Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21 EYLÜL 1991 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/9
12. DÜNYA ŞAİRLER KONGRESİ
Kongreyi Maraş kapattı
• İSTANBUL (AA) — Kultur Bakanı Gökhan Maraş,
Türkiye Cumhuriyeti'nin kullüre ve onun çok onemli bir
unsuru olan sanata ve şiire buyuk onem verdiğini
belirterek "lnanıyoruz ki çağımız insanı büyük bir
iştiyakla arzu ettiği ve beklediği huzunı, üstttn kaliteyi
sanat eserleri yoluyla bulacaktır" dedi. 5 gündur devam
eden 12. Dünya Şairler Kongresi, dün duzenlenen odül
töreni ve kapanış bildirisinin okunması ile sona erdi. Son
oturuma kattlan Kultur Bakanı Gökhan Maraş, yaptığı
konuşmada kongreyi başından beri takip edememekten
dolayı duyduğu üzüntüyü dile getirdi ve şunları söyledi:
"12. Dünya Şairler Kongresi'nin amacı olan şiir yoluyla
dünya insanları arasında sevgi, barış ve kardeşlik
duygularını geliştirmek yolunda önemli bir adım attığına
inanıyorum. Bu yolda bu yıl butün dünyada sevgi
rüzgârları estiren Yunus Emre'nin mesajlannın doğru bir
şekilde anlaşılmış oitnasından ve dünya şairlerine derin
tesirlerinden ayrıca sevinç duyuyorum!'
OPERA/BALE
Opera-Balede yeni sezon
• Kültiir Servisi — Istanbul Devlet Opera ve Balesi
1991-92 sezonunu 5 ekimde "Yunus Emre Sevgi Yılı"
nedeniyle A.Adnan Saygun'un Yunus Emre
Oratoryosu'yla başlatıyor. 4'ü bale, 16'sı opera olmak
üzere toplam 20 yapıttan oluşan bir repertuarın
sunulacağı bu yeni sezonda etkinlikler Atatürk Kültür
Merkezi'nin iki ayrı sahnesinde Buyuk Sahne ve Konser
Salonu'nda sürdurülecek. Nicolai'nin "Windsor'un Şen
Kadınları", Rodgers'in "Neşeli Gunler.", Verdi'nin
"Nabucco", Mozart'ın "Figaro'nun Duğünü",
Donizetti'nin "Don Pasquale" ve Rossini'nin
"Kubarbaz'ın Oğlu" operalarıyla, Çaykovski'nin
"Fındıkkıran", Pauli'nin "Abdullah" baleleri bu sezon
sahnelenecek yeni yapıtlar. Yunus Emre, 'Carmina
Burana' ve Mozart'ın 200. olum yıldönümü nedeniyle
düzenlenecek olan 'Mozart Requiem' ise Istanbul Devlet
Opera ve Balesi tarafından konser biçiminde seyircinin
beğenisine sunulacak yapıtlar.
SERGİ
Kansu'nun kadın figürleri
• Küllıir Servisi — Filiz Kansu'nun resim sergisi dün
The Marmara Brasserie'de açıldı. Serginın tumu kadın
figürlerinden oluşuyor. 1959 yılında lstanbul'da doğan
ressam Filiz Kansu, resim çalışmalarına ilköğretim öncesi
başlayıp aldığı resim öğrenimiyle birlikte oncelikle figur
resmi yapmaya başladı. Daha sonra Istanbul Devlet
Guzel Sanatlar Akademısi'ne gıren Kansu, daha sonra
İngıltere'de stilistlik eğıtimi gordu. Kansu, şu sıraiarda
bir Alman firmasında tasanmcı olarak çalışıyor. Figür
resminde kadın figurunu resmeden sanatçı, bazen nesnel,
bazen tensel gorunen ve dış gorunumü biçimsel kabul
edilen kadının kendisine sonsuz uretme imkânı veren bir
kaynak olduğuna inanıyor ve en iyi olarak kadını
tanıdığını iddia ediyor. Sergi 20 eylul - 20 kasım tarihlerı
arası The Marmara Brasserie'de ızlenebılir.
(Fotoğraf: İBRAHIM GUNEL)
FESTİVAL
'Akbank Caz Festivali'
• Kültür Servisi — Akbank, sanat etkinlikleri
kapsamında 22-26 ekim tarihleri arasında Akbank 1.
Uluslararası Caz Festivali'ni düzenliyor. Cemal Reşit Rey
Konser Salonu'nda gerçekleştirilecek festivalde dunya
cazının yetkın örnekleri sergilenecek. Akbank 1.
Uluslararası Caz Festivali'ne bu yıl Max Roach Quartet,
Art Ensemble of Chicago, Airto Moreira ve Flora
Purim, Ahmed Abdullah and The Solomonic Sextet ve
Senem Diyici Sextet toplulukları katılıyor. Beş gun
boyunca iki gösteri şeklinde yapılacak festivalde 18.30
seansları 30.000 TL, 21.30 seansları 40.000 TL olacak.
Biletlerini Akbank şubelerınden alan Akkart ve J.Kart
sahipleri, gösterileri VtSO ındirımlı ızleyebilecek. Açılış
konseri dışında yerler numarasız olacak. Biletler, Cemal
Reşit Rey Konser Salonu'nda Taksim, Suadiye, Nişantaşı,
Osmanbey ve Bahariye Akbank şubelerinde Taksim ve
Suadiye Vakkorama'da satılacak. Akbank festivalden elde
edilecek gelırı oğrenım burslarında kullanacak.
Basın müzesi etkinlikleri
• Kültür Servisi — Gazeteciler Cemiyeti Basın Muzesi,
eyliıl ayı kültür ve sanat etkinlikleri kapsamında çeşitli
sergiler düzenliyor. Ortakoy Kültür Merkezi'nde 26
eylül-12 ekim tarihlerı arasında acık kalacak sergilerden
ilki FOSEM'in (Fotoğraf ve Sinema Emekçileri) Göç
Yollan başlıklı fotoğraf sergisi, Esra Carus'un seramik
sergisi ve Şebnem Altıntaş, Serap Beyhan, Mahmut
Bozkurt, Bahri Genç'in karma resim sergisi de aynı
tarihler arasında izlenebilecek. Etkinlikler kapsamında
ayrıca Ortaköy Kültur Merkezi müzisyenlerinin muzik
dinletileri de yer alıyor. Ayrıca Basın Müzesi'nde
düzenlenen resim, gravür, minyatur, tiyatro ve diksiyon
çalışmaları bu yıl da devam edecek. Ekim ayında
başlayacak bu çalışmalara katılmak isteyenler müzeye
başvurabilirler.
İLAN
ERZURUM 1. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
Esas No: 990/236
Davacı Nurullah Sever, Mehmet Cahıt Sırmacı Vekilleri avukat Ih-
san özturk tarafından davalılar Yılmaz Abuşoğlu ve Halıl öztürk
aleylıne açılmış bulunan sözleşmenın iptalı davasmın yapılan açık du-
ruşması sırasında verılen karar gereğınce:
Davalılardan Halıl Özturk adına meşruatlı davetiye çıkanlmış, yeni
adres bırakmadan eski adresıni terk ettiği ve zabıtaca da adresi tes-
pit edilemedığınden,
Mülkitinın muvekkilllerine ait olan 1/2 hisselı Muratpaşa Mahal-
lesi Pafta 9, Ada 231, Parsel 86'da kayıtlı bulunan arsa uzenne kat
karşılığı bına yapmak üzere davalı kooperatif yetkilileri ile Erzurum
5. Noterliğinden 2 Eylül 1987 tarih 17476-17477 sayılı sözleşme ya-
pıldığını tnşaat 1987 yılında başlanıp arsa üzerine iki kat yapıldığını
ve bugune kadar da 5 kat olması gerekirken hıç k-at atılmadığını ve
bu yer uzerinde usülsuzlûkler yapılarak bu katlar birden fazla kişile-
re satılarak davalılar hakkında yasal ışlem yapılmış olup, keza söz-
leşme gereğince kooperatif 1 Eylul 1989 yılında daireleri anahtar
teslimı muvekkıllerine teslim edeceğinı, 1 Ocak 1990 tarıhine kadar
da teslim edemez ise arsa uzerinde yapmış olduğu inşaatdan hıç bir
hak talep edemeyeceği hususunda da cezai şart konulduğunu, bugu-
ne kadar da hiç bir şartın yerıne getırilmediğınden sözleşmenin ıpta-
lıne karar verilmesı istenmiş olup,
lşbu ilanın ilan tarihınden ıtıbaren davalının (Halıl özturk)ün bu
dava ile ilgılı ne gibı evrak ve belge var ise duruşmanın atılı bulun-
duğu 31.5.1991 günü saat 09'da Erzurum 1. Aslıye Hukuk Mahke-
mesi duruşma salonunda hazır bulunması davetiye yerine kaim olmak
uzere ilanen tebliğ olunur 24 4.1991
Basın 49409
Pöpüler müziğin binbir suratı David Bowie'den yeni albürrv Tin Machine II
Binbîr surat şimdi 'muzır'YAVUZ BAYDAR
STOCKHOLM — Rock'ta
bazüan dokuz canlı. David Bo-
wie, buniardan biri. Modern
popüler müziğin binbir suratı.
Takmadığı maskelerin sayısı
hızla azalıyor. Günümüz insanı-
nın kimliksizliği, daha doğrusu
kimlik şizofrenisi, peşine düştü-
ğü temel kaygı.
Farklı dönemlerin bir tür
"kırması" olan müziğini belir-
sızlik dolu bir içeriğin üzerine
oturtuyor, yenilikçi eda ile çer-
ceveliyor yıllardır.
Bukalemun misali geçirdiği
1970 ve 80'lerden sonra, iki yıl-
dır, Tin Machine grubunun bir
ferdi. Adtnj öne çıkarmiyor, fa-
kat herkes Tin Machine'i, fert-
lerinden biri o olduğu için izli-
yor. Çünkü grubun yaptığında
önemli bir yenilik yok. Basçı
Tony Sales ve davulcu Hunt Sa-
les 15 yıl kadar önce Todd
Rundgren'le benzeri işleri kotar-
mış, fakat pek ügi görememiş-
ti. Gitarist Reeves Gabrels'le de
desteklenen Tin Machine dört-
lüsü o eski üçlünün sanki deva-
mı gibi.
Bowie'yi, 1980'lerin egemen
gücü kılan ünlü Let's Dance al-
bümü ardından, gecen on yılın
ikinci yansında bir gerileme
içinde görmüştük. Tonight al-
bumü hak etmediği biçimde,
1987'de çıkan Never Let Me
Down albümü ise oldukça hak-
lı olarak rock çevreleri içinde
temkinli karşılanmış, davulcu
Erdal Kızılçay'ın da katıldığı -
yine 1987 tarihli- Glass Spider
adlı dünya turnesi ise bir fiyas-
ko olmuştu.
Bu düşüşün ardından 1988
sonlannda yepyeni bir Bowie
çıktı ortaya. Hemen herkes o
devrini artık tamamladığını, ka-
zandığı paraları sükûnet içinde
yemeye başlayacağını düşünü-
"Tin Machine H'nin
kapağıABD'de
"muzır" bulunarak
yasaklandı. Nedeni,
kapakta 4 klasik
erkek heykelinin
çırılçıplak görünmesi!
Albüm şimdi iyi
satıyor. "Tin
Machine II" hem eski
David Bovvie
tutkunlanna hem de
heavy-metalcilere
doyum veriyor.
TAKMADIĞI MASKELER AZALIYOR — David Bovvie'nin
takmadığı maskelerin sayısı hızla azalıyor. Gunumuz insanının
kimliksizliği, kimlik şizofrenisi Bcmie'nin peşine duştüğü kaygı.
yordu.
Tin Machine, heavy-metal sı-
nırında gezinen bitirim üslubu,
ustura gibi söylemiyle, yeni bir
Bovvie beklemeyi alışkanhk ha-
line getirenleri hayli şaşırtıp se-
vindirdi. Yalın biçimde Tin
Machine diye adlandırılan al-
büm, dinleyiciyi -gariptir- ferah-
latan bir iç dinamizme, yoğun-
luğa, hatta saldırganlığa sahip-
ti. Hem Bovvie için hem de din-
leyicisi için bir tür terapi! Aşın
ölcüye varan güniltUsü nedeniy-
le radyolarda pek çalın(a)madı.
Rock kitlesini beklenmedik
biçimde "vunnası" nedeniyle
yeterince satmadı. Bu, Tin Mac-
hine Il'nin başka bir şirketten
çıkmasıyla da açıklanıyor.
Fakat Bovvie ve üç arkadaşı
bu kez "ya satmazsa?" kaygısı
duymak zorunda değil. Çünkü
Tin Machine II albümü, daha
ortaya çıkmadan önce olay ha-
line geldi.
Kapağı ABD'de "mazır" bu-
lunarak yasaklandı, ardından
da değiştirildi.
Nedeni, kapakta yer alan
dört klasik erkek heykelinin
"şeylerinin" görünmesi!
Gelen haberlere gore, yeni -
ahlakçılığm kasıp kavurduğu
ABD'de plakçılann yüzde 6O'ı,
değil Tin Machine II albümünü
teşhir etmeyı, almayı bile red-
detrniş. Edward Bells'in Hele-
nistik dönemden kalma dört
heykelden esinlenerek hazırladı-
ğı kapak, bu beton gibi direniş
karşısında, taş erkeklerin
şeyleri" etiketle örtülerek çık-
mış.
ABD dışmda ise "mnnr" ka-
paklar geçerli.
Bunun albüme yönelik ilgiyi
ne kadar artırdığını tahmin et-
mek güç değil elbette. Tin Mac-
hine II, şimdi iyi satıyor.
Fakat başanyı sâdece kapağm
yarattığı sansasyona bağlamak
doğru değil. Bovvie, beklendiği
gibi, yine kendisini -bu kez öl-
çulü de olsa- yenilemiş, önceki
Tin Machine albumünün ikinci
cildini çıkarmaya çahşmamış.
Bu kez daha yumuşak bir
söylem var karşımızda. Ciyak
ciyak gitar, gümbür gümbür da-
vul biraz daha arka planda.
Sözgelimi You Belong To
Rock'n Roll adh beste, akustik
gitar destekli psikodelik atıfla-
n ile Ziggy St. Ardust dönemi-
nin Bovvie'sini çağrıştırıyor;
Sorry ile Amlapora başhldı par-
çalar ise Hunky Dory dönemi-
nin yumuşak, lirik baladlannı.
Hem Betty Wrong hem de
Shopping For Girls'ün yeri de
yine 1970'lerin ilk yarısındaki
Bowie'ye ait gibi.
Fakat, yumuşama ve geçmi-
şe özlem bir yana, Tin Machi-
ne'in sekiz silindirli motonı hâlâ
sıkı çalışıyor; gaza basmak ye-
terli. A Big Hurt ile Baby Üni-
versal, albümün iki "ejderha"
parcası. One Shot ise denetimli
gürultunün doruk noktası.
Tin Machine II hem eski Bo-
vvie tutkunlanna hem de heavy-
metalcilere doyum verecek bir
albüm. Sanatçının bir geçiş dö-
nemine girmekte olduğunun da
sanki habercisi.
David Bowie'nin Tin Machi-
ne'i şu sıraiarda Avrupa turne-
sinde. Dörtlü büyük mekânlar-
dan özellikle kaçınıyor. Küçük
rock kulüpleri, hatta sahnesi
olan barlar, Tin Machine için
ideal konser mekânlan. Sürpriz
konserler de Tin Machine'in ün
kazanan icraatlan arasında. Bü-
yük arenalar, stadyumlar, Bo-
vvie'ye göre, sahne ile dinleyici
arasmdaki mesafeyi "asılmaz"
kılıyor, rock olayı anlamını kay-
dediyor.
Kişiyi yakın takibe alan Tin
Machine gibi gruplar, kuşku-
suz, her kent için gerekli.
Anadolu kilimleri Saray'a girdiİstanbul Halı ve Kilim Derneği'nin Tekstilbank'ın
sponsorluğunda düzenlediği "Türk Koleksiyonlarından
Kilimler Sergisi" İbrahim Paşa Sarayı'nda açıldı. Sergi
kapsamında çoğu Orta ve Batı Anadolu bölgelerinden
derlenen özel koleksiyonlardan çıkma 32 kilim yer alıyor.
Kültür Servisi — Istanbul Halı ve Ki-
lim Derneği tarafından Tekstilbank'ın 5.
kuruluş yıldönumunde, bankanın spon-
sorluğunda duzenlenen "Türk Koleksi-
yonlarından Kilimler Sergisi" dun Sul-
tanahmet'teki ibrahim Paşa Sarayı'nda
açıldı. 8 ekim günune dek açık kalacak
sergi kapsamında özel koleksiyonlardan
seçilmiş 32 Anadolu kılimi sergileniyor.
Dun serginin tanıtımı amacıyla İbra-
him Paşa Sarayı'nda bir toplantı duzen-
lendi. Toplantıya konuşmacı olarak ka-
tılan Tekstilbank Yönetim Kurulu Baş-
kanı Bahattin Bursalı, "Bankanuz 5 ya-
şında. Bu sergiye destek vermeyi görev
saydık" dedi. Tekstilbank Genel Müdü-
rü .\li Kaplan ise çeşitli kuruluşlann son
yıllarda kultür-sanat etkinliklerine ver-
diği maddi desteğin arttığına dikkati çek-
ti.
Turk ve Islam Eserleri Müzesi Müdü-
rü Nazan Ölçer, kilimlerin dünyayı yeni
keşfettığini dile getirdi. Ölçer, "Istanbul
Halı ve Kilim Derneği, Türk halı ve ki-
limlerinin dunyaya tanıtılmasını amaçlı-
yor. Bu sergi. aynı zamanda onümüzdeki
günlerde gerçekleştirilecek. 9. Türk Sa-
nat Fuan kapsamında bu yonde bir boş-
lugu doldurmak amacıyla da açıldı" de-
di.
tstanbul Halı ve Kilim Derneği adına
konuşan Bellds Balpınar, Türkiye'de ki-
Iime olan ilgiyi arttırmak amacıyla bu
serginin düzenlendiğini, sergide çoğun-
lukla Orta, Batı ve Doğu Anadolu böl-
gelerinden derlenmiş kilimlerin yer aldı-
ğını aktardı.
Kilim adı ile adlandırılan düz doku-
ma yaygılar tran, Kafkasya, Balkan ül-
keleri, Yunanistan'ın kuzeyi, Orta Asya-
nın bazı bölgeleri, Afganistan'ın kuzeyi
ve Anadolu'da dokunuyor. Arkeolojik
buluntûlar ve yazıü kaynaklardan edini-
len bilgiler, kilimin Anadolu'da çok es-
ki bir geçmişi olduğunu ve halıdan ön-
ce dokunduğunu gösteriyor. Anadolu'-
da bugun Doğu Karadeniz Bölgesi dısın-
da tüm kırsal yerleşimde kilim dokunu-
yor.
Toplantıda, kilimlerin son yıllarda
müze salonlan, özel gaieriler ve müza-
yedelerde yanştığı son birkaç yıl içinde
kilim sergisi kataloglarında ve araştuma
yayınlarında bir artış gözlendiği belirtil-
di.'
Ebüzziya
Köln
Mtizesi'nde
Alev Ebüzziya
Syesbye, Abidin
Dino'nun "sihirlidir"
diye el sürmekten
çekindiği çanaklarını
uçarcasına
biçimlendiriyor.
NECMİ SÖNMEZ
KÖLN — Yurtdışında açtı-
ğı basanlı seramik sergilerivle
ismini uluslararası sanat orta-
mına kabul ettiren Alev Ebüz-
ziya'mn erken dönem calışma-
lanndan biri, Köln'deki Muse-
um für Angewandte Kunst'da,
müzenin "sürekli koleksiyo-
nu"nda sergilenmeye başlandı.
Aimanya'nın en önemli di-
zayn müzelerinden bifi olarak
Museum für Angewandte
Kunst'ta, Ortaçağ'dan 20. yuz-
yıla dek geçen sure boyunca
gerçekleştirilmiş ünlü dizaynlar
sergileniyor. Kraliçe II. Eliza-
beth'in gümüş gerdanlığmdan,
Memphis atölyesinin ürettiği
postmodern kûtüphanelere dek
birçok ilginç parçanın
"tarihsel" gelişimi içinde ser-
gilendiği muzede, Art Deco,
Bauhaus ustalarımn gerçekleş-
tirmiş olduğu sırurlı sayıdaki
dizaynlar ise, sanat ile zenaat
arasmdaki "o ince" geçiş yerini
gösteren işler koleksiyonun
önemli bir bolümünü oluşturu-
yor.
Çalışmalannı öteden beri ze-
naat olgusu üzerine oturttuğu-
nu belirten Alev Ebüzziya'nın
1976 yüına ait olan "çanak"ı
ise müzenin 20. Yüzyıl Serami-
ği bölümünde sergilenmekte.
Yüksek pişim ve sır tekniği ile
gerçekleştirilmiş olan bu çalış-
ma büyük bir intimalle sanat-
çının Kopenhag atölyesinden
çıkma.
Işlerinı belirlı dönemlere gö-
re inceledığimizde "renkler"
yoluyla bir aynma varabilece-
ğimiz Ebüzziya, kullanacağı
çamuru bir desen olarak kabul
eden ve aradığı toprak karışı-
mını bulabilmek için aylarca
hammadde depolannda gezi-
nen bir sanatçı. 1976 yılında
gerçekleştirdiği bu çahşması,
sut beyazımn biraz griyi andır-
Alev Ebüzziya'nın 1976'da yaptığı "çanak", Koln'dekı Dızayn
Müzesi'nin 20. Yüzyıl Seramiği bölumunde. 8 sanatçının işleri-
nin yer aldığı bölümde "seramik peygamberi" diye nitelenen
Horst Kerstan'ın yapıtlan da var.
dığı açık bir ton ile anlatüması
çok zor olan, koyu ile karan-
lık arasmdaki siyahın birlikte-
liginden oluşuyor. Çanağın dış
yuzeyini olduğu gibi çevreleyen
buyuk lekesel duzenlemede dik-
katli bir "oran" tutturulmuş.
Paul Klee, seramik sanatı
Üzerine düşüncelerini güncesi-
ne not ederken sadece şu iki
sözcüğu kullanmıştı: "Kera-
misch-Mystisch" (Seramiksel-
Mitsel). Ebüzziya kendisi ile
birlikte topu topu 8 sanatçının
sergilediği 20. Yüzyıl Seramiği
bölumunde, Klee'nin kurduğu
bu denkleme yaklaşmış gorulu-
yor. Çoğu İskandinav ülkeleri-
nin sanatçılan olan bu sekiz sa-
natçı (aralannda Horst Kerstan
bugun bir seramik peygambe-
ri olarak değerlendiriliyor) ara-
sında Ebuzziva'nın farklılığırun
öncelıkle kullandığı "form"da
ortaya çıktığını göruyoruz.
Dünyanın dört bir yanında
yüzyıllardan beri kullamlrruş ve
hâlâ da kullanılmakta olan bir
form bu: Çanak.
Ebüzziya, Abidin Dino'nun
"sihirlidir" diyerek el sürmek-
ten çekindiği çanaklarını uçar-
casına şekillendiriyor. Yerçeki-
mine karşı koyan bir güç (yani
sihir), olağanüstü gerilim taşı-
yan çanakları gizemli kılıyor.
Sırlarını da kendi üreten Ebüz-
ziya, canlı renklerden maviye
özellikle de gece siyahına uza-
nan renk tercihlerinde sürekli
olarak koyu tonlara doğru iler-
liyor.
Müzenin 20. Yüzyıl Serami-
ği bölümü bir anlamda 8 büyük
klasiğe aynlmış izlenimini
uyandınyor. Alev Ebüzziya,
bugün dünyanın saygı ile söz
ettiği seramik sanatçılanndan
birisi. Çanaklannın gizemi ile
bırlikte düşünüldüğünde kuş-
kusuz ki, gerilimli ve sihirli bir
sanatçı. Bu ozellikleri, sanatçı-
nın işlerinde de görüyorsunuz.
Klee haklı, seramiğin başlı ba-
şına bir "mit"i var.
Rais'te Anadolu Kilimleri Sergisi
Halıcılığın
öksüz çocukları
MİNE G. SAULNIER
PARİS — Fransız başkentin-
de, mimarisi ve görkemiyle yıl-
lardır konu edilen bir Arap
Dünyası Enstitüsü var. Kısaca,
IMA diye anılan bu kültur mer-
kezi, Islamla yakından uzaktan
Uişkili bütün kültür etkinlikleri-
ne kapılarmı açık tutuyor. Fran-
sız Sosyalist Partisi ileri gelen-
lerinden Edgar Pisani ve Alain
Chenal'ın yönetimindeki ensti-
tü, 17 eylülden bu yana, The Fi-
ne Arts Museums of San Fran-
cisco'nun sahibi bulunduğu ola-
ğanüstü bir Anadolu Kilimleri
Sergisi'ne sahne olmak ta.
Söz konusu kilim koleksiyo-
nu, tstanbul Vakıflar Müzesi
koleksiyonundan sonra dünya-
nın en değerli ikinci koleksiyo-
nu sayılıyor. Hepsi 19. yüzyıl ön-
cesine ait olan kilimlerin tama-
mı sergi için San Francisco'dan
tik çağ mimarisine süsleme ör-
neği oluşturmuş.
Bu varsayımm gerçeklik değe-
ri ne olursa olsun, Garry Muse1
un heyecanla Anadolu kilimle-
rine eğilmesini ve ender parça-
Ian toplamasını sağladığı kesin.
Garry Muse'un yüzlerce kez dö-
nüp dolaştığı Anadolu'dan top-
ladığı eşsiz kilimler, 1985 yılın-
da sanatsever bir Amerikalı çift
tarafından satın alınıyor. Caro-
line ve H. McCoy adh bu Ame-
rikalı çift, koleksiyonu San
Francisco Müzesi'ne armağan
etmek amacıyla ahyorlar ve mali
değeri çok yüksek olan kilim bi-
rikimini parça parça, paralan
oldukça alıp müzeye veriyorlar.
Kocasının ölümünden sonra da
sözünü tutan Caroline McCoy,
kilimlerin sergilenmesine eşlik
ediyor.
Fransız başkentindeki en
önemli kilim koleksiyonu sahi-
San Francisco Güzel Sanatlar Müzesi
koleksiyonundaki Anadolu kilimleri, Paris'teki
Arap Dünyası Enstitüsü'nde sergileniyor. Söz
konusu koleksiyon, Istanbul Vakıflar Müzesi
koleksiyonundan sonra dünyanın en değerli
ikinci koleksiyonu.
getirilmiş bulunuyor. Arap Ens-
titüsü, sergiyi tanıtmak için 275
sayfalık bir de katalog hazırla-
mış ve söz konusu katalogda, ki-
lim sanatına değin var olan her
türlü teknik bilgi var.
San Francisco Müzesi'ne ba-
ğışlanan koleksiyonun tarihçesi
oldukça ilginç. Garry Mnse ad-
lı sanat tarihçisi, 1970'li yıllar-
da, Çatal Höyük ve Hacılar'da
kazı çalışmaları yapan neolitik
Anadolu uygarlıklan arkeölbğu
James Mellaart'la tamşıyor. iki
bilim adamının sanat konuşma-
Iannda, bazı kilimlerde görülen
geometrik motiflerin ayruyla ne-
olitik çağa ait duvar ve eşya süs-
lemelerinde var olduğu ortaya
çıkıyor. Mellaart'la Muse'un he-
nüz kanıtlanmayan varsayımla-
rına göre, bu motiflerde neoli-
tik çağ mimari kalıntılan lcilim-
lere değil, bu çağ oncesi var olan
tekstil ve kilim motifleri neoli-
bi ünlü Triff Galerisi'nin müdü-
rü Henri Daumas'nın bir kon-
feransıyla açılan sergiyi gerçek-
ten kıskanmamak olanaksız.
O görkemli tarih kanıtlarını
sevrederken, insanın içmjlen,
"Bn sergiyi en büyük koleksiyo-
nun sahibi biz, yani Türkiye
vapmahydı" diye düşünmeden
edemiyor.
Sergiden önce, Arap Enstitü-
sü'nün diğer etkinliklerini şöy-
le bir dolaştım. Satılan karpos-
talların yansı, bizim Iznik çini-
leri, lstanbul'daki Rüstem Paşa
Camii süslemeleri vb. Satılan
anı mücevherlerinin büyük bir
bölümü Kapalıçarşı'dan gelmek-
te, Hitit motifli masa örtülerine
değin, her şey bizim ellerden.
Mekân kullananın, sanat ser-
gileyenin galiba, kendi mahmı-
za sahip çıkamıyorsak, bunun
yanlışım kimde aramak gerektiği
belli değil mi?
Ayın
fotograflan
• tSTANBUL (AA) —
İFSAK, onümüzdeki aydan
başlayarak her ay bir
fotoğrafı, 'Ayın Fotoğrafı'
olarak seçecek. Yanşma
1992 yıbnın haziramna dek
sürecek. İFSAK fotoğraf
yanşmalarım ekim, ocak,
mart, nisan ve haziran
ayında serbest, kasım
ayında makro, mayıs
aylarında ise grafik anlatım
konulannda, siyah-beyaz
baskı olarak düzenleyecek.
öte yandan, lFSAK'uı
düzenlediği FİAR
(Uluslararası Fotoğraf
Sanatı Federasyonu)
Patronajlı 6. Uluslararası
Fotoğraf Yarışması için
başvurular 18 eylül tarihine
kadar kabul edilecek.
Siyah-beyaz baskı, renkli
baskı ve saydam dallannda
düzenlenen yarışmanın
konusu serbest olacak.
AU Ekber'in
yeni kasedi
• Kültur Servisi — Halk
ozanı Ali Ekber Eren'in
üçuncü kaseti 'Istanbul
Konserleri' piyasaya çıktı.
Kartal, Beyoğlu ve
Bakırköy konserlerinde
seslendirdiği türküleri kaset
yapan Eren'in daha önce
denetimden geçmeyen
'Çıkınında Çökelek' ve 'Oy
Ne Olaydım' adh parçaları
da bu son çalışmasında yer
alıyor. Almanya, Hollanda,
Belçika, Fransa, Isveç ve
Avusturya'da da konserler
veren sanatçının son
kasetinde yer alan türkûler,
'Egedeniz', 'Pir Sultan
Olsaydım', 'Dersimliler', 'Oy
Ne Olaydım', 'Günlerin
Getirdiği', 'Demiri Toz
Edenler', 'Çıkınında
Çökelek', 'Uzaklara Haber
Saldrnı', 'Karanlıksın' ve
'Karadeniz, Meskenim
Dağlardır.'
Beyoğlu Musiki
Dernegi
• tSTANBUL (AA) —
Beyoğlu Klasik Türk
Musikisi Derneği, yeni
sezon çahşmalanna bugün
Vahdettin Uzun
yönetiminde başhyor.
Dernek Başkanı Orhan
Vedat Sevinçli, yeni sezon
çalışmalarıyla ilgili bilgi
verirken, gençlere derneğe
katüma çağnsında bulundu.
Sevinçli, hevesli gençlere
dernekte ücrctsiz enstrüman
sağlanarak ders verileceğini
açıkladı. Orhan Vedat
Sevinçli, amaçlannın klasik
Türk musikisini yeni
nesillere sevdirmek ve
yaygınlaştırmak olduğuna
sözlerine ekledi.
Atabek'in
söyleşisi
• Kültür Servisi — Dr.
Erdal Atabek'in "Toplum
ve Otorite" başlıklı söyleşisi
bugün izlenebilir. TMMOB
Harita ve Kadastro
Mühendisleri Odası
Istanbul Şubesi'nin
düzenlediği söyleşi, saat
14.00'te Mülkiyeliler Birliği
Istanbul Şubesi Lokali'nde
gerçekleşecek.
Koııservatııara
öğrenci
• KOCAELt (AA) —
lzmit Belediyesi
Konservatuvan'na yeni
dönem için sınavla 132
öğrenci alınacak. lzmit
Belediyesi Basın Yayın ve
Halkla lUşkiler
Müdürlüğü'nden verilen
bilgiye göre, belediye
konservatuvarı bu yıl klasik
Türk musikisi, Türk halk
müziği, şan ve bale
bölümlerine smavla 72
öğrenci alacak. Ayrıca
halkın konser geriksinimine
yanıt vermek için
konservatuvar bünyesinde
oluşturulan klasik Türk
musikisi ve Türk halk
müziği korolanna da
sınavla 50 öğrenci alınacak.
BUGÜN
• Dorsay'ın söyleşisi
Beyoğlu Sineması'nda
düzenlenen cumartesi
söyleşilerinin bu haftaki
konuğu Atilla Dorsay. Ali
Hakan'ın yöneteceği söyleşi
saat 17.00'de başhyor.
• Demirkıran imzalıyor
'Üç Şekerli Çay' romanının
yazarı Renan Demirkıran
11.00-12.00 ve 13.30-14.30
arası Ataköy Galleria'daki
Net Kitabevi'nde,
17.00-19.00 arası da
Teşvikiye'deki Akademi
Kitabevi'nde kitaplarını
imzahyor.
• Anatolia'da cumartesi
Anatolia'da saat 15.30'da
İncila Manço Pakdemir'in
'Oda' adlı kısa film
gösterisi, 16.00'da Bülent
Erçetin ve Bülent Vardar'm
'Gemi Adamlan' adlı
belgeseli izlenebilir. Ayrıca
16.40'ta Özcan Sönmez'in
piyano dinletisi yer alacak.
(349 99 01)