalisyon arasında geçecek de-
nebilir. Dolayısıyla Kınkkale'nin çıkaracağı n'Mletvekillerinin parti-
ler arasında dağılımı, seçim çevresi barajmdan çok genel barajdan ve
dinci + milliyetçi sağ koalisyonun oylannın sandıkta birleşip/birleş-
memesinden etkilenecek, Kırıkkale'de seçim çevresi barajı, 3 millet-
vekili çıkaracağı için yuzde 25 'tır.
TOPLAM SEÇMEN SAY1SIISA GÖRE
1983 1987
1989 geçerli oylar
1989 Kınkkale
ANAP
HP
MDP
DYP
SHP
DSP
RP
MÇP
DİGER
43.8
25.5
19.4
35.7 17.9
1.4
Oy kullanmayan
secmenler
Geçersiz oy kul-
lanan seçmen.
4.8
5.1
TOPLAM 100,0
asabilir mi? MÇP'nin "Çankın çocuğu"
Ahmet Bukan, sevilen kimliği ve "tercih-
li oy" dopingi ile barajı asabilir. Ittifakın
birinci sıradaki adayı lsmail Coşar da yi-
ne tercihli oyla tepede tutunmaya çalışır.
Sonuç: DYP birinci parti olarak 3 mil-
letvekilliğinden 2'sini alır. Basta tttifak,
ANAP ve SHP barajı 1 milletvekilliğini
kapmak için yanşırlar.
Kastamonu'da bağlanan
eşekler
Kastamonu... Hatice ile oynaşmaktan
hoşlanmayanlar için hemen neticeyi söy-
leyelim: Baba, burada 4-0 yapabilir. Her-
\
hangi bir parti 240 bin dolayında seçme-
ni olan bu kentte, 60 binlik barajı aşarsa
durum 2-2 olur. Baba'nın son seçimdeki
oyu 72 bin... Ona en yaklaşan ANAP 42
binde kalmış... Kastamonu'da sokaktaki
adam havaya girmiş "pattadak" sorulara,
pattadak 4-0"ı yapıştırıveriyor tanıdık ta-
nımadık...
ANAP'ın ydlardır milletvskilliği koltu-
ğunu korumuş kurt politikacısı Sabri Kes-
kin'in cırcırlı çantası "içinde demet demet
para ve çektefie" Kastamonu'ya geldıği ri-
vayet olunuyor. O gene sıralamada ilk sı-
rayı almıs, ama bu, genel seçime nasıl yan-
sır bilinmez...
Orman köylüsünü bilir misiniz? Hani
şu kaçak odun kesip satmaya ve çocuğu-
nun defter, yiyecek parasını çıkarmaya ça-
uşırken yakalanıp iflahı bellenen, eşeği
"bağlanan" zorla kendisine eşeği yeniden
satılan orman köylüsünü... Hani şu "De-
mirel döneminde kestiğimiz odunun yüz-
de 60'ını satma hakkımız vardı, şimdi hiç
yok diye" liberal iktidarlara liberal şarkı-
lar söyleyen orman köylüsünü?
İşte onlann en mert, en boyun eğmez
ve en yoksulları Ecevit'i destekliyor, mo-
dern bir "garibanlar dini"ni savunur gi-
bi...
Kastamonu'da DSP'nin "Hacı" Başka-
m Ali Baltacı, hac esnasında RP'nin tek-
liflerini reddetmiş, sonunda kendini
DSP'de bulmuş. Partide yaşh, sessiz, gö-
nülleri yanık insanlar "yoksulluğun fazi-
let olduğu" bin yılhk bir felsefenin peşi-
ne takümış gibiler, önlerinde sanki beyaz
güvercin donuna girmiş Hacı Bektaş uçu-
yor...
Tannm, bu partiye girip çıkarken neden
içime bir tarikata giriyonnuşum gibi mis-
tik havalar geüyor? Ve neden otobüs mu-
avininden, sabahın köründe uğradığım Kı-
nkkaleli aş.çıya, ya da yeşil başlıklı yaşh
köylüye kadar birçok ilgisiz, eâk insan
gözlerinde garip bir ışıltıyla "Ben Ecevit'e
vereceğim" diyor.
Zenginleri tutup, fakirleri yok sayan
özal iktidarına karşı, garibanların hıncı
ve tepkisi, sandığa doğru beyaz kanatlar
çırpıyor...
Ah, tabii bir de SHP var. Üstelik Kas-
tamonu Belediyesi SHP'nin elinde. 37 bin-
lik oyu ile genç, dinamik kadrolarıyla pı-
nl bir SHP. Ama Baykal-tnönü çekişme-
si tavanda bitmesine rağmen, Kastamonu'-
ya "ateşkes" biraz geç gelmiş. Bunlar par-
tiyi hırpalayan etkenler. Yine de fena hal-
de kampanyaya haarlamyor SHP'li genç
kadrolar. Üstelik orman köylüsü için "ko-
operatif çözümlü", somut önerilerle...
Kastamonu'da önümüzdeki dönem
gündeme gelecek, sunta fabrikalannın ze-
hir saçan gazlarının öyküsünü ve çevreci
yaklaşımlan da yine SHP'den dinliyoruz.
Nasrullah Köprusü'nün başındaki sey-
yar büfede sıra sıra viskiler dizili, köprü-
nün öbüı yanında ise sabahlan sıra sıra
işsizler, amele pazannda bekliyor. SHP bu
çelişkiyi giderecek çözümleri halka ne ka-
dar anlatıp, ne kadar ikna edebilir? Bık-
mayıp dayanırlarsa, bir gün mutlaka...
Belki bu seçim?..
"Gurbetten gelmişim yorgunum han-
a/Seçim sandığını koy yavaş yavaş..." İş-
te Çankın ile Kastamonu'nun şiiri bu... Is-
tanbul'da 500-600 bin Çankınlı ya da Kas-
tamonulu var. Ankara'da yine yüz binler-
ce. Adeta gurbet yanşına çıkmış gibi bu
kentler... Çünkü bu bölgelerde ne sanayi
ne de başka bir iş alanı mevcut, olanlar
çok sınırlı. En yaygın şikâyet "Bir baba-
mn üç oğlu da gurbette"'...
labii "o kadar doğuracak ne vardı" di-
yebilirsiniz, ama nüfus planlaması şu sı-
ralar bu bölgelerin sorununa kısa vadeli
çözüm getirmiyor. tş yok iş! Delikanlıla-
nn en ateşli ve en yeteneklileri, kelleyi kol-
tuğa yatağı omuzuna aüp gidiyor Istan-
bul'a, Ankara'ya, lzmir'e, hatta Almanya
1
ya, hatta kaçak olarak Fransa'ya...
Fransa'da kaçak çalışanlar şimdi gelip
Çankın'ya koskoca bir mahalle dikiyor-
lar ne haber?
Yani, ister Baba gelsin, ister yüzünüze
güller açsın, bu bölgelerin sorunu, geçici
önlemlerle, üç beş fabrika ile çözüleme-
yecek kadar derinde. Türkiye"yi 21. yüz-
yıla dönük planlamayan dünya çapında
duşünemeyen partiler, öyle bir gümler ki...
Sinop kalesindc rock özlemi
Sinop... Seçime boşverin size Karade-
niz'in güzelliğini anlatayım? Vallahi, Ak-
deniz"de mavi yolculuk yapıp, kıyıdaki bü-
tün tatil köylerinde sabahlasamz bile, Ka-
radeniz rüzgânnın ferah havasını soluma-
nın mutluluğunu tadamazsınız. Akdeniz
teninizde, Karadeniz yüreğinizde iz bıra-
kır.
Sinop'un bir de kalesi var. Hani şu Bod-
rum'un kalesi gibi. Ama, inanmayacaksı-
mz, önünde hâlâ askerler nöbet bekliyor,
iki tane de kapalı hapishane arabası du-
ruyor. Kentin hemen girişindeki bu güzel
kalede niçin rock konserleri düzenlenmi-
yor, niçin "Başın yere eğümesin / Aldır-
ma gönül aldırma / ...Dışarıda deli dal-
galar / Yillar yüları kovalar..!' gibi sarkı-
lar çaunmıyor hayret ediyorum.
Bodrum kalesi, kalebentükten kurtul-
du, cıvü avû gençlerle gönül eğkndiriyor,
Sinop kalesi hâlâ mahkûmiyetinin biteceği
günü bekliyor...
Seçimi ka7anmak isteyen parti, önce Si-
nop kalesinin "sivilleşmesine sahip
çıkmalı" aslında hem de kararlar kâğıtta
kalmadan bir an önce...
Sinop'ta sokakta kimi çevirip seçim so-
nucunu sorsam, "vallahi ortada" diyordu.
Bazılan da "Buraıun yapısı belli, burası
soldur" diye hafıf bıçkın yorumlar firla-
tıyorlardı sağa sola.
154 bin dolayında seçmeni var Sinop2
-
un. Baraj 37-38 bin olabilir. SHP biraz
ciddi çahşırsa, rahathkla yine birinci parti
olur. Ya ikinci kim olur? ANAP oy depo-
su Boyabat'ta belediye baskanı Cemal
Ekiz'i, yine Boyabatlı DYP'nin ağır topu
Yaşar Topçu'nun karşısına sürüp rest di-
yor. Sağ oylarda ciddi ve ölümüne bir re-
kabet var. Ha bir de Demırel'in "Hamsi
kavağa çıkarsa, Mesut Yılmaz da iktidar
olur" sözüne Karadeniz'deki "hamsiler"
fena içerlemiş.
"Ha pu pizu castettu, çörsun bakayum
hamsu kavağa nasıl çıkaymış" diye delle-
niyorlar. Eh, bu kadannı Seguela bile akü
edemezdi...
ANAP ve DYP Sinop'ta barajı aşar,
SHP, DSP'den beklenmedik büyük bir
"gol" yemezse, durum 1-1-1 olur. Sağ oy-
lar baraj önünde, kayaya vuran dalgalar
gibi parçalanırsa, SHP Sinop'ta kemençe
çalar...
SHP'nin 83 yaşındaki Şükrü Amcaa da
parti bayraklannm "düzgün durması" için
verdiği büyük savaşın karşılığını aldığını
düşünür mutlulukla... Belki o zaman Si-
nop'un kanalizasyonu da yapılır...
Kınkkale de, orada dnr!
Kınkkale^de belediye MÇP'nin elinde
ya, bu taze ilin Başbuğ'un peşinden gitti-
ğini sanabilirsiniz. Oysa gerçekler çok
farkhdır. Evet kentte, milliyetçilik ve mu-
hafazakârhk parkta oturur, sokakta çem-
ber sakalla gezer, ama yiğidin hakkı yiği-
de der gibi kime sorsanız, 3 milletvekilli-
ğinden en az birini SHP'nin alacağını soy-
leyiverir.
Sonra MÇP'li belediye başkanının öy-
küsünü dinlersiniz. Aslında kentte hemen
herkes partiden önce, Keskinlidir, Kırse-
hirlidir veya obalıdır. "Keskinli olsun da
isterse gavur olsun" sözü pat diye masa-
ya düşüverir konuşurken. MÇP'li beledi-
ye başkanının da SHP'li Keskinliler tara-
fmdan bile desteklenerek koltuğa oturdu-
ğunu öğrenirsiniz.
Bu bölgecilik, yakalannı kaldırmış de-
dektif gibi gezinir Kınkkale'de. Parti lis-
teleri ilan edilmişti, ama asıl büyük savaş,
aynı parti listesindeki Keskinliler ve Ku-
şehirliler ya da Yozgatlılar farklı tarikat-
lar arasında verilir. RP ve MÇP ortak lis-
tede "tercih savaşı" venneye hazırlanırlar,
gemini koparmışçasına.
SHP'nin listebası Yaşar Yümaz harbi
Keskinlidir ve eski bazı Keskinli MÇP'li-
ler bile ona omuz verirler.
Keskinli SHP'li Deli Süleyman (Kopa-
ran), 'Kutsal Ittifak'm barajı aşamayaca-
ğım söyler inatla. Ecevit'in peşinde "be-
linde tabanca ile gezdiği" günleri anlatır.
Gerede'de "sıçamn deliği bin parayken",
Ecevit'in kendisine "Aman Süleyman ateş
etme" diye nasıl bağırdığını anlatır. Ardm-
dan veryansın eder şimdi Ecevit'e,
SHP'nin oylannı böldüğü için... Siz de bir
partinin tabanı ile lideri arasındaki trajik
bölünmenin kökleri üzerine dalar gi-
dersiniz...
Ama MKE'deki isçilerin 'Kutsal Ittifak'ı
duyunca kutlama yaptığı ya da rafineri iş-
çilerinin nihayet "milliyetçi-muhafazakâr
oylann" barajları aşıp, iktidara dokuna-
cak bir çözüm bulunduğu için nasıl sevin-
diğini duyunca Kınkkale'de oiduğunuzu
bir daha anımsarsınız. Evet, sağ oylann
klasik bir yüzde 60-70 potansiyeline sahip
olduğu kenttir burası.
Parktaki biı grup yaşh ile sohbetinizde
"Rusya'da komünizm öldü, SHP burada
hâlâ 1 Mayıs'ı bayram yapacağım diye yır-
tuuyor, sosyaüzm modelleri denemeye
çaüşıyor" diye eleştiriler dinlersiniz baş-
lan takkeli bereli kişilerden. Birisi de "Ni-
çin ben gavurun bir lirasına 5 bin lira öde-
yeyim, biz onunla eşit olmak istiyoruz, bu-
nun kavgasını verelim hep birlikte" de-
yiverir.
RP'nin mavi takım elbiseli, ince şöval-
ye sakalh, gayet nazik il başkanı Ali Ih-
san Baltacıoğlu 'ittifak' girişimi ile mut-
laka iktidara bir şekilde ortak olacaklan-
m söyler. RP ve MÇP binalannda belli bir
coşku sezersiniz. Bir şeyleri yırtmış gibi-
dirler.
Ama kırgınlıklar da yok değildir. ör-
neğin RP ile birleşmeyi sindiremeyen bir-
çok MÇP'li gencin "O da milliyetçi" diye
Ecevit'e oy vermeyi duşündüğünü öğrenir-
siniz. Bu beklentiyi DSP'liler de dile
getirir.
Kınkkale'de DYP'nin şansı da kücüm-
senmemeh'dir. Buğdayın parası için "Ka-
vak kazel döküyor, hâlâ ödenmedi" den-
• diği bir yerde Demirel'in konuşması tabii
ki yankı bulacaktır.
140 bin secmenli 35 bin barajh Kınk-
kale'de SHP, DYP ve Kutsal İttifak iddi-
ahdır. Baraja takılan düşecektir. "Tercih-
li oylar" beklenmedik sürprizler yapabi-
lir. Üç partiden biri lehine 3-0 da bitebüir
bu zor maç...
Kınkkale'de en az 30 bin seçmenin de
"yüzer gezer oy" olduğu seçim sabahı ya-
tağın sağından ya da solundan kalkması-
na göre oy kullanacağı öne sürülüyor. Kı-
nkkaleliler biraz da keyifle "Bizim sağı-
mız solumuz beüi olmaz" havasında-
dırlar...
Ben de keyifle aynhyorum Kınkkale
1
den "Bana ne aman, ben anlamam/Bir
acayip zor yanş..!'